Eşek Arıları, bir kovanı yağmalıcakları zaman, bi öncü gönderir. Eşek arısı kovandan içeri girer. Uygun bir yere bir sıvı salgılar. Diğer eşek arıları, bu kokuyu duyarlar ve gelip kovanı talan ederler. Çok kısa bir sürede, kovanda bir katliam yaşanmıştır. Normal Bal arıları, eşek arıları ile mücadele edemezler...
Eşek Arıları bu sefer bir Japon kovanını ziyaret etcekler. Bir öncü gelir ve içeri girer. Tabi girerken muhafızlardan bir kaç tane Japon Bal arısını öldürür. Kokuyu bırakacak bir yer arar ve bırakacağı sırada Japon Bal arılarının akılları başına gelir...
İşte işin asıl ilginç yani burada. J. bal arıları, normal bal arıları gibi öyle bakınıp durmuyolar. Eşek arısının etrafını sarıyolar ve onu öldürüyolar. Ama işin ilginç yanı şu aslında, J. B. arısının ısırığı ya da iğnesi öldürmüyo eşek arısını... Arının etrafını sarıyolar ve kanat hareketleri ile ısıyı yükseltiyolar. Eşek arısı, sıcaklık 36 dereceye gelince kavrulup ölüyo...
J. B. arısı ise 38 derece de ölüyo...
J. B arısı, Eşek arısını böyle öldürebileceği içgüdüsüne nereden ulaştı?
Tanrı mı verdi yoksa Evrimle zamanla bu içgüdüye sahip mi oldu?
Normal bal arıları niçin bu içgüdüye ya da özelliğe sahip değiller?
Hayvanlardaki içgüdünün kaynağı nedir:
Hayatta Kalmak ve Üremek Varoluş amacı mı?
Yoksa dinlerin söylediği, Dağılın ve Üreyin Yaratılış amacı mı?
Linke tıklayıp izleyebilirsiniz...
http://www.turkish-media.com/forum/index.php?showtopic=87991