Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Tokat Tarihi Ve Kültürel Yapısı


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

İLİMİZ TARİHİ VE KÜLTÜRÜ

 

 

TOKAT MÜZESİ

 

Arkeolojik, etnografik eserlerle sikkelerin sergilendiği müzemiz karma müzeler grubundadır. Yapı olarak 13. Yüzyılının ikinci yarısında bir Anadolu Selçuklu Dönemi eseridir. Açık avlulu, iki katlı, iki eyvanlıdır. Avlu, üç taraftan revaklarla çevrili olup, revaklar zemin katta devşirme sütunlar, üst katta dörtgen ayaklar taşımaktadır. Sütun başlıkları da devşirmedir. Doğu cephedeki taç kapı, yukarı ve dışa taşıntılıdır.

 

Cephenin 1/3’ünü kaplamaktadır ki, döneminin tipik özelliğidir. Bitkisel ve geometrik kademeli bordürlerle çevrili taç kapının mukarnas kavsalası üzerinde iki yanda pencere yer almaktadır. Bu durumuyla Anadolu Selçuklu mimarisinde özel yere sahiptir. Kitabe yeri boş bırakılmıştır.

 

Avluya bakan cepheleri gök mavisi ve patlıcan moru renklerden oluşan geometrik, bitkisel ve yazı (hat) karakterli süslemeye sahiptir. Gökmedrese ismini de gök mavisi renkli çinilerden almaktadır. Tıp eğitiminin verildiği yapı “Pervane Darüşşifası” olarak da bilinmektedir. Anadolu Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde yapılış amacına uygun olarak yıllarca sağlık hizmetinde kullanılmıştır.

 

1926 yılından itibaren H. Turgut CİNLİOĞLU’nun çevreden topladığı eserlerle depo müze olarak kuruluşuna başlanan müzemiz, 1974 yılına kadar sınırlı teşhir odalarıyla hizmet vermiş olup, 1974-1982 yılları arasında yapılan onarım ve çağdaş teşhir-tanzim anlayışıyla modern müzecilik faaliyetini sürdürmektedir.

 

Alt (zemin) ve üst kattaki odalarda eserler kronolojik tasnif göz önüne alınarak teşhir edilmektedir. M.Ö. 3000 yılı Eski Tunç Çağı’ndan itibaren, Hitit, Frig, Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinin eserleri sergilenmektedir. Kazı çalışmaları tamamlanan Maşat Höyük buluntuları ile Müze Müdürlüğü’nce yapılan kurtarma kazıları sonucu ele geçen eserler teşhirin ağırlıklı bölümünü oluşturmaktadır.

 

Girişin sağındaki İlk Tunç Çağı eserleri, takip eden odalarda Hitit; Frig (Demir Çağı) dönemi eserleri, kilise eşyaları sergilenmektedir. Müzenin bu bölümünün kubbeyle örtülü ve daha geniş tutulmuş mekanı olan son odasında ise Osmanlı dönemine ait Dini eserler ve yazı takımları teşhir edilmektedir.

 

Baş eyvanın kuzeyindeki mekan, medreseyi yaptıran Pervane Muiniddin Süleyman’ın aile mezarlığı olup, halk arasında “Kırkkızlar Türbesi” olarak bilinmektedir. Efsane değerinde başka kimliklerde yüklenen yirmi sandukalı mezar odası müze teşhirine tabii bir zenginlik katmaktadır.

Eyvanın güneyindeki mihrap nişli geniş mekanda ise (mescit) halılar, kilimler ve heybeler sergilenmektedir.

 

Mescitten sonra sırasıyla; bölgemizin geleneksel erkek giysileri, kadın giysileri, takılar, aydınlatma araçları, hamam eşyaları gibi etnografik karakterli eserler sergilenmektedir. Takip eden odalarda; ev dokuma tezgahı, el baskısı yazma örnekleri ve kalıpları, 19. yüzyıla ait barut kapları ile son odada bakırcılık zanaatının ürünleri olan bakır kaplar ve kapı tokmakları teşhir edilmektedir.

 

Üst katın bir bölümü idari hizmetler için kullanılmakta olup, güney revaka açılan odalarda sırasıyla; sikke ve altın süs eşyaları, Ulutepe kurtarma kazısı buluntuları, Roma dönemine ait pişmiş toprak, metal ve cam eserler ile son odada Bizans çağı eserleri sergilenmektedir.

 

Müzemiz avlusunda girişin bulunduğu ön bahçede ve kuzey bitişiğimdeki Anadolu Selçuklu Dönemi yapı temellerinin bulunduğu alanda, Hellenistik, Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait taş eserler teşhir edilmektedir.

 

LATİFOĞLU KONAĞI

 

Tokat’ın Gazi Osman Paşa Bulvarı üzerinde bulunan Latifoğlu Konağı planı ve süslemeleriyle 19. yy. ev mimarisinin özelliklerini taşımaktadır.

 

Konak “L” şeklinde bir plan üzerine iki katlı olarak ve ahşap karkas arası ker**** dolgu malzeme kullanılarak inşa edilmiştir. Alaturka kiremit kaplı kırma çatı ile örtülüdür. Taş döşeli avluda bir havuz bulunmaktadır.

 

Türk evinin ana esaslarına ve kalabalık aile düzenine uygun olarak, ancak daha serbest bir plan anlayışı ile yapılan konağın odaları “L” şeklinde bir sofanın etrafında yer almaktadır.

 

Zemin kattaki tek kubbeli hamam, yapının dışına çıkma yapmaktadır. Kare planlı, dikdörtgen formlu taşlarla döşeli bu Türk Hamamı alttan ısıtılmaktadır. Burası küçük bir soğukluk-soyunmalık kısmına açılmaktadır. Yine bu bölümde ocaklı bir oturma odası-hamam odası bulunmaktadır.

 

Günlük işlerin yapıldığı, aynı zamanda mutfak olarak da kullanılan aşevi-işevi ile idare olarak kullanılan bölümde bu katta yer almaktadır.

 

Sofa, günümüzde danışma ve hatıra eşya satış yeri olarak düzenlenmiştir.

 

Üst katta; selamlık-paşa odası, harem-havuzbaşı odası, yatak odası ve bir depo odası mevcuttur. Sofada dört bölümlü bir vitrinde takılar, silahlar, porselen eşya ve elişleri teşhir edilmektedir.

 

Latifıoğlu Konağı ahşap, kaleişi ve alçı süslemeleriyle zengin bir görünüme sahiptir.

 

Paşa odası ahşap işçiliğin en güzel örneklerini sunmaktadır. Dıştan kare, içten dairesel bir form içindeki barok tavan göbeğinde ahşap, dantel gibi işlenmiştir. Dolap ve yüklük kapaklarında, kapılarda ahşap oymalar mevcuttur.

 

Havubaşı odasının duvarları kalemişi panolar halinde çiçek motifleri ve İstanbul Manzarası tasvirleri ile bezelidir. Tavan yaldız boyalı bitkisel motifler ve ahşap oymalarla süslenmiştir.

 

Hamam odasının kapısı, tavanı, yüklük ve dolap kapaklarında yine bitkisel motifli ahşap işçilik dikkati çekmektedir.

 

Alçı işçiliğinin güzel örneklerini ocak davlumbazları ile tepe pencerelerinde görmek mümkündür. Paşa odasının ocak davlumbazındaki plastik akantus yaprakları batı etkisini, havuzbaşı odasındaki ocağın kabartma alçı üzerine boya ile yapılmış karanfil, lale gibi çiçek motifleri klasik üslubun özelliklerini yansıtmaktadır. Tepe pencerelerinde alçılı vitray görülmektedir ve bunlarda kullanılan “Mühr-ü Süleyman” Türk süsleme sanatında sevilen motiflerden biridir.

 

Latifoğlu Konağı geçmişteki fonksiyonlarına göre yörenin eşyası ile donatılmış mankenlerle canlı ve gerçekçi bir teşhir yapılarak 1989 yılında müze-ev olarak hizmete açılmıştır.

 

İL HALK KÜTÜPHANESİ

 

Tokat il merkezinde ilk kütüphane, 1884 yılında Aşar Müdürü Hacı Hüseyin Efendi tarafından bugünkü müze binasında hizmet vermiş, 1993 yılına kadar çeşitli yerlerde hizmetlerini devam ettirerek 1993 yılında gerçek anlamda modern bir il tipi kütüphane binasına sahip olmuştur.

 

ÇOCUK KÜTÜPHANESİ

 

Çocuk kütüphanesi ilk olarak 27.10.1953 tarihinde İbn-i Kemal ilkokulu bünyesinde hizmete açılmış ve 1964 yılına kadar burada görev yapmıştır. 1964-1993 yılları arasında çeşitli yerlerde hizmetlerini devam ettirerek 1993 yılında il tipi yeni halk kütüphanesi binasının giriş katına yerleşmiş bulunmaktadır.

 

DİĞER KÜTÜPHANELER

 

Zile Halk ve Çocuk Kütüphanesi Müdürlüğü

 

Turhal İlçe Halk Kütüphanesi Müdürlüğü

 

Niksar İlçe Halk Kütüphanesi Müdürlüğü

 

Erbaa İlçe Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Reşadiye İlçe Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Almus İlçe Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Başçiftlik İlçe Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Kızılcaören Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Hasanşeyh Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Evrenköy Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Yıldıztepe Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Güzelbeyli Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

Yeşilyurt Halk Kütüphanesi Memurluğu

 

 

 

İLİMİZDEKİ TARİHİ YAPILAR

 

 

 

CAMİLER

 

Acepsır Camii Osmanlı

 

Gaybi Camii Osmanlı

 

Seyyit Necmettin Camii Osmanlı

 

Tatar Hacı Camii Osmanlı

 

Su İçmez Camii Osmanlı

 

Akdeğirmen Camii Osmanlı

 

Devegörmez Camii Osmanlı

 

Çekenli Hamza Bey Camii Osmanlı

 

Tabakhane Camii Osmanlı

 

Kaya Camii Osmanlı

 

Çay Camii Osmanlı

 

Malkayası Camii Osmanlı

 

Kadı Hasan(Düdükçü ağa) Camii Osmanlı

 

Genç Mehmet(Örtmeliönü) Camii Osmanlı

 

Mahmut Paşa Camii Osmanlı

 

Rüstem Çelebi Camii İlhanlı

 

Garipler Camii Danişmentli

 

Ali Paşa Camii Osmanlı

 

Ulu Camii Osmanlı

 

Hacı Behzadi Camii Osmanlı

 

Meydan Camii Osmanlı

 

Hamzabey Camii Osmanlı

 

Takyeciler Camii Osmanlı

 

Kadı Hasan Camii Osmanlı

 

Yolbaşı Camii Osmanlı

 

Horuç Camii Osmanlı

 

Akbelen Köyü Camii Osmanlı

 

Ormandibi Köyü Camii Osmanlı

 

Dodurga Köyü Camii Osmanlı

 

Zile İshak Paşa Camii Osmanlı

 

Zile Nasuh Paşa Ulu Camii Osmanlı

 

Zile Boyacı Hasan Ağa Camii Osmanlı

 

 

 

Zile Şeyh Ethem Çelebi Camii Osmanlı

 

Zile Bedesten Camii Osmanlı

 

Zile Molla Yahya Camii Osmanlı

 

Zile Kebir Camii Osmanlı

 

Zile Hoca Beyazıt Camii Osmanlı

 

Zile Elbaşoğlu Camii Osmanlı

 

Zile Bayramağa Camii Osmanlı

 

Zile Alaca Mescit Camii Osmanlı

 

Tokat Ahmet Ağa Camii Osmanlı

 

Niksar Ulu Camii Danişmentli

 

Niksar Cin Camii Selçuklu

 

Niksar Alçakbel Camii Osmanlı

 

Çilhane Camii Osmanlı

 

Niksar Hoca Sultan Camii Osmanlı

 

Niksar Çöreği Büyük Camii İlhanlı

 

Niksar Keşfi Osman Camii Osmanlı

 

Turhal Ulu Camii Osmanlı

 

Turhal Kesikbaş Camii Osmanlı

 

Turhal Dazya(Gümüştop Köyü Ömer Paşa) Camii İlhanlı

 

Turhal Üzümören Camii Osmanlı

 

Kızlcaören Camii Osmanlı

 

Pazar Halil Bey Camii Osmanlı

 

Pazar Sinan Bey Camii Osmanlı

 

Çamlıbel Mescidi Selçuklu

 

Malum Seyit Camii Osmanlı

 

Erbaa Ravakbaba Camii Osmanlı

 

Erbaa Akça Kasabası Ömer Paşa Camii Osmanlı

 

Tokat Ali Paşa Mescidi Osmanlı

 

Tokat Alaca Mescit Selçuklu

 

Tokat Kundakçılar Mescidi Osmanlı

 

Niksar Kale Mescidi Selçuklu

 

Tokat Hacı Turhan Mescidi Selçuklu

 

 

 

DİNİ ve KÜLTÜREL YAPILAR

 

 

Tokat Kalesi Osmanlı

 

Mevlevihane Osmanlı

 

Niksar Taş Mektep Osmanlı

 

Sıkdişini Helası Osmanlı

 

Niksar Kale Hapishanesi Selçuklu

 

Erenler Kümbeti Selçuklu (İlhanlı)

 

 

 

MEDRESELER

 

 

Orta Medrese(Sulu Bedesten) Osmanlı

 

Çukur-Yağıbasan Medresesi Danişmentli

 

Gökmedrese(Müze) Selçuklu

 

Hatuniye Medresesi Osmanlı

 

Niksar Yağıbasan Medresesi Danişmentli

 

 

 

KÖPRÜLER

 

Hıdırlık Köprüsü Selçuklu

 

Niksar Leylekli Köprü Roma

 

Çilhane Köprüsü Osmanlı

 

Niksar Seymenler Köprüsü Osmanlı

 

Niksar Taşkemer Köprüsü Osmanlı

 

Niksar Ünye Köprüsü Osmanlı

 

Erbaa Kaleköy Köprüsü Osmanlı

 

Sulusaray Köprüsü Roma

 

Geyras (Godoşun) Köprüsü Osmanlı

 

 

ZAVİYELER VE TÜRBELER

 

 

Murat Sevdakar Türbesi Selçuklu

 

Halef Sultan Tekke ve Zaviyesi Selçuklu

 

Sümbülbaba Zaviyesi Selçuklu

 

Şeyh Meknun Açıkbaş Türbesi Selçuklu

 

Horozoğlu Zaviyesi Osmanlı

 

Niksar Kulak Tekkesi Selçuklu

 

Ahi Muhittin Tekke ve Zaviyesi İlhanlı

 

Acepşir Tekke ve Türbesi Selçuklu

 

Niksar Işık Tekkesi Selçuklu

 

Vezir Ahmet Paşa Türbesi Selçuklu

 

Niksar Horosan Tekkesi Osmanlı

 

Pir Ahmet Bey Türbesi(Horozoğlu) Osmanlı

 

Nurettin İbni Sentimur Türbesi İlhanlı

 

Sefer Paşa Türbesi Selçuklu

 

Kitabesiz Türbe Osmanlı

 

Ali Tusi Ebul Kasım Türbesi Selçuklu

 

Burgaç Hatun Türbesi İlhanlı

 

Gümenek Türbesi İlhanlı

 

Çamağzı Köyü Türbesi Osmanlı

 

Pir Mehmet Türbesi Osmanlı

 

Kırkkızlar Türbesi Selçuklu

 

Hacı Çıkrık Evliya Türbesi Selçuklu

 

Niksar Sunguriye Türbesi Selçuklu

 

Niksar Melik Gazi Türbesi Selçuklu

 

Erbaa Ravakbaba Türbesi Osmanlı

 

Turhal Ahi Yusuf Türbesi Osmanlı

 

Turhal Aziz Baba Türbesi Osmanlı

 

Niksar Yusufşah Türbesi Selçuklu

 

Zile Şeyh Eyük Türbesi Osmanlı

 

Zile Şeyh Nusrettin Türbesi Osmanlı

 

Turhal Seyit Komutan

 

Niksar Akyapı Türbesi

 

Ali Paşa Türbesi Osmanlı

 

Malum Seyyid Türbesi Osmanlı

 

Turhal Kesikbaş Türbesi Osmanlı

 

Turhal Şehit Şehabettin Türbesi Osmanlı

 

Zile Şeyh Ethem Türbesi Osmanlı

 

Mehmet Nurullah Türbesi Osmanlı

 

 

 

HANLAR-KERVANSARAYLAR

 

 

Taşhan(Voyvoda) Osmanlı

 

Paşa Hanı Osmanlı

 

Sul Hanı Osmanlı

 

Deveci Hanı - Fatih Mehmet Paşa Hanı Osmanlı

 

Pazar Mahperi Hatun Kervansarayı Selçuklu

 

Tahtoba Kervansarayı Selçuklu

 

Çamlıbel Kervansarayı Selçuklu

 

 

 

KİLİSELER

 

Niksar Kale Kilisesi Selçuklu Dönemi

 

Tama Torgus Kilisesi Bizans Dönemi

 

Erbaa Kilise kalıntısı Bizans Dönemi

 

 

 

HAMAMLAR

 

Pervane Hamamı Selçuklu

 

Mustafa Paşa Hamamı Osmanlı

 

Paşa Hamamı Osmanlı

 

Çamağzı Köyü Hamamı Selçuklu

 

Niksar Ünye Hamamı Osmanlı

 

Niksar Büyük Hamamı Osmanlı

 

Niksar Çavuş Hamamı Selçuklu

 

Niksar Küçükkale Hamamı Selçuklu

 

Niksar Kale Hamamı Selçuklu

 

Zile Yeni Hamam Osmanlı

 

Zile Çifte Hamam Osmanlı

 

Pazar Beyobası Hamam Selçuklu

 

Ali Paşa Hamamı Osmanlı

 

Sultan Hamamı Osmanlı

 

Turhal Halil Bey Hamamı Osmanlı

 

Zile Tekke Hamamı Osmanlı

 

Zile Şehir Hamamı Osmanlı

 

 

 

KAYA MEZAR ANITI

 

Kızık Köyü Kaya Mezar Anıtı Roma

 

Zile Kaya Mezar Anıtı Roma

 

Zile Kapıkaya Mezar Anıtı Roma

 

Gümenek Kaya Mezar Anıtı Roma

 

 

KONAKLAR

 

Latifoğlu Konağı

 

Yoğurtçuoğulları Konağı

 

Maaz Gürkan Evi

 

Musluoğlu Konağı

 

 

 

YAĞIBASAN MEDRESELERİ

 

Anadolu’nun ilk medreselerinden olan Niksar ve Tokat Yağıbasan Medreseleri 12. yy. ortalarında yapılmışlardır. Kapalı avlulu olan medreseler plan bakımından da birbirine çok benzemektedir. Yalnız Tokat Yağıbasan 3 eyvanlı, Niksar örneği ise 2 eyvanlıdır. Moloztaş malzemeyle yapılmışlardır. Tokat, Sulusokak mevkiindeki medresenin 1247 tarihli onarım kitabesi Müzede olup, Nizameddin Yağıbasan tarafından yaptırıldığı yazılıdır. Nizameddin Yağıbasan, Danişmendlilerin Sivas kolunun 3. hükümdarıdır.

Kazanılan bir zaferin peşinden doğduğu için babası tarafından “Düşman Basan” anlamına gelen Yağıbasan ismi verilmiştir.

 

Bazı kaynaklarda yapılış tarihi olarak 552/1157 tarihi verilen Niksar Yağıbasan Medresesi, Niksar Kalesi üzerindedir. Bugün oldukça harap durumdadır.

 

 

 

YEŞİLIRMAK KÖPRÜSÜ

 

Hıdırlık Köprüsü olarak da bilinen yapı, Sivas - Tokat - Niksar kervanyolu üzerinde ve Yeşilırmak’ı geçmek için Anadolu Selçukluları çağında yapılmıştır. 151 metre uzunluğunda ve 7 metre genişliğindedir. Kesme taş malzemeyle yapılmış, sivri kemerli 5 gözlüdür. Kitabe bloku, köprünün ortasına yakın yere, silmelerin çerçevelediği alan içine iki bölüm halinde konulmuştur. Yazı Selçuklu Sülüsü hattıyla yazılmıştır. Kemer ayaklarına mecra tarafından suları yönlendirmek ve hızını kesmek için üçgen biçimli kaideler yerleştirilmiş, mensap tarafına ise yarım daire biçimli dayanak yapılmıştır. Köprünün temeli 9 Mayıs 1250 yılında atılmıştır. Bu tarihlerde Anadolu Selçuklu tahtında üç kardeş birden hükümdarlık yapmaktadır. İzzettin Keykavus II, Rükneddin Kılıç Arslan IV ve Alaaddin Keykubad II. Köprüyü, Pervane Hamid yaptırmıştır. Mimarı da Fereçoğlu Mehmet’tir.

 

 

MELİK DANİŞMEND GAZİ TÜRBESİ

 

Niksar ilçe merkezinde Melik Gazi mezarlığı içindedir. Güneyindeki küçük tepenin eteğine inşa edilmiştir. Kareye yakın dikdörtgen planlıdır. Tek kubbeyle örtülüdür. Kubbeye geçiş Türk üçgenleriyle sağlanmıştır. Ancak kubbesi yıkıldığından Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce yapılan onarımda üzeri düz ahşapla kapatılmış, onun da üzerine alaturka kiremitli kırma çatı yapılmıştır. Kuzey cephesi tamamen kesmetaş kaplı olan yapının doğu, güney ve batı duvarında moloz taş malzeme ile tuğla da kullanılmıştır. Girişin bulunduğu kuzey cephede kapıdan başka simetrik yerleştirilmiş iki dikdörtgen penceresi yer almaktadır. Kapı ve pencere söveleri mermerden yapılmıştır.

 

Yapının iç mekanında sonradan yapıldığı anlaşılan sanduka bozulmuştur. Kubbeye geçiş sistemini oluşturan Türk üçgenlerinin hemen altında çok geniş bir ayet kuşağı üç yönde (doğu,batı,kuzey) duvarları dolaşmaktadır. İç mekanda başka süsleme yoktur.

 

Üzerinde kitabesi olmadığından inşa tarihini de belirleyecek çok açık bir bulgu da taşımadığından en azından günümüze gelmediğinden Türbenin kime ait olduğu ve tarihi bilinmemektedir. Ancak bilim adamları mevcut yapının mimari ve inşai değerlendirmesini yaparak ve mevcut tarih bilgilerini de göz önüne alarak, Danişmendlilerin kurucusu, Malazgirt savaşında Sultan Alparslan’ın emirlerinden Melik Danişmend Gazi’ye ait olduğu kabul etmektedirler.

 

 

MEHPERİ HATUN KERVANSARAYI

 

Anadolu Selçukluları döneminde İç Anadolu’yu Karadeniz’e bağlayan Sivas-Tokat-Amasya-Samsun/Sinop kervan yolu üzerindedir. Pazar ilçe merkezinde bulunmaktadır. Sultan Hanları plan tipinde açık ve kapalı bölümlerden oluşan bir yapıya ve kesme taş kaplamalı blokaj duvar sistemine sahiptir. Dış duvarlarına payandalar konularak kale görünümü verilmiştir. Açık bölüm kuzey bloğundaki odalarla, doğu ve batı yönde dörtgen ayaklara oturan ikişer revaktan ibarettir. Bugün üst örtüsü tamamen ortadan kalkmış olan kapalı bölümü iki sıra ayakla üçgene ayrılmış durumdadır. Abidevi taç kapısı, Anadolu Selçuklu klasik özelliklerini taşımaktadır. Taç kapı ile kapalı bölüm giriş kapısı üzerinde birer kitabe vardır. Kitabelerine göre yapı I.Alaaddin Keykubad’ın eşi ve hayırsever birisi olan Mahperi Hatun (Huand-Hunad) tarafından yaptırılmıştır.

 

 

TOKAT KALESİ

 

Tipik bir orta çağ kalesidir. Anaitis mezhebine bağlı Comana Pontica (Gümenek) yerleşim yerinde baskı gören Hıristiyan halk göç ederek 10 km batıdaki, bugünkü kalenin olduğu yere yerleşmişlerdir. Tabii yapısı ile savunmaya elverişli olup uzun yıllar Bizans İmparatorluğu’nun önemsiz bir yerleşim yeri olmuştur. Malazgirt Zaferi’nden sonra Türk hakimiyetine giren kale (Tokat) önem kazanmıştır. Danişmendliler ve Selçuklular’ın önemli kentlerinden biri olmuş, imar ve kültür faaliyetleri bakımından sayılı merkezler arasına girmiştir. Dışkale sur duvarları tamamen ortadan kalkmışken, içkale duvarlarının bir bölümü ayaktadır. Duvarlar ve üzerindeki yapı kalıntılarının tamamına yakını Danişmendli ve Selçuklu dönemlerine aittir. Ortaçağ kalelerinin vazgeçilmez unsuru olan su yolu Tokat kalesinde de var olup, ağız kısmına kadar dolmuştur.

 

 

ALİ PAŞA HAMAMI

 

Tokat İl merkezi, GOP Bulvarı üzerindedir. Ali Paşa külliyesinin bir yapısıdır. Ali Paşa, Kanuni Sultan Süleyman’ın oğlu Şehzade Beyazid’in damadıdır. Beyazid babasına isyan ettiği için öldürülmüş, damadı Ali Paşa da II. Selim zamanında Söngüt Çayırında (Söngüt Köyü) idam edilmiştir.

 

Kadın ve erkek bölümlerinin bulunduğu yapı, çifte hamam tarzında olup klasik Osmanlı hamam mimarisinin tüm özelliklerini taşımaktadır. Tamamen kesme taştan yapılmıştır.

 

 

İLİN KÜLTÜR YAPISI

 

Tokat, uygarlıkların merkezi olan Anadolu’da M.Ö. 3000 yıllarından başlayıp 5000 yıllık engin tarihinde 14 devlet ve bir çok beyliğin yaşadığı ya da egemen olduğu Yeşilırmak havzası içinde yer almış benzeri az bulunan önemli illerimizden biridir.

 

Tokat ilindeki Kelkit,Yeşilırmak ve Çekerek ırmakları boyunda kurulmuş olan medeniyetlere ait Hitit, Firig, Roma, Selçuklu, İlhanlı, Osmanlı eserlerinin çokça bulunuşu ve tarihi yönüyle önemli bir kültür merkezidir.

 

M.Ö.2500-400 yılları arasında yüksek düzeyde sanat ve kültür yaşamına sahip olan Helen kültüründen, Zile-Tokat-Niksar-Sulusaray’daki M.S 5.yy. kadar süren Roma kültürünü, 12.yy.da Danişmend’lerin merkezi olan Niksar’da oluşan maddi kültür değerlerini 13.yy.sonuna kadar Selçuklu Türkleri’nin sanat,mimari ve hümanist kültürlerini gözden geçirdiğimizde, Zile Maşat Höyük’teki Tappiga Sarayı, Hellenistik çağa ait kartal figürlü ionik sütun başlığı, Zile’de Roma Anfi tiyatrosu, Zile Saat Kulesi, Zile Ulu Camii, Ertana Beyliği’nden kalan Zile Beyazıt Bestami Camii ve Türbesi, Tokat girişinde Yeşilırmak üzerindeki Selçuklu Köprüsü, Gök Medrese, Pervane Hamamı, Niksar Ulu Camii, Niksar Akyazı Kümbeti, İlhanlılar dönemine ait Niksar Çöreğibüyük Camii, Artova’da Antik Saray Kenti, Pazar’da Mahperi Hatun Kervansarayı gibi eserlerle dimdik ayakta duran tarihinin canlı delilleriyle Tokat ve yöresinin Türk tarih ve kültürü açısından önemi bir kez daha ortaya konulmaktadır.

 

 

İLİMİZDE EL SANATLARI

 

Türk Milleti’nin asırlar boyunca meydana getirdiği halıları, kilimleri, cicimleri, zilileri, heybe çuval ve torbaları, hasırları, bakır pirinç ve tunç işleri; güğüm, bakraç, lenger gibi mutfak araçları, kuyumculuğu, tesbihçiliği ve kahve takımları, boncuk işleri, hamam takımları, çanak ve çömlekleri, testileri küpleri vs. yüzyıllar boyu yapıla gelmiş hemen hemen hepsi birer sanat eseri haline gelmiştir. Bunların biçimleri, üzerindeki renkler ve nakışlar, yapılışlarındaki incelik ve zerafet sanat sevenlerin ilgisini çekmekte ve hayran bırakmaktadır. İlimizde halen devam eden el sanatları şunlardır;

 

Yazmacılık

 

Bakırcılık

 

Torak seramikçiliği

 

Dericilik

 

Saraçlık

 

Çarıkçılık

 

Mutaflık

 

Semercilik

 

At arabacılığı

 

Nalıncılık

 

Yayıkçılık

 

Zurnacılık, kaval yapımı

 

Urgancılık

 

Süpürgecilik

 

Sele-sepet örmeciliği

 

İğne oyacılığı

 

Halıcılık

 

Kilim, cicim, peşkir, çarşaf dokumacılığı

 

Hasır dokumacılığı

 

Kumaş dokumacılığı

 

 

YAZMACILIK

 

Orta Anadolu’nun uygarlık yönüyle zengin olan Tokat ilinde, yazmacılığın 600 yıllık bir geçmişi vardır. Yazmacılığın yapıldığı Anadolu kentleri arasında ise Tokat’ın ayrı bir yeri vardır. Yazmacılık geçmişte türünün en güzel örneklerini Tokat’ta vermiştir. Evliya Çelebi Tokat yazmaları için “Beyaz pembe bezi Diyar-ı Lahor’da yapılmaz. Güya altın gibi mücelladır. Kalemkar basma yüzü, münakkaş perdeleri gayet memduh olur” der ve övgüyle söz eder. Türk El Sanatları içinde çit, yemeni, çevre, çember deyimleri ile tanıdığımız yazma yıllar boyunca kadınlarımızın baş örtüsü olmuştur. Türkülere ve manilere konu olan yazma, bir Almus türküsünde sarı rengi ile dikkat çekerken, bir maninin sözlerinde desen ve çiçekleri ile dile gelir.

 

Anadolu’nun yemyeşil, şirin bir ili olan Tokat’ta “Karakalem” ve “Elvan” olmak üzere iki tip yazma basılmaktadır. Desen ve kompozisyon yönünden doğal bir görünüş hakim olan Tokat yazmalarında doğadaki motifler özelliklerinden hiçbir şey kaybetmeden, stilize edilerek kalıp üzerine aktarılmıştır. Tokat’ın karakteristik motifleri, tüm özellikleri ile birlikte yazmalara yansıtılmış, doğadan alınan bitkisel motifler, çiçek ve meyve motifleri kalıp ustasınca başarılı bir kompozisyon içinde kumaş üzerine aktarılmıştır. Meyve çeşidi bol olan Tokat’ın bu özelliği yazma desenlerine konu olmuş, elması, üzümü, kirazı ve çiçekleri motifler halinde yer alarak desenlere kaynaklık etmiştir.

 

Desenler, ağaç kalıplara kalıp ustasınca bir nakış gibi işlenerek aktarılır. Kalıp oymacılığı sabır ve el becerisi ister. Herkes yazmacı olur ama, kalıp ustası olamaz. En güzel kalıplar ise ıhlamur ağacından oyulur.

 

 

Anadolu’da yazmacılığın merkezi konumunda olan Tokat’ta üretilen yazmalardaki renk uyumu gerçekten mükemmeldir. Tokat yazmalarında çoğunlukla kırmızının koyu tonları, bordo, patlıcan moru gibi koyu renkler hakimdir. Tokat yazmaları çok renklidir. Sağlam bir renk armonisi vardır. Tokat’ta bugün çok değişik yazma deseni basılmaktadır. Tokat’a özgü desenlerin yanı sıra değişik yörelere ait motiflerle de çalışılmaktadır. Tokat’a özgü yazma desenleri şunlardır.

 

Tokat içi dolusu

 

Tokat beşlisi

 

Tokat üzümlüsü

 

Tokat elmalısı

 

Tokat yarım elmalısı

 

Tokat kirazlısı

 

Tokat içi boş (Kayseri kenar)

 

Purket (plaka)

 

Kaşık sapı

 

Kaynana yumruğu

 

Asma yaprağı

 

Ev işi yazma

 

Trabzon kenar

 

40 yıl öncesine kadar beş büyük handa; 1. Horozlu Hanı, 2.Hacı Musaoğlu Hanı, 3.Askerler Hanı, 4.Beypazarı Hanı, 5. Gazioğlu Hanında yürütülen yazmacılık bugün yalnızca bir handa (Gazioğlu Hanında) yapılmaktadır. İki asır kadar önce bir kervansaray olarak yapılan Gazioğlu Hanı, ortasında kuyusu olan büyük dikdörtgen biçimli avlusu ve üst kattaki sıra sıra odaları ile eski zamanlarınkinden farklı değildir bugün... Atölyelerde renk renk tülbentler değişik kalıplarla basılırken, biriken yazmalar tavandaki cereklere asılır. Yazmalar, avludaki havuzlarda ve üst kattan avluya uzanan cereklerde bir renk cümbüşü gibi uzanır. Halen Yazmacılar Hanında da yazmacılığa devam eden yazmacılar mevcut olup, büyük bir çoğunluğu Tokat sanayi sitesinin yanında yeni yapılan Yazmacılar Sitesinde faaliyetlerini sürdürmektedirler.

 

Yazma artık; elbise, etek, bluz, fular, sabahlık, gecelik, tayyör gibi çeşitleriyle hanımların gardıroblarına da girmiştir. Bugün yazmaların çeşitli özelliklere sahip motifleri, günün anlayışına uygun olarak çeşitli yerlerde kullanılmaktadır. Modacılarımızın ve bazı şehirlerde kurulu özel atölyelerin yazma motifleriyle yarattıkları giysiler iç ve dış piyasada çok tutulmakta, bu da yazma sanatının önemini ifade etmektedir.

 

 

EL DOKUMACILIĞI

 

El sanatları insanlarımızın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde ortaya çıkmış, yaşayış özellikleri ve iklim şartlarına göre gelişmeler göstererek kültürümüzün özelliklerini yansıtmaktadır

 

Halen ilimizde özellikle Başçiftlik ve Almus-Muhat beldesinde halı dokumacılığı, Merkez-Günevi köyünde el dokuması (peşkir, çarşaf, elbiselik kumaş), kırsal kesimdeki köylerimizde kilim, cecim, sumak, hasır dokumacılığının yanı sıra özellikle Kızık köyünde dokunan Kızık kilimleri, Reşadiye yöremizde alaca çorap örücülüğü, heybe dokumacılığı ve Nebi köyündeki folklorik giysiler yöremize güzel bir zenginlik kaynağı oluşturmaktadır.

 

 

 

BAKIRCILIK

 

Tokat’ta bakır işleme sanatı Osmanlı Dönemi’nde bir hayli gelişmiş olup, bu konuda adından söz ettiren önemli merkezlerden biri olmuştur. Ergani’den getirilen ham bakırlar, şimdiki yetiştirme yurdu’nun bulunduğu alandaki < Kalhane> de işlenmekte, Sulusokaktaki esnafın marifetli ellerinde her biri birer sanat eseri olarak vücut bulmaktadır.

 

Bakırcılık sanatı son zamanlarda önemini kaybetmesine rağmen ilimizde işlenen bakırın kalitesi ve şekil bakımından estetik ve zengin çeşitliliği nedeniyle Anadolu şehirleri içerisinde ayrıcalıklı yeri vardır.

 

Halen ilimizde dövme tekniği ile yapılmakta olan mutfak eşyası ve hediyelik eşya (leğen, ibrik, kazan, tava, tas, sini, vb.) olarak üretilmektedir. Ancak, geçmişteki kullanım yoğunluğunun yerini plastik, alüminyum ve çelik malzemeye bırakmıştır.

 

 

TOKAT MUTFAĞI

 

Geleneksel Tokat evlerinin en büyük özelliği, büyük odalarından birinin mutfak olmasıdır. Mutfağa halk ağızı ile “İşevi” veya “akşana” denir. Taban döşemesi bal peteğini andıran kiremit tuğla ile kaplıdır. Odanın bir köşesinde yemek yapmaya ve çamaşır kazanını kaynatmaya yarayan yer ocağı bulunurken; diğer tarafta kurutulmuş yiyecek, konserve, salça, peynir, yaprak saklanan kiler bulunur. Ayrıca kuru baklagil ve tahılın saklandığı bölmeli ambar vardır. Bağ evlerinde kebap fırını, üzüm suyu0nun çıkarıldığı şirehane, geleneksel Tokat mutfağının en belirgin özelliğidir.

 

Bugün bile Tokat’ta yemekler çoğunlukla yer sofrasında yenilir. Mutfak kalabalık ailelerde oturma odasıdır. Tokat’ın çok zengin mutfağı vardır.

 

 

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.