Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Peyami Safa (1899-1961)


Legendary

Önerilen İletiler

95711977.jpg

 

Peyami Safa (1899-1961)

 

1899'da İstanbul'da doğdu, 15 Haziran 1961'de İstanbul'da yaşamını yitirdi. Psikolojik romanlarıyla tanınan yazar. Şair İsmail Safa'nın oğlu. Babası Sivas'ta sürgünde yaşamını yitirdi. Yoksulluk ve 9 yaşında yakalandığı kemik veremi nedeniyle düzenli bir eğitim almadı. Bir yandan çalışırken bir yandan da kendi kendini yetiştirdi. 13 yaşında hayata atıldı. Posta Telgraf Nezareti'nde memur olarak çalıştı. 1914-1918 arasında öğretmenlik, 1918-1916 arasında gazetecilik yaptı. Hayatını yazıları ile kazandı. Babası gibi şair olan amcaları Ahmed Vefa ve Ali Kâmi'nin yönlendirmesiyle edebiyata başladı. Kardeşi İlhami ile çıkardığı "Yirminci Asır" adlı akşam gazetesinde "Asrın hikâyeleri" başlığıyla yazdığı magazin hikayeleriyle dikkat çekti. Para kaygısıyla yazdığı sıradan yazılarda annesi Server Bedia'nın adından esinlenerek yarattığı "Server Bedii" takma adını kullandı. Bu isimle kaleme aldığı "Cingöz Recai" isimli polisiye dizi romanları büyük ilgi gördü. Kültür Haftası (21 sayı, 15 Ocak-3 Haziran 1936) ve Türk Düşüncesi (63 sayı, 1953-1960) adlarında iki dergi çıkardı. Tasvîr-i Efkâr, Cumhuriyet, Milliyet, Tercüman, Son Havadis gazetelerinde yazdı. Çok sevdiği oğlu Merve'yi askerlik hizmeti yaparken kaybedince derinden sarsıldı. Bu olaydan birkaç ay sonra İstanbul'da beyin kanaması sonucu yaşamını yitirdi. Edirnekapı'da toprağa verildi. Sanat, edebiyat, felsefe, psikoloji, sosyoloji gibi değişik alanlarda yazdığı yazılarla çok yönlü bir yazar oldu. 43 yıl hiç durmadan yazdı. İlk döneminde değişik ilgi alanları içinde sol eğilimli siyasal akımlara ilgi gösterdi. 1930'da basılan ve genç bir hastanın psikolojisini yansıtan otobiyografik romanı "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu"nun ilk baskısını "Nâzım Hikmet"e ithaf etmişti. Ama 2'nci Dünya Savaşı'ndan sonra Nazileri savundu. Ölümünden bir süre önce metapsişik konulara yöneldi. 1949'da yayınlanan son eserlerinden "Matmazel Noraliya'nın Koltuğunda"da tıp öğrenimi yaparken bunalıma girerek felsefeye yönelen ve sonuçta mistik dünya görüşünde karar kılan bir gencin öyküsünü anlattı. Edebiyat ve siyaset tartışmalarının hep içinde bulundu. Nâzım Hikmet, Nurullah Ataç, Zekeriya Sertel, Muhsin Ertuğrul, Aziz Nesin'le polemiklere girdi. Ayrıca ders kitapları da yazdı.

 

ESERLERİ

 

ROMAN

Gençliğimiz (1922)

Şimşek (1923)

Sözde Kızlar (1923)

Mahşer (1924)

Bir Akşamdı (1924)

Süngülerin Gölgesinde (1924)

Bir Genç Kız Kalbinin Cürmü (1925)

Canan (1925)

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1930)

Fatih-Harbiye (1931)

Atilla (1931)

Bir Tereddüdün Romanı (1933)

Matmazel Noralya'nın Koltuğu (1949)

Yalnızız (1951)

Biz İnsanlar (1959)

 

ÖYKÜ

Hikayeler (Halil Açıkgöz derledi, 1980)

 

OYUN

Gün Doğuyor (1932)

 

İNCELEME DENEME

Türk İnkılâbına Bakışlar (1938)

Büyük Avrupa Anketi (1938)

Felsefî Buhran (1939)

Millet ve İnsan (1943)

Mahutlar (1959)

Mistisizm (1961)

Nasyonalizm (1961)

Sosyalizm (1961)

Doğu-Batı Sentezi (1963)

Sanat- Edebiyat-Tenkid (1970)

Osmanlıca-Türkçe- Uydurmaca (1970)

Sosyalizm-Marksizim- Komünizm (1971)

Din-İnkılâp-İrtica (1971)

Kadın-Aşk-Aile (1973)

Yazarlar-Sanatçılar- Meşhurlar (1976)

Eğitim-Gençlik-Üniversite (1976)

20. Asır- Avrupa ve Biz (1976)

 

DERS KİTAPLARI

Cumhuriyet Mekteplerine Millet Alfabesi (1929)

Cumhuriyet Mekteplerine Alfabe (1929)

Cumhuriyet Mekteplerine Kıraat (Dört cilt, 1929)

Yeni Talebe Mektupları (1930)

Büyük Mektup Numuneleri (1932)

Türk Grameri (1941)

Dil Bilgisi (1942)

Fransız Grameri (1942)

Türkçe İzahlı Fransız Grameri (1948)

 

Türk Dili ve Edebiyatı

 

31413045.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

‘’Bir tereddüdün romanı’’ bekliyor yirmi yıldır masada

 

Kim okuyacak

 

Öfkeli bir sabah güneşi içime içime doğarken

 

Kan kusacak tüm birikmişler

 

Neresinden başlamalıyım

 

 

 

Sana anlatacağım ne çok şey var

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

Ne kadar çok birikmişiz

 

Sessizce sıyrılacaktın hayatımdan

 

Issızlık kaç dem tutacaktı

 

Çatlayacaktı sabır

 

İçine çekerken titrek parmaklarım metaneti

 

Son gayretimdi tükenen

 

Suçlusu biz miydik ?

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

Bezginlik duygusu yaslarken başını omzuma

 

Yine özledi içim seni

 

inan suçum yok

 

Gözyaşlarıma değiyor gümüş renkli gurbetin kahrı

 

Her sınır şehrini kaç dolanacağım böyle bi-perva

 

Asırlık yaşlı ağaçlar gibiyim

 

Yapayalnız meydan ortası

 

Dillerini dökmüş tek tek

 

İçimde yarım şiirlerim başlıksız

 

Sensizliğin bir türlü alışamadığım ekşimsi tadı

 

 

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

 

 

Gizli bir niyet kem bakışlarını savurdu hırçın

 

Umutsuzca sırra mühür vurduğunda çaldı sirenler

 

Kıyametim ha koptu ha kopacak

 

Tarçın kokulu dualarımı sarıp sarmala

 

Uyut bakışlarında

 

Derin sessizliği neşelendir, ne olur!

 

Hadi ey yâr gülümse

 

 

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

 

 

Yorganlara saklanmak kaçış kimsesizliğimden

 

Yorgun demlerinde hayatın

 

Sensiz devirlere kaç kırık sitem

 

Anahtarını kaybettiğim kulpsuz kapıları zorluyorum

 

Dışarıdayım karanlıklara sarılıyorum

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

Masallar uydurmalıyım peri kızlarına nazire

 

Ve en uzun kış gecelerine inat

 

Efil efil bir yaz gecesi masalı

 

Ya da ellerinde kınalarıyla gelsin gelinler

 

Yeniden geçsin Kızılırmak’tan

 

Duvaklarından düşsün badem gözlü muştular

 

Damatlık ellere bayram mendilleri

 

Yanık teninde bir köy ekmeğinin yaşamak onurla

 

Bereketli topraklarında avlanmasın ceylanlar

 

Kaç bahar eskisin yüreğimin en ücra köyünde

 

Fırtınalarda kaybolsun dilimdeki sevda türküsü

 

 

 

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yine sen düşüyorsun bakışlarıma ırak

 

Sevdiğim, Diyar-ı Rum yüzün,

 

Kaç kez fethe çıktığım

 

Ateşten kalan külün varlığı Hülâgü’den

 

asırlar evvel

 

Bir kâfirin karanlık bakışlarında

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

Şimdi çok uzak bir şarkıdayım

 

Son yarım ezgisi düşerken sokaklarıma

 

Ağrılarım biraz daha yorgun şimdi

 

Gün sessizce esnerken geceye

 

Ve sen çıkıp çıkıp giderken kaçak

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

Söyle söyle anneme Leyla’yı çağırmasın

 

Gecelerde bırakalım gelmesin üstüme üstüme

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

Kelimeleri tutuyorsun

 

Azat et

 

Anlatsın

 

 

 

 

Şiirlerimin çoğu öksüz sen yoksun

 

Kaç kayıp listesi devşirdim

 

İlan ilan manşetlerde üçüncü sayfa

 

 

 

ff4aced9f737359fffff870.gif

 

 

Bulunmuyorsun

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.