Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

keşke o kızılderiler de sizin kadar gülebilselerdi... 1800 lü yıllarda barış mı yapmışlar dediniz ? bu 1847 yılındaki ve 1870 yılındaki son yerli katliamından az önce yaptıkları barış olsa gerek ?

Yukarda yazdıklarım bir kabile reisinin notlarından alınmış gerçeklerdi... Yerli geleneklerinin Orta Asyaya kadar uzanan motiflerini inceleyen bir yazar tarafından kaleme alınmış ve günümüze kadar taşınmış...kızılderililerin soyunu orta asyaya türklere kadar uzatan bir yazı işte...

yerli katliamlarına ilişkin kayıtlar ise bugün bile eyalet kütüphanelerinde belgeleri ile yeralmaktadır...

 

Amerikan kaynakları bugün Irakta da barışın olduğunu söylemiyor mu ? oradaki insanları nasıl özgürleştirdiğini anlatmıyor mu ? Iraklılarla barış yaptıklarını da söylüyorlar... Rusların Çeçenistanda yaptıkları da aynı haber ajansları tarafından sizin kullandığınız bu cümlelerle veriliyor...

Filistinde İsrail olur ölümün adı, ama haber ajanslarında hep barış için el sıkışan aynı gülen adamlar boy gösterir ekranlarda, sizin kullandığınız cümlelerle istatistiki bilgileri sıralayıp dururlar ....Sizin kullandığınız cümleleri onların ağzından duyar bütün insanlık, haber ajanslarının renkli sayfalarında...

Keşke o çocuklar da sizin kadar gülebilselerdi...hem bu kadar batı hayranlığınızın altında yatan sebebi bir türlü anlamış değilim ... Papa bile yaptıkları Haçlı seferleri ve müslümanlara uyguladıkları katliamlardan ötürü İslam Aleminden özür dilerken... sizin bu katliamları mazur görmeniz ne kadar doğru olur ?

  • Cevaplar 82
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:
keşke o kızılderiler de sizin kadar gülebilselerdi... 1800 lü yıllarda barış mı yapmışlar dediniz ? bu 1847 yılındaki ve 1870 yılındaki son yerli katliamından az önce yaptıkları barış olsa gerek ?

Yukarda yazdıklarım bir kabile reisinin notlarından alınmış gerçeklerdi... Yerli geleneklerinin Orta Asyaya kadar uzanan motiflerini inceleyen bir yazar tarafından kaleme alınmış ve günümüze kadar taşınmış...kızılderililerin soyunu orta asyaya türklere kadar uzatan bir yazı işte...

yerli katliamlarına ilişkin kayıtlar ise bugün bile eyalet kütüphanelerinde belgeleri ile yeralmaktadır...

 

Amerikan kaynakları bugün Irakta da barışın olduğunu söylemiyor mu ? oradaki insanları nasıl özgürleştirdiğini anlatmıyor mu ? Iraklılarla barış yaptıklarını da söylüyorlar... Rusların Çeçenistanda yaptıkları da aynı haber ajansları tarafından sizin kullandığınız bu cümlelerle veriliyor...

Filistinde İsrail olur ölümün adı, ama haber ajanslarında hep barış için el sıkışan aynı gülen adamlar boy gösterir ekranlarda, sizin kullandığınız cümlelerle istatistiki bilgileri sıralayıp dururlar ....Sizin kullandığınız cümleleri onların ağzından duyar bütün insanlık, haber ajanslarının renkli sayfalarında...

Keşke o çocuklar da sizin kadar gülebilselerdi...hem bu kadar batı hayranlığınızın altında yatan sebebi bir türlü anlamış değilim ... Papa bile yaptıkları Haçlı seferleri ve müslümanlara uyguladıkları katliamlardan ötürü İslam Aleminden özür dilerken... sizin bu katliamları mazur görmeniz ne kadar doğru olur ?

 

Sayin evaporit .. benim dusuncemde "1800 lu yillarda" demek ... 18xx yillari demek. Diger dilden dusunup tercume edince yanlis cikiyor olabilir. Neyse verdiginiz ornek savaslardan haberdarim.

 

indianp.jpg

 

Iste Gormek istediginiz, gulumseyen yerli cocuk. Benim zihniyetimde dogru sey bu cocugun gulumsemesini bozmamak, gidip 150 sene evvel olan savaslari anlatip onun mesutlugunu niye bozalim ki? Bunun insanliga ne faydasi varki? Nasil yardim olur bu cocuga?

 

Belki ikimizde ayni neticeyi dusunuyoruz ama degisik yollar seciyoruz.

Gönderi tarihi:
" Tarafını belirlemiş insanları, tarafsızlıklarını belirlemeleri konusunda eleştirmek de tarafsızlar tarafına bir taraf olmaya çağrı değilmi ? Bu kadar taraf olmanın anlamı ne ? peki siz hangi tarafsızlardansınız ? Kişilik taraf olmakla oluşursa, tarafsız olmak hangi türe giriyor ? Tarafsızlık diye bir şey matematikte bile mümkün değilken, hukukta nasıl mümkün olacak ? '' şeklinde bir sürü sorarak cevap arayacaktım...

Ama ben taraflı davranarak, size objektif olmanın gerekliliğini açıklamaya çalışayım...

 

Sayın evaporit,

Bir kucak anlatımınız var. Ancak bunların içinde tarafsızlığın ve objektif olmanın nasıllığını, nedenliğini, neliğini yazamamışsınız yada ben rastlayamadım. Bu yüzdende yazılarınız ve anlatmak istedikleriniz bir muğlaklık ve istikrarsız bir biçimde süregidiyor.

 

Benim taraf olduğum, aslında tarafsızlığımı sağlayan ideoloji, insan değerini ve onun mutluluğunu ön plana çıkaran ideolojidir. Açıkçası, belli bir zümrenin kültürünü yada hukukunu dayatan bir ideoloji değildir.

 

Aforizma (özlü ve kısa anlatım) değeri olan karşılıklı konuşma/tartışmaları sevdiğimi söylemiştim.

Konuyu netleştirme amacı ile, müsadenizle bir kaç soru soracağım.

 

1- Belli bir ideoloji tarafı olarak objektif olunması mümkünmüdür?

2- Eğer mümkünse hangi ideoloji referansı ile objektif olunabilir?

3- Sadece insan değeri için var olan evrensel kabuller taraflılıkmıdır?

4- Sizce de objektif ve tarafsız ideoloji varmıdır? İslammıdır?

Gönderi tarihi:
Sevgili maraba,

yukarda yazdıklarım arasında alıntıladığınız ifade var....sizin şahsıma yönelik görüş-kişilik analizinizi de bu çerçevede okuduğumu bilmenizi isterim... Yani tarafsız ama, objektif olarak okumaya çalıştım...

Eğer sizin dediğiniz gibi bir işiliğe sahip olsa idim, yani tarafsız okusaydım bu yazdıklarınıza karşılık;'' Tarafını belirlemiş insanları, tarafsızlıklarını belirlemeleri konusunda eleştirmek de tarafsızlar tarafına bir taraf olmaya çağrı değilmi ? Bu kadar taraf olmanın anlamı ne ? peki siz hangi tarafsızlardansınız ? Kişilik taraf olmakla oluşursa, tarafsız olmak hangi türe giriyor ? Tarafsızlık diye bir şey matematikte bile mümkün değilken, hukukta nasıl mümkün olacak ? '' şeklinde bir sürü sorarak cevap arayacaktım...

Ama ben taraflı davranarak, size objektif olmanın gerekliliğini açıklamaya çalışayım...

Sayın Maraba,

Kişilik, şahsiyet dediğimz şey; insanların inandıkları ve düşündükleri şeyler doğrultusunda bir yaşam, bir eylem, bir hareket ortaya koymaları demektir...yani kalp-beyin-ruh ve beden uymudur... buna söz ve fiil uyumu da diyebilirsiniz... Her insanın yaşama dair bir okuması ve yorumu vardır... bunun sonucu olarak da doğal olarak bir kabulu, ve bir düşüncesi vardır... bunlar ise onun hareketlerine, değerlerine ve yaşamına tesir edecektir... Bu kişiliğin oluşması demektir işte... yani her kişilik altında bir düşünce ve inanç taşımaktadır... Uyumsuzluk varsa bu hemen sırıtır... şahsiyetsiz kelimesi bunu ifade etmek içindir...

Her insan kabulleri ve düşünceleri ile bir taraftır.... İnsan doğası gereği hakikate ve doğrulara eğilimlidir... bu yüzden her insan hakikate ve doğrulara taraf olma eğilimindedir... İnsanın özgürlük arayışı da bu yüzdendir... Tarafı olduğu şey inançları ve düşünceleridir.. Bu inanış ve düşüncelerinin, kısaca kabullerinin onda taraf olma eylemini oluşturması kaçınılmaz bir sonuçtur...

Oysa bu kabullerimizin oluşumunda çok önemli bir süreçten geçeriz... Bu Bilginin elde edilmesi sürecidir... her insanın bir görüş, bir düşünce oluşturabilmesi için bilgi elde etmesi, bilgiye ulaşması sökonusudur.. Aynı bilgiye ulaşamamış insanlar aynı düşünceye sahip olamazlar bu yüzden... aynı bilgiye sahip olsalar da bazen de aynı bilgiyi aynı şekilde yorumlayamazlar... bu durum da da aynı görüşe-kabule ulaşamazlar...

Sayın Maraba,

İnsanın ulaştığı bilgileri yorumlaması ve kabulü ve ya reddi, tamamen o insanın inisiyatifindedir... Bu insiyatifin kullanılması ile ''Taraf'' olunmuştur...

Ama Objektif olmak durumu taraf olmak durumundan çok daha önemlidir... Çünkü bilgiye ulaşmak ve onu yorumlamak, anlamak için gösterilecek çaba objektif olmayı gerekli kılar... Zira objektif davranabildiğiniz ölçüde bu bilgi sizi ya doğanız gereği eğilimli olduğunuz hakikate ve doğruya götürecektir, ya da yanlışlara ve karanlıklara götürecektir....

Mahkemedeki bir hakimi düşünün, onun tarafı bellidir; Hukuk....

Kararını önüne konacak delillere ve şahitlere göre verecektir...

Onu doğru bir karara götürecek olan inandığı tarafına olan sadakati (Hukuk) ve önüne konan kanıt ve şahitlere objektif yaklaşması olacaktır..Selam ile...

 

bunlar benim yazdıklarım,

 

Sayın evaporit,

Bir kucak anlatımınız var. Ancak bunların içinde tarafsızlığın ve objektif olmanın nasıllığını, nedenliğini, neliğini yazamamışsınız yada ben rastlayamadım. Bu yüzdende yazılarınız ve anlatmak istedikleriniz bir muğlaklık ve istikrarsız bir biçimde süregidiyor.

 

Benim taraf olduğum, aslında tarafsızlığımı sağlayan ideoloji, insan değerini ve onun mutluluğunu ön plana çıkaran ideolojidir. Açıkçası, belli bir zümrenin kültürünü yada hukukunu dayatan bir ideoloji değildir.

 

Aforizma (özlü ve kısa anlatım) değeri olan karşılıklı konuşma/tartışmaları sevdiğimi söylemiştim.

Konuyu netleştirme amacı ile, müsadenizle bir kaç soru soracağım.

 

1- Belli bir ideoloji tarafı olarak objektif olunması mümkünmüdür?

2- Eğer mümkünse hangi ideoloji referansı ile objektif olunabilir?

3- Sadece insan değeri için var olan evrensel kabuller taraflılıkmıdır?

4- Sizce de objektif ve tarafsız ideoloji varmıdır? İslammıdır?

 

bu da sizin yazdıklarınız...

 

ikisini bir bütün olarak ele alıp derğerlendirelim sevgili Maraba,

Ben her insanın bir inancı ve düşüncesinin mutlaka var olacağından hareketle, bu düşünce ve inanışların da insanın davranşlarına yansıyacağını ve bir yargı, bir değer, bir sonuç oluşturacağını söylüyorum... buraya kadar anlaşılmayacak ya da itiraz edecek bir durumun olmadığını sanıyorum...

Tarafsızlık insanların yapabilceği bir şey değildir... İnsan bu yani, inancını, kalbini, aklını, fikrini ceket gibi çıkarıp bir yana asamaz ki... Akşma olunca da mesai bitti deyip tekrar giyinip evine dönsün...

Sevgili Maraba,

yazında bile bunun imkansızlığını kanıtlayan bölümü renklendirdim bak... böyle bir şey sloganlarda söylenir... Ama aslı astarı yoktur... tarafsız insan olmaz...

Bak orda Mahkemelerdeki .hakimlerin öreneğini verdim... onların bir taraflarının olduğunu, ama objektif olmaları gerektiği için, objektif davranmaya çaba harcadıklarını örenekledim... İstersen bunu daha basi bir örnekle daha izah etmeye çalışalım...

Futbolda bilinen bir gerçektir ki; her hakemin muhakkak tuttuüu bir takım vardır, yani taraftar olduğu bir takım vardır... bazen taraflarının ''İyi ve temiz bir futbol'' olduğu söylense de, kimse onların ne dediğine ve tuttukları takıma ldırış etmez... Seyirci hakemin, kararlarını verirken objektif davranıp davranmadığına bakar...

''Tarafsız bir ideoloji'' sorusuna gelince, hayatımda böyle bir şey ne duydum, ne de okudum.... bunu en iyisi siz sormamış olun, ben de yine okumamış olmaya devam edeyim....

İslamın bir ideoloji olmadığını, bir de üstüne tarafsız hiç olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim ama... İslam Tanrı tarafından gönderilen yaşama ve evrene dair bütün bilgi ve düzenlemelerin genel adıdır... Tarafı, İlahidir.... Ama müslümanlara öğretisinde objektifliği esas alır... araştırmayı, sorgulamayı ve delillere göre hareket etmeyi objektifliğe ölçü yapar...

selam ile ...

Gönderi tarihi:
Beyaz adamlar ve Yerliler 1800 yillarindan beri savas yapmadilar. Baris icindeler. Nedense Siz baris yapmiyorsunuz.

 

Suheyla,

Şu an barış içinde olmaları onları beyaz adamı aklamaz maalesef. Kimsenin unutmayacağı bir insanlık utancıdır yaptıkları.

 

Bugun, Amerika da federal hukumet tarafindan resmen taninmis 550 yerli "kabilesi" var. Bu yerliler kendine ait topraklarinda otururlar

 

Yerlerinden yurtlarından edilmişlerdir.

 

Iste batinin zihniyeti degisik bu konuda, ileriye bakmali geriye degil.

 

Belki haklısınız ama, geçmişi kanla beslenmiş bir ülkenin geleceği nasıl temiz olabilir? Bakın işte Irak örneği... Evaporit bu konuda haklı.

 

Diğer taraftan, bugün biz kalkıp İslam adına yaptığı savaşlar yüzünden eleştirmiyor muyuz Muhammed'i? Kanlı bir geçmişe sahip demiyor muyuz? Yoksa kalkıp "neyse boşverelim geleceğine bakalım" mı diyoruz? Onlar da şu anda barış içindeler değil mi?

 

Sanırım bazı konularda daha objektif olmaya ihtiyacımız var...

 

 

Saygılarımla...

Gönderi tarihi:
200 300 yıl evvel yaşananlarla günümüz sömürüleri arasında ne fark var...

çimentodan çalmanın suçlusu da mı hz muhammed oldu...siz tüm sahtekarlıkları ve haksızlıkları islama fatura ederken söz konusu batı bile olsa gözardı ettiğiniz insan olmanın iyilik ve kötülük yapmaya da eğilimli olduğu ama asıl bunun toplumsal kabuller olarak görülmesiyle büyük felaketin başlayacağını gözardı ediyor ve herzaman olduğu gibi objektif olamayışınız istediğiniz taraftan olmadıkça doğruya doğru yanlışa yanlış deme erdeminden sizi alıkoyuyor...

 

hangi maddi yardım kuruluşlarından bahsediyorsunuz...halkın güvenini ve desteğini alan yardım kuruluşları benim bildiğim tüm dünyaya yardım ulaştırıyorlar...

e millet arada bir hırsızları ve yardım paralarını iç edenleri içki alemlerinde yiyenleri eleyecektir...halkını hor gören hiçbir zihniyet ilelebed hüküm sürmez...

Sayın 4mevsim, çimentodan çalan Muhammed değil ama, Türkiye'nin %99'unun Müslüman olduğu varsayılırsa... bu çimentodan çalanlar da Müslüman oluyor. Ben Tsunami örneğini verdim sadece, elbette bu kuruluşlar dünyanın her yerine ulaşıyor, bunda şüphe yok.

 

Neden içki alemlerinde diyorsunuz ki? İçki aleminde olmayanların da hırsız olduklarını, hak yediklerinı gözardı edemezsiniz sanırım.

Gönderi tarihi:
Belki haklısınız ama, geçmişi kanla beslenmiş bir ülkenin geleceği nasıl temiz olabilir? Bakın işte Irak örneği... Evaporit bu konuda haklı.

 

Sayın yersoy,

 

Kişilere şu haklıdır, bu hakssızdır yakıştırması yerine. Onların dünya görüşüne bakıp karar verilmeli. Senin haklı çıkardığın arkadaşımız. Yine senin içinde belirttiğin; "bugün biz kalkıp İslam adına yaptığı savaşlar yüzünden eleştirmiyor muyuz Muhammed'i? Kanlı bir geçmişe sahip demiyor muyuz?" görüşe ait ideolojiyi savunmakta. Hatta altını çizerek te, bu ideolojiye taraf olmak gerekliliğini sayfalarca söylemekte.

 

Diğer arkadaşaımız ise emperyalist zihniyetin, yine onun kaynağı olan sömürü niyeti taşıyan ideolojilerden geldiğini pek ala bilen, dahası kitabını yazabilecek bir arkadaşımız. Şu andaki barış yaşamını da, kavgaya taraf olmak için kaşımamak gerektiğini israrla belirten arkadaşımız. Dünya görüşlerini bütün olarak ele almak gerek.

 

Bilimsel hukuku dahi "taraftır" diyerek, kendi sömürü ideolojisini sürdürmenin yararlarını paragraflarca anlatan birisini haklı çıkarmanın alemi nedir? İnsanın mutluluğunu kaynak olarak alan bilimsel hukuk hangi ideolojiye taraftır?

 

Anlatılması gereken şu değilmi? "Emperyalist zihniyet, kötü amacını geçmişi kaşıyarak din, etnik soyut olguları da gündeminde tutarak katliamlara, sömürüye devam etmeyi sürdürüyor. Bunu görebilmeliyiz."

 

"İşte burada emperyalist sömürüden uzak olabildiği kadar bir barışçıl yaşam var, örnek bu olmalı" demenin haksızlığı nerede? Kızılderililerle bir olup geçmişe ait intikam danslarımı yapalım? Ermeniler emperyalist zihniyetten de güç alarak şu an bunu yapmıyormu? Sömürü ideolojilere taraf bulma amaçlı yollara mı düşelim?

 

Uygar gelişme, sömürü zihniyetleri eleyerek bugünkü barış ortamına (var olan kadar) gelmiş. Geçmişteki ayrılıkçı ideolojilere "geçmişin hakkını arayalım" diyerek taraf aranılmamalı. Bu niyet emperyalist amaca hizmet etmeyecekmi?

 

Bütün dünya halkları ayrılıkçı ideolojiler dışında, yalnızca "insan değeri" gerçeğinde birleşmeli.

Gönderi tarihi:
''Tarafsız bir ideoloji'' sorusuna gelince, hayatımda böyle bir şey ne duydum, ne de okudum.... bunu en iyisi siz sormamış olun, ben de yine okumamış olmaya devam edeyim....

İslamın bir ideoloji olmadığını, bir de üstüne tarafsız hiç olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim ama...

 

Senin görmemiş yada duymamış olman bir gerçeği yok sayma anlamında değildir. "Humanizm" ideolojisinin neye kime taraf olduğunu söyleyebilirmisin bana? Saflık taşısın diye bu ismi söyledim. Daha tarafsız olabilecek "insan değeri"i özünde ideolojiler var.

 

Ayrıca, islami görüşün ideoloji olmadığı yine senin doğrun. İslamiyet bal gibi de o dönemdeki belli bir zümrenin Muhammedi de öne çıkararak geliştirdiği bir yerel/kültürel ideoleji. Kimlere hizmet ettiğide tartışılagidiyor biliyorsun.

Gönderi tarihi:

Sayın maraba,

Öncelikle tam olarak anlaşılamayan bir noktayı açıklamalıyım sanırım:

 

Belki haklısınız ama, geçmişi kanla beslenmiş bir ülkenin geleceği nasıl temiz olabilir? Bakın işte Irak örneği... Evaporit bu konuda haklı.

 

hangi konuda?

 

Amerikan kaynakları bugün Irakta da barışın olduğunu söylemiyor mu ? oradaki insanları nasıl özgürleştirdiğini anlatmıyor mu ? Iraklılarla barış yaptıklarını da söylüyorlar...

 

Evet, ben objektif olarak düşündüğümde sadece bu konu için evaporitin haklı olduğunu yine söylerim. Ancak bu konu bütününde evaporitin haklı olduğunu düşünmem ya da ilan etmem anlamına gelmez.

 

"bugün biz kalkıp İslam adına yaptığı savaşlar yüzünden eleştirmiyor muyuz Muhammed'i? Kanlı bir geçmişe sahip demiyor muyuz?"

 

Ben de zaten bunu söyleyerek asıl duruş noktamı belirttiğimi sanıyorum...

 

 

Diğer arkadaşaımız ise emperyalist zihniyetin, yine onun kaynağı olan sömürü niyeti taşıyan ideolojilerden geldiğini pek ala bilen, dahası kitabını yazabilecek bir arkadaşımız.

 

Buna bir itirazım yoktur. Her fırsatta da arkadaşımızın görüşlerini dikkatlice takip ederim.

 

 

Şu andaki barış yaşamını da, kavgaya taraf olmak için kaşımamak gerektiğini israrla belirten arkadaşımız.

 

Emperyalizme karşı bir savaş varsa, daha doğrusu emperyalizmin yarattığı bir savaş varsa, o savaşın suçlusunu bütün çıplaklığı ile ortaya koymak gerekli tabiiki...

 

Bilimsel hukuku dahi "taraftır" diyerek, kendi sömürü ideolojisini sürdürmenin yararlarını paragraflarca anlatan birisini haklı çıkarmanın alemi nedir?

 

Onu haklı çıkarmak gibi bir durum yoktur ve olamaz. Böyle anlaşılmasının nedenini yukarda yeterince açıkladım umarım...

 

"İşte burada emperyalist sömürüden uzak olabildiği kadar bir barışçıl yaşam var, örnek bu olmalı" demenin haksızlığı nerede?

 

Haksız olarak gördüğüm yöönü tekrar dile getireyim:

 

"Yıllardır kızılderililer ve "beyaz adam" lar barış içinde yaşıyor, onların bir sorunu yoktu" demek kızılderililere yapılan bir haksızlıktır bence. Dünya üzerinde bana sorarsanız emperyalizmden en acı şekilde payını alan toplumlardan birisidir.

 

Kızılderililerle bir olup geçmişe ait intikam danslarımı yapalım? Ermeniler şu an bunu yapmıyormu. Sömürü ideolojilere taraf bulma amaçlı yollara mı düşelim?

 

Kızılderililerin uğradıkları haksızlığı dile getirmek sömürü ideolojileri ile nasıl bir olmaktır anlamış değilim??

 

 

Uygar gelişme, sömürü zihniyetleri eleyerek bugünkü barış ortamına (var olan kadar) gelmiş. Geçmişteki ayrılıkçı ideolojilere "geçmişin hakkını arayalım" diyerek taraf aranılmamalı. Bu niyet emperyalist amaca hizmet etmeyecekmi?

 

Bana sorarsanız geçmişini unutmak/unutturmak emperyalizmin ekmeğine çok daha anlamlı yağ sürmek olacaktır. Neden unutalım? Neden unutturalım? Irak'ı damı görmzden gelelim? Bu bir sömürü hareketi değil miydi? Artık barış var mı diyelim? Aynı güçler yarın ülkemiz üzerindeki oyunlarını da benzer kanallardan gerçekleştirmeye başladığında "ileride barış gelecektir, şimdiden unutmaya başlasak iyi olur" mu diyelim??

 

Ya siz beni anlamadınız ya da ben sizi anlayamadım... :)

 

Bütün dünya halkları ayrılıkçı ideolojiler dışında, yalnızca "insan değeri" gerçeğinde birleşmeli.

 

Kızılderililer de bunu en iyi yapan topluluklar arasındaydı... Yoksa yanlış mı biliyorum???

 

Gelelim evaporitin sayfalarca yazdıklarına...

Ben onları tam anlamıyla takip bile edemedim. Edilecek bir şey yok. Gelen eleştiriler yerindeydi. Aynı şey sürekli söyleniyor da söyleniyor. Bu gibi yazıları pek de dikkate alamıyorum... O yüzden sizin eleştirilerinizin yeterli olduğunu düşündüm. Suheyla'nın yazısında ise küçük bir görüş ayrılığımı belirttim...

Umarım be defasında anlaşılmıştır.

 

Saygılarımla

Gönderi tarihi:
İslamın bir ideoloji olmadığını, bir de üstüne tarafsız hiç olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim ama...

 

İslamiyet yanlı ve taraflı bir ideolojidir!

Gönderi tarihi:

sayın yersoy..bir müslümana bir tek konuda bile olsa hak verdiniz...tiz tevbe edip ateist imanınızı tazelemelisiniz... :)

geçmişte yaşamak farklı bir şeydir ..geçmişi unutmayıp ders almak ayrı...bu anlamda ezilen sömürülen tüm insanlar ve halklar adına biz inancımız gereği siz de inandığınız değerler gereği susmamayı unutmamalıyız...

selamlar ve sevgiler...

Gönderi tarihi:
sayın yersoy..bir müslümana bir tek konuda bile olsa hak verdiniz...tiz tevbe edip ateist imanınızı tazelemelisiniz... :)

 

hemen... :)

 

geçmişte yaşamak farklı bir şeydir ..geçmişi unutmayıp ders almak ayrı...

 

İşte olaylardan ders çıkarmaktır önemli olan... Beni,m de demek istediğim budur.

Bu ders çok geniş bir yelpazedir.

 

Dinin sömürüsü, dinin insanlığa getirdikleri,

emperyalizmin getirileri,

emperyalizmin (ve dinin) insanlara yaptırabileceği korkunç olayların varlığı ve örnekleri,

inancın sömürüsü,

sömürü için inanç ideolojilerinin kurulması,

bunların getirdiği sömürü

sömürü için yapılan korkunç olayların varlığı ve örnekleri,

geldik yine dini sömürüye...

 

Nasıl oldu tövbem??? :)

 

İnananlar inançlarının sömürüye nasıl hizmet ettiğini göremezler, görmek istemezler.

Kabul edemezler bir kere. Çünkü onlar oldukça saf duygularla gönülden bağlıdırlar Tanrılarına. ibadetleri yeterlidir.

Ama bu aşkı yaşarken (aşk insanı kör eder) dinin insanlğa yaptıklarını görmek o kadar zorlaşır ki...

Anlatan olsa da kimse anlamaz.

Gösteren olsa da kimse göremez...

Örnekleri yanıbaşında yaşansa bile kimse anlamaz...

"Benim aşkım bunu yapmaz" der ve çıkar işin içinden....

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:
Kızılderililerin uğradıkları haksızlığı dile getirmek sömürü ideolojileri ile nasıl bir olmaktır anlamış değilim??

 

Kaşıyalım o zaman...

 

Sayın Yersoy, konuyu fazla uzatmayacağım zira ayrıntılara girip geçmişteki düşmanlıkları kaşımak, barış için katedilen yol başarısını sapırmak oluyor. Emperyalizmin amacı; Ermeni ve tüm diğer etnik sorunlarda olduğu gibi geçmişi kaşıyıp, intikam (kan davası) duygularına taraf bulmak, hassasiyetlerin ajitasyonunu yapmak. Bu oyuna gelmeyelim diyoruz. Savaştan değil barıştan bahsetmek bizim amacımız. Geçmişteki yanlışlarla, yanlışlıkları onaramayız. Şimdi artık "Yurtta ve cihanda sulh" zamanıdır. Bu da bizler için tarafsız ideolojiye referans, ve de bir evrensel kabul olsun.

 

Arkadaşımızın yaptığı gibi ölümü gösterip sıtmaya razı eder gibi, sonrasında da "taraf olmak" adına Arap kültür emperyalizminin savunusu geliyor. Emperyalizmin ne olduğunu herkes çok iyi biliyor zaten.

 

Tekrarlıyorum:

 

Bütün dünya halkları, ayrılıkçı ideolojiler ve propagandaları dışında, yalnızca insan değeri ve kardeşliği gerçeğinde birleşmeliler. Doğru olanı da bu.

Gönderi tarihi:
Sayın Yersoy, konuyu fazla uzatmayacağım zira ayrıntılara girip geçmişteki düşmanlıkları kaşımak, barış için katedilen yol başarısını sapırmak oluyor. Emperyalizmin amacı; Ermeni ve tüm diğer etnik sorunlarda olduğu gibi geçmişi kaşıyıp, intikam (kan davası) duygularına taraf bulmak, hassasiyetlerin ajitasyonunu yapmak. Bu oyuna gelmeyelim diyoruz. Savaştan değil barıştan bahsetmek bizim amacımız. Geçmişteki yanlışlarla, yanlışlıkları onaramayız. Şimdi artık "Yurtta ve cihanda sulh" zamanıdır. Bu da bizler için tarafsız ideolojiye referans, ve de bir evrensel kabul olsun.

 

Arkadaşımızın yaptığı gibi ölümü gösterip sıtmaya razı eder gibi, sonrasında da "taraf olmak" adına Arap kültür emperyalizminin savunusu geliyor. Emperyalizmin ne olduğunu herkes çok iyi biliyor zaten.

 

Tekrarlıyorum:

 

Bütün dünya halkları, ayrılıkçı ideolojiler ve propagandaları dışında, yalnızca insan değeri ve kardeşliği gerçeğinde birleşmeliler. Doğru olanı da bu.

 

Bu açıdan sonuna kadar haklısınız sayın maraba... Şimdi daha iyi anladım ne demek istediğinizi...

Gönderi tarihi:

Sanırım başlığa açtığım konu amacını taşıp farklı yerlere kadar geldi...

Ben aslında ne kızılderililerin ve ne de taraf olmanın ve ne de inşaat müteahhitlerinin durumunun tartışılmasını istemiştim...

öngördüğüm şey;

İslamın gelenek penceresinden kabulünü ve yine aynı pencereden reddini eleştirmekti...

Dikkatlerinizi hem inananlar olarak ve hem de inanmayanlar olarak aynı noktada topladığınızı gördüğüm için bu başlığı açmıştım...

belki farklı bir pencereden bakmanızı sağlayabilirim diye düşünmüştüm... yanılmışım...

Oysa gerçek şu ki; hem inandığını söyleyen müslümanlar ve hem de inanmadığını söyleyen ateistler, aynı gelenek penceresinden bakmakta direniyorlar...

Ortada bir kör dövüşünden başka bir şey yok...

Oysa penceremizi değiştirmediğimiz sürece hep aynı manzarayı görmeye devam edeceğiz... Ben isterdim ki, inanmadığını iddia eden arkadaşlar, bize yeni bir ufuk kazandırsın...bilmediğimiz bir dünyayı işaret etsinler, onların gözünden okuyalım evreni... onların penceresinden görelim bir de, karşıki manzarayı...

İnsan hep aynı noktaya bakarsa, uyurmuş diye bir gerçek vardır... Özellikle uzun yol şoförlerini uyarırlar bu konuda... gözlerinizi hep bir noktaya dikmeyin diye.. uyur kalırsınız da farkında bile olamazsınız....

Ben de bu yüzden gözlerimi sizin pencerenize çevirdim...

Sizin de farklı bir pencereden bakmanızı istedim...

Belki sahip olduğumuz şeylerin farkına varırız diye... çünkü çok zaman, sahip olduğumuz şeylerin kıymetinin farkına varamıyoruz... bizim aynı toprakların ve aynı geleneğin insanları olduğumuz gibi...Ben Rahibe Teresa örneğinde Sayın Suheylayı haklı bulmuştum... Tebrik de etmek isterim.... İyi ve güzel olan örnek hristiyan da olsa, ateist de olsa takdir ve tebrik edilmeli değil mi ?

İyilik ve güzelliği ortak bir zemin yapacak kadar, akıl, duygu, yürek ve cesaret sahibi olduğumuzu sanıyorum...

Oysa önemli olan kendi toplum geleneğimize ilişkin değerleri el birliği ile üretebilmek olmalı değil mi ?

Ama sanırım hep aynı pencereden bakmaya devam edersek, hep aynı manzarayı göreceğimiz de kesin ..... gerisi boş, kör dövüşü...

selam ile,

Gönderi tarihi:
Ben de bu yüzden gözlerimi sizin pencerenize çevirdim...

Sizin de farklı bir pencereden bakmanızı istedim...

 

Son sözünü söyle sn. evaporit,

 

"Farklı pencere" derken bizleri arap kültürüne (imana) mı davet edecektin? Biz almayalım. O farklı pencereden bizler çok baktık. Şimdi ise "tarafsız, objektif" pencereden bakıyoruz. Bu, dünya halklarının kardeşliği için gerekli.

Gönderi tarihi:
Emperyalizmin amacı; Ermeni ve tüm diğer etnik sorunlarda olduğu gibi geçmişi kaşıyıp, intikam (kan davası) duygularına taraf bulmak, hassasiyetlerin ajitasyonunu yapmak. Bu oyuna gelmeyelim diyoruz. Savaştan değil barıştan bahsetmek bizim amacımız. Geçmişteki yanlışlarla, yanlışlıkları onaramayız. Şimdi artık "Yurtta ve cihanda sulh" zamanıdır. Bu da bizler için tarafsız ideolojiye referans, ve de bir evrensel kabul olsun.

 

Arkadaşımızın yaptığı gibi ölümü gösterip sıtmaya razı eder gibi, sonrasında da "taraf olmak" adına Arap kültür emperyalizminin savunusu geliyor. Emperyalizmin ne olduğunu herkes çok iyi biliyor zaten.

 

Tekrarlıyorum:

 

Bütün dünya halkları, ayrılıkçı ideolojiler ve propagandaları dışında, yalnızca insan değeri ve kardeşliği gerçeğinde birleşmeliler. Doğru olanı da bu.

 

sayın maraba..emperyalizi ,yaptıklarını bilmeden nasıl anlatabilirsiniz...emperyalizmin geçmişte ve şu anda yaptıklarını gözlerinizi sıkı sıkı yumarak ancak kendiniz için yok sayabilir ama yok edemezsiniz...

bana emperyalizmi anlatır mısınız...tozpembe bir tabloda barış türküleri eşliğinde.......

 

siz diyorsunuz ki değerleri ben savunayım sadece..benim tekelimde olsun....olmaz...

sen de savunacaksın ben de savunacağım...tüm farklılıklarımıza rağmen...

huzursuzluğunuz o kadar açık ki....aman karşı tarafa adam kaptırmayalım tavrı....burada iki takım maç yapmıyor ki....koskoca insanlarız..gerçeğin peşinde her insan...gerçeğin anahtarları da kimsenin tekelinde değil...sınırlandırılmış ta değil....herkes beğendiği çiçeklerden özünü toplar ama balını kendi yapar...tadını beğenmek zorunda değilsinizdir...ama yorum yapabilirsiniz ....sonuçta yapanın ürünüdür ona özgü....

selamlar...

Gönderi tarihi:
siz diyorsunuz ki değerleri ben savunayım sadece..benim tekelimde olsun....olmaz...

sen de savunacaksın ben de savunacağım...tüm farklılıklarımıza rağmen...

 

Farklılıkları değil sizi, yani "insan değerini" savunuyorum. Siz ise bu değer dışındaki farklı değerleri savunmaya devam ediniz. Yolunuz açık olsun.

Gönderi tarihi:
Son sözünü söyle sn. evaporit,

 

maraba...idam mı edeceksin arkadaşı?????

 

güldürdün ben ya....

sevgilerle....

Gönderi tarihi:
Kaşıyalım o zaman...

 

Sayın Yersoy, konuyu fazla uzatmayacağım zira ayrıntılara girip geçmişteki düşmanlıkları kaşımak, barış için katedilen yol başarısını sapırmak oluyor. Emperyalizmin amacı; Ermeni ve tüm diğer etnik sorunlarda olduğu gibi geçmişi kaşıyıp, intikam (kan davası) duygularına taraf bulmak, hassasiyetlerin ajitasyonunu yapmak. Bu oyuna gelmeyelim diyoruz. Savaştan değil barıştan bahsetmek bizim amacımız. Geçmişteki yanlışlarla, yanlışlıkları onaramayız. Şimdi artık "Yurtta ve cihanda sulh" zamanıdır. Bu da bizler için tarafsız ideolojiye referans, ve de bir evrensel kabul olsun.

 

Arkadaşımızın yaptığı gibi ölümü gösterip sıtmaya razı eder gibi, sonrasında da "taraf olmak" adına Arap kültür emperyalizminin savunusu geliyor. Emperyalizmin ne olduğunu herkes çok iyi biliyor zaten.

 

Tekrarlıyorum:

 

Bütün dünya halkları, ayrılıkçı ideolojiler ve propagandaları dışında, yalnızca insan değeri ve kardeşliği gerçeğinde birleşmeliler. Doğru olanı da bu.

Dİkkaaat !

Rahaaat !!

Hazıır Ol !!

 

Bu açıdan sonuna kadar haklısınız sayın maraba... Şimdi daha iyi anladım ne demek istediğinizi...

Hizayaaaa Geell !!

Emredersiniz komutanım...

 

Yersoy kardeşim... yukarıdan beri arkadaş uyarıp duruyor... ''bu adam şeriat propogandası yapıyor'' diye, niye duymuyorsunuz...

Üstelik kalkıp ''Evaporit haklı''' diye de bir şey yazıyorsun... bu yaptığın bilime aykırı değil mi !!!

sonra okumaya gerek görmediğini söylüyorsun ve arkadaşların eleştirilerini yeterli buluyorsun... Ama hala uyarıları işitmiyorsun...

bak Müslümanların uyarılarını okumamak doğru, gereksiz görmek de güzel hoş ama... Arkadaşının uyarısını okumazsan daha kötü oluyor demek ki !!!

Ama allahtan Arkadaş ''kaşımayı'' akıl etti de, tez kırdın direksiyonu...

allah korusun nerdeyse gidiyordun valla

Gönderi tarihi:
maraba...idam mı edeceksin arkadaşı?????

güldürdün ben ya....

sevgilerle....

 

Dİkkaaat !

Rahaaat !!

Hazıır Ol !!

 

Hizayaaaa Geell !!

Emredersiniz komutanım...

 

allah korusun nerdeyse gidiyordun valla

 

Farklı pencerecilerin, farklı pencerelerinden (Arap kültürü penceresi) bakmayı kabullenmeyip, "insan değeri" penceresi alternatifi önerildiğinde, işi demagojiye bozdular.

 

Sağlık olsun.

Gönderi tarihi:

sayın maraba...demagoji değil azıcık espiri ...

çok gergin bir havaya girmeden de tartışabiliriz...bazen de biraz tebessüm iyi gelir...hayat sadece ciddi konulardan dinden ibaret değil elbette...

 

insani değerler hepimizin ortak buluşma alanı...yine söylüyorum farklılıklarımıza rağmen...farklılıklarımızı da elbette konuşacağız saygı çerçevesinde...

ama herzaman ayaklarımızı sabit tutacak nokta insan değerleri....ama umarım aynı şeyden bahsediyoruzdur....

selamlar sevgiler...

Gönderi tarihi:
sayın maraba...demagoji değil azıcık espiri ...

çok gergin bir havaya girmeden de tartışabiliriz...bazen de biraz tebessüm iyi gelir...hayat sadece ciddi konulardan dinden ibaret değil elbette...

 

insani değerler hepimizin ortak buluşma alanı...yine söylüyorum farklılıklarımıza rağmen...farklılıklarımızı da elbette konuşacağız saygı çerçevesinde...

ama herzaman ayaklarımızı sabit tutacak nokta insan değerleri....ama umarım aynı şeyden bahsediyoruzdur....

selamlar sevgiler...

 

Sorun yok sayın 4mevsim. Gerginlik falanda yok. Tartışma kendi ciddiyeti içerisinde gidiyordu.

Tebessüm edilecek yerde elbette ettiğimiz gibi, hayatın çıkmazlarını ciddiye de alıyoruz.

 

"İnsani değerler hepimizin ortak yanı" diyerek bize sunuyorken, sakın sunduğunuz şey için altın kupa olarak kullanmayasınız? Buna da siz tebessüm ediniz.

 

Farkımız şu ama. Bizler doğrulara "insan değeri"ni, sizler ise geçmişteki Arap kültürünü referans alıyorsunuz. Ne kadar tartışsakta, ne kadar espri ye kaçsak ta sonuç bu çıkıyor. Değilmi?

 

Selam sevgi bizden.

Gönderi tarihi:
Farkımız şu ama. Bizler doğrulara "insan değeri"ni, sizler ise geçmişteki Arap kültürünü referans alıyorsunuz. Ne kadar tartışsakta, ne kadar espri ye kaçsak ta sonuç bu çıkıyor. Değilmi?

 

Selam sevgi bizden.

 

Sevgili Maraba,

Yazdıklarımı ''şeriat propogandası'' olarak gördüğünüz için okumadığınızı kabuletmek istemiyorum... uzun yazdığım için okumamıştır diye yorumluyorum... Ya da sizin anlamakta zorlandığınızı düşünmediğimi, ama çok zaman kendimde ifade yetersizliği bulduğumu düşünüyorum...

İnsanlar yüzyüze konuşurken birbirlerini anlayamazken.. biz yazılarımızdan nasıl anlayacağız ki ?

bir de beynimizden geçenleri yazıya dökmekte zorlanıyoruz çok zaman... yaşadıklarımıza ve hissettiklerimize yetişmiyor kelimeler... bu yüzden

birbirimizi yeterince anlayamasak da, bazı cümleler üzerinde ittifak etmemiz gerekiyor... konuşmaya devam edebilmek için bu şart...Örneğin yukarda alıntıladığım cümlenizdeki altını çizdiğim konuyu lutfen bir daha kullanmamanızı rica ediyorum...

Çünkü yukarıdaki okumadığınız, yazı tamamı ile ''Arapların geleneklerine'' dayalı din anlayışına reddiye olarak kaleme alınmıştır...

Yukardaki yazılanları okursanız, arap geleneklerini referans eden bir dine inanmadığımızı rahatlıkla anlayabilirsiniz...

İslamın Arap geleneklerine hapsedilemeyecek kadar evrensel ve zamanlar üstü olduğuna inanıyoruz...

Bu yüzden ya okuyunuz, ya da okumuyorsanız, yakıştırmalarda bulunmayınız.... kör dövüşünü, bir de sağırlar diyaloğuna çevirmeye çalışmayalım olur mu ?

Gönderi tarihi:
Sevgili Maraba,

 

Yukardaki yazılanları okursanız, arap geleneklerini referans eden bir dine inanmadığımızı rahatlıkla anlayabilirsiniz...

İslamın Arap geleneklerine hapsedilemeyecek kadar evrensel ve zamanlar üstü olduğuna inanıyoruz...

Bu yüzden ya okuyunuz, ya da okumuyorsanız, yakıştırmalarda bulunmayınız.... kör dövüşünü, bir de sağırlar diyaloğuna çevirmeye çalışmayalım olur mu ?

 

Arkadaşımızın yazdığı yazıları anladığımızı gösterebilmemiz için ne diyecekmişiz?

 

"Sayın evaporit'in taraf olduğu aslında arap kültürü değil, Allah tarafından gönderilen vahylerdir."

"LailaheillallahMuhammedenresulullah"

 

Oldumu?"Kör dövüşü"nün bittiğine memnun oldunmu sayın evaporit? Artık görebiliyoruz. Kulaklarımızda açıldı sayende. Bizide en sonunda müslüman yaptın. İyiki bu Evaporit geldi foruma da ateist günahlarımızdan alıkoydu bizleri. Sana minnettarız sn.Evaporit. Allah senden razı olsun....

"Yorgan gitti kavga bitti." Arap kültürü de yok artık. Vahy var.

 

Ben senin yazılarını okumuş anlamamışım. Ama sen hiç bir dinsiz yada ateist arkadaşımızın yazısını okuyup anlamamışsın bu iddialarınla sn Evaporit.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.