Φ raif bostan Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2009 Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2009 maalesef günümüzdeki siyasi sistemde başa geçenler bilgisiz insanlar olduğundan maalesef kurallar bilgi yoksunu bu insanlar tarafından çıkartıldığı için eksik çıkmakta ve detaylı ve bir uzamanın değerlendirmesinden uzak olmaktadır işte bu yüzdende eksik kurallar çıkmaktadır. bilindiği üzre bilginin kaynağı bilimdir ve bilimin getirdiği bilgilere sahip insanlarda bilim insanlarıdır dolayısıyla gerçek anlamda bilgili kişiler bilim insanlarıdır ve yönetimde insanların haklarının korunması ve gelişme bağlamında çok önemli olduğundan sorumluluğu çok yüksek bir olaydır işte bu yüzden yönetim şakaya gelecek bişiy değildir ve bu bağlamda yönetimi bilgili insanlar yani bilim insanları yapmalıdır yoksa günümüzde olduğu gibi halkın içinden çıkan ne olduğu belli olmayan bilgisiz insanlar tarafından değil çünkü bunların bilgisizliği eksik kuralların çıkmasına yolaçacaktır ama işi bilgili bilim insanları yaparsa bilgili olmalarından dolayı kurallar daha bi güzel ve eksiksiz çıkacaktır, işte bu yüzdendir ki yönetimi yönetime ilişkin bütün bilim adamlarının ortaklaşa yapması gerekmektedir mesela bir imar kanunu çıkacağında bunun insan haklarına uyumu için hukukçu,çevre kirliliğinin oluşmaması için ekolojist,sağlamlığı için mühendis, çevre planlaması için şehir planlamacısı gibi bir çok bilimsel alanda bilim adamları tarafından değerlendirilmesi ile insan haklarının ve insanların ve çevrenin güvenliğini sağlanması söz konusu olmaktadır işte bu şekilde bilim insanlarının yani bilgili insanların yapacakları değerlendirmede kurallar eksiksiz bir şekilde çıkacak ve insan hakları bu şekilde en mükemmel anlamda korunacaktır yoksa halktan çıkan ne olduğu belirsiz, bilimsel bilgiden yoksun kişiler yönetimi yaparsa durum hiçmi hiç iyi olmaz ve kurallar daima eksik ve kusurlu çıkar buna bir misal verecek olursak; halktan seçilen bir çoban ve sadece çobanlıktan anlayan bir kişi ülkeyi yönetmeye kalkarsa ne olur işte başa işinde uzman olmayan kişiler ve bilimsel bilgiden yoksun insanlar gelirse durum aynen bunun gibidir.işte bunun için yönetimi bilim insanları ortaklaşa yönetmeli yani koordineli bir şekilde yönetmeleri gerekmektedir. bu yönetim sistemi en bilgili ve becerikli kişileri yönetime getirmek için bilim dallarından seçilecek adamları elemeye tabi tutmak süretiyle yönetimde yeralmaları söz konusu olmalı ve bu sayede her bilim dalından en bilgilisi ve yeteneklisi seçilmeye çalışılmalıdır. ayrıca bilindiği üzre bir kişinin belli bir şeyi haketmesi için o şey için emek sarfetmesi gerekmektedir mesela bir işçi maaşını hakedebilmek için gün boyu çalışır ve maaşını hakeder dolayısıyla emeksiz hak ediş söz konısı değildir, biz bu dağlara, taşlara, ormana, hayvanlara, suya,havaya belli bir emek sarfetmedik o zaman biz bunları günümüzdeki devletlerin yaptığı gibi nasıl sahiplenebiliriz sahiplenemeyiz çünkü biz bunlar için belli bir emek sarfetmedik onları allah hepimize yararlanmamız için bahşetti ama insanlar oluşmalarında hiçbir emeği olmadıkları halde bunların kendilerinin olduğunu idda etti ve birbirlerinin canına kıydı ve katliam yaptılar belki bazı kişiler biz bu toprakları almak için kan döktük dolayısıyla bizim hakkımız diyebilirler ama insan öldürerek hiç bir şeye hak kazınalamaz bu zorbalıktır başka bişiy değil biz bu doğanın oluşumunda hiçbir emek sarfetmediğimiz için hiç birimiz bunların üzerinde hak talep edemeyiz çünkü emeğimiz yok peki doğa hiç birimizin değilse doğayı nasıl kullanacağız doğayı herkesin yararına eşit ve adil bir şekilde kullanacağız bu bağlamda hiçbir devlet bu toprak benim ,şu toprak benim demeden bu toprakların bütün insanlığın yararına eşit ve adil bir şekilde yararlanacaklarını kabul ederek, birleşerek yeni bir dünya devleti yada düzeni oluşturmaları gerekmektedir.bu dünya sistemide yukarda yazdığım bilim insanlarının seçilmesi ve onların yönetmesiyle olması gerekmektedir ki kurallar bilgili insanlar tarafından çıkarılsın ve eksiksiz olsun. ayrıca bu yönetime halkında katılması gerekmektedir çünkü bilim insanlarıda insandır ve bazı hatalar yapabilirler ayrıca bilim adamlarının düşünemedikleri ve toplumdaki insanların farkında olduğu konular olacağından bu konuların dile getirlip buna göre kuralların çıkarılması için toplumunda bu yönetime katkıda bulunması gerekmektedir bu sayede kurallar bütün toplum tarafından değerlendirilecek eksik ve kusurlar belirlenip kusursuz kurallar oluşturulmaya çalışılacaktır hem demokrasinin gereğide budur yani toplumdaki herkesin yönetimde söz sahibi olması ve ayrıca bu herkesin doğal bir hakkıdır.işte bu yüzdendir ki toplumdaki herkeste yönetime katkıda bulunabilmelidir. geleceğin yönetim şekli bu şekilde olmalıdır yoksa yönetimi halkktan ne olduğu belli olmayan bilgisiz kişilere bırakacak olursak daima eksik kurallar ve yönetimle karşılaşacağımız açıktır. Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2009 evet arkaaşlar bu görüşümü nasıl bulduğunuzu yazarsanız ve bu sistemin nasıl yapılanacağı hakkındada yukarda bahsettiğim temel mantık çerçevesinde nasıl yaparız görüşlerinizi bekliyorum. Alıntı
Misafir ali0_1 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2009 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2009 Eğitim ne demektir sizce? Bilim adamı ne demektir? Sözünü ettiğiniz düzenin bilim adamları nasıl bir eğitimden geçerek yönetici sınıfından olmaya hak kazanacaktır, bir seçimden bahsetmişsiniz bunun kriterleri nelerdir? Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 27 Ekim , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 27 Ekim , 2009 bilindiği üzre hayatta insanların ihtiyacını giderebilmesi yani yaşayabilmeleri için belli işlerde çalışmaları gerekmektedir ve bu yüzden yönetim işine herkes bakamamaktadır hem demokrasi yönetime herkesin katılması mantığına dayalıdır ama milyonlarca kişinin bir araya gelerek kararalmaları imkansızdır bunun için yönetimi birilerinin üstlenmesi gerekmektedir işte bu kişilerin kuralları iyi değerlendirebilecek kişiler olması lazımdır ki kusursuz kurallar çıkarılabilsin,kuralları iyi değerlendiren kişilerde muhakkak işten anlıyan yani bilgili kişiler olmaları gerekir. bilindiği gibi bilginin kaynağı bilimdir ve bilimin getirdiği bilgileri bilen insanlarda bilim insanlarıdır bu yüzdendir ki yöntimi bilimin getirdiği bilgileri bilen insanlara yani bilimle uğraşan bilim insanlarına bırakmak gerekir ki kuralları bilgili olmaları nedeniyle doğru düzgün değerlendirsinler ve eksiksiz kurallar çıkarsınlar tabiki bu bilim insanlarına bir eleme yapılmalıdır çünkü bu bilim insanlarının en bilgili ve yeteneklisini başa geçirilmesi gerekmektedirki kuralları en doğru şekilde değerlendirebilsin ayrıca bu kurallar bir çok bilim dalının konusu dahiline girebileceği için bir kuralın ilintili olabilici diğer bilim dalları tarafındanda değerlendirmeye tabi tutulması söz konusudur bu sayede bir kuralı değerlendirmesi gerekli diğer bilim dalları tarafındanda değerlendirilip kusursuz bir kural ortaya çıkarılmaya çalışılacaktır. yönetim işinde çıkacak kurallar bir çok bilim dalını içine alacak durumda olacağından varolan bütün bilim dalları yönetimde söz sahibi olabilmelidir çünkü kuralların her yönüyle değerlendirilmesi gerektiğinden ve hangi bilim dallarını içine alacağını bilmediğimizden bilimin her dalını yönetime katacağız, önümüze çıkacak her sorunu yada kuralı değerlendirebilmek için tedbir olarak her bilim dalını bulunduracak ve bu sayede çıkacak bütün sorunlara hazırlıklı olacağız çünkü çıkacak sorunun hangi bilim dalları tarafından değerlendirileceğini bilmediğimiz için hepsini hazır edeceğiz.bu sayede kuralları her yönüyle değerlendirip eksiksiz kurallar çıkarmaya çalışacağız. ayrıca her bilim dalından bir kişi değil birden fazla kişi yönetime katılmalı çünkü bir kuralı yada sorunu diyelim hukukçu tek kişi olarak değerlendirsin bu kişi gözden bir noktayı kaçırması durumunda o kuralın eksik olmasına yol açacaktır ama olayı birden fazla hukukçu değerlendirdiğinde ise o bir kişinin göremediği noktayı diğerlerinin görme olasılığı yüksektir dolayısıyla bir kişinin göremediği noktayı diğerleri görecek ve bu sayede eksiklikler giderilecektir.bu şekilde yani her bilim dalının yönetimde bulunması ve her bilim dalındanda birden fazla kişinin bulunmasıyla eksiksiz kurallar çıkarılmaya çalışılacak ve sorunlar her yönüyle bilgili insanlar tarafından değerlendirilecektir. yönetimin bilim insanlarına verilmesi yukarda bahsettiğim, milyonlarca insanın bir araya gelerek kural çıkarmalarının mümkün olmayışı ve insanları hayatlarını kazanmaları gerekliliği yüzünden bu konularla ilgilenemeyeceği dolayısıyla bazı insanların ancak yönetimle uğraşabileceği ve ayrıca kuralların iyi değerlendirilebilmesi gerektiği çünkü eksik yada yanlış çıkacak kuralların sorunlar yaratacağı için kuralları bilgili yani bilim insanlarının yapması gerekliliğindendir yoksa demokrasi demek herkesin yönetime katılması demektir ve bu bağlamda herkesin yönetimde söz hakkı vardır.bu söz hakkı insanların ezilmemesini ve çıkan sorunların dile getirilip çözülmesi için gerekli olduğundan bir zorunluluktur ve bu sayede kimsenin hakkı zayi olmaz ve haksızlığa uğramaz çünkü onunda yönetimde söz hakkı vardır ve kendisine yapılan haksızlığı yada kuraldaki eksiklikten dolayı madur olduğu noktayı dile getirir ve bu haksızlığa ilişkin çözümleri ortaya atar.buda kimsenin hakkının çiğnenmediği eksiksiz kurallar ortaya çıkarır. bu bağlamda toplumdaki herkes yönetimde söz sahibidir çünkü yukarda bahsettiğim veçhile kişilerin ezilmemesini ve madur olmamasını bu sayede sağlayabiliriz ayrıca birde bilim insanlarının göremediği noktalar olabilir çünkü bilim insanlarıda insandır ve yanlış kurallar çıkarabilecekleri gibi görmedeği ufak tefek hatalarda olabilir ve bu göremedikleri noktayı halktan birisinin farketmesi söz konusu olabilir bunu yukarda kurallardan madur olarak farkedebileceği gibi bu konu üzerinde düşünerekte farkedebilir işte bu yüzdendirki halkında yönetime katılması gerekmektedir çünkü görülmeyen bir noktanın halk tarafından görülmesi söz konusudur. aslında kısaca bu yazdıklarımı özetleyecek olursak halkın haklarının korunması için kurallar çıkarılması gerekir ve bu kuralların eksiksiz çıkabilmesi için ve herkesin bu kuralları geçimlerini sağlamaları gerektiği ve milyonlarca kişinin bir araya gelemiyeceğinden ve kuralların iyi değerlendirilmesi için bilgili kişilerin değerlendirmesinden geçmesi gerekliliğinden dolayı yönetimin bilim insanları tarafından yapılması ama bu kuralların herkese açık olması çünkü insanlar herşeyi düşünebilecek yaratıklar olmadıklarından ve hata yapabileceklerinden olayı herkesin değerlendirmesiyle eksiksiz kurallar çıkarılmaya çaşılmalıdır. buna bir misal verecek olursak bir konu üzerinde bir kişinin düşünmesiyle mi o sorunun eksiklerini daha önce buluruz yoksa bin kişinin düşünmesiyle elbetteki bin kişi çünkü herkes bu konu üzerinde düşünecek ve eksikler ortaya çıkacaktır,benim farketmediğimi başkası onun farketmediğini diğeri düşünecektir bu sayede kurallar eksiksiz çıkacaktır. Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 çıkacak kuralların her yönüyle değerlendirilmesi gerekmektedir ki kurallar eksiksiz çıkabilsin bunun için bilgi gereklidir temel anlamda bilgi bilim insanlarında mevcuttur ama bilim insanlarının ve bilimin dağarcığında olmayan ve bilim insanlarının düşünemedikleri için gözden kaçırdıkları bilgilerde mevcuttur bu bilgilerde halkta ve bu konularla aşırneşir olmuş kişilerin edinmiş olduğu bilgilerdir işte bu yüzden bir kural çıkarılacağı zaman o konuyla ilintili bilim dallarından adamların çıkacak kanunu değerlendirmesinin yanısıra bu kanuna muhatap olacak kişilerinde görüşleri alınmalı bu sayede her yönüyler kanun değerlendirilmeye çelışılmalıdır.mesela bankalarla ilintili bir kanun çıkacağında bu kanuna ilişkin bilim dallarına mensup kişilerin mesela ekonomist,iktisatçı ve banka uzamnı taqrafından değerlendirilmesinin yanında bankacılar ve bu bankadan kiredi çekecek olan ve dolayısıyla ilişkili olacak olan bireysel tüküteciler ve kurumsal tüketicilerinde görüşü alınmalıdır bu sayede kanun her yönüyle değerlendirilecektir ve insan hakları korun muş ve herkes düşünülmüş olacaktır. Alıntı
Φ GeceKuşu Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 Gönderi tarihi: 12 Ocak , 2010 çıkacak kuralların her yönüyle değerlendirilmesi gerekmektedir ki kurallar eksiksiz çıkabilsin bunun için bilgi gereklidir temel anlamda bilgi bilim insanlarında mevcuttur ama bilim insanlarının ve bilimin dağarcığında olmayan ve bilim insanlarının düşünemedikleri için gözden kaçırdıkları bilgilerde mevcuttur bu bilgilerde halkta ve bu konularla aşırneşir olmuş kişilerin edinmiş olduğu bilgilerdir işte bu yüzden bir kural çıkarılacağı zaman o konuyla ilintili bilim dallarından adamların çıkacak kanunu değerlendirmesinin yanısıra bu kanuna muhatap olacak kişilerinde görüşleri alınmalı bu sayede her yönüyler kanun değerlendirilmeye çelışılmalıdır.mesela bankalarla ilintili bir kanun çıkacağında bu kanuna ilişkin bilim dallarına mensup kişilerin mesela ekonomist,iktisatçı ve banka uzamnı taqrafından değerlendirilmesinin yanında bankacılar ve bu bankadan kiredi çekecek olan ve dolayısıyla ilişkili olacak olan bireysel tüküteciler ve kurumsal tüketicilerinde görüşü alınmalıdır bu sayede kanun her yönüyle değerlendirilecektir ve insan hakları korun muş ve herkes düşünülmüş olacaktır. Bence yararlı ve paylaşımcı bir başlık olmuş sayın 'raif bostan'... Verdiğin bilgiler ve öne sürdüğün düşünceler için teşekkürler... Benim için yararı oldu... Saygılar Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2010 demokrasi harkesin yönetimde söz sahibi olması demektir peki demokrasi nasıl işler demokrasilerde temel amaç insan haklarının güvence altına alınmasıdır ve bu amaçla herkes insan haklarını koruyacak en uygun kuralı çıkarmak için düşünür kuralı çıkarmak için ne kadar çok kişi düşünürse kuralın eksikleri okadar fazla ortaya çıkarılır yada kural her yönüyle irdelenmiş olur çünkü bir kuralı 10 kişinin düşünmesi ile 100 kişinin düşünmesi arasında farklar vardır 100 kişinin düşünerek hataları yada sorunları çözme, ortaya çıkarma olasılığı 10 kişiden daha fazladır onun için maksimum oranda insanların sorunu giderebilmeleri için toplumdaki herkesin kuralları çıkarmaya katılması yani düşünmeleri gerekir bu sayede herkes kurallar hakkında düşünür ve eksikler halkın tüm düşünme potansiyeli kullanılarak giderilmeye çalışılır bu sayede toplumun tüm beyin gücü eksikleri gidermek için kullanılmış olur ve maksimum verim alınmaya çalışılır ve tüm insanların haklarının korunacağı mükemmel kurallar çıkarılmaya çalışılır. aslında seçim demokrasilerde gerekli bişiy değildir demokrasilerdir ama mesela türkiyede 70milyon insanın toplanıp bir karar alması olanaksızdır onun için yönetimde kurallar hakkında düşünecek kişileri mecburen seçmek zorunda kalmaktayız ama burada yapılan yanlış şudur kurallar hakkında düşünen kesim iktidar olan kişiler ve millet vekilleri olmakta oysaki demokrasilerde herkesimin görüşü alınması gerekmektedir ayrıca bir kuralın eksiksiz çıkabilmesi için bilgi gereklidir bilgide bilimde bulunmaktadır işte bu yüzden bilim insanlarının yönetimde kesin bulunması yani bilimin bilgileri ışığında kuralları değerlendirmeleri gerek ayrıca toplumda yaşayan herkesin yani 70milyonun her birinin görüşü alınamadığından en azından çıkacak kurallarla alakalı olan herkesin görüşünün alınması gerekmektedir mesela bir imar kanununda işin bilimsel yönünden değerlendirilmesi için meslea yerin sağlamlığının kuralları için jeolog,inşaatın sağlam olması yada çevreye zararını engellenmesi için ekolojist ve doğru düzgün şehir planı için planlamacı ve inşaat şirketleri ve yapılan evlerden yaralanacak halkın görüşü alınması gerekmektedir bu sayede kural her yönüyle değerlendirilecektir en doğru sistem budur. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 6 Şubat , 2010 Gönderi tarihi: 6 Şubat , 2010 Bunun için yeni bir sisteme gerek yok. Demokrasiyi kurallarına uygun olarak uygularsak herşey yoluna girer; ama bunu bir türlü yapamıyoruz. Bu nasıl olur? Milletvekillerini halkın seçmesiyle yani merkezin karışmamasıyla olabilir. Yasamanın tamamen bağımsız olmasıyla yani yürütmeyi denetlemesiyle olur. Bunu nasıl gerçekleştirebiliriz? Bu konuda fikir yürütmeliyiz bence. Siyasi partiler kanunu ve seçim sistemi değişse yeterli olur mu? Gerekli kanunlar çıkarılırsa olur bence. Ben bir sistem önereceğim ama böyle bir sistem var mı bilmiyorum. Halk başbakanı ve milletvekillerini seçsin, başbakan kabineyi kursun. Bu kabine dediğiniz gibi uzman kişiler olsun. Milletvekilleri de hükümeti denetlesin. Burada bir sorunla karşılaşıyoruz. Milletvekilleri bağımsız yani gerçekten milletin temsilcisi nasıl olur, nasıl seçilir, particiliğin önüne nasıl geçilir, parti olmayan bir seçim sistemi olur mu? Bu konuda fikirleriniz nelerdir? Saygılarımla... Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 2 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 2 Mart , 2010 yeni oluşturulacak sistem bence herkesimin katılacağı bir sistem olmalı ve herkesimin seçimle başa getirilmiş temsilcileri olmalı mesela imar kanunu çıkarılacağı zaman bu kanunla ilişkili olan tüm kesimlerin görüşü alınmalı ve bu tüm kesimlerin seçimle seçilmiş temsilcileriyle görüşülmeli zira bu kesimleri oluşturan yüzbinlerce kişiyle oturulup görüş alış verişi olamayacağından ancak herkesimden seçilmiş kişilerle konuşulması mümkündür ve bu manada mesela imar kanunuyla ilişkili olan kişiler mühendisler,jeologlar,inşaat şirketleri,mimarlar,tüketicilerin temsilcileriyle oturulup görüşülmeli ve bu şekilde kararlar alınmalıdır bu iş bu şekilde olursa konuyla ilişkili her kesimin görüşü alınmış ve gerçek demokrasi yaşanmış olur. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 2 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 2 Mart , 2010 yeni oluşturulacak sistem bence herkesimin katılacağı bir sistem olmalı ve herkesimin seçimle başa getirilmiş temsilcileri olmalı mesela imar kanunu çıkarılacağı zaman bu kanunla ilişkili olan tüm kesimlerin görüşü alınmalı ve bu tüm kesimlerin seçimle seçilmiş temsilcileriyle görüşülmeli zira bu kesimleri oluşturan yüzbinlerce kişiyle oturulup görüş alış verişi olamayacağından ancak herkesimden seçilmiş kişilerle konuşulması mümkündür ve bu manada mesela imar kanunuyla ilişkili olan kişiler mühendisler,jeologlar,inşaat şirketleri,mimarlar,tüketicilerin temsilcileriyle oturulup görüşülmeli ve bu şekilde kararlar alınmalıdır bu iş bu şekilde olursa konuyla ilişkili her kesimin görüşü alınmış ve gerçek demokrasi yaşanmış olur. Teorik olarak demokrasi zaten budur. Önemli olan onu uygulamaya geçirebilmektir. saylılar... Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 2 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 2 Mart , 2010 şimdi benim kastettiğim günümüzdeki sistemden farklıdır ben bir kanun çıkarılacağı zaman o kanunla ilişkili olan herkesimin temsilcilerinin görüşü alınmalıdır diyorum yani yukarda verdiğim imar kanunu çıkacağı zaman mühendislerin temsilcisi,mimarın temsilcisi,jeoloğun temsilcisi,inşaat şirketlerinin temsilcisi ve tüketicinin temsicilerin ortaklaşa görüş alış verişinde bulunması ve en doğruyu ortaya koymaları şeklinde olmalıdır ama günümüz sistemi öyle değildir günümüz sistemi tüm halkı temsil eden seçilmiş kişiler tarafından kanunlar çıkarılmaktadır ve bumanada kanunla ilişkili kesimlerin görüşü alınmamaktadır ve bilim insanlarınında görüşü alınmadan bilimsel bir bakış açısı kazandırılmamış olmaktadır yani bilimsellik yoktur sadece sokaktan seçilmiş kişiler araştırma yapıp kanun çıkarmaktadır ve kanunla ilişkili kişilerin görüşü alınmamaktadır buda kanunların her yönden değerlendirilmesini engellemektedir ve kanunlar eksik çıkmaktadır ama benim dediğim sistem gibi olursa herkesimin görüşü alınacağı için kanun her yönüyle değerlendirilmiş olacak ve minumum eksik bir kanun çıkarılacaktır Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 3 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 3 Mart , 2010 şimdi benim kastettiğim günümüzdeki sistemden farklıdır ben bir kanun çıkarılacağı zaman o kanunla ilişkili olan herkesimin temsilcilerinin görüşü alınmalıdır diyorum yani yukarda verdiğim imar kanunu çıkacağı zaman mühendislerin temsilcisi,mimarın temsilcisi,jeoloğun temsilcisi,inşaat şirketlerinin temsilcisi ve tüketicinin temsicilerin ortaklaşa görüş alış verişinde bulunması ve en doğruyu ortaya koymaları şeklinde olmalıdır ama günümüz sistemi öyle değildir günümüz sistemi tüm halkı temsil eden seçilmiş kişiler tarafından kanunlar çıkarılmaktadır ve bumanada kanunla ilişkili kesimlerin görüşü alınmamaktadır ve bilim insanlarınında görüşü alınmadan bilimsel bir bakış açısı kazandırılmamış olmaktadır yani bilimsellik yoktur sadece sokaktan seçilmiş kişiler araştırma yapıp kanun çıkarmaktadır ve kanunla ilişkili kişilerin görüşü alınmamaktadır buda kanunların her yönden değerlendirilmesini engellemektedir ve kanunlar eksik çıkmaktadır ama benim dediğim sistem gibi olursa herkesimin görüşü alınacağı için kanun her yönüyle değerlendirilmiş olacak ve minumum eksik bir kanun çıkarılacaktır Sn.Raif Bostan, normal demokrasi ile yönetilen ülkelerde bu dedikleriniz zaten yapılıyor. Bir kanun çıkmadan o kanunla ilgili her kesimin görüşü alınıyor. Bizde uygulanmadığı için size değişik bir sistem gibi gelmiş olabilir. Demokrasi de halk doğrudan yönetime zaten katılamaz. Sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, medya aracılığıyla yönetime katılabilir. Ama bizdeki gibi değil tabi ki. saygılarla... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 6 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 6 Mart , 2010 maalesef günümüzdeki siyasi sistemde başa geçenler bilgisiz insanlar olduğundan maalesef kurallar bilgi yoksunu bu insanlar tarafından çıkartıldığı için eksik çıkmakta ve detaylı ve bir uzamanın değerlendirmesinden uzak olmaktadır işte bu yüzdende eksik kurallar çıkmaktadır. bilindiği üzre bilginin kaynağı bilimdir ve bilimin getirdiği bilgilere sahip insanlarda bilim insanlarıdır dolayısıyla gerçek anlamda bilgili kişiler bilim insanlarıdır ve yönetimde insanların haklarının korunması ve gelişme bağlamında çok önemli olduğundan sorumluluğu çok yüksek bir olaydır işte bu yüzden yönetim şakaya gelecek bişiy değildir ve bu bağlamda yönetimi bilgili insanlar yani bilim insanları yapmalıdır yoksa günümüzde olduğu gibi halkın içinden çıkan ne olduğu belli olmayan bilgisiz insanlar tarafından değil çünkü bunların bilgisizliği eksik kuralların çıkmasına yolaçacaktır ama işi bilgili bilim insanları yaparsa bilgili olmalarından dolayı kurallar daha bi güzel ve eksiksiz çıkacaktır, işte bu yüzdendir ki yönetimi yönetime ilişkin bütün bilim adamlarının ortaklaşa yapması gerekmektedir mesela bir imar kanunu çıkacağında bunun insan haklarına uyumu için hukukçu,çevre kirliliğinin oluşmaması için ekolojist,sağlamlığı için mühendis, çevre planlaması için şehir planlamacısı gibi bir çok bilimsel alanda bilim adamları tarafından değerlendirilmesi ile insan haklarının ve insanların ve çevrenin güvenliğini sağlanması söz konusu olmaktadır işte bu şekilde bilim insanlarının yani bilgili insanların yapacakları değerlendirmede kurallar eksiksiz bir şekilde çıkacak ve insan hakları bu şekilde en mükemmel anlamda korunacaktır yoksa halktan çıkan ne olduğu belirsiz, bilimsel bilgiden yoksun kişiler yönetimi yaparsa durum hiçmi hiç iyi olmaz ve kurallar daima eksik ve kusurlu çıkar buna bir misal verecek olursak; halktan seçilen bir çoban ve sadece çobanlıktan anlayan bir kişi ülkeyi yönetmeye kalkarsa ne olur işte başa işinde uzman olmayan kişiler ve bilimsel bilgiden yoksun insanlar gelirse durum aynen bunun gibidir.işte bunun için yönetimi bilim insanları ortaklaşa yönetmeli yani koordineli bir şekilde yönetmeleri gerekmektedir. bu yönetim sistemi en bilgili ve becerikli kişileri yönetime getirmek için bilim dallarından seçilecek adamları elemeye tabi tutmak süretiyle yönetimde yeralmaları söz konusu olmalı ve bu sayede her bilim dalından en bilgilisi ve yeteneklisi seçilmeye çalışılmalıdır. Dostum bu bahsettiğin sistem "bilinmeyen" ya da hiç uygulanmayan bir sistem değildir. Teknokrasi ya da Toplum Mühendisliği denir bu sisteme, kağıt üstünde kulağa hoş gelse de ancak çok büyük yıkımlardan sonra mecburen başvurulan baskıcı ve diktatöryal bir sistemdir. Bilimin, toplumların nasıl yönetileceğini ilişkin, kurallar ve yasalar oluşturmak gibi bir misyonu yoktur. Mesela, bilim insanları sigara sağlığa zararlıdır der. Alkol bağımlılık yapar ve alkol bağımlılığı sağlığa zararlıdır der. O zaman tüm dünyada akol ve tütün üretimi, satışı yasaklanmalı mı ? Siz bir ülkede, tütün üretimini ve satışını yasaklayıp buna gerekçe olarak "bilim insanları sigara öldürür" diyor, diyebilir misiniz? Toplum "tamam o halde" der mi ? Siz bir ülkede grevi yasaklayıp, gerekçe olarak "ekonomistler üretime ve ülke ekonomisine zararlı olduğunu söylüyor" diyebilir misiniz ? Bunun gibi yüzlerce örnek düşünebiliriz. Sonra tıbbıyeli bilim insanları, alkol ve sigara bağımlılığı öldürücüdür der, zararlıdır der. Ama yine bir bilim adamı olan ekonomist, hem alkol ve tütünden alınan vergi, hem de alkol ve tütün üretiminde istihdam edilen vatandaşlar açısından, akol ve tütün üretimi satışı yararlıdır ekonomiye der. Bir ekolojist, nükleer santraller çevreye zararlıdır der. Bir ekonomist, en ucuz enerji kaynağıdır ekonomiye yararlıdır der vs... Her bilim dalı, aynı konuya farklı pencerelerden bakar. En basiti, siz kendi hayatınızı nasıl yaşayacağınızın bilim insanları tarafından kati kurallar ve yasalarla belirlenmesini ister misiniz ? Ülke yönetimi oldukça spesifik bir konudur. Toplumun istekleri ve tercihleri, eldeki imkanlar, bilimin nasıl yaklaştığı, gerçekler ve dengeler, lider hepsini dikkate almak zorundadır. Ama, liderin vereceği kararlarda bu unsurların nasıl rol oynacağı duruma göre değişir. Bir lider, ne salt toplum öyle istiyor diye bir karar verebilir, ne salt bilim insanları tavsiye ediyor diye, ne de eldeki imkanlar ancak buna elveriyor diye. Ülke yönetiminin, ülkenin en yetkin bilim insanlarından oluşan bir kurula devredilmesi, ülke yönetiminde her dalın başına, o dalın alanına girdiği bilim insanlarından oluşan bir kurulun getirilmesi. teknokratik yönetim modelidir. Dediğim gibi kağıt üstünde hoş görünse de, tam bir diktatörlükle sonuçlanır. O yüzden doktrin bazında olsa dahi bu sistem terkedilmiştir. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 6 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 6 Mart , 2010 demokrasi ile yönetilen ülkelerde bu dedikleriniz zaten yapılıyor. Bir kanun çıkmadan o kanunla ilgili her kesimin görüşü alınıyor. Yoksa, yalnızca doktorların veya yalnızca ekonomistlerin görüşü ile yasa çıkarılmıyor... Sadece, "ben yaparım olur" ile idare edilen veya "en çok oyu ben aldım, ne dersem yasadır" ile yönetilen ülkelerde totaliter yasalar çıkarılıyor. Bilime kulak verenlerde değil... Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 8 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 8 Mart , 2010 Dostum bu bahsettiğin sistem "bilinmeyen" ya da hiç uygulanmayan bir sistem değildir. Teknokrasi ya da Toplum Mühendisliği denir bu sisteme, kağıt üstünde kulağa hoş gelse de ancak çok büyük yıkımlardan sonra mecburen başvurulan baskıcı ve diktatöryal bir sistemdir. Bilimin, toplumların nasıl yönetileceğini ilişkin, kurallar ve yasalar oluşturmak gibi bir misyonu yoktur. Mesela, bilim insanları sigara sağlığa zararlıdır der. Alkol bağımlılık yapar ve alkol bağımlılığı sağlığa zararlıdır der. O zaman tüm dünyada akol ve tütün üretimi, satışı yasaklanmalı mı ? Siz bir ülkede, tütün üretimini ve satışını yasaklayıp buna gerekçe olarak "bilim insanları sigara öldürür" diyor, diyebilir misiniz? Toplum "tamam o halde" der mi ? Siz bir ülkede grevi yasaklayıp, gerekçe olarak "ekonomistler üretime ve ülke ekonomisine zararlı olduğunu söylüyor" diyebilir misiniz ? Bunun gibi yüzlerce örnek düşünebiliriz. Sonra tıbbıyeli bilim insanları, alkol ve sigara bağımlılığı öldürücüdür der, zararlıdır der. Ama yine bir bilim adamı olan ekonomist, hem alkol ve tütünden alınan vergi, hem de alkol ve tütün üretiminde istihdam edilen vatandaşlar açısından, akol ve tütün üretimi satışı yararlıdır ekonomiye der. Bir ekolojist, nükleer santraller çevreye zararlıdır der. Bir ekonomist, en ucuz enerji kaynağıdır ekonomiye yararlıdır der vs... Her bilim dalı, aynı konuya farklı pencerelerden bakar. En basiti, siz kendi hayatınızı nasıl yaşayacağınızın bilim insanları tarafından kati kurallar ve yasalarla belirlenmesini ister misiniz ? Ülke yönetimi oldukça spesifik bir konudur. Toplumun istekleri ve tercihleri, eldeki imkanlar, bilimin nasıl yaklaştığı, gerçekler ve dengeler, lider hepsini dikkate almak zorundadır. Ama, liderin vereceği kararlarda bu unsurların nasıl rol oynacağı duruma göre değişir. Bir lider, ne salt toplum öyle istiyor diye bir karar verebilir, ne salt bilim insanları tavsiye ediyor diye, ne de eldeki imkanlar ancak buna elveriyor diye. Ülke yönetiminin, ülkenin en yetkin bilim insanlarından oluşan bir kurula devredilmesi, ülke yönetiminde her dalın başına, o dalın alanına girdiği bilim insanlarından oluşan bir kurulun getirilmesi. teknokratik yönetim modelidir. Dediğim gibi kağıt üstünde hoş görünse de, tam bir diktatörlükle sonuçlanır. O yüzden doktrin bazında olsa dahi bu sistem terkedilmiştir. bakın yukarda bahsettiğim gibi kurallar insan haklarına göre çıkar bir bilim insanından görüş alındığı zaman vereceği bilgi yada önereceği görüş insan haklarına uygun ve insan haklarını korumak için olması gerekir yani çıkacak kurallar insan haklarını güvence altına almak için çıkarılması gerekir yani kişi mesela doktor alkol zararlıdır öyleyse kesin yasaklanmalıdır diyemez çünkü insan hakkı diye bir şey vardır yani kişi içmek istiyorsa ona zorla içkiyi yasak edemezsin yada sigarayı yasak edemezsin çünkü o kişinin kendi hayatını istediği şekilde yaşama özgürlüğü vardır adam isterse kendine zarar verebilir buna karışamazsın ama tabiki bu belli ölçüler içindedir çünkü insan hakkı insanın kendine belli bir ölçüde zarar vermesini öngörür mesela eroin gibi uyuşturucuların yasak edilmesi hem toplumun hemde bireyin zarar sınırını aşacak seviyede bir zarara neden olduğu için yasak edilmiştir ama sigarada zararlıdır fakat zarar seviyesi eroin kadar değildir onun için top yekün yasaklanması söz konusu olmaz ayrıca yasaklanan bir şeye ilgi duyulması prensibi yüzünden yasaklanması sakıncalıdır ve bu bahsettiğim karalların varlığı hep insan haklarına göre çıkarılan kurallardır ve bilgisine danışılan bilim adamıda insan hakları çerçevesinde görüşünü bayan edecektir ve etmek zorundadır. bilim insanlarını yönetimde kesin anlamda bulunmasının nedeni insan haklarını koruyabilmek için bilgiye olan ihtiyaçtır mesela bir imar kanunu çıkacağı zaman inşaatın depremde falan zarar görmemesi ve bumada insanların madur olmaması için inşaat mühendislerinin gökrüşleri ve vereceği bilgilere ihtiyaç vardır yoksa günümüzdeki gibi sokaktan gelme bir kişi bu bilgilere sahip olmadığı halde kural çıkarmaya çalışılması doğru değildir. ayrıca ben bir konuyla ilgili kanun çıkacağı zaman sadece bilim insanlarını olacak demiyorum o konuyla ilgili bilim insanlarının görüşünün alınması gerektiği gibi o konuyla ilintili her kesimin görüşünün alınması gerektiğini söylüyorum yani yönetimde konuyla ilintili bilim adamlarının görüşlerinin alınacağı gibi ilintili herkesimin görüşüde alınması gerekir bu sayede gerçek demokrasi gerçekleşir ve herkesim yönetimde bulunmuş olur ve herkesimin bilgisinden yaralanılıp eksiksik kurallar çıkarılmaya çalışılır yoksa günümüzdeki gibi halktan ne olduğu belli olmayan kişiler kuralları çıkarırsa herkesimin görüşü alınmış olmaz. ayrıca modern demokrasilerde yani günümüz demokrasilerinde herkesimin görüşü alınıyor söylemi yalnıştır mesela amerika yada avrupada kanun çıkacağı zaman o kanunla ilintili bilim insanlarının ve herkesimin görüşü alınıyormu hayır. günümüz demokrasilerinde kanun çıkarma yetkisi halktan seçilmiş kişilere verilmiştir içinde bilim insanlarının ve halkın kesimlerini temsil eden temsilcilere değil yani kural çıkacağı zaman o konuyla ilintili bilim insanları ve o konuyla ilintili diyelim sanayici, bankacı,inşaat şirketi yada tüketicilerin toplanıp karar çıkarması gerek ama bu böyle değildir halktan seçilmiş kişiler kanunları çıkarmakla yetkilidir ve bu sistem herkesimin görüşü alınarak kurallar çıkarmaya el vermemektedir ve eksik bir sistemdir. bence kanunlar çıkarılacağı zaman uzman organizatörler o kanunla ilişkili bilim insanları ve kesimlerin temsilcilerini bir araya getirmelidir böylesi bir sistem daha uygun olacaktır ve herkesimin temsilcileride seçimle başa geçmesi diktatörlüğün engellenmesini sağlayacaktır kanısındayım. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 9 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 9 Mart , 2010 ayrıca modern demokrasilerde yani günümüz demokrasilerinde herkesimin görüşü alınıyor söylemi yalnıştır mesela amerika yada avrupada kanun çıkacağı zaman o kanunla ilintili bilim insanlarının ve herkesimin görüşü alınıyormu hayır. günümüz demokrasilerinde kanun çıkarma yetkisi halktan seçilmiş kişilere verilmiştir içinde bilim insanlarının ve halkın kesimlerini temsil eden temsilcilere değil yani kural çıkacağı zaman o konuyla ilintili bilim insanları ve o konuyla ilintili diyelim sanayici, bankacı,inşaat şirketi yada tüketicilerin toplanıp karar çıkarması gerek ama bu böyle değildir halktan seçilmiş kişiler kanunları çıkarmakla yetkilidir ve bu sistem herkesimin görüşü alınarak kurallar çıkarmaya el vermemektedir ve eksik bir sistemdir. bence kanunlar çıkarılacağı zaman uzman organizatörler o kanunla ilişkili bilim insanları ve kesimlerin temsilcilerini bir araya getirmelidir böylesi bir sistem daha uygun olacaktır ve herkesimin temsilcileride seçimle başa geçmesi diktatörlüğün engellenmesini sağlayacaktır kanısındayım. Sn.Raif, meclisteki milletvekilleri ve bakanların çoğu üniversite okumuş bilim adamlarıdır. Meclise gelmeden önce çoğu önemli görevlerde bulunuyorlardı. Onlarda konularında uzman kişiler. Mesela B.Kuzu, önemli bir hukukçu. Ama işin içine lider, kişisel çıkarlar girdiği için bu bilim adamları zaten kendi düşüncelerini söyleyemiyor. Diğer partilerde de aynı. Büyük elçiler, öğretim görevlileri, iş adamları, sendikacılar var. Ama ne hikmetse o koltuklara oturan tam bir kuzu oluyor, liderinin dediğinden dışarı çıkamıyor. Siz ABD ve Avrupa yönetimlerini incelediniz mi? İş adamaları istediği için, ülkeler işgal ediyorlar. saygılarla... Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 9 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 9 Mart , 2010 Sn.Raif, meclisteki milletvekilleri ve bakanların çoğu üniversite okumuş bilim adamlarıdır. Meclise gelmeden önce çoğu önemli görevlerde bulunuyorlardı. Onlarda konularında uzman kişiler. Mesela B.Kuzu, önemli bir hukukçu. Ama işin içine lider, kişisel çıkarlar girdiği için bu bilim adamları zaten kendi düşüncelerini söyleyemiyor. Diğer partilerde de aynı. Büyük elçiler, öğretim görevlileri, iş adamları, sendikacılar var. Ama ne hikmetse o koltuklara oturan tam bir kuzu oluyor, liderinin dediğinden dışarı çıkamıyor. Siz ABD ve Avrupa yönetimlerini incelediniz mi? İş adamaları istediği için, ülkeler işgal ediyorlar. saygılarla... arkadaşım mecliste tabiki bilim adamıda olabilir ama bunlar gelişi güzel bir olaydır mecliste seçim sonrasında hiç bilim adamı bulunamayacağı gibi çıkacak kanunla ilişkili bilim adamlarıda olmayabilir yani bu iş gelişi güzel kişilerin elinde bırakılmayacak bişiydir bilim çıkacak kanunla ilişkili bilim adamları ve o kanunla lintili her kesimin temsilcilerinin organizasyonuyla olacak bir iştir yoksa halktan seçilmiş kişlerle olacak bir işdeğildir çünkü toplumdaki herkesimin yönetimlere katılması gerektiği gibi bilim insanlarınında görüşü alınması gerekmektedir ancak bu şekilde demokrasi demokrasi olur ve herkesin görüşünden istifade edilmiş olur. batı demokrasilerinden kanun çıkacağı zaman bilim adamları ve o kanunla ilintili herkesim toplanıptamı o kanunu çıkarıyorlar yapmayın batı demokrasilerindede millet vekilleri gibi seçilmiş kişilerkanunları çıkarıyor arkadaşım neden seçim yapılıyor sanıyorsun batı demokrasilerinde tabiki millet vekillerini seçmek için ve kanunları bu kişiler çıkarır aynı bizdeki gibi ama bazı demokrasiler değişiktir ingiltere gibi ama kanunları millet vekilleri yapar bu demokratik ülkelerin hepsinde aynıdır. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 10 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 10 Mart , 2010 arkadaşım mecliste tabiki bilim adamıda olabilir ama bunlar gelişi güzel bir olaydır mecliste seçim sonrasında hiç bilim adamı bulunamayacağı gibi çıkacak kanunla ilişkili bilim adamlarıda olmayabilir yani bu iş gelişi güzel kişilerin elinde bırakılmayacak bişiydir bilim çıkacak kanunla ilişkili bilim adamları ve o kanunla lintili her kesimin temsilcilerinin organizasyonuyla olacak bir iştir yoksa halktan seçilmiş kişlerle olacak bir işdeğildir çünkü toplumdaki herkesimin yönetimlere katılması gerektiği gibi bilim insanlarınında görüşü alınması gerekmektedir ancak bu şekilde demokrasi demokrasi olur ve herkesin görüşünden istifade edilmiş olur. batı demokrasilerinden kanun çıkacağı zaman bilim adamları ve o kanunla ilintili herkesim toplanıptamı o kanunu çıkarıyorlar yapmayın batı demokrasilerindede millet vekilleri gibi seçilmiş kişilerkanunları çıkarıyor arkadaşım neden seçim yapılıyor sanıyorsun batı demokrasilerinde tabiki millet vekillerini seçmek için ve kanunları bu kişiler çıkarır aynı bizdeki gibi ama bazı demokrasiler değişiktir ingiltere gibi ama kanunları millet vekilleri yapar bu demokratik ülkelerin hepsinde aynıdır. Ya arkadaşım, tabii meclis kanun yapacak. Ama o kanunla ilgili kesimlere danişarak yapması gerekir; normal demokratik sistemde olması gereken budur. Bilim adamları da teorik bilgiye sahiptir. Mühendis proje çizer, usta, kalfa uygular. Yani sırf bilim adamları da yeterli değildir. Çiftçilerle ilgili bir kanun çıkacağı zaman ziraat odaları birliği, işçilerle ilgili kanun çıkacağı zaman sendika yöneticileri, işveren temsilcileri vb. sorulması gerekir. Ama bu olması gerekendir; bizde ise muhalefete bile sorulmuyor. saygılar... Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 10 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 10 Mart , 2010 arkadaşım türk demokrasisinde olsun batı demokrasilerinde olsun anayasada ne diyor yasamayi meclis yapar diyor peki orada yasamayı kanunla ilişkili olan bilim dalları ve ilişkili herkesimmi yapar diyor elbetteki hayır bu sistemi anayasaya yerletirmek bir kanun haline getirmeklazım yoksa işi meclise bırakırsan oda istediğini yapar kimseyede danışmaz anladınmı dostum. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 10 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 10 Mart , 2010 arkadaşım türk demokrasisinde olsun batı demokrasilerinde olsun anayasada ne diyor yasamayi meclis yapar diyor peki orada yasamayı kanunla ilişkili olan bilim dalları ve ilişkili herkesimmi yapar diyor elbetteki hayır bu sistemi anayasaya yerletirmek bir kanun haline getirmeklazım yoksa işi meclise bırakırsan oda istediğini yapar kimseyede danışmaz anladınmı dostum. Arkadaşım, demorasi rejiminde yasama, yürütme ve yargı ergleri var biliyorsun. Yasama yani meclis yasa yapar, dışarıdan başkaları kanun çıkaramaz. Kanun taslak halindeyken ilgili kesimlere danışılması ve kesimlerin onaylamasından sonra meclise kanun teklifi olarak sunulması gerekir. Ama anladığım kadarıyla sen meclis dışından birilerinin yasa yapabilmesini ve bunun da anayasada yer almasını istiyorsun. O zaman o yönetim biçimi zaten demokrasi olmaz; yukarıda bir arkadaşın bahsettiği gibi teknotrat bir yönetim biçimi olur. Halka da kimse birşey sormaz, şimdi olduğu gibi. saygılarla... Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 16 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 16 Mart , 2010 arkadaşım ben kanun yapım aşamasında herkesimin olması gerektiğini ve herkesimin kanunu çıkarması gerektiğini söylüyorum yani bir kanun çıkacağı zaman o kanunla ilişkili bilim dalları ve toplumun kesimlerinden herkesin görüşü alınarak yapılmalıdır diyorum bu sayede herkesimin görüşü alınmış ve tam bir demokrasi yaşanmış olur ve bir kanun yapılacağı zaman bu dediğim her kesimin görüşü alınmalıdır şeklinde yasalaşması gerekir bu sayede her kanun çıkacağı zaman herkesimin görüşü mecburen alınmak zorunda kalacaktır ve bu sayede demokrasi sağlanacaktır ve ayrıca ben senindediğin iktidarda olan kişinin herkesimin görüşünü alması ve sonra bu parlamentoda oylanması sistemine karşıyım ama günümüz modeline karşıyım yani partilerin olması ve halkın bu partilerden temsilci seçmesi şeklinde değil toplumdaki herkesimin bir temsilcisi olması tabiki halkın bütünü içinde temsilci olabilir ama BEN PARLAMENTODA HALKIN HERKESİMİNDEN TEMSİLCİ OLMASI VE BU KESİMLERİN TABANLARINDAN ALDIKLARI GÖRÜŞLERİ PARLAMENTODA YANSITMALARI GÖRÜŞÜNDEYİM TABİKİ HALKIN TÜMÜNÜ TEMSİL EDECEK TEMSİLCİLERDE BU PARLEMENTOYA DAHİL EDİLEBİLİR AMA HERKESİMİN PARLEMENTODA BULUNMASI VE BU HERKESİMİN KANUNLARI ÇIKARMASI GEREKTİĞİ KANISINDAYIM.mesela parlementoda her konuda bilim insanlarının olması gerektiği gibi toplumun sanayi,tarım,bilişim,hizmet vs. gibi herkesimin temsilcilerininde olması gerektiğ kanısındayım çünkü bu sayede bir berberin parlementoda temsilcisi olacaktır yada bir çiftçinin parlementoda üyesi olacaktır. aslında bu iş bir parlemento şeklide değilde bence çıkacak kanunla ilişkili olabilecek heresimin görüşü alınarak yapılması daha uygun olur zira herkesimi kapsayan bir parlemento oluşturmak çok büyük bir kapasite ister böyle olacağına çıkacak kanunla ilişkili kişilerin toplanıp kanunu çıkarması daha evla olur kanısındayım. Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 16 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 16 Mart , 2010 demokrasinin temeli toplumda yaşan herkesin görüşü alınarak kanun çıkarmaktır dolayısıyla normalde kanun çıkacağı zaman toplumun her ferdine sorulması gerekir ama 70milyonun toplanıp kanun çıkarması olanaksızdır işte bu yüzden bazı kişileri kanun çıkarmaları için seçmekteyiz ama seçtiğimiz temsilci herkesimin sorunlarını iyi bilemez yada hiç bir sorundan haberi bile olmayabilir ama mesela sanyiyi ilgilendiren bir kanun çıkacağımız zaman sanayicinin derdini en iyi sanayici bilir işte bu yüzdendir ki sanayiyle ilgili bir kanun çıkaracağımız zaman sanayiciye sormamız gerekir işte bu yüzden bir konuyla ilintili kesimlerin görüşünü almamız lazım mesela bir imar kanunu çıkaracağımız zaman inşaatın sağlamlığını en iyi anlayan kişiler bilim insanları oacağından onlara danışılmalı ve bu iş inşaat şirketlerini ilgilendirdiğinden ve inşaatla ilgili sorunları en iyi bilen bu şirketler olduğundan onlara sormak sonra tüketicilere sormamızlazımdır ve kanunlar bu şekilde çıkarılmalıdır sizin dediğiniz şekilde yani benim anlattığı şekilde çıkan kanunun bir daha parlamentoda onaylanmasınada gerek yoktur. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 16 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 16 Mart , 2010 bakın yukarda bahsettiğim gibi kurallar insan haklarına göre çıkar bir bilim insanından görüş alındığı zaman vereceği bilgi yada önereceği görüş insan haklarına uygun ve insan haklarını korumak için olması gerekir yani çıkacak kurallar insan haklarını güvence altına almak için çıkarılması gerekir yani kişi mesela doktor alkol zararlıdır öyleyse kesin yasaklanmalıdır diyemez çünkü insan hakkı diye bir şey vardır yani kişi içmek istiyorsa ona zorla içkiyi yasak edemezsin yada sigarayı yasak edemezsin çünkü o kişinin kendi hayatını istediği şekilde yaşama özgürlüğü vardır adam isterse kendine zarar verebilir buna karışamazsın ama tabiki bu belli ölçüler içindedir çünkü insan hakkı insanın kendine belli bir ölçüde zarar vermesini öngörür mesela eroin gibi uyuşturucuların yasak edilmesi hem toplumun hemde bireyin zarar sınırını aşacak seviyede bir zarara neden olduğu için yasak edilmiştir ama sigarada zararlıdır fakat zarar seviyesi eroin kadar değildir onun için top yekün yasaklanması söz konusu olmaz ayrıca yasaklanan bir şeye ilgi duyulması prensibi yüzünden yasaklanması sakıncalıdır ve bu bahsettiğim karalların varlığı hep insan haklarına göre çıkarılan kurallardır ve bilgisine danışılan bilim adamıda insan hakları çerçevesinde görüşünü bayan edecektir ve etmek zorundadır. Dostum yanıldığın nokta burası. Bilim adamı bilimsel bir açıklama yaparken "insan hakları çerçevesinde" beyanda bulunmak zorunda değildir. Bilim adamı yaptığı çalışmanın, incelemenin sonucu neyse onu söyler. Bilim insanlarından görüş almak, bütün devletlerde zaten vardır. Ancak senin bahsettiğin yönetimin bilim insanlarına devredilmesi farklı bir konudur. Bu model dediğim gibi, ancak insan hakları, halkın istekleri, toplumsal tercihler bir kenara bırakıldığı acil durumlarda kullanılır. Açık bir diktatörlüktür. Bu yüzden teknokrasi modeli, teorik bazda dahi olsa terkedilmiştir. Eskiden savaş, büyük felaketler gibi durumlarda uygulanırdı. Mesela diyelim dünya savaşı var. Halkın tercihleri, talepleri vs önemli değildir savaş sırasında. Tek önemli olan savaşı kazanmak ülkeyi korumaktır. İthalat sınırlı, toplanır bilim adamları, insan vücudunun hergün yakması gereken kalori miktarını belirler, hangi gıda maddelerinin ne kadar kalori barındırdığını listeler. Sonra ekonomist olan bilim insanları listelenen gıda maddelerinden hangisinin en düşük maliyetle ithal edileceğini, ya da üretileceğini belirler ve böylece savaş sürerken ülkede o gıda maddelerinin üretimi ve ithalatına izin verilir. Ali bu gıda maddesini seviyor mu, sevmiyor mu falan önemli değildir. Ya da ülkede nüfusun önemli bir kısmının ölümüne sebep olacak oranda hava kirliliği tehlikesi vardır. Kontrol edilememektedir, Fransa'da olduğu gibi kitlesel ölümler kapıdadır. Toplanır bilim insanları tek tek hangi model, hangi marka, hangi tip araçların egzostlarından ne kadar zehirli gaz çıkardığını listeler, belli bir miktarın üstünde zehirli gaz salan araçlar trafikten men edilir. Zeynep şu arabayı kullanmayı mı seviyor vs önemli değildir. Teknokrasi böyle bir modeldir. Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 17 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 17 Mart , 2010 Dostum yanıldığın nokta burası. Bilim adamı bilimsel bir açıklama yaparken "insan hakları çerçevesinde" beyanda bulunmak zorunda değildir. Bilim adamı yaptığı çalışmanın, incelemenin sonucu neyse onu söyler. Bilim insanlarından görüş almak, bütün devletlerde zaten vardır. Ancak senin bahsettiğin yönetimin bilim insanlarına devredilmesi farklı bir konudur. Bu model dediğim gibi, ancak insan hakları, halkın istekleri, toplumsal tercihler bir kenara bırakıldığı acil durumlarda kullanılır. Açık bir diktatörlüktür. Bu yüzden teknokrasi modeli, teorik bazda dahi olsa terkedilmiştir. Eskiden savaş, büyük felaketler gibi durumlarda uygulanırdı. Mesela diyelim dünya savaşı var. Halkın tercihleri, talepleri vs önemli değildir savaş sırasında. Tek önemli olan savaşı kazanmak ülkeyi korumaktır. İthalat sınırlı, toplanır bilim adamları, insan vücudunun hergün yakması gereken kalori miktarını belirler, hangi gıda maddelerinin ne kadar kalori barındırdığını listeler. Sonra ekonomist olan bilim insanları listelenen gıda maddelerinden hangisinin en düşük maliyetle ithal edileceğini, ya da üretileceğini belirler ve böylece savaş sürerken ülkede o gıda maddelerinin üretimi ve ithalatına izin verilir. Ali bu gıda maddesini seviyor mu, sevmiyor mu falan önemli değildir. Ya da ülkede nüfusun önemli bir kısmının ölümüne sebep olacak oranda hava kirliliği tehlikesi vardır. Kontrol edilememektedir, Fransa'da olduğu gibi kitlesel ölümler kapıdadır. Toplanır bilim insanları tek tek hangi model, hangi marka, hangi tip araçların egzostlarından ne kadar zehirli gaz çıkardığını listeler, belli bir miktarın üstünde zehirli gaz salan araçlar trafikten men edilir. Zeynep şu arabayı kullanmayı mı seviyor vs önemli değildir. Teknokrasi böyle bir modeldir. arkadaşım yanıldığın konu ben yönetimi bilim insanlarına bırakmıyorum ben yönetimde herkesin söz sahibi olması gerektiğini ama mesela 70milyon insanın toplanıp fikirlerini açıklaması söz konusu olmadığından herkesimin bir temsilcisi olması gerektiğini söylüyorum herkesimin bir temsilcisi olmasının gereği ise mesela bir sanayicinin derdinden bir sanayici bir berberin derdinden bir berber yani toplumda hangi meslek dalında olursa olsun onun problemlerinden en iyi anlayan o meslek sahibi olacağından kendilerini ilgilendiren bir kanun çıkarılacağı zaman kendilerine danışılması görüşlerinin alınması gerektiğini ve bu kuralın kanunlaşması gerektiğini söylüyorum ayrıca bilim insanlarının görüşlerinden insan haklarını koruma bağlamından yararlanılması gerektiğini ifade ediyorum ve zaten bu böyle olmalıdır ve bilim her zaman hakların hizmetinde olmalıdır ve demokarasilerde böyledirde başka bir şekli düşnülemez çünkü demokrasilerde kanunlar insan haklarını korumak için koyulur mesela yukardada bahsettiğim vechile bir imar kanunu çıkacağı zaman mühedisler yapının sağlam olması için, nasıl olması gerektiği hakkında görüş beyaneder bir jeolog en sağlam yerin nasıl olması gerektiğini belirler ve bunlar görüşlerini insan haklarını koruma bağlamında açıklarlar ve bu kanun inşaat şirketlerini ilgilendirdiği için bunlarında görüşü alınmalı ve bu iş tüketicileri ilgilendirdiği için onlarında görüşü alınabilir bu şekilde imarla ilişkili bütün tarafların görüşü alınarak herkese uygun bir kanun çıkarılmaya çalışılır ve gerçek demokraside budur.benim anlatmak istediğim bu. ayrıca biryerde hava kirliliğinin çok olması ve hava kirliliğinin azaltılması bir insan hakkı gereğidir yani kişiler hava kirliliği nedeniyle ölmesi yada hastalanması söz konusu buda insan hakkı ihlalilidir ve bu durumun düzeltilmesi gereklidir aslında günümüz emisyona neden alan ve küresel ısınmaya neden olan bütün şeyler insan hakkı ihlalidir bunların biran önce yasal olarak halledilmesi gereklidir çünkü bu insan yaşamını tehdit eden bir durumdur buda insan hakkı gasbıdır işte bu yüzde insan haklarının korunmasında sizinde bahsettiğiniz gibi bilim insanları ve herkes devreye girmelidir. Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 26 Nisan , 2010 demokrasilerde temel olan herkesin görüşünün alınmasıdır yani mümkün olduğunca çok kişinin görüşü alınmalıdır bu sayede çıkarılacak kural çok kişi tarafından düşünülecek ve eksikleri daha kolay ortaya çıkarılıp eksiksiz kural yapılmaya çalışılacaktır, mümkün olduğunca çok kişinin görüşünün alınması bu yüzdendir ama milyonlarca kişinin olduğu bir toplumda milyonlarca kişinin toplanıp kanun hakkında görüş beyanetmesi mümkün değildir ozaman ne yapılması gerekir günümüzde bazı adaylar çıkıp seçilerek bu adaylar yani vekiller kanunu çıkarmaktadır. ama bilindiği gibi bu kanun çıkarıcılar bilimin ortaya koyduğu bilimsel bilgilere sahip kişiler yerine sıradan kişiler olmakta ve rasgele seçilmektedir. oysaki yönetimde bilimin ortaya koyduğu bilimsel bilgilere ihtiyaç vardır yarıca toplumda seçilenler toplumun herfkesiminin sorunlarından anlaması mümkün değildir bir inşaatçının derdini en iyi anlayan bir inşaatçıdır dolayısıyla toplumun değişik branşlarındaki kişilerinde onların derdinden anlayan mesleklerini ve sorunlarını bilen kişiler tarafından temsil edilmeleri gerekmektedir işte bu yüzde yönetim kadrosunda toplumun herkesiminin katılımının olması gerektiği gibi bilim insanlarınında bulunması gerekmektedir peki bu nasıl sağlanacaktır. işte temel mesele budur herkesimin ve bilim yönetime nasıl katılmalıdır yönetimi tamamen bilim insanlarına bırakacak olursak yukardada bahsedildiği gibi diktatörlüğe yolaçabilir günümüzde seçim sistemi olduğu için diktatörlük bu şekilde engellenmeye çalışılmıştır ama birşekilde bilimin bilgisinden yararlanmak için bilim insanlarının görüşü alınmalıdır ve maalesef günümüzde herkesimin derdinden anlayan temsilciler yoktur bu sorun nasıl giderileceği bir muammadır. bu konudaki görüşlerinizi bekliyorum. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.