kralx tarafından postalanan herşey
-
Bakalım Ateist kardeşlerimiz bunlara ne diyecek
Ononcu köy senin yazdığın iletilerden hiçbir şey anlamyoruz. Daha açık yazramısın...
-
Allah Olgusu Nasil Olustu ?Neden ihtiyac Duyuldu ?
Allah bir olgu değildir. O her an diri , güç sahibi ve melik-ül-mülktür. Var olan birşeye inanmak ta bir olgu, bir oluşum değil. Ezelden var olan birşeydir... İnanmayan arkadaşlar, mantıklı bir şekilde Allahın var olmadığını bize anlatabilirlermi...?? Saygılar-Sevgiler..
-
Islam; Hosgörüyü Hic Hos Görmiyen Bir Ideolojidir!
kralx ayşe olayı islam ansiklopedisinde de yazar neden bu olayı kabul edemiyorsunuz?rahatsızmı oluyorsun?53 yaşında bir insanın 9 yaşında küçük bir kızla gerdeğe girmesi seni son derece rahatsız mı etti?içinden yüce peygamberim niye böyle birşey yaptı? bunu yapmamalıydı demek mi geliyor içinden? bu sorulara eminim yanıt vermeyeceksin 20824[/snapback] Hz. Aişe Validemizin doğum tarihiyle ilgili bir takım görüşler ileri sürülmüştür. Bunun sebebi ise o dönemde çocukların doğum tarihine önem verilmez ve tespit edilmezdi. Bilahare çocuk meşhur biri olursa insanlar onun doğum tarihiyle ilgilenir ve tespite çalışırlardı. Hz. Aişe'den bir rivayette; "Hz. Hz.Muhammed henüz Mekke de iken ve bende oynayan bir çocuk iken "onların vadeleri kıyamettir. Kıyamet ne dehşetli ve ne acıdır!" mealindeki (kamer s. 46) ayet inmişti... (Buhari 1.cilt Telifil Kur’an bahsi)" Bu sure Mekke devrinin birinci döneminde(4.yıl) inmiştir. Hz. Aişe validemiz bu sure ve ayetleri net olarak hatırladığına göre en az 7-8(ya da daha büyük) yaşlarda olması gerekir. Resulullah'ın Hz Aişe'yi istetmesi vahyin başlangıcından 10 yıl sonradır. Hz. Ayşe vahiy başlangıcından beş altı yıl önce doğmuştur. Dolayısıyla Hz. Ayşe’nin peygamberimizle evlendiği yaşın en az 15-16 olduğu ortaya çıkar. Bu konu, daha detaylı bir şekilde Mevlana Şibli’ nin “Asr-ı saadet” kitabında geçer. (İst. 1928. 2/ 997) Bunu doğrulayan bir başka delil ise kız kardeşi Esma’nın durumudur. Kardeşi Esma Abdullah bin Zübeyir’in annesidir. Esma yüz yaşına kadar yaşamış ve Hicretin 73. yılında vefat etmiştir. Hz. Aişe validemizden on yaş daha büyüktür. Hz. Ebu Bekir (r.a) kızı Esma ve oğlu Abdullah Abdul Uzza’nın kızı Kayleden, Hz. Aişe ile Abdurrahman ise Ümm-i Rümandan doğmuşlardır. Hz. Esma yüz yaşında ve hicri 73. yılda öldüğüne göre hicret esnasında 27 yaşında olması gerekir. Bundan on yaş küçük olan kardeşi Hz. Aişe validemizin de 17 yaşında olması gerekir ki bu da aşağı yukarı Buhari de Hz. Aişe’nin kendi hadisindeki ifadeye uygun düşmektedir. Böyle olmasını gerektiren bir başka sebep ise Hz. Hz.Muhammed (a.s) ın eşinin vefatıyla çocuklarının bakıma ihtiyacının olmasıdır. Kızı Fatıma henüz çocuk yaşta ve bu işin üstesinden gelecek durumda değildir. Bu nedenle evini idare edip çocuklarına sahip çıkacak bir eşe ihtiyacı vardır. Dokuz yaşında bir çocuğun bunları yapması mümkün değildir. Ayrıca peygamberimizin kızı Fatıma (r.a) nın peygamberlikten bir yıl önce doğduğu ve hicretin ikinci yılında da Hz. Ali ile evlendirildiği bilinmektedir. Evlendiklerinde Hz. Ali 21 yaşından biraz büyük Fatıma’nın ise 15 yaşından biraz fazla olduğu bilinmektedir. Hz. Fatımayı Hz. Ali ile evlendirmeden önce Ebu Bekir ve Ömer(R.A) onunla evlenmek için peygamberimizden istemişler, ancak peygamberimiz onlara cevap vermemiş ve Hz. Ali ile evlendirmiştir. Buradan hareketle şunu söylemek istiyoruz: Bu bölgede ve bu zamanda kız çocukları dokuz yaşında evlenecek çağa geliyor ise niçin peygamberimiz evinde büyüttüğü Ali ile Fatımayı evlendirmek için 15-16 yaşına kadar beklemiştir? Yine dava arkadaşları onunla evlenmek istediklerine göre bu kadar süre (6-7 yıl) niçin beklemiş olsunlar? Hz. Hz.Muhammed (a.s) ile kendi kızını dokuz yaşında evlendirmiş olan Hz. Ebu Bekir niçin aynı yaşa gelince bu teklifi Hz. Hz.Muhammed (a.s) a yapmadı da yedi yıl bekledi? Bu noktadan bakıldığında da bu iddianın doğru olması mümkün görünmemektedir. Hz. Aişe validemiz peygamberimizle dokuz yıl beraber yaşamıştır. Onun Kur’an, hadis ve fıkıh ilimlerindeki yerini bütün islam alimleri teslim etmektedir. O devrinin en büyük alimlerini tenkit etmiş, çeşitli konularda fetvalar vermiş, Kur’an’ın ve sünnetin doğru anlaşılması konusunda insanlara önderlik etmiştir. Sünneti Kur’an’la test etmenin ilk örneklerini vermiştir. Bu birikimi henüz çocuk denecek yaşta bir insanın elde etmiş olmasını kabullenmek oldukça zordur. Bu konuyu aydınlatan bir başka rivayette şöyledir: Hz. Aişe validemiz henüz peygamberimizle evlenmeden önce Cübeyir bin Mut’im ile nişanlanmıştı. Mut’im Hz. Aişeyi oğluna almakla evine müslümanlığı sokacağını düşünerek bu nikahı feshetmişti. Hz. Ebu Bekir (r.a) islamı ilk kabul edenlerden biri olduğuna göre; bu olayın vukuu, islamın alenen duyurulmasından veya şuyu bulmasından önce olması gerekir. İslam alenen açıklanıp müslümanlar Kabe yürüyüşü veya Safa tepesi toplantısından sonra topluma deşifre olduktan sonra Ebu Bekir (r.a) ın müslüman olduğu bilinince kızını almaktan vazgeçmiş olması daha doğru görünmektedir. Bu olayda yine Hz. Aişe’nin peygamberimizle evlenmeden önce evlilik çağına geldiğini ve nişanlandığını göstermektedir. Hz. Aişe validemiz peygamberimizle dokuz yıl evli kalmışlardı. Peygamberimizin vefatı esnasında İse 27 yaşında idi. Peygamberimizden sonra da 48 yıl yaşamış ve hicri 58. yılda ve 74 yaşında vefat etmiştir. Sondan başa doğru gidersek 74 ten 48 i çıkartıp kalandan da evli olduğu yılı çıkartınca evlendiği yaşı bulmuş oluruz. 74 – 48 = 26; 26 – 9 = 17 kalır ki yaklaşık 17 veya 18 yaşında evlendiği gerçeği ortaya çıkar. Bu olayda birkaç yıllık bir yanılma payının olması aklen mümkün iken dokuz yıllık bir yanılmayı akıl asla kabul etmez. Bir insanın yaşının bu kadar önemli olmasının nedeni malum olduğu üzere bir dinin peygamberine uygun olmayan bir işin isnad edilmesidir. Müslümanlar inanırlar ki peygamberler meşruiyetin örneğidir. Onlar bir hata yaparsa Allah onların hatasını düzeltir. Böylece bir dini ilk yaşayan insanın kusursuz olmasını sağlayarak insanlara doğru bir örneklik sunar. Peygamberimizin gerek ailevi ilişkilerinde, gerekse toplumsal olaylarla ilgili düzeltilmesinin Kur’an da örneklerini de görmekteyiz. (Tahrim 1-5, Abese 1-4 ) gibi. Ancak bu konuyla ilgili hiçbir uyarı söz konusu değildir. Bu bizim için en temel meşruiyet sebebidir. Eğer böyle bir yanlış yapılmış olsa idi Allah asla ihmal etmez elçisini düzeltirdi. Allah'ın doğru bulduğunu kimse yanlış göremez ve diline dolayamaz. Müslümanlar "işittik ve itaat ettik, işittik ve iman ettik" derler ve teslim olurlar. Biz de bu minval üzere teslim olup inanıyoruz ki Allah'ın Rasulü en doğru olanı yapmıştır. Bu ve benzeri olayları diline dolayanlar hep olmuş, kıyamete kadar da olacaktır. Önemli olan inananların bunlara pirim vermemesidir. Siz bunların yanlışlığını yüz defa ispat etseniz, onlar yüz bir defa itiraz ederler. Çünkü onlar sizin inandıklarınıza sizin inandığınız gibi inanmayan insanlardır. Yorumsuz.. Saygılar-Sevgiler..
-
ALLAH YOKTUR!
Arkadaşlar uzun uzun yazılar yazıyoruz. Hem kendimiz yoruluyoruz hem yer işkal ediyoruz. Hani okunsa yazdığımıza değse okunmuyor da.. Gelin bundan sonra tek soru tek cevap. Ateist arkadaşlara soruyorum: Allah yok ise kainat nasıl var olmuştur. Lütfen yazarmı bir arkadaşımız bunu kısa olarak.. Saygılar-Sevgiler..
-
Hz. Aise
Tabi arman orası ilginç ama dikkatimi birşey çekti.. O zamandaki iftira atanlar gibi sanki olayı görmüşcesine ileti yazmışlar. O iftira olayı gün ışığına çıkmış Hz Aişenin günahsız olduğu kesinleşmiş, hatta iftira atanların bir çoğu tevbe etmiştir. O konu kapanmasına rağmen. Bunlar tekrar iftira atıyorlar... Saygılar-Sevgiler..
-
Gizemli komşularımız...
Sevgili dilku bugüne kadar ne yazdıysak boşa çıktı. Çünkü karşı tarafın taktiği belli. Yazdığın şey mutlak doğru olsa bile reddet taktiği. Olay doğruyu aramak olsa haklısın dicem, olay doğruyu aramak değil, kabul etmemenin yollarını aramaktır. Allahın varlığını bildiklerine de eminim ama, tarihde de olduğu gibi bile bile inkar ediyorlar.. Darwin'in bir sözü vardır.. Siz yolda giderken bir meryem ana heykelinin size el salladığını görseniz de, buna doğa üstü bir güçmü el sallattırıyor diye aklınıza getirmeyin. Olaki o anda meryem ananın diğer kolundaki atomlar birden bire diğer koluna akım etmiş meyletmiş olabilir diyor..)) Atomlar çok düşünceli ya, bi el sallatmışlar heykele o bakımdan yani....))) Bu kadar saçmalığı göz göre göre söyleyen bir zihniyetin, devamıdır bu olanlar.... Sayılar-Sevgiler
-
Hz. Aise
Hz Aişeye iftira edilmiştir. Suçsuzve günahsızdı kaç gece ağladı. Ama zordakalanlara rahmetiyle yetişen Rabbim ayet göndererek olayın gerçek olmadığını bildirdi. Buna ben inanıyorum. Sen inanma arkadaş. Bu kadar..
-
ALLAH NİYE KENDİSİNE TAPMAMIZI İSTİYOR?
Yaratılma sebebini yanıtlayacak olan gene Allahtır. Bir fili, o fiilin yapıcısı bilir... Bir hadis_i Kudside.. İnsanın ve alemin yaratılması ile alakalı olarak "Ben gizli bir hazine idim, bilinmeyi istedim, insanları seyredilmeyi istedim alemleri yarattım." Cenab-ı Hakk en güzel varlıktır. Dünyadaki güzellikler onun güzelliğinin zerre ile ifade edilemeyecek bir yansımasıdır. Güzel olanlar güzelliğini aynadan seyretmekten haz duyarlar ve "güzel" olduğunun yüzlerine ifade edilmesinden hoşlanırlar. Bu iki duygudan daha fazla zevk veren duygu yoktur. Bu nedenle yaratıcımız güzelliğinin bilinmesini farkedilmesini ve övülmesini istemektedir. Burada ki kastedilen bizim anladığımız manada ki yüz güzelliği değildir. Daha kapsamlıdır... Ayrıca Allah kendine ibadet edilmesini kendisine tapılmasını istediği için yaratmıştır.. Böyle üstün bir gücün buna hakkı vardır. Ama insanlara asla zulmetmez. Kendisine yapılan her ibadetin hikmetini, olağan üstü bir ilimle fiziki aleme bağlamıştır. Yani ona ibadet etmemiz bizim ,hem ruh hem beden sağlığımız için önemlidir. İbaset sayesinde ruh vebeden sağlığı açısından kazanımlarımızın örneği çoktur.. Saygılar-Sevgiler..
-
Gizemli komşularımız...
Sanırım bu ifadeleri bana karşı kullanmışsın. Kitap okumamak alışkanlığı gibi bir ithamda bulunmuşsun. Seni tatmin edecekse ben her hafta en az bir kaitap okurum. Bunun 2-3 kitaba çıktığı zamanlarda olur. Bu yüzden her ay bir sürü kitap parası vermek durumunda da kalıyorum tabiki. Dini hususlarda ahkam kesecek düzeyde olmadığım için kesinlik belirtmeyen ifadeler kullandım. Yoksa senin yaptığın gibi internetten yada bir kitaptan konu ile ilgili yazıları bulup kopyala yapıştır ile foruma ekleyebilirdim tabiki. Benim uzmanlık alanım değil. sadece cinler ile ilgili olduğu ifade edilen bir olay yaşadığım için ilgimi çekti ve var olduğuna inandığımı ayrıca inanılması gerektiğini anlatmaya çalıştım. Ayrıca ben konuyu başlatan arkadaşa cevap vermiştim. senin yazdıklarını oklumadık. ihtiyaç ve gerekte duymuyorum ayrıca vaktimde yok. Kürek çekeceğim diye kendini fazla yorma. Su akar yatağını bulur. 20784[/snapback] Bu kadar insanın içindenden kimse gık demedi de sen neden alındın. Demekki yaran var ki gocunmuşsun. Kitap okuyanlarla okumayanlar belli oluyor zaten. Genelde okumayanlar iyi komedyenlik yapıyor. Öyle saçma şeyler yazıyorlarki gülmekten kırılıyorum. Ayrıca burala bilgi getir de ne olursa olsun. İster kopyala ister yaz. Zaten şahıslarla işimiz yok. Şahısların yazdıklarıyla işimiz.. Biliyorsan yazarsın, bilmiyorsan araştırırsın gene yazarsın. Amaç yazanın kim olduğu değil, yazının ne olduğudur. Amaç bilgidir.. Saygılar-Sevgiler..
-
türkiyede türkçe konuşmayanlar
Bizler dilimize, dinimize, örfv e adetlerimize, kültürümüze, birliğimize sahip çıkmazsak.. Böyle olur..
-
ne bekliyosun hadi tıkla
Bu sorunun matematiksel bir yanı yoktur.. Üç kedinin üç fareyi 3 dakikada yakalaması, o üç kednini performansına bağlıdır. Sonradan eklenen altı kedi ve altı fare aynı kedi ve fareler olamayacağına göre.. Sonradan eklenen altı kedi ve altı fare aynı performansta olabilirlermi..? Bu yazı matematiğin felsefeydi.. Dikkate alınmasın..)) Saygılar-Sevgiler..
-
SEVEREK AYRILDIK DA NE DEMEK?
Severek ayrılmanın saçma olduğunu düşünen arkadaşlar. Ben hala seviyorum ama ayrıldım. Bu kadsar basit.. Sevseydin ayrılmazdın diyen varsa bende derim ki, öyle icab etti. Katlanacağız.. napalım?? Saygılar-Sevgiler..
-
KÜRT SORUNU=KÜRT İSTİLASI(İŞGALİ)
Türkiye Türklerindir.. Türkler dışındakiler kanunlara uyarak, ortamı gerginleştirmeden vatan ve toprak istemeyerek yaşamlarına devam etmelidirler. Toprak isteyeni o toprağa gömeriz... Saygılar-Sevgiler..
-
vize alma
Adam Almanyada şuan..))
-
amerika
Kastettiğim senin kastettiğin değil karakurt. Canuqur başka birşeyi kastetmişti bende onun kastettiği şeyi kastederek yazmıştım.. Saygılar-Sevgiler..
-
Semra hanımın oğlu ATA ölmüş?
Şöhreti taşıyamadığı içinmi ölmüş oluyor bu durumda..??
-
Utanç Sınıfı!
Adı üstünde bağıştır... Bağış: Gönülden gelerek verilen.. Harç: Haksız yere zorla alınan.. Kendinden ve kanunlardan habersiz nice insanlar vardır.. Olacak tabiki.... Saygılar-Sevgiler..
-
ALLAH YOKTUR!
Çamur at izi kalsın.. düşüncesinin devamını izliyoruz.. Atmış geçmiş işte. O çamurunu attı sana bana bu çamuru temizlemek kalıyor. Çamur atmak çok kolay, iş o çamuru temizlemekte.. Kendimi temizlikçi görmeye başladım..)) Saygılar-Sevgiler..
-
Hz. Aise
Pocedelucia bu çıkışlarına en az 100 kez cevap yazdık sorun yazmamızda değil gene yazarız ama sorun okumamanızda. Sevgili felfecirin de dediği gibi. Siz bir koskoca bir sayfadan yanlız bir kelime yada bir satır alıp veryansın ediyorsunuz. Din bu değildir. Din kitaplara sığmayacak kadar büyük ve beyinlerin alamayacağı kadar ilginçtir. Bir okadar da asildir. Bazı beyinlerin almaması da buna bağlıdır. O açıdan ben inanıyorum ve mantığımla aklımla islam dinini doğru buluyorum. Siz naparsanız yapın ok... Saygılar-Sevgiler..
-
Bakalım Ateist kardeşlerimiz bunlara ne diyecek
Canuqurvatikanın evrim teorisini sembolik olarak kabul ettiğini duymadım ve okumadım, böyle birşeyin olacağına inanmıyorum. Ama genede araştıracağım. Şayet kabul ettiyse Hıristiyanlık çökmüştür. Bugün hala ayakta ise kabul etmemiştir. Ama kabul etti varsayarsak.. Tarihte incili nasıl kendi heva ve arzularına göre değiştirdilerse gene aynısını yapmışlarıdır derim.. Gene islama zeval getiremediniz...)) Gelmez.. Değişmez... Evrenseldir.. Akılcıdır... Saygılar-Sevgiler..
-
Gizemli komşularımız...
Yeryüzünde var olan kaynakları opkumamak gibi bir alışkanlığı olan insanlığa, neden okumuyorsun denildiğinde binbir türlü bahaneler söylemiştir.. Bir faydamız olurmu diye foruma kadar getirdik üç-beş sayfa.. Okumadıktan sonra ben napayım kardeşim ya.. Dönüp dönüp aynı şeyleri soruyorsunuz. Oysa bir üstte sorduğunuz şeyler yazılmış.. Valla boşa kürek çekiyoruz ama hadi hayırlısı.. Saygılar-Sevgiler..
-
ewet
Dini konular bölümünde Allah varmıdır yokmudur, İnsan yaratılmışmıdır, yaratılmamışmıdır.. gibi başlıkların açılması, bu forumda hem inananların hemde inanmayanların bulunmasındandır.. Eğer sadece inananlar bulunsa buna gerek yoktu.. Yada sadece inanmayanlar olsa gene gerek yoktu. Bu eski çağlardan bu yana böyleydi. Din var olduğu gün ateizm de vardı ve hep birbirleri aralarında tartıştılar.. Hala devam ediyor.. Devam da edecek... Katılmak istemeyen yazmaz, okumaz olur biter... Saygılar-Sevgiler.
-
Yahova Şahitleri..
Sevgili river. Yukardaki yazı bilgi edinmeniz açısındandır. Yehova şahitlerini tam tarif için aynen alıntı yapılmıştır. Mizyonerler gibi çalışma şartları vardır. Ücret almadıkları gibi belkide ücrette veriyorlardır. Adamlar dinlerini yaymaya çalışıyorlar. Bizde dinimizi bloklamaya çalışıyoruz. Böyle buralarda birbirimizi yiyoruz. Ama islam elbet ikmal olunacak ve islam dini dünya üzerinde mutlak hakimiyetini kuracaktır. Bu hangi dönemde olur bilinmez ama Alahın vaadi budur.. Saygılar-Sevgiler..
-
ALLAH YOKTUR!
Sezarın yazısını hiçbir şekilde onaylamak mümkün değildir. Tamamen kendi nefretini dile getirmiştir. Din kaynaklı hiçbir tarafı yoktur. Tarihte hiçbir kutsal kitapta Allah (haşa) yanıla yanıla doğruyu bulmuştur, o yüzden dört din göndermiştir demez. Kaldı ki bu dinlerden başka sayıları çeşitli rivayetlerde olan birçok peygamber göndermiştir. Bu dinlerin ve peygamberlerin yanlış olduklarından ve doğruyu isabet ettirememesinden değil. Kendilerine din ve peygamber gönderilen toplumların, sapkınlıklarını ve cehaletlerini sonlandırmayıp doğruyu bulamadıklarındandır. Öyle kavimler yaşamıştırki, bizzat gözleriyle mucizelere tanık olmuşlar ama genede iman etmemişllerdir. Ya akılsızlıktan yada inattan. Allahü teala Adem ve Havvanın çocuklarını ayrı batından çivt çivt dünyaya getirmiştir. Ve diğer çivtin erkeğiyle bir diğer çivtin bayanın evlendirmiştir. Olması gereken olmuştur. Şuan ki sosyal yaşam ve değerlerin, o anki sosyal yaşam ve değerlerle ölçülmemesi gerekir. Çünkü dünya bomboş. Toplum yok. Dolayısıyla sadece bireysel emirler var. Zaten Adem ve Havva olayıda bir kereliğine mahsustur ve orada kalmıştır. Kardeşin kardeşle evlenmesi zaten haramdır. İnsanların insanca yaşamaları ve akıl seviyelerinin yükselmesi ve bunun devam etmesi ancak ve ancak dinle mümkündür. Dinsiz bir milletin önce kendi içine çökmesi sonra da rezil bir durumda kaybolup gitmesi haktır... Saygılar-Sevgiler..
-
vize alma
Biz nasıl gideceğini ve gidemeyeceğini tartışalım, belkide çoktan gittii..)) Konuyu açmış bir daha da rastlanılamamış.. Saygılar-Sevgiler..