Φ YALINKILIÇ Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2008 Mucize Dua Ve Dünyânın Üzerinde Yazan “Allâh” Adı. Sığınıyorum Allâh’a Taşlanmış Şeytandan Adıyla Allâh’ın, Merhametiyle Kuşatanın, Gereğince Merhamet Edenin Allahdan Başka Tanrı Yok , Muhammed Allahın Elçisidir. Yazının resimli aslını görmek isteyen için adres; TIKLA http://www.enbuyuk1.tr.gg/MUC%26%23304%3BZ...B-ALLAH-ADI.htm Dünyâ haritasını tersine çevirdim, karaları çerçeveledim. Açıkça arapça “Allâh” yazılmış dünyânın üzerine. “Elbette tanrınız , elbet bir” (Kur’ân ,37sâffât4). Yüce Allâh yarattığı dünyânın üzerine adını yazmış. Dünyâ Haritasında gördüğünüz karalar ve ana kıtaya birleşik gibi Düzenli duran adalar çerçevelendiğinde daha açık görünen , usta Bir hattat elinden çıkmış çok güzel Arapça “Allâh” yazısı . Mucize duâ. Sığınırım Allâh’a çok iyi işitene, çok iyi bilene ;kovulmuş şeytandan. Adıyla Allah’ın Merhametiyle Kuşatanın, Çok Merhamet Edenin Allâh’ım senden istiyorum, peygamberin Muhammed ile ve sıkı dostun İbrâhîm (ile) ve senin sırdaşın Mûsâ (ile) ve senin sözcüğün ve senin rûhun Îsâ (ile) ve Mûsâ’nın Tevrât’ı ile ve Îsâ’nın İncîli (ile) ve Dâvûd’un Zebûr’u (ile) ve Muhammed’in Furkân’ı (ile) Allâh (c.c.) Salât etsin ona ve selâm etsin ve onlara, hepsine ve kendisini vahyettiğin vahyin hepsi ile yahut kendisini uyguladığın uygulama (ile) yahut kendisine verdiğin isteyen (ile) yahut kendisini yoksullaştırdığın varlıklı (ile)yahut kendisini varlıklandırdığın yoksul (ile) yahut kendisine yol gösterdiğin sapmış (ile) ve senden istiyorum senin adın ile ki onu indirdin Mûsâ’ya O’na Allâh salât etsin ve selâm. ve senden istiyorum senin adın ile ki onunla saçtın kulların rızıklarını. Ve senden istiyorum senin adın ile o’nu koydun yeryüzünün üzerine böylece durağanlaştı. Ve senden istiyorum senin adın ile ki o’nu koydun göklerin üzerine böylece o’nunla senin arşını kolayca yüklendi.ve senden istiyorum senin adın ile ki onu koydun dağların üzerine ve böylece takılıp kaldı.ve senden istiyorum senin adın ile ki senin arşın onunla kolayca yüklendi.ve senden istiyorum senin adın ile , Temizlik, Temizleyen, Bir, Dolu, Tek; indirilmiş, kitabında, en yakından (tek tek) ayıran ışıktan ve senden istiyorum senin adın ile ki onu koydun gündüzün üzerine ve böylece aydınlandı. Ve gecenin üzerine ve böylece karanlıklaştırdı ve senin iriliğin ile ve senin büyüklüğün ile ve senin verimli yüzünün ışığı ile o’nun ile Kur’ân ve ilmi bana rızık etmeni ve etim ve kanım ve işitmem ve görmem ile onu katıştırmanı cesedimi onunla işlemeni, çevrelemen ve kuvvetin ile böylece elbette o senin ile olandan başka çevreleme yok ve güç yok ey Merhametlilerin En Merhametlisi. (imâmı gazâli’nin ihyâ-u ulûmiddîn adlı kitâbının içindeki, zikir ve duâ 9. Kitâbın, 3. Bâbında, salât ve selâm ona yüce Allâhın elçisi Muhammedin arkadaşı Ebû Bekir’e öğrettiği duâ. İbn_i hibban’dan naklen.) Salât ve selâm ona yüce Allâh’ın elçisi Muhammed arkadaşı Ebû Bekire öğrettiği duâda yüce Allâh’ın Dünyânın üzerinde bulunan bir adından bahsediyor. İşte bu mucizedir yüce Allâh yaratışıyla adını yazdı , Dünyânın sâhibi olduğunu îlân etti. Burada birinci mûcize Dünyânın üzerinde Allâh adının varlığı. İkinci mûcize Allâh’ın elçisi Muhammedin Dünyânın üzerinde Allâhın bir adının varlığını bilmesi ve bildirmesi. Üçüncü mucize bu adın Allâh adının Dünyânın karalarının haritasını oluşturması sebebiyle Allâh’ın elçisinin Dünyanın haritasının şeklini bilmiş olmasıdır. Dördüncü bir bilgi ise isbatı kesinleştiği taktirde mûcize denebilir bir bilgi. Bu duâda , o ad ile yeryüzünün durağanlaştığından söz edilmesi. Durağanlaştı olarak tercüme edilen kelime Arapça “istekarrat” kelimesi. Bu fiili Arapların , özellikle sıcaklığın , hararetin serinliğe , sakinliğe dönüşmesi anlamında kullanırlar, bu anlamda sıcak tencereye su dökülmesi ve su ile Serinletilmesi için kullanılır. Dünyânın oluşum aşamalarından karaların oluşumuna kadar yeryüzünün kaynayan bir tencere gibi olduğu bilimsel bilgilerdendir. Bu hadis ; Duâ , Dünyânın kaynayan bir mağma denizi oluşundan , serin , yaşanabilir bir su ve karalar gezegenine dönüşümüne sebep olan en önemli etkilerden birinin Dünyâmıza gökten inen su olduğunu böylece hatırlatıyor. Böylece Bu duânın “istekarrat” durağanlaştı kelimesi de bu mucizeye katılıyor. Ayrıca bu duruma destek olan bir durum Dünyâdaki suyun Dünyâ büyüklüğünde bir kütlede oluşamayacağına dair bilimsel bilgi ile birlikte , Dünyâya uzaydan sürekli su yağması bilimin tesbit ettiklerindendir. Kur’ân’da Dünyâ hayatı suya benzetilerek onun gökten ; uzaydan geldiği bildirilir. Kur’ân’ın bildirdiği “su ve hayat uzaydan geldi” bilgisidir. Bu duânın yalnızca bir satırlık bir bölümünün açıklaması bile en az bu olağan üstülükleri , mucizeleri bulunduruyor. Diğer kısımları da benzer değerdedir. Öyleyse ; Allahdan başka tanrı yok , Muhammed Allahın elçisidir. Öyleyse ; “De o Allâh bir” (ihlas sûresi , âyet 1). Yazar : Ali kenan Aydın Alıntı
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2008 Dinin ne çok mucizelere ihtiyacı var... (Zayıflığından olsa gerek) Ve bana tümü gülünç gelmekte... DİPNOT... Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2008 Muhammedin tükürükle/üfürükle hastalıkları tedavi etmesi, şeytanı yere yatırıp hemen hemen boğması iddiaları, mucize degildir. Bunların olumsuzluğu mantıkla ispat olunur. Mucize olan bu iddialara 1400 yıl sonra insanların inanmalarıdır. Bu bir tek mucizedir. Fakat, eğer hatırlarsak, binlerce yıllar devam eden (Islam'dan daha yaşlı) eski kültürel inançlarda vardır. O yüzden, belki bu mucize dediğim "inançlar" bile o kadar olağanüstü bir şey değildir. Alıntı
Φ тσяυη тσѕυη Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2008 Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2008 Dinin ne çok mucizelere ihtiyacı var...(Zayıflığından olsa gerek) Ve bana tümü gülünç gelmekte... DİPNOT... Dinin mucizelere ihtiyacı yok. İspat bekleyenlerin mucizeye ihtiyacı var. Hani şu dinî konular kendilerine gülünç gelenlerin. Her şey tesadüf deyip geçmeye devam edin, Sırat Köprüsünde de aynı şeyi söylersiniz ama geçmek yerine düşersiniz. Bunu yazan tosun, okuyandan Allah razı olsun. Alıntı
Misafir Evren. Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2008 Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2008 Mucize Dua Ve Dünyânın Üzerinde Yazan “Allâh” Adı. Sığınıyorum Allâh’a Taşlanmış Şeytandan Adıyla Allâh’ın, Merhametiyle Kuşatanın, Gereğince Merhamet Edenin Allahdan Başka Tanrı Yok , Muhammed Allahın Elçisidir. . . Kardes, Kusura bakma ama ben haritaya baktim, arabca okumasini bildigim halde Arabca Allah yazdigini goremedim, Gerci Kaiynata bakmak yeterli, ama neden arabca yazmasi gerekiyor boyle seylerin onuda anlaya bilmis degilim, Dunya, uzerinde yazi ile Allah yazmasimi gerekiyor iman etmek icin. Inanmayacak olan insan, melekler gozlerine gozukse, Kaiynati yaratanin Allah oldugunu soylese dahi yinede iman etmezler. saygilar. Alıntı
Φ YALINKILIÇ Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2008 GÖRMEMİŞSEN , BAKMAMIŞSINDIR, sen de senin gibi insanların yazdığı türde bir kalemle yazan , insan türü bir tanrı arama , öyle bir tanrı yok. TANRININ BU YAZIDA KULLANDIĞI KALEMİ BİRAZ KALINMIŞ ANLAŞILAN. Son eklediğim resme bakarsan , Bildiğin türde bir kalemle yazılmış şeklini ve o şeklin kalınlaştırılmış halinin Dünya Haritası olduğunu daha iyi farkedebilirssin. Alıntı
Φ İSLAM_GÜLÜ Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Dinin ne çok mucizelere ihtiyacı var...(Zayıflığından olsa gerek) Ve bana tümü gülünç gelmekte... DİPNOT... ***** islam dininin hiçbir mucizeye ihtiyacı yok bu asırlarca önceki bir olaydı demek sende asırlar öncesinde kalmışsın milyonlarca kişiye milyonlarca mucizeler gönderildi en mükemmel mucizelerİ de HZ MUHAMMED MUSTAFA ALLAH yardımıyla insanlara gösterdi. ayın ikiye bölünmesi,ağaçların O'nunla konuşması.... hepsini yazamiycam çünkü merak eden araştırır ve öğrenir,ben sadece görevimi yaptım, ŞAHİT OL YA RAB ŞAHİT OL YA RAB BEN GÖREVİMİ YAPTIM TEBLİĞ ETTİM DAHA SONRA AHİRETTE "BİLMİYORDUK YA RAB SÖYLEMEDİLER YA RAB"DİYEMEZSİN diye anlatıyorum ALLAH DOĞRU YOLA ULAŞTIRIR İNŞALLAH Alıntı
Φ YARASA Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 islam dininin hiçbir mucizeye ihtiyacı yok diyorsun ve: en mükemmel mucizelerİ de HZ MUHAMMED MUSTAFA ALLAH yardımıyla insanlara gösterdi.ayın ikiye bölünmesi,ağaçların O'nunla konuşması.... diye ekliyorsun... Şimdi bunlar çelişlili değil mi arkadaşım? Madem mucizeye ihtiyaç yoktu neden milyonlarca mucizenin en güzelleri Muhammed' e gönderildi? Demek ki ihtiyacı varmış, hem de çok. Hem de en sağlamlarından... Bu arada, ay ikiye yarılmladı. yarılsaydı bugün bunun verilerini görürdük. Bu arada, ağaçlar konuşmaz, konuşamaz... Ağaçları konuşturarak ispatlanacak yüce güç zaten yüce değildir. Bunlar uydurmadır. Dini bu şekilde algılayıp savunmayınız. Alıntı
Φ İSLAM_GÜLÜ Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 diyorsun ve: diye ekliyorsun... Şimdi bunlar çelişlili değil mi arkadaşım? Madem mucizeye ihtiyaç yoktu neden milyonlarca mucizenin en güzelleri Muhammed' e gönderildi? Demek ki ihtiyacı varmış, hem de çok. Hem de en sağlamlarından... Bu arada, ay ikiye yarılmladı. yarılsaydı bugün bunun verilerini görürdük. Bu arada, ağaçlar konulşmaz, konuşamaz... Ağaçları konuşturarak ispatlanacak yüze güç zaten yüce değildir. Bunlar uydurmadır. Dini bu şekilde algılayıp savunmayınız. ŞU ANDA MUCİZEYE İHTİYAÇ YOK DEMİŞTİM BEN ÇÜNKÜ ASIRLAR ÖNCE SİZİN GİBİLER YİNE İNKAR ETMİŞ,VE SİZİN GİBİ MUCİZELER İSTEMİŞLER VE ALLAH ONLARI KALE ALIP PEYGAMBERLERİNE MUCİZELER GÖNDERMİŞTİR AMA HALA İNANMAYANLAR OLMUŞTUR,AMA İNANANLAR DA ÇOĞUNLUKTADIR 2.Sİ AĞAÇLAR KONUŞMAZ AY DA İKİYE YARILMADI DİYORSUN MADEM BUNU SÖYLEYEBİLİYORSUN BEN DE SANA ŞUNU SORUYORUM: BUNLARI GÖRMEDİĞİN İÇİN İNANMIYORSUN,OK AMA SENİN DE İNANDIĞIN BİR TANRI VARDIR VEYA HRİSTİYANLARIN HZ İSA SSI DİYELİM ASLINDA HZ İSA YALNIZCA HRİSTİYANLARIN DEĞİL AMA ONLAR ÖYLE DİYO YA ONDAN ÖYLE DEDİM PEKİ NEDEN ONUN ALLAHIN OĞLU OLDUĞUNA İNANIYORSUNUZ? HEEEEEEEE BUNU GÖRDÜNÜZ MÜ? HEM HANİ ALLAHA İNANMIYORLARDI Peki neden Allahın oğlu diyorlar? Alıntı
Φ YARASA Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 PEKİ NEDEN ONUN ALLAHIN OĞLU OLDUĞUNA İNANIYORSUNUZ?HEEEEEEEE BUNU GÖRDÜNÜZ MÜ? Bu sorunu hristiyanlara sor, bana değil. Benim böyle bir şeye inandığımı nereden çıkardın? Hem sen benim yazdıklarıma bak inancıma değil... Alıntı
Φ İSLAM_GÜLÜ Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 şu anda inancın evet beni ilgilendirmiyor haklısın ama bravo zaten güzel konuştuğun için seninle tartışıyorum Alıntı
Φ YARASA Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 ama bravo zaten güzel konuştuğun için seninle tartışıyorum Teşekkürler. Şu sıralar ülkemizde gerçekten tartışan insanlara ihtiyaç var. Seviyeli bir şekilde ama... Birbirini anlamaya yönelik, öğrenmeye ve öğretmeye yönelik.. Emin ol şu anda buna herzamankinden fazla ihtiyacımız var. Selamlar... Alıntı
Φ İSLAM_GÜLÜ Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 haklısın aslında pek tartışmada denmez buna bir nevi bilgi paylaşmak çünkü tartışmak ayrıdır Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 BEN DE SANA ŞUNU SORUYORUM: BUNLARI GÖRMEDİĞİN İÇİN İNANMIYORSUN,OK AMA SENİN DE İNANDIĞIN BİR TANRI VARDIR VEYA HRİSTİYANLARIN HZ İSA SSI DİYELİM ASLINDA HZ İSA YALNIZCA HRİSTİYANLARIN DEĞİL AMA ONLAR ÖYLE DİYO YA ONDAN ÖYLE DEDİM PEKİ NEDEN ONUN ALLAHIN OĞLU OLDUĞUNA İNANIYORSUNUZ? HEEEEEEEE BUNU GÖRDÜNÜZ MÜ? HEM HANİ ALLAHA İNANMIYORLARDI Peki neden Allahın oğlu diyorlar? Hristiyanlarin sizin Allaha inandiklarinizi nerden cikardiniz? Onlarin Tanrisi sizin Allahtan degisik tarif edilir kendi kitaplarinda. Incil'de onlarin Tanrisi "sevgi" ile bilinir. Sizin "Allahiniz" korkuyla tanitilir. Islam dininde, Takva diye bir kavram vardi. Takva=Allah Korkusu. Bunun gibi, Allahin size olan sevgisini ifade eden bir kavram biliyormusunuz? Bilmiyorsunuz. Cunku sadece "Takva" var. Ustelik sizin Allahiniz, arapca bilen, konusan Araplara gelmis der Kuranda. Mekke ve civarlarinda oturanlara gelmis der Kuranda. Nerden cikardiniz bu Allahin Hristiyanlarin Tanrisi oldugunu? Onlarin Tanrisi Muhammed tarafindan tarif edilmez, kendi peygamber dedikleri insanlar tarafindan tarif edilmistir. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Hristiyanlarin sizin Allaha inandiklarinizi nerden cikardiniz? Onlarin Tanrisi sizin Allahtan degisik tarif edilir kendi kitaplarinda. Incil'de onlarin Tanrisi "sevgi" ile bilinir. Sizin "Allahiniz" korkuyla tanitilir. Islam dininde, Takva diye bir kavram vardi. Takva=Allah Korkusu. Bunun gibi, Allahin size olan sevgisini ifade eden bir kavram biliyormusunuz? Bilmiyorsunuz. Cunku sadece "Takva" var. Ustelik sizin Allahiniz, arapca bilen, konusan Araplara gelmis der Kuranda. Mekke ve civarlarinda oturanlara gelmis der Kuranda. Nerden cikardiniz bu Allahin Hristiyanlarin Tanrisi oldugunu? Onlarin Tanrisi Muhammed tarafindan tarif edilmez, kendi peygamber dedikleri insanlar tarafindan tarif edilmistir. Hristiyanları'da kendi Peygamber dedikleri kişilerce tarif edilirde, sizin tarafınızdan çok sevilen Yahudilerce kabul edilmez ne hikmettir acaba ve Talmud'da çok özel şeyler yazılır Hristiyanlar hakkında bu duruma ne buyurursunuz acaba sayıne suheyla... Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Incil'de onlarin Tanrisi "sevgi" ile bilinir 2 Th.2:11 İşte bu nedenle Tanrı, yalana kanmaları için onların üzerine yanıltıcı bir güç gönderiyor. 2 Th.2:12 Öyle ki, gerçeğe inanmamış ve kötülükten zevk almış olanların hepsi yargılansın. Pr.16:4 RAB her şeyi amacına uygun yapar, Kötü kişinin yıkım gününü de O hazırlar. n.12:39>40 İşte bu yüzden iman edemiyorlardı. Nitekim Yeşaya başka bir yerde de şöyle demişti: «Tanrı onların gözlerini kör etti ve yüreklerini nasırlaştırdı. Öyle ki, gözleri görmesin, yürekleri anlamasın ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.» Rom.9:18 Demek ki Tanrı, istediğine merhamet eder, istediğinin yüreğini nasırlaştırır. Jer.14:12 "Oruç tutsalar bile feryatlarına kulak vermeyeceğim. Yakmalık sunu, tahıl sunusu sunsalar bile kabul etmeyeceğim. Tersine, kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla yok edeceğim onları." Sayıne suheyla yukardaki alıntılarıma ne dersiniz bu alıntılar " İNCİL" den ve muharref olanından "SEVGİ" burada varmı yoksa neden yok yazarsanız memnun olurum üstelik daha var yani devamı gelecek. Not. Yoksa olay sadece Müslüman karşıtlığ üzerinmi bina edilmiş... Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Hristiyanları'da kendi Peygamber dedikleri kişilerce tarif edilirde, sizin tarafınızdan çok sevilen Yahudilerce kabul edilmez ne hikmettir acaba ve Talmud'da çok özel şeyler yazılır Hristiyanlar hakkında bu duruma ne buyurursunuz acaba sayıne suheyla... Iste siz dedigimi ispat ettiniz. Yahudiler Isa'yi kabul etmiyorlar. Onlar kendi kitaplarina inaniyorlar. Isa'dan sonra yazilmis kitaplari ("New Testament") kabul etmezler. Sizin Kuraninizda ki Allah cok daha zalim tarif edilir. Cunku Araplarin o zaman ki adetlerine gure uygun olmustur. Sizin Kuranda ki Allah (Mohammed tarafindan) icat edilmis sozleri, Mohammede yakisacak sekilde, anlamsız olmustur. Bakalim Sizin Allahiniz Dunyayi nasil yaratmistir, der Kuranda: "Şüphesiz sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan ve Arş'a1 kurulan, geceyi, kendisini durmadan takip eden gündüze katan, güneşi, ayı ve bütün yıldızları da buyruğuna tabi olarak yaratan Allah'tır. Dikkat edin, yaratmak da, emretmek de yalnız O'na mahsustur. Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın şanı yücedir" (7:54) "Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan, sonra da Arş'a2 kurulup işleri yerli yerince düzene koyan Allah'tır. O'nun izni olmaksızın, hiç kimse şefaatçı olamaz. İşte o, Rabbiniz Allah'tır. O halde O'na kulluk edin. Hâlâ düşünmüyor musunuz? " (10:3) "O, hanginizin amelinin daha güzel olacağı konusunda sizi imtihan için, henüz Arş'ı su üstünde iken gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratandır. Böyle iken "Ölümden sonra şüphesiz diriltileceksiniz" desen, inkarcılar "Mutlaka bu apaçık bir büyüdür" derler. " (11:7) -------- Sizin Allah unutmus bu altı günü ve .... De ki: "Siz mi yeri iki günde (iki evrede) yaratanı inkâr ediyor ve O'na ortaklar koşuyorsunuz? O, âlemlerin Rabbidir." (41:9) O, dört gün içinde (dört evrede), yeryüzünde yükselen sabit dağlar yarattı, orada bolluk ve bereket meydana getirdi ve orada rızık arayanların ihtiyaçlarına uygun olarak rızıklar takdir etti. (41:10) Böylece onları, iki günde (iki evrede) yedi gök olarak yarattı ve her göğe kendi işini bildirdi. En yakın göğü kandillerle süsledik ve onu koruduk. İşte bu, mutlak güç sahibi ve hakkıyla bilen Allah'ın takdiridir. (41:12) ------- Peki sizin Allah niye bilmiyor kac gunde yarattigini? Sizin Allahin hafizasi cok zayif! Alıntı
Misafir katibin Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Yer küre ve içindekiler dört günde tamamlandı. Gökler de iki günde toplam altı gün eder. 7 âyette 6 gün deniyor. Fussilet?te ise detaylı olarak altı gün açıklanıyor. Bunun ikisi yer küre, ikisi içindekiler,Kısaca yer küre için 4 günden toplam bahsedilir, ikisi yerin yaratılması, ikisi içindekiler için, 6 günü geri kalan iki günde de gökler yaratılır ve son olarak kullandığınız terim, bahsettiğiniz tanrının hafızasının zayıflığına değil sizin ne kadar cahil ve kör oluşunuza kanıttır. bu hakaretimden ötürü diğer arkadaşlardan özür diliyorum. sizde Süleyha kendi tanrınızı birdaha bizim tenzih ederek andığımız Allah ismiyle söylemeyin. "Onlara; 'Allah'ın indirdiğine uyun' denildiği zaman onlar, 'Hayır! Biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız' dediler Allah'ın dinine uyun, size sunulan kalıplara veya küfrettiğiniz din inancına değil!! Onlar sağırdır, dilsizdir, kördür. Her ne kadar kulakları, dilleri ve gözleri olsa da, bu Kur'ân'dan istifade edip hidâyete ermedikten sonra onlar sağırdır, kördür, dilsizdir. Hilkatinin sebebi olan vazifeleri yerine getirmeyen kötürümleşmiş uzuvlar gibidirler. Sanki ne gözleri, ne dilleri, ne de kulakları var. ********** Alıntı
Φ YARASA Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Yer küre ve içindekiler dört günde tamamlandı. Gökler de iki günde toplam altı gün eder. fizik, kimya ve de jeoloji böyle olmadığını söylüyor ve çoktan ispatlamış durumda. Siz neredeydiniz o süre zarfında? Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 sizde Süleyha kendi tanrınızı birdaha bizim tenzih ederek andığımız Allah ismiyle söylemeyin. "Onlara; 'Allah'ın indirdiğine uyun' denildiği zaman onlar, 'Hayır! Biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız' dediler Allah'ın dinine uyun, size sunulan kalıplara veya küfrettiğiniz din inancına değil!! Onlar sağırdır, dilsizdir, kördür. Her ne kadar kulakları, dilleri ve gözleri olsa da, bu Kur'ân'dan istifade edip hidâyete ermedikten sonra onlar sağırdır, kördür, dilsizdir. Hilkatinin sebebi olan vazifeleri yerine getirmeyen kötürümleşmiş uzuvlar gibidirler. Sanki ne gözleri, ne dilleri, ne de kulakları var. ******. Siz Allahin avukatimisinizki onun hakkinda ne soylenilir ne soylenmezi biliyorsunuz? Peki beni "sağır, dilsiz, kör" yapan inandiginiz Allah degilmi? Ben Allahin yarattigi kul degilmiyim? Niye Allahin yarattigi kula hakeret ediyorsunuz? Allahin yarattiklarini begenmiyorsunuz? Kardesim, Allah diye bir sey yoktur. Allah kainati yaratmadi. Bir yaratici kainati yaratmis olabilir, ama o Allah degil. Bir taraftan Allahi oyle olaganustu ozelliklerle tarif edip, yaratici, her seyi bilen, her yerde olan, gokleri, yildizlari yaratan Tanri olarak tanitip, diger taraftan ayni Tanriyi bir insan gibi ofkeli, kizgin, intikam alici, ve yarattiklarini cehennemde atese atmaktan zevk alan merhametsiz biri olarak tanitmak cok celiskidedir. Kardesim, "ofke" bir zayifliktir. Her seye gucu yeten bir Allahin niye "zayifligi" olsun? Bunun farkina varmiyorsunuz, cunku 7inci asirda ki Arap usulu dusunuyorsunuz! Hosca Kal Alıntı
Misafir katibin Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 21. yüzyılı bu medeniyeti al başına çal, senin olsun uygarlık. buysa eğer. senin şu gelişen insanın neden hala yaratılışın ilk sırrı hz adem ile havva'da saklı. neden habil ile kabil tüm insanlığın esrarı ÖLÜMÜYLE YÜZLEŞENİN HALLERİ Bulutlar üzerine eğilince, Habil bu dünyadan geçmiş. Fazlasını istiyor. Kalbe ancak sığan duru aklın, emniyetli gönül görüşünün keskinliğinde, görüyor ki: Her bir yan gölge üstüne gölge. Gölge gölgeyle didişip duruyor. Her şey oluyor ama hiçbir şey de olmuyor. Tufan kopuyor ama Habil'in ayakları bile ıslanmıyor. Yangının ortasında, ateş yakmıyor, saçının tek teli tutuşmuyor. Can acısa bir türlü, acımasa bir türlü. Perdeyi göremeyen bütün gölgeleri gerçek sanıyor. Ve oyunu buna göre kuruyor, buna göre oynuyor. Habil'se gölgelerin üzerinden geçip gidiyor. İndirmiş kılıçlarını. Gölgelerle savaşmaya kalkışmıyor. Göklerin vâhid makamına doğru yer'den geçiyor. Çünkü acı can evine değince her şey yerine döner. Her şey gölgeye döner. Kabil diye biri yok aslında. Bir Allah var, bir de Habil. Kabil, Habil'in ne kadar dayanacağı sınanırken sadece içi boş bir gölge. Çünkü masumlar da gölgeden ateşler çıkararak sınanır. Kabil bir bahane. Ve. Habil diye biri de yok aslında. Bir Allah var bir de Kabil. Kabil sınanırken de Habil bir gölge. Çünkü zalimler de sınanır. Habil bir bahane ve ayrıca, 7. yüzyıl arap usülü düşünüyorsunuz diyerek eleştirinize 21 yüzyılı başınıza vurdum. ben o zamanın diri diri toprağa gömülen kız çocuklarının günahını değil, hz muhammed (sav) getirdikleri günahı omuzlandım. sizin şu 21 yüzyılı GOA yayın evlerinin uzak doğu kitaplarıyla adalete kavuşacağına inanmıyorum. hak yolunu yine hz Ademden hz Muhammed'e kadar gelen tüm peygamberleri tasdikleyen bir önder gösterecektir. yoksa mistisizm kapılsaydık elbet önder ve lider olarak bir melek yahut doğaüstü bir güç beklerdik. ve sizin gibi yaradıcıyı farklı görüp insanları birleştirecek bir ideolojiyi Allah'a sığınmayan birisi, yani hassan sabbah gibileri bulamaz. Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 21. yüzyılı bu medeniyeti al başına çal, senin olsun uygarlık. buysa eğer. senin şu gelişen insanın neden hala yaratılışın ilk sırrı hz adem ile havva'da saklı. neden habil ile kabil tüm insanlığın esrarı ÖLÜMÜYLE YÜZLEŞENİN HALLERİ Islam dini şiirle basladi ve sen şiirle ispat etmeye calişiyorsun. Bu yuzden Muhammedin amcasi ona normal degil derdi.. Tanidiklarina, Muhammede aldirma derdi. Bir cok Mekkeliler Muhammedin anormal bir şair oldugunu zannettiler. Farkindamisin, Muhammed kendisini savunmak icin, ve kendisini şairlerden ayirmak icin, şairleri kotu sozlerle tarif etti Kuranda. Muhammedi sen onun Amcasi Abu Leheb'den dahami iyi taniyorsun? Abu Leheb'in manasini biliyormusun? Niye Muhammed oyle cirkin bir isim takmiş ona? Niye Allah Kainatta olacak bir cok işini gucunu birkmişta "Abu Leheb" uzerinde bir Sure yazmiş. Abu Lehebe kufur etmis. Niye? Cunku bu yazilar Muhammedden gelmiştir, Tanridan degil. Sizin Allah dediginiz yaratici Abu Leheb'in gercek ismini bilimiyormu? Niye Allah , Muhammedin amcasina taktigi ismi kullaniyor. Belki Muhammed Allaha ne yazmasini soyluyor olabilirmi? Hosca Kal Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Iste siz dedigimi ispat ettiniz. Yahudiler Isa'yi kabul etmiyorlar. Onlar kendi kitaplarina inaniyorlar. Isa'dan sonra yazilmis kitaplari ("New Testament") kabul etmezler. O kadar çelişki içindesinizki yazdıklarınızda hem tutarlılık yok hemde kendi yazdıklarınızı kendiniz ikilem içerisinde bırakıyorsunuz nasılmı; bir kere Yahudiler İsa'yı kabul etmiyorlar dersiniz benim yazıma cevaben,ben ne yazmışım; Hristiyanları'da kendi Peygamber dedikleri kişilerce tarif edilirde, sizin tarafınızdan çok sevilen Yahudilerce kabul edilmez ne hikmettir acaba ve Talmud'da çok özel şeyler yazılır Hristiyanlar hakkında bu duruma ne buyurursunuz acaba sayıne suheyla... Benim yazdıklarımı asıl siz ispat etmişsiniz Yahudiler ne İsa'yı nede İncil'in hiç bir nushasını kabul etmezle malum İnciller muhteliftir. Sonra onlar kendi kitaplarına inanıyorlar dedikleriniz yahudilerse bu yazdığınız zaten şu an gazze'den belli değilmi. İsa'dan sonra yazılmış kitapları kimler kabul etmez bunada bir açıklık getirememişsin,Yahudiler kabul etmez anladık başka kimler kabul etmez ("New Testament") denen şeyi ve İncil'in orjinali varmı yani İsa a.s. vaz ettiği İncil mevcutmu şu an yazılan bütün İnciller İsa a.s. dan sonradır ve "ESİNLENMEDİR" bilmiyormu, idin... Sizin Kuraninizda ki Allah cok daha zalim tarif edilir. Cunku Araplarin o zaman ki adetlerine gure uygun olmustur. Sizin Kuranda ki Allah (Mohammed tarafindan) icat edilmis sozleri, Mohammede yakisacak sekilde, sacma sapa olmustur Bizim Kur'an'ımız Alemlerin RABBİ ALLAH'tan gelmiştir Amenna ve saddakna siz kendinize bakın. Ve yine sizden bir alıntı yapıp sözlerinize yanıt yazacağım... Hristiyanlarin sizin Allaha inandiklarinizi nerden cikardiniz? Onlarin Tanrisi sizin Allahtan degisik tarif edilir kendi kitaplarinda. Incil'de onlarin Tanrisi "sevgi" ile bilinir. Sizin "Allahiniz" korkuyla tanitilir. Islam dininde, Takva diye bir kavram vardi. Takva=Allah Korkusu. Bunun gibi, Allahin size olan sevgisini ifade eden bir kavram biliyormusunuz? Bilmiyorsunuz. Cunku sadece "Takva" var. Şimdi sizin sevgi dolu Hristiyan ve Yahudilerden bir demet sunacağım size sayıne suheyla. Pr.1:7 RAB korkusudur bilginin temeli. Ahmaklarsa bilgeliği ve terbiyeyi küçümser. Jer.14:12 "Oruç tutsalar bile feryatlarına kulak vermeyeceğim. Yakmalık sunu, tahıl sunusu sunsalar bile kabul etmeyeceğim. Tersine, kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla yok edeceğim onları." Lk.12:5 Kimden korkmanız gerektiğini size açıklayayım: kişiyi öldürdükten sonra cehenneme atma yetkisine sahip olan Tanrı'dan korkun. Evet, size söylüyorum, O'ndan korkun. 2 Kg.18:27 Komutan, "Efendim bu sözleri yalnız size ve efendinize söyleyeyim diye mi gönderdi beni?" dedi, "Surların üzerinde oturan bu halka, sizin gibi dışkısını yemek, idrarını içmek zorunda kalacak olan herkese gönderdi." Lev.20:15 Bir hayvanla cinsel ilişki kuran adam kesinlikle öldürülecek, hayvansa kesilecektir. Lev.20:16 Bir kadın cinsel ilişki kurmak amacıyla bir hayvana yaklaşırsa, kadını da hayvanı da kesinlikle öldüreceksiniz. Ölümü hak etmişlerdir. Lev.20:13 Bir erkek başka bir erkekle cinsel ilişki kurarsa, ikisi de *********lik etmiş olur. Kesinlikle öldürülecekler. Ölümü hak etmişlerdir. Lev.24:16 RAB'be söven kesinlikle öldürülecektir. Bütün topluluk onu taşlayacak. İster yerli ister yabancı olsun, RAB'be söven herkes öldürülecektir. 1 Korintliler:11-6 Eğer kadın örtünmüyorsa, saçını kestirsin. Ama kadının saçını kestirmesi ya da traş etmesi ayıpsa, başını örtsün. yas:22-5 «Kadınlar erkek giysisi, erkekler de kadın giysisi giymesin. Tanrınız RAB bu gibi şeyleri yapanlardan tiksinir. Şimdi sıra Talmud'da... Talmud?un en çirkin cinsi rezalet kısmı ?Kethuboth? tur. Elimizdeki eski İbranice ?kethuboth?lar ile haham Dr. Samuel Daiches ile Dr. Israel W. Slostski tarafından inceden inceye araştırılarak, İbranice bilmeyen yahidilere etüd için dağıtılan ?kethuboth?da mevcuttur. Kethuboth 11b çocuklar için cinsi temas yapan büyükler ve ile cinsi temasta kullanılan çocuklar hakkında şu garip fikri ileri sürer: ?Bir büyük küçük bir kız ile cinsi temas yaparsa bu göze girmiş bir parmak gibi kabul edilmeli. Keza bir çocuk bir kadınla temas ederse buda kadının cinsi uzvuna bir çubuk girmiş olarak kabul edilmeli. Bir büyük tarafından bir çocuk baştan çıkartılıp ırzına geçirilirse bu ırza girme hadisesi olarak kabul edilmeli, bir büyük tarafından bir çocuk baştan zıkartılıp ırzına girilirse bu ırza geçme hadisesi olarak değerlendirimemeli; ?Nasıl ki gözyaşı tekrar ve tekrar yeniden insanın gözüne gelirse üçyaşından küçük iken cinsi temasta bir kızanda bekareti geri gelebilir?. Küçük yaşlarda erkeklerle yatmış bir kız çocuğu evlenirken bu vaziyeti kocasına bildirmeli aksi halde kan gelmez ve kocası da bu vaziyetten hoşlanmaz.? Kethuboth 11b devam ediyor; ?bir Yahudi kızının bekareti iki yüz zuz (eski Yahudi parası) değerindedir. Bu pazarlıkla daha evvelinden verilebilir. Daha yazabilirim fakat değmez nede olsa onlarda ehli kitap... Bakalim Sizin Allahiniz Dunyayi nasil yaratmistir, der Kuranda:"Şüphesiz sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan ve Arş'a1 kurulan, geceyi, kendisini durmadan takip eden gündüze katan, güneşi, ayı ve bütün yıldızları da buyruğuna tabi olarak yaratan Allah'tır. Dikkat edin, yaratmak da, emretmek de yalnız O'na mahsustur. Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın şanı yücedir" (7:54) "Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan, sonra da Arş'a2 kurulup işleri yerli yerince düzene koyan Allah'tır. O'nun izni olmaksızın, hiç kimse şefaatçı olamaz. İşte o, Rabbiniz Allah'tır. O halde O'na kulluk edin. Hâlâ düşünmüyor musunuz? " (10:3) "O, hanginizin amelinin daha güzel olacağı konusunda sizi imtihan için, henüz Arş'ı su üstünde iken gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratandır. Böyle iken "Ölümden sonra şüphesiz diriltileceksiniz" desen, inkarcılar "Mutlaka bu apaçık bir büyüdür" derler. " (11:7) Sizin Allah unutmus bu altı günü ve .... De ki: "Siz mi yeri iki günde (iki evrede) yaratanı inkâr ediyor ve O'na ortaklar koşuyorsunuz? O, âlemlerin Rabbidir." (41:9) O, dört gün içinde (dört evrede), yeryüzünde yükselen sabit dağlar yarattı, orada bolluk ve bereket meydana getirdi ve orada rızık arayanların ihtiyaçlarına uygun olarak rızıklar takdir etti. (41:10) Böylece onları, iki günde (iki evrede) yedi gök olarak yarattı ve her göğe kendi işini bildirdi. En yakın göğü kandillerle süsledik ve onu koruduk. İşte bu, mutlak güç sahibi ve hakkıyla bilen Allah'ın takdiridir. (41:12) Peki sizin Allah niye bilmiyor kac gunde yarattigini? Sizin Allahin hafizasi cok berbat! Sayıne suheyla sizin eleştiri diye yazdıklarınız "İNCİTİCİ" oluyor,Müslümanları ve İslamı hem sevmiyorsunuz hemde inanmıyorsunuz tamam kabul ettik zaten dinimiz öyle emreder fakat bu kadar hoyrat olmanızın altında yatan sebep sakın İslamın ve Müslümanların İnançlarının sizinkilerden hem doğru hem iyi olması olmasın sakın,üzülmeyin Yahudi ve Hristiyanlar ehli kitap olmaları dolayısı ile eldeki kitaplarında bazı doğrular vardır neyse gelelim size vereceğim yanıtlara,iyi okuyun,iyi belleyinki belki bir gün lazım olur... Fussilet, 9- De ki: "Siz mi yeryüzünü iki günde (iki evrede) yaratana nankörlük ediyor ve O'na ortaklar koşuyorsunuz? O alemlerin Rabb'idir." 10- Yeryüzüne sabit dağlar yerleştirdi. Onda bereketler yarattı ve orada rızıklarını arayanlar için dört günde (dört evrede) düzene koydu. 11- Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne: "İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin" dedi. "İsteyerek geldik" dediler. 12- Böylece onları, iki gün (iki evre) içinde yedi gök var etti ve her göğün görevini vahyetti. Yakın göğü ışıklarla donattık ve bozulmaktan koruduk. İşte bu bilen, güçlü olan Allah kanunudur. Açıklama; Şu anda insan aklının ürünü bilimlerin son verilerine dayanarak en fazla şunu düşüne biliyoruz. Burada sözü edilen günler, yeryüzünün ardarda geçtiği, sonunda yerkabuğunun bugünkü şeklini alıp katılaştığı ve şu anda bildiğimiz hayata elverişli hale geldiği evrelerdir. Bu evreler şu anda elimizde bulunan bilimsel teorilerin dediğine göre- dünya ölçüleri ile yaklaşık olarak iki milyon yıl sürmüştür. Bunlar sadece kayaların incelenmesine ve bunlar aracılığı ile dünyanın ömrünün belirlenmesine ilişkin varsayımlara dayalı bilimsel değerlendirmelerdir. Yevm (lafzen, "gün") teriminin "evre" olarak çevrilmesi. Kozmik olaylar ile ilgili birçok Kur'an ayetinde olduğu gibi, evrenin yaratıldığı "altı çağ" ya da "altı evre" -bunların "iki"si, yukarıdaki ayete göre, dünya da dahil, inorganik evrenin gelişmesi ile geçmiştir- tam bir temsîlî muhtevaya sahiptir: bu durumda, evrenin "ezelî" olmadığına, zaman içinde belli bir başlangıcının olduğuna ve bu hale gelinceye kadar belli bir zamanın geçmesi gerektiğine işarettir. Şimdi;ARAF 54. Ayet; ŞÜPHESİZ, Allah'tır sizin Rabbiniz; gökleri ve yeri altı çağda (evre) yaratan; ve arşa, o sınırsız kudret ve iktidar makamına kurulan. Gündüze, kendisini ivedilikle kovalayan geceyi sarıp sarmalayan O; koyduğu yasalara boyun eğen güneşiyle, ayıyla, yıldızlarıyla her şey O'nun: bütün bir yaratılış ve tüm buyurma, yasama kudreti. Ne yücedir Allah, ne uludur âlemlerin Rabbi! Açıklama; bu ifade Allah'ın âlemleri yaratmasına ilişkin bir açıklamayla bağlantılı olarak geçmektedir. -Genellikle "gün", ama yukarıda "çağ" (aeon) olarak tercüme edilen yevm sözcüğü, Arapça'da, ister "çağ" (aeon) gibi son derece uzun, ister "an" gibi son derece kısa olsun, her türlü süreyi ya da zaman aralığını ifade etmekte kullanılır. Arapça kullanımında (lafzen, "saat") terimi, sadece astronomik saati yani, ortalama güneş gününün yirmidörtte birini değil, aynı zamanda soyut "zaman" fikrini ve yine, büyük ya da küçük onun herhangi bir kesitini, hatta kritik bir ânını da ifadeye yarar. Alıntı
Misafir katibin Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Tanrı ebu lehebe neden küfretsin, Tanrı firavunu neden örneklesin, Tanrı peygamberlerden niye örnekler getirsin. eğer inkarında benim payım çoksa, benim senin inkarından imanım artar, seninse küfrün. eğer bunda ben suçluysam susarım, ama seninde susman şartıyla yoksa nasıl susarım Ebu leheb'e neden ayet indirsin. Kuran bir zaman diliminin değildir. zaten zaman nasıl bir birimdir, andan ibaret değil midir 1- Ebu Leheb'in iki eli kurusun; kurudu ya.(1) 2- Malı da, kazandıkları da kendisine bir yarar sağlamadı.(2) 3- Alevli olan bir ateşe girecektir. süleyha, tanrı ebu leheb yada firavun isimlerine neden ayet indirsin,. hiçbirşey vaad etmeyen tanrı neden cahiliye dönemini çıkar hesapları için hakkın önüne geçen zalime ayet indirsin,? O tanrı indiremez. ancak olmertler için olamaz mı veya küfürde ısrar edenler için. ki manası ateş alevi olan bir kelime. ve tabi niye indirmesin leheb için ve lehebler için? Amcası olması neyi değiştirir, Musa'nın oğluda asilerden değil miydi? söyle demiyor muydu yeryüzünü yutan suların ortasında öğüt veren babasına ben yüzmeyi biliyorum, senin Allah'ına neden sığınayım diye. tabi, neden inanasın ki, bende musa sabrı yok sana durmadan sakince tebliğ edecek kadar; oysa sende hz Musa'nın oğlu gibi asilik var. burdayım, burdayız. son olarak ebu leheb'e neden ayet indirsin tanrı, senin soruna şu soruna şunu da eklemeli; Tanrı neden bir kuluna rasüllük versin ki neden kitap indirsin. her insan kendisi bulur yolunu. o zaman sende bul ve o tanrının ne istediğini söyle: “Yemin olsun, eğer insanlar ve cinler şu Kur’an’ın bir benzerini getirmek üzere bir araya toplansalar, birbirlerine destek de olsalar, onun bir benzerini yine de ortaya getiremezler. ” Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2009 Islam dini şiirle basladi ve sen şiirle ispat etmeye calişiyorsun. Bu yuzden Muhammedin amcasi ona normal degil derdi.. Tanidiklarina, Muhammede aldirma derdi. Bir cok Mekkeliler Muhammedin anormal bir şair oldugunu zannettiler. Farkindamisin, Muhammed kendisini savunmak icin, ve kendisini şairlerden ayirmak icin, şairleri kotu sozlerle tarif etti Kuranda. Muhammedi sen onun Amcasi Abu Leheb'den dahami iyi taniyorsun? Abu Leheb'in manasini biliyormusun? Niye Muhammed oyle cirkin bir isim takmiş ona? Niye Allah Kainatta olacak bir cok işini gucunu birkmişta "Abu Leheb" uzerinde bir Sure yazmiş. Abu Lehebe kufur etmis. Niye? Cunku bu yazilar Muhammedden gelmiştir, Tanridan degil. Sizin Allah dediginiz yaratici Abu Leheb'in gercek ismini bilimiyormu? Niye Allah , Muhammedin amcasina taktigi ismi kullaniyor. Belki Muhammed Allaha ne yazmasini soyluyor olabilirmi? Hosca Kal Biz Avrupa milletleri medeni imkanlarımıza rağmen Hz. Muhammed'in son basamağına varmış olduğu merdivenin daha ilk basamağındayız. Şüphe yok ki, hiç kimse bu yarışmada O 'nu geçemeyecektir. Ve bu kitap da son derece pratik olduğundan ebediyen tesirini kaybetmeyecek ve diğer milletleri etrafına toplayacak tır. (J. W. Goethe) Aslında suheyla bayan kendi ikrar ediyor İslamı nedir (Mekkeliler Muhammedin anormal bir şair oldugunu zannettiler.)Zannettiler ama sonra işi farkettiler nedir;Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adı ile. Allah, kendinden başka hiçbir ilâh yokdur. (O), Hayy ve Kayyûmdur. Onu ne bir uyuklama, ne de bir uyku tutabilir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Onundur. Onun izni olmadan, nezdinde kim şefâ’at edebilir? O (yaratdıklarının) önlerindeki ve arkalarındaki gizli ve âşikâr her şeyi bilir. Onun ilminden, yalnız kendisinin dilediğinden başka hiçbir şey kavrayamazlar. (Mahlûkatı). Onun kürsüsü gökler ve yeri kaplamışdır. Bunların (yerin ve göğün) koruyuculuğu Ona ağır da gelmez. O, çok yüce, çok büyükdür. Haşr Suresi;22.O Allah ki, O'ndan başka İlah yoktur. Gaybı da, müşahede edilebileni de bilendir. Rahman, Rahim olan O'dur. 23.O Allah ki, O'ndan başka İlah yoktur. Meliktir; Kuddûstur; Selam'ır; Mü'mindir; Müheymindir; Azizdir; Cebbardır; Mütekebbirdir. Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok Yücedir. 24.O Allah ki, Yaratan'dır, (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir, 'şekil ve suret' verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir. Benziyormu şiir'e değilmi... Belki sayıne suheyla ebu leheb'i bizden ve Şanlı Peygamberimizden a.s.v. daha iyi tanıyordur ama farketmez Kur'an ne yazarsa doğrudur ve ALEMLERİN RABBİ ALLAH TEALA'DAN GELMİŞTİR... Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla... 1.Elleri kurusun Ebu Lehib'in;zaten kurudu ya. 2.Ne malı kurtardı onu ne de kazandığı. 3.Alevli bir ateşe yaslanacaktır o. 4-Karısı da öyle. 5-Odun hamalı olarak.gerdanında bir ip olacaktır onun,en sağlam fitillisinden. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.