Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Türk Egemenliğinden Önce Isparta


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Türk Egemenliğinden Önce Isparta

 

Tarih Öncesi Dönem

 

 

Isparta Akdeniz, Ege ve İç Anadolu Bölgeleri arasında önemli bir coğrafi noktadadır. Tarih boyunca sürekli yerleşim gören “Göller Bölgesi” Pisidia olarak adlandırılmıştır. Bölge güneyden Toros Dağları, kuzeyden Acı Göl ve Burdur Gölü arasından geçen Söğüt Dağlarının uzantıları ve Sultan Dağları ile çevrelenmiştir. Doğu sınırı Beyşehir Gölü’nün batısından ve güneydoğu köşesinden Manavgat Çayı’nın ortasına kadar olan yeri kaplar.

 

Bölgeye ilk yerleşimlerin tarihi Üst Paleolitik (MÖ 35.000-10.000) ve Mezolitik (MÖ 10.000-8.000) dönemlere iner. 1944 yılında Ord. Prof. Dr. Şevket Aziz Kansu ve ekibi tarafından kazısı yapılan ilk Paleolitik merkez Senirce ve Bozanönü yakınında Bozanönü istasyonunun kuzeyinde bulunan tabii mağaralardan Kapalıin’de tespit edilmiştir. Aynı ekip tarafından Baladız ve İğdecik Köyü arasında tren yolu açılırken ortaya çıkan kum tepeciğinde yapılan kazıda Mezolitik bir merkez ortaya çıkmıştır. Bu çalışmalar Isparta il sınırları içindeki en erken yerleşimlerdir. Neolitik Dönemde (MÖ 8.000-5.500) bölge Anadolu’nun en önemli kültür bölgeleri arasındadır. Burdur İlindeki Hacılar, Kuruçay ve Bademağacı höyükleri bu yerleşmelerin en fazla bilinenleri arasındadır. Isparta İl sınırları içinde Neolitik malzeme veren Örenköy Höyük (Örenköy), Yeniköy Höyük ve Teknepınar Höyükleri (Sücüllü) olmakla birlikte yeni yapılacak araştırmalarla bu sayının artacağı muhakkaktır. Kalkolitik Çağda da (MÖ 5500-3000) bölge önemini sürdürmüştür. İl sınırları içinde 12 höyükte Kalkolitik Dönem malzemesi bulunmuştur. Tunç Çağ (MÖ 3000-1200) yerleşiminin bol olduğu Isparta ilinde Neolitik ve Kalkolitik yerleşimlerinde üzerinde olduğu toplam 56 adet höyük tespit edilmiştir. Tüm höyüklerde Tunç Çağ yerleşimi bulunmaktadır.

 

 

Tarihi Dönem

 

 

Hitit Döneminde (MÖ 1800-1200) metinlerde bölgenin adı “Pitaşşa” olarak geçmektedir. Çeşitli kaynaklarda farklı yerlerde gösterilen Arzava Ülkesinin muhtemelen klasik çağlardaki Pamphilya ve Pisidia bölgesi sınırları üzerinde yeralmış olabileceği düşünülmektedir. Hititlerin siyasi bir güç olarak ortaya çıkmalarından sonra Arzava konfederasyonunu oluşturan krallıklarla sürekli çekişme içinde olunmuştur. Hitit döneminde Arzava adı verilen bölge olduğu ileri sürülen Pisidia toprakları hiçbir zaman tam olarak Hitit egemenliği altına girmemiştir.

 

Hitit Devletinin yıkılması ile Friglerin Anadolu’da MÖ 750 yılında bir devlet olarak ortaya çıktığı zamana kadar geçen dönem karanlıktır. Friglerin güneydoğudaki hakimiyet sahasının sınırı; Yarışlı Gölü ve Düver arasında Frig seramiği bulunması, göl içinde küçük adada Frig iskanının tespiti bu kesimde Frig yerleşiminin varlığını kanıtlamaktadır. Fakat Friglerin yayılım alanının doğusunda kalan Pisidia bölgesini egemenlikleri altına alıp almadıkları ve bu bölgeyle olan ilişkileri bilinmemektedir.

 

MÖ 695 yılında Kimmerler tarafından yıkılan Frig Devleti yerine Lidyalılar, Batı Anadolu Bölgesinde büyük bir devlet kurmuşlardır. Mermnad sülalesinden Kral Kroisos (MÖ 561-547) zamanında en geniş şeklini alan Lidya sınırlarını Herodotus’dan öğreniyoruz. Herodotus Kroisos’un Likya ve Kilikyalılar dışında Halys’in (Kızılırmak) batısındaki tüm kavimleri hakimiyeti altına aldığını yazmaktadır. Pisidia bölgesinde Lidya hakimiyetine işaret edecek herhangi bir arkeolojik delil bulunmamaktadır. Muhtemelen Lidya Devleti Pisidia bölgesini siyasi olarak kapsamış olmalıdır.

 

MÖ 547 yılında Sardesi alarak Lidya Devletini yıkan Persler, MÖ 334 yılına kadar Anadolu’ya hakim olmuş ve Lydia Devleti egemenliğindeki toprakları kontrolleri altına almışlarıdır. Pisidia bölgesi de bu dönemde Pers egemenliğine girmiştir. Tarihi kaynaklarda Pisidia adına ilk kez MÖ 5. yüzyıl sonunda rastlanır. Batı Anadolu satrabı Genç Kyros Ağabeyi Pers Kralı II. Artakserkses’e (MÖ 405-359) karşı yapacağı seferin hazırlıklarını gizlemek için Phrigia’ya yağma akınları düzenleyen Pisidialılara karşı ceza seferi hazırlıkları içinde olduğunu bildirmiştir. Bu tarihi vesikalar içinde olan ilk Pisidialılar adıdır.

 

Pisidia topraklarına girmeyerek kuzeyinden geçen Kyros’un ordusu MÖ 401 yılında Kunaksada yapılan savaşta Artakserkses II’ye yenilmiştir. Bu savaşla Anadolu’daki Pers egemenliği sarsılmıştır. Bağımsızlıklarını elde etmek isteyen Pers Valileri ve Mısır, Kıbrıs ve Anadolu’nun bazı bölgeleri ayaklanmalara katılmışlardır. Pers Kralı Artakserkses II’nin MÖ 386 yılında Greklerle yaptığı Antialkidas Antlaşması sırasında Mısır’da XXIX. sülale firavunlarından Akoris (MÖ 393-380) isyana teşebbüs etmek isteyen Karya satrabı Hekatomnos ve isyan halinde bulunan Kıbrıs Kralı I Euagoras’a her türlü Pisidialılarla bir antlaşma yapmıştır. Bu antlaşma dahilinde ayaklanmaya Pisidialıların da katıldığı bilinmektedir. MÖ 334 yılında Anadolu’ya giren Büyük İskender’in egemenliğine geçen bölge MÖ 323 yılından ölümüne kadar bu durumunu sürdürmüştür. Büyük İskender’in MÖ 323 yılında Babil’de ölmesinin arkasından, halefleri Seleukos ve Lysimakhos arasında MÖ 281 yılında yapılan Kurupedion Savaşında Seleukos’un savaşı kazanmasıyla Anadolu’nun tamamı Suriyeli sülaleye geçmiştir. Bu dönemde Pisidya bölgesinde Seleukoslar tarafından Seleukeia Sidera (Atabey-Bayat), Apollonia (Uluborlu), Antiokheia (Yalvaç) kentleri kurulmuştur. Seleukos Kralı Büyük Antiokhos’un Manisa yöresinde L. Cornelius Scipio komutasındaki Roma ordusuna yenilmesiyle Apameia Görüşmeleri (MÖ 190-188) sonucunda Seleukoslar Anadolu’da Toroslara kadar olan tüm topraklarını kaybetmiş ve bu topraklar Romalılarca Bergama ve Rodoslular arasında paylaştırılmıştır. Pisidia bölgesi bu tarihten sonra Bergamalıların egemenliğine geçmiş, Attalos III’ün MÖ 133 yılından ölümüne kadar Bergama krallığına bağlı kalmıştır. Kralın vasiyeti üzerine Pisidia bölgesinin de içinde bulunduğu topraklar Roma’ya bırakılmıştır. Bu olay aynı zamanda Anadolu’daki Roma egemenliğinin başlangıcı olmuştur. Aynı yıl Bergama’da krallığın el değiştirmesi ile ilgili çıkan ayaklanma MÖ 130 yılında Romalı komutan M. Perperna ve müttefikleri tarafından bastırılmıştır. MÖ 129 yılında Asia Eyaleti kurulmuş ve Pisidia bölgesi bu eyaletin içine alınmayarak, muhtemelen Bergama isyanının bastırılmasında yardımcı olan ve bu esnada ölen Kappadokya Kralı Ariarathes V’in çocuklarına verilmiş olmalıdır.

 

Bölge, MÖ 102 yılında M. Antonius tarafından korsanların merkezini oluşturan Kilikia Eyaleti içine alınmış ve MÖ 49 yılına kadar ismen de olsa Kilikia eyaleti İçinde kalmıştır. Daha sonra Asia Eyaletine bağlanmıştır. Galat Kralı Amyntas, Antonius tarafından Pisidia ve çevresinde Roma idarecilerinin kuramadığı otoriteyi kurması için MÖ 39 yılında bölgeye kral olarak atanmış ve MÖ 25 yılında öldürülünceye kadar görevini sürdürmüştür. Amyntas’ın ölümüyle krallığın toprakları Roma İmparatoru Augustus (MÖ 27-MS 14) tarafından Galatia Eyaleti haline getirilmiştir. Bu eyaletin sınırları zaman içinde değişmiş olsa da Pisidia bölgesi içinde kalmıştır.

 

Pisidia bölgesinde özellikle İmparator Augustus döneminde Roma egemenliğinin simgesi olan koloni kentleri kurulmuştur. Bunlar Antiokheia (Yalvaç), Kremna (Çamlık), Komoma (Ürkütlü), Olbasa (Belenli), Parlais (Barla)’dır.

 

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.