Gönderi tarihi: 16 Temmuz , 2008 17 yıl Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar derler.Yahudiler de doğru söylemişler. Putperestlerin dini daha hayırlı ve üstün elbette. Putperestlerin dininde, 300 küsür ilahın inananı, barış içinde Mekke'de yaşıyor. Kimse kimsenin inancını hor görmüyor. Düğerinin kutsal saydığı şeyi kırıp dökmüyor, küfretmiyor. Organize yağmacılık ve talan yok putperestlerin dininde. Kadına ikinci sınıf muamelesi yok putperestlerin dininde. Kardeşin kardeşe düşman eden bir kitle histerisi yok putperestlerin dininde. Senin dininde yağmacılık da var, kölecilik de var, çocuk yaştakilerle evlenmek de var, başkalarının karısını kızını çalmak da var, insanları köle alıp satmak da var, başka inançlara hoşgörüşüzlük de var. Saygılar. Farz-ı Muhal Yahudiler değil de haşa Peygamber ikiyüzlülük yaptı. Onların malına çalmak için yaptı.( Kİ MESELEYİ BUNA indirgeyenlerin Yahudi olması pek şaşırtıcı değil). ki bunu Medine'de hakim olduğunda Yahudiler ve münafıklar bile söylememiştir.Diyelim ki Münafıklar (içten kafir dışarıdan müslüman ) Yahudiler ve onun reisi değildi.(Abdullah bin Übeyy bin Selül) Peki neden dünyanın her tarafından kovuluyorsunuz? Hep doğruyu mu söylediğniz için? eğer doğru olsalardı en iyi yaşanacak yer müslümanların içi idi.. Ben Yahudilerin mantıktan ve vicdani değerlerden yoksun kural ve kaidelerinden bahsetmek istemiyordum ama siz istediniz. Artık bunları herkes öğrenecek. Diğer milletleri nasıl gördükleri nasıl hırs ile paraya sarıldıklarını. başkasını kazıklamanın, kandırmanın sevap sayıldığını anlatacağım. Başkasının malını ve dinini kendine helal sayan dini açıklığa kavuşturalım.. Talmud ve Tevrat'tan anlaşıldığına göre bu tür davranışlar sizin genlerinize işlemiş. sayınızın az olmasını hile ve milletleri birbirine düşürmekle telafi ediyorsunuz. İslam kendi topraklarında ehli kitaba hakkını verir.Ve onlardan kız alınmasında bir sakınca görmez. kurban olarak kestiğini yer. Birde onların kitabına bakalım. hangisi hoşgörü ve barış içinde yaşamayı istiyor anlarız... Dünya Tarihi, Tevrat ve Talmud Yahudinin toplumlarda gerek milliyetçilik, ulusalcılık, gerek kapitalizm ve komunizm dinsizlik ile bölücülük ve savaş çıkardığını ispatlar. Kazma, kürek vererek yardım etmek O'nun görünüşte dost olup arkadan hainlik yapmayacağı anlamına gelmez...Meşhur münafıkların Yahudi olması da tesadüf değildir. Putları kırmıyor adaletsizlik yapmıyormuş müşrikler. E o zaman ateşin yakmadığı Hz İbrahim'de, Hz Musa 'da haşa bozguncu idi..Erkek ve mert olmak, doğruyu ve iyiliği emretmek ve yaymak hainlik yapmamak da Bozgunculuk o zaman. Sen şimdi kız çocuklarını putlara adak olarak diri diri gömeni ya da Yahudiyi Nil nehrine kurban verme anlayışını iyi görüyorsun.. Bir şey diyemiyeceğim.. Kendi arasında faizi yasaklayan ama diğer milletleri faizle ezen bir topluluğun neresi ikiyüzlü değildir. Birde barış denen şey yoktu put düzeninde. Kabile savaşları almış başına gidiyor. Hatta Medinedeki Evs ve Hazreç Kabileleri kan davalı idiler ama İslam’dan sonra kardeş oldular..Barış olan İslam’dır. Ne hiristiyan, ne Yahudi, ne de putperestin dini barış değildir. Bunu dünya haritasını eline alarak görebilirsin. Savaşların birçoğunu bu gruplar çıkarmışlardır.İşgali onlar başlatmıştır. İslam dan önce kadınlar mal gibi alınıp satılırdı. İftira atılıp boşanılırdı. Çocuğun babası belli olmazdı.Fahişelik yaygındı ve kimse haklarına riayet etmezdi. Sen Çağrı filmini bile seyretmemişsin anlaşılan.. Aslında Yahudinin bu tezine cevap vermek bile bana abesle iştigal geliyor. Savaşta ganimet almak yağmacılık değildir. Yahudilere göre savaşmadan ganimet almak da sevap helalmiş….. kanlarımız bile…O yüzden öldürmüşsünüzdür kadını koruyan sahabiyi. Belki o da bunu istemezdi(öldürmeyi). Doğru ortada ölümü hak edecek kadar büyük bir suç yok belki. Ama bu Yahudinin ilk ve son oyunu olmayacaktı geçmişe bakarak. Ve Yahudilerle yaşamak Çuvalın içinde kedi ile yaşamakla aynı.. “BİR TÜRK ÖLDÜR RAHAT ET.”.Bak ne güzel atasözleriniz var sizin öyle… Asıl kölelik Yahudinin hümranlığı altına girmektir. İslam köle azad etmeyi en büyük sevaplar arasında sayarken Yahudinin en büyük gayesi diğer milletleri köle yapmaktır. Komünizm ve kapitalizm bunun kanıtıdır.Kendi de efendi imiş.. Tanrının oğlu imiş.. Her taraftan sürülen Tanrının oğulları….
Gönderi tarihi: 16 Temmuz , 2008 17 yıl Farz-ı Muhal Yahudiler değil de haşa Peygamber ikiyüzlülük yaptı. Onların malına çalmak için yaptı.( Kİ MESELEYİ BUNA indirgeyenlerin Yahudi olması pek şaşırtıcı değil). ki bunu Medine'de hakim olduğunda Yahudiler ve münafıklar bile söylememiştir.Diyelim ki Münafıklar (içten kafir dışarıdan müslüman ) Yahudiler ve onun reisi değildi.(Abdullah bin Übeyy bin Selül) Peki neden dünyanın her tarafından kovuluyorsunuz? Hep doğruyu mu söylediğniz için? eğer doğru olsalardı en iyi yaşanacak yer müslümanların içi idi.. Ben Yahudilerin mantıktan ve vicdani değerlerden yoksun kural ve kaidelerinden bahsetmek istemiyordum ama siz istediniz. Artık bunları herkes öğrenecek. Diğer milletleri nasıl gördükleri nasıl hırs ile paraya sarıldıklarını. başkasını kazıklamanın, kandırmanın sevap sayıldığını anlatacağım. Başkasının malını ve dinini kendine helal sayan dini açıklığa kavuşturalım.. Talmud ve Tevrat'tan anlaşıldığına göre bu tür davranışlar sizin genlerinize işlemiş. sayınızın az olmasını hile ve milletleri birbirine düşürmekle telafi ediyorsunuz. İslam kendi topraklarında ehli kitaba hakkını verir.Ve onlardan kız alınmasında bir sakınca görmez. kurban olarak kestiğini yer. Birde onların kitabına bakalım. hangisi hoşgörü ve barış içinde yaşamayı istiyor anlarız... Ben Yahudi değilim kardeşim. Haklı ile haksızı söylemek, beni savunduğum, haklı gördüğüm grubun üyesi yapmaz. Dışlarıdan bakan biriyim ben. * Her milletin içinde iyi adam da olur, kötü adam da olur. Beş parmağın beşi aynı boyda değildir. Bir ırka toptan iyi veya kötü diyemezsin. Kazma, kürek vererek yardım etmek O'nun görünüşte dost olup arkadan hainlik yapmayacağı anlamına gelmez...Meşhur münafıkların Yahudi olması da tesadüf değildir. Şüphelendiğiniz her kişiyi keseceksiniz demek ki? İnsanın Fikri neyse zikri odur. Birlikte kent savunması için yardım eden insanları arkadan vurmak Muhammed'in düşüncesiymiş ki, bu düşüncesini başkalşarında da var sanmış ve adamları şüphe üzerine kesmiş. Putları kırmıyor adaletsizlik yapmıyormuş müşrikler. E o zaman ateşin yakmadığı Hz İbrahim'de, Hz Musa 'da haşa bozguncu idi..Erkek ve mert olmak, doğruyu ve iyiliği emretmek ve yaymak hainlik yapmamak da Bozgunculuk o zaman. Doğruyu ve iyiyi mi emretmişler o dediğin adamlar? İbrahim dediğin adam, karısını pazarlayarak zengin olan bir adam. Cinnet geçirip çocuğunu kesmeye kalkan bir adam. Musa dediğin adam, kavga eden iki adamdan haksız olanı destekleyip, mazlum olanı katleden bir adam. Sen şimdi kız çocuklarını putlara adak olarak diri diri gömeni ya da Yahudiyi Nil nehrine kurban verme anlayışını iyi görüyorsun.. Bir şey diyemiyeceğim... Herşey üzerine hadis var da, neden kızları diri diri gömmek üzerine yok anlamış değilim. Muhammed nerden uydurmuş o masalı? Kızlarını gömen bir toplum yok olur kardeşim. Kızlarını gömen bir toplumda, 1 erkeğe 4 kadın düşmez, 1 kadına 4 erkek düşer. Kendi arasında faizi yasaklayan ama diğer milletleri faizle ezen bir topluluğun neresi ikiyüzlü değildir. Bu masalı kim uyduruyor? Faiz almak haram değildir. Ev kiralamak, araba kiralamak vs. ne zaman haram olursa, para kiralamak da o zaman haram olur! Sen evini bedava kullandıran ne kadar adam tanıyorsun? İslam dan önce kadınlar mal gibi alınıp satılırdı. İftira atılıp boşanılırdı. Çocuğun babası belli olmazdı.Fahişelik yaygındı ve kimse haklarına riayet etmezdi. Sen Çağrı filmini bile seyretmemişsin anlaşılan.. Aslında Yahudinin bu tezine cevap vermek bile bana abesle iştigal geliyor. İslam'dan önce kadınlar mal gibi alınıp satılıyordu da, İslam'dan sonra nasıl alınıp satılmaya başlandı? islam'dan önce kadının alınıp satıldığına ve bu işin İslami dönemdeki kadar yaygın olduğuna dair kaynak göster. Benî Kurayza esirleri belirli yerlerde bekletilirken ele geçirilen ganimetler de bir araya toplandı. Benî Kurayza?dan ganimet olarak 1500 kılıç, 300 zırh, 2000 mızrak ve 1500 kalkan ele geçirildiği nakledilmektedir Daha sonra hendekler kazılarak ölüme mahkum edilenlerin cezaları infaz edildi. Sayıları 1000 civarında olduğu kaydedilen esir kadın ve çocuklardan bir kısmı serbest bırakıldı. Bir kısmı sahabîlere verildi; bir kısmı da satılarak geliri cihad için at ve silah alımında kullanıldı. Bu arada Hz. Peygamber henüz bulüğ çağına ermemiş çocukların annelerinden ayrılmamasını, öksüzlerin de müşriklere veya yahudilere değil, sadece müslümanlara satılmasını istedi. Savaşta ganimet almak yağmacılık değildir. Ha, o nedenle istiyorsunuz sürekli savaşı. Çal çal ye. Yağmala, talan et, ye. Çalışma. Yağma sırasında ölürsen de, hüüüop piyangodan cennet. Ne güzel düzen vaadediyorsunuz siz. Doğru ortada ölümü hak edecek kadar büyük bir suç yok belki. Ama bu Yahudinin ilk ve son oyunu olmayacaktı geçmişe bakarak. Ve Yahudilerle yaşamak Çuvalın içinde kedi ile yaşamakla aynı.. Yavaş yavaş öğreneceksiniz doğru ile yanlışı. Sonra sangılar, tahminler, faraziyeler, halüsinasyonlara dayanarak adam öldürmemeyi de öğreneceksiniz. ?BİR TÜRK ÖLDÜR RAHAT ET.?.Bak ne güzel atasözleriniz var sizin öyle? Muhammed'in öyle bir hadisi var. Yahudilerin öyle bir atasözü yok. Dünyada kendisini itmeyen, kakmayan, sürmeyen, öldürmeyen ender toplumlardan biri olan Türklere düşmanlığı yoktur Yahudinin. Uydurarak, çarpıtarak bu dostluğu bozamazsınız. Saygılar.
Gönderi tarihi: 16 Temmuz , 2008 17 yıl Said Nursi'nin yazılarını harikulade açıklamalar sanarak büyüye ve başka birşey okumayan bir nesil inandığı dinin tarihinden de habersiz olur elbette. Ben ne demişim yazımda, hatırlayalım ve tek tek İSlam Tarihin'den kayıtlarla bütün iddialarımızın doğru olduğunu gösrerelim. Yukarıdaki gerekçeleri renklendirmemin sebebi, bunların herbirinin yüzyıllardır Medine'de oturan farklı Yahudi kabilelerini sürmek, katletmek, mallarını yağmalamak, kadınlarını, kızlarını, çocuklarını köleleştirmek için kullanılmış olmasıdır. BENİ KURAYZA'NIN EFTEN PÜFTEN SEBEPLERLE SOYKIRIMA TABİ TUTULMASI VE MALLARININ YAĞMALANMASI, KADINLARININ, ÇOCUKLARININ SATILMASI Korkutma ve sindirme politikalarıyla, böl ve birer birer yut politikalarıyla, Beni Kaynuka ve Bani Nadir'i yurtlarından süren, alınterlerini, emeklerini, evlerini, işyerlerini, topraklarını, canlı cansız bütün malvarlıklarını yağmalayan Muhammed orada duru mu? Ayrıca Beni Kaynuka ve Beni Nadir de gitmiş, geride kalan yahudiler tamamen sahipsiz ve yalnız kalmış. Öncekilere yaptığı gibi sürmekle yetinir mi? Soyunu kurutur. Konuyu google'da arayın, meşrebinize uygun kaynaktan alıntılayın, okuyun: Beni Kurayza Gazası Beni Kurayza Gazvesi Benim alıntıladığım siteler: Nur Cemaatine ait site Muhammed'in Hayatını anlatan bir site Yazdığım şeyleri, doğrulayan, ispatlayan, belgeleyen tarihi kayıtlar var mıymış yokmuymuş? * Beni Kurayza'nın soyunu kuruttun, Peki Suriye'ye Filistin'e sürülen Beni Nadir ve Beni Kaynuka'nın torunları unutur mu bu acıları, bu katliamları. Peygamberim dediğin kişinin Yahudilere karşı yaptığı yağmaları, adaletsizlikleri, soykırımı kınamasını öğren ki, bugün İsrail'in Filistinlilere reva gördüğü muameleye itiraz edebilecek ******. Saygılar. Sevgili BrainSlapper ; Size Tüm Hayretimle Şaşırıyorum. Şimdi Bana Bir Kanıt mı Sundunuz...? Yani Yukarıda Üşenmeden Hazırladığınız Uzun Yazı Sizin İspat ınız mı...? ALLAH ALLAH. Ben de Hep ''iSPAT'' Kelimesi nin Evrensel Kaynak lar Tarafından Yapılabileceğini zannederdim. Demek ki Kişisel Web Sayfalar ı bile Sizin için Kesin KANIT Hükmünü Taşıyor. İLGİNÇ. Gelelim Bahsedilen ve İspat Etmeye Gayret Gösterdiğiniz Hadise ye, Evet, Hadise Yaşanmıştır. Lakin Siz Henüz Nereden ve Nasıl bu Hadise nin Gerçekliğini Kaynaklar ile İspatlanacağını dahi Bulamamışsınız. Haksızmıyım. Web Sayfalar ın dan Kaynak Olurmu ...? Bu Gün Web de Yayınlanmamış Bir Tek Fikir ve Düşünce bile Kalmamıştır. Bu Sonsuz Sanal Okyanus da Yayınlanan Her şey Aslında Kendinin Kaynağı mı Olmuş Oluyor...? Kaldı ki ; Siz in İspatlamak ile Mükellef Olduğunuz Yazınız da Sadece Bu Hikayecik Değil , Bir Sürü İfadeler Mevcut tur. ve de Hepsi İspatlanmak Zorundadır. Tabii Hala İddia nız dan Vazgeçmediyseniz... Bilmem Anlatabildim mi ...? Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 17 Temmuz , 2008 17 yıl Sn Gulbudak , BrainSlapper ın tartışmaya açtığı 3 yahudi kabilesi ile ilgili olanlar gerçektir. İslam tarihinde bu var. Kanıtlarıda yukardaki NUR cemaatine ait siteden al. Yapılanları AKIL , MANTIK ve İZAN kabul etmeyince... İnkar başlıyor değil mi. Kaynak istemişsiniz. Verildi. Okuduk. Sizde kabul etmeme durumu sözkonusu. Şimdi o zaman siz BU ANLATILAN OLAYLARIN öyle olmadığına dair KANIT gösteriniz. Onu da okuyalım. Saygılar. Taklamakan
Gönderi tarihi: 17 Temmuz , 2008 17 yıl Sn Gulbudak , BrainSlapper ın tartışmaya açtığı 3 yahudi kabilesi ile ilgili olanlar gerçektir. İslam tarihinde bu var. Kanıtlarıda yukardaki NUR cemaatine ait siteden al. Yapılanları AKIL , MANTIK ve İZAN kabul etmeyince... İnkar başlıyor değil mi. Kaynak istemişsiniz. Verildi. Okuduk. Sizde kabul etmeme durumu sözkonusu. Şimdi o zaman siz BU ANLATILAN OLAYLARIN öyle olmadığına dair KANIT gösteriniz. Onu da okuyalım. Saygılar. Taklamakan Sevgili Taklamakan ; Size Sormak İstiyorum ; Neden Yanıtlayacağınız Yazıları İlşk Önce Okumayı Denemiyorsunuz ...? Yahu Güzel Kardeşim Göremiyormusunuz ; Lütfen Aşağıdaki Cümleleri Bir Kere Okuyunuz ; Gelelim Bahsedilen ve İspat Etmeye Gayret Gösterdiğiniz Hadise ye, Evet, Hadise Yaşanmıştır. Lakin Siz Henüz Nereden ve Nasıl bu Hadise nin Gerçekliğini Kaynaklar ile İspatlanacağını dahi Bulamamışsınız. Alıntı BirVarmışHiçYokmuş Okuyup, Anlayabildiniz mi ? Biz Hiç Bir Şekilde İNKAR Etmiş mi yiz...? Evet Hadise Yaşanmıştır, Doğrudur, Gerçektir Diyoruz. Lakin Kaynak larca İspat Edilememiştir Diyoruz. Tamam mı. Yani Bu Olay Tarihte Kayıtlıdır, Lakin Sevgili BrainSlapper bu Kaynakları Araştırıp Bularak Bize Sunamamıştır. İşte Bu Kadar Basittir. Anlaşılamayacak Hiç Bir Şey Yok Aslında. Lütfen Dikkat Ediniz Sevgili Taklamakan, Bizim için Türlü Yakıştırmalar Yapılabilir, Lakin İNKAR cı lık ASLA... Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 17 Temmuz , 2008 17 yıl Biz Hiç Bir Şekilde İNKAR Etmiş mi yiz...? Ettiniz. Bu Yazdıklarınızın Bir Kelimesini Dahi Tarihsel Veriler ve Kaynaklarca Delillendiremez, ve İspat Edemezsiniz. Hiç Bir Şekilde Tutarlılığı, ve Doğruluğu Yoktur ve Olamaz. Ve de Bu İfadeler Belgelenemez. Aynı Dünya da Yaşadığımıza göre, İnsanlık Tarihi Ortak Tarihimiz dir ve Ortadadır. Hiç Bir Şekilde Tarihte Bu Yazılanları Doğrular Yönde Bir Bilgi ya da Kayıt Bulunmaz ve de Tarafınız dan da Ortaya Konamaz. Varsa Kesin ve Kanıtsal Bir Bilgi niz, Koyunuz Ortaya . Ne Duruyorsunuz...? Yapamazsınız Çünki İddialarınızın Biri değil Hepsi Asılsızdır. Bu da itirafınız. Evet Hadise Yaşanmıştır, Doğrudur, Gerçektir Diyoruz...Yani Bu Olay Tarihte Kayıtlıdır, Lütfen Dikkat Ediniz Sevgili Taklamakan, Bizim için Türlü Yakıştırmalar Yapılabilir,Lakin İNKAR cı lık ASLA... Önce tarihte bu yazılanları doğrular yönde bir kayıt yok de, tüm google'da bulunan, herkesin ulaşabileceği kanıtlar ortaya serilince, bu olay tarihte kayıtlıdır de. Nedir bu? İnkar et. Sonra reddedemeyeceğin kanıtlarla karşılaşınca, çark et, O olay olmuştur, tarihte kayıtlıdır de. Çorçocuk mu kandırmaya çalışıyorsunuz. Saygılar, sevgiler.
Gönderi tarihi: 17 Temmuz , 2008 17 yıl Ettiniz. Bu da itirafınız. Önce tarihte bu yazılanları doğrular yönde bir kayıt yok de, tüm google'da bulunan, herkesin ulaşabileceği kanıtlar ortaya serilince, bu olay tarihte kayıtlıdır de. Nedir bu? İnkar et. Sonra reddedemeyeceğin kanıtlarla karşılaşınca, çark et, O olay olmuştur, tarihte kayıtlıdır de. Çorçocuk mu kandırmaya çalışıyorsunuz. Saygılar, sevgiler. Sevgili BrainSlapper ; Neden Hala Göremiyor ya da Anlayamıyorsunuz..? Biz Size Bu Bilgiler İspat Edilemez yani Kaynaklarca Kanıtlandırılamaz Diyoruz. Siz ise Hala Tekrar tekrar , ''Ama Ben Google dan Buldum'' Diyorsunuz. Anlamıyor mu su nuz..? Biz, Siz e ; ''Google dan Yazılar Bulamazsınız, Web Sayfaları Bulamazsınız.'' İddia sın da Bulunmuşmuyuz..? Biz Siz e ; ''İslami Kaynak ve Tarihsel Belgeler ile Kanıtlayamazsınız.'' Bu Kanıtlar İnternet te Dahi Mevcut Olduğu ve Bulunabildiği Halde, Siz Araştırıp, Bize Gösteremezsiniz. Dedik. Yani ; ''İnternet te ki Mevcut Kaynaklara Ulaşamazsınız.'' Dedik. Hala Anlamamak ta Israr Edecekseniz ; Biz Daha Siz e Ne Söyleyelim..? , Nasıl Anlatalım..? *** Buyurun Yazınız da ki Tüm İfade ve İddia ları Doğrulayın ve İspatlayın. Haydi Artık. Bizi Fazla Bekletmeyin. Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 17 Temmuz , 2008 17 yıl Materyalist ve ateist'lere; inanıp,inanmamak,tarihi olan verileri,istediğin gibi yorumlamak,( tarihi kaynak bol,google'de var) kişinin insiyatifinde her şey serbest,tamam. Bende; merak eder dururum! bu materyalist,ateist düşüncenin,kainat,insan,hakkındaki düşüncesi ne olaki bilinen en eski tarihten beri "DİN" ve inananlara karşı daima eleştirel,reddecici bir tutum sergilemişlerdir. Şimdi bekliyorum, Kainatın oluşumu,İnsanın oluşumu, sizce nasıldır, (istediğiniz kadar google'den yararlanabilirsiniz) bilimsel olarak (çok seversiniz) veya felsefi olarak yanıtlayabilirsiniz, (bilim adamı,örnek gösterebilirsiniz). Gerçekten neye inanıyorsunuz,inandığınız her ne ise,inandırıcılığı test edilmişmi 21. yüz yıl bilgi çağında'da bu kadar ***** Bekliyorum! yoksa siz mutlak doğrumusunuz, eleştirel kardeşler...
Gönderi tarihi: 17 Temmuz , 2008 17 yıl Sevgili BrainSlapper ; Neden Hala Göremiyor ya da Anlayamıyorsunuz..? Biz Size Bu Bilgiler İspat Edilemez yani Kaynaklarca Kanıtlandırılamaz Diyoruz. Siz ise Hala Tekrar tekrar , ''Ama Ben Google dan Buldum'' Diyorsunuz. Anlamıyor mu su nuz..? Biz, Siz e ; ''Google dan Yazılar Bulamazsınız, Web Sayfaları Bulamazsınız.'' İddia sın da Bulunmuşmuyuz..? Biz Siz e ; ''İslami Kaynak ve Tarihsel Belgeler ile Kanıtlayamazsınız.'' Bu Kanıtlar İnternet te Dahi Mevcut Olduğu ve Bulunabildiği Halde, Siz Araştırıp, Bize Gösteremezsiniz. Dedik. Yani ; ''İnternet te ki Mevcut Kaynaklara Ulaşamazsınız.'' Dedik. Hala Anlamamak ta Israr Edecekseniz ; Biz Daha Siz e Ne Söyleyelim..? , Nasıl Anlatalım..? *** Buyurun Yazınız da ki Tüm İfade ve İddia ları Doğrulayın ve İspatlayın. Haydi Artık. Bizi Fazla Bekletmeyin. İnsan, bu kadar da ***** kardeşim. Senin ne dediğin bir üstteki yazımda var. Kelimesi kelimesine ne dediğin burada. Sevgili BrainSlapper ; Bu Yazdıklarınızın Bir Kelimesini Dahi Tarihsel Veriler ve Kaynaklar ca Delillendiremez, ve İspat Edemezsiniz. Hiç Bir Şekilde Tutarlılığı, ve Doğruluğu Yoktur ve Olamaz. Ve de Bu İfadeler Belgelenemez. Aynı Dünya da Yaşadığımıza göre, İnsanlık Tarihi Ortak Tarihimiz dir ve Ortadadır. Hiç Bir Şekilde Tarihte Bu Yazılanları Doğrular Yönde Bir Bilgi ya da Kayıt Bulunmaz ve de Tarafınız dan da Ortaya Konamaz. Varsa Kesin ve Kanıtsal Bir Bilgi niz, Koyunuz Ortaya . Ne Duruyorsunuz...? Yapamazsınız Çünki İddialarınızın Bir i değil Hepsi Asılsız dır. ******* Kimse de Size Mani Olmaz. Buyrun Meydan Sizin... Saygılarımla. Doğan Gülbudak Önce "Bu Yazdıklarınızın Bir Kelimesini Dahi Tarihsel Veriler ve Kaynaklarca Delillendiremez, ve İspat Edemezsiniz. Hiç Bir Şekilde Tutarlılığı, ve Doğruluğu Yoktur ve Olamaz." deyip, inkar edip, sonra "Evet Hadise Yaşanmıştır, Doğrudur, Gerçektir Diyoruz...Yani Bu Olay Tarihte Kayıtlıdır" itirafında bulunup, şimdi "Bu Kanıtlar İnternet te Dahi Mevcut Olduğu ve Bulunabildiği Halde, Siz Araştırıp, Bize Gösteremezsiniz" noktasına getirip, ************* Senin tartıştığın şey, olayın olup olmaması mı, yoksa benim internette arama yapma kabiliyetim mi? İnkar ederken, kendi tarihinden bihaberken, verdiğim kaynaklardan sonra olayın yaşandığını kabul etmek zorunda kaldın, şimdi benim internette arama yapma kabiliyetimi mi sorgulamaya çalışıyorsun? Olay Yok dedin. Olayın var olduğunu gördün. Tarihte Bu olay olmuş, evet kayıtlıdır, diye itiraf ettin, daha ne istiyorsun? Olayı mecrasından çıkarıp, benim internette arama yapma kabiliyetime mi, getirmek istiyorsun? Onu da test et, sorun yok. Sana tüüüüüüm google'daki kaynakları verdim. Sana Nur Cemaati sitesini verdim. Daha ne istiyorsun? Sana Diyanet İşleri Başkanlığı sitesini de vereyim. Diyanet İşleri Başkanlığı Sitesi: Beni Kaynuka ve Beni Nadir Diyanet İşleri Başkanlığı Sitesi: Beni Kurayza Şimdi de gel, "Ben zaten olayın gerçek olduğunu yukarıda söylemiştim, ben sana diyanet sitesinde konuyu bulamazsın, demedim" de, senin şaşsında, müslümanların gerçeklerle yüzleşmemek için, tartışmadaki hezimeti kabul etmemek için ne kadar ilgisiz-alakasız konuşabileceğini görelim. Saygılar.
Gönderi tarihi: 17 Temmuz , 2008 17 yıl Diyanet İşleri Başkanlığı Sitesi: Beni Kaynuka ve Beni NadirDiyanet İşleri Başkanlığı Sitesi: Beni Kurayza Sorun ne; olay yaşanmış, karar verilmiş, icra edilmiş bazı arkadaşlarımız (inananlar) inançsız, dezonformasyonlarına aldanmamaları gerekir,kendi inandıkları materyalist geçmişlerinin (ateist) yaptıklarını üstelik modern çağlarda ne yapalım yanlız stalin,pol pot, desek ne cevap verirler. Veya 1400 sene evvel yaşanan olayları, birde objektif olarak değerlendirip eleştirileri varsa, eleştiriyi vur abalıya mantığı ile değilde daha sakin, sloganik, hep aynı (nakarat) şeklinde değil empati ile yapmak gerekir. Üstelik yaptıkları eleştirilerin,binler,onbinler,yüzbinler cevapları verildiği halde, tekrar ,tekrar yinelemeleri,konu sıkıntısı çektiklerindenmi yoksa ( Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz, (onu) genişleticiyiz. (Zariyat Suresi, 47) KUR'AN Ayetini, Edwin Hubble'nin kullandığı dev teleskopla gökyüzünü incelerken, yıldızların ve galaksilerin sürekli olarak birbirlerinden uzaklaştıklarını keşfi ile bilimsel olarakta ispatlanması, inanmayanları zorluyor ne dersiniz... Gevşeme yok devam,yine devam...
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl [( Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz, (onu) genişleticiyiz. (Zariyat Suresi, 47)KUR'AN Ayetini, Edwin Hubble'nin kullandığı dev teleskopla gökyüzünü incelerken, yıldızların ve galaksilerin sürekli olarak birbirlerinden uzaklaştıklarını keşfi ile bilimsel olarakta ispatlanması, inanmayanları zorluyor ne dersiniz... Bir başka başlık altında İslam kozmogonisinin tek başına Allah'ın hayal mahsülü bir tanrı olduğunu kanıtlamaya yeterli olduğundan bahsetmiştim. Ancak bazı arkadaşlar, Kur'an'ın evren hakkındaki pek çok ayetini görmezden gelerek bir kelime üzerinde dururlar ve o kelimenin de gerçek anlamından farklı bir yorumla günümüz bilinenine yamamaya çalışırlar. Haydi şimdi gelin Kur'an Kozmogonisi üzerine bir gezintiye çıkalım ve Kur'an'ın bize evren hakkında ne söylediğini hep birlikte görelim. Öncelikle evrenin yaratılışı... Enbiya Suresi'ne göre evren şu şekilde yaratılmıştır : "İnkâr edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hâlâ inanmayacaklar mı?" (Enbiya 30) Kur'an'a göre başlangıçta gökler ve yer bitişiktir. Daha sonra Allah gökleri ve yeri birbirinden ayırmış ve canlı olan her şeyi de sudan meydana getirmiştir. Kur'an'ın bu söyleminin Tevrat'tan alındığına kuşku yok. Zira Tevrat'ta aynı şeyi şu şekilde söylüyor : “Başlangıçta Allah gökleri ve yeri yarattı. Ve yer ıssız ve boştu; ve enginin yüzü üzerinde karanlık vardı; ve Allah’ın ruhu suların üzerinde hareket ediyordu. ………. Ve akşam oldu ve sabah oldu, birinci gün. Ve Allah dedi: Suların ortasında kubbe olsun, ve suları sulardan ayırsın. Ve Allah kubbeyi yaptı, ve kubbe altında olan suları, kubbe üzerinde olan sulardan ayırdı; ve böyle oldu. Ve Allah kubbeye Gök, dedi, Ve akşam oldu ve sabah oldu, ikinci gün." (Tekvin Bap 1) Bu ifadeler Müslümanlar için pek bir şey ifade etmeyebilir. Evrenin bu şekilde yaradılmış olamayacağını bilenler bu ayetler için "müteşabih" deyip geçebilirler. Halbuki buradan ne anlaşılması gerektiğini Sümerler bize binlerce yıl öncesinden haber bırakmışlar. Bakın Sümerler ne diyor: Gök Yer'den uzaklaştıktan sonra, Yer Gök'ten ayrıldıktan sonra, İnsanın adı konduktan sonra; An (gök tanrısı) göğü ele geçirdikten sonra, Enlil (hava tanrısı) yeri ele geçirdikten sonra... (S.N. Kramer / Tarih Sümer'de Başlar S:111) Ayrıca Kramer Sümer kozmogonisi hakkında şunları da söylüyor: " 'Gök-yer' üstten ve alttan, her yandan sonsuz bir denizle kuşatılmıştı ve evren bunun içinde, bir biçimde sabit ve hareket etmeden duruyordu" ...... "Bu ilksel deniz içinde, kubbeli bir göğün düz yerin üstüne konup onunla birleşmesinden oluşan evren, 'gök-yer' bir biçimde doğmuştur. Aralarında, yerden göğü ayıran, hareket eden ve genleşen 'atmosfer' vardır. Bu atmosferin dışında parlayan cisimler - ay,güneş,gezegenler ve yıldızlar- biçimlenmiştir. Gök ile yerin ayrılmasının -ve ışık veren göksel cisimlerin yaratılışının- ardından bitki, hayvan ve insan yaşamı varlık bulur." (a.g.e S:105-106) Şimdi bunları okuduktan sonra Kur'an'ın Enbiya Suresi'nde bahsettiği şeyin ne olduğu hakkında bir fikir edinmemiş olmak mümkün olmasa gerek... Gelelim Kur'an'ın evrenin yaradılışı hakkındaki bir başka mucizevi (!) ayetine; Rad Suresi 2.ayeti: "Allah, gökleri gördüğünüz herhangi bir direk olmadan yükselten, sonra Arş’a kurulan, güneşi ve ayı buyruğu altına alandır. " Benzer bir ifade Lokman Suresi'nin 31. ayetinde şu şekilde: "Allah, gökleri görebileceğiniz direkler olmaksızın yarattı...." Bu ayeti evren hakkındaki günümüz bilinenlerine göre yorumlama çabasına girecek müslüman arkadaşların yine bu ayet için de "müteşabih" demekten başka çareleri yok. Ancak yukarıda da bahsedildiği gibi göğün yer ile bitişik iken ayrıldığını ve göğün dünya için bir tavan olduğunu iddia eden ayetleri göz önüne alırsanız durum biraz daha netleşir. Bknz: "O, yeryüzünü size bir döşek ve göğü de bir bina kıldı." (Bakara 22) Bazı çevirilerde bu ayetteki "bina" ifadesi "kubbemsi bir tavan ya da çadır/çardak" olarak geçiyor. Kur'an'da bunu doğruluyor. Bknz : "Gökkubbe yarıldığı zaman," (Mürselât 9) Şimdi göklerin direksiz yaratılmış olmasını, ve gökkube olayını Yakut Türkleri kozmogonisinin izlerini taşıyan aşağıdaki şiire göre değerlendirelim : Tanri bir çadir kurmus, yeryüzünü kaplamis, Gökyüzü çadir olmus, dünyamizi saklamis. Gögü kötü ruh basmis, yere inmesin diye, Tanri çadiri asmis, bir koca direk ile. Bu direk dünyanin tam ortasindan uzarmis, ............ Nasıl, taşlar yerine oturmaya başladı değil mi? Bu şiir bize gökkubbe inancının başka toplumların kozmogonisinde de yaygın olduğunu gösteriyor. Bir de şu ayeti yazarak kubbe/tavan konusunu noktalayabiliriz : "Onlar, üstlerindeki göğü nasıl yapmışız, süslemişizdir bir bakmazlar mı? Onda hiçbir çatlak da yoktur." (Kaf 50) Sanırım bu yazılanlar iletimin başında da belirttiğim, "İslam kozmogonisi Allah'ın hayal mahsülü olduğunu göstermeye yeterlidir" ifademi yeterince anlamlı kılıyor. Aslında Kur'an, bazı müslüman arkadaşların iddia ettiği gibi bize evren hakkında mucizevi bilgiler değil, tamamen binlerce yıl önceki inançların kötü bir kopyasını veriyor. Şimdi gelelim, müslüman arkadaşların evren hakkındaki bunca ayeti görmezden gelerek mucize diye sunmaya çalıştıkları Zâriyât Suresi'nin 47. ayetine. Burada size ayetin mealini yazmayacak, sizden şunu isteyeceğim: -www.kuranmeali.com- adresine girin ve ana sayfadaki "Direk Erişim" menüsünden Zâriyât Suresini ve 47. ayeti seçin. Size karşılaştırmalı olarak ayet meallerini getirecektir. Göreceksiniz ki, farklı meallar var. Farzedelim ki, "bizim her şeye gücümüz yeter" benzeri mealler yanlış olsun. Onları safdışı bırakalım ve "genişleticiyiz" anlamı veren meallere bakalım. Bu meallerin pek çoğunda "onu" ifadesinin parantez içinde yer aldığını görürsünüz. Bu parantezin anlamı, aslında o kelimenin ayette yer almadığını, meali yapanın anlamı güçlendirmek için onu oraya koyduğunu gösterir. Yani ayet aslında "Biz genişleticiyiz" der (başlangıçta safdışı bıraktığımız mealleri göz önüne almazsak). Şimdi "genişleticiyiz" ifadesi bir fiili yani evrenin genişlediğini mi, yoksa bir sıfatı mı ifade eder. Açık ve net şekilde Allah'ın bir sıfatını ifade ediyor. Ayetin öncesine de bakarsanız ayet şöyle demektedir :"Göğü biz kurduk, biz genişleticiyiz." Şimdi tüm bunlardan sonra anlamamız gereken şudur : "Yer ve gök bitişikti. Biz onları ayırdık ve (sıfat gereği) genişlettik." Bundan ötesi yorumlar, İslam kozmogonisinden bihaber olanların, karşı tarafa 'mucize' diye yutturmaya çalıştıkları boş laflardan başka bir şey değildir. Aksini iddia edenler, İslam terminolojisinde evren hakkında ne kadar ayet, hadis vs. varsa toplayıp getirsinler de birlikte görelim ne olduğunu....
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Sn BrainSlapper , Ben Burada Her Soruya Cevap verilir başlığında... Sn Gülbudak a soru sordum. O zamanlar 9 sayfa idi hepisini okudum. 3 soru sordum. Hiçbirine cevap vermedi. Bide hata edip sinirlendim. ****** Okuyan herkes görüyor. Yok diyor. İspat edemez siniz diyor. Var deyip ispat ediyorsunuz. Ben yok demedim. İspatın şekli bu... Şunu bu...Google şöyle... E kardeşim... Öyle de. İnsanlık adına yapılan bu ayıp ı TARİHİNİZDEN çıkaramaz sınız. TALAN ı tarihinizden çıkaramaz sınız. Bunu görmüyorlar. Ve hala hadi bekliyoruz diyorlar. Neyi bekliyorlar ki... Bikaç kesik kulak , bikaç parmak , ses kaydı , görüntü kaydı falan mı.. YAZIK. KOCAMAN BİR YAZIK..... Şahsen bu cevap tarzından ... Sn Gulbudak ın sorduğu sorulara ne kadar önem verilir şüpheliyim. Saygılarımla. Taklamaknan.
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Burda dikkatimi ceken iki konu var. şöyleki; 1.Allahı yoklugunu ispata calısmak 2.Kuranın ayet ve surelerini parça parça ayırıp özerine yorum yapılıyor 1.ye gelince ; Herşey çift yaratıldıgından insanoğlu Allahın Tekliğini idrak edemiyor..Edebilinseydi herkes miraca cıkabilirdi Kuran iste allahı idrak etmenin anahtarı...sonra görmek gercekten cok önemli,şöyleki: insan bi manzaranın tamamına baktıgında bisi göremez ama o manzarada bisye odaklandıgında görmeye baslar....bi deneyin 2.ye gelince ; Yanıldıgımız nokta tam da bu Kuran ayetlerini parça parça cıkartıp özerinde yorum yapmak yanlış cunku bötün ayetler birbirleriyle bağlantılı tamamını bilmek lazım ve ne icin hangi durumda indirildigini bilmek lazım...tamam böyle denilenebilinir ''ozaman o olayda indigi icin ayet hukmu kalmadı o olay gecmiste kaldı artık okumanın ögrenmenin anlamı yok'' denilenebilinir. cevap hayır şöyleki: Mahkeme gecmiste olan aynı olayı baz alarak hüküm verebiliyor onu bağlayıcı görebiliyor... hukukcu arkdaslar bilir...
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Sn BrainSlapper , Ben Burada Her Soruya Cevap verilir başlığında... Sn Gülbudak a soru sordum. O zamanlar 9 sayfa idi hepisini okudum. 3 soru sordum. Hiçbirine cevap vermedi. Bide hata edip sinirlendim. ****** Okuyan herkes görüyor. Yok diyor. İspat edemez siniz diyor. Var deyip ispat ediyorsunuz. Ben yok demedim. İspatın şekli bu... Şunu bu...Google şöyle... E kardeşim... Öyle de. ... Ya hu Taklamakan... Hala anlamadın mı? Başka bir yerde de yazdım yine... Burada bazı insanların niyeti doğruyu falan bulmak yada tartışmak değil ki? Ne yani sen tartıştığın bazı insanların niyetlerinin Sen gerçekten birşeyleri ispat ettiğinde kabullenmek olduğunu mu sanıyorsun? Yapma lütfen, İpe sapa gelmez ve çelişkili şeyler söylediği ayan beyan olan kimseleri Sırf üzerindeki etiketi "İnançlı" diye "Bizdendir kardeşim bu..." mantığıyla ifşa bile edemeyip, "Sizin en hayırlınız, diğerinizin ayıbını örtendir" mantığıyla da örtbas eden, Dürüst, açık ve net davranamayan insanlardan ne bekliyorsun bana söyler misin lütfen? Şimdiye kadar ne gördün de, şimdiden sonra ne bekliyorsun? Elbette ki kabul edilmeyecek senin ispatların. Elbette ki, sonuna kadar direnmeyi bile kenarı bırak, sonsuza kadar direnecekler. Dediğim gibi, koşullanmışlık kadar kötü birşey daha yoktur. Kesinlikle Doğan Gülbudak'ı hedef almıyorum. Laf gideceği yeri bilir. Yine de bu Payeyi alınması gerekenlerİn, sanki onlara söylenmiyormuŞ gibi davranacaKlarını bİliyorum zateN.
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Burda dikkatimi ceken iki konu var. şöyleki; 1.Allahı yoklugunu ispata calısmak Yanlış... Yokluk zaten ispatlanamaz ki? Olmayan birşeyin var olmadığı zaten ispatlanamaz...
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Yanlış... Yokluk zaten ispatlanamaz ki? Olmayan birşeyin var olmadığı zaten ispatlanamaz... bende diyorum ki var var olanın varlıgını da ispatlı, ispatıda Kuran... cok sevdigim birinin bi sözü hep aklımda hani derler ya ''kulağına köpe olsun'' şöyleki; görmediğine inanmadığından inanmadıgını görmeye başlıyor ve ona inanıyor....
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Sn BrainSlapper , Ben Burada Her Soruya Cevap verilir başlığında... . . .. Sevgili Taklamakan ; Tekrar Tekrar Diyorsunuz ki ; Yok diyor. İspat edemez siniz diyor. Var deyip ispat ediyorsunuz. Ben yok demedim. İspatın şekli bu... Şunu bu...Google şöyle... Biz de Bıkmadan Deriz ki ; Kardeşim Siz Hiç Bir Şekilde İSPAT da Bulunmuyorsunuz. Kendinizce Web Sayfalarını KAYNAK Olarak Değerlendiriyorsunuz. Adına da Kesin Bir İSPAT Diyorsunuz. Hatta Biz Yine Diyoruz, Ama Siz Duymamazlıktan Geliyorsunuz ki ; Siz O Yazılarınızın Bir Cümlesini Değil Tümünü İspatlamak ile Mükellefsiniz. Bir Tek Cümlenin Arkasından Konuyu Geçiştiremezsiniz. Sanki Diğer Yazdıklarınız Biz e Aitmiş gibi Davranazmazsınız. Mesela Diğer İspatlamanız Gerekenlerden Bazıları İse ; Alemlerin Efendisi sandığınız adamın, ****** babasını, kocasını öldürdüğü kadınlarla aynı gece ***** ilişkiye giren, eften püften bahanelerle, gider Yahudileri kuşatır, yüzyıllardır oturdukları yerlerden sürerse, erkeklerini kestirirse, çocuklarını, kadınlarını köle olarak sattırısa, mallarını mülklerini yağmalar ve zimmetine geçirise Alıtı BrainSlapper Evet Bunları da Biz mi Yazdık..? Buyurunuz Bu İfadelerinizi İspat Ediniz. Dönüp Dönüp Konuyu Kısırlaştırmak ve Bir Tek Cümleyi Google dan Sürekli Arattırmak yerine , Yazdıklarınızın Tümünü İspat Ediniz. Bizim İddiamız Bu İdi. Yani Yazınızın Tümüyle Asılsız Olduğu. Hala Arkasındayız ve , Sizden de Aynı Kararlılık ı Bekliyoruz. İspatlayınız Ne Zaman ve Ne Şekilde Masum Yahudiler Efendimiz ce Bu Şekilde , Zulüm ve İnsanlık Dışı İşkenceler e Maruz Kalmışlar. Ben Bunların Olmadığı ve Olamayacağı Adına Canımı ve Ruhumu Ortaya Koyuyorum. ******* Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Sn BrainSlapper , Ben Burada Her Soruya Cevap verilir başlığında... Sn Gülbudak a soru sordum. O zamanlar 9 sayfa idi hepisini okudum. 3 soru sordum. Hiçbirine cevap vermedi. . . . Sevgili Taklamakan ; Sadece Bir Tek Şeyi Merak Ediyorum ; Madem Sorular Sordunuz ve Cevap Alamadınız. O Halde Ne Sebeple , Cevap Alamadığınız Bu Soruları Buraya Alıntılayıp Herkese Teşhir Etmiyorsunuz...? Kimsenin Başaramadığını Siz Başarabilirsiniz ; Haydi Biz e Cevap Veremeyeceğimiz Bir Soru Sorunuz. Yapabilirmisiniz...? Biz Yalnızca Siz e Değil, Unutmayın ki, Tüm Ateist lere Meydan Okuyoruz. İman da Yanıtlanamayan Bir Soru Yoktur Diyoruz. İspat ına Hazırız Diyoruz. Gelelim İddia Ettiğiniz gibi Yanıtlanamayan Bir Soru nun Olduğu Varsayımına. Sevgili Arkadaşlar , Tamam Bizim Çok Büyük Bir iDDİA mız Var. ''Her Soruya Cevap Verilir.'' Diyoruz. Ama İnsan Üstü bir Kul Değiliz. Forumu Eksiksiz Takip Edemiyor Olabiliriz. Buna da mı Hakkımız Yok? Tabiiki Kaçırdığımız, Atladığımız Bir Bölüm Olabilir. ve Yöneltilmiş Bir Soruyu da Görmemiş Okuyamamış Olabiliriz. Şimdi Bu Durumda, Biz İddia mız dan Vaz Geçmiş Oluruz...? Ya da Başarısız mı Sayılırız...? Biz de İnsan ız Kardeşim. Biraz Anlayış Lütfen. Tabii Siz de Mevcut İse. Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl Siz O Yazılarınızın Bir Cümlesini Değil Tümünü İspatlamak ile Mükellefsiniz. Bir Tek Cümlenin Arkasından Konuyu Geçiştiremezsiniz. Sanki Diğer Yazdıklarınız Biz e Aitmiş gibi Davranazmazsınız. Mesela Diğer İspatlamanız Gerekenlerden Bazıları İse ; Alemlerin Efendisi sandığınız adamın, ****** babasını, kocasını öldürdüğü kadınlarla aynı gece ***** ilişkiye giren, eften püften bahanelerle, gider Yahudileri kuşatır, yüzyıllardır oturdukları yerlerden sürerse, erkeklerini kestirirse, çocuklarını, kadınlarını köle olarak sattırısa, mallarını mülklerini yağmalar ve zimmetine geçirise Senin peygamber dediğin kişi Medine'ye gittiğinde orada yaşamıyor muydu Yahudiler? Kentin nüfusunun yarısı Yahudilerden oluşmuyor muydu? Sürmemiş mi? (Beni Kaynuka, Beni Nadir) Link1 Link2 Link3 Erkeklerini Kestirmemiş mi? (Beni Kurayza) Link1 Link2 Kadınlarını, çocuklarını köle olrarak sattırmamış mı? (Beni Kurayza) Link1 Link2 Mallarını, mülklerini yağmalayıp, zimmetine geçirmemiş mi? (Bütün Medine Yahudilerinin malları, mülkleri) Link Kocasını öldürdüğü kadınla aynı gece ilişkiye girmemiş mi? (Cümeyriye-Cariyecik kim ola ki?) 1- BENÎ MUSTALIK GAZÂSI (MÜREYSİ' SAVAŞI) (2 Şabân 5 H./17 Aralık 626 M.) Mustalikoğulları Huzâa kabilesindendir. Necid bölgesinde, Medine'ye 9 günlük bir yerde yerleşmişlerdi. Müslümanlarla iyi geçiniyorlardı. Fakat, Kureyşlilerin teşvikiyle kabîle reisi Ebû Dırâr oğlu Hâris çevrede yaşayan bedevi kabîlelerle birleşerek Medine'ye baskın için hazırlığa başladı. Rasûlullah (s.a.s) durumu öğrenince, Medine'de Zeyd b. Hârise'yi kaymakam bıraktı. 30'u atlı, 1000 kişilik bir kuvvetle Benî Mustalık üzerine yürüdü. (2 Şabân 5 H./17 Aralık 626 M.) Bedevîler, Müslümanların üzerlerine geldiğini duyunca, korkup dağıldılar. Hâris'in etrafında sâdece kendi kabilesi kaldı. Benî Mustalık Müreysi' suyu yanında toplanmış henüz hazırlıklarını tamamlayamamıştı. Müslüman olmaları teklif edildi, kabûl etmediler. Fakat Müslümanların düzenli hücûmlarına karşı duramayıp bir saat içinde dağıldılar. Savaş sonunda, Müslümanlardan bir kişi şehid oldu, müşrikler ise 10 ölü verdiler. Ayrıca, Müslümanlar ganimet olarak 700 esir, 5000 koyun, 2000 deve ele geçirdiler. 2- RASÛLULLAH (S.A.S.)'IN CÜVEYRİYE İLE EVLENMESİ Esirler arasında, kabile reisi Hâris'in kızı Cüveyriye (Berre) de vardı. Kocası Safvan oğlu Müsâfî savaşta ölmüş , kendisi de esir düşmüştü. Ganimetlerin taksiminde, Sâbit b. Kays'ın payına ayrılmıştı. Babası Hâris, Peygamber (s.a.s)'e başvurarak kızının şerefinin korunmasını istedi. Hz. Peygamber (s.a.s), Cüveyriye'nin bedelini Sâbit b. Kays'a ödeyerek onu serbest bıraktı. Cüveyriye kabîlesine dönmedi, kendi isteği ile Rasûlullah (s.a.s)'la evlendi. Kocanının öldüğü gün, Berre (Cümeyriye) kendi isteği ile mi evlendi, bu kadar onursuz muydu ? * Babasını, kocasını, kardeşini öldürdüğü ve aynı gece evlendiği Safiye kim? (Yağmalanan mallar ve insanlar, yağmacılara dağıtılmadan önce Muhammed "saf pay" yani "safiy" alırdı. Bundan sonra talan edilen mal ve insanlar dağıtılır, Muhammed bunlardan da 1/5 pay alırdı. Asıl adı zeynep olan Safiye'nin adı buradan gelmektedir.) Link Hz. Peygamber Hayber'in fethinde Yahudi liderlerinden Huyey b. Ahtab'ın kızı Safiye'yi (asıl adı Zeyneb ) başkomutan hakkı olarak kendisi aldı. Safiyye, önce kendi kabilesinden Sellam b. Mişkem ile nikahlanmış; bir süre sonra boşanarak Kinâne b. Ebi Hukayk ile evlenmişti. Bu eşi de Hayber savasında öldürülenler arasındaydı. Ayrıca yine bu savaşta Safiyye, eşi ve babasıyla birlikte kardeşini de kaybetmişti. Safiyye savaş esirleri arasındaydı. Onu İslâm'ı kabul edip kendisine eş olmak ile, dininde kalıp akrabalarının yanına dönmek hususunda serbest bıraktı. Safiye İslâm'ı tercih ederek Hz. Peygamber'in zevceleri arasında yer aldı.[461] Kadınlara verilen isimlere bak, kadınlara yapılan zulüme ve hakarete bak. Cümeyriye - Cariyecik! Saffiyye - Saf paycık !!! Kocasını öldür, babasını öldür, kardeşini öldür, sonra da onları zevce (!) olarak al, bir de üstüne kendi istekleriyle Muhammed ile evlendiler yalanı uydur!!! Dirilere saygı duymadın, ölülere bari saygı duy. Bu kadınlar, en sevdikleri insanlar öldüğü gün, baş düşmanları ile, babalarının, kocalarının, kardeşlerinin katili ile kendi istekleri ile evlenecek kadar onursuzlar mıydı. İnsanlara bu kadar hakaret edilmez. Bu iddia, ABD tarafından saddam'ın asıldığı gün, kardeşlerinin öldürüldüğü gün, kocalarının öldürüldüğü gün, Saddam'ın kızının, George Bush'a, "Ohh my God George, iyi ki öldürdün babamı, kocamı, abimi, seninle evlenmek istiyorum" demesi gibi birşey. Muhammed insanların alınterlerini, emeklerini yağmalamakla kalmamış, onları yerlerinden yurtlarından etmiş, herkesi soymuş soğana çevirmiş, insanları esir pazarına düşürmüş, bununla da kalmamış, katlettiği insanların geride kalanlarına bile dünyanın en büyük zulmünü etmiştir. Okuyun İslam tarihini görün. İslam dininin en büyük özelliği ümmilik derler. Yani okumamışlık. Okumamak. Bunları okur insan da, hala müslüman kalabilir mi? Elbette, İslam ümmiliği yüceltecek, okumamayı yüceltecek! Saygılar.
Gönderi tarihi: 18 Temmuz , 2008 17 yıl İspatlayınız Ne Zaman ve Ne Şekilde Masum Yahudiler Efendimiz ce Bu Şekilde ,Zulüm ve İnsanlık Dışı İşkenceler e Maruz Kalmışlar. Ben Bunların Olmadığı ve Olamayacağı Adına Canımı ve Ruhumu Ortaya Koyuyorum. Yorumsuz... Gelelim Bahsedilen ve İspat Etmeye Gayret Gösterdiğiniz Hadiseye, Evet, Hadise Yaşanmıştır..... Biz Hiç Bir Şekilde İNKAR Etmiş mi yiz...? Evet Hadise Yaşanmıştır, Doğrudur, Gerçektir Diyoruz. Yani Bu Olay Tarihte Kayıtlıdır... Saygılar, sevgiler...
Gönderi tarihi: 19 Temmuz , 2008 17 yıl Senin peygamber dediğin kişi Medine'ye gittiğinde orada yaşamıyor muydu Yahudiler?Kentin nüfusunun yarısı Yahudilerden oluşmuyor muydu? . . Saygılar. Sevgili BrainSlapper ; Yukarıdaki Yazınızda Bir Sürü Soru Cümlesi oluşturmuşsunuz . Sürdürmemiş mi ? Öldürmemiş mi ? Kestirmemiş mi ? Biçtirmemiş mi ? Hepsi Adına Gururla Cevap Veriyoruz ; H A Y I R... Hiçbiri Olmamıştır. Sadece Yalan Diyebilmek Bile Az Kalır. Tam Anlamı ile İFTİRA dır. Tabiiki İddia Sahibi Sizsiniz... Pekala Siz Bu İddialarınızı Tüm Forum Üyeleri nin Önünde NEDEN İspatlamıyorsunuz...? Bize Varsayımsal Sorular Sormak Yerine, NEDEN ; Bu Yazdıklarınızı Tarihsel Belge ler ile İSPATLAMIYORSUNUZ...? Size Kim Engel oluyor...? Sizi Kim Tutuyor...? Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 19 Temmuz , 2008 17 yıl Yorumsuz... Saygılar, sevgiler... Sevgili BrainSlapper ; İşte Şimdi, Size Katılıyorum. Çok Doğru Söylemişsiniz. Bizce de; Siz in İçin En Hayırlısı ''Yorumsuz Kalmak'' Olacaktır... Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 20 Temmuz , 2008 17 yıl Sevgili BrainSlapper ; Yukarıdaki Yazınızda Bir Sürü Soru Cümlesi oluşturmuşsunuz . Sürdürmemiş mi ? Öldürmemiş mi ? Kestirmemiş mi ? Biçtirmemiş mi ? Hepsi Adına Gururla Cevap Veriyoruz ; H A Y I R... Hiçbiri Olmamıştır. Sadece Yalan Diyebilmek Bile Az Kalır. Tam Anlamı ile İFTİRA dır. Tabiiki İddia Sahibi Sizsiniz... Pekala Siz Bu İddialarınızı Tüm Forum Üyeleri nin Önünde NEDEN İspatlamıyorsunuz...? Bize Varsayımsal Sorular Sormak Yerine, NEDEN ; Bu Yazdıklarınızı Tarihsel Belge ler ile İSPATLAMIYORSUNUZ...? birvarmışbiryokmuş, BrainSlapper kaynakları ile gösterdi, ispatladı. Diyanetin kaynağını da verdi, Nur Cemaatinin kaynağını da verdi, bütün google'daki kaynakların da linkini verdi. O sorular varsayımsal sorular değildir. O soruların yanında linkler var, yanıtları tekrarlamamak için link verdi önceki cevaplarına ve diyanet sitesine. O soruların cevaplarını verdi zaten. Okumuyorsan bu senin sorunun. 1.BrainSlapper bu konuyu gündeme getirdiğinde, sen "Hiç Bir Şekilde Tarihte Bu Yazılanları Doğrular Yönde Bir Bilgi ya da Kayıt Bulunmaz " BrainSlapper da kaynakları sundu. 2.Bunun üzerine sen "Evet Hadise Yaşanmıştır, Doğrudur, Gerçektir Diyoruz. Yani Bu Olay Tarihte Kayıtlıdır..." dedin. 3.Şimdi çıkıyorsun "Hiçbiri Olmamıştır. Sadece Yalan Diyebilmek Bile Az Kalır. Tam Anlamı ile İFTİRA dır." diyorsun. İnsan inkarcılık, redcilik yapar da, bu kadar da olmaz yani!!! Beni Kaynuka ve Beni Nadir'in sürülmeleri ve mallarının talan edilmeleri olayı ile Beni Kurayza'nın katledilmesi ve mallarının yağmalanması olayına, aynı başlık altında hem "Evet Hadise Yaşanmıştır, Doğrudur, Gerçektir Diyoruz. Yani Bu Olay Tarihte Kayıtlıdır..." diyorsunuz, sonra da "Hiçbiri Olmamıştır. Sadece Yalan Diyebilmek Bile Az Kalır. Tam Anlamı ile İFTİRA dır." diyorsunuz? Bu ne böyle? İnsan, inkarcılık ve redcilikte bu kadar da ileri gitmez. İnsan herkesin bakışları altında bu kadar büyük u dönüşü yapmaz. Hepimizin önünde önce "o olaylar, evet vardır, olmuştur" diyen ve hemen sonra "o olaylar, hayır olmamıştır, iftiradır" diyebilen bir kişi ile karşılaşmadım daha ben, ne hayatımda, ne de bu forumda, sizden başka. Saygılar.
Gönderi tarihi: 20 Temmuz , 2008 17 yıl Sevgili BrainSlapper ; Yukarıdaki Yazınızda Bir Sürü Soru Cümlesi oluşturmuşsunuz . Sürdürmemiş mi ? Öldürmemiş mi ? Kestirmemiş mi ? Biçtirmemiş mi ? Hepsi Adına Gururla Cevap Veriyoruz ; H A Y I R... Hiçbiri Olmamıştır. Sadece Yalan Diyebilmek Bile Az Kalır. Tam Anlamı ile İFTİRA dır. Tabiiki İddia Sahibi Sizsiniz... Pekala Siz Bu İddialarınızı Tüm Forum Üyeleri nin Önünde NEDEN İspatlamıyorsunuz...? Bize Varsayımsal Sorular Sormak Yerine, NEDEN ; Bu Yazdıklarınızı Tarihsel Belge ler ile İSPATLAMIYORSUNUZ...? Size Kim Engel oluyor...? Sizi Kim Tutuyor...? Sayın birvarmışhiçyokmuş... Sizinde niyetiniz belli oldu... Sizde olayı oldubittiye getirip, geçiştirmek istiyorsunuz. Siz önce ima ediyorsunuz ki: "Ben şu şu matematik eğitimi kaynaklardaki verilerin doğruluğuna inanırım" Sonra Sayın BrainSlapper'a "2+2=?" diye soruyorsunuz. Sayın BrainSlapper'da "Bak senin geçerli saydığın kitaplarda cevabı 4 diye geçiyor!" diyor ve kaynağını gösteriyor. Sen önce "Evet, bu yazılmış birşeydir, kabul ederim" deyip Sonra da "Hayır, hayır kabul etmiyorum, iftiradır" diyorsunuz. Biz bakıyoruz ki, Sayın BrainSlapper'in alıntıladığı ve sizinde geçerli bulduğunuz yerde aynen onun dediği gibi geçiyor. Sonra da siz başlıyorsunuz: ************ Çünkü farkediyorsunuz ki, cevabın "4" olması, sizin öğrendiğiniz cevap olan "5" ile uyuşmuyor... Şunu çok iyi bilmek lazım, İspatlanabilen ve ispatlanmış birşey, sizin; "İspatlayamadın" demenizle ispatlanamamış olamaz. O yüzden bu türlü atışmalara girmeyin bence. Ayrıca Sayın BrainSlapper öyle bir olay olmuş mu ya da olmamış mı diye bir şeyi tartışmıyor ki? Bunu tartışmazken, nasıl olurda size olup olmadıklarını ispatlamaya davet edilebilir? Sayın BrainSlapper şunu diyor: "Bak İslami sitelerde ve kaynaklarda bile bazı yahudi kabilelerine şöyle şöyle davranıldığı belirtliyor" Sonra alıntılıyor... Sizde hala "Yok sen bana ispatla, olmadı o olaylar. Olduysa ispatla." diyorsunuz. Bu soruyu, bu olayların olduğunu anlatan kaynaklara sormalısınız...
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.