melonss tarafından postalanan herşey
-
sadece ismini söledim
Melek Meleklerdir kanatlarından dünyaya uyku saçan güzellikler. Yağmur damlalarına eşlik eder tüyleri, iner yatağının başucuna. Uykunda kanat çırparlar güvercin kılığında. Nefesleri daima kulaklarımızın dibindedir. Melekler yol göstericilerimiz. Karanlıktaki kandillerimiz. Ölümdeki kanatlarımız... … Dalgalı saçlarıyla duruyordu onlardan biri. Köşesinde, sıkışmış, tedirgin çıplak çocuk vücudu. Islak mavi gözlerinde alev harlıyor. Yalnız, ürkek bakışlarıyla süzüyor bedenimi… Kıpkırmızı şişmiş dudakları titriyor… Korkuyor meleğim… Kanatları beyazıyla kör ediyor gözlerimi. Küçük tüyleri hırpalanmış, birkaçı yere bırakmış acınası ağırlığını… Gözleri, ona uzanan elime sabitlenmiş, görmüyor başka bir şeyi. İçindeki yangının sıcaklığı elimi kavuruyor adeta. Mavi gözler elimden uzaklaşıp çok uzaklara dalıyor, acısına… Tekrar dönüp bana bakıyor bu küçük kız ve ekliyor ondan kaçırmaya çalıştığım ela gözlerime bakarak; -“Neredeydin?”… Boğazımda kuruluk ve yutkunamamanın verdiği o acı eşlik ediyor sorusuna… Neredeydim? Gözlerim yaşlanıyor, içim parça parça yere dökülüyor ama o benden ayırmıyor hırs dolu gözlerini. Hırs ve öfke dolu gözlerini. Bana kızgınlığı teslimiyetini cümlelerde buluyor; -“Neredeydin?”… Bu sefer sesi biraz daha kırgın, biraz daha genzinden ağlamaklı geliyor. Ve bırakıyor ürkek vücudu kendini; -“Ben hep seninleyken, sen benimle miydin? HAYIR? Peki cevap ver bana neredeydin?” Mavi gözleri kızarıyor ve gözyaşları damla damla yüreğime kanıyor. Dudakları titriyor, kanatları büküyor kendini teslimiyeti kabullenmiş… Neredeydim? Bir adım atıp yaklaşır oluyorum bu ufak bedene ama köşesine siniyor daha da. Beline dek uzanan dalgalı saçlarını siper ediyor yüzüne. Bana kırılmış besbelli. Dayanamıyor yüreğim acıyor, kanıyor ciğerlerime. Şamdanlardan yayılan mum ışığı azalıyor gözlerimde. Etrafta ses yok. Bir tek o var… Titrek, ürkek, ağlamaklı… Ben ise suçlu, mahçup hala aklımda onun istediği gibi tek bir soru var cevap bekleyen; neredeydim? O, beni ararken ben onunla değildim. O ise bu izbe karanlıkta, şamdanlara uzanıp tek tek yakmıştı mumlarını geceye. Sonrada beni beklemişti bir şey için ama ne? Ve ben gelmemiştim. Lanet olsun peki neredeydim ?... Tekrar buğulu gözlerini çıkarttı ortaya ve tane tane başladı konuşmaya fısıldayarak; -“Sen uyurken ben yanındaydım, rüyalarında kötülükler yanaşmasın sana diye. Sen ne zamanki açarsın gözlerini yeni güne ben suratına değen tertemiz suyum, içine çektiğin havada varım ben. Bazen şansınım kazandığında, bazen aşığının gözünün içindeki ışığım, bazen de seni döven yağmur damlalarının parıltısı… Ben senin hayatının her dönemi varım. Senin yanında, mutluluğunda, mutsuzluğunda. Peki sen benim yaşam çizgimde nerede bulunuyorsun?” Sesi kulağımın içinde tırmanıyordu yanardağ ağzına. Parkede teker teker parçalarım eriyordu bu alev yumağında. Ağzımı açacak oluyorum sözlerini tamamlıyor ağlayarak; -“Biz melekler sizin için varız. Size hizmet etmek, korumak için… Siz insanların dört meleği vardır; doğumda elini tutan, hayat boyu yanında olan, ölümünde son nefesini alan ve öldüğünde sana rehber olacak. Sen daha ikincisindesin yani bende ama…” Ufacık, yumak yumak elleri açığa çıkıp kendini gösteriyor bana. -“Ama sen beni terk ettin…” Gözleri yine alev saçıyor dört bir yanıma,eriyorum… -“Ve terk edilmek bizler için hiç de iyi değil gördüğün gibi…” Koskoca karanlık ve bir tek o… -“Cezalandırıldım….Yalnızlığa….Neredeydin bebeğim, nerede?...Git artık!” Sesi hiddetlenmişti bir anda. Meleğim bana kızgın ve kırgın. -“Git ve düşün ölürken…” Ölürken? … Omzumda buz gibi bir dokunuş parçalarımı toparlamaya yetmişti. Artık parkede değil benliğimde bunalımdaydım. Arkama döndüğümde aydınlık karşıladı beni. Ölüm hiçte karanlık değildi ama soğuktu. Bir el boğazıma yumuşacık dokundu sonra bir diğeri enseme doğru kaydı. Karşımda hayallerimin kadını duruyordu. Dudakları kırmızıdan daha kırmızı, teni beyazdan daha beyaz… Vücudu bana yanaştı ve dudakları kavuştu kurumuş dudaklarıma. Ela gözlerim son kez bıraktı damla yaşını parke zemine. Ama ölümüm için değil meleğimin yalnızlığı için. Özür dilerim bebeğim, özür dilerim meleğim… … Meleklerdir kanatlarından yaşam saçan güzellikler. Yağmur damlalarına eşlik eder tüyleri, değer bedeninin her bir noktasına. Kalbine işler öpüşlerindeki sevgi. Melekler yol göstericilerimizdir; karanlıktaki kandillerimiz. Ölümdeki kanatlarımız... 09/09/2004
-
sadece ismini söledim
Martıların Sevgisi Zamanın birinde kral kızı ve birde garip bir çoban yaşarmış. çoban kralın kızına deliler gibi aşıkmış ne mutlu ki kralın kızıda çobana karşı boş değilmiş ama kral bu aşka kesinlikle izin vermiyormuş her seferinde çobanı dövdürüyormuş çobanda aşkını kalbine gömerek uzak diyarlara bir adaya gitmiş adada ondan ve martılardan başka kimsecikler yokmuş çoban orda kala kala artık martıların dilinden de anlamaya başlamış çobanın tek sırdaşı martılar olmuş çoban martılara mektup vererek prensese götürmesini istiyormuş her seferinde de güzelce götürüp geliyormuşlar.bir gün martının ağzında mektubu görmüş kral ve kendinden utanmış demiş ki kendi kendine martıların bile şahitlik yaptığı bu aşka ben neden izin vermiyorum diye sonra martının ağzına bir mektup sıkıştırıp çobana götürmesini istemiş martılar mutlu prenses mutlu kral mutlu ama çobanın hiçbir şeyden haberi yok martı mutlu mutlu çıkmış yola mektup ağzındaymış sevincini arkadaşlarıyla paylaşmak isterken heyecandan ağzını açmış ve mektup derin sularda kaybolmuş başlamış martılar mektubu aramaya hep beraber çoban neden benim yanıma gelmiyorlar artık martılarda benden bıktı diyerek kendini uçurumdan yere doğru bırakmış ve kayalıklara çarparak parçalanmış ve ölmüş.işte sevgili okurlar martılar o zamandan beri o mektubu ararlarmış hep denizlerde o mektubu bulunca o büyük o ölümsüz aşkın geri döneceğine inanıyorlarmış.
-
sadece ismini söledim
Mavi Gül & Söğüt Bir dunya yaratalim once..Gokyuzunun masmavi yerinse yemyesil oldugu, kumlarin tassiz oldugu. Bir tepe olsun duslerdeki gibi.Yemyesil olsun bu tepe..Bu tepenin ustunsde gunesin aydinlattigi bir ev varmis. Sevgi evi diyorlarmis bu eve..Dunyanin merkeziymis burasi.Kimileri cok yakinmis bu eve kimileri cok uzak.Kimileri hayatinda bir kez bile ugramamislar bu eve..Evin etrafini sevgiyle acmaya calisan cicekler ve büyümeye calisan agaclarla doluymus.Iste bu masalda o binlerce cicekten ve agactan sadece ikisinin bitmeyen hikayesini anlaticam..Iste o bahcede mavi bir gul varmis..O kadar parlak o kadar ilgi cekiciymiski yanindaki cicekler ona bayilirmis.Asik olanlar bile varmis.Bu kadar ilgi mavi gulu cok mutlu edermis.Ama bir sure sonra sikilmaya baslamis..Rahat olamiyormus.Kimseyi kirmadan yavas yavas uzaklasmaya calisiyormus.Ama ne mumkun.O parladikca gunes ona vurdukca herkesin gozunun kamastiriyormus.Onlar arasinda mutlu ve eglenceli biri olarak gorunmeye hayatla dalga gecmeye calisiyormus..Oysaki yureginde derin bir bosluk varmis..Eskiden sevgi bahcesinden giden cicegi ozluyormus..Baska cicekler onu unutturamiyormus..Bir gun o bahcenin yaninna cok uzaklardan gelen bir fidani dikmisler..Bu minik bir sögütmüs..Sögütün etrafinda bir cok agac varmis.Bu o agaclar arasinda o kadar kucuk ve savunmasiz kaliyormus ki cesareti gitgide azaliyormus.bu bahceden kacma planlari yapiyormus.Diger agaclar bu minik sögütü rah! atsiz etmeye baslamislar..Dallarini uzerine dogru uzatiyorlarmis.Oysaki onun günessiz kalip olecegini hic düsünmeden dallariyle ona dokunmaya etrafini sarmaya calisiyorlarmis. Sögüt günden güne solmaya baslamis.Bir gun gunesi gormeye calisirken bir isilti gormüs.Oyle guzel parliyormuski. Sögüt onun isigi aydinligi karsinda bakakalmis.Sanki günes yeryüzüne inmis gibiymis.Gunes batmaya yakin sactigi isiklar azalinca onun mavi bir gül oldugunu anlamis.Günesin isiklarini etrafa yansitiyormus bu gül..Ayna gibiymis sanki.Mavi gülde sögütü o gün farketmis..Sevimli bir sögüt oldugunu düsünmüs..Sögüt ona niye bu kadar parlak oldugunu sormus.Yasanan tum umutsuzluklara ragmen isik sacmayi gulmeyi seviyorum demis..Sögüt bende bir zamanlar böyleydim.Sonra beni soldurmaya terkettiler demis..Ne zamandir günesi hic gorememistim.Taa ki sen yapraklarinla günes isinlarini bana yansitana kadar demis.Sögüt ondan cok etkilenmistir.Mavi gülse yasadigi kirginliklardan dolayi sogute pek yaklasamamkt! adir.Cesaret edememktedir..Gerci dikenlerim beni korur der ama ya diger kirginliklar gibi yie dikenlerim beni koruyamazsa diye düsünür.Etrafindaki diger guller buna hayran hayran bakarken o ise disariya karsi deli dolu gorunurken icten kararsiz adimlarla ilerlemektedir hayatinda.Iste sogutle böyle baslar dostluklari.Etkilenmislerdir ama iki tarafta cevresi ve korkulari yüzünden fazla yakinlasmamaya calisirlar.Ama sogut her gun onu gormek icin diger agaclarin dallarini iteklemeye calisir.Tek mutluluk kaynagi olmustur bu mavi gül.Mavi gül de ona tum sicakligini samimiyetini vermek icin ugrasir.Ama yinde cok yaklasmamaya calisir.Bir aksam ikisi konusurlarken iclerinden gelen etkilesimle bir yakinlasma hissederler.Sögüt dallarini mavi gülde yapraklarini ona dogru uzatir ve birbirlerine tutunurlar. Sögüt gözlerini actiginda kendini geri kendi yerinde bir suru agacin yaninda yalniz bulur.Mavi gulde saskinliktan ne yapacagini bilemez.Kafasi karisir.Bu kadar hizli gelismemeli diye d! usunur..Her gun ona bakmaktan kendini yindede alikoyamaz.Sögüt artik onu gormeden isigini alamadan yapamaz olmustur.Zaten tek yasama kaynagida odur.Onun isigi olmasa cevresindeki agaclar günesi engelediklerinden dolayi solup gidecektir.Mavi gul ondan sevgiden baglanmaktan korksada sogut ona her zaman gölge olan kanatlarinin altinin acik oldugunu söyler.Mavi gul inanmakta,guvenmekte zorlanir.kuskuyla yaklasir.Acaba ne amaci vardir ki beni soldurmak yerimden koparip uzmek icin mi bana dallarinin altinda bir yer ayarliyor diye düsünsede garip bir his belkide büyünü etkisinde oldugunu düsünerek ondan kacamaz.Zaman gectikce mavi gül cok gunes almaktan etraftaki bir cok cicekten ciceklerin yaydigi polenlerden solmaya gittikce daha cok rahatsiz olmaya baslar.Artik sogute ve onun samimi duygularina daha cok guvenmektedir.Sögüt ona olan tum saf,sadakat ve guven dolu duygulariyla yaklasmayi surdurmektedir.Cunku o mavi gül onun hayati olmustur.Onun yaninda mutlu olabilecegini dusunmek! tedir.En onemlisi ona asiktir onu seviyordur.Bu sevgiden vazgecmek istememktedir.Ama ki mavi gulu onsuz mutlu ondan uzakta olup mutlu olacaksa onun sevgisinden ve ondan uzak kalmaya razidir.Ama o da sogutten kopmak istemektedir.Boyle sicak seyler hissetmek az da olsa huzur bulmak onu rahatlatmaktadir.Günler gectikce gunes isinlari gule vurdukta mavi gul gunes isigini yansitarak sogutun cevresindeki dallari kurutmaya onun büyümesine yardimci olmaktadir.Ama mavi gül gunesle beraber gun gectikce solmaktadir.Sögüt ona gölge olan dallarinin kanatlarinin altina gelmesini teklif eder.Ona her gun anlatir.Sevgisini, kötü biri olmadigini.Ama anlar ki anlatmakla bir sey olmuyor susar ve zamanla onu taniyacagini ve guvenecegini dusunerek her seyi zamana birakir.Bu arada mavi gülde git gide sogute daha fazla yaklasmaktadir.Ciceklerden uzaklastikce sögüte, gölgeye yaklastikca.Mavi gül hem zorluklarla hemde diger ciceklerin karsi saldirilariyla karsilasmaktadir.Ama mavi gül pes etmez..Elbe! t rahatlayacagini mutlu olabilecegini düsünerek zaman gectikce daha fazla sogute yaklasir.Sögütün dallari daha da büyümüstür artik diger agaclar ona yaklasmamaktadir.Sögütk rahattir.Artik bir tek mavi gülünün onun yaninda beraberce mutlu olabilmeleri ve sonsuza dek berber olabilmeleri icin yanina gelmesi gerekmektedir ve simdilerde bu masal iste bu asamaya kadar gelmistir..Mavi gül sögütün cok yakinindadir.Bir gun her seyden kurtulup yalnizca onun yaninda olmasini istemektedir hala sögüt ve hala mavi gulu cok sevmektedir.Ne zamanki gokyüzünde günes yok olacak,ne zaman ki topraklar yarilarak magma dunyayi saracak.Yasam kalmayacak iste ozaman sögütte yok olacagi icin bu sevgi öbur dunyada devam etmek üzere bu dunyada sona erecektir.....
-
sadece ismini söledim
gecici bu ayrılık Şimdi yoksun yanımda Elbet bir gün geleceksin buraya, Bensiz ağlama oralarda Unutma yüreğim hep yanında Sensizlik acıtıyor içimi, Çok özledim sevdam seni, Yoksun yanımda,gittin uzaklara Unutma sevgilim oralarda beni... Dünya gözüme boş geliyor, İçim sıkılıyor,yüreğim daralıyor, Sen yoksun yanımda, Bu şehir beni boğuyor... Senelerimi verdim sana, Yıllar dayanmadı bu aşka, Sakın gidip beni bırakma Seni çok seviyorum unutma....
-
sadece ismini söledim
içimde ki sen Anlatılacak şeyler olur bazen ama ne mümkün sıraya koyamazsın. Bazen isyan etmeye doğru giderken, bakarsın mutluluk karşında... Ve bir an çok mutlu olduğunda bir korku kaplar içini ya bozulursa dersin, o anı yaşayamazsın. Hayat bu işte bir varoluşun içinde kaybolmak(!) korkmak keşke bir fareden, bir yılandan korkmak olsa ama değil işte!!! En yakın bulduğun şeylerin seni ansızın terketmesi, canım dediğin her şeyden önce gördüğünün yılan oluşu vardır bide.. Yani yılanın kuyruğuna basmamış olsan da o seni sokmaya hazırdır. İşin kötü tarafı sen onu yılan yerine bile koymazsın. Evet yılan yerine koysaydın zehirleyeceğini bilir ve şuan olduğu gibi hemen ölmezdin...
-
sadece ismini söledim
yarime Gözlerim her yerde seni arıyor Unuttum diyorum ya Bu dudaklar yalan söylüyor Sana yarim derdim hatırlıyor musun? Seni nasıl da seviyordum, biliyorsun.. Şimdi bana durmuş üzülme diyorsun Sen benim her şeyimdin Her şeyimi alıp gittin.. Sensizlikte her şeyi erteleyişimdin.. Bir gün gelecektin... Bir gün sevdiğini söyleyecektin.. Beni asla terketmeyecekti.. Oysa arkana bakmadan gittin Ya şimdi ertelediklerim, kaybettiklerim, Düşündükçe bitiremediklerin Gittin sevdiğim gittin... MELONSS.....
-
sadece ismini söledim
sevgili Hep böyle başlardı sana yazdığım mektuplar İçimde acım artardı seni düşündüğüm anlar.. Ah sevgili!(!) Seni sevmiştim de; Ben bir sana aşık olmuştum Gecenin sabahı beklediği gibi bekledim seni, Karanlıktan korkan çocuklar gibi korktum gibi korktum sensizlikten, Tam gelecek derken yıkıldım yeniden.. Ölümün hayatı kıskandığı gibi kıskandım seni, Gözlerimin her aldığı noktada gördüm seni, Her şeye inat sevdim seni, Gecenin zifiri karanlığına inat sevdim seni, ***** İstanbul'a inat sevdim seni, Gözlerimden akan yaşa inat.. Ve sevgili ihanetine inat sevdim seni, Kendine yapılan adaletsizliğe kızarken, Bana yaptığın adaletsizliğe rağmen sevdim seni!!! Seni düşünmekten unuttum kendimi, Nasıl da sevdim derken terkettin beni, Oysa bütün sevdalara inat sevdim seni, Hani bir gün dönecektin geri.. Döndün de bulamadın mı yar beni(!) Nasıl da tam kavuştuk derken Sensizlikte bıraktın beni... Gene de aşığım sana İhanetini düşünmeden, Beni yarı yolda bırakmana rağmen Denizin dalgadan vazgeçemediği gibi Vazgeçemiyorum senden... Kaybettim seni, aradım da Bulamadım karşımdayken. ve şimdi sen sadece anılarımdasın SENİ SEVİYORUM
-
sadece ismini söledim
ve ben büyüdüm Masal anlatılırdı eskilerde bizlere, büyüdükçe hikayeler okumaya başladık. Masal okuduğumuzda çocuk musun diye alay edilmeye başlandı. Büyümek; çok içten anlatılırdı. Her sözde büyüyünce ne olacaksın? Denilirdi de bir şey hep unutulurdu. Büyüdük ne acı? Masal yaşanamazmış oysa hikayeler yaşanırmış. Masallar ondan olsa gerek hep güzeldir. Çocukken bunların en azından bir kısmı yaşanır derdin ama olmadı. Ben çabuk büyüdüm galiba (!) hikayeler, romanlar okurdum. Feride Kamuran'dan ayrılmış, Kamuran onu aldatmış, Ya Sarah'ı zorla evlendirmeleri, bir de Mori'den öğrendim hayatın gerçeklerini... Ürperdim, yaşadıklarım daha kötüyken, bunlar beni bu kadar ürkmemeliydi. Demek ki yaşadıkça idrak ediliyor bazı şeyler, sineye çekiliyor. Feride aldatılmıştı da sanki aldatılmamış mıydım. Sevgimi kandıramadı yarim, öyle bir dürüstlükle bekledim ki; ne zaman döneceği belli değilken, bir gün ansızın döndüğünde dünyalar benim olmuştu. En çok güvendiğim insan aldatarak vermişti bana dürüstlüğün karşılığını, o bile inanamadı bu kadar büyük aşka, kaldıramadı... Sevenlerin kavuştuğu romanlarda varmış, mutlulukla biten hayatlarda sevenlerin kavuştuğu romanlar da varmış. Herhalde ben bulamadım ya da bulduğumda onu da diğerleri gibi zannedip umursamadan fırlattım. Bir avukat olmak istemiştim ama vazgeçtim. Bu kadar iyi oynayan insanları savunamazdım, onlara kızıp kendimi kaybederdim. Sosyolog olmayı düşündüm. Sonra merak ettim insanlara neleri, niçin yapıyorlar? Onları kendimle endeksleyip mi varacaktım olayın köküne... Sadece Mori'nin yerinde olmak istedim bu kadar romanın arasında... Bir insan hayatın acılarına nasıl bu kadar iyimser bakabilirdi? Nasıl kendini bu kadar sevdiklerine adayabilirdi bilinmez. O öyle bir insan ki; bir gün als gibi bir hastalığa yakalanıp, bu hastalığın en sonunda onun en çok sevdiği şeyi mesleğini alacağını bile bile o hayata gülüyor ve onla alay ediyordu. Nasıl bir hastalıktı ki bu vücut bütün işlevini kaybediyordu gün geçtikçe!! Ve Mori eks olmuştu ama o bunu önceden bilmesine rağmen çok mutluydu. Kaç kişi onun gibi olabilir acaba? Kaç kişi "Bu kültür bana uymuyorsa, ben ona hiç uymam" diyebilir. Hayatın gerçekleri, o kadar sıradışı olmuş ki şu zamanda, bilinmezlik içinde kaç kişi neler yaşıyor bilinmez. Aslında hayatımız bir hikaye dahi olmadı. Bunun yeni bir adı var ad bulamıyorum. Oysa şimdi kıymetini bilmediğimiz, kaybettiğimiz yazarlarımız olsaydı çok şey söylerdi bunun üzerine..................
-
sadece ismini söledim
tesekkür ederim bunu bir iltifatmı aalyım yoksa şiirden anlayan biri olarak bana verilmiş bir notmu
-
sadece ismini söledim
Kızma Bana Ben içersem susarım. Ben içmezsem de susarım. İkisinin aralığında, Senden, benden Bizden bile cayarım Ne yapayım, kızma bana Beni böyle sen yaptın seni seviyorum,,,,,,,,,,,
-
sadece ismini söledim
Kirpiklerinde Yaktım Şiirlerimi Hayatımda ilk kez Gözlerinde görmüştüm ıslak denizleri... Maviye adanmış bir sevdaydın sen. Hayata gülümseyen deniz kızıydın sen.. Seninle yaşamaya öyle alışmıştım ki, İçimde nâr ile közlenmiş yaralarımı Gönlünde susturmak için Her sabah sahillerine koşardım. Her gece acıya dokunmuş şiirlerimi, Kül rengi kirpiklerinde yakardım. Ve bir gün Gözlerindeki denizleri kurutup gittin. Yetim bıraktın beni mavilerin içinde. Elleri toprak kokan, Yüreği mavi denizlere yanan bir çocuk gibi Sığamadım sensiz çağlayan matemlere... İçimde kırgın düşleri avutmak için Sensiz denize girecek oldum, Girmeden kapılardan kovuldum. Gözyaşında nasırlanmış çığlıklarımı Gecelerin gözlerinde yakacak oldum, Karanlıgın içinde bir mum aleviyle avutuldum.. Gittin, mavilerde beni yetim bırakarak. Gittin, her dalgada yüzüme sensizlik vurur oldu. Her nefesimde birer birer baharlarım kurur oldu. Gözlerinde gördügüm mavi deniz, Sensizlikte beni yavaş yavaş dibe çekiyordu.. Dayanacak gücüm kalmadı yalnızlığında Ansızın anılarımı yüreğimde kanatıp Tüm şiirlerimi kirpiklerinde yakıp Hırçın denizlerin hüzünlü yüreği oldum. seni seviyorum,,,,,,,,,,,,,
-
sadece ismini söledim
Kırık Düşler Ülkesine Yaptığım Yolculuklardan kırık düşler ülkesine yaptiğim yolculuklardan hep tek başıma oldu dönüşlerim oysa tek kırılan ben olmamalıydım hayattan seninleyken yaptiğim hataları tekrarlamaktan gocunmuyorum sensizken ne de olsa seninle yaşamışlığın cesareti yüreğimde ertelediğim düşlerde yaşıyorum şimdilerde yalnızlığın tadındaki buruklukta hoşuma gidiyor yavaştan ben düşler ülkesini seçiyorum gönüllü gerçekleri sana postalıyorum bugün iyi bak kendine demeyeceğim artık ona bile hakkı olmalı söylerken insanın hiç uğruna harcanmış hayatlardan göçüşüm belki böylesi daha iyi kendi başının çaresine bakarken öğreniyorsun hayatı anlamış olmalıydım çoktan oysaki bir seçim yapmak olsaydı dileğim kendimi seçerdim kocaman açıyorum gözlerimi yeniden seninleyken sıkı sıkı yumduğum günden beri daha bir hazırım herşeye yaşadıklarımdan, yaşayacaklarımdan da artık ben sorumluyum... seni seviyorum..........
-
sadece ismini söledim
Kal Benimle Canım Gizemin soğutur yalnızlığımı Sobamda yanan kömürün Ürkek ateşi gibi Vurursun bedenime. Bir kelebeğin Kanat çırpışına benzer yüreğim Atar hafif hafif derinlere. Dolgun bir ses tonuyla İsmini çağırır tüm varlığım Ve bir kum tanesi oluveririm Saklanırım Ruhuna. Uyandırırsan Sabahım olursun Çeker alırsın Benliğimi benden Dokunursan ellerime Akar giderim denizlerime Ve bir bahçe kurar Büyütürüm sevgini her yer de. Gidisinde yolların olurum Gelişinde yağmurlarınım Yeter ki olduğun gibi Kal benimle canım. seni seviyorum ......
-
sadece ismini söledim
selam iyi sabahlar şiirin güzeldi tesekkür ederim gerci benimkiler gibi olmasada nseyse yeniden tesekkür
-
sadece ismini söledim
Bu Aşkı Ben Yaşattım İhanetin gölgesini gördüm gözlerinde, Yalnızlığın korkusunu yaşadım ilk kez. yalanları tanıdım gülüşünde,sustum. ben seni ne çok sevdim bir tanem, içindeki aşksa eğer, gerçekse duyguların varolduğun gibi, gitme kal. özlemin varsa geçmiş yıllara, özlemin varsa bir başkasına, dön arkanı git düşünme. benim sığınacak bir limanım yok hoyrat dalgalarda. senin kokunu da duyamam başka kollarda, bir başka sen de yok inan yaşadığım dünyada ben sensiz olamam bir tanem. sen kaderimsin yaşadıkça.
-
sadece ismini söledim
ben böyle askı gömer giderim Hayata bağlanmak tutunmak gibi Bende sana tutulmuştum sımsıkı Yağmura duaya çıkar gibi Dedim ki bırakma tut beni sımsıkı Ah nasıl da bağlandım sana ben Kör gibi, ahmak gibi,neyim ben Tatlı sözlerin miydi ki beni avutan Ruhumu okşayan zalimsin sen Oysa o kadar çok mutluydum ki Üzüntüm, sesinle huzur bulurdu Nede çok sarılmıştım hayata Aklımda sen,yorg1nlugum son bulurdu. Bir gelecek düşlemiştim ikimiz için Bir yavrumuz olacaktı ikimizden bir can Bir heves uğruna harcadın ya beni Demek ki sana buymuş yakışan Biliyorum sevmedin sen beni hiç Gönül maceran oldum yalnızlığında Unutma ki aşk acısı derin yaradır Senide bulur bir gün,çok ağlatır En güzeli beni benimle bırak Sen yalancı yaşamına bak Belki ağlar belki kahrolurum Ben böyle aşkı gömer unuturum
-
sadece ismini söledim
Ben Bir Sevda Şiiriyim Uzanırım masmavi gökyüzüne Yaprağımın yeşili maviye karışır Çiçeklerimin arasında serçeler oynaşır Ben bir hasret ağacıyım dallarım sevdalı Her köye kasabaya ugramak isterim Yıkayıp kainatı tertemiz yapmak Sevdaya susamış gönülleri sulamak Ben bir hasret ırmağıyım kollarım sevdalı Anlatılır dururum nesilden nesile Hiç unutmaz beni dinleyen Gecelerimi feda ederim sevenlere Bende bir hasret masalıyım uykularım sevdalı Pembe bahar çiçekleri açtırırım gönüllere bülbülleri aşık edeim güllere damla damla ruhlara sızarım Ben bir hasret şiiriyim mısralarım sevdalı melons......
-
sadece ismini söledim
Bekle Sevgilim Akşamın alaca karanlığında,yanyana yürürken birlikte, Yanlız sen..sen kapladın bugün tüm benligime.... Şirin ve samimi bir ortamda geçen bu kısa günde, Ellerim ellerinde,gözlerim gözlerine kenetlenmiş bir halde, Güzel ve mutlu bir gün böyle geçti Sevgilim..... Üstümüzde Güneşin sıcaklıgı,içimizi ısıtırken, Lunapark önünde senin gelmeni beklerken, üzülmek ve ümitsizlik olmayacak bu birlikten, Mutlu bir günün sonunda,seni evine gönderirken, Elveda demiyorum,çünki yine gelecegim Sevgilim...
-
sadece ismini söledim
bana kendinmden söz et saçların bahar kokuyor ellerin üşümüş bana kendinden söz et... parça tesirli bir sözün vurduğu yüreğinden yerlere dökülürken yaşam kanının nasıl donduğundan, aysız ayaz biz sessizlik dimdik dururken kapıda içinde üşüyen küçük çocuktan söz et... gülümseyerek gelen güne “merhaba” derken. içinde sallanan zaman sarkacı on ikiyi vurur artık eski ”sen” olmadığını kabul etmenin gözlerine yenilgiyi nasıl çivilediğinin hüznüyle yakalanmaktan korktuğun için nereye kaçtığından söz et... vurup elimize sevgilerimizden bazılarını ölüm aldı, bazılarını yaşam. hangisine daha küskün oldugundan söz et. kilidi paslı anahtar işlemez kapılar önünde içinden mevsimler geçer avuçlarında kuruyan gülleri kime sakladığından söz et... kör bir limandır demir attığın ıssız, ışıksız bir gece sevdalanırsın sessiz usul kanayan yaralarını bir başına sarar tuzla dağlarsın kanayan yalnızlığından söz et. günlere kırgın geçersin ömrün içinden kül renginde zamanlar bırakırsın ardında gecenin siyah teninde yorgun uykuları bırakıp umutsuz avlulara kapılar açarsın bitmeyen yorgunluklarından söz et ayaz vurmuş toprağına cemre düşer kış ortasında çiçeğe durur dalların saçlarında bahar yeli karanlığı yırtan bir yıldız kayar... korkarsın bana korkularından söz et... bana senden söz et ....... seni seviyorum ....
-
sadece ismini söledim
herzaman sevdim seni Ağzımdan umursamazca çıkıyor küfürler Hayata inat, sevip de terkedenlere inat Çocukluğumu hatırladım Ne kadar da hoştu anlamazken hiçbir şeyi.. Parasız kaldım hatta tek başıma sabahladım, Gene de hayatın *********liğini anlamadım.. Yaş sınırını doldurmadan göstermedi Yaşatmadı hayat bana sessiz ihanetleri... Otobüse binerken alırdık da bileti Hayat bedavaya aldı bizi içeri, Oysa bedava vermiyorlardı hiçbir şeyi... Çok aç kalmıştım zamanında Yoktu tek bir dost ortada, Bir de seni seviyordum o arada(!) Seni de bulamadım,istedim de yanımda* Soğuk kaldırımlarda yürürken de seviyordum seni Sıcağa dayanamayıp denize girdiğim anda da, Ömrümün her anında sevdim seni aslında Çok büyük bir yarasın hala..... seni seviyorum askım ...............
-
sadece ismini söledim
sustum gidişinin ardından sustum, seni çok seviyordum, konuşacak söz bulamadım, ağzımı bile açamadım... nasılda gittin anlamadım, gittiğinden beri karanlıktayım, sana doyarak sarılamadım, dondum kaldım ihanetine, inan ağlayamadım... sustum.... gidişine sustum! sevgime,kalbime,kendime bile sustum, yaşadıkların arasında hani sondum, yalanlarına da karşılık vermedim sustum....
-
sadece ismini söledim
geldin sonunda Sımsıkı sarıldım sana Karşımda gördüğüm anda Gözlerimin içi güldü Aylar sonra ilk defa... Elini sımsıkı tuttum, Başımı dizlerine koydum, Ve ilk defa satırlara değil, Gözlerine bakarak konuştum... Ağlamıştım, beklemiştim, Çünkü ölümüne sevdim Sana bekleyeceğim diye söz verdim Ve sözümü tuttum, bekledim.. Sonra ansızın yıkıldım, Gördüğüm bir rüyaydı, Çünkü ansızın terkedildim, Yüreğimdeki çok büyük bir yaraydı, Yar gitti de sancısı kaldı(!)
-
sadece ismini söledim
Yaşatmadın içimdeki aşkı Bilemezsin gidişinle bu gözler nasıl ağladı. Gülün kaç geceyi sabaha bağladı, Sensizliğin sonsuz acısıyla yandı.. Hep seni bekledi, Hiç ama hiç ihanet etmedi, Sevdi ve terketmedi, Yarını bekledi de, Yari gelmedi.. Sen çekerken acıları, Bitmedi kalbimin yangınları, Çok özledim, bekledim Hep düşündüm geleceğin anları, Derdin derdimdi, Sevgin tesellimdi Bekleyecektim hep seni, Şimdi azat edildin, Anlayamadın nasıl sevildin, Sonunda terkettin Bu muydu senin adaletin... Sen yüreğimin kendisisin, Sen benim biriciğimsin, Seviyorum seni dedin Sonra ansızın terkettin..
-
sadece ismini söledim
Gözlerimi gene çevirdim ayrılığa Ağlamak zor be aslında Yaşıyorum evet Ama tuhaftır gene sana.... Yüzüm gülüyor ama sesim donuk, Kalbim yüreğinde ağırlanmayan bir konuk, Bir köşesinde bağırıyorum, Çok çalıştım sesimi duyuramıyorum.... Vazgeçtim... Vazgeçtim Şimdi kendimi yaşıyorum Çok özlersem elime kalemi alıp yazıyorum Başımı kollarıma yaslayıp seni düşünüyorum, Seni her gün yüreğimdeki aşka yazıyorum..
-
içimdeki sen
Anlatılacak şeyler olur bazen ama ne mümkün sıraya koyamazsın. Bazen isyan etmeye doğru giderken, bakarsın mutluluk karşında... Ve bir an çok mutlu olduğunda bir korku kaplar içini ya bozulursa dersin, o anı yaşayamazsın. Hayat bu işte bir varoluşun içinde kaybolmak(!) korkmak keşke bir fareden, bir yılandan korkmak olsa ama değil işte!!! En yakın bulduğun şeylerin seni ansızın terketmesi, canım dediğin her şeyden önce gördüğünün yılan oluşu vardır bide.. Yani yılanın kuyruğuna basmamış olsan da o seni sokmaya hazırdır. İşin kötü tarafı sen onu yılan yerine bile koymazsın. Evet yılan yerine koysaydın zehirleyeceğini bilir ve şuan olduğu gibi hemen ölmezdin... seni seviyorum ...