Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Kenan Evren'in kulaklari cinlesin. Zamaninda " vatanhaini gencler yerine ülkesine ve dinine bagli yeni nesiller yetistirecegiz" diye bir döneme damgasini vurmustu. Ve son 30 yilda ülkemizin yeni nesillerini cok iyi tanimaya basladik. Hepimizin gözü aydin, büyük Atatürkcü, TSK mensubu Kenan Evren pasanin ülkemize yetistirdigi nesillerden büyük calismalarini görmeye basladik. "'Ayakta bevletmek itikadımıza ters' 07/08/2009 04:39 Ordu'nun 'hacı' valisi pisuvarları dinen sakıncalı buldu ORDU - Vali Ali Kaban’ın isteği üzerine, müftülük emriyle camilerin tuvaletlerindeki pisuvarlar, ‘hijyen ve dinen’ uygun olmadığı gerekçesiyle kaldırıldı. 18 ilçe müftülüğüne gönderilen, Ordu Müftüvekili Veysel Çakı imzalı yazıda, “Bazı camilerimizin tuvaletlerinde bulunan ve temizliğe, sağlığa elverişli olmayan, dinen de uygun görülmeyen pisuvarların kaldırılması sağlanacak...” denildi. Veysel Çakı, “Sayın Valimizin talebi oldu, uygun bulduk. Zaten dinen de mekruh sayılıyor” dedi. Vali Ali Kaban da bilgisi olmadan birşey yapılamayacağını, pisuvarların ‘itikadımıza ters’ olduğuinu söyledi. Belediyeye ait umumi tuvaletlerdeki pisuvarlar ise duruyor. Ordu merkez ve ilçelerdeki camilerin tuvaletlerinde bulunan pisuvarlar gelen emirle söküldü. Müftü Vekili Veysel Çakı 18 ilçe müftülüğüne 20 Temmuz 2009’da gönderdiği resmi bir yazıyla pisuvarların sökülmesini istedi. Bunun üzerine müftülükler hemen harekete geçerek tüm tuvaletlerdeki pisuvarları söktü. Yazılı verilen emirde şu ifadeler yer aldı: “Camilerimizin iç mekanlarının temiz, tertipli ve düzenli olması önemli olduğu kadar, dış çevresinin tuvalet ve şadırvanlarının da temiz, tertipli rahat bir şekilde kullanıma elverişli olması önemlidir. Yaz aylarında yöremizde iç turizmin arttığı, diğer illerde yaşayan vatandaşlarımızın ilimize geldiği, fındık hasat mevsimi ve ramazan ayının yaklaştığı malumlarıdır. Bu nedenle; 1- Tüm camilerimizin ve özellikle yol güzergahında olan camilerimizin genel denetimleri yapılacak. Özellikle tuvalet ve şadırvanların temiz ve düzenli olması sağlanacaktır. 2- Bazı camilerimizin tuvaletlerinde bulunan ve temizliğe, sağlığa elverişli olmayan, dinen de uygun görülmeyen pisuvarların kaldırılması sağlanacak. Yeni yapılacaklara gerekli talimat verilip, rehberlik ve proje desteği sağlanacaktır. 3- Merkezi camilerimizde özürlüler için gerekli tedbirler alınacak. Özellikle tuvaletlerin bir kabininin alafranga yapılması için gerekli rehberlik yapılacaktır. 4- Yol güzergahında bulunan bütün camiler ilçe müftüsü, vekili veya görevlendireceği görevliler tarafından denetlenecek, denetim sonuçları ekteki rapora işlenip Valilik makamına sunulmak üzere 24.07.2009 cuma günü mesai bitimine kadar il müftülüğüne ulaştırılacaktır. VATANDAŞTAN TEPKİ Ordu Belediyesi bünyesindeki umumi tuvaletler dışında, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı olan kentin üç büyük camisi (Orta cami, Taşbaşı, Selimiye) ile Perşembe İlçesi Mörsin Köyü Camisi’ndeki pisuvarlar söküldü. Ancak bu uygulama umumi tuvaletleri kullanan vatandaşların tepkisini çekti. Vatandaşlar “Tuvalet kullanımı asıl şimdi hijyenik olmaktan çıktı” diye konuştu. Orta Cami’nin umumi tuvaletinin görevlisi Selim Yeşilçay, “Valilik ve müftülük talimatıyla pisuvarlar kaldırıldı. Burada 4 pisuvar vardı. Şimdi bazı kişiler tuvalete girdiğinde bu duruma tepki gösteriyor” dedi. ‘DİNEN MEKRUH SAYILIYOR’ Ordu İl Müftüvekili Veysel Çakı, uygulamanın Ordu Valisi Ali Kaban'ın talimatıyla yapıldığını söyledi. Çakı şöyle konuştu: “Sayın Valimizin böyle bir talebi oldu, biz de uygun bulduk. Yani sağlık açısından, hijyen açısından ayakta su dökmek, prostat kanseri gibi hastalıklara yol açıyor. Din açısından da mekruh sayılıyor. Vali Bey’in de bir talimatı oldu. Biz de değerlendirdik. Toplantıda görüştük ve bize ait, bizim denetimimizde olan camilerdeki pisuvarların kaldırılmasını talep ettik. Belediyeye ait, umuma ait tuvaletlere biz karışmıyoruz” diye konuştu. VALİ KABAN: İTİKADIMIZA TERS Ordu Valisi Ali Kaban da, camilerdeki pisuvarların kaldırılması ile ilgili yaptığı açıklamada, olayın gayet normal olduğunu söyledi. Pisuvarların kaldırılmasından bilgisi olduğunu kaydeden Vali Kaban, “Bilgim olmadan yapamazlar. Arkadaşlarımız dediler ki, ayakta bevletmek, bizim itikatımızca doğru değildir. Ben de dedim o zaman kaldırın. Yani senin itikatına ters bir şeyi kendi şeyine koyuyorsun. ‘Böyle saçmalık olmaz’ dedik. ‘Kaldırın o zaman’ dedik. Kaldırdılar yani” diye konuştu. GEÇEN YIL HACCA GİTTİ Ordu Valisi Ali Kaban, geçen yıl Aralık ayında hacca gittiği için Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın Ünye ve Fatsa İlçeleri’nde yapılan karşılama törenlerinde yer almamıştı. Vali yardımcılarını da karşılama töreninde göremeyen Bakan Günay, Ordu’daki karşılamada yer alan Vali Yardımcısı Turhan Çuhadar’a valinin nerede olduğunu sormuş, “Bilmiyorum” yanıtını almıştı. (dha)" Alinti:-http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=948694&Date=08.08.2009&CategoryID=77- Alıntı
Φ kaplan-200 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Ne var bunda abes olan ne ? Başlığı ilk okuduğumda cinayet var sandım.Temiz olunması ve adamın hacca gitmesinde ne sakınca var. Vali olan hacca gidemezmi?nasıl bir zihniyettir bu? Alıntı
Φ Odris Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Ben şu duruma çok güzel bir yorum yaparım ama yönetim bana -haklı olarak- uyarı vermek durumunda kalır diye sessizliğimi korumak istiyorum Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Siz daha durun bakalım, yine iyi, psivarları kaldırmış. Ya psivarların başına kamera koyup kullananları dinsiz diye fişlese ne yapacaktınız? Daha bu gidişle bunlar olacak, daha durun bakalım, ne var ki? Bunların eline bir fırsat geçsin, cumaya gitmeyeni, psivar kullananı açığa alacaklar, devlet memuriyetinden atacaklar. Daha hiç bir şey olduğu yok. Abdülhamid jurnalleri başlayacak daha. Psivar kullanırken görülen ihbar edilip soruşturma açılacak. Çok mu abes geldi? Şehitlere kelle demeye üç lira tazminata hükmeden hakime yapılmadı mı, üzerine müfettişler salınmadı mı? Cumhurbaşkanı yargılanabilir diyen hakim dinlemeye alınmadı mı? Bunlar ümmetin kuluna saygı göstermedi diye bunu yaparlarsa, ümmetin başına saygı göstermedi diye adam asarlar, adam! Bakın saygı göstermemek diyorum. Saygısızlık yapmak değil. Bunlar için saygıda kusur etmek, hakarettir. Dogmatik anlayışları böyle! En küçük abartım yoktur. Bunlar bunu yemin ediyorum, yaparlar. İnanmayan Salman Rüşti nerde saklanıyor, canını kurtarmak için, bir araştırsın. Kaç müslüman geçinen onun hakkındaki ölüm fetvasını yanlış buluyor, kaçı yerinde buluyor, bir anket yapın, görün... 1 Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Siz daha durun bakalım, yine iyi, psivarları kaldırmış. Ya psivarların başına kamera koyup kullananları dinsiz diye fişlese ne yapacaktınız? Daha bu gidişle bunlar olacak, daha durun bakalım, ne var ki? Bunların eline bir fırsat geçsin, cumaya gitmeyeni, psivar kullananı açığa alacaklar, devlet memuriyetinden atacaklar. Daha hiç bir şey olduğu yok. Abdülhamid jurnalleri başlayacak daha. Psivar kullanırken görülen ihbar edilip soruşturma açılacak. Çok mu abes geldi? Şehitlere kelle demeye üç lira tazminata hükmeden hakime yapılmadı mı, üzerine müfettişler salınmadı mı? Cumhurbaşkanı yargılanabilir diyen hakim dinlemeye alınmadı mı? Bunlar ümmetin kuluna saygı göstermedi diye bunu yaparlarsa, ümmetin başına saygı göstermedi diye adam asarlar, adam! Bakın saygı göstermemek diyorum. Saygısızlık yapmak değil. Bunlar için saygıda kusur etmek, hakarettir. Dogmatik anlayışları böyle! En küçük abartım yoktur. Bunlar bunu yemin ediyorum, yaparlar. İnanmayan Salman Rüşti nerde saklanıyor, canını kurtarmak için, bir araştırsın. Kaç müslüman geçinen onun hakkındaki ölüm fetvasını yanlış buluyor, kaçı yerinde buluyor, bir anket yapın, görün... Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Vali olan hacca gidemezmi?nasıl bir zihniyettir bu? Vali hacca gidemezmi demisiz? Bunu nereden cikartiyorsunuz? Anlamak istenildigi gibi okunursa böyle bir sonuc cikiyor malesef. Olay verilen yasagin neye baglandigina dikkat cekmek ve "laik devletin" laik bir valisinin dine bagli yasaklarini konusmak. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Ne var bunda abes olan ne ? Başlığı ilk okuduğumda cinayet var sandım.Temiz olunması ve adamın hacca gitmesinde ne sakınca var. Vali olan hacca gidemezmi?nasıl bir zihniyettir bu? Pisuvarların kaldırılmsının '' temizlik '' ile alakası yoktur. Pisuvarın itikadımıza tersliğinin bulunmadığı gibi. Vali'ye gelirsek, Vali'nin hacca gitmesinde sorun yoktur. Ama görevi sırasında, astlarının ve üstlerinin bilgisi dahilinde olmadan hacca gitmesinde sorun '' vardır ''. Çünkü, laik devlette, dini vecibelere göre mesai saati değiştirilemez. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Siz daha durun bakalım, yine iyi, psivarları kaldırmış. Ya psivarların başına kamera koyup kullananları dinsiz diye fişlese ne yapacaktınız? Camilerde dini düzenlemelerin laikliğe aykırılığı olamaz. Çünkü, orası Müslüman mabedidir, elbette dini düzenlemeler olacaktır. Bunun tuhaflığı sadece ayakta iş görmenin dine aykırı olduğu hurafesinin baz alınmasındadır. Hatta, bunu da Protat büyümesinin sebebi olarak gösterip bilimsel temele oturtmak isteyen aklı evveller de vardır. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2009 Vali,dini düzenleme yapmiyor,tuvaletleri alaturkaya ceviriyor.Dinde tuvalet sekli yoktur,temizlige dikkat vardir.Ayakta tuvalet yapmak pislik degildir.Hele de pisuvara yapmak aslinda daha hijyeniktir.Valinin davranisi tipik fundamendalist bir davranistir.Seriat cagristirmaktadir.Cumhuriyet valisi milletin nasil tuvalet yaptigi ile ilgilensin diye vali olmamistir.Kücük adamlar kücük islerle ugrasirlar. saygilarla 1 Alıntı
Φ deniz_kizi Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Vali,dini düzenleme yapmiyor,tuvaletleri alaturkaya ceviriyor.Dinde tuvalet sekli yoktur,temizlige dikkat vardir.Ayakta tuvalet yapmak pislik degildir.Hele de pisuvara yapmak aslinda daha hijyeniktir.Valinin davranisi tipik fundamendalist bir davranistir.Seriat cagristirmaktadir.Cumhuriyet valisi milletin nasil tuvalet yaptigi ile ilgilensin diye vali olmamistir.Kücük adamlar kücük islerle ugrasirlar. saygilarla Alıntı
Φ deniz_kizi Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Türkiye’nin gündelik hayatla ilgili temel sorunu olarak sunulan ‘mahalle baskısı’ belki de iddia edildiği kadar yaygın ve etkin değil. Ama ‘devlet baskısı’nı her zaman ciddiye almak gerekmiştir, şimdi de bu geçerli. Bazı devlet görevlilerinin kendi inandıklarını, ya hiçbir kural veya kitap dinlemeden, ya da kitabına uydurarak dayatmaya kalkışmaları sorunundan bir türlü kurtulamıyor bu ülke. Bu sorun, yaşamın birçok alanını etkilemeye yani kapsama alanı çok geniş bir sorun olma özelliğini göstermeye devam ediyor. Bu tür ‘zaptiye’ler, Türkiye’nin demokratikleşme ve özgürleşme sürecini ciddi düzeyde engelliyorlar. Alıntı
Φ kaplan-200 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Pisuvarların kaldırılmsının '' temizlik '' ile alakası yoktur. Pisuvarın itikadımıza tersliğinin bulunmadığı gibi. Vali'ye gelirsek, Vali'nin hacca gitmesinde sorun yoktur. Ama görevi sırasında, astlarının ve üstlerinin bilgisi dahilinde olmadan hacca gitmesinde sorun '' vardır ''. Çünkü, laik devlette, dini vecibelere göre mesai saati değiştirilemez. Her ne sebeple Pisavurun kaldırılması yanlış yada doğruda olsa bu yaygaraya değecek bir haber değil bu haber art niyetten başka birşey değildir .Bunu demek istedim.Ayrıca Ordu’daki karşılamada yer alan Vali Yardımcısı Turhan Çuhadar’a valinin nerede olduğunu sormuş, “Bilmiyorum” yanıtını almıştı. (dha)" Şimdi yukarıdaki yazıda her hangi bir detay yok.Vali yıllık izde'de olabilir,vali kafasına göre mesaai saatinde hacca gidecek kadar bilinçsiz olabileceğini, yolculuk esnasında başına bir iş gelebileceğini bu nedenle böyle bir şey yapacxağını sanmıyorum.Adam camiyemi gidiyor sanki bir saatta gelirim desin o sırada bakan gelsin ! Böyle bir durumda vali yardımcısı nereden bilsin nerede olduğunu,söylemekte zorunda değil zaten. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Ben hayret etmekteyim, laikliği savunduğunu söyleyen birisi, devletin mülki amirinin dini düzenleme yapmasının doğru ve normal olduğunu savunuyor! Devletin valisine mi düşmüş psivar kullanımının dine aykırı olduğunu belirlemek ve bu doğrultuda tasarruf yapmak? Bunu da laikliği savunduğunu söyleyen biri savunacak. Akıl alır şey değil. Burada tuhaflık, psivarın dine aykırı gösterilmesi filan değildir, dine aykırıdır, değildir, o önemli değil. Önemli olan, bu konudaki yargı doğrultusunda mülki amirin tasarrufta bulunmasıdır. Aykırı ya da değilse, hoca çıkar, cemaatine "psivarları kullanmayın, dine aykırıdır" der. Ama kimse kalkıp psivarları kaldırmaz. Dizleri rahatsız olan var, acelesi olan var, var oğlu var. Kimse psivarları kaldıramaz. Kaldırınca bu yobazlıktır, dayatmacılıktır. Psivarın dine aykırı olduğu da bir görüştür, aykırı olmadığı da bir görüştür. Laik devlette bu görüşlerin ikisi de serbestçe seslendirilir, isteyen istediği görüşe uyar. Kimse psivar kullanımını engelleyeömez. Hoca çıkmış dine aykırıdır demiş, desin. Başka hoca da değildir der, isteyen istediği görüşe uyar. Cami tuvaletine sadece cami cemaati mi giriyor? Yoldan geçen turist gireceğinde "hop, burası müslüman tuvaleti" mi diyeceksin? Bu ne yobazlık, bu ne gerilik, bu ne insanlık düşmanlığıdır yahu? Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Ben hayret etmekteyim, laikliği savunduğunu söyleyen birisi, devletin mülki amirinin dini düzenleme yapmasının doğru ve normal olduğunu savunuyor! Devletin valisine mi düşmüş psivar kullanımının dine aykırı olduğunu belirlemek ve bu doğrultuda tasarruf yapmak? Bunu da laikliği savunduğunu söyleyen biri savunacak. Akıl alır şey değil.Burada tuhaflık, psivarın dine aykırı gösterilmesi filan değildir, dine aykırıdır, değildir, o önemli değil. Önemli olan, bu konudaki yargı doğrultusunda mülki amirin tasarrufta bulunmasıdır. Aykırı ya da değilse, hoca çıkar, cemaatine "psivarları kullanmayın, dine aykırıdır" der. Ama kimse kalkıp psivarları kaldırmaz. Dizleri rahatsız olan var, acelesi olan var, var oğlu var. Kimse psivarları kaldıramaz. Kaldırınca bu yobazlıktır, dayatmacılıktır. Psivarın dine aykırı olduğu da bir görüştür, aykırı olmadığı da bir görüştür. Laik devlette bu görüşlerin ikisi de serbestçe seslendirilir, isteyen istediği görüşe uyar. Kimse psivar kullanımını engelleyeömez. Hoca çıkmış dine aykırıdır demiş, desin. Başka hoca da değildir der, isteyen istediği görüşe uyar. Cami tuvaletine sadece cami cemaati mi giriyor? Yoldan geçen turist gireceğinde "hop, burası müslüman tuvaleti" mi diyeceksin? Ben de hayret ediyorum ki Türkçe yazılanları anlayamayanlar kendi kafalarından hayallerle garip tavırlar alabiliyorlar. Ben Mülki amirler böyle kararlar almalıdır, iyidir demişmiyim bir. Camiye ait tuvaletin laik bir alan olduğunu iddia etmek de komik olmuş iki. Turist gelecek diye şadırvanları da kaldıralım o zaman. Ayrıca, pisuvarın dine aykırı olduğu görüşü hurafedir, yobazlıktır, yorum falan değildir. Bu ne yobazlık, bu ne gerilik, bu ne insanlık düşmanlığıdır yahu? Galeyana gelip slogan atmanın yeri burası değildir. Tartışmak demek karşı fikir savunanları suçlamak, atışmak demek değildir. Söylenilen şeyi çürütebilen çürütür. Çürütemeyen susar oturur. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Benim yıllardır edindiğim izlenim şu ki, bir insan beynini dogma örümceklemesinden kurtaramadıkça elli kere laikliği benimsemeye niyetlense, başaramaz. Adamın biri çıkıp kim oluyor ki psivar dine aykırı değildir hükmünü kesebilsin? Adamın biri de çıkıp aykırıdır hükmünü kesebilsin? Ne aykırıdır hükmünü, ne değildir hükmünü kimse kesip de buna göre uygulama yapamaz. Psivarlar ordadır, isteyen istediği anlayışla kullanır, istemeyen istediği anlayışla kullanmaz. İsteyen dine aykırıdır der, isteyen değildir der. İkisi de görüştür. Kimsecikleri bağlamaz. Bir valiyi ne psivarı dine aykırı buldu diye, ne aykırı bulmadı diye eleştirebiliriz. Bu konudaki görüşü her neyse, bu görüşünü din temelli bir devlet uygulaması olarak icraata dönüştürmesini eleştiririz. Tuvalet dini alandır, laik alandır diye bir mevzu geçmedi. Hayal gören uyansın. Psivar dine uygundur görüşü de kimseyi bağlamaz, uygun değildir görüşü de kimseyi bağlamaz. Kimseye de hurafe veya olmadığını belirlemek düşmez. Hurafe olduğuna, olmadığına kimsecikler karar veremez. Bana kalsa dogmanın tamamı, kökten hurafedir. Ne olacak şimdi? Dogmanın hakikisi, hurafesi olmaz. Dogmacılık, hurafenin kökü, beslendiği kaynağıdır. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Benim yıllardır edindiğim izlenim şu ki, bir insan beynini dogma örümceklemesinden kurtaramadıkça elli kere laikliği benimsemeye niyetlense, başaramaz. Taraftara selam slogana devam. Adamın biri çıkıp kim oluyor ki psivar dine aykırı değildir hükmünü kesebilsin? Adamın biri de çıkıp aykırıdır hükmünü kesebilsin? Ne aykırıdır hükmünü, ne değildir hükmünü kimse kesip de buna göre uygulama yapamaz. Psivarlar ordadır, isteyen istediği anlayışla kullanır, istemeyen istediği anlayışla kullanmaz. İsteyen dine aykırıdır der, isteyen değildir der. İkisi de görüştür. Kimsecikleri bağlamaz. Bir valiyi ne psivarı dine aykırı buldu diye, ne aykırı bulmadı diye eleştirebiliriz. Bu konudaki görüşü her neyse, bu görüşünü din temelli bir devlet uygulaması olarak icraata dönüştürmesini eleştiririz. Hala anlamamazlıktan gelmenin anlamı nedir acaba ? Ben de Vali ikisini de yapamaz diyorum zaten. Tuvalet dini alandır, laik alandır diye bir mevzu geçmedi. Hayal gören uyansın. Psivar dine uygundur görüşü de kimseyi bağlamaz, uygun değildir görüşü de kimseyi bağlamaz. Kimseye de hurafe veya olmadığını belirlemek düşmez. Hurafe olduğuna, olmadığına kimsecikler karar veremez. Bana kalsa dogmanın tamamı, kökten hurafedir. Ne olacak şimdi? Dogmanın hakikisi, hurafesi olmaz. Dogmacılık, hurafenin kökü, beslendiği kaynağıdır. İki görüşün de bağlayacağı insanların olması doğaldır. Herkes dinsiz olmak zorunda değildir. Laiklik dinsizlik değildir. Kişinin kendisini ilgilendirmeyen konularda fikir belirtmesi de abesle iştigaldir. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Her ne sebeple Pisavurun kaldırılması yanlış yada doğruda olsa bu yaygaraya değecek bir haber değil bu haber art niyetten başka birşey değildir .Bunu demek istedim.Ayrıca Ordu’daki karşılamada yer alan Vali Yardımcısı Turhan Çuhadar’a valinin nerede olduğunu sormuş, “Bilmiyorum” yanıtını almıştı. (dha)" Şimdi yukarıdaki yazıda her hangi bir detay yok.Vali yıllık izde'de olabilir,vali kafasına göre mesaai saatinde hacca gidecek kadar bilinçsiz olabileceğini, yolculuk esnasında başına bir iş gelebileceğini bu nedenle böyle bir şey yapacxağını sanmıyorum.Adam camiyemi gidiyor sanki bir saatta gelirim desin o sırada bakan gelsin ! Böyle bir durumda vali yardımcısı nereden bilsin nerede olduğunu,söylemekte zorunda değil zaten. Cok celisiyorsunuz kendi yorumlarinizla sayin kaplan-20. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Davut kardeş, seninle aramızda bir anlaşamama sorunu var ama, neyse... Şimdi sen beni söylemediklerini söylemişsin gibi yapmakla suçluyorsun ama, ben de seni aynı şeyle suçlayacağım. Laikliğin dinsizlik olduğunu ben hiç bir zaman savunmadım. Kabul edelim ki ben dinsiz olsam, din beni ilgilendirmeyen bir konu, yine olmaz. Ben Muhammed'in peygamber olduğuna inanmıyor, Kurânın kutsal olduğuna inanmıyor olsam, Muhammed ve Kurânla hiç ilgilenmememi gerektirmez bu durum. Oryantalist de bunların hiç birine inanmıyor, ama İslam dini hakkında çok derin bilgiye sahip olabiliyor. Çok kez söyledim, bir din kalıbı biçemez ve bu sınırlar içinde inanmak zorundasın diye bir standart koyamazsınız. Adam Kurânı Muhammed kendi yazdı der, ama ben müslümanım da der. "Bu nasıl müslümanlık, böyle müslümanlık kabul değil" diyemezsiniz. EDSE diye bir kurum yoktur. (Evrensel Din Standartları Enstitüsü) Hiç bir din bu kuruma standartlarını onaylatıp standarda uygunluk belgesi almamıştır. İnanç bu. Standardı olmaz. İnanç standardı getirdiğin anda laiklik vın! Gider... Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Her ne sebeple Pisavurun kaldırılması yanlış yada doğruda olsa bu yaygaraya değecek bir haber değil bu haber art niyetten başka birşey değildir .Bunu demek istedim.Ayrıca Ordu’daki karşılamada yer alan Vali Yardımcısı Turhan Çuhadar’a valinin nerede olduğunu sormuş, “Bilmiyorum” yanıtını almıştı. (dha)" Şimdi yukarıdaki yazıda her hangi bir detay yok.Vali yıllık izde'de olabilir,vali kafasına göre mesaai saatinde hacca gidecek kadar bilinçsiz olabileceğini, yolculuk esnasında başına bir iş gelebileceğini bu nedenle böyle bir şey yapacxağını sanmıyorum.Adam camiyemi gidiyor sanki bir saatta gelirim desin o sırada bakan gelsin ! Böyle bir durumda vali yardımcısı nereden bilsin nerede olduğunu,söylemekte zorunda değil zaten. Sayın Kaplan, öncelikle size şunu sorayım; laikliğin gerekli bir şey olduğunu kabul ediyormusunuz ? Eğer, lakliği kabul ediyorsanız, dini hükümlerle devletin kanun ve kurallarının düzenlenemeyeceğini de kabul etmelisiniz. Eğer, bu yapılırsa, toplumda herhangi bir din adına baskı ile dini hükümlere zorla insanların zorla uydurulması söz konusu olur ki, bunu hangi dinden olursa olsun bir insan mensup olmadığı bir dinin de bu şekilde geçerli kılınmasını istememe hakkı vardır. Daha açık yazarsam, kendinizi bir Hristiyan, Yahudi ya da Ateist yerine koyup öyle düşünürseniz, devletin eliyle İslam dini kurallarına zorla uyulmasına karşı olmalarını anlayabilirsiniz. Aynı şey bir Hristiyan ülkedeki Müslüman azınlık için de geçerli...O Hristiyan ülkede de Hristiyanlığın hükümlerinin devlette geçerli kılınması suretiyle baskı altına alınmayı bir Müslüman istemez. Öte yandan, bana göre laiklik İslam'a da aykırı değildir. Bu ayrı bir tartışma konusu. Şimdi, şöyle söyleyelim; laik bir devlette bir başbakan kendisine idari olarak bağlı bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığının iç işlerine, camilerdeki düzenlemelerine, din hakkındaki içtihatlarına karışamaz. Karışırsa, her iktidarın o kurumu ve dini ibadethaneleri kendi görüşüne göre biçimlendirmesi söz konusu olur ki, bu sadece ayrılıklara, kargaşaya ve müslümanlar içerisindeki diğer görüşler üzerinde olabilecek baskıya hizmet eder. Bunun gibi, Başbakanın tayin ettiği bir Vali de, kendisine idari olarak bağlı Müftülüğe de camilerde kendi görüşüne göre bir düzenleme yapılması talimatını vermesi laikliğe aykırı bir durum olur. Bu durumlar iktidarların kendi siyasi görüşüne göre dini yönlendirmesi sonucunu doğurur. Laiklik hem dinin devlete müdahalesinin olmadığı hem de devletin dine müdahalesinin olmadığı bir sistem olduğuna göre bu olay laikliğe aykırıdır. Bu tür kararları Diyanet işleri almalıdır. Ama iktidarın siyasi yönlendirmeleri ile değil, kurumun kendi bünyesinde bulunan İlahiyatçıların görüşü ile. Hac meselesine gelince, o haberde izahat yok ama biz bu olayı daha önce TV'de çok açık görmüştük. Ertuğrul Günay Vali yardımcısına Vali'yi sorduğunda onun yurt dışında ama nerede olduğunu bilmiyorum demesi Ertuğrul Günay'ı sinirlendirmişti ve yazılı açıklama istemişti hatırlarsanız. Buradaki sıkıntı, Valiliğin konağına ''Hacca gittim gelicem '' diye tabela asmamış olması değildir. Eğer, izinli ise hacca da gidebilir istediği yere gidebilir burada sorun yok. Ama izinli olmadığı bariz görülüyor. Kendi yardımcısının bile haberi yok nerede olduğundan. Böyle bir lakaytlık olabilir mi ? Vali'nin hangi üstü acaba buna göz yummuştur ? Herhangi bir memur amirlerinden izin almadan uzun süreli olarak görevi dışındaki bir yere gidebilir mi ? Bu Vali'ye göz yumulmasının sebebi acaba Hacca gitmesi olmasın ? Bunu doğru buluyorsanız, yarın bir gün Vali'nin teki ben '' Budistim Tibet'e gidicem '' diye izin almadan görevini bırakıp günlerce ortadan yok olsa bunu da normal görmelisiniz. Bunlar devlette çifte standartlı yaklaşımlardır. Müslüman ise izinsiz olarak Mekke'ye Hacı olmaya gidebilir ama Hristiyan ise izinsiz Efes'e Hacı olmaya gidemez diyebilir miyiz ? Kuralların uygulanması memurların kişisel tercihlerine göre değişmez. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Davut kardeş, seninle aramızda bir anlaşamama sorunu var ama, neyse... Şimdi sen beni söylemediklerini söylemişsin gibi yapmakla suçluyorsun ama, ben de seni aynı şeyle suçlayacağım. Laikliğin dinsizlik olduğunu ben hiç bir zaman savunmadım. Kabul edelim ki ben dinsiz olsam, din beni ilgilendirmeyen bir konu, yine olmaz. Ben Muhammed'in peygamber olduğuna inanmıyor, Kurânın kutsal olduğuna inanmıyor olsam, Muhammed ve Kurânla hiç ilgilenmememi gerektirmez bu durum. Oryantalist de bunların hiç birine inanmıyor, ama İslam dini hakkında çok derin bilgiye sahip olabiliyor. Dine ait herhangi bir düzenleme o dine mensup olanları ilgilendirir.Onun için pisuvarların dine aykırı olup olmadığı konusu kimseyi ilgilendirmez denemez. Bilgili olmaktan bahsetmiyorum. Bu konudaki görüşleri önemseyenlerin varlığından bahsediyorum. Çok kez söyledim, bir din kalıbı biçemez ve bu sınırlar içinde inanmak zorundasın diye bir standart koyamazsınız. Adam Kurânı Muhammed kendi yazdı der, ama ben müslümanım da der. "Bu nasıl müslümanlık, böyle müslümanlık kabul değil" diyemezsiniz. EDSE diye bir kurum yoktur. (Evrensel Din Standartları Enstitüsü) Hiç bir din bu kuruma standartlarını onaylatıp standarda uygunluk belgesi almamıştır. İnanç bu. Standardı olmaz. İnanç standardı getirdiğin anda laiklik vın! Gider... İnanç standardı getirdiğin anda laiklik vın! Gitmez!... İnanç standartını belirleme işini devlete verirsen ve bu standarta göre vatandaşlar arasında farklı hükümler uygulanması yolunu açarsan laiklik vın! Gider!... Kişilerin veya bir dine inananların inançları için hangi standardı kabul ettiklerine karışamazsın. Adam Hindistan'da İneği kutsal bellemiş, standardı bu mesela Hindu olmak için diyelim. Sen tutup o adama diyebilirmisin ki, sen İneği Kutsal görmeyenlere de Hindu diyeceksin ? Adamın anlayışı bu, senin bunu belirleme gibi bir durumun yok zaten. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Kaplan kardeş, valiyi savunma biçiminin son derece yersiz olduğunu eminim sen de görüyorsun ama bir şekilde savunmak zorunda hissediyorsun kendini. Bu iktidar döneminde sorumsuzluk bu boyutlara vardı işte. Bakın bu "dindarsa mutlaka savunmak ve arka çıkmak zorundayım" mantığı ile sizi öyle yanlış yerlere sürüklerler ki, bunun tarihte o kadar acı örnekleri görülmüştür ki, bu mantığı tez elden bırakınız... Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Bakın bu "dindarsa mutlaka savunmak ve arka çıkmak zorundayım" mantığı ile sizi öyle yanlış yerlere sürüklerler ki, bunun tarihte o kadar acı örnekleri görülmüştür ki, bu mantığı tez elden bırakınız... İşte bu Tabii bunun tersi de geçerlidir, en azından bu forumda Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Davut kardeş, seninle anlaşamıyoruz ya! Bak şimdi, sen Camilerde dini düzenlemelerin laikliğe aykırılığı olamaz. Çünkü, orası Müslüman mabedidir, elbette dini düzenlemeler olacaktır.dedin mi? Dedin. Yani şimdi diyelim psivar dine gerçekten aykırı olsun diye düşünelim, senin bu söylediğin valiyi bu takdirde psivarı kaldırmakta haklı konuma getirmeyecek mi? Psivar doğru eğri tartışmasını bir kenara bırakalım, faraza vali tesbih çekmek bidattır, İslama sonradan sokulmuştur deyip tesbihleri kaldırtsa ne olacaktı? Yani şimdi senin söylediğin, "psivar dine aykırı değil, vali bu yüzden haksız, eğer doğru, dine uygun bir karar verirse camide tasarruf yapabilir" demek olmuyor mu? Yani doğru, dine uygun bir eylem yapsa doğru yapmış olacaktı oluyor değil mi? Sen psivarı dine aykırı bulmadığın için valiyi eleştirdiğin zaman, durum böyle olmuyor mu? Yani devletin valisi din standartlarına göre icraat yapabilir oluyor. Bu durumda da laiklik vın gitmez oluyor öyle mi? Ben hiç böyle laiklik anlayışı duymadım... Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Davut kardeş, seninle anlaşamıyoruz ya! Bak şimdi, sen dedin mi? Dedin. Yani şimdi diyelim psivar dine gerçekten aykırı olsun diye düşünelim, senin bu söylediğin valiyi bu takdirde psivarı kaldırmakta haklı konuma getirmeyecek mi? Bunu atlamışsın : Bu tür kararları Diyanet işleri almalıdır. Ama iktidarın siyasi yönlendirmeleri ile değil, kurumun kendi bünyesinde bulunan İlahiyatçıların görüşü ile. Ben sana o cevabı verirken bu olay ve Vali bağlamında değil, genel olarak itiraz etmiştim. Anlatabildim mi bilmiyorum artık ? Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2009 Yani diyanet karar alırsa camilerden psivarları kaldırabilir diyorsun. Sen psivar dine aykırı değil diyorsun ama, diyelim din işleri yüksek kurulu toplandı, yargıyı bile yönlendiren hükümet buraya da ağırlık koydu, veya gerek yok, gerçekten de psivarı dine aykırı buldular, kaldıracaklar mı? Ben de diyorum ki, diyanet tasarrufa yetkili değildir, yetki veriliyorsa da bu yanlış bir uygulamadır. Diyanet topluma inanç, ibadet standardı biçemez. Bu konuda resmi, devlet organının kararı olarak ahkam kesemez. Sadece görüş bildirir. Aralarında toplanır, bir karar alabilirler. Bu karara uyulması hiç bir zaman zorunluluk olamaz. Yani psivarları kaldıramaz, ama psivar kullanmayın diyebilirler. Tabii kullanabilirsiniz de diyebilirler. Aslında böyle bir karar da alamazlar. Diyanetin aşamalı olarak küçültülmesi ve sonuçta kaldırılması gerektiğine inanıyorum... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.