Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Emperyalizm Hizmetinde "Türk Milliyetci" Gladyo - "Kürt Milliyetci " PKK ortaklığı ve Halk Aydını Uğur Mumcunun katli


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Çarşamba, Ocak 24, 2007

Emperyalizm Hizmetinde "Türk Milliyetci" Gladyo - "Kürt Milliyetci " PKK ortaklığı ve Halk Aydını Uğur Mumcunun katli

 

 

(aşağıda italiklediğim notları hangi yazıdan, ve yada hangi kitaptan aldığımı hatırlamıyorum, Uğur Mumcunun ölüm yıldönümünde "Irkcı miliyetciliğin" ve bu duyguların nasıl sömürüldüğünü ve sonuçta kimlere hizmet ettiğini TABAN daki insanlarımızın görebilmesi umuduyla yorumlarımla buraya aktarıyorum)

 

 

9 Ekim 1992 tarihli yazısında Uğur Mumcu: "Bugün PKK örgütü arasında kimbilir kaç tane ajan var? Yalnızca MİT ajanları mı? Ortadoğu ajan kaynıyor. Kürt örgütleri arasına sızmış kimbilir kaç CIA ajanı görev yapıyor?" diye soruyordu.

 

 

15 Ekim'de ise "Gazetecinin görevi gerçeği aramaktır. Kürt sorunu konusunda bu köşede yapmaya calıştığımızda budur. Örneğin Abdullah Öcalan kimdir? PKK nasıl kurulmuştur? Bunları araştırıyoruz. Bu araştırmaların başlangıç noktası Öcalan'ın kimliğidir." diye yazdı.

 

Mumcu, daha önce Aydınlık gazetesindeki bazı haberlere atıf yaparak soruyordu: "Apo'nun kontrgerillacilarla işbirligi yaptığı, PKK içindeki MIT ajani bir pilotu kolladığı ve kayınpederinin MIT elemanı olduğu doğru mu?"

 

8 Ocak 1993 tarihli yazısında yine bu konuya giriyor ve aynen şöyle diyordu:

 

"Birileri Türk halkını Kürt halkına, Kürt halkını da Türk halkına düşman edici kanliı bir tuzak kuruyor. Yakında yayınlanacak bir yayınımda Kürt milliyetcileri ile istihbarat ajanları arasındaki ilişkilere ışık tutacak ilginç belgeler açıklayacağım." U.Mumcu

 

O zamanın istihbarat ajanlarının genellikle "MHP li Türk Milliyetci" lerden oluştuğunun gizli yanı kalmadı.

 

Uğur Mumcu bu yazıyı yazdıktan tam 16 gün sonra öldürüldü ve bahsettiği "belgeler" in açıklanması engellendi..

 

 

 

Belkide bu belgeler "kahrolsun Kürtler" yaygarası yapan larla "kahrolsun Türkler" yaygarası yapanların, emperyalistlerin çıkarları doğrultusunda Türkiyede halk arasında nefret, düşmanlık ve bölünmeyi hedefleyen, "Türk" ve "Kürt" milliyetciliği maskesi altındaki ve hala günümüzde aynı maske altında nefret ve düşmanlık saçan emperyalist uşaklar olduğunu, amaçlarına ulaşmadan ortaya dökecekti. Ancak "ırkcılık" "Irkdaşlarını" ne olursa olsun savunma gereğini doğurduğundan bu engellenemedi.

 

 

 

Bir tarafta Apo ve PKK nın üst kesimi diğer tarafta içlerindeki "Ajan" lar.. Kimlerden oluşuyordu bu ajanlar?

 

Gladyo örgütünden bahsedelim..

 

Bu resmi ve gizli örgütün (Gladyo .ib) bir başka tanığı ise dönemin Baçbakanı Bülent Ecevit'ti. Ecevit, örtülü ödenekten bu örgüt için para istendiğinde konudan haberdar olmuş ve hemen araştırmaya başlamıştı. Sonunda ülke çapında komunizme karşı mücadele etmek için milliyetci gönüllülerden, özellikle de MHP'lilerden (NATO denetimi altında i.b)bir sivil direniş teşkilatının kurulduğunu dehşet içinde öğrenmiş ve yaşadığı şaşkınlığı şöyle anlatmıştı:

 

"Şimdiye kadar parasını nereden sağlıyordu bu örgüt dedim, 'Amerikalılar gizli bir ödenekten veriyorlardı' dediler. Tabi o zaman kuşkularım büsbütün arttı. "Peki nerede bu kuruluş, nerede çalışıyor" dedim, 'Amerikan askeri yardım binasının bir katında çalışıyor' dendi".

 

Ecevit, bu bilgilere ulaştıktan sonra olayın üzerine gitmeye karar vermiş, hatta 1 Mayis 1977 katliamı gerçekleşince kamuoyu önüne çıkıp, "Devletin içinde, ama devletin denetimi dışındaki bir örgüt"ün varlığını resmen açıklamıştı. Ancak bu açıklamadan tam 20 gün sonra (29 Mayis 1977) Çiğli'de belki de izini sürdüğü örgütün hedefi olmuç ve bir suikast girişiminden kılpayı kurtulmuştu. Daha sonra suikastte kullanılan ABD menşeli silahın İzmir emniyetine ait olduğu, tetiği çekenin ise bir polis memuru olduğu anlaşılmış, ancak olayın üzeri hızla örtülmüştü.

 

Avrupa'da Gladio'nun açığa çıkıp, Turkiye'de de Kontgerilla iddialarının yoğunlaçtığı günlerde CIA'nin eski başkanı William Colby bir açıklama yapmış ve "Turkiye'de Gladio benzeri bir örgütün bulunduğunu" söylemişti.

 

Mehmet Eymur tarafindan kaleme alınan MİT raporunda Mehmet Ağar'a ilişkin son derece ağır bir iddia daha vardı. Rapora göre, 1987 Ağustos'unda Milano'da 10 kilo eroinle yakalanan 4 Türk'ün üzerinden Mehmet Ağar'ın telefon numaraları çıkmıştı. Ağar, raporda diğer suçlanan yetkililer gibi, bu iddialara susarak yanıt verdi.

 

1 Mayis katliamından 10 gün sonra 7 Gün dergisinde emekli kurmay yarbay Talat Turhan iimzalı bir yazı yayınlandı. "İktidarların Çeteleşmesi" başlıklı bu yazi, 20 yıl sonra açığa çıkacak ceteleri ilk kez haber verirken, kontrgerilla örgütlerinin çalışma yöntemlerini de anlatıyor ve adeta olacakları önceden haber veriyordu:

 

"Kontrgerilla orgütleri, gerektiğinde terör ve siyasi cinayetlerle anarşiyi araç olarak kullanarak faşist askeri darbeler için ortam hazırlar ve bu suretle azgelişmiş ülke düzenlerinin emperyalist çıkarlara uyarlı şekle dönüştürülmesini sağlarlar."

 

1977'ye kadar bireysel saldırlar ve adam öldürmeler şeklinde gelişen olaylar 1978'den itibaren Kahramanmaraş katliamı gibi kitlesel saldırılara dönüştü. Ve hemen ardından da seçilmiş hedeflere yönelik, büyük suikastler başladı..

 

Mutercimler'e göre ülkeyi darbeye sürükleyen çetenin adı "Ergenekon":

"MemduhÜnlütürk Paşa kendisinin de bu Ergenekon'un içinde olduğunu soyledi ve dedi ki, 'Bu Ergenekon Genelkurmay'ın da, hükümetlerin de bürokrasinin de herkesin üstünde bir örgüttür. Yasayla falan kurulmuş bir örgüt değildir. Bu, 27 Mayıs darbesinden sonra CIA, Pentagon tarafindan kurdurtulmuş. Bunun içinde bulunan insanlar da buraya hizmet eden insanlardir. Özellikle Amerika'da kontrgerilla eğitimi görmüş olan, bu kurslardan geçmiş olan generallerin bir bölümü yeri geldiğinde bu kontrgerilla içinde yer alır. (...)"

 

Savcı Doğa Öz, raporunda, ABD yararına çalışan bazı gizli örgütlerin, devlet aygıtını da kullanarak demokrasiyi yok etmeye ve faşist bir düzeni yürürlüğe koymaya çalıştıklarını açıkca söylüyordu. (...)

 

"Bütün bu çalışmalar içinde askeri ve sivil güvenlik güçleri vardır. Kontrgerilla, Genelkurmay Harp Dairesi'ne bağlıdır. Sivil güvenlik güçleri içinde de MİT elemanları ve 1. Şube görevlileri kullanılmaktadır. Bütün bu çalışmalar MHP ve onun kadrolarınca yönetilmektedir. (...)"

 

Doğan Öz cinayetinin sanığı İbrahim Çiftci askeri mahkemede yargılandı. Butun tanıklar ve kanıtlar aleyhineydi. Sonunda askeri mahkeme Türk hukuk tarihinin en ilginç kararını verdi ve şöyle dedi:

 

"Sanık Doğan Çiftci'nin Doğan Öz'ü taammüden öldürdüğü mahkememizce sabit görülmüştür. Ancak Askeri Yargıtay Daireler Kurulu kararına direnilemeyeceğinden, sanık Çiftci'nin beraatine karar verilmiştir."

 

Türk ülkücülerinin CIA bağlantılarını araştıran Fransız gazeteci Jean Marie Stoerkel de "Saint Pierre'in Kurtlari" kitabinda Abdullah Çatlı'nın yabancı istihbarat örgütleriyle ilişkilerini ortaya koyuyordu.

Stoerkel ATV'ye Ağca'nın hapisten kaçırılmasinda Çatlı ve CIA'nin işbirliği yaptıklarını da açıklad. Stoerkel araştırmaları sırasında Çatlı'nın İnterpol tarafindan aranmakta olduğu 1982 yılında İtalyan Gladio örgütünün bir ajanı ile birlikte Amerikan koruması altında Miami'ye giriş yaptığınıda ortaya çıkarmıştı.

 

 

Sonuçta o dönemde, "en büyük! Türk milliyetcileri" ve "en büyük Kürt milliyetcileri" kardeş kardeş, Amerikan emperyalizminin ve CIA nin kontrolünde ve korumasında hükümetin ve genel kurmayın da üstünde, hatta onları yönetebilen bir "statü" ye gelmişler ve "Türk" lüklerini de "Kürt" lüklerinide unutmuşlar.. Ne garip tesadüfdürki "ırkcılığın" sonucu hep "ırkını" satmakla sonuçlanmıştır. Nedeni "ırkcılık" halkların değil , emperyalistlerin ve onların içbirlikcilerinin bir ideolojisidir. Irkcılık, emperyalistlerin ülke içinde uzantılarını ve işbirlikcilerini "dışlama " yerine , "ırkdaşlık" nedeniyle , "kucaklama" ve önderliğe getirme ideoloji ve pratiğidir.

 

 

Irkcılık Uğur Mumcu gibi kendi kardeşin olan anti-emperyalist halk aydınlarını emperyalistler adına kurşunlamayla sonuçlanır.

 

 

Emperyalizme karşı mücadele bir "düşünce" dir, düşüneni öldürerek "düşünce" öldürülemez.Bu anlamda Uğur Mumcu ve onun düşüncesi hala yaşıyor ve güçlenmekte..

 

 

Erdoğan Ahmet

 

24 Ocak 2007

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.