Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

CILGIN

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    168
  • Katılım

  • Son Ziyaret

CILGIN tarafından postalanan herşey

  1. Kürt Tarihi ve Uygarlığı "Kürtler… Anadolu'nun en eski halkı. Yaşı bilinmeyecek kadar eski… Dünyanın her köşesinde halklar yaşadı. Ama Mezopotamya'nın, Zağros'un ayrıcalığı var. Yazının keşfedildiği yer burası. Atın ilk ehlileştirildiği, ilk tekerleğin döndüğü, gökyüzüne ilkel teleskopun doğrulduğu, ilk destanın söylendiği, ilk şiirin yazıldığı, Tanrı ve Tanrıçaların beğenip seçip ilk ayaklarını bastıkları, aile hayatına karışıp çoluk çocuk sahibi oldukları, aritmetik, tıp, ticret, dış ilişkiler, diplomasi, barış antlaşmaları, ilk türküler, ilk yontular, ilk mutfağın, tiyatronun yaratılması için insanlığa kucağını açmış bir yöre… İşte bunların hepsinde Kürt halkınını alın teri var…" mezopotamya sana neyi anımsatıyorr bununu araştır sen olurmu güzel kardeşim
  2. KÜRTLER Sosyolojik ve tarihi inceleme Rusya'nın eski İran Konsolosu, Paris Asya Derneği ve Etnografya Derneği üyesi, Uluslararası Antropoloji Enstitüsü devamlı üyesi ve Uluslararası Diplomasi Akademisi üyesi olarak bilinen Bazil Nikitin'in KÜRTLER Sosyolojik ve Tarihi İnceleme adlı kitabı DENG Yayınları tarafından beşinci baskısıyla karşımızda. Yazarın anısına ve emeğine saygı duyarak Nikitin'in bu kitabına "Karım ve sadık arkadaşım, Laure (Leroy) Nikitin'e, Urmiye anısı olarak 1915-1918" notunu düştüğünü belirtmeden geçmeyelim. Bütün Kürtler için bir başucu kitabı olarak kabul edilen Bazil Nikitin'in bu çalışmasının Türkçe çevirisinin birinci cildi ilk kez 1976'da, ikinci cildi ise 1978 yılında yılında İstanbul'da Özgürlük Yolu Yayınları arasında basılmıştı. Eserin ikinci baskısı 1986 yılında iki cilt birleştirilerek yine aynı yayınevi tarafından yurt dışında basıldı. Kitabın üçüncü ve dördüncü baskıları Mayıs 1991 ve Kasım 1994'te İstanbul'da Deng Yayınları tarafından gerçekleştirilmişti. Bazil Nikitin Urmiye'de bulunduğu sırada kurduğu dostluklardan da faydalanarak Kürtlerin kökeni, antropoloji açısından karakteristik özellikleri, Kürt tarihi, Kürt dilinin kökenleri, Kürt kişiliği ve karakteri, yaşam biçimi, adet ve görenekleri, inançları, folkloru, Kürt aşiretleri, tarihteki Kürt devletleri, Kürt ulusu, ulusal hareketler, Kürtlerde din ve edebiyat vb. birçok konu ile ilgili olarak uzun yıllar boyu geniş araştırmalar yapmış. Her biri Kürt ve Kürdistan hakkındaki bilgilerimizin zenginleşmesine önemli katkılarda bulunan Alman, İngiliz, Fransız, İtalyan, İranlı, Polonyalı ve Rus doğubilimcileri ve Kürt konuları uzmanlarının yapıtlarını incelemiş ve onları kendi gözlemleriyle birleştirerek bu eseri hazırlamıştır. Metin boyu verilen kaynakların yanısıra, kitabın sonunda da zengin bir bibliyografya eklenmiştir. KÜRDOLOJİ BİLİMİNİN 200 YILLIK GEÇMİŞİ (1787-1987) Birinci baskısı Ekim 1987 tarihinde Almanya'da Komkar Yayınları'nca yapılan Rohat'ın Kürdoloji Biliminin 200 Yıllık Geçmişi adlı eserini Deng Yayınları yeniden yayımlamış. Kürdoloji Kürt Dili ve Edebiyatı, Kürt Tarihi, Etnografya ve daha birçok alanda Kürtler ve Kürdistan üzerine araştırmalarda bulunan kapsamlı bir bilim dalıdır. Kürdoloji biliminin 200 yıllık gelişimini özetlemeye çalışan bu kitap, İtalya'da, 1787 yılında yayınlanan ilk çalışmalardan birisi olan Garzoni'nin "Kürt Dili'nin Grameri Ve Sözlüğü" adlı bilimsel eseri ile başlayarak Kürdoloji'nin çeşitli ülkelerdeki gelişimini detaylı bir biçimde ele almaktadır. Batı Avrupa'da yayınlanan bu ilk kaynak yanında, aynı yıl Rusya'da P.S.Pallas tarafından hazırlanan "Tüm Diller ve Lehçelerin Karşılaştırmalı Sözlüğü" adlı eserde Kürtçe üzerine ilk bilgiler yer almıştır. Bu süre içerisinde çeşitli dillerde yayınlanan veya bu ülkelerde yapılan araştırma ve incelemeleri bir araya getirerek, okuyucuya belli alanlarda toplu bir kaynak listesi sunmaktadır. KÜRTLER Tarih, kültür ve yaşam mücadelesi Zuhdi El-Dahoodi'nin yoğun bir çaba ve çalışmasının, bilgi birikiminin ürünü olduğu hemen anlaşılan bu kitabı dokuz ana başlıktan oluşuyor. Her ana bölümdeki alt başlıklarla makaleyi andıran yazılarıyla yazar okuyucuları geçmişten günümüze çok farklı ve değişik mecralarda dolaştırıyor. Dahoodi'nin böyle bir yöntem seçmesi tarih okumayı sıkıcı bulan okuyuculara edebi bir eser okuma rahatlığı sağlıyor. Kürtler ve Kürdistan adını taşıyan ilk bölümde yazar çok sayıdaki alt başlıklarla M.Ö ve Sonra'sını inceleyerek Kürt ve Kürdistan kavramlarının geçirdiği aşamaları gözönüne sererek bugünlere getiriyor okuyucusunu. Karduklara Kadar Varan Uzun Yol bölümünde 'Cinler, Devler ve Diğerleri'nden Med İmparatorluğu'na kadar geniş bir dilim ele alınmış. "Barbarlar"dan İlk Beyliklere bölümünde daha gerilere giderken "Kutsal Savaşlar"da Selahhatin Eyyubi, Haçlı Seferlerinden Çaldıran Savaşı'na kadar geliyor yazar. 20. Yüzyıl Yine Umut, Yine Kan bölümünün konusu ise adından anlaşıldığı gibi 20. yüzyıl. Edebiyat ve Dil başlıklı 6. bölümünün konusu Şerefname ve Mem û Zin dahil Kürt dili ve edebiyatı. Kitabın 7. bölümündeki Kronolojik bölüm, Kürdistan'da "Yontma Taş Devri" ve "Cilali Taş Devri"nden 1976 yılında Güney Kürdistan'da başlayan ayaklanmaya kadarki süreci kapsıyor. "Kürt" Teriminin Filolojik Gelişimi Üzerine adlı 8. bölümde "Kürt" ve "Kürdistan" terimlerinin filolojik boyutlarına açıklık getiriyor. Nuh Ateş'in harika çevirisiyle ciddi bir eser çıkarmış ortaya Dahoodi. Dema Nû lena sana kürtlerin tarihi sevgılerle
  3. ben kardeş demeye utanıyorum cünkü yer ve yaşadıgım ortam hıcte bizi kardeş miş gibi göstermiyor ben enden geceleri uyurken ve gece 12 den sonra dışarıya cıkamıyorum benım 12 den sonra yada akşam 5 de eve gırmek zorundamıyım benımde hakım yokmu 5 den sonra dışarda gezmeye saat 12 oldumu eve gitmem gerekıyor bunun nedenını sız benden daha ıyı bılıyorsunuz sanırım.. yeşilelr gibi korkut gibi batmanda gunduz saatlerinde yapılan faili mecşür olayların yapan insanlardır ceza evinden cıkışında bunları omzunuza alıpta taşımanız bı kahraman gibi göstermenız sızce sizce dogrumuu. halende unutamıyorum nilah atsız sözlerini insanlıga sızgmazz ama siz onu bi buyuk göruyorsunuz söyledıgı sözler agır bi kelime ben o sözleri yazmaya utanıyorum özürr siz kendınızıı hep büyük görün ve üstün görün demi bizler bü ülkenın vatandaşları degılız demii sevgılerle
  4. vatan haniniyiz hırsızız yapmayın beaa önunüzdeki kocaman kocaman dagı görmuyorsunuz yapılanlar ınsanlıkmı herşeyın kaynagını araştırın bence bankayı soyup sogana cevırenler kürtler demii... elını kolunu sallayarak gezıyorlar of ne güzel kımse vatan haninligi yapamaz insan hakını arar bence siz gidin meclis arşifindekii dosyaları ınceleyın bakın orada kürtlere tanınan haklar neymiş orada görurusunuz bız o haklarıı istıyoruz insanın ana diliyle konuşması cokmu kötü bişey sucmu bu yanii doguya yapılan bıı işi gösterın bana fadil gündüz fabrıka acacam dıyee onu devlet haini ıle sucladlar dogan gurubu vs buyuk iş adamları hemen engelledıler doguya yapılan bi işi bana söylermısınız neyi paylaşamıyoruz kardeşiz kardeş gibi gecınmek varken neden bu olaylar ben medyayı suclu göruyorum burada size bi olayı anlatayım yeni tain olmuş bı ögretmen. tain yerıne geldı tain yerıde batman kozluk tu medya kadar doguyu kötülemişki genc ögretmen tain yerıne geldı ve 1 hafta evden cıkmadı dışarıya ve istifa eti gunah degil mi o genc insana sucu neydi okumakmıı gercek bi olay sevgılerle
  5. hoşbulduk arkadaşlar sizleri görmek ne güzel sevgilerle
  6. CILGIN

    Gidişini Anlatıyorum

    SEVDAN BENI terketmedi sevdan beni, ac kaldim, susuz kaldim, hayin, karanlikti gece, can garip, can suskun, can paramparca... ve ellerim, kelepcede, tutunsuz uykusuz kaldim, terketmedi sevdan beni... Ahmed Arif
  7. CILGIN

    YAĞDIKÇA...

    Bu Yol Nereye Gider bir kuğunun boynuna dokunurken… yol bir yere gitmez içerde düz saçlara uğrar ayak üstü bir akşamüstü her plansız ürperişin sonu hüsran ve hüsran çok sanat müziği bir kelimedir yol bir yere gitmez o bir durma biçimidir yol yoluyla gidebilir yare yoldan çıkabilir apansız ve ömür bitebilir yoldan once ama yol bir yere gitmez o bir durma biçimidir yaşamak hızlı bir ölme biçimidir düşünce ışıktan yavaşsa erken gidilmelidir gerdan sözcüğüne bir kuyumcuda da rastlayabilirsin bir kasapta da kalbin sızlamaz bir kuzu yüreğini vitrinde görünce o bir beslenme biçimidir ama korkarsın kurdun sevdiği havadan ayakkabı yaparsın yılandan yol bir yere gitmez o bir durma biçimidir her garantiyi istersin hayattan oysa ölümle yaşam arası uzun malum ince bir yol bir yere gitmez o bir ölme biçimidir iyi yolculuklar denmez bir gidene yapılamaz çünkü çok yolculuk bir seferde yolcu denmez her gidene herkes o yolun taraftarı olmayabilir hiç bir sürgün gittiği yolu sevmez mesela yol bir yere gitmez o bir susma biçimidir soğuk bir taşıtın uğultusunda ağustos 2000, gevaş . Yılmaz Erdoğan
  8. haber olsun dıye cıkarmışlar bı zamanlar
  9. CILGIN

    YALNIZ DEGILIZ

    YALNIZ DEGILIZ Bir ufka vardik ki artik Yalniz degiliz sevgilim. Gerci gece uzun, Gece karanlik Ama butun korkulardan uzak. Bir sevdadir boylesine yasamak, Tek basina Olume bir soluk kala, Tek basina Zindanda yatarken bile, Asla yalniz kalmamak. Sefaklari ben baliga cikarim Akan akmayan sularda Benim, butun tezgahlarda paydosa giden Bir bahar aksami dunyada. Ben dort duvar arasinda degilim Pirincte, pamukta ve tutundeyim, Karacadag, Cukurova ve Cibalide. Zehirli kor yilanlari Ve sitmasiyla Gun yirmidort saat insan avinda Karacadagda celtikler. Bir kiz cocugunun gozyasi gibi --Ayak bileklerinde bir dizi boncuk, Sol omuzunda nazarlik, Dag basinda unutulmus usumus, Minicik bir asiret kizinin-- Damla damla, berrak olur pirinci. Kamyonlarla, katir kervanlariyla Beyler sofrasina gider... Cukurovam, Kundagimiz, kefen bezimiz Kani esmer, yuzu ak. Sicaginda sabir taslari catlar, Catlamaz irgadin yuregi. Dilerse buluttan ak, Kopekten yumusak verir pamugu. Kulhan, kavgacidir delikanlisi, Unlu mahpusanelerinde Anadolumun En cok Cukurovalilar mahpustur, Dostuna yarasini gosterir gibi, Bir salkim sogude su verir gibi, Oyle icten Oyle derin Turku soylemek, kufretmek, Cukurova yigidine mahsustur... Tutunu bilir misin? *Kiz saci* demis zeybekler, Su icmez her damardan, Yerini kolay begenmez, Usur Naz eder, Darilir Iki parmak arasinda kiyilmis, Bir parcasi var kalbimin Incecik, ak kagitlara sarilir, Dar vakit yanar da verir kendini. Dostun susan dudagina... Sokaklardan, Kiyilardan, Gok mavisinden, Ekmeginden, Canevinden ayri dusmeye Yani butun hasretlerin kahrina Ve zehrine caresiz kalmalarin, Ilk nefesi Hizir gibi yetisir Cibalide sarilan cigaranin... Tutun iscileri yoksul, Tutun iscileri yorgun, Ama yigit Piril piril namuslu. Nami gitmis deryalarin ardina Vatanimin bir umudu... AHMED ARIF
  10. CILGIN

    dost bildıklerim

    DOST BILDIKLERIM Sanirdim gunduzdu onlarla gecem Icimde umitti dost bildiklerim Ne zaman yikilip yere dustuysem Birakip da gitti dost bildiklerim Hepsi varken baharimda, yazimda: Kisin bir burukluk kaldi agzimda Seneler senesi oysa gozumde Cihana esitti dost bildiklerim Nerde o sozlere kandigim gunler? Her gulen yuzu dost sandigim gunler Acidan kahrolup yandigim gunler Ta canima yetti dost bildiklerim Meydana cikali asil cehreler Aydinlanmaz oldu artik geceler Yalanlar tukendi, indi maskeler Birer birer bitti dost bildiklerim Korkar oldum bana *dostum* diyenden Yoksa yok olandan, varsa yiyenden Ne onlardan eser kaldi ne benden Beni benden etti dost bildiklerim UMIT YASAR OĞUZCAN
  11. CILGIN

    suclular hep veliler olur

    Çiftliğin faturası velilere DHA - ADAPAZARI - TMSF tarafından el konulduktan sonra, izci kampı olarak kullanılması için Milli Eğitim Bakanlığı'na verilen Uzanların Pamukova'daki çiftliğinde yazın çalışmak için ilçedeki okullarda görevli 20 hizmetli görevlendirildi. Pamukova Kaymakamlığı'nca çiftliğe gönderilen hizmetliler eğitim yılının başlamasına rağmen eski görev yerlerine dönmedi. Bu hizmetlilerin çalıştığı okullardaki okul aile birlikleri ise velilerden "Hizmetli yok, temizlik elemanı alacağız" diyerek 30'ar YTL istedi. Pınarlıbacı Köyü İlköğretim Okulu'ndaki veliler, karara tepki gösterdi. Köy muhtarı Rıza Ferruh Yüksel, "Hizmetli çiftliğe gittiyse bunun günahını neden veliler çekecek? Bunu söylediğimizde kaykamam bey bize kızdı" dedi. Okulu Koruma Birliği Başkanı Abdurrahman Durmaz ise, "Temizlikçi tutarak sorunu hallediyoruz. Zorlama yok" dedi
  12. Pamuk: İddiaların hepsi yalan Orhan Pamuk: Yaşar Kemal'e ancak hayranlık duyabilirim. İSTANBUL - Orhan Pamuk, bir İsveç gazetesine Yaşar Kemal aleyhine açıklama yaptığı iddialarını yalanladı. Pamuk, İletişim Yayınları aracılığıyla yaptığı açıklamada İsveç'in Svenska Dagblabdet gazetesine Yaşar Kemal hakkında tek bir söz söylemediğini ısrarla vurguladı ve gazetenin bu yalanlamayı yarın (bugün) yayımlayacağının altını çizdi: 'Bizi üzmek kimsenin hakkı değildir' "Yaşar Kemal'in mahkûmiyeti hakkında gazetenin yazdığı şey aslı esası olmayan bir yalandır... Bu yalandan ben de, durumdan utanarak özür dileyen ve düzeltme yapacağını söyleyen gazete sayesinde haberdar oldum ve tabii ki hem kendi adıma hem de Yaşar Kemal adına üzüldüm. Yaşar Kemal'e saygıdan ve hayranlıktan başka bir duygu beslemediğimi beni tanıyanlar bilir... Yalanlarla, Türkiye'nin iki yazarını üzmek kimsenin hakkı değildir..." Açıklama üzerine Orhan Pamuk'la telefonda görüşen Yaşar Kemal ise şunları söyledi: "Söz konusu iddia gerçekten alçakça. Tepkimi verirken söylediğine inanmadığımı ve inanmak istemediğimi belirtmiştim. Haklı çıkmak beni çok sevindirdi. İkimizi karşı karşıya getirmek isteyen çok kişi var yazık ki". 'Yok yere polemik' Önceki gün Akşam gazetesinde yayımlanan ve bir internet sitesi kaynak gösterilen söz konusu haberde Orhan Pamuk'un İsveç gazetesine "Yaşar Kemal 1997 yılında yazdığı 'Türkiye'de Kürtlere baskı yapılıyor' makalesinden dolayı yargılandı, 20 ay hapis cezasına çarptırıldı. Kürt sorununu bir daha gündeme getirmeme sözünü verdikten sonra serbest bırakıldı" açıklamasını yaptığı yazılmıştı. Radikal dün 'Yok yere polemik' başlığıyla haberin yanlış olduğunu duyurmuştu saygılarla
  13. CILGIN

    NAMUS

    merhaba arkadaşlar. cok guzel bi konu gercekten.tşk ederım size bu konuyu actıgınız için. Namus bence toprak demektir.. saygılarımla
  14. CILGIN

    Utanç Sınıfı!

    devlet para vermıyeceksınız dıyor parası olan versın dıyor halende zorlan para almaya calışılıyor üst mevkıdekinelerini hiç yere sayıyorlar demekı onun ıcın hep avrupa birligi almıyorya bizi sevgılşerle sewal
  15. her zaman yanındayız sewal kadınlar bi cicektir sidete hayır gül vermeye davet edıyorum herkesi
  16. CILGIN

    zilan

    merhaba zilan gercekten güzel siirleri cok sevıyorsun tşk ler biizmle paylaştıgın ıcın
  17. tşk ederım acelya saol
  18. merhaba arkadaşlar nasılsınız burayı bana cok sevdıgım ıyı arkadaşlarım tavsıye eti ve bır turlü üye olamadım. ama en sonunda üye olabildim. ok güzel bi ortam var burada saygıllarla
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.