Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2007 17 yıl Yazar Benim konum bu acilan forumda “Islam dininin baris dini olup/olmadigini gostermek, vahsilige destek veren bir din olup/olmadigini gostermek, tahammul gosteren/gostermeyen bir din oldugunu gostermek” ve dolayisyle size Islamci dusunce ornekleri veriyorum: Muslumanlar icin iki cesit gayri muslimler var dedim. Birileri dedim “Kafir” ve ornek verdim. a- Kafirler : ornek: Budistler, Hindular -- ya Islami kabul etmeleri lazim yada olmeleri Siz dediniz buna cevap olarak ... Yanlış, bilgi eksikliği, coğrafyayı hiç tanımamak. Ha dersinki, şu dönemde müslüman toplumlar hinduları, budistleri katletmiş zorla din değişimine tabi tutmuş o zaman dayanağın olur. Senin varsayımınla tarihe bugüne bakılmaz. Ya yapılmıştır ya yapılmamıştır. Sanırım islam coğrafyası hakkında demografik anlamdada pek bir bilgin yok. Sadece mantık yürütüyorsun. Ortadoğuda binlerce yıldır, semavi yada pagan dinler yaşamaktadır. Yezidilik, dürzilik, budistlik, şamanistlik gibi pagan inançlarda halen yaşamaktadır. Nufuslarıda hiç az değildir. Benim size cevabim ise cok basittir… Huh? Siz Islam dininin (ve Muslumanlarin) Hindulara/Budistlere kafir olarak bakmalarina bile inkar mi edeceksiniz, yoksa bana Cografya dersi mi vereceksiniz? Neyse … Ben Islamin biribirlerine olan tahamulsuzluge ve vahsilige ornek veriyorum TURKIYE - Burada ki bir kac vahsilikleri goruyorsunuz ve farkina vardim bunlara Milliyetcilik diyorsunuz. Peki, Alevi katliamina ne dersiniz? Bunun da arkasinda Amerikalilar veya Israil var dersiniz galiba! Siz bana cevap olarak diyorsunuz ki öncelikle Aleviler gayri müslim mi ? sapla samanı bir ayır hele. Benim size cevabim ise cok basittir… Huh? …. Neyse … Siz genellikle cevap bulamadiginiz sozlere bu sekilde davraniyorsunuz Ortaçağ rejimleri için geçerlidir bu söylediklerin . Bu soylediklerim, Kuran ayetlerinde yaziyor. Ayetlere aldiris etmiyorsunuz. Hadislere bos veriyorsunuz. Bu ayetler bugun gecerli degil diyorsunuz. Kurani Allahin sozu olarak mudefaa ediyor gibi gorunuyorsunuz(esasinda bundan emin degilim) … Neye inandiginiz belli degil, Islam dini yonunden. Hakketten, cok enterasan yazilariniz var! Yanlis anlamayin bu iltifat degil. Not: Bit tek yaptiginiz noktada, dogrusunuz. Benim size sordugum “Modern Islam Ulkesi” kelimeleri benim yazimdan geldi. Haklisiniz. Ama , demek ki , yine de bana benimsediginiz bir modern Islam Ulkesi adi veremediniz. Galiba bu konularda ayni fikirdeyiz ama henuz haberiniz yok.
Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2007 17 yıl Sayın Cyrano, sana çok basit bir soru soracağım: Madem İslam dini bu kadar hoşgörü dini, neden kökten dinciliği benimseyen ortamlarda (dikkat edersen sadece ülke demek istemiyorum; her türlü topluluk) şiddet vazgeçilemeyen bir araçtır? Eğer islam dini hoşgörü ise fanatikleri de fanatik hoşgörülü olmalı... Şimdi açık söylemek gerekirse, tartışmalarda adı geçen konularda her şiddeti, her savaşı dine bağlamak gibi bir durum söz konusu olamaz... Ama bu demek değildir ki dinler hoşgörülüdür, dinin yönettiği ortamlar güllük gülistanlıktır... Bence başka bir şekilde tartışılsın islamın bu konudaki pozisyonu. Çünkü benim somut gördüklerim pek de iç açıcı değil... Bu arada beni de misyoner ilan etmezsiniz umarım Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2007 17 yıl Yazar Sayın Cyrano,sana çok basit bir soru soracağım: Madem İslam dini bu kadar hoşgörü dini, neden kökten dinciliği benimseyen ortamlarda (dikkat edersen sadece ülke demek istemiyorum; her türlü topluluk) şiddet vazgeçilemeyen bir araçtır? Eğer islam dini hoşgörü ise fanatikleri de fanatik hoşgörülü olmalı... Şimdi açık söylemek gerekirse, tartışmalarda adı geçen konularda her şiddeti, her savaşı dine bağlamak gibi bir durum söz konusu olamaz... Ama bu demek değildir ki dinler hoşgörülüdür, dinin yönettiği ortamlar güllük gülistanlıktır... Bence başka bir şekilde tartışılsın islamın bu konudaki pozisyonu. Çünkü benim somut gördüklerim pek de iç açıcı değil... Bu arada beni de misyoner ilan etmezsiniz umarım Saygılarımla... Ben de bunun cevabini beklerim ... Benim kanaatim de, Dunya da, %90-%95 deki catismalar, kavgalar hep Muslumanlar la ilgili. Bu bir gercek. Musluman ve Yahudiler Filistinde , Musluman ve Hindular Kashmir de, Musluman ve Hiristiyanlar Afrika da, Musluman ve Budistler Taylan da, Musluman ve Ruslar Kafkasya da, Musluman ve Muslumanlar Irakta, Turkiye de ... vs , vs Evet "islam Religion of Peace" dir. Bu slogani kim baslatmissa onu tebrik etmeli. Hayret!
Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2007 17 yıl Fakat Endonezya'da öldürülen bir milyon kişinin tek tek bizzat otopsisini yapıp beyinlerini açarak hepsinin "komünist" olduğunu belirleyen kişinin, cuntacıların beyinlerini de okuyarak hiç bir islami düşünce taşımıyor olduklarını da belirleyebilmesine hayran kaldım. Bu üstün teknoloji uzaydan mı geldi, tanrının bir armağanı mı? Yoksa ultra vahim bir çifte standart mı? Bende yani bu kadar saçmalanmasına şaşırıyorum. Olay ne? Çin'in asyada başlattığı yayılma rüzgarı ve maoist komünist partilerin asya ülkelerindeki bir uzantısı olan Endonezya Komünist Partisi iktidarı sallar hale geliyor. Ordu, kimi ülkelerin desteğiyle Endonezya'da darbe düzenliyor, ardından ülkede komünist parti taraftarlarına karşı bir katliam başlıyor. 1 milyon civarında insan öldürülüyor. Komünist partinin taraftarları arasında müslümanlarda var (ki çoğunluğu müslüman) hristiyanlarda var yerel inançlara sahip olanlarda var. Şimdi bu olayın dini bir yanı var mı ? Kim diyor öldürülenelrin hepsi komünistti. 12 Eylül'den sonra işkenceden geçirilenlerin, öldürülenlerin hepsi komünistmiydi ? Yunan iç savaşında öldürülenelrin hepsi komünist miydi ? Neye varacaz, haa 12 Eylül komunist hareketlere karşı yapılmadı, çünkü öldürülenelrin beynini açıp otopsi yapmadık. Niyeki bu gereksiz itirazlar. Endonezya iç savaşı, yeni bir maoist ihtilale karşı düzenlenen bir cuntanın faaliyetidir. Siz bunun neresinde dini bir yan görüyorsunuz ?
Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2007 17 yıl Benim konum bu acilan forumda “Islam dininin baris dini olup/olmadigini gostermek, vahsilige destek veren bir din olup/olmadigini gostermek, tahammul gosteren/gostermeyen bir din oldugunu gostermek” ve dolayisyle size Islamci dusunce ornekleri veriyorum: Muslumanlar icin iki cesit gayri muslimler var dedim. Birileri dedim “Kafir” ve ornek verdim. Senin hala hoşgörü kelimesinin anlamını bilmediğini düşünüyorum. Hoşgörü bir din yada ideolojiye sahip olanların diğer din ve ideoloji hakkında ne düşündüğü değildir. Hoşgörü için bakılacak bir dine mensup olanların diğer din hakkında ne düşündüğü değilidir. O dine mensup olanlara nasıl davrandığıdır. Sen sadece ajitasyon yapıyorsun. Diyorumki madem böyle böyle katlettiler diyorsun ver örneğini. Nerede? ne zaman ? bu kadar basit. Benim aliye yada veliye hoşgörü gösterip göstermemin kıstası onun hakkında ne düşündüğüm değildir. Ona nasıl davrandığımdır. Ona karşı ne yapıp yapmadığımdır. Siz Islam dininin (ve Muslumanlarin) Hindulara/Budistlere kafir olarak bakmalarina bile inkar mi edeceksiniz, yoksa bana Cografya dersi mi vereceksiniz? Arkadaşım konumuz kimin kime nasıl baktığı değil. İsteyen istediği hakkında istediğini düşünür. Önemli olan tahammüldür, varlığına tahammüldür. Birisi hakkında ne düşünürse düşünsün ona ve düşüncelerine tahammül etmektir. Hoşgörü budur. Sen kalkıyorsun müslümanlar budistleri katletti diyorsun. Bizde sana soruyoruz nerede katletmiş söyle. Cevabın ne müslümanlar budistler için "kafir" der. Yahu ben sana ne derler diye sormuyorum. Nerede katletmişler? Bu soylediklerim, Kuran ayetlerinde yaziyor. Ayetlere aldiris etmiyorsunuz. Hadislere bos veriyorsunuz. Bu ayetler bugun gecerli degil diyorsunuz. Kurani Allahin sozu olarak mudefaa ediyor gibi gorunuyorsunuz(esasinda bundan emin degilim) … Neye inandiginiz belli degil, Islam dini yonunden. Hakketten, cok enterasan yazilariniz var! Yanlis anlamayin bu iltifat degil. Arkadaşım ısrarlarmı anlamamaya çalışıyorsun işine mi gelmiyor ? Bana örneğini vereceksin ya çok basit. Tarihin şu evresinde Müslüman toplumlar diğer dinlere mensup toplumlara katliam uygulamış. Zorla din değiştirme faaliyetlerine girişmiş. Bu kadar basit. İddianı kanıtla, dayanağını sun ortaya. Tarihte bir şey ya olmuştur, ya olmamıştır. Ya katletmişlerdir ya etmemişlerdir biz 1200 yıllık bir tarihten bahsediyoruz. İki büyük müslüman devlet ve medeniyetin tarihinden. Dersinki şu tarihte şunu yapmışlar, bunu yapmışlar. Yada bugün şunu yapıyorlar. Yok onun yerine kuranda şöyle yazıyor. Not: Bit tek yaptiginiz noktada, dogrusunuz. Benim size sordugum “Modern Islam Ulkesi” kelimeleri benim yazimdan geldi. Haklisiniz. Ama , demek ki , yine de bana benimsediginiz bir modern Islam Ulkesi adi veremediniz. Galiba bu konularda ayni fikirdeyiz ama henuz haberiniz yok. Modernleşmeyi tamamlamış ortadoğu veya asya ülkesi yoktur. Müslüman ülkelerde bu coğrafyadadır. Avrupa'daki müslüman medeniyet, son üyesi ölene kadar katledilmiştir senin hoşgörü sahibi batılı devletlerin tarafından. Son üyesi dahi sağ kalmayana kadar yok edilmiştir Avrupa'daki islam medeniyeti. Bu coğrafyadaki müslüman, hristiyan, budist, hindu ülkelerin neden geri kaldığının sebepleri lisede öğretilir. Latin Amerika kıtası tamamen hristiyandır ama modern devlet yoktur. Afrika, Asya, Ortadoğu hristiyan, müslüman, paganist devletler vardır ama aralarında modern devlet yoktur. Coğrafi ve bölgesel özellikleri dini tasnifle tanımlamaya çalışmak ancak meseleye sizin gibi bakan insanların yapacağı bir iştir. Not: Alevileri gayri müslim sıfatında tanımlamanda gerçekten konuya ne kadar alakasız olduğunu gösterir. Alevilik islam dininin bir yorumu, bir mezhebidir.
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Bu arada beni de misyoner ilan etmezsiniz umarım Saygılarımla... Öncelikle şunu belirteyim. Burada hiçkimseyi misyoner ilan etmedim. Bu söylediğinle sanki başkalarını bu şekilde itham etmişim gibi bir şey çıkıyor ortaya. İstersen önce kimi misyonerlikle itham ettiğimi gösterki. Senide itham edeceğim gibi bir kaygın olsun. "Bilimsel bakış" diye önüme misyoner sitelerinden kopyalanmış propagandif argümanlar geldiğinde bunun orijinini belirtiyor ve altını çiziyorum. Sen buna "ateistlerle misyonerlerin ortak fikirleri" gibi bir ad vermiştin. Şimdi açık söylemek gerekirse, tartışmalarda adı geçen konularda her şiddeti, her savaşı dine bağlamak gibi bir durum söz konusu olamaz... Diyorsun. demekki "dünyadaki şiddetin çatışmaların kaynağı islam dinidir kuran ayetleridir" görüşüyle ortak noktada değilsin. Kendisini bilimsel bakışa sahip diye tanımlayan bir insan misyonerlerin her türlü dayanak ve gerçeklikten yoksun iddialarını referans alırsa ben bu çelişkiyi ortaya koyarım. Buna da Cyrano birilerine misyoner diyor şeklinde yaklaşmayı anlamam. Sayın Cyrano,sana çok basit bir soru soracağım: Madem İslam dini bu kadar hoşgörü dini, neden kökten dinciliği benimseyen ortamlarda (dikkat edersen sadece ülke demek istemiyorum; her türlü topluluk) şiddet vazgeçilemeyen bir araçtır? Yersoy "kökten dincilik" diyorsun. "Kökten dincilik" nedir ? O dinin en uç ve en marjinal yorumları. Dünyada herhangi bir ideolojinin "kökten" denilecek kadar radikal ve fanatik savunucusu olup şiddeti temel araç olarak almayan çevre var mı ? Defalarca sordum daha bir tane yanıt alamadım. Sosyalizm için referans Pol-Pot mudur ? Laiklik için referans Stalin midir ? Milliyetçilik için referans hitler, Franco mudur ? 1200 yıl boyunca tüm tarihçilerin "dini hoşgörü" konusunda en ileri medeniyetler olarak tanımladıkları iki islam medeniyeti değilde, paralı asker usame bin ladin mi referansınız ? Eğer islam dini hoşgörü ise fanatikleri de fanatik hoşgörülü olmalı... Ya yersoy yazılarından anladığım kadarıyla mantıklı bir arkadaşsın. Bana bir tane hoşgörülü fanatizm göstersene. Ben mi yanlış biliyorum yoksa dünyadaki tüm inanç, düşünce, ideolojilerin fanatiklerinde hoşgörüden bahsetmek imkansız. Herhangi bir ideolojinin, altını çiziyorum hangi ideoloji olursa olsun fanatikleri için şiddet birincil araç değil mi? Hoşgörü var mı ? Tasavvuf, Mevlana, Ahmet Yesevi, Hayyam, Yunus Emre. İslam felsefecileri. Hoşgörüsüz bir dinden böyle felsefeler çıkar mı ? Yoksa, düne kadar başka ideolojileri aynen bugün islamı savundukları gibi savunanlar mı kriterimiz olacak. İslami fanatizmin olduğu coğrafyaların ortak özellikleri ne ? Ben sayayım, savaş, çatışma, açlık, yoksulluk, işgal, bağımsızlığa sahip olmamak. Böyle ortamlarda hangi ideoloji fanatizme ve radikalizme kaymadan savunulur. Ortadoğuda hangi ideoloji şiddet temel araç olmadan savunuldu ? Laiklik mi? Marksizm mi ?
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Benim kanaatim de, Dunya da, %90-%95 deki catismalar, kavgalar hep Muslumanlar la ilgili. Bu bir gercek. Musluman ve Yahudiler Filistinde , Musluman ve Hindular Kashmir de, Musluman ve Hiristiyanlar Afrika da, Musluman ve Budistler Taylan da, Musluman ve Ruslar Kafkasya da, Musluman ve Muslumanlar Irakta, Turkiye de ... vs , vs Evet "islam Religion of Peace" dir. Bu slogani kim baslatmissa onu tebrik etmeli. Hayret! Böyle saçma sapan ve taraflı tespitlere katılıp sonra gelip bana kimse bilimsellik taslamasın bu kadar basit. Yok gerçekçi olmak, bilimsel bakmak işinize gelmiyorsa Mevlana'nın sözünü hatırlatıyorum size. Ya olduğun gibi görün, Ya göründüğün gibi ol. Bu arkadaşımız ya dünyayı asya ve afrikadan ibaret sanıyor, yada Emperyalizm kelimesini bugüne kadar hiç duymamış. Ne güzel Ruslar huzur içinde yaşıyormuş, pis müslüman çeçenler gelmiş huzularını bozmuş. Rusya'nın Çeçenistan'ı işgal etmesi, Kendi ülkesindeki muhalif partilerin deyimiyle "faşizm" uygulaması orada. Yani bir ülkenin başka bir ülke tarafından silah zoruyla işgal edilmiş olması? yoo hiç önemli değil. Müslümanlar savaşıyor sebebide islam dini. Filistin, BM genel kurulu kararıyla "işgalci devlet" olarak tanınmış İsrail Filistinli'lere ait toprakları işgal etmiş. Bu önemli mi hayır, müslümanlar savaşıyor ve sebebi islam dini. Hindistan ve Pakistan devletleri Kashmir bölgesi üzerinde hak iddia ediyorlar. Bu önemlimi hayır çatışma var ve sebebi islam dini. Irak'da son 20 yılın gördüğü en büyük vahşet ve barbarlıkla ülke Amerikan ordusu tarafından işgal edilmiş. Bu önemli mi ? ne münasebet Irak'ta islam dini yüzünden şiddet var. Afrika, İngilizler tarafından 10 yıl öncesine kadar resmen, yasalarla kanunlarla tüzüklerle "Irkçılık" uygulanmış. Afrika ülkelerinin başına birer batılı devlet tarafından silahlandırılmış palazlandırılmış dikatörler getirilmiş. Kıta yüzyıllardır klasik ve modern sömürgecilik ile idare ediliyor. Bunlar önemlimi ya. Afrika'da şiddet var islam dini yüzünden. Dünyadaki şiddetin %99 unun sebebi müslümanlar değil Emperyalizmdir. Bana bir tane ama bir tane bile hristiyan ve Emperyalist devletlerden birisinin taraf olmadığı veya taraflardan birisini silahlandırmadığı savaş, yada iç savaş göster. Söylediklerinin hepsini kabul edeyim. Gerçekten yeter artık müslüman toplumlara olan nefret, ne mantıklı bakış bırakmış ne izan.
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Yazar Dünyadaki şiddetin %99 unun sebebi müslümanlar değil Emperyalizmdir. Bana bir tane ama bir tane bile hristiyan ve Emperyalist devletlerden birisinin taraf olmadığı veya taraflardan birisini silahlandırmadığı savaş, yada iç savaş göster. Söylediklerinin hepsini kabul edeyim. Benim size verdigim ornekler --- yalniz orneklerdir. Acaba niye Muslumanlarin ortak bulundugu bu degisik toplumlarda ve degisik cografyada diye merak etmiyorsunuz galiba.. Cunku size gore "Emperyalism" bunun arkasinda dir. Acaba eski Taliban Baskani Mullah Mohammed Omar emir verip “Budist Heykellerini” yikinca, 1500 yillik sahane heykeller patlatilinca, Emperyalist budistlardan intikam aldi galiba... yahut da Musluman ceteler , Guney Taylanda son 2-3 senedir 2000 den fazla budistleri oldurunce, siz Muslumanlar Emperyalist Budistlara karsi gelir dersiniz galiba.... Gunluk yangin, bogaz kesmeler, bomba patlatmalar ile budistleri oldurunce, Muslumanlar Emperyalism ile savasiyorlar, dersiniz! Bu budistler kimlere zara yapti? Belki buna da yaratıcı, ilginc bir cevap cikarabilirsiniz Sayin Cyrano.
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Yazar Sudan’in batısındaki bir bölgede “Darfur” olaylarini okumus olmalisiniz. Sudan Hukumeti Musluman Araplarin kontrolu altinda. Bu araplarin destekleri ile 50 bin den fazla zenciler soykirim oldular. Bu zencilerin evleri yakildi, bogazlari kesildi, kadinlari ve kizlarinin irzlarina gecildi… Bu olaylar senelerdir devam ediyor. Bu siddet o kadar muazzam ki, milyonlarca zenciler evlerini terkedip komsu ulkelerine gittiler veya gecici kamplarda kaldilar. Bunlara itiraz eden, yardim eden Musluman ulkeler varmi? Musluman Dunyasi buna niye sustu? Goz yumdu? Papan’nin sozlerine darilip sokaklarda isyan ettiler, Danimarka da ki Karikatur cizilerine kizip Avrupayi alt ust etmek istediler, niye bu Darfurda ki soykirima tepki gostermediler. Cevabini ben veriyorum size Sayin Cyrano…. Cunku bu normaldir Islam Dunyasinda. Eger alaka gostermek isterseniz, Sizlere Arap Ulkelerinde oturan ve yazan bayanlarin isimlerini veririm. Onlar olduklari yerde Islami degistirmek istiyorlar. Inkar etmiyorlar. Insanliga donmek istiyorlar.
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Benim size verdigim ornekler --- yalniz orneklerdir. Acaba niye Muslumanlarin ortak bulundugu bu degisik toplumlarda ve degisik cografyada diye merak etmiyorsunuz galiba.. Cunku size gore "Emperyalism" bunun arkasinda dir. Arkadaşım sen dünyayı asya ve afrikadan ibaret falan mı sanıyorsun ? Dünyanın heryerinde çatışmalar ve savaşlar var. Bilmem biliyor musunda dünyanın latin amerika diye kocaman bir bölgesi var. 50 yıldır çatışmaların, darbelerin, iç savaşların hiç durmadığı bir yer. Ölüm mangalarının, gerillaların, kontrgerillaların hergün kan akıttığı bir bölge var. Senin tarih ve sosyoloji bilimine büyük katkı sağlayacak dünyadaki şiddetin %95 inde müslümanların olduğu tezinin aksine bir tane bile müslüman köyün olmadığı bir coğrafya. Ama 50 yıldır kan durmuyor. Nasıl bir nefretki bu insanı bu kadar şaşırtır. Yahu ABD geldi, Irak'ı işgal etti, 1,8 milyon sivil öldü. Nasıl bir mantıkla sen bunun suçunu Iraklı müslümanlara atıyorsun. Rusya geldi Çeçenistan'ı işgal etti, bunun suçlusu çeçenler oldu öyle mi ? Eski Yugoslavya'da Sırplar müslüman boşnakları katletti. Arkadaşımıza göre bununda suçlusu islam ve müslümanlar. Acaba eski Taliban Baskani Mullah Mohammed Omar emir verip “Budist Heykellerini” yikinca, 1500 yillik sahane heykeller patlatilinca, Emperyalist budistlardan intikam aldi galiba... yahut da Musluman ceteler , Guney Taylanda son 2-3 senedir 2000 den fazla budistleri oldurunce, siz Muslumanlar Emperyalist Budistlara karsi gelir dersiniz galiba.... Gunluk yangin, bogaz kesmeler, bomba patlatmalar ile budistleri oldurunce, Muslumanlar Emperyalism ile savasiyorlar, dersiniz! Bu budistler kimlere zara yapti? Belki buna da yaratıcı, ilginc bir cevap cikarabilirsiniz Sayin Cyrano. Taliban kim? Afganistan'da Ruslara karşı savaşması için Pakistan medreselerinde CIA tarafından örgütlenip silahlandırılan bir örgüt (Bkz Rambo 2 filmi, Rambocuk Pakistan'da Taliban üyeleriyle buluşup Afganistan'a geçiyordu) . Ellerinde Amerikan malı Stinger roket atarlarla poz verdikleri günleri sen bilmezsin tabi. El - Kaide Afganistan'da CIA eğitim kamplarında eğitilen CIA kimliği taşıyan Usame Bin Ladin'in kurduğu örgüt. El Kaide ve Taliban iki ülkeden en büyük desteği almaktadır. Birisi Ortadoğu'da ABD'nin İsrail'den bile daha yakın Müttefiki Suudi Arabistan. Öbürü İngiltere ve ABD'nin mutlak kontrolu altında bulunan Pakistan. Biz sana bölgedeki bütün iç çatışmaların Emperyalist ülkelerin marifetiyle başladığını gösteriyoruz. Ki 2007 yılında yaşayıp bundan bi haber olmak imkansız. Ancak "Pis müslümanlar dünyanın huzurunu kaçırıyor" mottosunun bayraktarlığını yapmak için böyle algılayabilir insan. Darfur, Fransızlar Darfur'daki hristiyan zencileri Sudan'dan ayrılıp Darfur'da bağımsız bir devlet kurmaları için silahlandırdı (bkz PKK) Darfur'da örgütlü Ayrılıkçı hristiyan Milisler Sudan hükümet güçlerine karşı 10 yıl boyunca savaştılar. Yol kestiler, köyleri bastılar. Sonunda Darfur'da iç savaş başladı. Müslüman Milislerde hristiyan köylerini bastı. Ruanda, Belçika'nın Ruanda'ya bağımsızlığını iade etmesinden sonra. Fransa iktidardaki Tutsil'lere karşı Hutulardan oluşan "Hutu Gücü" adlı bir örgütü destekledi. Hutular iktidara geldikten sonra Tutsilere yönelik sürgün ve tecrit politikaları karşısında Belçika Tutsiler'den kurulu isyancı bir örgütü silahlandırdı. Sonunda 1994 yılında Fransızlar'ın desteklediği Hutu Gücü 1 milyon Tutsi'yi katletti. Bölgede bulunan BM barış gücü eğer Hutu'lara müdahele ederse Fransa bunu savaş sebebi sayacağını bildirdi. Yugoslavya, Bağlantısızlar hareketinin son üyesinde yüzyıllardır müslümanlar, katolikler, protestanlar kardeşçe yaşıyordu. 90 lara gelindiğinde, Avrupa'nın Yugoslavya Planı başladı. Önce bütün etnik gurupların önde gelen isimlerine imzasız suikastler düzenlendi. Ardından bütün gruplara silah dağıtıldı el altından. 5 yıl süren kışkırtmalar sonucunda Yugoslavya iç savaşı başladı. Ve tüm gruplara verilen silahlar kesilip sadece Sırplara silah desteği sürdü. Böylece üstün askeri güce sahip Sırplar o ünlü katliamlara başladı. Yıllarca Sırplara silah desteği verip katliamları seyreden Avrupalı'lar Artık Yugoslavya'nın bir arada kalamıyacağına ikna olduklarında Bu sefer Sırplara karşı diğer gruplara silah dağıttı. Ve Sonunda Yugoslavya'yı işgal ettiler, parçalara ayırdılar. Afganistan. Dünyanın ikinci kutbu olan Emperyalist Sovyetler Afganistan'ı işgal etti. Buna Karşılık Çin ve ABD çeşitli Afgan gruplarını silahlandırmaya başladı. Çin Ahmet Şah Mesut ve Raşid Dostum'u silahlandırırken. ABD Pakistan'da peştun medreselerinde El Kaide'nin temellerini attı. Sovyet İşgalinin sona ermesinden sonra ABD Afgan Hükümeti'ne karşı Taliban'ı destekledi. Taliban'la beraber CIA kamplarında eğitilen ve ABD'nin sıkı müttefiklerinden Suud hanedanına üye Usame Bin Ladin liderliğinde yeni bir örgüt kuruldu El Kaide. Bu sefer Afganistan iç savaşı başladı. Çin'in desteklediği Şah Mesut, Raşid Dostum öncülüğündeki Kuzey İttifakı ile ABD destekli Taliban arasındaki savaş El Kaide'nin de desteğiyle Taliban lehine sonuçlandı. El Kaide'nin zamanının dolduğunu düşünen ABD tasfiyeye girişti. FBI kendine bağlı Muhammed Atta gibi El Kaide üyelerini sorguladı. Pakistanda operasyonlar düzenledi. El Kaide buna karşı Kenya'da büyükelçiliği vurdu. Ve Nato yeni düşmanını bulmuş oldu varlık sebebi için. Liberya, Ülkedeki İngiliz Misyon Kilisesinin gazetesi Observer, ülkedeki putperest ve protestan kabileleri nüfusun ancak %30 unu oluştran müslüman kabilelere karşı kışkırtacak yayınlara başladı. Başkan Samuel Doe'nin müslümanlara arka çıktığı ve onları diğer kabilelere karşı koruyacağı yönündeki haberler ve propaganda sonucunda. Liberyadaki putperest ve Hristiyan kabileler ayaklandı. Hükümete karşı ayaklandıklarını söyleyen isyancılar, müslüman kabilelere ait köyleri bastılar. Baskınlardan sonra onlarca yıl sürecek iç savaş başladı. Lübnan. Lübnan, İsrail ve ABD ye karşı direniş merkezi haline gelmişti Ortadağu'da. Hizbullah, marksistler iki ana siyasi hareketti. Filistin kökenli marksist hareketler FHKC ve FKÖ Lübnan kökenli Marksist birlik. Bunun yanında İran kökenli Hizbullah ittifak halindeydi. Lübnan'lı Hristiyanlara karşı hiçbir saldırıları olmadı iki hareketinde. Ancak Lübnanlı Hristiyanlar. ABD desteğiyle silahlandırıldı hızla. Kurdukları Hristiyan Falanjist (İspanyol Faşist modeldir falanjizm) Parti. Lübnan hükümetine karşı saldırıya geçti ve Lübnan bir anda ikiye bölündü. Yıllarca süren Lübnan iç savaşı başladı. İşte örnek böyle olur. Nedenleri ve altında yatanlar sorgulanarak. Ne yugoslavya'da sırpların yaptığı katliamın sebebi hristiyanlıktır. Nede Darfurdaki katliamın sebebi, Nede Lübnanda Hristiyanların ayaklanmasının sebebi müslümanlıktır. Dünyada kimi halkların emperyalist oyunlarla birbirine düşürülmesi en azından Türkiye'de yaşıyan insanların hiçte yabancı olmadığı bir şey olmalı. Yüzyıllarca çeşitli dinler ve etnik kimliklerle bir arada yaşıyan halklar birbirine düşürülmektedir. Nasılki ülkemizde artık çocukların bile görebileceği gibi PKK Avrupa devletleri tarafından saklama ihtiyacı bile duymadan destekleniyorsa hikaye hep aynıdır. İşgallerle, diktatörleriyle, klasik ve modern sömürgecilik yöntemleriyle Afrika kıtasını cehenneme çeviren Batılı emperyalist devletlerin sloganıdır bu "pis müslümanlar dünyanın huzurunu bozuyor" Kah kendi ordularıyla, Kah İsrail'e verdikleri sınırsız ve koşulsuz destekle Ortadoğuyu kan gölüne çevirenlerin sloganıdır bu. Bu sloganın bayraktarlığını yapmak için çarpıtmalara ajitasyona girişenlerin gayeside bellidir. Irak'ın ABD tarafından işgal edildiğini görmeden Irak'taki şiddetin faturasını Kuran ayetlerine kesmek gibi.
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Sudan’in batısındaki bir bölgede “Darfur” olaylarini okumus olmalisiniz. Sudan Hukumeti Musluman Araplarin kontrolu altinda. Bu araplarin destekleri ile 50 bin den fazla zenciler soykirim oldular. Bu zencilerin evleri yakildi, bogazlari kesildi, kadinlari ve kizlarinin irzlarina gecildi… Tamda bunu anlatıyorum işte. Ne güzel manevralar bunlar ya. Sanki Darfur'da Sudan'dan ayrılıp bağımsız bir devlet kurmak için savaşan bir terör örgütü yok dimi hristiyanların kurduğu. Ve bu örgüt Fransa tarafından silahlandırılmıyor değilmi. Mesele tamamen siyasi. İç çatışmayıda başlatanlar Hristiyanlara tahammül edemeyen Müslümanlar. Şöyle tamamen siyasi meseleleri bile nasıl çarpıtıyorsunuz gerçekten şaşırıyorum. Darfurda Hristiyanlar Fransa'nın desteğiyle bağımsız bir devlet kurmak için Sudan Hükümetine karşı bir örgüt kuruyorlar. 10 yıldır bu terör örgütü saldırılar düzenliyor. Ve sanki ayrılıkçı örgütlerin eylemlerinden sonra bölgede katliam yapmak Sudan'a özgür bir şey. İngiltere'nin İRA ile "mücadele" için İrlanda'da yaptıkları. İlkokul çocuklarının dahi okul önlerinde taranması. sivillere yönelik katliamlar? Bir devletin ayrılıkçılara karşı mücadele ederken sivilleride katletmesi dini değil başka bir konudur. Bu olaylar senelerdir devam ediyor. Bu siddet o kadar muazzam ki, milyonlarca zenciler evlerini terkedip komsu ulkelerine gittiler veya gecici kamplarda kaldilar. Bunlara itiraz eden, yardim eden Musluman ulkeler varmi? Musluman Dunyasi buna niye sustu? Goz yumdu? Papan’nin sozlerine darilip sokaklarda isyan ettiler, Danimarka da ki Karikatur cizilerine kizip Avrupayi alt ust etmek istediler, niye bu Darfurda ki soykirima tepki gostermediler. Kanımca bu soruyu soracak son kişilerdensin. Neden mi? Irakta 1,8 milyon sivil işgalden sonra hayatını kaybetmişken. Filistin'de plajda oyun oynayan çocukların dahi üstüne uçaklardan füze atılırken. Çeçenistan'da Rus aydınları ve milletvekillerini dahi isyan ettirecek kadar büyük vahşet uygulanırken, İsrail Lübnan'a saldırıp çoluk çocuk demeden katlederken sesini çıkardın mı ? "*** Müslümanlar dünyayı mahvediyor" mottosundan kafanı kaldırıp daha bölgedeki emperyalist devletlerin uyguladığı vahşet için iki kelime yazdığını görmedim ben senin. Sudan'da iç savaş başlayana kadar, Libya , Yemen ve Sudan hükümetleri Fransayı ve AB'yi Darfurdaki ayrılıkçıları desteklememeleri konusunda uyarmadımı? İşler çığrından çıkıp katliam başlayınca iç savaşın mimarları bir anda hak savunucusu kesilir. Bu hep böyledir. Ayrılıkçıların eylemlerine karşı Hükümete yakın kabileler sivilleride katlederek cevap vermiş ve klasik afrika iç savaş manzaraları yaşandı. Yüzbinlerce insan katledildi. Ve Yıllarca bölgedeki halkların arasına düşmanlık tohumlarını ekenler ana niyetlerini açığa çıkardı. 26,000 BM askeri Darfura gönderilmesine karar verildi. Cevabini ben veriyorum size Sayin Cyrano…. Cunku bu normaldir Islam Dunyasinda. Eger alaka gostermek isterseniz, Sizlere Arap Ulkelerinde oturan ve yazan bayanlarin isimlerini veririm. Onlar olduklari yerde Islami degistirmek istiyorlar. Inkar etmiyorlar. Insanliga donmek istiyorlar. 1,8 Milyon sivil Amerikan işgalinde öldü. Herhangi bir batı ülkesi sesini çıkardı mı ? Yoksa kimi işgale yardımcı olmak için asker gönderdi, en kabadayı Fransa bile tüm üslerine ABD güçlerine açtı mı ? Dahası, bu arkadaşımıza bakalım. Ben daha Hristiyan ve Batılı devletlerin halen imza attıkları katliamları kınadığını dahi görmedim. Öyle ya bütün şiddetin sebebi islam dini. Kıtaları kan gölüne çevren Emperyalist Devletletr ? Ne münasebet canım. Suç "*** müslümanların"
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Öncelikle şunu belirteyim. Burada hiçkimseyi misyoner ilan etmedim. Bu söylediğinle sanki başkalarını bu şekilde itham etmişim gibi bir şey çıkıyor ortaya. İstersen önce kimi misyonerlikle itham ettiğimi gösterki. Senide itham edeceğim gibi bir kaygın olsun. Sayın yrano, beni bu konuda yanlış anlamışsın, cümlenin sonuna koyduğum gülücük işareti işin şaka olduğunu ve sana takıldığımı belirtmek içindi. Çünkü bu tartışma daha öncede çok geçmişti. Beni yanlış anlama... "Bilimsel bakış" diye önüme misyoner sitelerinden kopyalanmış propagandif argümanlar geldiğinde bunun orijinini belirtiyor ve altını çiziyorum. Bu konuda görüşümü tekrar söyleyeyim. Eğer bilgisizlik dahilinde gidip ordan burdan çalınan yazılarda bilgelik tsalanıyorsa bna zaten etik açısından karşıyım. Yani senin bu doğru yaklaşımın sadece misyonerlerden alınan bilgiler için değil, tüm konular için olmalı bence. Her kim kendine özgünmüş gibi bir ileti yazıyorsa o ileti özgün olmalı. Referansı verilmeli aksi taktride. Ama ortak görüşleri doğrultusunda hep bahsettiğim çakışma var ise bu kimseyi o görüşe bağlı kılmayabilir: Sen buna "ateistlerle misyonerlerin ortak fikirleri" gibi bir ad vermiştin. Evet aynen öyle sevgili Cyrano, ortak görüşler... Mesela ben her hangibir bilimsel konuda (uzman olmadığım) yazı yazıyor isem ve bunları bir siteden copy-paste yaptıysam ister aynı fikirde olayım ister farklı düşüneyim referansızı vermek zorundayım. Farklı bir görüşe mensup bir kaynaktan aldıysam o bilgileri, verdiğim referans beni bu güç durumdan da kurtaracaktır. Senin eleştirini anlıyorum ve ben de bunun arkasındayım bir bakıma. Umarım beni anlamışsındır. "Şimdi açık söylemek gerekirse, tartışmalarda adı geçen konularda her şiddeti, her savaşı dine bağlamak gibi bir durum söz konusu olamaz..." Diyorsun. demekki "dünyadaki şiddetin çatışmaların kaynağı islam dinidir kuran ayetleridir" görüşüyle ortak noktada değilsin. Görüşlerinin çoğuna katıldığımı zaten söylemiştim, yanlış hatırlamıyorsam... Tabii ki dünyadaki şiddetin tek kaynağı İslam olamaz... Yersoy "kökten dincilik" diyorsun. "Kökten dincilik" nedir ? O dinin en uç ve en marjinal yorumları. Dünyada herhangi bir ideolojinin "kökten" denilecek kadar radikal ve fanatik savunucusu olup şiddeti temel araç olarak almayan çevre var mı ? Burada tehlikeli bir durum var. Bu sorunun geleceğini bildiğim halde yazmıştım bunu. Kökten ve fanatik olan bir çok görüş elbette ki şiddete meyilli olacaktır. Ama kendini "hoşgörü dini" olarak tanıtan bir dine mensup insanların tartışmasız ve mutlak olarak hoşgörülü olmaları gerekir demek istiyorum... Diktatör rejimlerin (ister marksist olsun ister dini temele dayansın) başka bir seçeneği zaten yoktur... 1200 yıl boyunca tüm tarihçilerin "dini hoşgörü" konusunda en ileri medeniyetler olarak tanımladıkları iki islam medeniyeti değilde, paralı asker usame bin ladin mi referansınız ? Hayır Cyrano, her ikisi de değil. Benim referansım bunu yaşayan ülkelerin kendisi: Osmanlı'dan tut İran'a, Türkiye'ye kadar... Ve ben bu konuda islamı (ya da her hangibir başka ideolojiyi) yargılarken, eğer bilimsel davranacaksam, ülkenin kendi içinde bulunduğu koşulları ve global durumları tarih ve mekan dahilinde değerlendirmem gerekir. Sanırım senin de sürekli anlatmaya çalıtığın şey bu... Nitekim: Dünyadaki şiddetin %99 unun sebebi müslümanlar değil Emperyalizmdir. Bana bir tane ama bir tane bile hristiyan ve Emperyalist devletlerden birisinin taraf olmadığı veya taraflardan birisini silahlandırmadığı savaş, yada iç savaş göster. Söylediklerinin hepsini kabul edeyim diyerek, itiraz edilmemesi gereken bir söylemde bulunmaktasın... Buna katıldığımı taa başında da söylemiştim... Ama sevgili Cyrano, diyorum ve ekliyorum... Bunların hiç birisi, İslam dinini dünya savaşlarının birinci sorumlusu yapamayacağı gibi, hoşgörü dini de yapmayacaktır... Sanırım arkadaşların da sana karşı durduğu nokta bu. Bahsettiğin tarihte kalmış olan hoşgörü abidelerini (ki gerçekten öyledirler), her tür ideoloji de rastlayabileceğimiz yumuşatıcı ve evrenselleştirici revizyonistler olarak görmekteyim... Çok iyi tarih ve siyasi bilgim olmamasına karşın ben böyle görüyor ve böyle düşünüyorum... Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Saçma olan şu alıntıladığım cümle: "1 milyon civarında komünist öldürüldü. Bu iç çatışmanın hiçbir dini boyutu falan yoktu." Şimdi böyle bir cümle kullanıldığında, cümleyi sarfedene; tüm cesetlerin beynine otopsi mi yaptın da komünist olduklarını anladın diye, ayrıca hiç bir dini boyutu olmadığını nerden anladın, ölen bir milyon kişi tamam, komünist oldukları için demek hepsi ateist, dinle bir ilgileri yok. Peki öldürenler hiç mi "şu ateist komünistleri ortadan kaldıralım" diye hâşa ve zinhar akıllarından bir düşünce geçmediğini anlamak için beyin otopsisini de aşan nasıl bir bir düşünce okuma teknolojisi kullandığını sormak hakkımdır. Din faktörünü yeryüzünde herhangi bir hareket yapan herhangi bir insanın nedenselliğinden hiç bir şekilde soyutlayamazsın. Din insan türünün genlerine işlemiştir. Din düşüncesinden bağımsız herhangi bir eylem olamaz. Defalarca söyledim: "Dağda yaşa, keçini sağ, sütü ile geçin" diye öğretisi olan bir din varsa, o dinin toplumsal bir etkisi yoktur. Diğer hepsinin derinden etkileri vardır. Asıl meselenin pasta dilimlerini paylaşma olduğu kuşku götürmez. Bu paylaşımın ne oranlarda olduğunu belirlemek için bazı bahaneler yaratılacak. Din de tabii ki bahane. Ama bahanelerin en güçlüsü, en bağnazlaştırıcı ve körleştiricisi, en fanatikleştiricisi ve akıl, mantık ölçülerini en çok aşındıranı. Dolayısıyla da en tehlikelisi. Tüm dünyayı tektip yapma özleminde olan komünizm ve faşizm bunu yapamayacağını anladılar. Ama dinin anlaması mümkün görülmüyor. Çünkü mantık ölçüsü yok. Suyuta atayarak her sıkıştığı delikten balık gibi kayıp kendine bir bahane icat etmesini biliyor ve ölüm sonrası korkusunu empoze ederek insanları en saçma şeye bile ikna etmeyi başarabiliyor...
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl Sayın demirefe, Şöyle diyebilir miyiz? Taihi nasıl değerlendirirsek değerlendirelim, dini hareketleri siyasi ve ekonomik olaylardan ayırmak yanlıştır. Nitekim din, başta ekonomi faktörü olmak üzere, toplumlar üzerinde kurulacak hegemonya için en kullanışlı yöntemdir. Ne dersiniz? Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 17 yıl din, başta ekonomi faktörü olmak üzere, toplumlar üzerinde kurulacak hegemonya için en kullanışlı yöntemdir. Ne dersiniz? Elbette diyebiliriz. Açar bakarsın temel öğretisine, "senden başka kim varsa ya öldür, ya cizye al" diyorsa, arayıp da bulamayacağın öğreti hegemonya için, empoze et bağlılarına, tepe tepe kullan! Tarihte hoşgörü örnekleri, dini belli ölçülerde savsaklamaktan doğmuştur, fanatiklik belli maslahatlar kullanılarak kırılmış. Ha baktın olmuyor, fanatizm lazım, kolayı var, din bu. Ne akıl var ne mantık. Hemen tekrar formatlarsın. "Al şu bombaları beline bağla, tanrı sana yüz huri verecek" de, işi bitir. Demez ya, faraza: "Ama hocam orda çocuklar var, onlar da ölecek?" Şöyle cevap vermesine kim engel olabilir şeyh efendinin: "O çocuklar direk cennete gideceği için, cennete de sen gönderdiğin için, cennette senin hizmetine verilecekler!" Anlamadım? ************ Yahu biz ne saçmalıklar duyuyor da böyle demiyoruz edebimizi bozup! Ben kimseye kolay kolay saçma lafını da kullanmam, ama cevap hakkı doğdu, kullanan oldu, o yüzden kullanıyorum. Bu da biline!..
Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 17 yıl Sayın yrano, beni bu konuda yanlış anlamışsın, cümlenin sonuna koyduğum gülücük işareti işin şaka olduğunu ve sana takıldığımı belirtmek içindi. Çünkü bu tartışma daha öncede çok geçmişti. Beni yanlış anlama... Şaka olduğunun farkındayım zaten onuda daha önce böyle bir tartışma olduğu için yazdım. Misyoner orjinli ve misyoner sitelerden kopyalanmış argümanların orijininin altını çizdiğimde, bu bazı arkadaşlarda rahatsızlık yaratıyor. Ve benim misyonerlikle itham ettiğimi iddia ediyorlar. Şimdi yersoy daha önce bahsettim. Ben "hz muhammed Allah'ın elçisi değildir" yada "Kuran ilahi bir kitap değildir" gibi bir misyonerinde bir ateistinde bir deistinde söyleyebileceği fikirlerden bahsetmiyorum. Elbette bunu İslam'ın semavi bir din olmadığına inanan herkes söyliyebilir. Ama dünyadaki şiddetin %95 inin kaynağı müslümanlardır. Dünyada kan müslümanlar yüzünden akmaktadır gibi hepimizin çocuk olmadığımız için bildiğimiz Misyoner propaganda malzemelerinden ve direkt olarak bu malzemelerin kopyalanmış hallerinden bahsediyorum. Evet aynen öyle sevgili Cyrano, ortak görüşler... Mesela ben her hangibir bilimsel konuda (uzman olmadığım) yazı yazıyor isem ve bunları bir siteden copy-paste yaptıysam ister aynı fikirde olayım ister farklı düşüneyim referansızı vermek zorundayım. Farklı bir görüşe mensup bir kaynaktan aldıysam o bilgileri, verdiğim referans beni bu güç durumdan da kurtaracaktır. Senin eleştirini anlıyorum ve ben de bunun arkasındayım bir bakıma. Umarım beni anlamışsındır. Şimdi şöyle bir şey söylesem "bakın bu arkadaşımız Hz Muhammed Allah'ın elçisi değildir diyor, ee misyonerlerde aynısını söylüyor bu misyoner iddiası" O zaman denirki, CYRANO bunu hem ateistler, deistler, misyonerler yani İslam'ın semavi bir din olduğuna inanmayan herkes söyliyebilir. O zaman tabiki benim söyleiğim ******** bir şey olur. Ancak dünyadaki şiddetin %95 inin kaynağı müslümanlardır. Dünyada kan müslümanlar yüzünden akmaktadır gibi hepimizin çocuk olmadığımız için bildiğimiz Misyoner propaganda malzemelerinden ve direkt olarak bu malzemelerin kopyalanmış hallerinden bahsediyorum. Örn. Dünyada şiddetin sebebi müslümanlar mottosu dayanak olarakta bir liste. Bakıyoruz. Irak'ta direnişçilerin öldürdüğü Amerikan askerleri. Körfezde saldırıya uğrayan ABD uçak gemisi bu tür eylemler. Kaynak ne bir misyoner sitesi. Şimdi bu ve buna benzer argümanları "ateistlerin ve misyonerlerin ortak görüşür" tabiki diyemeyiz. Bu dini bir iddiada değildir. Misyonerlerin propagadanlarında kullandığı siyasal iddialarıdır. BKZ. God TV Burada tehlikeli bir durum var. Bu sorunun geleceğini bildiğim halde yazmıştım bunu. Kökten ve fanatik olan bir çok görüş elbette ki şiddete meyilli olacaktır. Ama kendini "hoşgörü dini" olarak tanıtan bir dine mensup insanların tartışmasız ve mutlak olarak hoşgörülü olmaları gerekir demek istiyorum... Diktatör rejimlerin (ister marksist olsun ister dini temele dayansın) başka bir seçeneği zaten yoktur... Yersoy bir şeyden daha bahsetmiştim. Kökten dinci şiddet hareketlerinin doğduğu coğrafyalar, açlık, işgal, savaş, salgın hastalıklar yani çeşitli sosyolojik yıkımların yaşandığı coğrafyalar. Bu tür coğrafyalarda savunulan her ideoloji en uçlarda ve şiddet, tahammülsüzlük gibi özelliklerle savunulur. "İslam hoşgörü dinidir" söylemi, dünya gerçekleriyle ilgilidir. İslam coğrafyalarında dini hoşgörü vardır kimse bunun aksini iddia edemez. Çünkü diğer dinlere mensuplar bu coğrafyalarda din değiştirme amaçlı katliamlara yada ciddi ayrımcılığa maruz kalmamıştır. Kudus'te müslümanlar, hristiyanlar , museviler yüzyıllarca beraber yaşamıştır. Sonra ne olmuştur, ingiliz işgaliyle israil devleti projesi başlamış halklar birbirine girmiştir. O gün bugündür Kudus ve civarının hali ortadadır. Balkanlarda ortodokslar ve müslümanlar yüzyıllarca beraber yaşadılar. Sonra ne oldu, İngiltere ve Rusya etnik ve dini unsurları silahlandırararak (komitacılık) milli cereyanları kullandı ve o gün bugündür balkanlar sürekli kaynadı. Anadoluda ermeniler ve müslüman tebaa arasında birinci dünya savaşı başlayana kadar herhangi bir çatışma yaşandı mı ? İslam hoşgörü dinidirin anlattığı, İslam kendisinden önce sürekli birbiriyle savaşan, etnik ve dini unsurları tek çatı altında toplamıştır. Abbasi, Osmanlı ve Endulus medeniyetleri ne düşünürsek düşünelim bin yıl bu medeniyetlerde üç semavi ve diğer pagan dinlere mensup insanlar bir arada yaşadı. Bugünde müslüman coğrafyalarda dini azınlıklar vardır. Elimizi vicdanımıza koyalım Türkiye'de dini azınlıklar şiddet mi görüyor ? Baskı mı görüyor ? Ben doğüma büyüme Yedikule'liyim, Yedikule ve Samatya hristiyan, musevi azınlığın yoğun olduğu semtlerden birisidir. Biz ilkokuldan liseye kadar beraber okuduk, aynı yerde oturduk beraber büyüdük bir tane bile bu ayrım üzerine dayalı şiddet olayı yaşandığına rastalamadım. Ya da ibadetlerine engel mi olunuyor ? Biz bu toplumlara haksızlık etmeyelim. Türkçe konuşabilmek için çeviriye ihtiyaç duyduğunu kendisi belirten ve anladığım kadarıyla doğma büyüme Avrupa'da yaşayan bir insan biliyorum ne hikayelerle büyür. Bunda en büyük etken ne yazıkki iltica etmek için kimi insanların anlattığı korku hikayeleridir. Onun belki bu coğrafya hakkında bilgisi yoktur. Korku hikayeleri, misyonerlerin çizdiği dünya tablosuyla bakar. Ama biz bu coğrafya da yaşıyoruz. Haksızlık etmiyelim. Ve ben bu konuda islamı (ya da her hangibir başka ideolojiyi) yargılarken, eğer bilimsel davranacaksam, ülkenin kendi içinde bulunduğu koşulları ve global durumları tarih ve mekan dahilinde değerlendirmem gerekir. Sanırım senin de sürekli anlatmaya çalıtığın şey bu... Bu işte bilimsel bakıştır. Mesele Afrika'nın hemen hemen her ülkesi iç savaşı yaşamıştır. Bu iç savaşlara baktığımızda gördüğümüz, emperyalist devlet, şirket ve misyonların grupları silahlandırması, desteklemesi yönlendirmesidir. Bkz, Angola, Ruanda, Liberya vs. Açlıkla boğuşan kabile üyelerinin ellerindeki 500-600 dolarlık silahlar ve sınırsız cephane başlı başına bunun izahıdır diğer tüm dayanakları bir kenara bırakalım. Modern sömürgeci politikaların uygulanmasında en önemli anahtarlardan birisi olan iç savaş politikasını bu ülkelerden bir tanesini alıp çatışan taraflardan birisinin müslüman olmasına bakıp "bakın görüyorsunuz islam yüzünden iç savaş var" şeklinde açıklama değildir. Suheyla arkadaşımızın yaptığı gibi, Büyük devletlerin işgali altında bulunan Irak ve Çeçenistan gibi ülkelerdeki şiddetin faturasını müslümanlara kesmek gibi mantıksızlığın en uçlarındada gezinilmektedir. Bunların hiç birisi, İslam dinini dünya savaşlarının birinci sorumlusu yapamayacağı gibi, hoşgörü dini de yapmayacaktır... Sanırım arkadaşların da sana karşı durduğu nokta bu. Bahsettiğin tarihte kalmış olan hoşgörü abidelerini (ki gerçekten öyledirler), her tür ideoloji de rastlayabileceğimiz yumuşatıcı ve evrenselleştirici revizyonistler olarak görmekteyim... Çok iyi tarih ve siyasi bilgim olmamasına karşın ben böyle görüyor ve böyle düşünüyorum... İyide yersoy, islam şiddet dinidir, bkz, Irak, Çeçenistan, Afganistan söylemlerine karşı sunuyorum bunu ortaya. Irak'taki şiddetin sebebi Amerikan işgalidir, Afganistan'daki şiddetin sebebi 100 yıllık ingiliz, Rus, Amerikan, Nato işgalleridir. Çeçenistan'daki şiddetin sebebi Rus işgalidir. Bu kadar basit. Ben bunu İslam'ın Hoşgörü Dini olduğuna dayanak olarak sunmuyorum. Sadece tüm dünyanın bildiği şiddetin gerçek sebeplerinin, mimarlarını aklayarak bir dine mensup insanları suçlu ilan etmeye karşı çıkıyorum. İslam Şiddet Dinidir içinde şöyle bir dayanak gerekmezmi ? Ya şu şu müslüman toplumlari şu şu toplumlara dini şiddet uygulamış ada şunu yapmış. İslam Hoşgörü Dinidir. Nedir dayanağım. Bu dünya ile kıyastır. Dünyanın dinsel şiddetin pençesinde kaldığı yüzyıllarda islam coğrafyası dini hoşgörüyü yaşamıştır. Biz bu iki medeniyeti "Geçmişte kalmış revizyonist" olarak nasıl değerlendirelim. İslam tarihinin 1200 yıllık bu dilimini değilde, 200 yıllık dilimini mi referans alalım sadece. Böyle baksak bile ilk 1200 yıl mı öze bağlı olur son 200 yıl mı? Ki son 200 yıl dünyadaki her değerin savaş ve ayrımcılık için kullanıldığı yıllardır. Son 200 yıldır şiddet için araç olarak kullanılmamış hiçbir ama hiçbir ideoloji yoktur.
Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 17 yıl Ya birde şu var: Ben Sosyal Demokrasiyi benimsemiş birisiyim. Tarihsel Materyalizm'i de benimsiyorum. Bilimsel olarak kanıtlanabilir ve ispatlanabilir her bilgiyi de kabul ederim. Sosyal Olay ve Olguların "Yer" ve "Zaman" dahilince ele alındığında ve diğer şartlar göz önünde tutulduğunda ancak "Bilimsel Veri" olabildiğini biliyorum. Aynı zamanda Anti-Emperyalist bir duruşum var diye düşünüyorum. Daha önce çok kere söyledim ve söyledik... "Toplumlar sadece ve sadece Ekonomik ve Toplumsal devinimlere, çıkar ilişkilerine ve sınıf çatışmalarına göre şekillenirler." Tarihsel Materyalizmde bunu söyler. Ve bu da Bilimsel bir kabuldür aynı zamanda. Aksinin iddia edilebileceğini sanmıyorum. İddia edenlerin, Dinlere dayalı tek bir savaş örneği getirmesini de söyledik. Sağolsun Sayın Cyrano'da açıklamalarını yaptı bazı örneklerin. Asıl söylemek istediğim şu: Emperyalizm'in ve Sermaye odaklarının güdümleri ile yapılan katliamları Hangisi olursa olsun "Dini İnançlara" mal etmek Emperyalizm'in ekmeğine yağ sürmek değil midir? Onu masumlaştırmak değil midir? Asıl suçluyu örtbas etmek değil midir? Bunu iddia edebilen kimseler, kendilerine gerçekten Anti-Emperyalist diyebiliyorlar mı? Misal: 68 Kuşağı dediğimiz bir çok Sol görüşlü kimseler Filistinde çarpışmaya gitmiştir. Sanıyorum asıl Tarihsel Materyalist bilince onlar sahipti... Asıl meselenin "Din Savaşları" olmadığını çok iyi biliyorlardı bence... Açık ve Net söylüyorum: Din toplumsal olgu ve olaylarda sadece ve sadece "Alet" olabilir. Devinimin "Nedeni" ya da "Amacı" olmaz, olamaz... İmkansızdır. Aksi ispatlanamadığı sürece Tüm iddialar Akıl ve Mantık Dışıdır. Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 17 yıl Elbette diyebiliriz. Açar bakarsın temel öğretisine, "senden başka kim varsa ya öldür, ya cizye al" diyorsa, arayıp da bulamayacağın öğreti hegemonya için, empoze et bağlılarına, tepe tepe kullan! Tarihte hoşgörü örnekleri, dini belli ölçülerde savsaklamaktan doğmuştur, fanatiklik belli maslahatlar kullanılarak kırılmış. Ha baktın olmuyor, fanatizm lazım, kolayı var, din bu. Ne akıl var ne mantık. Hemen tekrar formatlarsın. "Al şu bombaları beline bağla, tanrı sana yüz huri verecek" de, işi bitir. Demez ya, faraza: "Ama hocam orda çocuklar var, onlar da ölecek?" Şöyle cevap vermesine kim engel olabilir şeyh efendinin: "O çocuklar direk cennete gideceği için, cennete de sen gönderdiğin için, cennette senin hizmetine verilecekler!" Anlamadım? ************ Yahu biz ne saçmalıklar duyuyor da böyle demiyoruz edebimizi bozup! Ben kimseye kolay kolay saçma lafını da kullanmam, ama cevap hakkı doğdu, kullanan oldu, o yüzden kullanıyorum. Bu da biline!.. Yine aynı mantık. O dine mensup toplumların 12 asırlık dini hoşgörüsü "dini savsaklamak" tır. O toplumların içinde kimi örgütlerin yaptıkları ise o dinin ruhudur. Yine söylüyorum böyle saçma sapan mantık olur mu ? "Al şu bombaları beline bağla " Bunu söyleyeceğin insanın herşeyden önce birşeyleri yaşamış olması gerekir. O bombaları beline bağlayanlar mutlu müreffeh bir yaşam süren. Bir refah ülkesinde huzur içinde yaşıyan bireyler mi ? Kaldıki arkadaşımızın mantığı aynı. Bir insanın intihar komandosu olması yani, intiharı göze alması için "cennet inancı" ndan çok daha ötesi gerekir. Hepimiz insanız hepimiz bu dünyada yaşıyoruz. Asıl gereken o insanın yaşadıkları ve gördükleriyle saldırıyı yaptıklarına karşı öfkesinin son haddinde olması nefret etmesi gerekir. Yoksa kendini öldürmek islam dinine göre cehennemlik bir suçken. Zira "milyon dolarlık savaş uçaklarından füze fırlatırken iyide burada çocuklarda vardır, kadınlarda vardır onlarda ölecek" şeklinde bir kaygıyamı sahiptir o bombaları atan pilotlar. Onunda sebebi bombaları attıktan sonra cennete gideceğine inandığı olarak açıklar demirefe. Ama zaten siviller uçaklardan atılan bombalarla yada fırlatılan Tomahawk larla öldürülünce bu savaş olur. Ülkesinde çocukların dahi katledildiğine, kadınlarının düşman askerleri tarafından tecavüze uğradığına şahit olan bir insanın. Son silah olarak bedenini kullanması ise "din adına uygulanan şiddet" olur. Bir Irak'lı yada Filistinli gençsiniz. Topraklarınız işgal edilmiş. İşgalci askerler evlerinize giriyor, aile üyelerini öldürüyor, kadınlara hatta kız çocuklarına tecavüz ediyor. Liderlerinizi öldürüyor, tutukluyor. Üstünüze en modern silahlarla bomba yağdırılıyor. Tüm dünya buna seyirci kalıyor. Siz bunları yaşarken işgalci ülkenin vatandaşlarının huzur içinde yaşadığını eğlendiğini. Sizden bu şekilde gaspedilen değerlerle rahat bir yaşam sürdüğünü görüyorsunuz. Bu vahşet, maruz kaldığınız katliamlar, yaşadığınız aşağılanma duygusu. Bunun yarattığı piskoloji. Ondan sonra müslümanmı, inançsızmı olduğunuz artık farketmez. Filistin'de şeriatçı militanlarda, marksist militanlarda yapmıştır bu tür eylemleri. Bu bir dinin yarattığı şiddet değil. İnsanları son silah olan bedenlerini kullanmaya iten vahşetin sonucudur. Bir insan bu hale geldikten sonra. Onu milli hislerlerede, dini hislerlede yada sadece haksızlık düşüncesiyle yönlendirirsinize böyle eylemlere. Ha bunu batılı propagandistler nasıl yorumlar. Bak görüyorsunuz biz ne güzel huzur içinde yaşıyoruz. Gelip huzurumuzu bozuyorlar. "*** Müslümanlar" onlar yüzünden huzurumuz kaçıyor. Tabi. Askerleriniz onların ülkesinde ne arıyor peki diye sorarsan iş değişir.
Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 17 yıl Oldu olacak dünyada işlenen tüm günahların da hesabı benden sorulsun yahu? Hazır bulmuşken günah keçisini, küresel ısınmanın da, tükenen türlerin hesabını da demirefe’den sormak hiç fena fikir değil. Şimdi bu şekilde dünyanın yarısı, dünyanın diğer yarısının kanını içmeye yemin etmiş gibi bir görüntünün içine girip, “ben bu taraftanım, sen karşı taraftansın. Ben mazlumum, sen zalimsin, ben meleğim sen şeytansın” gibi bir argüman içinde biz bu işi yürütemeyiz. Böyle olmaz. “Onlar da bize şöyle yaptıydı, onlar da bize şöyle ettiydi” nin sonu gelmez. O zaman Tomahawk’ı fırlatan da “alın bakalım sizi gidi zamanında bize şunu yapanlar!” bombayı sallayan da “alın bakalım, zamanında şöyle böyle yaptıklarınızdan size küçük bir hediye!” der, bu iş böyle gider… Dünyaya kin ve nefretin egemen olmasını, her yeri intikam ve kan bürümesini istiyorsanız sizi kendi nedenselliğinizle baş başa bırakmaktan başka yapacak bir şey göremiyorum. Belinize bomba bağlayıp cennete uçacaksanız ben ne yapabilirim? Keşke durdurmak için elimden bir şey gelseydi. Başta söylediğim gibi dünyanın günahları benden sorulmuyor. Sorulsa, inanın elimden geleni yapardım. Hepimiz kendi nedenselliklerimiz içinde kısıtlıyız. Yok ama siz bu kör dövüşü kıyamete kadar sürsün, kıyamet kopunca mazlumlar cennete, zalimler cehenneme doluşalım, mutlu son böyle gelsin amacındaysanız, yine elimden gelen fazla bir şey yok. Yapabileceğim tek şey söyleyeceklerimi söylemek ve dilim döndüğünce söyledim. Daha fazlası, dünyayı değiştirmek elimden gelmiyor, kusuruma bakmayın…
Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 17 yıl Yazar "Al şu bombaları beline bağla " Bunu söyleyeceğin insanın herşeyden önce birşeyleri yaşamış olması gerekir. O bombaları beline bağlayanlar mutlu müreffeh bir yaşam süren. Bir refah ülkesinde huzur içinde yaşıyan bireyler mi ? Kaldıki arkadaşımızın mantığı aynı. Bir insanın intihar komandosu olması yani, intiharı göze alması için "cennet inancı" ndan çok daha ötesi gerekir. Hepimiz insanız hepimiz bu dünyada yaşıyoruz. Asıl gereken o insanın yaşadıkları ve gördükleriyle saldırıyı yaptıklarına karşı öfkesinin son haddinde olması nefret etmesi gerekir. Japonya/Amerika savasi 1945 de sona geldi. Japonya ve Amerika bugun ortak ulkeler ve baris icin de yasarlar. Japonya ekonomik yonunden Dunyanin en kuvvetli olan ulkelerden biri. Ama Ortadoguda Musluman Ulkelerde, Amerikaya 1940 larda Japonya atilan bomba dan dolayi nefret devam ederler... Ben bu olay nefretini hic Japonyali arkadaslarimdan duymadim... Yalniz Musluman arkadaslardan duydum. Prusya yikildiktan sonra, milyonlarca insanlar evlerini kaybettiler, tasindilar ve bugun baris icinde yasarlar. Almanya savasi kaybettikten sonra, bugun en kuvvetli ulkelerden biri oldu. 1940 lardan sonra Milyonlarca insanlar evlerini, hayatlarini kaybedip, Tayvana geldiler. Simdi Baris icinde calisip, Tayvan Asyanin ekonomik yonunden en gelismis ulkelerinden oldu. Diger taraftan, Ortadogu Musluman Ulkelerinde, en buyuk turetim "nefret" olmus! Kulturunun o kadar dogal bir parcasi olmus ki, "kan davasi" da normal goruluyor. Unutmayi bilmiyorlar. Savasi kaybetmeyi bilmiyorlar. Yalniz olmeyi bilip , devam ediyorlar. Filistin meselesinin sebeplerinin biri odur. "Nefret". Yahudilere Nefret, Hiristiyanlara Nefret, Kafirlere nefret, Kendilerine de nefret (cunku kendilerini de olduruyorlar).... Nefret ile doğup, buyuyup, ve nefretle ölüyorlar ! Elif Safak , Malatya vahsi cinayetinden sonra soyle yazmisti, 24 Nisan 2007, Salı, Zaman Gazetesinde. "...Oğullarımızı yanlış yetiştiriyoruz. Şu andaki siyasi konjonktürün yanı sıra bu temel hakikati de görmek ve değiştirmek zorundayız. Her türlü ideolojik propaganda, konjonktüre bağlı etken bu temel yapı üzerine oturuyor. Kitap okumayan, gazete okumayan, cehaleti kutsayan, bilgiye önem vermeyen, yabancı olan her şeye tepki duyan, kulaktan dolma laflarla dolduruşa gelen, internette bulduğu yanlış eksik laflara inanan, tedirgin ve kaotik bir dünyada bulamadığı güveni "büyük ağbiler"de arayan, karşı cinsi yeterince tanıyamayan, aşkı yaşayamayan, kendini de tanımayan, yeterince sevilmeyen, canı yanan, bu yüzden can yakan, kolay kanan, kolay kanatan oğullar yetişiyor Türkiye'de. Bir değil, beş değil sayıları... Malatyadaki korkunç hadiseden sonra hepimizin durup aile yapılarımızı sorgulamamız, 'Oğullarımızı nasıl yetiştiriyoruz?' sorusunu kendimize sormamız lazım..." Ne zaman, Elif hanimin yazdiklari anlasilacak?
Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 17 yıl Japonların her ilköğretim öğrencisini okula başladığında düzenli turlar halinde ve mutlaka Hiroşima ve Nagazaki'yi ziyarete götürdüklerini duymuştum. Hatta bir Japon heyeti ile görüşmeler yapılırken bizim de aynını Çanakkale turları biçiminde yapabileceğimizi önerdiklerini de nakletmişlerdi. Fakat Japon çocuklarına bu turlar sırasında söylenen tabii ki Amerika'dan nefret etmeleri ve intikam almaları gerektiği değil. İleri bir teknolojik düzeyde kalmayı sürdürememeleri halinde bu olayın tekrarlanabileceği. Yani geçmişe değil, geleceğe bakıyorlar. Daha doğrusu geçmişe bakmalarının nedeni, geleceği şekillendirebilmek. Gerçi Japonların tavsiyesine uysak bile herhalde bu turlarda meleklerin yardıma nasıl geldiği, evliyaların yeşil sarıklarıyla ordumuzu nasıl desteklediği anlatılır herhalde! Keza Almanya'da Neonazilere sempati ve müsamaha gösterildiğini düşünmüyorum. Tersine aykırı ve uyumsuz olarak görülüyorlar. Nazi sempatizanlığı Almanya'da önemli bir dışlanma sebebidir. Nazilerin intikamını -hem de net biçimde iki kez yenilginin- almayı bir kin ve nefret ideolojisine dönüştürdüklerine inanmıyorum. Bireysel tutumlar geneli bağlamaz. Nazi sempatizanı sözler sarfettiği için işinden olan örnekleri filan duyuyoruz. Genel tavır budur. Onlar çalışmanın ve başarmanın gerektiğine inanıyorlar, o kadar... Atatürk ideolojisi de budur. Yendiği Yunan ordusunun bayrağının ayakları altına serilmesini reddetmiş ve esir Yunan komutanına iyi davranmıştır. Batılı güçleri yenmenin hemen akabinde batılılaşmayı başlatmıştır, ki bu ülkede bilinen, tarihimizin kaydettiği en rasyonalist insandır...
Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 17 yıl Japonya/Amerika savasi 1945 de sona geldi. Japonya ve Amerika bugun ortak ulkeler ve baris icin de yasarlar. Japonya ekonomik yonunden Dunyanin en kuvvetli olan ulkelerden biri. Ama Ortadoguda Musluman Ulkelerde, Amerikaya 1940 larda Japonya atilan bomba dan dolayi nefret devam ederler...! Kusura bakmada ya tarihi bilmiyorsun yada son derece taraflısın bu konuda. Ortadoğu ülkeleri Amerika'dan 50 yıldır askeri saldırılarla, ekonomik amborgalarla bölgeyi kan gölüne çevirdiği için nefret ediyor olmasınlar ? Ortadoğulu müslüman ülkelerde nefretin devam etmesi Amerika ve İsrail'in 50 yıldır katliamlarına devam ediyor olması olmasın. Ben bu olay nefretini hic Japonyali arkadaslarimdan duymadim... Yalniz Musluman arkadaslardan duydum. Prusya yikildiktan sonra, milyonlarca insanlar evlerini kaybettiler, tasindilar ve bugun baris icinde yasarlar. Almanya savasi kaybettikten sonra, bugun en kuvvetli ulkelerden biri oldu. 1940 lardan sonra Milyonlarca insanlar evlerini, hayatlarini kaybedip, Tayvana geldiler. Simdi Baris icinde calisip, Tayvan Asyanin ekonomik yonunden en gelismis ulkelerinden oldu. Diger taraftan, Ortadogu Musluman Ulkelerinde, en buyuk turetim "nefret" olmus! Kulturunun o kadar dogal bir parcasi olmus ki, "kan davasi" da normal goruluyor. Unutmayi bilmiyorlar. Savasi kaybetmeyi bilmiyorlar. Yalniz olmeyi bilip , devam ediyorlar. Filistin meselesinin sebeplerinin biri odur. "Nefret". Yahudilere Nefret, Hiristiyanlara Nefret, Kafirlere nefret, Kendilerine de nefret (cunku kendilerini de olduruyorlar).... Nefret ile doğup, buyuyup, ve nefretle ölüyorlar ! Arkadaşımızın dünyaya nereden baktığı artık kanımca net olarak şekillendi. Filistin "Meselesi" nin sebebi nefretmiş. Ülkelerinin İsrail tarafından işgal edilmiş olması. Silah zoruyla evlerinden köylerinden atılıp yerlerine israilli yerleşimcilerin yerleştirilmiş olması değil mesele. Zaten sağlıklı insan, Topraklarını işgal eden devlete karşı sevgi besler değil mi ? Gerçekten merak ediyorum ya. Müslüman toplumlara ne kadar büyük bir nefretiniz var acaba ki bu kadar çarpıtıyorsunuz. Almanya ile Amerika'nın birbirine savaş ilan etmesi ve ardından savaşı kaybeden devletin anlaşma şartlarını kabul edip yoluna devam etmesi ile. Bir devletin diğer ülkeyi tek taraflı olarak işgal etmesi, topraklarında katliam yapması aynı şey mi ? Hristiyanlara nefretmiş. Avrupa'da islam karşıtı ırkçı partiler zirveye oynuyor bu arkadaşın yaptığı ajitasyona bak. Sen nerede yaşıyorsun gerçekten merak ettim. Söyleki bana ben sana o ülkede müslüman göçmenlere karşı nefret politikaları üreten partilerin oy oranını söyliyeyim. Bırakın bu ajitasyonları ya. Hangi dünyada yaşıyorsunuz. Ortadoğu 50 yıldır batılı ülkelerin işgalleri, askeri saldırıları, bombardımanları, katliamlarından başını kaldıramadı kalkmışlar bana "ortadoğu ülkelerinde nefret kültürü var". Ortadoğu ülkeleri 50 yıldır bir tek şey istiyor. Bizi rahat bırakın topraklarımızı işgal etmeyin, saldırmayın, ambargo uygulamayın. Ve 50 yıldır saldırı, işgal, ambargo. İsrail kendisine ait olmayan toprakları işgal ediyor. Orada yaşıyan insanlara gerçek bir katliam uyguluyor. Başkasına ait topraklara kendi vatandaşlarını yerleştiriyor. O topraklara yaklaşan filistinlileri öldürüyor. Biz ne dinliyoruz. Filistin meselesinin sebebi nefret. Sanırsınki İsrail işgal ettiği topraklardan çekildi. Filistinlilere ait toprakları geri verdi. Kendi sınırlarına çekildi. Filistin'e saldırmıyor. Ama Filistinliler yahudilerden nefret ettikleri için rahat durmuyorlar. Haftanın beş günü İsrail Filistin'i havadan bombalıyor. Emin ol suheyla hiçbir ortadoğu ülkesinde ne hristiyanlara, ne musevilere senin ortadoğululara duyduğun kadar nefret duyulmuyordur. Neyi unutucaklar ? Amerikan işgali altında yaşıyan Irak'lılar işgal edilmiş olduklarını mı unutacaklar. Toprakları İsrail devleti tarafından zorla ellerinden alınan Filistinliler bunu mu unutacaklar ? Evet Japonya- Amerika savaşı 62 yıl önce sona erdi. Ama Ortadoğu'da tek taraflı işgaller ve savaşlar halen devam ediyor. Senin hoşgörü sahibi batılı ülkelerin tarafından. Ha Amerika - Japonya'yı işgal etmek için yola çıktığında Japonlar ne yapıyordu ? Binlercesi intihar komandosu olarak Amerikan hedeflerine saldırıyordu. Sanki Ortadoğu'da işgaller, savaşlar, katliamlar 60 yıl önce bitmişte hala nefret besliyor müslüman toplumlar.
Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2007 17 yıl Japonların her ilköğretim öğrencisini okula başladığında düzenli turlar halinde ve mutlaka Hiroşima ve Nagazaki'yi ziyarete götürdüklerini duymuştum. Hatta bir Japon heyeti ile görüşmeler yapılırken bizim de aynını Çanakkale turları biçiminde yapabileceğimizi önerdiklerini de nakletmişlerdi. Fakat Japon çocuklarına bu turlar sırasında söylenen tabii ki Amerika'dan nefret etmeleri ve intikam almaları gerektiği değil. İleri bir teknolojik düzeyde kalmayı sürdürememeleri halinde bu olayın tekrarlanabileceği. Yani geçmişe değil, geleceğe bakıyorlar. Daha doğrusu geçmişe bakmalarının nedeni, geleceği şekillendirebilmek. Gerçi Japonların tavsiyesine uysak bile herhalde bu turlarda meleklerin yardıma nasıl geldiği, evliyaların yeşil sarıklarıyla ordumuzu nasıl desteklediği anlatılır herhalde! Keza Almanya'da Neonazilere sempati ve müsamaha gösterildiğini düşünmüyorum. Tersine aykırı ve uyumsuz olarak görülüyorlar. Nazi sempatizanlığı Almanya'da önemli bir dışlanma sebebidir. Nazilerin intikamını -hem de net biçimde iki kez yenilginin- almayı bir kin ve nefret ideolojisine dönüştürdüklerine inanmıyorum. Bireysel tutumlar geneli bağlamaz. Nazi sempatizanı sözler sarfettiği için işinden olan örnekleri filan duyuyoruz. Genel tavır budur. Onlar çalışmanın ve başarmanın gerektiğine inanıyorlar, o kadar... Atatürk ideolojisi de budur. Yendiği Yunan ordusunun bayrağının ayakları altına serilmesini reddetmiş ve esir Yunan komutanına iyi davranmıştır. Batılı güçleri yenmenin hemen akabinde batılılaşmayı başlatmıştır, ki bu ülkede bilinen, tarihimizin kaydettiği en rasyonalist insandır... Evet Irak işgali 60 yıl önce bitmiş ve biz 60 yıl önce olanlardan bahsediyoruz. Lübnan 60 yıl önce bombalanmış ve en son İsrail savaş uçağı Lübnan hava sahasını 60 yıl önce ihlal etmiş ( o yakıt tankıta 60 yıllık bir eser) Afganistan 60 yıl önce işgal edilmiş , bombalanmış. Bu katliamların, işgallerin üstünden 60 yıl geçmiş ama nedense Ortadoğulu müslümanlar hala kızgınlar. Bak sen şu kötü adamlara. Ha bu iki "bilimsel" arkadaşa, 62 yıl önce o anlattığınız Japonlar ne yapıyordu diye sorsan ? Onbinlercesinin intihar komandosu olarak Amerikan ordularına saldırdığını öyle güzel atlayıvermişlerki. Tabi ah keşke Japonya Müslüman olsaydı ne güzel örnekler verirlerdi. Japon kamikazelerin kuran ayetleri sebebiyle intihar saldırıları yaptığını ne güzel açıklarlardı. Yahu az biraz kendi verdiğiniz örneği inceleyin. Japonlar ülkeleri işgal tehlikesiyle karşı karşıya kalınca ne yaptılar ? "Gerekirse beşikteki bebeklerimizin arabalarını bile birer kamikaze yaparız" diyen adamlar. Savaştan 60 yıl sonra şöyle diyormuş. Ortadoğuda savaş biter, işgal sona erer. Bir daha hiçbir batı ülkesi Ortadoğu katliam yapmaz. O zaman bakarız. Tüm dünya Acaba ABD ve müttefikleri yarın hangi Ortadoğu ülkesini işgal edecek diye tahminler yapmaya çalışırken "Unutmak" tan bahsediyorlar. Tabi o kadar geçmişte kaldı ki bunlar. Vay pis Irak'lı caddelerinde Amerikan askerleri sivil halkı tarıyor. Cezaevlerinde erkeklerin işkence kadınların tecavüz görüyor. Evlerin basılıyor ailen diri diri yakılıyor 12 yaşında kız çocuklarına tecavüz ediliyor. Ülken işgal altında liderlerin idam ediliyor. Ve sen hiç utanmadan bunu yapanlara karşı nefret besliyorsun, onlara karşı savaşıyorsun. Vay *** çeçen, *** filistinli ülken işgal altında. Neden unutmuyorsun ? gerçekten haklısınız. Niye unutmuyorlar, niye savaşıyorlar ? İstendiği kadar çarpıtılmaya çalışılsın. Ortadoğu haklarına karşı istendiği kadar nefret beslensin. Ama asla katiller, işgalcileri haklı çıkaramazsınız. Her yıl yüzbinlerce batılı genç sokaklarda bu yapılanları protesto ederken. Kraldan çok kralcılık yapmasın kimse.
Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2007 17 yıl Bir yanda, ülkeleri hristiyan ve musevi devletlerce işgal edilen. Yüzyılın en büyük katliamlarına maruz kalan buna rağmen hristiyanlarla musevilerle aynı ülkede yaşayabilen ülkeler. Öbür yanda iki tane bomba başlayınca göçmen kamplarını basan. Sokak ortasında müslüman göçmenleri linç eden. Çıkardıkları yasalarla müslüman göçmenler için tüm demokratik ve insani hakları ortadan kaldıran ülkeler. Gerçekten ne kadar objektifsiniz. Nefret ha ?
Gönderi tarihi: 9 Aralık , 2007 17 yıl Yazar Vay *** çeçen, *** filistinli ülken işgal altında. Neden unutmuyorsun ? gerçekten haklısınız. Niye unutmuyorlar, niye savaşıyorlar ? İstendiği kadar çarpıtılmaya çalışılsın. Ortadoğu haklarına karşı istendiği kadar nefret beslensin. Ama asla katiller, işgalcileri haklı çıkaramazsınız. Her yıl yüzbinlerce batılı genç sokaklarda bu yapılanları protesto ederken. Kraldan çok kralcılık yapmasın kimse. Sayin Cyrano, eger bu çeçen, filistinli" kelimeleri ile benim veya baska birisinin dusuncelerinin ifade ediyorsaniz. Yaniliyorsunuz! Yukarda ki son yazilarin ozeti, 2inci Dunya savaslari oldu bitti. Her yerde bitti ama orta dogu da bitmedi!. Niye, Filistin meselesine gelince, bu topraklar, Osmanli idaresin den Ingilizlerin idaresine gecti ve sonra Ingilizler birlesmis milletleri ile calisarak, bu topraklari boldu. 1948 de Israil devleti kuruldu. Evet ister siz kabul edin ister siz kabul etmeyin. Bu devlet kuruldu. 1949 da Turkiye Hukumeti kabul etti... ve halen Kabul ediyor. Bugun Israil 158 devlet tarafindan resmen tanindi. Fakat genellikle Arap Ulkeleri Israili tanimiyor. Tanimak istemiyor. Iran Israili haritadan silmek istiyor. Arap tarafi baris istemiyor. Israilden nefret ediyorlar. Biliyorsunuz, Misir Ulkesi baris yapti ve bu yuzden Enver Sadati oldurduler. Kardesim, Filistin meselesinin 50 seneden fazla devam etmesinin sebebi ... Araplar baris istemiyor. Ben bu hususta derin derecede okudugum oldu, inceledigim cok dokumanlar oldu. Eger bu hususta ciddi bir sekilde tartismak isterseniz, baska bir baslik altinda "yalniz" bu konuyu bastan basa tartisabiliriz. Ben kendimi Tarihci olarak tanitmam ama bu hususta cok inceledigim oldu. Sizin bahsettiginiz trajedilere gelince, o hususta, (masum) insanlarin/cocuklarin olmesine, tabii ki bir insan olarak zok uzulurum. Ama bana kalinca sizler buna tek tarafli bakiyorsunuz Kardesim! Ben Turk olarak dogdum. Musluman olarak dogdum. Bu konulara "kabileci" olarak bakinca sizin gibi dusunurum. Objektifli bakinca degisik dusunurum.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.