UZMAN ÇAVUŞUTAN ONURLU MESAJ!AÇLIKTAN ÖLSEMDE VATANIMI ŞİKAYET ETMEM!

[Φ kaplan-200]

Doğuştan renk körlüğü 17 yıl sonra anlaşılınca, işinden oldu 25 Aralık 2008

 

 

Özgür EKŞİ / ANKARA

 

 

 

Doğuştun renk körü olduğu 17 yıl sonra ortaya çıkınca Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki şoförlük işini kaybeden Uzman Çavuş Bahri Aran, verdiği hukuki mücadeleden de sonuç alamadı.

 

Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı birliklerde 1994’de ağır vasıta şoförü olarak işe başlayan Aran, belirli aralıklarla sağlık kontrolünden geçti. Ancak 6 Aralık 2006’daki kontrolde, Aran’ın ’doğuştan renk körü’ olduğu anlaşıldı. Bu tespit, 17 yıl 6 ay boyunca TSK’da şoförlük yapan Aran’ın sağlık raporuna yazıldı. Bu nedenle sözleşmesi yenilenmeyen Aran, sınıfını değiştirerek ulaştırma yerine piyade olmayı talep etti. Sağlık Yönetmeliği gerekçe gösterilerek, buna da izin verilmedi. Aran’ın ’adi emeklilik’ talebi de, hastalığı mesleği yüzünden olmadığı için reddedildi. Aran işten ayrıldıktan sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı, benzer durumlarda mağduriyete sebebiyet vermemek için TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nde değişiklik yapılmasını istedi. Genelkurmay, 3 Nisan 2007’de verdiği emirle, uygulamanın yeniden sözleşme yapılacakları da kapsamasını sağladı. Yönetmelik değişikliği üzerine Aran, görevine dönmek amacıyla Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme, 13 Kasım 2008’de istemi reddedince, avukatları hakkını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde aramasını önerdi. Aran ise, "Canımı esirgemediğim ülkemi mi şikayet edeyim? Kendime bunu yakıştıramam. Ben hayatımı geri istiyorum. Devletimin bana ödemeye mahkum edileceği Euro’ları istemiyorum" diyerek bu öneriyi reddetti.

 

Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne itiraz edecek olan Aran, şunları söyledi: "Hakkımı, açlık grevi yaparak arayacağım. Böyle ölmeyi tercih ettim. Hakkımı arıyorum. Bu eylemime, Emekli Uzmanlar Derneği de destek verecek. Eylemim, yasalara aykırı olmasın diye Ankara Valiliği’ne bilgi verdim, yer göstermelerini istedim. Valilik Sıhhiye Abdi İpekçi Parkı’nda uygun buldu."

 

EMUZDER

 

Teröristleri topluma kazandırmak adına iş-a ve bir dünya tazminat verirken, kendisine 17 yıl hizmet etmiş uzman çavuşa yapılan bu haksızlığı kınıyorum.

 

Bu konularda etkili olabilecek vicdan sahipleri ,vicdanınız varmı sizin ?bumu devltini sevmenin bedeli?

 

Teröristlere ve yandaşlarına olmadık imkanlar sağlarken, ömrünü bu vatan için,bu millet için feda etmiş, bu yiğitleri nasıl bu duruma sokarsınız....Amacınız ne?ne anlatmak istiyorsunuz?

 

Düşmanı sevindirmemek için ,insan hakları mahkemesini istemeyen ve çektiği ekonomik sıkıntıya ve zorkuklara rağmen bu asil duruşun bedeli bu olmamalı...

[Φ dünyahepimizin]

Resmen duygu sömürüsü. Kanuni haklarinin tümünü "devletime zarar vermem" diye red eden ama arkasindan aclik grevi yaparak ölemyi tercih ediyorum diyen bir sahis bana göre resmen is verenine karsi duygu sömürüsü ve yagcilik yapmaktirki isine geri alsinlar. Devlet ona tüm hukuk yollarini acmis, kullanmasi gerek. Diger taraftan AIHM'e gitmek devletine karsi olmak degildir. Öyle bir sey olsa, zaten Türkiye cumhuriyeti öyle bir mahkemeyi ne tanirdi nede altina imza atardi ve vermis oldugu kararlarida uygulamazdi. Birakalim su vatan millet sakarya laflarinida vatandaslara nerede olursa olsun haklarini aramalarini ögretelim. Bu tür zihniyetler yüzünden binlerce insanimizda dinciler tarafindan sömürülüyor. Konya'daki bina cökmesinde bile ölenlerin aileleri islami kötülememek ugruna cocuklarinin haklarini aramaktan vaz gectiler. Kombasan ve yanbasan gibi faizsiz faiz vermeyi vaat edipte vatandaslarin paralarini caldiktan sonra gene bir cok zarar görmüs isnasanlarin batmis paralari icin "ben o parayi islam kurallarina" göre yolladim ve bu kurala göre de kar yoksa zarara da ortaksin mantigiyla kabullenmis olmalaridir.

Zaten vatan, millet ve din sadece biz Türk'lerde var, diger toplumlarin yok. ****

[Φ dünyahepimizin]

Doğuştan renk körlüğü 17 yıl sonra anlaşılınca, işinden oldu 25 Aralık 2008

Özgür EKŞİ / ANKARA

.

.

.

Düşmanı sevindirmemek için ,insan hakları mahkemesini istemeyen ve çektiği ekonomik sıkıntıya ve zorkuklara rağmen bu asil duruşun bedeli bu olmamalı...

Hangi düsmani sevindirmemek icin AIHM e gitmiyormus? Ne alakasi var simdi benim is hakkimi aramakla düsmani sevindirmemin? Devrimci tutuklular da haklarini aclik grevi yaparak almak istediklerinde nedense onlar vatanhainligiyle suclandilar, cünki aclik grevinde olan olaylar dan dolayi dis dünyadan bayagi baski gelmisti. Bu vatandas da aclik grevinde ölmek istiyor ve gercekten de dedigini yaparsa , yani aclik grevinden ölürse, iste o zaman Türkiye'yi otomatikmen sikayet etmis olacak. Anlasilir gibi degil dogrusu. Bu da baska bir yolla devleten hakkini aramak oluyor galiba, yani yagcilik ve duygu sömürüsü ile. Ama genede basarilar dilerim ve umarim isine geri alinir veya en azindan hastaligindan dolayi emekliye ayrilir.

[Φ kaplan-200]

Resmen duygu sömürüsü. Kanuni haklarinin tümünü "devletime zarar vermem" diye red eden ama arkasindan aclik grevi yaparak ölemyi tercih ediyorum diyen bir sahis bana göre resmen is verenine karsi duygu sömürüsü ve yagcilik yapmaktirki isine geri alsinlar. Devlet ona tüm hukuk yollarini acmis, kullanmasi gerek. Diger taraftan AIHM'e gitmek devletine karsi olmak degildir. Öyle bir sey olsa, zaten Türkiye cumhuriyeti öyle bir mahkemeyi ne tanirdi nede altina imza atardi ve vermis oldugu kararlarida uygulamazdi. Birakalim su vatan millet sakarya laflarinida vatandaslara nerede olursa olsun haklarini aramalarini ögretelim. Bu tür zihniyetler yüzünden binlerce insanimizda dinciler tarafindan sömürülüyor. Konya'daki bina cökmesinde bile ölenlerin aileleri islami kötülememek ugruna cocuklarinin haklarini aramaktan vaz gectiler. Kombasan ve yanbasan gibi faizsiz faiz vermeyi vaat edipte vatandaslarin paralarini caldiktan sonra gene bir cok zarar görmüs isnasanlarin batmis paralari icin "ben o parayi islam kurallarina" göre yolladim ve bu kurala göre de kar yoksa zarara da ortaksin mantigiyla kabullenmis olmalaridir.

Zaten vatan, millet ve din sadece biz Türk'lerde var, diger toplumlarin yok. ****

 

Açlık grevine gitmesinin sebebi kendisine yapılan haksızlıktan dolayıdır..Kendi yerinde ,yurdunda kendi hukukun'un mücadelesini vermek istemiştir.

 

İş veren dediğin kim? O asker devlet memuru statüsünde. Devletin, yanlış ve yalaka tutumuyla yapılan hukuksuzluğu kamu oyuna duyurmak istemiştir budur amacı .

 

Bu olay,, O düşünceler için aile içi meslele gibidir.Her ile aynı yapıya sahip değildir,Her zihniyetde bunu anlayamaz!!

 

Burada anlatılmak istenilen ,Bu insanların bu temiz düşüncelerine karşı ,teröist ve yandaşlarına bir çok imkan sağlanmasıdır.

 

Yanlız bu olay için değil, buna benzer birçok örnek gösterebiliriz

 

Örn:Terör olan bilgelerde 4 çocuğa yakın 40-50 tl para yardımı verirken bu devlet , Diğer terör olmayan yerlere bu yardımı yapmıyor.

 

Bu işsizlikte ve bu ekonomide ,Son çaresi Teslim olmak olan teröristleri Topluma kazandırmak adına para ve iş imkanı verirken,Vatanını ve milletini seven yoksul halkın insanları yoksulluğa sefalete sevk ediliyor...

 

Teröristleri topluma kazandıralım derken ,saf ve temiz insanlarını (uzman çavuş örneğinde olduğu gibi)toplumunun dışına itiyor.

 

Kalkınmada öncelik adı altında terör olan bilgelere 5 yıl ödemesiz yada geri ödemesiz kerdi imkanı verirken,diğer insanlarımıza bu yapılanı haklımı görüyorsunuz?

 

Devlet karşılıksız tarla parası verir,hayvan parası verir,yem parası verir...hala devlet suçlu nasıl bir zihniyettir anlamış değilim......!

 

Hele birde devletin bunlara yalakalık yapmadığını düşünün!!!!!!!!Allah muhafaza !

 

İllede hak aramak için terörstmi olmak gerek?terör yandaşımı olmak gerek?İllede kedndi gerksiz meslelerini dünyaya reklam edip ahime'mi gitmek gerek?

 

Devlet AB sevdasına bu mahkemeyi kabul ediyor ,yoksa adaletinden değil bunu sizde biliyorsunuz.

 

Bakın ahimin verdiği kararlara nerdeyse hepsi terör ve yandaşlarının lehine kararlardır.SÖZDE AHİMCİLERDE BUNU FIRSAT BİLİP DEVLETİ TAZMİNATA ZORLAMIŞTIR.

 

Ben şahsen bu Uzman çavuşun yerinde olsaydım ,bu saatten sonra ahime değil,ahirete kadar şikayette bulunurddum.

 

Bu ülkede, bir teröriste değer verdiği kadar, 17 yıl terörle mücadele veren insana o değeri vermiyorlarsa bende hakkımı helal etmiyorum.

 

Yine olayı çarptıp islama getirdiniz,bu propagandalara artık doyduk,bunlar bayatladı.Sanırım diğer politik konuşmaları takip etmediniz.

[Φ kaplan-200]

Hangi düsmani sevindirmemek icin AIHM e gitmiyormus? Ne alakasi var simdi benim is hakkimi aramakla düsmani sevindirmemin? Devrimci tutuklular da haklarini aclik grevi yaparak almak istediklerinde nedense onlar vatanhainligiyle suclandilar, cünki aclik grevinde olan olaylar dan dolayi dis dünyadan bayagi baski gelmisti. Bu vatandas da aclik grevinde ölmek istiyor ve gercekten de dedigini yaparsa , yani aclik grevinden ölürse, iste o zaman Türkiye'yi otomatikmen sikayet etmis olacak. Anlasilir gibi degil dogrusu. Bu da baska bir yolla devleten hakkini aramak oluyor galiba, yani yagcilik ve duygu sömürüsü ile. Ama genede basarilar dilerim ve umarim isine geri alinir veya en azindan hastaligindan dolayi emekliye ayrilir.

Bu gün Eylem yapan insan ,Devlete 17 yıl hizmet etmiş uzman çavuş. sanırım beş gün açlık gervine giderek eylem yaptı ve anlaşıldığı kadarı ile sesini duyurmaya çalıştı.

 

Kim duydu bu insanın sesini?Bütün basının haberi varken kim haber yaptı?

 

Birde bu uzman çavuşun yerinde bir pkk'lı olsaydı durum ne olurdu sizce?Örneklerinde gördüğümüz gibi türkiyedeki Ab'ci sözcüler, ihd'ciler vs seferber olmuşlardı.

 

Sonuçta eylem yapan bir terörist,yada yandaşı,Hemen insan muamelesi görür.

 

Karşısında bir asker -polis olunca herkes sus-pus.

[Φ dünyahepimizin]

Açlık grevine gitmesinin sebebi kendisine yapılan haksızlıktan dolayıdır..Kendi yerinde ,yurdunda kendi hukukun'un mücadelesini vermek istemiştir.

 

İş veren dediğin kim? O asker devlet memuru statüsünde. Devletin, yanlış ve yalaka tutumuyla yapılan hukuksuzluğu kamu oyuna duyurmak istemiştir budur amacı .

.

.

Devletin kabul ettigi mahkemeyi kendi siyasi düsüncesine göre kabul etmeyipte hakkini aramiyorsa duygu sömürüsü yapmayada hakki yok derim. Hak aramak icin illada terörüst olmaya tabiiki gerek yok, milyonlarca Türk vartandasi ister Türk mahkemelerinde olsun ister uluslararasi mahkemelerde olsun haklarini hukuk yoluyla aramaya calismislardir. Hem hakkini aramayacaksin hemde su bu diyeceksin. Uzman cavusun devleti sikayet etmem durumu tabiiki dincilerin dini sikayet etmem anlayisiyla bire birdir. Gercekler istesekte degismiyor malesef.

Evet o uzman cavusun yapacagi tek sey kimseyi korumadan hakkini aramak , hemde söylediginiz gibi sadece AHIM'e kadar degil ahirete kadar. Ama yapacagina inanmiyorum, cünki Türkiye'nin bu tip insanlara ihtiyaci var, vatan millet sakarya propagandasi icin gerekli bu tip cavuslar.

[Φ kaplan-200]

Devletin kabul ettigi mahkemeyi kendi siyasi düsüncesine göre kabul etmeyipte hakkini aramiyorsa duygu sömürüsü yapmayada hakki yok derim. Hak aramak icin illada terörüst olmaya tabiiki gerek yok, milyonlarca Türk vartandasi ister Türk mahkemelerinde olsun ister uluslararasi mahkemelerde olsun haklarini hukuk yoluyla aramaya calismislardir. Hem hakkini aramayacaksin hemde su bu diyeceksin. Uzman cavusun devleti sikayet etmem durumu tabiiki dincilerin dini sikayet etmem anlayisiyla bire birdir. Gercekler istesekte degismiyor malesef.

Evet o uzman cavusun yapacagi tek sey kimseyi korumadan hakkini aramak , hemde söylediginiz gibi sadece AHIM'e kadar degil ahirete kadar. Ama yapacagina inanmiyorum, cünki Türkiye'nin bu tip insanlara ihtiyaci var, vatan millet sakarya propagandasi icin gerekli bu tip cavuslar.

şimdi size göre bu uzman çavuşta jitemcidir !

 

vatanı seviyorum diye gözükmek için görevlendirilmiştir!bu konuyla ilgili senoryonuz yokmu?

[Φ dünyahepimizin]

şimdi size göre bu uzman çavuşta jitemcidir !

 

vatanı seviyorum diye gözükmek için görevlendirilmiştir!bu konuyla ilgili senoryonuz yokmu?

Benim adima iddaa da bulunmaniza gerek yok. Uzman cavusun yapmis oldugu sadece isini geri alabilmek icin bir taktik oyunudur, bunuda daha fazla abartmaya hic gerek yok. O o yoldan haklarini alacagina inanmis, ama bosuna derim. Diger taraftanda baska türlü haklarini arayanlari suclamasina hic te gerek yok derim. Is verenine yag cekerek ve duygu sömürüsü yaparak haklarini elde etmek isteyebilir, ama ayni zamanda digerlerinide kendisi gibi hak aramiyor diye vatan hainligi gibi suclama yapmasina hakkida yok derim.

[Φ dünyahepimizin]

Asagida kendilerini milliyetci olarak gösteren bir siteden alinti. Buyurun görün AIHM'e sadece bölücülermi basvuruyormus????? AIHM'e basvuranlari gercekten dogru dürüst arastirmis olsak görecegiz kimin ak kimin kara oldugunu.

 

"Türkiye hep beklenmediklere gebe. Ama bunun olacağını hiç tahmin edemezdik.

Umur Talu'nun yazısından öğreniyoruz. "Binlerce asker emeklisi insan hakkı arıyor!"... OYAK'ta yönetime alınmayan astsubaylar haklarını AİHM'de arıyorlar.

 

Talu şöyle yazıyor:

 

"On binlerce "asker emeklisi"; görevdeki on binlerce "asker" adına da, "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi"ne gitti.

(...)

Mesele, "en cumhuriyetçi" kurumun etrafında, rütbenin, doğal alt-üst ilişkilerinin ötesinde, kadim, kalıcı "adaletsizlik, hakkaniyetsizlik ve eşitsizlik" bulunması; özel olarak da bunun OYAK'daki yansıması." "

[Φ dünyahepimizin]

Arastirmak gerek, verecegim alintidaki vatandasdami acaba bölücü örgüte üye. O Türkiye'yi AIHM'e verecegini söylüyor.

 

"21 Ocak 2008 12:15, Evi kurşunlandığı için polis merkezine şikayete giden Mehmet Çelik, mal beyanında bulunmadığı gerekçesiyle tutuklandı. Olayın sırrı çözülene kadar 9 gün hapis yattı.

 

 

Adapazarı'nda, evi kurşunlandığı için polis merkezine şikayete giden Mehmet Çelik, mal beyanında bulunmadığı gerekçesiyle tutuklandı. İsim benzerliğinden kaynaklanan yanlışlık, Çelik'in eşinin savcılığa başvurması üzerine 9 gün sonra düzeltildi.

 

Mehmet Çelik (36), AA muhabirine, 25 Aralık 2007'de evinin kimliği henüz belirlenemeyen kişilerce kurşunlanması üzerine Cumhuriyet Polis Merkezine şikayette bulunmaya gittiğini, polis ekiplerinin eve gelerek inceleme yaptığını söyledi. Daha sonra ifade vermek için yeniden polis merkezine götürüldüğünü kaydeden Çelik, hakkında ''mal beyanında bulunmamak'' suçundan 10 günlük hapis cezası kararı olduğu gerekçesiyle tutuklandığını belirterek, şunları söyledi: ''İfade verdikten sonra bana Konya'da mal beyanında bulunmadığım gerekçesiyle tutuklandığımı söylediler. Ben Konya'da hiç yaşamadığımı, orayla bir alakam olmadığını söyledim. Ama kimse dinlemedi. Bana, 'senin ismin Mehmet Çelik değil mi?' dediler. Ben de evet adım Mehmet Çelik ama bir isim benzerliği olabileceğini söyledim. Hatta Konya'daki kişiyle sadece adım ve soyadım tutuyordu, onun dışında anne ve baba adı farklıydı. Buna rağmen beni dinlemediler.

 

Konya 3. İcra Ceza Mahkemesinin emriyle tutuklandığımı belirterek, beni polis merkezinden Ferizli L Tipi Cezaevine götürdüler.''

 

-''AİHM'E BAŞVURACAĞIM''-

 

Mehmet Çelik, suçu yokken tutuklandığı için büyük bir şaşkınlık yaşadığını ifade ederek, şöyle konuştu: ''Eşime suçum yokken tutuklandığımı bildirdim. Eşim, cumhuriyet savcılığına başvurarak, haksız yere tutuklandığımı bildirdi. Savcılık, Konya'daki avukatla irtibat kuruyor. Avukat evrakı buraya fakslıyor. Evrak incelendiğinde, beni yanlışlıkla tutukladıklarını anlıyorlar. 9 gün cezaevinde kaldıktan sonra, 2 Ocakta tahliye edildim. Yeni yıla cezaevinde girdim. Haksız yere 9 gün hapis yattığım için AİHM'e başvuracağım. Daha önce hiç cezaevine girmemiştim.'' Diğer yandan, Ferizli L Tipi Cezaevi yetkililerinden, Çelik'in 25 Aralık gecesi cezaevine konulduğu, kayıtlarda 8 gün hapiste tutulduğunun görüldüğü öğrenildi.

 

AA"

-http://www.kocaelim.net/haber!5359.html-

[Misafir CYRANO]

AİHM'e başvurmak her Türk vatandaşına Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınan bir haktır. Türkiye Cumhuriyeti AİHM'i Uluslararası bir mahkeme olarak tanımakta ve onun vereceği kararlara uyacağını taahhüt etmektedir.

 

AİHM'e başvurmanın , Türkiye Cumhuriyeti Mahkemelerine başvurmaktan hiçbir farkı yoktur. Bir kişi nasılki Türkiye Cumhuriyeti İdare'sinin aldığı kararlarla ilgili İdare mahkemelerine başvurabiliyorsa. Bu mahkemelerin aldığı kararla ilgili AİHM'e de başvurabilir.

 

Nasıl ki, belediyenin, polisin, valiliğin vs yaptığı bir işlem veya uygulamanın haksız olduğunu düşünüp, idare mahkemesine başvuruyorsanız. Devletin üst mahkeme olarak kabul ettiği AİHM'e başvurmanızda o kadar doğaldır, hakkınızdır.

 

Türkiye'den AİHM'e tutuklularda, memurlarda, polislerde her meslekten vatandaş başvurmaktadır.

[Φ dünyahepimizin]

AİHM'e başvurmak her Türk vatandaşına Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınan bir haktır. Türkiye Cumhuriyeti AİHM'i Uluslararası bir mahkeme olarak tanımakta ve onun vereceği kararlara uyacağını taahhüt etmektedir.

 

AİHM'e başvurmanın , Türkiye Cumhuriyeti Mahkemelerine başvurmaktan hiçbir farkı yoktur. Bir kişi nasılki Türkiye Cumhuriyeti İdare'sinin aldığı kararlarla ilgili İdare mahkemelerine başvurabiliyorsa. Bu mahkemelerin aldığı kararla ilgili AİHM'e de başvurabilir.

 

Nasıl ki, belediyenin, polisin, valiliğin vs yaptığı bir işlem veya uygulamanın haksız olduğunu düşünüp, idare mahkemesine başvuruyorsanız. Devletin üst mahkeme olarak kabul ettiği AİHM'e başvurmanızda o kadar doğaldır, hakkınızdır.

 

Türkiye'den AİHM'e tutuklularda, memurlarda, polislerde her meslekten vatandaş başvurmaktadır.

Sn CYRANO, ben de aynen sizin gibi düsünmekteyim. Konu basligini iyi irdelerseniz burada anlatilmak istenen AIHM e basvuranlarin Türkiye düsmani oldugunu vurgulamak istiyor ve basligi yapan yorumcu da genelde AIHM e sadce bölücü ötgüt üyelerinin basvurdugunu belrtiyor. Bende vermis oldugum alintilarla yorumcunun söyledigi gibi sadece bölücü örgüt üyelerinin degilde, Türk vatandasi herkesin AIHM e basvurabildiklerini ve hatta basvurduklarini göstermek icin yaptim.

Saygilar

[Φ kaplan-200]

Arastirmak gerek, verecegim alintidaki vatandasdami acaba bölücü örgüte üye. O Türkiye'yi AIHM'e verecegini söylüyor.

 

"21 Ocak 2008 12:15, Evi kurşunlandığı için polis merkezine şikayete giden Mehmet Çelik, mal beyanında bulunmadığı gerekçesiyle tutuklandı. Olayın sırrı çözülene kadar 9 gün hapis yattı.

 

 

Adapazarı'nda, evi kurşunlandığı için polis merkezine şikayete giden Mehmet Çelik, mal beyanında bulunmadığı gerekçesiyle tutuklandı. İsim benzerliğinden kaynaklanan yanlışlık, Çelik'in eşinin savcılığa başvurması üzerine 9 gün sonra düzeltildi.

 

Mehmet Çelik (36), AA muhabirine, 25 Aralık 2007'de evinin kimliği henüz belirlenemeyen kişilerce kurşunlanması üzerine Cumhuriyet Polis Merkezine şikayette bulunmaya gittiğini, polis ekiplerinin eve gelerek inceleme yaptığını söyledi. Daha sonra ifade vermek için yeniden polis merkezine götürüldüğünü kaydeden Çelik, hakkında ''mal beyanında bulunmamak'' suçundan 10 günlük hapis cezası kararı olduğu gerekçesiyle tutuklandığını belirterek, şunları söyledi: ''İfade verdikten sonra bana Konya'da mal beyanında bulunmadığım gerekçesiyle tutuklandığımı söylediler. Ben Konya'da hiç yaşamadığımı, orayla bir alakam olmadığını söyledim. Ama kimse dinlemedi. Bana, 'senin ismin Mehmet Çelik değil mi?' dediler. Ben de evet adım Mehmet Çelik ama bir isim benzerliği olabileceğini söyledim. Hatta Konya'daki kişiyle sadece adım ve soyadım tutuyordu, onun dışında anne ve baba adı farklıydı. Buna rağmen beni dinlemediler.

 

Konya 3. İcra Ceza Mahkemesinin emriyle tutuklandığımı belirterek, beni polis merkezinden Ferizli L Tipi Cezaevine götürdüler.''

 

-''AİHM'E BAŞVURACAĞIM''-

 

Mehmet Çelik, suçu yokken tutuklandığı için büyük bir şaşkınlık yaşadığını ifade ederek, şöyle konuştu: ''Eşime suçum yokken tutuklandığımı bildirdim. Eşim, cumhuriyet savcılığına başvurarak, haksız yere tutuklandığımı bildirdi. Savcılık, Konya'daki avukatla irtibat kuruyor. Avukat evrakı buraya fakslıyor. Evrak incelendiğinde, beni yanlışlıkla tutukladıklarını anlıyorlar. 9 gün cezaevinde kaldıktan sonra, 2 Ocakta tahliye edildim. Yeni yıla cezaevinde girdim. Haksız yere 9 gün hapis yattığım için AİHM'e başvuracağım. Daha önce hiç cezaevine girmemiştim.'' Diğer yandan, Ferizli L Tipi Cezaevi yetkililerinden, Çelik'in 25 Aralık gecesi cezaevine konulduğu, kayıtlarda 8 gün hapiste tutulduğunun görüldüğü öğrenildi.

 

AA"

-http://www.kocaelim.net/haber!5359.html-

 

Şimdi bu konuyla pkk teröristlerinin ahim meslesinin ne alakası var?

 

Bu olayda bir terör varmı?

 

uzman çavuşun haberini paylaşırken. burada her aihm' giden vatan hainidir diye bir tespit ancak sizingibi zihniyetlerden çıkabilir.

 

Sn dünya, eylemi yapan kişi devlete 17 yıl boyunca hizmet etmiş ,terörle mücadelede en ön saflarda yer almış ve bu insan mahkemelerin bile haklı davranmadığını ve hak mağduriyetine uğradığını düşünerek, Sesini basın yolu ile duyurmaya çalışmıştır.

 

Burada anlatılmak isenilen;

 

-17 yılını, Ömrünün en güzel çağlarını devlete veren bu insan, neden bir terörist kadar değer görmüyor.

 

-Uzman çavuşun ''Ahim'e gitmem,kendi devletimi başkasına şikayet etmem'' derken onun vatanına ve milletine olan saygısını gösterir ve bu saatten sonra yapılacaklar ise son çare demek istemiştir.

-Eğer hala bunca haberden,gervden sonra sesini duyurmak istediği yere duyurduktan sonra ,bir teröriste verilen kadar hukuk kadar hukuksuzluğa uğruyorsa...son çare olarak elbette zorda olsa son hakkını kullanacaktır.17 yıl en zor şartlarda kullan ve işin bitince sokağa at,insan olmanın gerği satılan satılır..

şimdi bu insanın ahim' e gitmesiyle, bir teröristin ahim'e gitmesi sizca aynımı?

 

-bir terörist,yada yandaşı açlık grevine gitseydi bu uzman çavuş gibimi sesiz sedasız kalınırdı.

 

-Valililik eylem için izin ve yer gösteriyor ve akşama eylem iznini kaldırıyor.Ankara Polisi tarafından çadırı “kamu düzenini bozduğu gerekçesiyle kaldırıldı.

 

Bunu üzerine Sincan’daki evinin bahçesine çadırını kurarak eylemine burada devam etti. Eylemine bu kez de Sincan Emniyeti müsaade etmedi.

 

Son çareyi evinin bir odasını bayraklar ve pankartlarla donatarak eylemini evinde sürdürdü arkadaşlarının ve eski komutanlarının ısrarları sonucu eylemine son vermiştir.

Çünkü arkadaşlarıda adamın pisi,pisine gideceğini düşünüyordu,kendilerinden başka kimse onu görmüyordu.

 

-Bunlara müsade etmeyenler, Diyerbakırda tugayın karşısında davullu, zurnalı çadır kuran dtp lilere neden ses çıkaramadılar.?

 

-sınır ötesi operasyona engel olmak adına canlı kalkan olan terörist yandaşlarını hergün tv lerde boy boy gösterirken,ce kimsenin sesi çıkmazken sizce bu adaletmi?

 

İlla teröristmi olmak gerek.

[Φ dünyahepimizin]

Şimdi bu konuyla pkk teröristlerinin ahim meslesinin ne alakası var?

.

.

.

İlla teröristmi olmak gerek.

Sn kaplan-200, sizin anlamadiginiz veya anlamak istemediginiz AIHM'e her Türk vatandasinin basvurabilecegi. Eger terörüst dediginiz kisi, kimse bilmiyorum ama, haksiz yere yargilandigini iddaa ediyorsa, aynen uzman cavusun haksizliga ugradigina inandigi gibi, ve Türk mahkemelerinden umudu kesildi ise tabiiki AIHM'e gider. Neden AIHM'e gitmemek vatanina ve milletine saygi olarak anlasiliyormus? O anlamda gidenler tümüyle vatanina ve milletine saygisizlik yapmis oluyor, yoksa yanlismi anliyorum? Ben hic bir zaman AIHM'e gitmenin vatangainligi olacagini söylemedim ve söylememde, ama kendi yorumlarinizi ya unutuyorsunuz yada yazdiklarinizin tam olarak anlamini bilmiyorsunuz herhalde, cünki sizin düsüncelerinize göre AHIM'E sadece terörüstler basvuruyor. Benim size vermis oldugum örneklerde terörüst diyemiyeceginiz kisi ve kuruluslar, bunlar AIHM'e gidenlerden veya gitmek isteyenler. Genelde Türkiye'de AIHM'e gidenler icin vatan hainleri gibi suclamalr yapilarak sindirilmek isteniyor, ama ona ragmen binlerce basvuru var. Uzman cavus ta zaten benim inancima göre sindirildigi icin, yani giderse vatan haini ilan edileceginden korktugu icin, en azindan gitmiyo´rsa yag cekerek gitmeyim diye vatanim iicn gitmiyorum demis. Yani yagcilik, baska bir sey degil.

AIHM ile sunu bunu bir birine karistirmamiza hic gerek yok. Her akli basindaki Türk vatandasi kendisine devleti tarafindan verilen haklari kulanabilir ve burada o haklari kullanmasi veya kullanmamasi onun vatan ve millet sevgisinin ölcüsü olamaz. Bu vatan millet sakarya sloganlariyla bir sürü vatandasin beyni yikaniyor ve haklarini aramiyorlar. Kim verecek onlarin hakkini?????