Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

DİKKAT! Öyle bir yasa çıkıyor ki!


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

İşverenlere işçileri kiralama imkanı

 

 

 

İşverenin geçici süre ile işçi kiralamasına imkan sağlayacak yeni dönem başlıyor. Hükümetin işsizliğe karşı hayata geçireceği Özel İstihdam Büroları tartışmaları da beraberinde getirdi.

 

Hükümetin işsizliğe karşı hayata geçireceği Özel İstihdam Büroları tartışma yarattı... Yeni yasa ile bürolar işçilerle geçici iş sözleşmesi yapıp onu rızası olmadan istediği şirkete kiralayacak... İşçi kiralayan işveren, işçiye karşı hiçbir sorumluluk taşımayacak. Muhalefet, Özel İstihdam Bürolarının modern kahvelere döneceğini belirterek uygulamaya tepki gösterdi

 

Özel istihdam bürolarıyla ilgili yeni yasa, işverenin işçi kiralamasına dönük yeni bir dönemi başlatacak. Güvenlik ve temizlik şirketleri ile başlayan taşeronluk ilişkisi, özel istihdam büroları ile daha geniş kapsamlı bir uygulmaya dönüşecek. Böylece kadrolu istihdam oranı azalacak. Yeni yasa ile özel istihdam büroları, işçi ile 'geçici iş sözleşmesi' yaparak, onu istediği işverene kiralayacak. Özel istihdam bürosu, işçisini devredeceği işverenle sözleşme imzalayacak. Ancak özel istihdam bürolarından işçi kiralayan işveren, işçiye karşı hiçbir konuda sorumlu olmayacak. Yasada, bu işçilerin özel istihdam bürolarından kıdem tazminatları alıp almaması konusunda da yasal güvence getirilmemesi de dikkat çekti. Düzenleme, kamu kurumları hariç tüm özel sektörde uygulanacak. Ancak uygulama, kadrolu işçi dönemini yavaş yavaş sona erdireceği ve sendikal örgütlenmeye darbe vuracağı gerekçesiyle hem sendikaların hem de muhalefetin tepkisini çekiyor.

 

'Amele dayıbaşı' benzetmesi

 

CHP Milletvekili Ali Rıza Öztürk, yeni düzenlemenin özel istihdam büroları adı altında 'modern köle kahveleri' oluşturacağını vurguladı. Özel istihdam bürolarını, tarımda köylerden amele toplayan dayıbaşılara benzeten Öztürk, 'Dayıbaşı, amele başına tarla sahiplerinden para alır. Örneğin, amele 10 lira yevmiyle çalışıyorsa onu 12 liraya pazarlar. İşte, yeni yasa bunun tipik bir uygulamasıdır' dedi. Mevcut taşeronluk sisteminin iş güvenliği konusunda tehlike yaratarak, iş kazalarının artmasına neden olduğunu anımsatan Öztürk, şunları söyledi:

 

'Taşeronluk sistemi, işverenlerin yasaların kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmemek için başvurduğu hileli yollardan birisi olmuştur. Yeni yasa ile bu daha da geliştiriliyor. İşçi, bu özel istihdam bürosuyla yani modern köle kahvesinin sahibiyle bir hizmet akdi yapacak. Bu hizmet akdinin konusu bile belli değil. Çünkü modern köle kahvesi de başka bir işverenle onun adına bir hizmet akdi yapacak. Belli bir müddet çalıştıracak, daha sonra başka bir işverenle başka bir hizmet akdi yapacak.'

 

Kıdem tazminatı güvencesi yok

 

YASADA, geçici iş ilişkisi kurulan işçinin kıdem tazminatı alıp almayacağı konusunda açıklık getirilmemesi de dikkat çekti. DSP Milletvekili Harun Öztürk, 'Yasada, süreli iş sözleşmesinin geçerli olacağının belirlenmiş olmasında, kıdem tazminatına hak kazanıp kazanamama gibi unsurlar etkili olmuş olabilir. İşverenlerin kıdem tazminatı yükü dikkate alınarak bu yasa çıkarılmış olabilir' diye konuştu.

 

İşçi simsarlığını başlatır nitelikli işçiyi yok eder

 

ÖZEL istihdam bürolarının birçok işçinin kalıcı iş bulma olanağını ortadan kaldıracağını vurgulayan Harun Öztürk, 'Bu tür özel istihdam büroları, bazı işyeri sahiplerini geçici işçi statüsünde çalıştırmaya sevk edecek, daha uzun süreli, daha kalıcı ve daha nitelikli işçi oluşturmayı da ortadan kaldıracaktır' diye tepki gösterdi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ise, özel istihdam büroları eliyle işçi simsarlığının başlayacağını belirterek, 'sendikal örgütlenme sona erecek' dedi.

 

Yönetmelik kadük hale geldi

 

BU düzenleme ile 1 Ağustos 2008'de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 'Özel İstihdam Büroları Yönetmeliği' de kadük hale geldi. Nitekim bu yönetmelikte, 'özel istidam büroları, mesleki olarak geçici iş ilişkisi düzenleme faaliyetinde bulunamaz' hükmü yer alıyordu.

 

Kadrolular üzerinde baskı çok artacak

 

YENİ yasa, mevcut İş Kanunu'na ekleme yaparak, 'Mesleki anlamda geçici iş ilişkisi, özel istihdam bürosunun, geçici işgücü talebini karşılamak amacıyla iş sözleşmesi düzenlediği işçisini, iş görme edimini yerine getirmek üzere ücret karşılığında bir başka işverene devrini ifade eder ve bu faaliyet Türkiye İş Kurumu tarafından izin verilmiş özel istihdam büroları tarafından yerine getirilir' hükmü getiriyor. Yine bir başka fıkraya göre iş sözleşmesi hususlarını da Türkiye İş Kurumu, bir yönetmelikle belirleyecek. Danışmanlık hizmetleri de bu yolla yasal zeminini güçlendirecek.

 

Artık işçinin rızası aranmayacak

 

MEVCUT İş Kanunu'nun 7. maddesinde, bir işçinin işvereni tarafından aynı holdingin değişik işyerlerine ya da şirketlerine kaydırabilmesi için 'işçinin rızasını araması ve benzer işlerde çalıştırması' koşulu aranırken, yeni düzenleme bu konuda hüküm bulunmuyor.

 

Özel istihdam bürolarının yetkisi artırıldı

 

YÜRÜRLÜKTEKİ 4857 sayılı İş Kanunu'nda özel istihdam bürolarının hukuki altyapısı oluşturulmuştu. Bu yasanın 90. maddesinde, 'İş arayanların elverişli oldukları işlere yerleştirilmeleri ve çeşitli işler için uygun işçiler bulunmasına aracılık görevi, Türkiye İş Kurumu ve bu hususta izin verilen özel istihdam bürolarınca yerine getirilir' hükmü getirilmişti. Ancak bu yasanın 7. maddesinde, 'geçici iş ilişkisi kurma' yetkisi sadece işverene veriliyor, aracı konumdaki özel istihdam bürolarına bu yetki verilmiyordu. TBMM'den çıkan yasanın Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması halinde özel istihdam bürolarının görev ve yetkileri artırılarak, 'mesleki geçici iş ilişkisi kurması' mümkün hale geliyor.

 

Dörtte bir kuralı

 

YENİ yasaya göre, geçici iş ilişkisi sözleşmesine dayalı olarak çalıştırılan işçi sayısı, işyerinde çalıştırılan işçi sayısının dörtte birini geçemeyecek. Aynı işçi için, aynı işverenle yapılacak geçici iş ilişkisi sözleşmelerinin toplam süresi de 18 ayı geçemeyecek.

 

İşyerinde grev varsa yarı ücret alacak

 

YİNE yasaya göre, özel istihdam bürosundan başka bir işyerine devredilen işçi, o işyerinde grev ve lokavt olması halinde ve özel istihdam bürosu tarafından da başka bir işyerinde istihdam edilememesi halinde, özel istihdam bürosu o işçinin asgari ücretten az olmamak üzere sözleşmede belirtilen ücretinin sadece yarısını ödemekle yükümlü olacak. Bu durumda, işçinin aylık ücreti yarıya düşmüş olacak.

Gönderi tarihi:

Torba yasayla insan emeği alınıp satılabilecek hale gelecek…

 

 

İnsanlar emeklerini işveren ile karşılıklı kendileri pazarlık ederek satıyorlarsa bir tarafa işçi diğer tarafa da işveren diyoruz…Araya bir başkası giriyor ve insan emeğini pazarlıyorsa ona da kölelik diyoruz…

 

…İşte şimdi, TBMM alelacele bir kölelik yasası kabul etti… Kanun numarası 5920 ve “Özel İstihdam Bürolarının Mesleki Faaliyet Olarak Geçici İş İlişkisi Kurabilmesi” hakkındaki Kanun aynen uygulanmaya başlanırsa insan emeği bir meta olarak alınıp satılabilecek…

 

…Öte yandan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, sigorta primi gibi konularda hizmet verdiğiniz kişiler sorumlu olmayacak emeğinizi satan Özel İstihdam Büroları muhatap olacak…

 

…Tıpkı kapıdaki bekçisine, odacısına şirket kurdurup, borçlarından ve işçilerine karşı ödemelerinden sıyrılanlar artı utanmadan hem de yasal çerçevede bunu yapabilecekler…

 

Ülkemizde köleliğin kısa hikayesi

19 uncu yüzyılın sonlarına Osmanlı’da ise Gülhane Hattı Hümayunu’na kadar var olan kölelik gereğince, bir insanı bir diğeri satabiliyor hatta kiralayabiliyordu. Osmanlı kölelik uygulamaları gereğince;

** kölelere günde iki öğün yemek verilmesi,

**yatacak yer verilmesi,

**normal çalışanları verilen ücretlerin yarısının verilmesi ve

** belli bir süre sonrada azat edilmesi,

gerekiyordu.

Hatta köle biriktirdiği paralarda azatlığını yani özgürlüğünü daha erken de satın alabiliyordu. Cumhuriyet rejimi ile birlikte kölelik kaldırıldı.

 

Ülkemizde 1850’lili yıllarda Batı Anadolu bölgemizde sanayi tarzı üretim ve sanayi için tarımsal üretim (pamuk-incir-üzüm-şarap vs) yani kapitalist ilişkilerin yoğunlaşmasıyla birlikte, kölelik ve kölecilik İstanbul dışına da taşınmıştır. Plantasyon yatırımcıları işgücünün büyük bir kısmını Afrika’dan getirilen “zenci” kölelerle karşılamışlardır. Benim de doğduğum topraklar olan İzmir’in Torbalı, Ödemiş, Tire, Aydın’ın Söke, Çine

Manisa’nın Akhisar gibi ilçelerinde gördüğümüz siyahlarda o günlerden kalmadır. Şimdi atalarının köle olarak çalıştıkları tarlalarda kendileri özgürce üretim yapıyorlar.

 

Yine memleketim İzmir’e aynı yıllarda Afrika’dan çok sayıda köle getirilmiş ve esir pazarları yoluyla da kentlilere satılmışlardır. Ancak, 1890 yılında Hattı Humayun ile birlikte kölelik bitirilmiş ve 1890’larda azatlı köle erkekleri ilkokula, Bahriye’nin sanayi alaylarına ve askeri bandolara da yerleştirmişledir. Azatlı köle kadınlar Müslüman evlerine hizmetçi olarak yerleştirilmiş ve maaşlı işçi haline getirilmişlerdir.

 

Velhasıla, 19 uncu yüzyılda işleri kölelere yaptırıyorlardı ama köleye günde iki öğün yemek ver, yatacak yer ver sonrada yarım aylık ver gibi uygulamalar kapitalizmin iyice azgınlaştığı dönemlerde değişti dediler ki,

-Neden yatacak yer veriyoruz?

-Neden iki öğün yemek veriyoruz?

-Ücretini yarım değil tam verelim, yemekten de yataktan da kurtulalım bunu da öyle bir pazarlayalım ki anlayamasınlar diye “ Size özgürlük verdik ama yatacak yer ile yiyeceği kaldırdık” dediler.

 

Gecekondular başladı-Amele pazarları ortaya çıktı

Yatacak yeri , yiyecek yemeği olmayan ÖZGÜR insanlar şehrin çevresinde düzmece evler-barakalar yaptılar yani şimdinin gecekonduları oluştu, aynı insanlar bu sefer aç kalmamak adına şehre iş aramaya indiler amele pazarları başladı.

 

 

…İşte şimdi, TBMM alelacele bir kölelik yasası kabul etti… Kanun numarası 5920 ve “Özel İstihdam Bürolarının Mesleki Faaliyet Olarak Geçici İş İlişkisi Kurabilmesi” hakkındaki Kanun aynen uygulanmaya başlanırsa insan emeği bir meta olarak alınıp satılabilecek…

Kanun TBMM’den geçti…

 

26 Haziran 2009 günü TBMM tarafından, “5920 SAYILI İŞ KANUNU, İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNU VE SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN” kabul edildi.

Bu Kanun’un 1 inci maddesi ile 4857 İş Kanununun 7 nci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki “7/A” maddesi eklenmiştir.

“Mesleki anlamda geçici iş ilişkisi

MADDE 7/A- Mesleki anlamda geçici iş ilişkisi; özel istihdam bürosunun, geçici işgücü talebini karşılamak amacıyla iş sözleşmesi düzenlediği işçisini, iş görme edimini yerine getirmek üzere ücret karşılığında bir başka işverene devrini ifade eder ve bu faaliyet Türkiye İş Kurumu tarafından izin verilmiş özel istihdam büroları tarafından yerine getirilir.

Özel istihdam büroları devredeceği işçi ile iş sözleşmesini, işçinin devredileceği işverenle geçici iş ilişkisi sözleşmesini yazılı olarak yapmak zorundadır. Bu sözleşmelerde yer alması gereken hususlar Türkiye İş Kurumunca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Geçici iş ilişkisi sözleşmesine dayalı olarak çalıştırılan işçi sayısı, işyerinde çalıştırılan işçi sayısının dörtte birini geçemez. Bu kapsamda çalıştırılacak işçi sayısının tespitinde kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür.

Aynı işçi için, aynı işverenle yapılacak geçici iş ilişkisi sözleşmelerinin toplam süresi on sekiz ayı geçemez. Bu süreyi geçen çalıştırma, geçici iş ilişkisi sözleşmesinin yazılı olarak yapılmaması veya sözleşmede belirtilen sürenin dolmasına rağmen devam eden çalıştırma durumlarında, devredilen işverenle işçi arasında belirsiz süreli iş sözleşmesi kurulmuş olur.

Özel istihdam bürolarının bu faaliyet için istihdam edecekleri işçilerle yapacakları belirli süreli iş sözleşmeleri, esaslı nedene dayalı zincirleme iş sözleşmesi niteliğini taşırlar.

Devredilen işyerinde grev ve lokavt olması ve özel istihdam bürosunun işçiyi bu süre içerisinde başka bir işyerinde istihdam edememesi halinde, özel istihdam bürosu işçinin asgari ücretten az olmamak üzere sözleşmede belirtilen ücretinin yarısını ödemek zorundadır.

Geçici iş ilişkisi sözleşmesine dayalı olarak çalıştırılan işçiler, 30 uncu maddenin uygulanmasında işçi sayısına dahil edilmez.

Mesleki anlamda geçici iş ilişkisinde, bu madde hükümleri ile 7 nci maddenin ikinci fıkrası hariç diğer hükümleri uygulanır.

21/4/2005 tarihli ve 5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerlerinde bu madde hükümleri uygulanmaz.”

 

İşverenler yaşadı…

Artık, güvenlik görevlisinin üstüne şirketi geçireyim, çaycıyı şirket ortağı yapayım demelerine gerek kalmadı.

 

-İşverenler işçi ihtiyaçlarını piyasadan değil doğrudan Özel İstihdam Bürolarından karşılayabilecekler,

-İhbar tazminatı,

-Kıdem tazminatı,

-Yıllık izin parası,

-İşten çıkardım İşe İade Davası,

-İşyerinde sendika örgütlenmiş,

-Sendika beni Toplu Görüşmeye davet edecek gibi dertleri olmayacak.

 

-İşçiler yandı…modern köle oluyorlar…

 

-Tıpkı bir köle gibi alınıp satılabilecekler,

-Çalıştıkları işveren ile aralarında hiçbir hukuki bağları olmayacak,

-İş akitlerini Özel İstihdam Büroları ile yapacaklar,

-İşverenler de Özel İstihdam Bürolarına “hizmet faturası” karşılığında para verecekler,

-İşçi emeğini işverene verecek ama işveren ile işçi muhatap olmayacak,

-kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin gibi haklarınızı artık unutacaksınız,

-Özel istihdam bürosunun parası varsa ilerde tazminatlarınızı alırsınız, yoksa avucunuzu yalarsınız.

-İşyerinden çıkarılırsanız işe iade davası açamayacaksınız.

-Sendikalı olmak artık hayal, olsanız da karşınızda işveren yok ki.

-Toplu İş Sözleşmesi kelimesini sözlüklerden çıkarabilirsiniz.

 

Yani, bir geceyarısı düzenlemesi daha TBMM’den geçti. Genel Kurulda 25.06.2009 günü görüşülmeye başlanan ve 26.06.2009 tarihinde saat 03.00 sıralarında da kabul edilen “Özel İstihdam Bürolarının Mesleki Faaliyet Olarak Geçici İş İlişkisi Kurabilmesi”ne ilişkin kanun artık hayatımıza giriyor. 2003 yılında 4857 sayılı Kanun ile getirilirken çıkan tepkilerden sonra geri çekilen “kölelik uygulaması” 6 yıl sonra alelacele geçirildi. Artık, bu Kanun ile modern işçi (köle) simsarlığı, bordro şirketleri hayata geçirilerek emek piyasası örgütlerden arındırılacak, modern kölelik uygulamaya geçecek.

 

(Sosyal Güvenlik ve İş Hukuku Uzmanı Ali Tezel)

Gönderi tarihi:

aslında var olan birşey resmileşiyor.

 

aklıma ilk gelen şu resim oluyo hep :)

 

cdcover36f.jpg

 

 

ben geçen yine bir arkadaşa dedim bu konuyla ilgili :D kuzu gibi olursak bu kanun az bile...dilerim daha ağır şartlar olur.

Gönderi tarihi:

Bu anlattıklarınız çalışanın hali.

 

Ya emekliler? Onlar da pek farklı değiller. Köle mi diyelim, dilenci mi diyelim, ne diyelim bilmiyorum. Bu verilen zamlarla onları ne yerine koyduklarına düşünün siz karar verin.

--------------------------------------------------------------------------------

En hayırlı evlatlar kimdir?

Türk gazetecileri.

 

Her yıl mayısın 2’nci pazarı cefakár analara methiyeler düzülür; her haziranın 3’üncü pazarı vefakár babalar yazılır. Ádettir... Hiç ıskalamazlar.

Maksat?

Damardan duygu laga lugası.

 

E dün baktım...

Hiçbir gazeteci ana-babasını hatırlamamış nedense... Halbuki, tam ana-baba günüydü... Emekli zamları açıklandı.

 

SSK’lıya 11 lira.

Bağkur’luya 5 lira.

 

"Bu ülkenin çocukları"nın, "bu ülkenin ana-babaları"na reva gördüğü para bu: 5 lira.

İnsan bu parayı değil zam, sadaka diye verirken bile utanır... Üstelik, "Yuh be kardeşim" diyeceğine, "Emekliye zam müjdesi" diye yazan ****** bile çıktı!

 

Yaşıyorsa, sorun...

Hiç çalışmayan baba, en az 30 yıl ter akıtmıştır. Kimi kaynakçı, kimi şoför, kimi madenci... Dile kolay, binlerce gün prim ödediler bu devlete, ömür tükettiler. Belki istediler ama, tek kuruş bile kaçıramadılar, bordro yüzünden... Maaşı almadan vergiyi ödediler. Bu devlet iyi kötü hálá ayakta durabiliyorsa, onların sayesinde.

 

Kendinize bakın...

Çoluk çocuk büyütüyoruz.

Ne kadar zor, görüyoruz.

Kimimiz bakan, kimimiz gazeteci.

Bu mudur geri ödememiz?

Bu mudur ana-babalık hakları?

 

Eminim, dalgası tıkırında olan dümbelekler, bu satırları okuyup diyecek ki: "Popülizm yapma, sosyal güvenlik sistemi battı, matematiksel gerçek bu, çare var mı?"

 

Bunu soran ahlaksıza sorarım:

Emekli mi batırdı sistemi?

 

SSK’yı dolandıranları yakalamayacaksın, devleti soyan ilaç firmalarına ses çıkarmayacaksın, kayıt dışı personel çalıştıranlara göz yumacaksın, fiş almayı bile kaldıracaksın, sonra da yüzsüz yüzsüz soracaksın: "Çare var mı?"

Üstelik.

Bu ne biçim sistem ki birader...

Başbakana uçak alınca batmıyor.

Emekliye 1 lira fazla verince batıyor!

 

 

Y.Ö. 07.07.2009

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.