Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Bedelini Ödersin İsrail-Mossad

 

İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman Türkiye’nin Tel Aviv Büyükelçisi Oğuz Çelikkol’u alçak bir koltuğa oturtmakla gündem birden değişti. Değişmeliydi de… Zira Ülkemiz başını İsrail’in MOSSAD’ının çektiği uluslar arası fitne üretme merkezinin entrikalarıyla pek çok badireyi atlattı. Atlattı ama nelere mal olduğunu son 15 yıla bakarak öğrenebiliriz.

 

İsrail kendi iç çekişmelerini Türkiye’yi temsilen Başkentlerinde bulunan büyükelçimiz üzerinden sürdürdüler. Bu birazcık da olsa ileriyi gören Devlet adamlarının düştüğü durum değildir. Zira ülkelerin onuruyla oynamak ciddi bedelleri beraberinde getirir.

 

“Ben söylememiş miydim” demek ve haklı çıkmak çok da haz aldığım bir şey olmamakla beraber “ciddi” olarak vakıf olduğum bilgilerin yılı bulduğu ve bunları yaklaşık dört ay önceden paylaştığımı ifade etmeliyim.

 

Türkiye İsrail ve onun destekçileri olan “derin dünya” tarafından ciddi bir tehdit olarak algılanmaktadır. Bu algının yanlış olduğunu iddia etmiyorum; tam aksi doğrudan öte bir gerçektir.

 

“Erler Diyar”ının “erleri” MOSSAD ve işbirlikçilerinin çirkin stratejilerini uzun yıllardır bildikleri için mahzenlerde aldıkları kararlarının başta Filistin halkı olmak üzere Türkiye gibi potansiyel caydırıcı gücü olan bir ülkeyi (en azından siyaset-yönetim bazında) hegemonyalarına almak sevdasındaydılar.

 

“GAME OVER” diyen “can”ların elbette bir bildikleri vardı. Boşuna böyle bir “manşet” atılmazdı “değerini fark”eden(ler) tarafından. (Şimdi avazım çıktığı kadar bağırarak “HAKLISIN, HAKLIYDIN CAN” demek istiyorum)

 

Evet, MOSSAD kendi kuyusunu kendi elleriyle kazdı, kazmakla kalmadı kuyunun başında düşüşünü hızlandırmak için tepinmektedir.

 

Arapça ifadeyle;

 

Sümme…

 

MOSSAD “fare” gibi besleyip piyasaya sürdükleri insan kılıklı zavallı durumdaki soytarılarla Güney Doğu bölgesini kontrol altına alıp buradan daha ağır darbeler indirmek istiyorlardı. Ancak Tel Aviv hesabı “erler Diyarı”ndan döndü.

 

Bütün bunlar yaşanırken hükümetin ve özellikle Sayın Başbakan’ın duruşu “ahd”e vefanın en erdemli numunesiydi. Burada siyasileri övmekten imtina etmekle beraber Sayın Başbakan ve Sayın Dışişleri Bakanını “asil duruş”larından dolayı “yüreklerden” kutlamak istiyorum. Bu “yüreklerden” kendimle beraber birilerinin de kutlaması yerinedir.

 

Ey MOSSAD ve kirli işbirlikçileri! bu kutlamayı anladınız değil mi? Peki kim kaybetti?

 

“Onur”la ve “Onur”lu duranlar mı? Yoksa “çocukça” duygusallığa aldananlar mı?

 

“Onur” kaybetmedi hiç bir zaman;

 

Sadece zaman kaybetti ki onun da telafisi mümkündür.

 

Bakın Sayın Cumhurbaşkanı da “Onur”dan yana tavrını açıklamıştır. Duymadınız mı?

 

Siz hep kaybetmeye mahkûmsunuz; Yahudi değil, İsrail vatandaşı değil siz kirli bir dünya arzulayan ve bunun için her türlü pisliği sevap gören Siyonist anlayışın temsilcileri kaybedecektir.

 

İbrahim KARAGÜL’ün nefis ifadesiyle:

 

“Bugünden sonra, Gazze’ye, Lübnan’a yönelik her hangi bir saldırının sebebi Hamas ya da Hizbullah olmayacaktır. Siyasi anlamda tükenen, bölgesel nüfuzunu büyük oranda kaybeden, köşeye sıkışan, Türkiye’nin yapıp ettikleriyle elindeki kartları birer birer kaybeden İsrail, bu durumdan kurtulmak, yeni bölgesel ortaklığı sabote etmek için kriz çıkarmayı deneyecektir…”

 

İsrail vatandaşları ve hangi dinden olursa olsun insan olan herkesin huzur ve barışını esas alıyoruz. Bütün insanların adil, eşit, özgür olmalarını arzu ederiz. Hem de evrensel ve vazgeçilmez haklarına kavuşmasıdır isteğimiz. Bunun işinize gelmediğin çok iyi biliyoruz.

 

Bir şeylere tahammül ediyorsak sebebi var yoksa

 

Efelenmek haddin değil;

 

Böyle biline…

Gönderi tarihi:

Yukaridaki yazi tamamen, dinsel ve hamasi duygularla yazilmis, aslinda gerceklerden tamamen uzak ve birazda Israil düsmanligi kokmaktadir.

 

Benim bir baslikta, Hamas ile ilgili Hamas'in kurulus amacinin ne oldugu ile ilgili yazimda da bahsettigim gibi, Hamas ve Israil, Bagimsiz bir Filistin Devletine karsi isbirligi icindedirler. Arafat'a karsi girisilen komplolarin bir tanesinin bile Hamas yönetimine gösterilmemesi buna bir delildir. Bunun acisini maalesef Hamas'a üyede olsalar Filistin halki cekmektedir. Erdogan, Hamas'i savunma icgüdüsüyle aslinda Filistin halkinin bagimsizligina karsida siyaset yapmaktadir.

 

"Israil özür diledi" deniyor... Gercek gözümüzle olaylari incelemedigimiz zaman Israil'in özür diledigini görüyoruz. Halbuki Türk medyasinin ufak bir bölümü disinda kalan, AKP yandasi medyanin vermekten kacindigi cok önemli bir ayrinti var: Ayalon yani Disisleri Bakan Yardimcisi: "Bundan böyle Türkiye söylediklerine dikkat edecektir" diyerek henüz son sözün söylenmemis oldugunu da vurgulamis oldu. Bakalim ki Türkiye bu söyleme nasil bir tepki koyacaktir.

 

Israil, kendi siyasetini yapmaktadir. Bunu halkin onuru ile bagdastirmanin anlamini anlamakta zorlaniyorum ama, acaba bizim halkimizin onuru ne kadar düsünülmektedir iktidar tarafindan. Israil özür diledi ama biz hala onlardan insansiz ucak aliyoruz. Bu ne perhiz bu ne lahana tursusu. Tepki öyle olmaz tepki aninda elcini geri cekmekle, siparisini iptal etmekle olur. Iste onur böyle korunur. Kim daha onurlu hareket etmis oldu?

 

ISRAIL MI, TÜRKIYE MI?

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

 

 

 

Mayın temizleme işini İsrele verecekler galiba..bu yaygaranın, hacivat karagöz oyununun altında bu olmasın sakın..takip edelim birlikte bakalım ne zaman patlayacak bombası..çünki mayın temizleme süresi dolmak üzere.. :DB)

Gönderi tarihi:

Sadece mayın temizleme işini israile verme yaygarası değil bu BOP'un gerçekleştirilmesi sürecinde,arapları,Türk'leri,Kürt'leri ve Fars'ları yönlendirebilecek bir lider yaratma çabasıdır,Tayyip Erdoğan,bir yandan israil şunu yaptı,bunu yaptı diye bağırırken diğer yandan bu saydığım halkların dini duygularını okşadığının farkındadır,öyle ki;Arap yarımadasında İsrail karşıtı eylemlerde Tayyip Erdoğan'ın posterleri taşınmaya başlamıştır,BOP için adımlar atılırken Tayyip Erdoğan'ın bir kaç sözlü muhalefeti (masa altından onayı'' ile halkların vereceği tepkiler olabildiğince asgariye indirlmek istenmektedir....

Gönderi tarihi:

BOP esbaskanligi icin Amerika'nin uygun gördügü Kasimpasa'li Tayyip Erdogan,Amerika'dan aldigi talimatlar dogrultusunda bölgede,siyaset yaparken,etrafada bunu "BAKIN BUNLARI BIZ YANI AKP DÜSÜNÜYOR"havasi vermektedir.

 

Devlet adamligi ile sokak kültürünü anlamak isteyen varsa,Türkiye'deki yönetimin basindaki başbakan buna en canli örnektir.Sokak kültürünü Devlet adamligiyla karistiranlarin yönettigi ülkeler,her daim uyanik yatmak zorundadirlar.Gazze icin gösterdigi hassasiyeti,Irak'ta hayatini kaybeden milyon insan icin göstermemek bir iki yüzlülüktür.

 

Araplar bile,Tayyip Erdogan'dan daha devlet adamligi yapmaktalar ve onu kullanmaktadirlar.Iste sokak kültürü ile Devlet yönetmenin sonuclari ortadadir.Elcini asagilarlar.Hicbir tepki koyamazsin cünkü elini kolunu teslim etmissin,Adamlar tepki görmeden özür diledi ve hersey eskisi gibi oldu,ucaklari garantiledik.Fazla ileri gidemiyor iktidar, cünkü, önünde Ermeni davasi var, Amerikan Senatosunda görüsülecek.Yahudilere muhtactir başbakan Tayyip Erdogan.

 

Gazze'de neler oluyora gelince;Hamas'in kim oldugunu bir yazimnda anlatmistim.Kimlerle ortakliklari oldugunu,kimlerin vesayetinde kuruldugunu ve kime karsi kuruldugunu yeterince anlatmistim.Ve tekrar ediyorum:Hamas'i savunmak,Filistin'in bagimsizligina kavusmasina karsi bir komplodur ve ne yazik ki basbakan Erdogan bu komplonun öncügünü yaparken Araplari degil kendi müslümanlarini aldatmaktadir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

BOP esbaskanligi icin Amerika'nin uygun gördügü Kasimpasa'li Tayyip Erdogan,Amerika'dan aldigi talimatlar dogrultusunda bölgede,siyaset yaparken,etrafada bunu "BAKIN BUNLARI BIZ YANI AKP DÜSÜNÜYOR"havasi vermektedir.

 

Devlet adamligi ile sokak kültürünü anlamak isteyen varsa,Türkiye'deki yönetimin basindaki başbakan buna en canli örnektir.Sokak kültürünü Devlet adamligiyla karistiranlarin yönettigi ülkeler,her daim uyanik yatmak zorundadirlar.Gazze icin gösterdigi hassasiyeti,Irak'ta hayatini kaybeden milyon insan icin göstermemek bir iki yüzlülüktür.

 

Araplar bile,Tayyip Erdogan'dan daha devlet adamligi yapmaktalar ve onu kullanmaktadirlar.Iste sokak kültürü ile Devlet yönetmenin sonuclari ortadadir.Elcini asagilarlar.Hicbir tepki koyamazsin cünkü elini kolunu teslim etmissin,Adamlar tepki görmeden özür diledi ve hersey eskisi gibi oldu,ucaklari garantiledik.Fazla ileri gidemiyor iktidar, cünkü, önünde Ermeni davasi var, Amerikan Senatosunda görüsülecek.Yahudilere muhtactir başbakan Tayyip Erdogan.

 

Gazze'de neler oluyora gelince;Hamas'in kim oldugunu bir yazimnda anlatmistim.Kimlerle ortakliklari oldugunu,kimlerin vesayetinde kuruldugunu ve kime karsi kuruldugunu yeterince anlatmistim.Ve tekrar ediyorum:Hamas'i savunmak,Filistin'in bagimsizligina kavusmasina karsi bir komplodur ve ne yazik ki basbakan Erdogan bu komplonun öncügünü yaparken Araplari degil kendi müslümanlarini aldatmaktadir.

 

saygilarla

 

Hamas'ı savunmak bize düşer mi ayrı bir konu;

MOSSAD'ı eleştirmek niye Hamas'ı savunmak olarak algılandı anlamakta zorluk çekiyorum.

Gönderi tarihi:

Hamas'i savunmak kadar elestirmek te bir erdemdir.Dinsel ve ideolojik duygularin etkisinde kalarak bir yanlis savunuluyorsa,elestirenlerede saygi duyulmasi gerekir.Insani yönden bakildiginda,perisanlari oynayan Hamas'lilari savunuyorsak,Hamas'in perde arkasinida incelemek durumundayiz.Eger ülkemizin basbakani,Hamas üzerinden Ortadogu politikasi yapiyorsa,Hamas'in savunulmasi ve de elestirilmesi bizi ilgilendirmelidir.

 

MOSSAT'in elestirilmesine gelince,bence,Mossat elestirileri eger sadece Türkiye zemininde yapiliyorsa kimseyi rahatsiz etmemelidir ve de etmez saniyorum.Ama eger bölgesel anlamda Mossat'i elestiriyorsak bunu Hamas'tan soyutlayarak yapamayiz.Bircok Filistin Bagimsizlik Mücadelesi veren kisi,Israil tarafindan ortadan kaldirildi.Onlarin yerlerinin tespit edilmesi basarisini sadece Mossat'a yükleyemeyiz.Bence biraz daha derine inerek düsünmeye kendimizi alistirmaliyiz.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Hamas'i savunmak kadar elestirmek te bir erdemdir.

Cok dogru bir yaklasim, ama bu yaklasimi isimize gelenler icin degilde savundugumuz herkes icin gecerli olunca ciddixe aliniriz. Mesela TSK'ni savundugumuz kadar yanlislarinida elestirirsek baskasindandacayni tavri bekledigimizde ciddiye aliniriz.

Gönderi tarihi:

Hamas'i savunmak kadar elestirmek te bir erdemdir.Dinsel ve ideolojik duygularin etkisinde kalarak bir yanlis savunuluyorsa,elestirenlerede saygi duyulmasi gerekir.Insani yönden bakildiginda,perisanlari oynayan Hamas'lilari savunuyorsak,Hamas'in perde arkasinida incelemek durumundayiz.Eger ülkemizin basbakani,Hamas üzerinden Ortadogu politikasi yapiyorsa,Hamas'in savunulmasi ve de elestirilmesi bizi ilgilendirmelidir.

 

MOSSAT'in elestirilmesine gelince,bence,Mossat elestirileri eger sadece Türkiye zemininde yapiliyorsa kimseyi rahatsiz etmemelidir ve de etmez saniyorum.Ama eger bölgesel anlamda Mossat'i elestiriyorsak bunu Hamas'tan soyutlayarak yapamayiz.Bircok Filistin Bagimsizlik Mücadelesi veren kisi,Israil tarafindan ortadan kaldirildi.Onlarin yerlerinin tespit edilmesi basarisini sadece Mossat'a yükleyemeyiz.Bence biraz daha derine inerek düsünmeye kendimizi alistirmaliyiz.

 

saygilarla

 

Hamas'ı eleştirelim ama MOSSAD'a karşılık HAMAS olur şey değil.

Dünyayı kan gölü görmek isteyen gizli servis, acımasız bir örgüt diğeri evleri başlarına yıkılmış bir halkın kurtuluş mücadelesini veren bir örgüt.

Tamam HAMAS yanlışlarıyla eleştirilsin ama bu nasıl insaf ki MOSSAD ile ilgili bir yazıda -ki ülkemizle alakalı- HAMAS'ı çağrıştırıp eleştiri konusu yapalım. Bunu izah edecek mantık ne?

Ben Filistin konusunda yazmadım; MOSSAD'ın ülkemiz üzerindeki kötü emellerini yazdım. Bunu konuşurken HAMAS eleştirisini gündeme getirmek doğrusu MOSSAD ve ülkemizi görmezden gelmemiz demektir.

MOSSAD eşittir İsrail halkı değildir. MOSSAD eşittir siyonizm. Hamas'ı eleştiri konusu yapmak için açın Filistin konusunu eleştirelim.

Gönderi tarihi:

Sayin Ahmet Ay,ben Mossad'in Türkiye üzerindeki operasyonlarini elestirelim dedim yine aynisini diyorum.Hamas'la ilgili olarak Mossad'i elestirmemiz gerekiyorsa Hamas'i Mossad'dan soyutlayarak yapamayiz dedi.Cünkü Mossad ve Hamas arasindaki iliski gizli sakli degildir.Verdigim örnekte,Israil tarafindan öldürülen Filistin bagimsizlik hareketinin önde gelenlerinin yerlerinin tespitinde Mossat tek basina calismamistir.Bunu anlatmaya calistim Mossad'i savunmadim.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Sayin Ahmet Ay,ben Mossad'in Türkiye üzerindeki operasyonlarini elestirelim dedim yine aynisini diyorum.Hamas'la ilgili olarak Mossad'i elestirmemiz gerekiyorsa Hamas'i Mossad'dan soyutlayarak yapamayiz dedi.Cünkü Mossad ve Hamas arasindaki iliski gizli sakli degildir.Verdigim örnekte,Israil tarafindan öldürülen Filistin bagimsizlik hareketinin önde gelenlerinin yerlerinin tespitinde Mossat tek basina calismamistir.Bunu anlatmaya calistim Mossad'i savunmadim.

 

 

saygilarla

 

Sayın politika,

HAMAS ile MOSSAD arasında kurduğunuz bağın tamamen gerçek dışı olduğuna inanıyorum.

Ancak HAMAS eleştirilmeli ve bu gereklidir de. Ne varki eleştiriye konu olan ilişki kısmı haklı olmaktan uzaktır.

saygılar.

Gönderi tarihi:

Sayın politika,

HAMAS ile MOSSAD arasında kurduğunuz bağın tamamen gerçek dışı olduğuna inanıyorum.

Ancak HAMAS eleştirilmeli ve bu gereklidir de. Ne varki eleştiriye konu olan ilişki kısmı haklı olmaktan uzaktır.

saygılar.

 

Sayin Ay,sizin inanip inanmamaniz beni baglamiyor,ben önceki yazimda Hamas'in belgelenmis Amerika baglantisinida verdim sanirim onlarada inanmamistiniz.Gercekleri acida olsa itiraf edebildigimiz sürece sorunlarin kaynagina inebiliriz.

 

saygilarla

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

HAMAS'ın kuruluşunda Mossad eliyle İsrail'in parmağı olduğu doğrudur. HAMAS'ın kuruluşunda, Filistin'de solcu-laik FKÖ'ye karşı, şeriatçı bir örgütün varlığı Yeşil Kuşak döneminde tüm bölge ülkelerinde olduğu gibi el altından desteklenmiştir. Ancak sonrasında ne HAMAS eski HAMAS olmuştur, ne de dünyanın yeni şartlarıyla Yeşil Kuşak stratejisinin işlevi.

 

Unutmayın ki, El Kaide'nin oluşumunda da CIA'nın büyük katkıları var. 70'lerde başlayan Yeşil Kuşak stratejisi (Yani, islamın, islami hareketlerin bölgede Sovyetler'e ve sol hareketlere karşı kullanımı) 80'lerde ortadan kalkmış. Bu stratejisi kullanan bütün odakların elinde şiddetli bir şekilde patlamıştır. Türkiye'de Hizbullah, Afganistan'da Taliban, Filistin'de HAMAS, tüm Ortadoğuda El Kaide, Güney Asya'da Hizbut Tahrir. Hepsi Yeşil Kuşak Stratejisi sırasında NATO yöneticisi ülkeler ile Filistin'de İsrail tarafından desteklenen yapılardı. Peki bu strateji Sovyetler'in dağılış süreciyle bitince ne oldu ? Ters tepti ve baş düşman haline geldiler. Sadece yasadışı örgütler de değil. Kimi ülkelerin iktidarları da öyle.

 

Bugün HAMAS'la İsrail'i bağlantılandırmak mantıklı değildir. İsrail'in geçmiş politikalarında HAMAS'ın önünü açıcı, El Fetih'in HAMAS karşısında zayıflamasını sağlayacak icraatlar yaptığı doğrudur. Ama siyasi hareketler düğmeye basarak yönetilen yapılar değildir. Dünyadaki siyasal ve stratejik değişimler, yapıların konumlarını da değiştirir.

 

Bir bakarsınız ki, x ülkesindeki Sovyet hedeflerine saldırsın diye eğittiğiniz adamlar, sizden aldıkları o eğitimleri, sizin ülkenizde bir hedefe saldırmak için kullanır. Vakti zamanında sizin düşmanlarınıza saldırsın diye verdiğiniz silahlarla, sizin askerlerinizi öldürür.

Gönderi tarihi:

Hep söylerim: Maşa her zaman maşadır. Maşanın öyle gelişkin, karmaşık bi alet olması gerekmez. Paslı da olsa, kırık da olsa yine iş görür. O yüzden hiç bir zaman atmaz, ocağın kenarında elinin altında bir yerde bulundurursun... :)

 

Ne zaman gerek duyacağın, ne zaman işine yarayacağı da hiç belli olmaz!

Gönderi tarihi:

İnsanlardan müteşekkil oluşumlar cansız varlıklar gibi salt edilgen değildir. Tahta ya da metal bir maşayı lazım olunca kullanır, lazım olmayınca kenara bırakırsınız. Çok eskidiyse, ya da maşa gerekmeyen bir ısıtma sistemine geçince çöpe atarsınız.

 

Fakat insanlar böyle değildir. İnsanlar bu duruma direnebilir, tepki gösterebilir, hiddetlenebilir, hesap sormaya kalkabilir. İyi biliriz ki, hasımlarına karşı tetikçi kullanan adamlarla tetikçiler sonunda birbirine girer. Nice büyük mafya babası, para babası kendi tetikçileri tarafından vurulmuştur.

 

Soğuk savaşın son çeyreğinde Sovyetler'e karşı kullanılan hareketlerin hiçbirisi, soğuk savaş bitince bir maşa gibi çöpe atılmayı, kenarda oturmayı kabul etmemiştir. Onları Sovyetler'le mücadele için silahlandıran, palazlandıran, bir güç haline gelmelerine yardımcı olanlar, soğuk savaş bitince tasfiye etmeye kalktığında, sahip oldukları güçten vazgemek istemeyen yapılar direnç göstermiş, ve kendilerini tasfiye etmek isteyen eski patronlarıyla düşman olmuştur.

 

Bu yüzdendir, Güneydoğu'da bir alayın envanterina kayıtlı silahlarla, çatışmada zırhlı polis memurunu vurup öldüren Hizbullah militanları gördük. Zamanında, düşmanla savaşsın diye devlet tarafından verilen silahın namlusu devlete dönmüştür doksanlarda.

 

Bu yüzdendir, zamanında ABD eliyle Pakistan tarafından kurulan, barındırılan, örgütlenen, silahlandırılan Taliban şimdi aynı Pakistan'a kan kusturmaktadır. Hergün Pakistan sokaklarını kana bulamaktadır.

 

Bunun içindir, dönem itibariyle Alman sanayiinin %70'ini elinde tutan Yahudi işadamları tarafından Avrupa'nın en güçlü işçi hareketine ve örgütüne sahip Alman komünistlerini bastırması için desteklenen ve silahlandırılan Nazi hareketi, komünistler bastırıldıktan sonra eski efendilerine saldırmıştır.

 

Kurdun dişine bir kez kan değdikten sonra ya hep etle beslersiniz, ya da fırsatını bulunca sizi yer.

Gönderi tarihi:

HAMAS'ın kuruluşunda Mossad eliyle İsrail'in parmağı olduğu doğrudur. HAMAS'ın kuruluşunda, Filistin'de solcu-laik FKÖ'ye

.

.

.

Bir bakarsınız ki, x ülkesindeki Sovyet hedeflerine saldırsın diye eğittiğiniz adamlar, sizden aldıkları o eğitimleri, sizin ülkenizde bir hedefe saldırmak için kullanır. Vakti zamanında sizin düşmanlarınıza saldırsın diye verdiğiniz silahlarla, sizin askerlerinizi öldürür.

HAMAS olayinin benzerinide kendi ülkemizde HIZBULLAH ile yasamadikmi? Sonuncta HIZBULLAH'ta kendisini yaratan ve koruyan devlete karsi gelmeye basladi, ama bizde de digerlerinde oldugu gibi is isten gecmisti. HAMAS konusunda Israil'i ve ABD'yi hakli bir sekilde elestirenlerden ayni durusu kendi devletimize karsida beklerdim, ama malesef göremiyoruz böyle bir durusu. Bizde PKK'ya ve Kürt'lere karsi her girsim sevaptir ve asla elestirilmez. Bunun böyle oldugunu en azindan 17 binden fazla faili mechullerde yasadik ve halada yasiyoruz.

Gönderi tarihi:

HAMAS olayinin benzerinide kendi ülkemizde HIZBULLAH ile yasamadikmi? Sonuncta HIZBULLAH'ta kendisini yaratan ve koruyan devlete karsi gelmeye basladi, ama bizde de digerlerinde oldugu gibi is isten gecmisti. HAMAS konusunda Israil'i ve ABD'yi hakli bir sekilde elestirenlerden ayni durusu kendi devletimize karsida beklerdim, ama malesef göremiyoruz böyle bir durusu. Bizde PKK'ya ve Kürt'lere karsi her girsim sevaptir ve asla elestirilmez. Bunun böyle oldugunu en azindan 17 binden fazla faili mechullerde yasadik ve halada yasiyoruz.

Tabi, temsil ettiğini söylediği halkı bile katleden bir terör örgütüne karşı girişilecek bir eylemi günah olarak tanımlamamızı mı isterdiniz Sayın Dominik?

O faili meşhulleri PKK'nın işlemediğinden nasıl bu kadar eminsiniz?

Ben birçok Kürt tanıdım ve çoğunun da akrabası dağa çıkmış durumdaydı.

Ve konuları hakkaten sorgulama niyetinde olan birçoğundan şu sorgulamayı duydum:

"Belki de bizi devlete karşı arkasına almak için PKK işlemiştir bu cinayetleri ve suçu devlete atmıştır, emin değilim."

 

Siz nasıl oluyor da devletin yaptığından eminsiniz?

 

Geçende BDP'nin bürosu kurşunlandır.

Malum siyasetçiler çıkıp, yine rejimi ve devleti suçlamaktan kendilerini alamadılar.

Yakalanması gerekenler yakalandı ama sonra çıkıp yine de özür dilemediler.

Bu kafada soru işareti yaratıyor:

Neden bu insanlar fotoselli gibi bir olay olur olmaz şak diye devleti yargılarlar?

 

Doğu'da birisi öldürülüyor;

Hemen Kürtçü kesim çıkıp, anında devleti suçluyor.

 

Bilge Köyü'nde katliam yaşandı;

Kameralar karşısında bile adam çıkıp

"Bunu devlet yaptırmıştır de" diye sufle veriyordu;

Daha olayın ne olup olmadığı belli değilken...

Neden?

 

Her olayda böyle...

Birileri, daha olay adliyeye yansımadan, olayın iç yüzünü biliveriyor nedense

Ve hep devlet yaptırıyor!

Ve hep PKK çok masum...

 

Ve hep birileri bu olayları provake etmekten geri durmuyor.

Çıkıp, insani duyguları sömürüyorlar.

Hatta o feodal kültürün insana verdiği o azıcık değer paralelinde

İnsan yaşamını da kendi amaçları için sömürüyorlar;

Ölümün haksızlığı karşısındaki duyguyu bile sömürüyorlar...

 

Daha ne denilebilir ki...

Gönderi tarihi:

Eskiler "teşbihte hata olmaz" derlerdi. Öyledir. Teşbih, yani benzetme, benzeyen ile benzetilenler arasındaki tüm özelliklerin bire bir tuttuğu, örtüştüğü bir olgu değildir. Bu örneği de hep veririm:

 

"Kaya gibi adam" dediğimiz zaman, aradaki benzerlik sadece adamın duruşu ile ilgilidir. Yoksa biri silikatlardan, biri proteinlerden yapılı iki çok farklı yapıdır. Her yönüyle benzeştirmeye kalkamazsınız.

 

Kıssadan hisseye gelince: Ateşle oynamak isteyenler her zaman maşa kullanır, ellerini değil. Maşa döner senin de elini yakarmış, olabilir tabii. Ben olmaz demedim...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.