
bastarko
Φ Üyeler-
İçerik Sayısı
86 -
Katılım
-
Son Ziyaret
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
bastarko tarafından postalanan herşey
-
bu verilen cevap sadece kendi var oluşuna bir anlam kazandırmak isteyen fakat bunun nasıl olduğunu bilmediği için tarih boyunca oluşan masallar karışımına tanrı diyorsunuz. insanın neden var olduğunu soruyorsun da tanrının neden ve nasıl olduğunu soramıyorsun? nasıl ve neden bir varlık (tanrı) ezelden kendiliğinden var olabilir ? çünkü senin inancına göre senin amacın ona kulluk etmek. onun amacı ne ? nasıl bir şeyin varlık sebebi olmaz ki? ben buna bir kız çocuğunun oyuncak bebekleri ile oynaması dedim kızdın. ne farkı var neden yaratır? neden öldürür? sadece samanyolu galaksisinde, dünyanın içinde bulunduğu güneş sistemi gibi ikiyüz - üçyüz milyar tane var. bunların içinde üçer beşer tane gezegen olsa tirilyondan fazla gezegen var ve bunların hepsi kendi çevrelerinde ve kendi güneşlerinin çevresinde dönmeye devam ediyor ve bu güneşlerde samanyolu galaksisinin ortasındaki kara deliğin çevresinde dönüyor. milyarcası gaz gezegenler, bazıları güneşlerine ya çok yakın ya çok uzak ve bu gezegenlerde hayatın olmadığı "bizim anladığımız anlamda" ispatlandı peki bu kadar gezegen neden var.. neden yuvarlak olduğuna gelince ise tüm maddeler sahip oldukları kütleleri nedeniyle oluşan kütle çekim sebebiyle dönerler bu da onları yuvarlak yapar. nasıl özgürlük bu, tanrının verdiği akıl ile onu varlığını kavrayamadığı için onun varlığını kabül etmiyor (mesela ben) ne olucak sonsuza kadar ceğennemde derilerim kızartılıp tekrar giydirilecek daha sonra tekrar közlenecek "sonsuza" kadar neden sadece onun verdiği akıl ile onu anlayamamak.. dünyada yaptığın iyiliklerin hiç bir önemi yok.. peki neden semavi dinler mezhepsel ayrılığa düşmüş, özellikle son olduğu iddia edilen müslüman dünyası neden günümüz dünyasının en alt seviyelerinde sürünüyor ? eskilerin masalları olduğunu sadece bizler değil o dönemde kendi öz amcası bile söylemiş. aynı masallar dönüp dönüp anlatılmış .. Ölümü beklemek tabiki bir seçenek fakat geçenlerde bir yerde okumuştum oradaki şu ifade çok şeyi anlatıyor elinizdeki bu şansı (yaşamak) sonu boş olan bir inanç için harcamış iseniz ve hayal ettiğiniz gibi ölümden sonra bir hayat yoksa boş ve anlamsız geçen bir hayat. bu sebepten soru sorarak anlamamız gerekiyor. benim düşüncelerime göre herkes özgürdür. kendi dilediği gibi yaşabilir. Özgürlüğün sınırı diğer bir insanın özgürlüğü ile sınırlı. cezayı veya ödülü sadece kendi seçtiği yaşam biçimine göre bu dünyada kendisi alır. değişen zamana göre insanlar kendi akıllarını kullanarak kendi istedikleri kuralları belirleyebilir. peki dinler ne yapıyor şöyle oturucan şöyle kalkıcan, çişini şöyle yapıcana kadar insanın tüm hayatını kendi belirlediği standarda göre belirliyor bunun adıda özgürlük oluyor.
-
senin varlık sebebini değil tanrının varlık sebebini sormuştum.. diğerlerine verdiğin cevaplar ise klasik mümin cevapları;
-
özellikle müslümanların anlamak istedikleri şey şu; ateisler için kesinlikle temel düşünce herkezin istediğine inanmasıdır. fakat ateisler için sorun burada başlıyor ; tüm teist arkadaşlar kendi inandıkları tanrının tek gerçek olduğuna inanarak, bu tanrıdan geldiğini iddia ettikleri emirleri tüm insanlık için doğru olduğunu ve uygulanması gerektiğini iddia ederler ve kendi inancı dışındaki tüm inançları kendi belirledikleri kurallara zorlarlar; Tevbe 29 (Medenî 113) Kendilerine Kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah ve Resulünün haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle, küçülerek elleriyle cizye verinceye kadar savaşın. bu ayeti ele aldığımızda müslüman olmayan bir insanın iki seçeneği vardır; 1- "küçülerek elleriyle cizye vermek" 2- savaşmak ( ölmek veya öldürmek) şimdi aynı ayet müslümana bir emirdir. yerine getirilimesi gereken bir emir. siz kişisel olarak böyle bir şeyi belki yapmak istemeyebilirsiniz, savaş istemiyorum vs gibi sebeplarle, fakat bunu yapmak isteyen biri herhangi bir sebepten dolayı veya sadece allahın emrini yerine getirmek için yapmak istediği zaman bu ayeti kendisine referans aldığı zaman ne yapabiliriz. işin kötüsü seni belki müslüman olarak bile görmeyecektir. çünkü allahın bir emrini yerine getirmiyorsun!!!! şimdi buradaki eleştiriler hep islam üzerinden yapılmasının sebebi sadece islamiyetin bunları içermesi değil diğer tüm dinlerde de buna benzer hükümler var. sadece benim daha rahat ulaşabileceğim kaynak olduğu için islamı eleştiriyorum. sonuçta gelmek istediğim nokta tüm dinlerde senin en başta belirttiğin önerme "Herkes istediğine inanamaz mı?" anlamsız olur. ateistlerin mücadeleside burada başlar, tüm dinler özelliklerinden (tek doğru, tek gerçek) dolayı asla laik olamazlar, insanların ve toplumların tüm alanlarına müdahale etmeyi kendilerinin en doğal hakkı olarak görür bu da insanların en doğal hakkı olan kendi seçimleri doğrultusunda yaşama hakkını elinden alır. doğrular çağlar içinde toplumların sosyal, ekonomik ve bilgi gelişim düzeyine göre değişebilmektedir. çünkü toplumlarda aynı organizmalar gibi canlı, değişen ve evrimleşen yapılardır. bu yapıları tek doğrularla yönetemezsiniz. eğer yönetmeye kalkarsanız şuanki islam coğrafyasında olduğu gibi ilahi kitabın geldiği çağda kalmaya mahkum olursun. çünkü o kitap geldiği dönemdeki arap toplumunu esas alarak kurallaşmıştır. çoğu kural sadece o dönemde, o coğrafyada ve o toplumsal yapı için gelmiştir. mesala artık kölelik kalmamıştır (en azından insanın mal olması anlamında) şimdi kölelik ile ilgili ayetler, hükümler ne olacak değil mi? benim savunduğum ise insanların sosyal ve toplumsal hayatlarını akıl ve mantık doğrultusunda yönlendirmesi (ekonomi, hukuk, eğitim gibi) insanlar kendi iç dünyalarında neler yaşadıkları kendilerini ilgilendirir ve kendi iç dünyalarında kalmalı. bence bu düşüncelerini kendi çocuklarına bile empoze etmemeliler. çünkü inanç ve mistizim insanlara korku, beklenti ödül ve cezalarla akıllarına kazınır ve ilerideki yaşlarda yorum yapabilecekleri çağlarda bile sorgulayamaz hale getirir. neden bu toplumda baş örtüsü onlarca yıldır sorun olmaktadır? takanlar inaçları gereği taktıklarını söylüyorlar. islamiyete inanıp takmayanlar ise inaçlarını yerine getirmiyor konumuna düşüyor. ve diğer insanlar (özellikle erkekler) en azından sorgular gözle bakmaya başlıyor. çünkü kendi inancına göre erkeğin günağa girmesine neden oluyor.. bu tür inanca dayalı semboller insanlar için önyargı oluşmasından başka hiç bir işe yaramaz.. açıklmaya çalıştığım bu sebeplerden ötürü islamiyet (diğer tüm dinler de) insanlık için huzur mutluluk getiremezler, getirememişlerdir de. belkide bu sebepten dolayı herhangi bir tanrı da olamaz.. sence tanrının varlık sebebi nedir sence?
-
-
İlave etmek istedim, aslında öncelikle konuyu ikiye ayırmakta fayda olduğunudüşünüyorum; - yaratıcı (allah - tanrı - akıllı tasarım) var mıdır? - islamiyet ( yüce bir yaratıcının sözü müdür? yoksa bir insan sözü müdür? ) çünkü senin ve diğer bir çok müslümanın karıştırdığı konu, fiziksel gerçekleri anlatarak "İslamiyet doğru bir inançtır...Aksi ispat edilemez sadece inkar edilebilir" sonucuna ulaşıyorsunuz. bu daha öncede söylediğim gibi sadece ve sadece "en fazla" "bir yaratıcı" fikrine ulaştırabilir. islamiyete ulaştırmaz. neyi tartışacağına karar verirsen onun üzerinden gidelim..
-
Omar, Tüm müslümanlar gibi kendi vicdanınızdaki dini inancın islamiyet olduğunu sanıyorsun. eğer senin bahsettiğin gibi islamiyet insanların özeli olsaydı inanmayan insanlar bu kadar tartışırmıydı sanıyorsun. islamiyetin temelinde takiye vardır. yani tüm sistemi ele geçiresiye kadar mazlum rolünü oynamak (senin dinin sana benim dinim bana), güçlendiği zaman ise Bakar a 19 1 (Medenî 87) Onları nerede yakalarsanız öldürün. Sizi çıkardıkları yerden (Mekke’den) siz de onları çıkarın. Zulüm ve baskı, adam öldürmekten daha ağırdır. Yalnız, Mescid-i Haram yanında, onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Sizinle savaşırlarsa (siz de onlarla savaşın) onları öldürün. Kâfirlerin cezası böyledir. Nis â 8 9 (Medenî 92) Arzu ettiler ki kendilerinin küfre saptıkları gibi siz de sapasınız da beraber olasınız. Bu sebeple, onlar Allah yolunda hicret edinceye kadar içlerinden dost edinmeyin. Eğer bundan yüz çevirirlerse, onları yakalayın ve bulduğunuz yerde öldürün. Onlardan ne bir dost edinin, ne de bir yardımcı. olur. acımasızdır, riyakardır, zalimdir islamiyetle ilgili kavga bundandır. yoksa kimin neye inandığının bir önemi yoktur aslında. sorun toplumu ilgilendiren bir kural konulacağı zaman esas dayanak ne olacak sorunudur. Akıl mı? vahiy mi? Mesala miras hukukunun kuralları toplum için belirlenirken hangi esasları dikkate alacağız (matematiksel hatadan bahsetmiyorum şimdilik) ölen kişinin iki kızı ve iki oğlu var mesala örnek basit olması için diyelim ki 1000 tl de miras kaldı.kızın biri müslüman diğeri eşinle evlendikten sonra hiristiyan olmuş diyelim, erkeklerden biri de çine yaptığı seyahat sonucu budist olmuş olsun diğeri müslüman. Ama hepsi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. soru bu mirası nasıl paylaştıracaksın? Diğer bir soru; diyelim ıssız bir sokakta bir adam öldürülüyor. "tesadüf" bu ya olayı o an penceresinden dışarıyı seyreden bir kadın görüyor. üstelikte katili tanıyor ismini cismini biliyor. başkada şahit yok. dava ne olacak..hangi esasları dikkate alıcaksın. bunları cevapla cevaplarına göre ilerleyelim.
-
O'na mülkünde ortak yoktur, herşeyi yaratmış, ona bir düzen vermiş, belli bir ölçüyle takdir etmiştir. (Furkan Suresi, 2) yukarıdaki ayetin, bahsettiğin tüm fiziksel gerçeklikleri kapsadığını "iddia " etmek veya "anlamak" çok özel bir kavrayış gerektiriyordur bence.. kastettiğin "fiziksel" gerçeklikler sadece ve sadece "en fazla" seni bir yaratıcıya götürür ki bunun kuran da bahsedilen "allah" olmasının olasılığı herhangi bir dinin "tanrısı" olmasından yüksek değildir. Çünkü tamamı "inançtır" . sadece inanırsın. o kadar .. gelelim neden tanrı olamaz .. en başta sizin ortaya koyduğunuz temel felsefeniz gereği olamaz yani, bu kadar mükemmel bir sistemi yaratacak mükemmellikteki bir varlığın "kendiliğinden" var olma olasılığı her zaman evrenin "kendiliğinden" var olma olasılığından tirilyonlarca kat yüksek olacaktır. ikincisi barbi bebekleri ile evcilik oynayan küçük bir kız gibi bir tanrı fikri anlamsız. kendin yaratıcan, kendin rol vericen, kendin kalbini islama açıcaksın sonrada istediklerini yapmadıkları için bebeklerini cezalandıran çocuklar gibi ceza vereceksin.. anlamsız.. bir sonraki eğer varsa bile kendini ifade etmeyi becerememiş demekki yada kafası karışık.. şu an dünya üzerinde binlerce dini "inanış" var.. hepsi kendinin gerçek ve son olduğunu iddia ediyor.. zaten bu tez bile tek başına tanrının neden olamayacağını açıklıyor.. çünkü acizlik içeriyor. bu sebeplerden ötürü zaten islamın içindeki yanlışlıkları girmiyorum bile.. 1.400 yıllık uygulama ortadır.. sistemin sonuçları her islami coğrafyada aynıdır.. yok insanlar bunu yanlış uyguladı diyorsan hepside mi aynı yanlış uygulamayı yaptı..
-
KUR’AN-I KERÎM’İN İHTİVA ETTİĞİ HAKİKATLER
bastarko şurada cevap verdi: bursercan başlık Dini Konular - Din - Dinler
eğer kuranda bahsedilen bir tanrı varsa ve 124 bin tanede peyganberi varsa dünyada neden bu kadar farklı din var...neden hala bugün dünyanın 3/2 si semavi din anlayışının dışında.. "...Köleliği kaldırmamış ama köleleri serbest bırakmanın gerçek birer iyilik olduğunu söylenmiş" bu mudur adalet insanların köle olduğunu kabul et sonra affetmenin iyilik olduğunu söyle.. eğer adalet güce göre olucaktı aslanları veya fillerin senden daha üstün olması gerekirdi "Doğanın gerçek anlamı olan İslamiyete bakalım..." bu nedemek anlamadım? -
KUR’AN-I KERÎM’İN İHTİVA ETTİĞİ HAKİKATLER
bastarko şurada cevap verdi: bursercan başlık Dini Konular - Din - Dinler
"Çünkü gerçekte tek bir İlah vardır "biz" ona Allah diyoruz..." başkalarıda kendi zamanlarında "isis", "ra", "buda", "yehova" dediler.. hangisi doğru.. tanrı göndermiş insanlar "değiştirmiş" hemi, yüce tanrı binlerce peyganberber gönderiyor ve hepsinde de başarısız olmuş hemi "Çünkü Allah'ın indirdiği "gerçek" bir kitap ve tahribe uğramamış sade bir din.." öncekiler gerçek değilmiydi? ve eğer ilk ayet "oku" olacağına "yaz" olsaydı ve kuran için vadedilen "onu biz koruyacağız" sözü mesala tevrat için neden reva görülmedi? pardon neden diye sormayacaktık değil mi? "Hemen hemen birçok şeylere fayda sağlamıştır..Bunların hepsini yazamam ama en birinci olarak adalette faydası vardır" keşke başkasını birinci olarak seçseydin çünkü islamiyet asla ve asla adil değildir. köleliliği kaldırmamış, kadınları ikinci sınıf insan yapar, insanları temelde müslüman ve olmayan diye ayırır ve tüm kurallar bu temel esas üzerinden herkese değişik kural koyar, köle (ganimet) isen farklı, müminsen farklı gibi.. temeldeki sıkıntı ne biliyormusun ? müslümanların çok büyük kısmı kendi vicdanlarında yaşadıkları inançları müslümanlık (islamiyet) sanmaları? Şu anda her toplum hak ettiğinin karşılığını alır,Her Allahuekber diyenin göğe yükseleceği düşünülemez Bir sistem için 1.400 sene yeterli bir deneme süresidir. eğer hala başarılı olamadıysa ve hala insanlar okudukları şeyleri farklı anlayıp farklı uygulamalar var ise ( 4 mezhep, binlerce tarikat) ve müslümanım diyen ülkeler insanlık değerleri açısından dünyanın en geri toplumu iseler neden diye sorulmalı pardon neden yoktu? -
Omar, "Oysa bir insanın uydurma hükümleri şöyle olur..Mallarınızı bana bağışlayınki bende Tanrıdan sizi bağışlamasını isteyim" demişsin; Enfâl(*) Sûresinin 1 . Ayetinde (Ey Muhammed!) Sana ganimeter hakkında soruyorlar. De ki: “Ganimetler Allah’a ve Resûlüne aittir. O halde, eğer mü’minler iseniz Allah’a karşı gelmekten sakının, aranızı düzeltin, Allah ve Rasûlüne itaat edin.” Enfâl(*) Sûresinin 41 . Ayetinde Bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri mutlaka Allah’a, Peygamber’e, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir. Eğer Allah’a; hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün, (yani) iki ordunun (Bedir’de) karşılaştığı gün kulumuza indirdiklerimize11inandıysanız (bunu böyle bilin). Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir. demiş, bu arada 40 ayet içinde karar değiştiriyor 5 te birine razı oluyor.. kadınlar konusunda ise; Ahzâb(*) Sûresinin 50 . Ayetinde Ey Peygamber! Biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları; seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helal kıldık. Ayrıca, diğer mü’minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber’e bağışlayan, Peygamber’in de kendisini nikahlamak istediği herhangi bir mü’min kadını da (sana helal kıldık.) Mü’minlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. neden diye sorulmaz ?
-
KUR’AN-I KERÎM’İN İHTİVA ETTİĞİ HAKİKATLER
bastarko şurada cevap verdi: bursercan başlık Dini Konular - Din - Dinler
anlamamışsın hem de hiç.. neden bir tanrı? neden islamiyet? tarihte kime ne faydası olmuş? hangi toplumu refaha ve mutluluğa ulaştırmış..? -
KUR’AN-I KERÎM’İN İHTİVA ETTİĞİ HAKİKATLER
bastarko şurada cevap verdi: bursercan başlık Dini Konular - Din - Dinler
Neden? -
Omar, "bilinen bilinmeyen diğer peygamberler" diyerek sanki dünyadaki diğer dini inanışları sahiplenmeye çalışmak abesle iştigaldir. çünkü seninde bahsettiğin gibi "Hz.Musa Hz.Davut Hz.Adem Hz.İsa Hz.Muhammed" bilinen peyganberlerdir, tamamı yahudidir, tamamı " bir avuç" çoğrafyadadır ve temeli mısır güneş "ra" dinine dayanır. bahsettiğin tanrı amerikan yerlilerine peyganber göndermeyi "unutmuş" çünkü yazılı tarih boyunca bahsettiğin peyganber ve kitapları dışında diğer coğrafyalarda bu din esaslarını savunan diğer bir kaynak yok ya da ben bilmiyorum. bu size garip gelmiyor değil mi? kuranda mesala amerikan yerlilerinin başından geçen bir hikayeden bahsediyor da benim haberim yok. ya da çinlilerin başından geçen hikayeler mi anlatılıyor. yoksa bölgede anlatılan yahudi hikayelerinin tekrarı mıdır? kitabınızdada anlatıldığı gibi "eskilerin hikayeleri" değil midir? yoksa kitabınızda "arap birisine arapçadan başka dilde kuran olur mu diye " sormuyor mu neden ? diye soramazsınız değil mi?
-
Omar, Hangi inancın din olup olmadığını nasıl belirledin, 1 milyar insan şimdi boş hayeller peşindemi...
-
1. hikaye; Peygamber Musa'ya inen Tevrat ortada yok, İsa'ya inen İncil ise onun havarilerince yazılmış, 300 yıl sonra insanlar tekrar kaleme almış. bu kadar hata yapan yüce tanrınız ise 600 yıl sonra, 23 yıl boyunca Muhammed'e kitap indiriyor (ki ortalama bir insan 1 kaç ayda ezberlerken) sonrada kitaplaştırmayı nedense "unutuyor" daha sonra yüce Araplar 30 sene sonra kitaplaştırıyorlar aynı adamlar peygamberinizin torunlarını kitabı yazdıktan 10 sene sonra doğruyorlar daha sonra yüce kuranı daha iyi anlayasınız diye 200 sene sonra hadisleri yazmak yine yüce Arapların aklına geliyor (tüm bunlar yüce yaratıcınızın ve peygamberinizin aklına gelmiyor). neden diye sormazsınız değil mi? 2. hikaye Tevrat - İncil - Kuran yaklaşık 2000 yıl içinde bir avuç coğrafyaya (Yahudilere) inmiş 3 tane aynı kaynaktan indiğine inanılan din var. ama ne tesadüf ki aynı dönemde dünyanın diğer coğrafyalarında örneğin Çin de aynı kaynaktan gelen bir peygambere gerek duyulmamış. (Çinliler Milattan Önce 5. yüzyıldan beri Budizm'e inanırlar) neden diye sormazsınız değil mi?
-
Bu konuyla ilgili daha önce de yazmıştım fakat kimse üzerinde durmadı.. Şu an dünya üzerinde en çok taraftarı olan iki din var .. Hristiyanlık ve Müslümanlık.. Birincisi olan Hristiyanlık Müslümanlıktan yaklaşık olarak 600 sene önce tevdi edilmiş ve İsa tanrıdan aldığı emirler yazılı bir hale getiremeden çarmığa gerilmiş ve etrafındaki "havarileri" "yazılı" hale getirmeyi "düşünmüş" ve bir sürü incil ortaya çıkmış.. en sonunda da İznik konsülü toplantısında Roma imp. emriyle ortak bir incil yazılmıştır..( şuan bildiğim kadarıyla en çok ikisi kabul ediliyor Matta ve Lukas) Tüm evrendeki muhteşem düzeni kurgulayabilen fakat İsada yaşadığı tecrübeden ders almayan tanrı 600 yıl sonra yeni bir deneme yapıyor.. fakat 25 sene boyunca 6669 ayet zuhul ediyor.. "oku" diyor fakat "ey habibim.. ben bunları bilirim.. bunlar senin arkandan işler çevirir benim sözlerimi çarpıtırlar.. sen al eline kalemini (oku diyince okuduğuna göre yaz deyince de yazabilir heralde ) şu söylediklerimi güzelce yaz.. bir sürü işler yapıyorsun bir sürü sözler söylüyorsun, neden yaptığını, neden söylediğini yazki insanlar kafalarından uydurmasın (hadisler 200 sene sonra toplanmış.. binlerce var)
-
Peki sizce neden kuran Muhammedin döneminde kitaplaştırılmadı? Ayrıca bugün neredeyse islam dininin temel kaynaklarından biri haline gelen "Hadisler" muhammed öldükten 200 yıl sonra toplanması ihtiyacı hasıl olmuştur..
-
Cennete Gideceğini Zannedenler BUYRUN...
bastarko şurada cevap verdi: nazli64 başlık Dini Konular - Din - Dinler
A’râf Sûresinin 179 . Ayetinde Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik. ***.26 Hûd Sûresinin 118-119 . Ayetinde Rabbin dileseydi insanları (aynı inanca bağlı) tek bir ümmet yapardı. Fakat Rabbinin merhamet ettikleri müstesna, onlar ihtilafa devam edeceklerdir. Zaten onları bunun için yarattı. Rabbinin, “Andolsun ki cehennemi hem cinlerden, hem insanlardan (suçlularla) dolduracağım” sözü kesinleşti.10 Secde Sûresinin 13 . Ayetinde Eğer dileseydik herkese hidayetini verirdik. Fakat benim, “Andolsun, cehennemi hem cinlerden hem de insanlardan dolduracağım” sözüm gerçekleşecektir.3 Yâsîn Sûresinin 63 . Ayetinde “İşte bu, tehdit edildiğiniz cehennemdir.” Kâf Sûresinin 30 . Ayetinde O gün Cehenneme, “Doldun mu?” deriz. O da, “daha var mı?” der. yukarıdaki ayetleri bir daha okuyup yazdıklarınızı da akıl ve izan çerçevesinde tekrar değerlendirip tekrar yazın .. bu yeni yazınıza göre tekrar değerlendirelim.. gelelim kazanç kayıp - alış veriş - çıkar menfaat işlerine.. bugün islamiyette kabul edilen 4 mezhep bir de alevilik olmak üzere 5 ana kol binlerce tarikat var.. birinin ak dediğine diğeri kara diyor binlerce örnek .. diğer tüm dinlerde de bu mevcut.. bu mudur üstün yaratıcı 6666 ayeti 25 yılda okumuş.. bunun en az 1/3 ü tekrar 1/2 si "eskilerin hikayesi" geri kalanlar ise o günkü muhammet ve arkadaşlarının politik ihtiyaçlarına cevap veren kurallar.. eğer böyle olmasaydı; 200 yıl sonra hadisler toplanmaz.. kuran 30 yıl sonra kitaplaştırılmaz.. muhammedin torunları kerbalada kılıçtan geçirilmezdi.. yani üstün bir yaratıcı olsaydı... o dönem de köle bir insana neden köle olduğunu nasıl açıklardın.. a.) senden güçlü akıllı biri seni köle yaptı b.) tanrı seni sınıyor.. bu dünyada cehennemi yaşayacaksın ama isyan etmez isen öbür dünyada seni cennet bekliyor.. -
MUSA İLE HIZIR'IN BULUŞMASI
bastarko şurada cevap verdi: yucemanitu başlık Dini Konular - Din - Dinler
tabiki geçiyor.. bu hikayeler o coğrafyada anlatılan hikayeler.. tüm masal kitaplarında mevcut... zaten kuranın yarısından fazlası tevrat ve incilde anlatılan masallardan oluşuyor.. kuran da zaten bunu tastikliyor.. Enfâl(*) Sûresinin 31 . Ayetinde Onlara karşı âyetlerimiz okunduğu zaman, “Duyduk, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir” dediler. -
İşte burada yine bakış açısı, olayları yorumlama farkı ortaya çıkıyor.. eğer insan yaptıklarının ne gibi sonuçları olduğunun farkında değilse ya da, farkında olduğu halde bu yapılanları karşı tarafın hak ettiğine inanıyorsa sizin yapabileceğiniz bir şey yok.. peyganber döneminde bilindiği gibi bir çok savaş yapılmış, bu savaşlarda bir çok insan esir alınmış ve pazarlarda hayvanlar gibi satılmıştır.. ele geçirdikleri yerlerde yaşayan insanların karılarını kızlarını kendilerine cariye olarak almış, birbirlerine hediye olarak göndermişlerdir.. bu ve bunun gibi yaşanan olaylar insanlık suçudur.. kuran bunlarla ilgili ayetlerle doludur.. diyeceksin ki diğerleride aynısını yapıyor.. evet doğru ama onlar zaten "mümin" değil, sizin ne farkınız kalıyor aynısını yaptığınız zaman.. eğer peyganber köleliği ve ganimet (yağma) düzenini kaldırmış olsaydı ne peyganberlik kalırdı nede islamiyet.. Fetih(*) Sûresinin 20 . Ayetinde Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Şimdilik bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir. (Allah böyle yaptı) ki, bunlar mü’minler için bir delil olsun, sizi de doğru bir yola iletsin. Nisâ(*) Sûresinin 73 . Ayetinde Eğer Allah’tan size bir lütuf (zafer) erişse, bu sefer de; sizinle kendisi arasında hiç tanışıklık yokmuş gibi şöyle der: “Keşke ben de onlarla beraber olsaydım da büyük bir başarıya (ganimete) ulaşsaydım.” Nisâ(*) Sûresinin 94 . Ayetinde Ey iman edenler! Allah yolunda sefere çıktığınız zaman, gerekli araştırmayı yapın. Size selâm veren kimseye, dünya hayatının geçici menfaatine (ganimete) göz dikerek, “Sen mü’min değilsin” demeyin. Allah katında pek çok ganimetler vardır. Daha önce siz de öyle idiniz de Allah size lütufta bulundu (müslüman oldunuz). Onun için iyice araştırın. Çünkü Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. hatta bunula ilgili ayet bile varmışş!!!! cihat yolunda allah için savaşanların aslında ne için savaştıklarının güzel bir örneği.. 8 - ENFÂL SÛRESİ Medine döneminde hicretin ikinci yılında Bedir savaşından sonra inmiştir. 75 Âyettir.Sûre, adını ilk ayetteki "el-Enfâl" kelimesinden almıştır.Enfâl savaş ganimeti demektir. Sûrede başlıca, savaş, özellikle Bedir savaşı sonrası elde edilen ganimetleri, bunların kimlere ve nasıl pay edileceği konu edilmektedir. peyganber bu paylaşıma allahı bile koymaktan çekinmemiştir.. Enfâl(*) Sûresinin 1 . Ayetinde (Ey Muhammed!) Sana ganimetler hakkında soruyorlar. De ki: “Ganimetler Allah’a ve Resûlüne aittir. O halde, eğer mü’minler iseniz Allah’a karşı gelmekten sakının, aranızı düzeltin, Allah ve Rasûlüne itaat edin.” allah gelip hop durun bakalım şu kadar cariye de benim hakkım demiyeceğine göre tamamı kendisine kalacak.. (tabiki ganimet sadece cariyelerden oluşmuyor.. köle olarak alınan insanlar var.. bu kişilerin paraları, ziynet eşyaları bunlarda ganimete dahil. burada insanın içini acıtan insanların köleleştirilerek kullanılması veya satılması utanç olan bu) sonra "sahabeler" bu paylaşıma itiraz ediyor.. biz savaşıyoruz hani bize pay diyolar haklı olarak cevap geliyor; Enfâl(*) Sûresinin 41 . Ayetinde Bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri mutlaka Allah’a, Peygamber’e, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir. Eğer Allah’a; hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün, (yani) iki ordunun (Bedir’de) karşılaştığı gün kulumuza indirdiklerimize11 inandıysanız (bunu böyle bilin). Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir. aslında bu sure bence tam bir nesih (düzeltme) örneğidir, çünkü bu ayetle %25 razı oluyor.. tamamını almaktan vazgeçip, diyeceksinizki payganber "ganimet" olarak cariye almamıştır..( ne olur ne olmaz biz ilave edelim) Ahzâb(*) Sûresinin 50 . Ayetinde Ey Peygamber! Biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları; seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helal kıldık. Ayrıca, diğer mü’minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber’e bağışlayan, Peygamber’in de kendisini nikahlamak istediği herhangi bir mü’min kadını da (sana helal kıldık.) Mü’minlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. bunlar ve benzeri ayetlerde de görüldüğü üzere zülmü allahın kendisi emrediyor yada izin veriyor.. neden? sadece "ona ve peyganberine" inanmadı diye... bu mudur yani yüce yaratıcı bana inanlar insan inanmayanlar ......
-
Cennete Gideceğini Zannedenler BUYRUN...
bastarko şurada cevap verdi: nazli64 başlık Dini Konular - Din - Dinler
Bu yazılanlar neyi ispatlar.. biz bugünden kalkıp 1500 sene öncesine gidiyoruz ve şunu neden yaptı neden yapmadı diye sorguluyoruz.. o dönem de neyin nekadar önemli olduğunu, toplumsal şartların nasıl olduğunu bilemeyiz.. o zaman birileri de kalkar der ki; neden muhammed 25 yaşında 3 kere evlenmiş birisiyle evlendi?.. neden erkek çocuğu olmadı?.. neden evlendikten bir süre sonra tamamen insanlardan ve ailesinden koparak yıllarca mağaralarda yaşadı?.. vs.. vs bitmez.. biz bugün için sonuçlara bakmalıyız.. islamiyet ne diyor.. nasıl diyor, iddiaları neler.. insanlığa ne kazandırmış.. ne kazandırıyor.. toplumu nasıl evrimleştiriyor.. islama inanarak yaşadığını söyleyen toplumlar ne durumda? bence bu konulara bakamak gerekiyor.. eğer bir sistem toplumun yozlaşmasına sebeb oluyorsa ya da en iyi ihtimalle ilerlemesine engel oluyorsa (ki bence bütün dogmatik inançlar bunu yapıyor) sistemde sorun vardır.. tartışmaların en temelinde biz neden yaşıyoruz? amacımız ne yada ne olmalı?, gibi sorulara verilen cevapların farklı olmasından kaynaklanıyor.. bence eğer bir kişi dünyanın bir imtihan yeri olduğuna inannıyorsa ve buradan aldığı sonuca göre sonsuz bir hayatı nasıl yaşayacağı belli oluyorsa tabiki bu dünyadaki yaşamını sadece söylenenleri yaparak geçirip sonsuz bir hayatı elde etmeyi seçecektir.. bu durumda dünya ve dünya hayatı önemsizleşiyor.. doldurulması gereken, geçmesi beklenen bir zaman haline geliyor.. bu düşünce de dünya hayatının ilerlemesine engel oluyor.. islam dünyasının insanlığa katkısı okadar sınırlı ki.. ya da reform ve rönasans öncesi batı dünyasının içinde bulunduğu durum.. inanma ihtiyacı olduğunu söyleyeleyen insanlar ne olacak peki.. kendi özellerinde herkes istediği şeye inanabilir onun gereklerini yerine getirebilir.. en azından "bir kişinin özgürlüğü diğerininki ile sınırlıdır"ı vazgeçilmez bir kanun haline getirmeliyiz ve buna inanarak yaşamalıyız.. işte tam bu noktada yine islamiyet bize engel, neden? çünkü insanın tüm hayatına karışan, sadece kişiyi değil toplumu da şekillendirme iddiasında olan, ayrıca cihat mantığıyla diğer insanları da buna zorlayan ; Tevbe(*) Sûresinin 29 . Ayetinde Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslam’ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın. bir sistem olduğu için zaten mantık olarak üstün bir varlıktan olamaz.. çünkü temel nedir.. Bakara(*) Sûresinin 256 . Ayetinde Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O halde kim tâğûtu tanımayıp Allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.66 olmalı bence de, fakat yukarıdaki iki ayet aynı kitapta olmamalı.. sadece bu iki ayet bile bize neden kuranın tamamlanmasının 25 yıl sürdüğünü, neden ayetler indikçe kuranın yazılı bir kitap haline gelmediğinin cevaplarını verir.. bu da kuranın insan yazısı olduğunun başka bir kanıtıdır.. bence -
Kuranın kayıt altına alınmış iniş sırası olmadığı için, peygamber öldükten 30 yıl kadar sonra kitaplaştırıldığı için önce mekke ve çevresi için mi yoksa insanlar için mi geldiğini bilemiyoruz.. kuranın 25 senede tamamlanması tesadüf değil mi?!!! olaylar olduktan sonra inen yüzlerce ayet ortada iken duruma göre inmiş kurallar ortada iken, geri kalanı ise sadece "eskilerin bıktırıcı masallarının tekrarları" ile dolu bir kitap mı yazabilmiş yüce yaratıcı 25 yılda.. sonu başı olmayan, anlam bütünlüğü olmayan, daldan dala atlayan bir kitap mı yazabilmiş.. neden binlerce tarikat olduğunu, neden 4 -5 mezhep olduğunu açıklamadın.. neden "sevgili peygamber!!!" öldükten sadece 40 yıl sonra kerbelada tüm sülalesi kılıçtan geçiyor ?? biliyorum sizin hoşunuza gitmez "neden" sorusu..
-
çok basit eğer mevcut bir dine devam etseydi en fazla iyi bir papaz yada hangi din ise onun uleması olmaktan öteye gidemezdi.. ama şimdi bir dinin kurucusu.. zaten yola çıkarken ilk ayetlere bakarsan "Mekke ve çevresi" için gelmiş bir din olduğunu görürsün, başlangıçta evrensel bir din olma iddiası yoktur zaten.. o dönemde o coğrafyada her kabilenin kendi tansısı vardı zaten herkes ona inanırdı.. onun putlarına tapardı. islamiyette başlangıçta böyle başlamıştır sonradan güçlendikçe evrensellik iddiası gelmiştir.. zaten eğer mümkün olabilse o dönemda yaşananlar tarih sırasına konulsa ve kuranın iniş sırasına göre yanyana konsa görülecektir ki.. yaşanan olaylardan sonra hükümler gelmiştir. hoş bunu zaten inkarda etmiyorlarda.. peyganber öldükten sonra yeni olaylar yaşanmamış mıdır ki vahiy yolu kapanmıştır.. bu nasıl aşılmıştır .. yok efendim her yüzyılda 1 alim gelir islamı derler toparlar.. bu sebepledir ki 4 hatta 5 meshep binlercede tarikat vardır.. tek doğru varsa tek din olur.. bu diğer tüm dinlerde de vardır.. peyganber döneminde de günümüzde de kendisinin peyganber olduğunu iddia eden binlerce insan olmuştur olacaktır.. bunların %99 psikolojik bozukluk vakalarıdır.. muhammed neden başarılı oldu? şans.. bulunduğu dönem.. çevresindekiler.. kendinin tutkuları.. peki o zaman hitler nasıl almanya gibi bir ulusu peşinden sürüklemeyi başarmıştır..peki Atatürk nasıl başarmıştır.. hepsinin cevabı yaklaşık olarak aynı...ama en temelinde tabiki tutkular var..
-
Cennete Gideceğini Zannedenler BUYRUN...
bastarko şurada cevap verdi: nazli64 başlık Dini Konular - Din - Dinler
Burada bizim bilebildiğimiz en eski yazılı kurallar olan hamburabi kanunlarından söz etmeyeceğim zaten anlamak istemeyecesin, burada orhun yazıtlarından bahsetmeyeceğim yine anlamak istemeyeceksin. bunlar ve diğer binlerce mısır kaynaklı papürüsleri, mayaların bıraktıkları hiyoroglif yazıtlar insanların semavi tanrısı olmadan da hayatta kalabildiklerini, ileri medeniyetler kurabildiklerini, ki mısır uygarlığı bunun en güzel kanıtıdır.. eğer biraz dinler tarihi okursan semavi dinlerdeki tek tanrı inancının mısırda serpilmeye başladığını öğrenebilirsin.. tüm bunlar insanlığın deneme yanılma ile kendi doğrularını bulabildiğinin en güzel kanıtlarıdır..anlamak isteyen için.. yok ben acizim.. ben koyunum, ben bir sürünün parçasıyım, beni güden olmadan yolumu bulamam dersen o başka.. dinler tarihi incelendiğinde çok açık bir şekilde görülür ki insanlığın gelişmesiyle, düşünce gücünün artmasıyla tanrıların nasıl uzaklaştıkları ve en sonunda her yerde ama hiç biryerde konumuna gelişini görebilirsin.. insanlar korktukları açıklayamadıkları bir çok şeye tanrı özellikleri vermiştir..ateşe, aya, güneşe, yıldızlara tapmışlardır.. gelelim günah ve ceza konularına .. kuranda en ağır cezalar ve affedilmez cezalar sadece ve sadece inkar edenlere layık görülmüştür.. yani insan var diyelim biri hitler diğeri ben... eğer hitler allağın varlığını kabul edip iman etmişse ve tövbe de etmişse affedilme "ihtimali" var, veya en azından verilecek cezayı çektikten sonra cennete kavuşacak.. ya ben tek suçum neden böyle bir yaratıcıya gerek olsun? diye sorduğum için.. indirdiğin kurana göre yaşayan insanlar bu halde ise ya sen de yada sisteminde sorun var dediğim için sonsuza kadar cehennemde yanacağım.. ilahi gücün bulduğu insanlara dayattığı adelet bu mudur..? -
Cennete Gideceğini Zannedenler BUYRUN...
bastarko şurada cevap verdi: nazli64 başlık Dini Konular - Din - Dinler
Şimdi Raif'çiim o senin anladığın gibi değil orada bir uyarı var, aslında anlatılmak istenen o değil orada sadece insanlara uyarı var.. dinimiz mükemmel bir dindir zulüm olmaz, olamaz.. o ayetleri senin içindeki şeytan senin yanlış yorumlamana sebep veriyor.. alemlerin son kitabı olan kuranda allah "bile" böyle bir zulmü düşünemez ama arap çöllerinde sıcak ve sıcaklığın verdiği azabı en iyi bilen arap toplumu için daha korkutucu bir şey de bulmak herhalde imkansızdı.. mesala insanlar donarken de çok büyük acılar çekerler. fakat bunu tecrübe etmek için kutuplarda veya kutup bölgelerinde yaşıyor olmak gerekir.. mesala çöl bedevilerini şöyle bir ayet ile korkutmak mümkün olabilir miydi? sizi sonsuz bir buz kalıbında dondurup tekrar çözecez, sonra tekrar donduracaz.. bence yaratıcı olurdu..