Φ Yorgun_Demokrat Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 YAKARIM GECELERİ Bu aşkın nüshası rüzgarlarda Aslı bende kalacak Bizi hasret saracak Bulutlar çıldıracak Ayrılık başımı döndürüyor Kavuşmayı özlettin İntiharlar kuşandım Bu aşkı sen kirlettin Geçtim borandan kardan Yitirdim bahçeleri Ellerimi tutmazsan gülüm Yatamam geceleri Bu aşkın nüshası rüzgarlarda Kahrı bende duracak Sende ihanet gülüm Bende matem kalacak Bu aşkın efkarı şarkılarda Yüzün bende solacak Bizi zaman yenecek Ve anılar kalacak Geçtim borandan kardan Yitirdim bahçeleri Ellerini tutmazsam gülüm Yakarım Geceleri Yılmaz ODABAŞI En beğendiğiniz şiirleri zaman içerisinde bu başlık altında istiyorsanız güzel bir şekilde paylaşabilirsiniz.. DostçaKalın... Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 HAYAT GÜL KOKULU BİR SAĞANAK YİNE Gözlerimin önünde ıslak dağların kabaran yalnızlığı. Ne varsa uçurumlar eşiğinde, hüzünlerle yalpalayan ne varsa, gözlerimin önünde ve hayat gül kokulu bir sağanak yine… Bir şeyler anlatmak istiyor hayat ve alıp götürmek bir şeyleri kurt sofralarına… Gün batıyor... Gün batıyor bukağısı paslı bir sevinç oluyor yalnızlığım. Unutuyorum sevgilim suretini; durgunluğum “niçin”di unutuyorum… Gün batıyor... Gün batıyor ürkek yıldızlar dolanıyor yalnızlığıma. Umurumda değil ne bu yağmur ne ayaz ne de bu ker**** kokusu havada; unutuyorum, sabaha kadar, gün batıyor. Geciken sabahlara koşuyor kuşlar gözlerimin önünde ve hayat gül kokulu bir sağanak yine… 1984, Bursa(Yılmaz Odabaşı) Alıntı
Φ bursercan Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 ah keske ben su sıırlerı sevseydım.belkı sıır bolumunuzu bozacagım ama bırsey soylemek ısterım. benım ıcın sıır muzıkle bırlestıgı zaman benım ıcın bır anlam kazanıyor.sadece yazınsal olarak sıırı kanadı olmayan bır kus mısalı goruyorum. sıırlerınız ıcın tesekkurler arkadaslar... Alıntı
Φ Yorgun_Demokrat Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 ah keske ben su sıırlerı sevseydım.belkı sıır bolumunuzu bozacagım ama bırsey soylemek ısterım.benım ıcın sıır muzıkle bırlestıgı zaman benım ıcın bır anlam kazanıyor.sadece yazınsal olarak sıırı kanadı olmayan bır kus mısalı goruyorum. sıırlerınız ıcın tesekkurler arkadaslar... Sağol arkadaş. Hayır sayfayı bozmadın. Tam tersi, ilgi göstermen hoş oldu. Benimde Şiirle pek aram yoktu ama alıştırdım kendimi ve sonra gerçekten çok güzel olduklarını anladım. Müzik benim içinde çok önemli. Şiirler müziğe döküldüğü zaman çok güzel oluyor.. Sende sağol.. Mavi Olmayan Gökyüzü; Şiirin için teşekkür ederim.. DostçaKalın Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Dur ama en çok sevdiğim şiiri eklemedim daha! Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız, yani, beyaz masadan, bir daha kalkmamak ihtimali de var. Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına, hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden, yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz en son ajans haberlerini. Diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için, diyelim ki, cephedeyiz. Daha orda ilk hücumda, daha o gün yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün. Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu, fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu. Diyelim ki hapisteyiz, yaşımız da elliye yakın, daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının. Yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız, insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla yani, duvarın ardındaki dışarıyla. Yani, nasıl ve nerede olursak olalım hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak... 1948 (Nazımdan) Alıntı
Φ Yorgun_Demokrat Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 22 Temmuz , 2008 Teşekkürler Mavi... **************************************** HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM Seni, anlatabilmek seni. İyi çocuklara, kahramanlara. Seni anlatabilmek seni, Namussuza, halden bilmeze, Khpe yalana. Ard- arda bilmem kaç zemheri geçti, Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu. Dışarda gürül- gürül akan bir dünya... Bir ben uyumadım, Kaç leylim bahar, Hasretinden prangalar eskittim. Saçlarına kan gülleri takayım, Bir o yana Bir bu yana... Seni bağırabilsem seni, Dipsiz kuyulara, Akan yıldıza, Bir kibrit çöpüne varana, Okyanusun en ıssız dalgasına Düşmüş bir kibrit çöpüne. Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin, Yitirmiş öpücükleri, Payı yok, apansız inen akşamlardan, Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene, Seni anlatabilsem seni... Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır Üşüyorum, kapama gözlerini... Ahmed ARİF Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 Bugün En Az Gözlerin Kadar Üşüyorum.. Bu gün bir başka hüzün yüklü gözlerimde, bir başka bakıyorum dünyaya, bir umut desen yok, gözlerinin sanki ışığı sönmüş, ısıtmıyor eskisi gibi yüreğimi, sorun ben miyim yoksa, yoksa sıkıldın mı aşkımdan, sendemi vazgeçeceksin daha başlamadan; Kilitli kapılar arkasından çıkardım bende güzel kalan ne varsa; senin için, yağmur olup yağmak istedim pıhtılaşmış hayallere, ezberimde tükenmiş sevdaların unutulmuş anılarıyla; Bir sana yükledim yeniden kirli yüreklerin el süremediği temiz aşkımı, adın kadar, yüreğin kadar temiz olan aşkımı; Bu içlenme bana mı, bu keder, bu hüzün, bilmiyor musun tek heceden de olsa kurduğun cümlelere yoksun olduğumu, çiçeğin suya özlemi kadar yalnızım bugün, gözlerimin gözlerine zaafı kadar yalnızım. Bilmiyorum bu sensiz dünyanın bir sonu var mı, bu nefes gibi soluduğum hicran akşamlarının bir sabahı var mı senli. Bir gün kapı çalınacak mı, çalınsa da açınca sen çıkacak mısın karşıma, titrek bir sesle ben geldim; diyecek misin? Hoş geldin diyebilecek miyim bir gün; Belki de olabilme ihtimaline sığındığım bir aşkın sabahına hasretim, belki de tetiğini çekemediğim bir sevdanın arpacığındayım bugün, oysa kalbim çoktan vuruldu, kan kaybeden yüreğimin yasındayım. __________________ Alıntı
Φ bursercan Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 ya neden kendı yazdıgınız sıırlerı burada paylasmıyorsunuz bızımle. varsa boyle calısmalarınız cekınmeden ekleyın lutfen. Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 24 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 24 Temmuz , 2008 ya neden kendı yazdıgınız sıırlerı burada paylasmıyorsunuz bızımle. varsa boyle calısmalarınız cekınmeden ekleyın lutfen. Ben şiir yazma yeteneğinden yoksunum.Yorgun Demokrat yazıyorsan bekleriz.Şimdiki sana ve Yorgun Demokrat'a gelsin. elde var hüzün söyleşir evvelce biz bu tenhalarda ziyade gülüşürdük pır pır yaldızlanırdı kanatları kahkaha kuşlarının ne meseller söylerdi mercan köz nargileler zamanlar değişti ayrılık girdi araya hicrana düştük bugün ah nerde gençliğimiz sahilde savruluşları başıboş dalgaların yeri göğü çınlatan tumturaklı gazeller elde var hüzün o şehrâyin fakat çıkar mı akıldan çarkıfeleklerin renk renk geceye dağılması sırılsıklam âşık incesaz kadehlerin mehtaba kaldırılması adeta düğün hayat zamanda iz bırakmaz bir boşluğa düşersin bir boşluktan birikip yeniden sıçramak için elde var hüzün atilla ilhan Alıntı
Φ Yayamaz Kayımca Gönderi tarihi: 24 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 24 Temmuz , 2008 YEDİ DERYALAR GEÇSEN gönüllü köleler gördüm burulmuş insanlıklar yalınkat adamlıklar dişilikler-kişilikler koftiden havariler yılankavi gülüşler palavra süvariler üzerlikler arasında uyudum yıldızların tarlasında boz yüğrük yılanlarla onlar ki özgürlüğe libas biçen yalancı bezzazlardı debbağlar çarşısından geçtim zamanın mılç olmuş alanlardan spartaküsün çivilerini topladım başaklar hışırdayan topraklardan ülkeler uzanıyordu arasat meydanlarında hesaplar kitaplar tasarlanmış hayatlar önceden belirlenmiş rüyalar adaletsiz dağıtılmış hülyalar… tunç ustaları iyi bilir hikayemi dünyanın tüm dağlarında şaki benim kör dostluklarda biledim hançerimi kılıncım hınçla kılağılandı sağır duyarlıklar şehirlerinden geçtim geçen sular kirlenirdi ben onların paralarını pullarını saltanatlarını koltuklarını özgürlüklerini devirdim bir tekmede varıp sorun tüm resmi tarihlere aynıyla vaki ne soytarılar geçti siyaset meydanından afaki yal başında hırlaşan itlere tanık dünya irinli demeçler satılmış gazeteler şairler ki bu soytarı sultasında bu talan sofrasında saki kişiliği iğdiş olmuş insanlık dinozor bir karanlık uluyor ortalıkta kitleler boğaz boğaza ben ki bütün zamanlarda bütün dağlarda şaki… “görüp ahkam-ı asrı münharif sıdk u selametten” çalı diplerinde yattım ve zındanlar yazıldı alnıma en eski kaçkınıyım tarihin deli deryalara düştüm beri benzer sevdaları seçmedim namertler köprüsünden geçmedim bütün çağlarda bütün sularda firarilik kaldı payıma çobanıyım dalgaların zırhlar ördüm kalbimdeki adaya sirenlerin sesinden gönüllü inen korsanım mor sulara odisseie nin gemisinden binyılların duldasında doğup ölen köleler vıcık vıcık kişilikler üç kuruşa satılan onur nasıl çıkar insanlıktan bir sineğe bir fareye nasıl dönüşür insan kaç leyla vü mecnun kaç ferhad ve şirin yüzlerinde kav değiştiren bir yılan kahrolmuş çocukluklardan yaşanmamış gençliklerden geçip gelen düşleri işgal altında kitleler ruhları hastalıklı büyüyen kitleler ki bu zulüm tezgahında böcek sürüsüne dönüştürüldüler oysa tarih içlerinden spartaküsler çıkan köleler gördü binyıllara onurun destanını yazarak derisini yüzdükçe cellat çılgın gülüşleri sonsuza akan mansur’un gözleriyle bakan akılalmaz inatlar geçti ve ferhad’a dağ deldiren aşklar tanıdı zaman oysa şimdi iğdiş bir insanlık çekirgeler gibi birbirine saldırıyor aç gözlü iştihayla bundandır korsanım bu bataklıkta şarkımın hançeri kırılsın zokalanmış yüreğime and olsun yedi deryalar geçsen bin gemi batırsan haksızlığa başkaldıran bir bayrak değilse kalbin bin ömür de yaşasan arasan arasan arasan sevdanın adasına uğramaz kalbinin kalyonu ADNAN DURMAZ Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.