Aries tarafından postalanan herşey
-
Tarihte Bugün
5 Şubat 2010 1924. Nezihe Muhittin'in başkanlığında Türk Kadınlar Birliği kuruldu. 1932. İlk Türkçe hutbe Süleymaniye Camii'nde okundu. 1937. Anayasa'nın 2. maddesinde değişiklik yapıldı. Cumhuriyet Halk partisi'nin 6 ilkesi Anayasa metnine girdi: "Türkiye Devleti cumhuriyetçi, milliyetçi, halkçı, devletçi, laik ve inkılapçıdır". 1952. İstanbul Ticaret Odası'ndan ayrılan 750 kişi İstanbul Sanayi Odası'nı kurdu. 1956. Meriç ve Tunca nehirleri dondu; Yeşilköy ve Mecidiyeköy'e kurtlar indi ve İstanbul halkı ekmeksiz kaldı. 1963. 25 yıllık tiyatro sanatçısı Cahit Irgat'ı Mecidiyeköy'de balık satarken gören vatandaşlar önce onun film çevirdiğini sandılar. Ancak Irgat bu işi, Mecidiyeköy'de bir gecekonduda birlikte yaşadığı bir zamanların ünlü sinema ve tiyatro sanatçısı Cahide Sonku'yla zor yaşamını sürdürmek için yapıyordu. Gecekonduda yaşayan bu ünlü sanatçıların durumu vatandaşlar arasında üzüntü yarattı. 1968. İçişleri Bakanı Faruk Sükan yılında bugün, Türkiye İşçi Partisi'nin (TİP) Suriye Baas Partisi'yle bağlantısı olduğunu ileri sürdü ve " Bilimsel sosyalistlerin nefes alışlarını bile biliyoruz" dedi. 1971. Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç, "Silahlı Kuvvetler'in kendisine dil uzatılmasına ne kadar sabırla mukavemet edeceğini kestirmek artık mümkün değildir" dedi. Türkiye İşçi Partisi, Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç'ın mesajını "tehdit" olarak niteledi. 1972. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı İsmet İnönü "Bülent Ecevit hizbi başarılı olursa başa geleceklerden ciddi olarak endişe ederim" dedi. 1973. Güney Afrika'da 20 bin Siyah işçi greve başladı. 1975. Amerika Birleşik Devletleri Türkiya'ye silah ambargosu uygulamaya başladı. Ambargonun gerekçesi Türkiye'nin Temmuz-Ağustos1974'te Kıbrıs'a askeri müdahalede bulunmasıydı. 1976. Amerikan uçak firması Lockheed Türkiye'de rüşvet verdiklerini açıkladı. 1977. Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (Töb-Der), Tüm Memurlar Birleşme ve Dayanışma Derneği (Tüm-Der) ve Tüted "Ekonomik ve Demokratik Haklar" mitingi düzenledi. Polis müdahale etti; 65 kişi yaralandı. 1983. Adi suçtan hükümlü Rıdvan Karaköse, Cavit Karaköse ve Süleyman Karaköse Akşehir'de idam edildi. 1988.Yunan uyrukluların Türkiye'de bulunan gayrimenkulleri üzerindeki haklarınnı donduran1964 tarihli kararname kaldırıldı. 1991. Son 6 ay içinde 60.000 sendikalı işçi işten çıkarıldı. 1994. Saraybosna'da pazar yerinde havan mermisi patladı; 68 kişi öldü, 200 kişi yaralandı. Aynı gün DEP Genel Sekreteri Murat Bozlak silahlı saldırı sonucu yaralandı. 1997. Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız gözaltına alındı. Bugün Doğanlar : 1911. Ressam Eren Eyüboğlu. 1914. Yazar William Burroughs. 1917. Romancı Kerime Nadir Arzak. 1919. 1981-89 ve 1993-96 arasında Yunanistan Başbakanı olan politikacı Andreas Papandreou. Bugün Ölenler: 1993. Anavatan Partisi (ANAP) İstanbul Milletvekili Adnan Kahveci trafik kazasında.
-
Çağdaş Sentez İradesinin Tarihsel Kökeni,Ebru Sanatının Tarihçesi
Kültür ve Sanat alanındaki tarihsel ve çağdaş oluşumlar, bağlı oldukları dönemlerin ekonomik süreçlerini kapsayan toplumsal göstergelerini de yansıtıyorlar. Bu alandaki çağdaş sorunların doğru bir şekilde algılanması, geleneksel sentez iradesinin tarihsel tüm boyutları ile kavranmasına bağlı bulunuyor. Müslüman Türk iradesinin yansıdığı yeni bir kültür sentezi, Selçuklu çağının başından Osmanlı çağlarının sonuna değin, söz konusu iradenin kozmopolit ve yabancı unsurlar üzerinde, politik dehası ve engin inanç hoşgörüsü ile egemen kılındığı şartlara bağlı görünüyor. Göç dinamikleri kapsamında yaşanmış özgün deneyimler sonucu, bu özel coğrafyaya cesaret ve güvenle intibak edebilen güçler, mahalli etnik ya da yabancı tüm unsurları kendi içinde eritebilen bir sosyo-ekonomik başarının yanısıra, kültür ve sanat alanında da aynı serüvenlerin yaşandığı bir yenilenmeyi temsil ediyorlar. 900 yılı aşkın bir süredir yaşanan bu sürecin, Batı dünyasındaki teknolojik gelişmeler sonucunda, ithali zorunlu olan yeni biçim göstergelerine bağlı değişimlerle kesintiye uğradığı şüphesi ise, ülkemizdeki çağdaşlığın en hazin sendromunu oluşturuyor. Gelenek Işığında Çağdaş Sanat / Sezer Tansuğ / s.13 / İz Yayıncılık- İstanbul 1997 Ebrunun Tarihçesi Ortaya çıkış yeri ve tarihine ilişkin kesin bir delil bulunmamaktadır. Ancak, köklerinin 9. ve 10. yüzyıla kadar uzandığı varsayılmaktadır. Bilinen o ki, bu sanat, kağıdın tarih sahnesine girmesiyle gelişmiştir. Çin'de lin-şa-şien, XII. asırdan itibaren Japonya'da suminagaşi ve beninagaşi isimleriyle sulu vasatta yapılan bir takım çalışmaların mevcudiyeti, daha sonraki asırlarda Çağatay Türkçesi'yle ebre adını alarak Türkistan'da ortaya çıkan bu sanatın tarihi gelişimi hakkında, müphem de olsa bir fikir vermektedir. Türkistan'dan en geç XVI. asır başlarında İpekyolu'nu takiben İran'a geçişinde ebri olarak isimlendirilen bu sanat, görünüşüyle gerçekten bulut kümelerine benzer şekiller taşıdığından, buluta nisbet ifade eden bu Farsça ismi doğrulamaktadır. Osmanlı ülkesinde de revaç bulan aynı isim, telaffuz zorluğundan son yüzyılda Türkçe'de ebru'ya dönüşmüştür. Galat olmakla beraber, kaş gibi şekiller de ihtiva ettiğinden, bu sanata ebru denilmesi bir çelişki sayılmamalıdır; çünkü ebru kelimesi Farsça'da kaş manasına gelmektedir. XVI. asır ortalarında Mir Muhammed Tahir tarafından Hindistan'da yapılmaya başlandığı rivayet olunan ebruculuk, buradan İran'a ve sonra da İstanbul'a kadar yayılmıştır. Aynı yüzyılın sonlarında, İstanbul'dan Avrupalı seyyahlar tarafından kendi memleketlerine götürülen ebru kağıtları önce Almanya'da, sonra da Fransa ve İtalya'da mermer kağıdı veya Türk mermer kağıdı, hatta sadece Türk kağıdı adıyla tanınıp benimsenmiş ve oralarda da yapılmaya başlanmıştır. Zaman içinde İngiltere ve Amerika'ya da yayılan ebru kağıdı, her ülkenin sanat anlayışına göre bir başkalık gösterir. Bunda, kullanılan değişik malzemenin de rolü olmalıdır. Belgelenen en eski ebru örneği 16. yüzyıla aittir. Kağıdın süslenmesinde, kıt'a ve levhaların iç ve dış pervazlarında, yazma ciltlerinde yan kağıdı olarak sıkça kullanılmıştır. M.Uğur Derman/Osmanlı Ansiklopedisi/C.11,s.189
- GÜNAYDIN
-
Athena
Athena Athena, Yunan mitolojisinde akıl, sanat, strateji, barış ve savaşın tanrıçasıdır. Roma mitolojisinde Minerva diye anılır. Babası Tanrıların başı Zeus, annesi ise Zeus'un ilk karısı olan Hikmet Tanrıçası Metis' tir. Sembolleri, kalkan, mızrak, zeytin dalı ve baykuştur. Mızrak savaşı, zeytin dalı barışı, baykuş da bilgeliği temsil eder. Athena, Atina kentinin baş tanrıçası ve koruyucusudur, kent ismini de ondan almıştır. Athena ve sembolize ettiği karekterler birçok kültürde benzer formlarda bulunur. Athena ayrıca Troya savaşında Akhaların yardımına koşup tahta atın yapılmasına yardım etmiştir. Athena özel bir kalkan taşır. Bu kalkan Aegis olarak isimlendirilmiştir. Kalkanın üzerinde, değişik süslemelerle birlikte medusa'nın başının resmi bulunur. Bu kalkanın önünde en güçlü ordular bile bozguna uğrar. Temel özellikleri kentle ilgili olan Athena birçok bakımdan Kır Tanrıçası Artemis'in karşıtıdır. Athena'nın Yunan uygarlığı öncesinden gelen bir tanrıça olduğu ve daha sonra Yunanlılarca benimsendiği sanılır. Ama Yunan ekonomisi, Minos uygarlığından farklı olarak önemli ölçüde askerî temele dayandığı için, Athena başlangıçtaki evcil işlevlerini korumakla birlikte giderek bir Savaş Tanrıçası'na dönüşmüştür. Athena'nın doğumu Yunan mitolojisindeki en garip doğumlardan biri Athena'nın doğumudur. Athena Merkür gezegeninin ve 4. güne hükmeden, aynı zamanda bilgelik ve zeka sahibi bir titan olan Metis'in kızıdır. Diğer titanlara göre Metis erken kuşak bir titandı. Zeus zamanla gücünü ortaya koymaya başladığında Metis ile yakınlık kurmaya başladı. Zeus, babası Kronos gibi çocuklarından birinin isyanı ile tahtından olacağı korkusuna kapılıp ve aynı zamanda da eğer bir doğum gerçekleşirse Metis'in kendisine üstünlük sağlayacağı endişesiyle ilk karısı olan Metis'i yutar. Fakat Zeus Metis'i yuttuğunda Metis zaten Athena'ya hamile kalmıştı. Zeus'un kafasında hergün daha fazla büyüyen bir şişlik vardı. Metis Athena'yı Zeus'un kafasının içinde doğurdu, O'nu yetiştirdi ve kendisine mızrak ve kalkanını verdi. Karısını yuttuktan sonra bu şişlik yüzünden korkunç baş ağrıları çeken Zeus bir gün yanına Hephaistos'u çağırır. Zeus Hephaistos'a, en güçlü balyozunu alıp gelmesini ister. Hephaistos bir koşu tanrıların tanrısının isteğini yerine getirir. "Şimdi de en güçlü vuruşunu kafama göm!" der Zeus. Yıldırımların efendisinin bu isteğinden çekinir ateş tanrısı. Daha önce Zeus'un nefretini acı bir tecrübeyle tatmıştır çünkü, kafama neden vurdun diyerek nefret kusmasından korkar. Zeus, demirci tanrısının kafasına vurması için tehditler yağdırır. Ne yapacağını şaşıran Hephaistos korkuyla karışık tüm gücünü kullanarak balyozuyla Zeus'un kafasına vurur. İşte o anda Athena miğferi ve zırhı ile tam takım babasının başından fırlar ve derki " Ben Pallas Athena. Diğer Tanrılardan saygı görmek istiyorum." demiştir. Atina Şehrinin Kuruluşu Atina şehri yeni kurulmaktadır ve şehrin tanrısı kim olacağı söz konusu olur. Bütün Olimpos tanrıları bir araya gelirler. Çeşitli yarışmalar sonucunda iki tanrı kalır. Bu iki tanrı Poseidon ile Athenadır. Jüri tanrılar bu şehre en büyük hediyeyi verecek olanı şehrin tanrısı seçeceklerini belirtirler. İlk olarak kendinden emin Poseidon öne çıkar. Üç başlı mızrağını yere vurur ve yer yarılarak bir at ortaya çıkar. Poseidon atı herkese göstererek "Bu evcil bir attır, insanı yorulmadan istediği her yere götürür, onun yüklerini taşır." der. Bütün tanrılar büyülenmiştir bu hayvan karşısında. Athena ise küçük bir gülücük atar ve ünlü mızrağını yere saplar. Mızrağın saplandığı yerden bir filiz çıkar ve büyür büyür çok güzel bir zeytin ağacı olur. "Bu da zeytin ağacıdır. Meyvesi olan zeytinin saymakla bitmeyen özellikleri vardır. Zeytini insanlar yiyebilirler, yemeklerine katabilirler. Yağını yapıp, yakarlar, geceleri aydınlatırlar. Yemeklere dökerler, çok güzel lezzetler elde ederler. Aynı zamanda bozulmaz, ve bozulmasını istemedikleri yiyecekleri saklarlar. Ve böyle faydaları daha da sayılabilir." der zeki tanrıça. Bütün tanrılar bakakalmıştır bu ağaca. Hepsi tebrik eder Athena'yı, artık şehir ona aittir. Şehrin ismine de Atina denecektir bundan sonra. Poseidon ise, belki de bir tanrıçaya yenilmekten, tüm siniriyle üç başlı mızrağını dağa fırlatır. Dağa saplanır mızrak, hala mızrağın izinin orda olduğu söylenir. Ayrıca Athena'nın o meşhur ağacının da Atina'daki akropoliste portikonun yanında duran zeytin ağacı olduğuna inanılır. Athena Parthenos: Bakire Athena Athena'nın hiç yoldaşı, sevdiği olmamıştır. İşte bu yüzden Athena Parthenos yani "Bakire Athena" olarak da anılır. Atina'daki ünlü Parthenon Tapınağı da ismini buradan alır. Bu Athena'nın sadece bakireliği ile ilgili bir gözlem değildir, fakat O'nun cinsel mütevaziliğin ve tanrısal gizemin daimi koruyucusu olduğu rolünün bir doğrulamasıdır. Üstlendiği bu rol Athena hakkında birçok hikayenin de doğmasına yol açmıştır. Marinus'un anlattığına göre Hristiyanlar Parthenon'dan Athena'nın heykelini kaldırır. Ardından Proclus'a ki kendisi fanatik derecede Athena'ya düşkündür; rüyasında bir Atinalı kadının O'nunla yaşamak istediğini söylediğini bize anlatmıştır. vikipedi
-
Tarihte Bugün
4 Şubat 2010 1902. Paris'te 1. Jön Türk Kongresi yapıldı. 1926. Yazar İskilipli Atıf Hoca şapka inkılabına muhalefetten Ankara'da idam edildi. Atıf Hoca "Frenk Mukallitliği ve Şapka" adlı risalenin yazarıydı. 1928. Avusturyalı Naziler siyah sanatçı Josephine Baker'i protesto etti. 1947. Hatay ilinde yer adlarının Türkçeleştirilmesine karar verildi. Aynı gün Isparta Senirkent'te jandarmanın bazı vatandaşlara işkence yaptığı ortaya çıktı. 1948. Ankara'da valilik ve belediye başkanlığının ayrılmasına ilişkin kanun kabul edildi. 1954. İstanbul'da yakacak, et, ekmek ve çeşitli gıda maddeleri sıkıntısı bir türlü önlenemiyor. İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Fahrettin Kerim Gökay, yılında bugün bir açıklama yaparak halktan yardım istedi. "Evlerinizde odun, kömür istifçiliği yapmayın, haftada iki defadan fazla et yemeyin, yiyebileceğinizden fazla ekmek almayın" dedi. 1956. Fazıl Hüsnü Dağlarca Yedi Tepe Şiir Armağanı'nı kazandı. Şair bu ödülü "Asu" adlı şiir kitabıyla aldı. 1964. 20-21 Mayıs olayları sanıklarından Talat Aydemir, Fethi Gürcan, Osman Deniz ve Erol Dinçer'in ölüm cezaları Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde onaylandı. 1972. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) parti liderlerine bir brifing verdi. "Siyasi suçlarda idam affının" sol bir slogan olduğu belirtildi. 1975. İngiltere'de Muhafazakâr Parti genel başkanlığına Margaret Thatcher seçildi. 1980. Bani Sadr İran devlet başkanı oldu. 1981. İngiltere'de Margaret Thatcher özelleştirme çalışmalarının hızlandırıldığını açıkladı 1985. Başbakan Turgut Özal resmi bir ziyaret için Cezayir'e gitti. Cezayir'i ziyaret eden ilk Türk başbakanı olan Turgut Özal,1958'de Birleşmiş Milletler'de Cezayir'in bağımsızlığı aleyhinde oy kullanan Türkiye'nin hatalı olduğunu açıkladı. 1987. Yazar Aziz Nesin, Cumhurbaşkanı Kenan Evren aleyhine tazminat davası açtı. Aziz Nesin, "bir yurttaşın devlet başkanına dava açması Türkiye'de ilk kez görülüyor, ancak bir devlet başkanının yurttaşına vatan haini demesi de dünyada ilk kez görülen bir olaydır," dedi. 1989. İstanbul'da Kadın Kültür Evi açıldı. Şener Macit, Canan Toksöz, Selma Atabek, Nermin Coşkun, Saadet Özkol, Munise Sökmen kurucularıydı. İstanbul Tünel'deki lokalde Medeni Yasa Kampanyası, Cinsel Tacize Karşı Kampanya organize edildi, çeşitli toplantılar ve etkinlikler düzenlendi. 1997. 2 Şubat'ta Sincan belediyesinin düzenlediği geceye tepki olarak tanklar Ankara Sincan'dan geçti. Genelkurmay 2. Başkanı Org. Çevik Bir bunun "Demokrasi'de Balans Ayarı" olduğunu söyledi. Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız İçişleri Bakanlığı'nca görevden alındı. 2000. Dışişleri Bakanı İsmail Cem Atina'ya gitti. Cem, 40 yıl aradan sonra Yunanistan'ı resmen ziyaret eden ilk Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı oldu. Bugün Doğanlar: 1948. Rock şarkıcısı Alice Cooper. Bugün Ölenler: 1941. Hürriyet ve İtilaf Fırkası mensubu Miralay Sadık. 1960. 2,20 metre boyuyla ün yapan Milli Piyango bayii Uzun Ömer. 1983. Nöropsikiyatri alanında çalışmalarla tanınan Profesör Doktor Rasim Adasal.
-
Diyaloglar
Sultan Alparslan ile askeri Sultan Alparslan 27 bin askeriyle Bizans topraklarında ilerlerken keşfe gönderdiği askerlerden biri huzuruna gelip telaşla : 300 bin kişilik düşman ordusu bize doğru yaklaşıyor der. Alparslan hiç önemsemeyerek şöyle der : Biz de onlara yaklaşıyoruz...
-
Atasözleri
Keser döner, sap döner; gün gelir hesap döner.
-
Özlü/Güzel Sözler
Bir filozofa sormuşlar: - “Şansa inanır mısınız?” Filozof: - “Evet, yoksa sevmediğim insanların başarılarını neyle açıklayabilirdim.?”
-
Günün Sözü
Kendini insan bilenler, halka hizmetten usanmazlar. Ölmek değildir ömrümüzün en feci işi; Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi. Namık Kemal
- GÜNAYDIN
-
Dostum geceye
Geceyi seviyorum, hele ki erken yatıp geceye uyandığımda bendeki yeri başka oluyor.Uykuyu geride bırakmışlıkla günü karşılamak..Gün doğumuna saatler var.. gece arkadaş gece dost gece sırdaş Dışarıda yağmur bütün kirlilikleri yıkarcasına şiddetini sergiliyor... Saatler dursa,gece bitmese...Bir zamanlar sevgili arkadaşımın gönderdiği müzikleri de Media player da Bryan Adams - Everything I Do I Do It For You kulaklarımda Saatlerce yazasım var,ne gece yeter ne gün.. Dostum,sırdaşım,diğer yarım geceye yazmak..Beni anlayan,kucak açan,içimdeki çocuğu uyutan,duygularıma ortak olan geceye.. Gece sakin,gece suskun,gece bilinmezlerde..Beni sessizliğiyle dinleyen dostum.. İçtiğim kaçıncı kahve hatırlamıyorum..Kahve gecesiz,gece kahvesiz olmuyor.. Güzel günleri barındıran geceye selam olsun...
-
Şaşırtan kareler
Şaşırtıcı kareler Dünya kirleniyor, doğa tahrip oluyor... Ama tüm bunlara direnen vahşi dünyada hayat devam ediyor. İşte bu dünyanın tanıklarının ölümsüzleştirdiği anlar... ntvmsnbc Güncelleme: 11:49 TSİ 01 Şubat. 2010 Pazartesi Kuş Rehberleri 2009 Fotoğraf Yarışması'na 1888 fotoğrafçı katıldı... Yarışmada toplam 39.387 kare rekabet etti... Vahşi yaşam fotoğrafçıları için son derece önemli olan bu yarışmanın jüri üyeleri de dünyaca ünlü çevre korumacılardı. Jüri üyeleri bu fotoğraf hakkında şu yorumu yaptı: Bahar aylarında erkek sülünlerin kendi bölgelerini koruyabilmek için verdiği mücadele son derece vahşi olur. Çok hızlı hareketlerle yapılan kavgayı bir fotoğrafçının görüntüleyebilmesi çok zordur. Richard Bedford'un bu karesi bu anlamda değerli. Bu karenin sahibi de Dileep Kumar. Jüri bu kare hakkında şu yorumu yaptı: Vahşi kuşların sudaki yansımaları her zaman iyi sonuç verir. Ancak bu yansımanın net ve açık seçik olması çok önemlidir. Bunun için dalgasız, sakin bir su gerekir. Bu tür karelerin peşindeki fotoğrafçılar sabah erkenden yola çıkar. Ancak çoğu av kuşlarını ya da su kuşlarını çekebilir. Bu yüzden Kumar'ın bu karesi gerçekten unutulmaz. Çünkü Büyük Benekli Kartal'ın sudaki yansımasını çekmek hiç de kolay bir iş değildir. Bu karenin sahibi de Kevin Du Rose... Jüri, ağzında balık taşıyan martının aslında çok rastlanan bir fotoğraf karesi olduğu görüşünde. Ancak Du Rose'un yakaladığı bu karede martının kanatları ve turuncu ayakları öylesine güzel bir kompozisyon içindeki jüri üyeleri bunu gözden kaçırmadan edemedi... ntvmsnbc
-
GÜNAYDIN
Size de günaydın Efendi Türkler hoşgeldiniz
-
Özlü/Güzel Sözler
En büyük bilgelik şu andan zevk almayı hayatın en büyük amacı kılmaktır, çünkü tek gerçek budur, başka her şey düşünce oyunudur. Ama bunun en büyük budalalığımız oldugunu da söyleyebiliz, çünkü yalnızca kısa bir süre için var olan ve bir rüya gibi kaybolan içinde bulunduğumuz bu an asla ciddi bir çabaya değmez. Arthur Schopenhauer
-
Günün Sözü
İnsanlar genellikle birbirlerinden nefret ederler çünkü birbirlerinden korkarlar; birbirlerinden korkarlar çünkü birbirlerini tanımazlar; birbirlerini tanımazlar çünkü iletişim kurmazlar; iletişim kurmazlar çünkü sınıflara ayrılmışlardır. Martin Luther King
-
Diyaloglar
Aziz Nesin ile polis memuru Bir dönem Aziz Nesin'e yönelik tehditler artınca, oturduğu apartmanın önüne bir polis memuru yerleştirmişler ve Aziz Nesin'i korumaya almışlar. Derken, birkaç gün sonra Aziz Nesin apartmandan çıkarken polise sormuş: "Neden bekliyorsun burada." Polis de: "Şu yan apartmanda Aziz Nesin diye yaşlı bir adam var; onu korumak icin bekliyorum." Bu olaydan sonra devletten hiçbir zaman koruma istememiş.
-
Tarihte Bugün
3 Şubat 2010 1880. İdare-i Mahsusa İşçileri greve çıktı. 1930. Türk- Fransız Dostluk Antlaşması imzalandı. Aynı gün Vietnam Komünist Partisi kuruldu. 1931. Menemen Olayı hükümlülerinden 27 kişi idam edildi; mahkûmlardan biri idam sehpası önünden kaçtı. 1933. Ankara İstanbul arasında ilk deneme uçuşu yapıldı. 1954. İlk Orta Afrika Federasyonu Rodezya'da kuruldu. 1962. Amerika Birleşik Devletleri Küba mallarına ambargo koydu. 1966. Başbakan Süleyman Demirel, " Hür ve demokratik memleketlerin kalkınması planla olmamıştır," dedi. Demirel'in bu sözleri üzerine Profesör Besim Üstünel, "Hür ülkelerin kalkınması planlı olmuştur. Avrupa ülkelerinin çoğunda bu bir metot haline gelmiştir. Bazı örnekler verirsek, Japonya ve İsrail de plan uygulayan ülkeler arasındadır." dedi. Aynı gün Sovyet uzay aracı Luna-9 Ay'a indi, televizyon görüntüleri yolladı. 1969. El-Fetih örgütünün resmi sözcüsü Yaser Arafat, Filistin Ulusal Konseyi tarafından Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) başkanlığına getirildi. Yaser Arafat, İsrail'le olan tüm barış girişimlerini reddettiğini açıkladı. 1971. 11 OPEC ülkesi bir toplantı yaptı. Petrol alıcısı ülkeleri petrol fiyatlarını arttırmakla tehdit ettiler. 1973. Türkiye'de polise elektrikli coplar verildi. 1977. Bir süredir kayıp olan İstanbul Teknik Üniversite (İTÜ) öğrencisi Zeki Erginbay ölü olarak bulundu. 1978. Başbakan Bülent Ecevit Kontrgerilla diye resmi bir kuvvet olmadığını söyledi. "Dışa dönük olarak oluşturulan bu gayri nizami savaş veya savunma kavramı öyle anlaşılıyor ki geçmiş yıllarda, ülkemizin yine bunalımlı bir döneminde dönemin bazı sorumlularınca içe dönük olarak uygulanmıştır" dedi. 1980. İstanbul'da dur ihtarına uymayan bir Fransız turist öldürüldü. 1981. Gro Harlem Brundtland Norveç'in ilk kadın başkanı oldu. Aynı gün gazeteci Şükrü Doğan Yurdakul 7,5 yıl hapse mahkûm oldu. 1984. Sağlık Bakanlığı'na bağlı tüm hastane ve doğumevlerinde kürtaja izin verildi. 1990. Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanı Süleyman Demirel partisinin yeni programını açıkladı. "Devletin Kamu İktisadi Teşebbüsleri'nden (KİT) kurtulması gerekir. Ama bunun yolu Kamu İktisadi Teşebbüsleri'ni yabancılara satmak değildir," dedi . Kaynak bularak tarım toplumundan sanayi toplumuna geçmenin şart olduğunu belirtti. Süleyman Demirel, "Eğer bu ülkede ateş yönetenler tarafından düşürülemiyorsa, millet doktoru değiştirecektir" dedi. 1995. Yazar Metin Kaçan ve spiker Alp Buğdaycı işkenceyle tecavüz gerekçesiyle tutuklandılar. 1998. Türkiye, (Uluslararası Çalışma Örgütü) İLO'nun "Çocuk İşçi Çalıştırmayı Yasaklayan" iki maddesine imza attı. Bugün Doğanlar: 1809. Evrim kuramını geliştirerek insanın maymundan geldiğini kanıtlayan İngiliz biyolog Charles Darwin. 1809. Klasik müzik bestecisi Felix Mendelssohn. 1947. Amerikalı yazar Paul Auster. Bugün Ölenler: 1468. Matbaayı keşfeden Johannes Gutenberg. 1899. İlk tiyatro yazarlarımızdan Ali Bey. 1956. Besteci ve udi Şerif İçli. 1961. Besteci Sadettin Kaynak. 1976. Heykel sanatçısı Kuzgun Acar.
-
FOTO! FOTOĞRAFLAR
hepsi birbirinden harika fotoğraflar zevkle takip ediyorum
- GÜNAYDIN
-
Gözünüz kar görsün
lenntos sen de bilirsin tekne turlarının güzelliğini
-
Gözünüz kar görsün
- Gözünüz kar görsün
Almanya yıllar öncesi bunu çok güzel başarmış..Dilerim bizler de o günleri görürüz.. Tüm techizatları ve yaşam olanakları sunulan bir doğa yerleşiminde (19 metre kar dahi olsa) yaşanır- Gözünüz kar görsün
yeşil keşke doğa olarak yaşansa.. düşüncelerinize katılmamak mümkün mü..Türkiye'de bu kadar doğal güzellik varken.. Doğayı korumak artık bize düşüyor..onu da ne kadar başarırız bilinmez.. Tekne turlarımızda şuna şahit oldum..teknede biriken çöpler büyük naylon torbalara konulup belirlenen yerlere bırakılıyor ..Denizi ve doğayı koruma adına..Tüm tekneler için çok güzel ve uygulanan kural.. Doğayla iç içe yaşamı çoğu insanımız özler duruma geldi..Yakın zamanda yerleşim olarak doğaya kayma gözleniyor..Dilerim özünü bozmadan yerleşim gerçekleşir..- GÜNAYDIN
Günaydın Hatun Hoşgeldinnn Janset Günaydınnn- Gözünüz kar görsün
Size katılıyorum..techizatlı olduktan sonra doğal ortamı itici gelmez.. Abimin teknesiyle yaptığımız turlarda çok doğal ortamla iç içe olduk ..Yolların geçmediği,ayak basılmamış yerlere tekne ile yanaşıp o güzelliği yaşamak süperdi..doğada taze kekik kokusu soluduğumuz olağanüstü tepelerin girintili çıkıntılı şekilleri..Daha keşfedilmemiş(halka açık olmayan) tarihi eser kalıntıları..Hele ki geceleri tepelerin,denizin gizemli uyumu.. Bambaşka güzellikler.. Her turumuzda başka yerlerin güzelliklerini yakalamak..Akvaryum gibi koylarda özgürce ayrı bir cenneti yaşamak.. Bir de Kıbrıs'ta dipkarpaz da doğal yaşamı yakaladım..Oğlumlaydık ve gittiğim mevsimde kimselerin uğramadığı Kıbrıs'ın en uç kısmı..korkmadık desem yalan olur Asvalt patika denilecek daracık ve virajlı bir yol..dönüşümüz geceye denk geldi..farların ışığında yoldan geçen çeşitli hayvancıklar lastik patlasa resmen kaldın..sabaha belki geçen olur..korkumuzu bastırmaya çalışan son ses müziğimiz unutamayacağım bir doğal ortam anım.. - Gözünüz kar görsün
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.