Zıplanacak içerik

Efendi Türkler

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Efendi Türkler tarafından postalanan herşey

  1. Malesef ne yazikki öyle bizleri yönetmeye aday insanlari gördükce midem bulaniyor , Abd,nin bizlere postaladigi marifetli insanlar.. hayatinda bir bisiklet dahi binememis ,, bisiklet yolundan ne anlasin simdi birileri gene cikar bisiklet yapmak bisiklet yolu yapmalari demokrasiden gecer veyahutta bu kadar sermayemiz varmi ama ben suna inaniyorum cocuguna aldigi bir gemiyle bütün istanbula bisiklet yoluyla dösenebilirdi .. olurmu canim önce demokrasi ne ilac degilmi onu aldinmi hersey ayaklarin dibine geliyor.. bu ülkeyi böyle insanlarin kaplamasi... cocuklarida ilerde bu ülkenin degerlerini el atacagini düsndükce mide bulantim gidiyor kusmam geliyor.. ülkemizin sorunu nerde yatiyor tabi buralarda yatiyor örnegin avrupa degerleri diyoruz .. bizde avrupa degerleri haric hersey mevcut.. bir avrupali isletmeci isinin basinda olur eksik yanlarina kendisi kosar , eksik cöplerdeyse eliyle hepsini ayiklar düzene sokar sirf cöp bidonlarin vegisinden tasaruf yapmak icin.. tabi tasaruflari yemek icin degil yatirimini genisletmek ve mevcut sartlardan daha güzeline yakalamak icin kullanir.. gecenlerde bir benzin istasyonu sahibiyle görüsüyorduk yeterli yatirimlari olan kisi.! arabalara yag koyduklari bidonlari bir litrelik bes litrelik herneyse onlarin icinde kalanlari ters cevirip bir bidonlarin üstünde istifliyordu cünkü yag tamemen bitinceye kadar kullanilmasi gerekir doga icin .. bu sahis bunlari geri göndermiyorum cocugum calistigi isyeri uzak senede arabasina gerekli yagi burdan cikariyorum dedi .. ne isinde calistigini sordum oglu icin bir firmada isci dedi sordum neden yaninda degil dediki benim yanimda hayata daha iyi tutunamaz.. aklima ne geldi bir yil ülkemizde kaldigim dört yildizli otelde bazi isciler cok uzun calistiklari icin para almadan kactiklarini duydum bazi seyler düzenli gitmiyordu odalarin zamanda temizlenememesi gibi zaten herneyse .. konu oranin sahipleri Aile boyu otellin bistrosunda boy gösteriyorlardi inanin o dört beskisinin is yaptigini görmedim.. belli saatlerde geliyorlar bir nevi pinekleniyorlar aksama kadar.. bunlar bu ülkenin sahipleri olacaklar yarin .! öylemi bunlar böyle kisiler bir ülkenin degerlerini isletmeye hakki varmi.? dersiniz sonra bu otele hergittigimde degisik tarihlerde hep onlari pineklerken buldum.. zannediyorum onlarda bekliyordu hareketlenmek iciin .. demokrasi ilacini .. bunlarlami ülkemiz daha yesil olacak ormanlara kavusacak.. soruyorum bir asirdir yesertemedigimiz ormanlari,dami dis sermaye lazimdi.. yoksa onlar icinde demokrasi ilaci bekliyoruz.. arkadaslar bir orman nasil yeserir... tabi bazilari su diyecek.. ! yamyam frankfurt
  2. benim merak ettigim ramazanda iftarh saatlerinde davulcularin köske basip basmayacaklari.! birde davetlerin o saatlere kayip kaymayacagi.. bekliyoruz beklemedeyiz bir hür bir ormangibi,! yamyam frankfurt
  3. Efendi Türkler şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Evet sayin muki istesem böyle bir cümle yazamazdim.! evet cok güzel bir yazi yazinin icinde benim adimin gectigi icin degil... görüldügü gibi her satir bir ayri deger Sevgili babam, "kanlı 1 Mayıs" günü taksimdeymiş. O gerçek bir demokrasi savaşçısıydı ve ömrü boyunca elinden gelen savaşımı sergilemiştir. O gün tutuklandığını, asker tarafından 15 kişilik bir minibüse 45 kişi doldurularak içeri atıldığını ve o minibüsteki 3 kişinin havasızlıktan bir bölümünün de dayaktan öldüğünü ( tüfeğin dipçiğiyle kafasına vurulmak suretiyle) bana kendisi anlatmadı. Anlatmadı çünkü bu konulardan bahsedilmesini istemez kendisine soru sorulduğunda kızardı. bende sunu deginmek istiyorum,, evet soruldugunda kizarlar
  4. Sayin CYRANO evet samimi sekilde nasil gördügümü yazmami istiyorsun.! tabiki iletinin icinde bir degil bir cok soru var .. cevap vermesi uzun bir dönem alacak zaten ben buraya katildigimdan beri dönem dönem bu konulari isliyorum derken buralardan birseyler yansitmaya calisiyorum vede hep devam edecek keske bu güzel iletin bu kadar soruyla kafamda patlamasaydi.! yada benmi öyle algiliyorum herneyse Avrupada Irkcilik , Avrupa devletlerin ulusal anlayisi ve ulus devleti olup olmadiklari.! öyle ya bunlarin yönetim sistemi.!! gercekten demokrasiylemi yönetiliyorlar icerde yönetildikleri gibi disari karsida öylemi Avrupa Türkleri ne kadar uyum sagladi.. Avrupa türklerin icinde bulunduklari sorunlar gercek manasiyla, birinci kusak yasiyormu yasamiyorsa mezarlari nerede, ikinci kusak ne oldu,,ücüncü kusak ülkesini ariyormu.? bundan sonra ne olur ne gibi tehlikeler bekliyor.. vede gercekten Avrupali Türkler Demokrasinin besigindemi yasiyor kisaca yazalim ... nasil oluyorda irkcilik hortluyor demissin .. birkere hortladigini zannetmiyorum nasil bu kaniya vardiniz öyle ya.? nedenleri bu yasaysa bu yasanin irkcilikla ilgisi yok bu bir uyum yasasi,, hakliligi tartisilir .. vede haklidirlar.. öbür ülkeler icin gecerli degil demissin dogru öyle olmasida gerekiyor .. ve dogrudur bir yanlis yani yok cünkü kisaca o ülkelerden göc yok... bizim göcümüz masallah ufak göc olsa belki uyum yasasina gerek kalmayacakti.. büyük oldukca büyük büyük oldugu kadar uyum sifir .. bir düsünlelim bizim sorunlarimiz icin gelen varmi memleketten.? yok geldimi kimlere ugradilar hani bazi salonlarda kemalizm yikilacak diye kiliclarin cekildigi salonlara ugradilar desek yalan olurmu.!! iste bu görüntüler bile bizim ne uyumu pesinde oldugumuzu göstergesidir.. evet secimlerde Avrupalilar bu son dönemde saga kaymistir önceki dönem soldu ondan önceki dönem sagdi ve öyle devam edecektir bu saga kaymak.? radikal sag degildir.. yani seriat tehlikesi yoktur fasizim tehlikesi yoktur onlar olsa olsa bizde olur.! unutmayalim Avrupa büyümeye devam ediyor göc almaya devam ediyor edecektir .. hangi fasizim tehlikesinden bahsedebiliriz.? bazi örnekler görüyoruz bu örnekler bir cilginin bir manyagin bir bireysel hareketidir.? zaten böyle olaylarin altindan ya bir manyak yada bir mafya imzasi bulabilirsin .. unutmayalim sayin CYRANO bugün Türkiyemizde bile sag sol olayi bitmistir bir dahada yesertemezsin.. burda bu sorunun cevabini bulabiliriz.! iyi analiz edersek .. Avrupanin degerlerini bütün dünya soluyor.! solumagada devam edecek .. etmek zorundadir kendi izah anlayisimla daha dogrusu Avrupa izah anlasiyla,, dün gölette bogulan kuzenler 7.kuzen beni bir daha aglatmistir.. yüzme bilmemek ne aci yüzmesi gereken halk yüzemiyor.. yüzdürmüyorlar.! Avrupa dün degerlerine bir kisi tecavüze ugrarsa o sehirde herkes kendinden örnek vermek zorunda o kisi bulunabilmesi icin ve cok isabetli basarili oldu simdiye kadar,, bugünden itibarende artik heryerde sigara icmek yasaklaniyor evinde dahi.! sirf teknolojide ilerlemek olmuyor demekki Avrupa daha temiz toplum toplumca yasama degerleri pesinde kosuyor sirf bu acidan takip edersek yakalamak istediklerimizi yakalayabiliriz.. birde bizlerin artik polis karakollarinda intiharlarin bitmesi buda avrupanin bize armagan ettigi degerdir.. fikirlerin polis karakolunda intihar etmesi... İlk akla gelen demokrasi dersek. Ne bileyim bir coğrafyada ırkçılığın ve demokrasinin aynı anda yükselmesi mümkün gibi gelmiyor bana. demissin .. yukarda belirttigim gibi yok öyle birsey yükselen farkli sesler örnegin tabiki bu duruma getiren gene bu duruma getirenlerdir.. etki tepki olayi neyse diyaletik yasalarina girmeyelim ..!! ama genede birikimin getirdikleri belli noktada böyle konusmak zorunda kaliyorlar tabiki bunun gercek sözcüleri sag parti olacaktir... bir düsünelim bu kadar göc alan bir cografya yüzlerce kültür farki yüzlerce dil konusuyor bu cografya tabiki gelisen büyüyen göc , beraberinde gelen sorunlar tabiki konusulacak.! tabi cok sesli biraz hararetli olacak birde politika malzemeleri yoksa bizdeki gibi.. bolca.? bizlerde gercekten biraz malzemeysek.. olacak okadar.. namus töresi ,tarikatlar , binbir maymunlari burda oynamaya devam ediyorsak.. almanyada hergecen nüfusumuzu büyütüyorsak bir alis veris yerine girdiginde bir ekmek almasini beceremiyorsa .. Türkiyeye izine gidip dönüste yaninda getirdiklerini almanyaya giriste bunu getirmek yasak deyen polise hemde alman pasaportunla giris yaptigi halde cevap veremiyorsa tabiki biraz ses birazda böyle nezaketli yasa cikar istenen birkac kelime ögrenmen kendini anlatacak kadar... biz olsak herhalde üstüne birde döverdik .. nerden buldun bu kimligi diye neyse artik onlar bizi taniyor.. Avrupanin hösgörüsüyle,vede kendi haklarimizla yasiyoruz buralarda.. ne onlar bizden vaz gecebilir nede biz onlardan.! Artik bu topragin rengine bizlerde karistik.. cünkü burada eger fransada yasiyorsam bir fransiz kadar hakkim var eger bir almanyada yasiyorsam aynisi vede bütün avrupa icin gecerli.. En kritiği Avrupa demokrasiyi bir kez daha rafa kaldıracakmı? kaldirmak istese kimle kaldiracak , bakin bizde cumhuriyeti kaldirmak isteyenler ne kadar geri kaldiysak bile kaldiracak bu ülkede nüfus bulamiyacaklardir.. bunu yasayip görecegiz.. sonra avrupalinin ikinci ülkesi akdeniz ülkeleridir örnegin belki hayal olacak onun yasantisinda belki gercek fakat o onun benliginde yasayacak birgün emekli olunca oralara göcücemder ilk önde gelen ispanya türkiyedir ve kendinde o hakki görür nedenmi ülkesinde farkli yasamamaktadir.! sonra Avrupa hic birzaman 1920.lere dönemez Avrupa dünya ile bütünlesiyor tamam diyelim okadar uzun boylu olmasin öyle ya asyaya nasil acilabilir türk devletlerine nasil acilabilir sonra yukarda birsürü persektif koyduk ortaya en azindan balkan ülkeleriyle nasil bütünlesebilir .. Sayin CYRANO aslinda senin daha önce aciklamalarin icinde bu soru gizli..!! bunu ortaya en güzel senin koydugunu görmüstüm ulusal devlet kavrami ulusal milliyetcilik anlayisi üzerine.. iste bu sir Avrupayi temsil eder.! bu senin savundugun tezdir.. arti disiplinli calismayi ekledinmi ver elini medeniyet.!! Neyse ,diyorsunki Batinin seviyesini batinin degerleriyle ulasmak istemiyorum yani bunlarin basarisinin altinda ülkeleri ezmekten geciyor.? iste bu büyük yanilgi tekrarliyorum basari calismaktan geciyor .. calismaya kimse engel olamaz sen cok calisiyon diye hic bir ülkenin basina bomba düsmez.! tabii Abd ve ingilizleri karistirmiyorum onlar zaten neyse en azindan avrupayi temsil etmiyorlar.! Avrupanin savaslara taraf olduklarini söylüyorsun.. belkide olmak zorunda kaldilar.. olamazmi.! bati halkini temsil etmeyenler tarafindan ayrica 1974.lerdeki petrol krizini unutmayalim.. savasmislarmi hayir yani savaslara taraf olmuslar.! cünkü avrupa ülkeleri savasa karsi, herseyden önce halki savasa karsi diyor.! ikinci dünya savasi son savaslari olmustur.. soguk savas diyebilirsin artik soguk savasta yoktur ticaret savasi vardir tek tarafli ticaret olamayacagina göre herkesin ticarete katmanin idolojik savasi vardir.. artik bunun dönüsü yoktur Abd nin Iraktaki cikmazida bunu percinlemistir.! yani ticareti bir ülkenin tekeli altinda yönlendirelemez bütün ülkelerin katilimiyla zamanla dengeler yerine oturur ne derece denge saglanir o ayri konu fakat en azindan dünya ülkeleri hizla refaha dogru gider.. Bu arada savasa taraf olmayan ülkeler kac savasin icine girmistir.? örnegin Türkiye ,,, kore örnegi irak örnegi,afganistan örnegi bosna örnegi somali örnegi.. sakin biz oraya baris götürüyoruz demeyin.. buda savasin bir sekli degilmi.. birde ekonomik vede silah gücümüz olsa neler neler yapardik öyle degilmi.!! halkimiz savasa hayir diyebilirmiydi diyebiliyormuki kore örnegi önümüzde dururken.. Allah korusun bugün yunanistanla aramiz ciddi sekilde sorun ciksa hepimiz yürümeye haziriz öyle degilmi , kimse sormaz savasmadanda olamazmi diye..!! Dünyada savasa taraf olmayan ülke varmi.? ve birgün dünyada savaslar bitecekmi dersin. en azindan avrupada bittigini inaniyorum , yoksa dünyada hicmi bir deger kalmadigini düsünüyorsun.. yamyam frankfurt
  5. Ne beklentisi.? beklentiyle yasayanlarin Batida yeri yoktur... buralar yan gelip yatma yeri degil.! Bir aciklamada bulunmak istiyorum 2013.de 300.binden fazla Akaedemisyen acigi olacak tabi o degerlerde olan kisilerin bu ülkelerde yasamaya karar verirse ..!! hic bir sorunla karsilasacagini zannetmiyorum hatta ilk secimlerde bu ülkenin meclisinde yerde alabilir... hatta yeni kanun cikara bilirde artik batinin degerlerini kullanmayin diye... bebeleri artik asilamayada gerek kalmaz .. bebeler dogdugtan itibaren tekrar kundaga baglariz .. ya anlamadigim bizlerin batiyi yakalamak yetmiyorsa .. önüne gecelim yakalama diye derdimiz kalmaz.. olmadi neyi yakalayalim magandadan gecilmeyen ülkemizde... örnegin bugün bakin televizyonlara bir genc is adami kalp kirizinden ölmüs .. onun cenazesinde ünlü bir oyuncu isyan ediyor diyorki böyle varlikli bir Ailenin cocugu devlet hastenelerin kösesinde nasil ölebilir.? buyrun bu hangi maganda sinifina giriyor.! lütfen bunu seyret vede bir aciklama izahi bul..!! zaten bir haberi binkere veriyorlar.. bir zahmet Not ben batici degilim sadece burda yakalanmis güzel degerleri bizim ülkemizinde yakalaya bilmesi bildiklerimle bilmeyenlerle paylasmasam bildiklerimin bir degeri kalirmi.. ama unutmayin bizleri buralardan cekip alacak olanlarda sizlersiniz.. ama lütfen bu sartlarda almayin bizlerin eline bakan ülkemde en az bir kac aile var.. böyle konulari anlatmak bize yakismaz... bu sadece ufak sersenis.. bizler burda ot degiliz emperyalizim icin degil ülkemiz icin yan gelip yatmiyoruz..
  6. Aman jön kardesim ne yapiyorsun.? sen ozaman onlarin istedigi devrimi öncülük yapmis oluyorsun.. devrim demek degilki illahin demokrasisinin gelmesi... sonra bizim ülkemizin devrime ihtiyaci yok var olan yasalarimizin halkimizin katilimiyla atilimlara ihtiyaci var.! dogru ellerde yönlendirilmeye ihtiyaci var.. bir örnek vericem sana yakin olacak sekilde ,, ülkemizde kadinlara her hak verilmistir yasalarda ama uygulama yok.. aynen 70.li yillarda gencligi devrimlere sürüklemeye calisanlarin bayanlari saf disi etmesi gibi.. örnekleri boldur bülent uluer gibi gencleri kaosa sürükleyenlerin bayanlari sifirdan saymasi bilmem anlatabildimmi.. bizler bu du düsünceyle hareket edersek Atamizi gönlümüzden silip atmamiz gerekiyor.. bu bir ikincisi o senin yukardaki gelmez dedigin tehlikeyi davul zurnali davatiye cikarmis olursun.. saygilarimla yamyam frankfurt
  7. Almanyaya gelirmis arada bilin bakalim kimlerin yanina gelirmis... bir tüyo ,bu kisiler kilic kalkan ekibi degil..
  8. SOLCU AVINA CIKANLAR farkediyormusunuz son günlerde solun üzerinde cok duruluyor nedenmi ilimli islama gecebilmenin yollarinin arayisi basladi ülkemizde.? formül ayni formül iran örnegi..!!! cünkü gücleri yetmiyor bir sürü oyunlarla yüzde 47.lere cikan bir katilim ne kadar gercekci birkere gercek sifir elde var sifir... kayseriden baska hangi insan toplulugu sokaklarda sevinc gösterisinde bulundu parmakla sayamazsin.. ama kalkmislar bugün ülkemizde Akp,ye alternatif ariyorlar yani muhalefet buda sol muhalefet olacakmis.? yani sol tekrar ülkemizde var olmaliymis.! nasil bir sol .? bir bilen varmi cumhuriyet meydanlarina inen cogu sol kesim bilincli toplum aslinda gercekten halkin yüzde 70.ni teslim eden bu kesim yeterli gelmedimi.. aranan ne nasil bir sol birsey anladinizmi birileri sol ariyor.. yani su anlama geliyor catisan halk araniyor.? iran formülü uygulanabilmesi icin.! ne kadar ilginc degilmi... cünkü bu halkla bu secimle halki ilimli yani seriatla yönetemezsin .. yarin halk sormaya basliyacak davetlere hanimlarinizida alin gelin ... basörtüsü engel degilki dügünlerde oynamaya basörtüsü engel degilde, vals dansi yapmaya engel olsun buyrun ilimli islama derler .. evet bekliyoruz ülkemizde ilk ilimli eslerinle birarada davetlerde danslarini .. binbir türlü oyunlarla seriata kosanlari degil artik bu halk bu saatten sonra onlarin oyunlarini ciplak gözle izlemek istiyor onlar oynayacak bizler seyredecegiz onlarin artik bizleri oynatmasini izin vermeyecegiz.? buyrun meydan sizin oynayin.. solcu , sagci teröristler yaratamayacaksiniz bu ülkede artik .!! artik sizleri seyrediyoruz ilimlilar irandanda medet ummayin onlarin halkida ilk etapta ne yapacaklarini cok iyi biliyor onlarin zamaninda bilincli halki cok büyük darbe yedi seriatcilar tarafindan.. nasilmi sahi deviren solcularin basina hümeyniyi oturttular bir avuc mollayla. yamyam frabnkfurt
  9. Evet geri alinan haklar hic bir zaman güzel degildir.? evet Avrupa dünyanin en medeni insanlarin yasadigi yerdir insanca yasamanin keyfini cikarirsin.! baska ülkelerin insanlari vede bu medeniyetten kiyisindan kösesinden yararlananlarda farkinda olmadan birnevi yararlanirlar..vede cok hostur... ama o ülkede direk yasiyorsaniz ama bir ülkede yabanci olarak yasamak ne kadar hostur o tamamen ayri konu.? onun icin böyle yazilara cevap vermek seneler alir.! gelelim yasaya cikan yasaya mantik olarak cok hakli fakat genede biraz Almanca ögrendinmi sorun yok .? hersene evlenme cagina gelen kiz olsun erkek olsun esini gene bu ülkede beraberce yasamlarini saglayabilir.. aslinda gercekten bir sorun yok... amac bu ülkede yasayanlarin icerde kendi toplumunla kaynasmalaridir.. mantik olarak esleri Almanca ögrenmeye biraz olsun Alman toplumuna uyum saglanmasi ..!!! Almanlasmasi degil.? cünkü Türkiyeden gelip burda yasayanlar genel olarak Almanca bilmez.. birde esini o ülkeden getirirse bir düsünün..!! kaosu... sonra buralarda disarda bin cesit dil konusulur kimse bu ne konusuyor diye tepki olmaz.! amac dil ögrenmek yasamini Aktüel olarak devam ettirebilmektir.. isyerinde alisveriste iletisimde herhalde bir ülkede ortak bir dili herkes konusabilmeli.. öyle degilmi.. bu ülke zaten ama öyle ama böyle hersene binlerce ülkemizden göc almaktadir.! düsünün Almanca bilmeyen bu birikimin ne gibi sorunlar yaratacagi ilerde yani sorunu cözemeyen bir toplumun parcalarini onlarin cözmeye kalkmasidir bunda aslinda bir abes yani yoktur.. hani biz gururlu ülkenin okumayan dil ögrenmeyenlerin insanlari olarakta zorumuza gidiyor... ozaman dil ögrenecektin bu noktayada gelmezdi.? fakat genede ortada bir ülkeyi yok saymak o ülkeyi dislamak diye bir konum yok.. cünkü bizler ister icine girelim ister girmeyelim bizlerde Avrupanin bir parcasiyiz... buda ayri bir konu.? özal zamaninda bizim ülkemiz kendi yoldaslarimizi bulgaristandan alinca ne hale geldigini unutmayalim.! unutmayalimki Avrupa hersene okadar ülkemizden göc aliyor.! hersey genede ülkemizden gelen insanlarin daha güzel ortak bu ülkede yasamalari icindir.. icerideki insanlarin Alman vatandasligina gecmeleri icin bir sorun yoktur.. gecmek istemeyenlerinde uzun dönem bu ülkede yasiyorsa zaten süresiz oturum haklari vardir.? burasi evet madah ülkedir... yasam olarak insan kalitesi olarak en yüksek seviyededir.. kimse kendi dilinde konusan insanlari yanibasinda bu ne ötüyor demez.... gayet normal istedigin gibi diledigin gibi yasam hakkin vardir... onun icin bu yasa bile agirdir yani ben bu ülkede yasiyorsam almanca bilmem sart degildir.. artik bunada siz karar verin .? cünkü ben avrupanin yalakaligini yapmiyorum. ama gene bu yasa bizlerin adina ciktiysa düsündürücü vede üzücü.... simdilik bukadar diyelim..
  10. Efendi Türkler şurada cevap verdi: muki başlık Güncel Konular
    üç maymun hikayesi , birde yeni moda laf cambazligi hikayesi var.! ne hikaye ne hikaye... bir okusan bir daha okumak istersin
  11. Tamam cok güzel deginmissiniz.? arti niyet eger katilim eslerinle beraber olmassa.! ikincisi elbette bu sekilde olaylar gelisirse gelen misafirlerin esleri birgün bayanlar tarafindan ayrica karsilanacak ve bir davetiyetinin etrafinda bulusulacak.! bu ne anlama gelir.? soruyorum bu saatten sonra neden bu durum yaratilmaya calisilsin herkes artik katilabilmeli öyle degilmi.? istenende bu degilmiydi.? yamyam frankfurt
  12. Bütün dünyayi kapsamaktadir , fakat Türkiye haric.? tabiki hükümet olarak bu projenin icinde yer almassan.! Dünyadaki tüm ülkeler dostumuz yakin iliskiler icinde bulundugumuz müddetce yunanistanda dahil.. evet insan olmak cok zor bir olgu birini düsünürken binleri yok etmek gibi... evet insanlik okuyarak vede ölünceye kadar calisarak insanligini korursun.. baskalarini koruyarak degil.?
  13. iRAN meydan okuyormus.? ne yapalim okusun simdi onumu düsünecegiz bir okusun bakalik nasil okuyormus neresinden okuyormus.. ya anlamadigim biz okumadan denize gömdük canakkalede yurdun dört bir yaninda , ne oldu sonucda.? okudugumuzu icimizde bizlere bin pisman ettirenler var... ya artik anlayin bizler meydan okumadan anlamayiz.!! artik dünya gercegi kalkinma biran önce kalkinma en büyük meydan okuma budur bizim icin bu zamanda biz o dönemleri asali bir asir oldu artik oralara dönmenin anlami nedir.. bizene okumak isteyen okusun bizlerin meydan okumaya ihtiyaci yok ... calismaya ihtiyacimiz var calismaya hemde daha cok calismaya . yan gelip yatmaya degil.! Kisacasi Banane irandan.? Cokmu Madah Ülke birde bir okusun bakalim ben cok merak ediyorum yamyam frankfurt
  14. Resepsiyonlarda artık kadının kendisi de yok Türban krizi nedeniyle resepsiyonlarda başlayan ‘eşsiz’ davet uygulaması Gül’ün Köşk’e çıkmasıyla zirveye yerleşti Gül, 5 Eylül’de Köşk’te vereceği resepsiyona, eşleri türbanlı ya da türbansız bütün davetlileri ’eşsiz’çağırdı AKP’nin iktidara gelmesinden sonra ilk resepsiyon krizi, 23 Nisan 2003’de yaşandı. Dönemin TBMM Başkanı Bülent Arınç, 23 Nisan resepsiyonu için türbanlı eşi Müneevver Arınç’ın da ev sahibi olarak göründüğü davetiyeler gönderdi. Bunun üzerine 10. Cumhurbaşkanı Sezer ve komutanlarla CHP resepsiyonu boykot etti. Dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Org. Hilmi Özkök ise 30 Ağustos resepsiyonunda eşi türbanlı politikacılara eşsiz davet uygulaması başlattı. Sezer de 29 Ekim resepsiyonunda eşi türbanlı politikacılara eşsiz, diğer politikacılara eşli davetiye gönderirken medya mensuplarına eşli davetiye göndermeye devam etti. Herkese ‘eşsiz’ davetiye Gül’ün Köşk’e çıkmasıyla birlikte tüm davetlileri eşsiz çağırma uygulaması başladı. Gül, 28 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı seçilip görevi devraldıktan sonra Çankaya Köşkü’nde bir mini resepsiyon verdi. Bu davet gazeteci Nazlı Ilıcak ile bir-iki kadın milletvekili dışında katılan kadın olmadı ve resepsiyon erkek-erkeğe bir davet görüntüsü kazandı. Gül, Çarşamba günü de Cumhurbaşkanı seçilmesi için kendisini tebrik etmek isteyenler için organize ettiği resepsiyon davetiyelerinde tüm eşleri “devredışı” bıraktı. Köşk’te öğleden önce verilecek davette, eşleri türbanlı ya da türbansız tüm devlet görevlileri, işadamları, gazeteciler eşsiz katılacaklar. Resepsiyona sadece kendileri kordiplomasi mensubu, milletvekili, gazeteci ya da bürokrat oldukları için davet edilen kadınlar katılabilecek. DTP’liler Köşk’e davetli Gül’ün Çarşamba günü Köşk’te vereceği resepsiyon “eşsiz” düzenleneceğinden, davette “türban” krizi yaşanmayacak. Ancak, resepsiyon yine de “kriz” konusu olacak. Resepsiyona siyasi parti genel başkanları, basın yayın kuruluşlarının ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri davet edilecek. Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt ve kuvvet komutanlarının da davetli olduğu Çankaya Köşkü “çalışma resepsiyonuna” aralarında DTP’lilerin de olduğu tüm milletvekillerini de çağırma kararı alındı. Komutanlar katılacak mı? Org. Büyükanıt Zafer Bayramı resepsiyonu Çarşamba günü Gül’ün vereceği resepsiyona, DTP’lilerin ve komutanların katılıp katılmayacakları merak konusu oldu. ............................... Ülkemiz ne zaman kalkinmaya yer ayiracak.? Bu gidisle hic bir zaman gibi görünüyor hersey akisina birakilmis herkes kendi dalgasinda.!!
  15. Hangi sivillesme.! bazilari nedense hep rüya gördügü zaman ..!! rüyalarinda ...,,, Askerler onun üzerine karasapan gibi bastigini zanneder neden .? askerden korkmanin nedeni ..muhakak cok ciddi bir nedeni olmali ... benim bildigim Askere savas acarsan karsinda görürsün...baska nerde görürsün ..!!kaldirim yollarinda görebilirmisin .? kaldirimlarda siviller yürür degilmi yürüyenler yürümesini bilirmi bilmez degilmi hepsi bilmez degilmi ..!! bu bilmeyenleri yürümesini ögrenmeleri icin yazi yazan yazarlar ..bugün hedef tahtasi degilmi... kaldirim taslari medeniyetin ötesinde cok yüksektir düstünmü carptinmi ölüm tehlikesi vardir bunlari yazdinmi hedef tahtasi olursun .. degilmi.! düsmesinler diye yazarsin bunu yapanlarda sivillerdir diye yazarsin.! yollarda arabasi altinda üzerinde duasi var tabiki bunlar tank degil medeniyet arabasina binmis fakat medeniyetin t sini bilmeden yesil isiktan gecen yayalarin üzerine sürersin degilmi.. bu ülkede medeniyete ait ne varsa korumaya kalkarsan ..en sonunda medeniyetle birlikte seni topraga gömmeye calisirlar öyle degilmi.. ne adina tabiki her dönem modaya göre yeni bir ad .. !!! bu dönem sivil ve asker yoksa bizim bilmedigimiz baska güclermi var örnegin Molla Asker .? simdi gidelim hep beraber sivillerin ve askerlerin kullandigi alanlara hangisi daha temiz bakimli ve hangisi medeniyete daha yakin..!! sivile daha yakin ,isterseniz en güvendiginiz yerlerin Tuvaletine kadar hodri meydan..!! Sayin Emin Cölasan senin yazilarini herzaman hatirlayacagiz Türkiyedeki tarihi eserlerimizin hepsini bir araya toplasak onlarin fotograftaki bir karesi kadar sivil olarak medeniyeti yakalayamadik.. sokaklar sivillere ait ? al cocuk arabasini koy cocugunu cocuk arabasini cocugunu temiz hava aldirmak icin cik disari ..!! bu sokaklar sivillere ait yollari yapanlarda sokakta yürüyenlerde arabanin üzerine cikmis medeniyet düskünleride.! ve birde ikaz et öncelik cocuklu Ailelerdir onlar yollarda önceliklidir ..!! sivillerden alacagin cevap ? hayli sivil olacaktir tabi o yollarda sivil yollarda cocuk arabasinla rahat rahat yol alip ilerleye bilirsen .. sivillerle basbasa kalmayanlara sivil hayatin icine ön yargisiz girmelerini diliyorum bir sivil olarak ,,hayirli yolculuklar... bir Asker cikarsa karsiniza sorun nerden geliyorsun neden ciktin karsima.? yazilara gelince degerli yazarlarin onlarin yazilarini anlamak sabir ister..? nedenmi biz insanlarin oynamak istedigimiz oyuna göre anlamaya calistigimiz icin oyuna göre yer ayiririz.. evet degisim basladi kaldirim taslari incelecek .? insanlar düsmesin diye düsünce anti sivil oluyorlar..!! bir dönemde yesile boyaniyordu ama yesil kaldirim taslari sivillesemedi.! Askerimize gelince onlar zaten yesil, anlasilan bizler hep yesil kalacagiz... herkese bol yesillikler diliyorum. yamyam frankfurt
  16. Kardeşlerin para kavgası kanlı bitti 16 Ağustos 2007 Saadet KEFAL/ESKİŞEHİR, (DHA) ESKİŞEHİR’de, iki kardeş arasında alacak verecek meselesinden çıkan tartışma kanlı bitti. 28 yaşındaki Murat Akkurt, 30 yaşındaki ağabeyi Şeref Akkurt’u karnından bıçakla yaraladı Erenköy Mahallesi Bademlitepe Sokak’ta dün gece saat 23.00 sırkalarında meydana gelen olayda, Şeref Akkurt ile kardeşi Murat Akkurt arasında alacak verecek mesellesinden tartışma çıktı. Kavgaya dönüşen tartışma sonunda Murat Akkurt, ağabeyi Şeref Akkurt’u karnından bıçaklayıp kaçtı. Ağır yaralanan Şeref Akkurt olay yerine gelen 112 Acil Servis ambulansıyla Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Olayın ardından polis tarafından yakalanan Murat Akkurt gözaltına alındı. Zanlının sorgulamasının tamamlanmasından sonra adliyeye sevk edileceği bildirildi. BUDA KARDESINI BICAGI TAKMIS
  17. Bunun adı vatan hainliği' ANKA New York Başkonsolosluğu Konsolos Yardımcısı Murat Ömeroğlu, ABD'deki bazı Türkler'in biryerlere gelebilmek için Türkiye'yi kötülediğini belirterek, "Bu olsa olsa vatan hainliğidir" dedi. Bu görev atılmadan önce ABD'deki Türk toplumunun iyi eğitimli olduğunu zannettiğini kaydeden Ömeroğlu, bu konuda bir hayal kırıklığı olduğunu kaydetti. New York Başkonsolosluğu Konsolosluğu'ndaki görevi bugün sona ercek olan Ömeroğlu, ABD'deki Türk toplumunu eleştirdi. New York Başkonsolosluğu'nun son yıllarda vatandaşların işini kolaylaştırmak adına bir çok alanda önemli adımlar attığını ifade etti. E-konsolosluk sistemini kurduklarını böylece daha önce aylar süren işlemlerin daha kısa bir zamanda yapılmasının mümkün hale geldiğini anlatan Ömeroğlu, son olarak Milli Savunma Bakanlığı ile bir çalışma içinde olduklarını, bu projenin tamamlanması durumunda artık askerlik işlemlerinin de kısa sürede tamamlanacağını vurguladı. "VATAN HAİNLİĞİ" Ömeroğlu, 3 yıl görev aldığı ABD'deki Türk toplumu hakkındaki gözlemlerinin sorulması üzerine ise, "Buradaki Türk toplumu beni hayal kırıklığına uğrattı. Gelmeden önce, burada iyi eğitimli insanların yaşadığını zannederdim. Türkiye'de iyi okullarda okuyorlar buraya geliyorlar ama Türkiye adına birşeyler yapmıyorlar. Türkiye lehine faaliyetler düzenlemek bir yana bu tür faaliyetlere katılmıyorlar, Türkiye aleyhine etkinlikleri bildirmiyorlar. Bunları yapanların sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Siz Türkiye'nin okullarında okuyun buraya gelin ve birşeyler yapmayın olacak iş mi? Hatta burada biryerlere gelmek için Türkiye'yi kötüleyenler bile var. Türkiye'yi kötülüyorsanız bunun adı olsa olsa vatan hainliğidir" diye konuştu. "TÜRKLER ABD VATANDAŞI OLSUN" ABD'de örgütlü bir toplum yapısı olduğunu zannettiğini anlatan Ömeroğlu, Rumlar ve Ermeniler çok rahat bir araya gelebiliyorlar ama Türkler'in bunu başaramadığına dikkat çekti. İki kez 'Ermeni Yalanlarına Son Mitingi' düzenlendiğini ancak katılımcı sayısının 300'ü geçmediğini vurgulayan Ömeroğlu, aynı yerde yapılan Ermeni mitingine ise en az 2 bin kişinin katıldığını dile getirdi. Ermeniler'in ABD'li senatörlere para aktardığını kaydeden Ömeroğlu, Türkler'in de bu yönde faaliyet göstermesinin önemine değindi. Hak etmiş Türker'den ABD vatandaşlığı için başvurmalarını ve yakınlık duyduğu siyasi partiye üye olmalarını isteyen Ömeroğlu, "Türkiye ile bağlantılarını koparmasınlar. ABD toplumuna adapte olsunlar ama asimile olmasınlar" şeklinde konuştu.
  18. Azer Bülbül'ün konserinde linç ELAZIĞ’ın Karakoçan İlçesi’nde şarkıcı Azer Bülbül’ün konserinde önde yer kapma yüzünden çıkan kavgada yaklaşık 50 kişinin saldırısına uğrayan 4 çocuk babası 34 yaşındaki Selim Yılmaz, öldüresiye dövüldükten sonra bıçaklandı. ‘Linç’ gibi olayda polis, öfkeli kalabalığın elinden havaya ateş açarak ağır yaralı halde kurtardığı Yılmaz’ı kelepçe takarak hastaneye götürdü. Ancak Yılmaz, burada yapılan tüm müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi. Arabesk şarkıcısı Azer Bülbül, çıktığı turne kapsamında Elazığ’ın Yaklaşık 500 kişinin izlediği konser sırasında iddiaya göre Selim Yılmaz, ön sıralarda yer almak için bir grupla tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Yılmaz, sahne arkasına kaçarak kendisini korumaya almak istedi. Ancak burada da grubun saldırısına uğrayan Yılmaz, bu kez elindeki bıçakla Azer Bülbül’ün şarkı söylediği sahneye fırladı. SAHNEDE DE SALDIRDILAR Ancak konseri izleyenlerden bir grup Selim Yılmaz’ı sahnede elinde bıçakla görünce, bu kez ellerinde geçirdikleri bira kasaları, bira şişeleri, sopalar, sandalyeler ve sahne merdivenleriyle saldırdı. Aldığı darbelerle yere düşen Yılmaz’ı sahneden indiren öfkeli kalabalık bu kez yerde dövmeye başladı. Yaklaşık 50 kişinin saldırısına uğrayan Yılmaz’ı öfkeli grubun elinden polis havaya ateş açarak kurtardı. Ancak yaşanan arbedede aldığı darbelerle baygın olan Yılmaz’ın bu arada bıçaklandığı da belirlendi. POLİS KELEPÇE TAKIP HASTANEYE GÖTÜRDÜ Polis, Selim Yılmaz’ı öfkeli kalabalığın arasından kurtardıktan sonra ellerini arkadan kelepçeledi. Polis minibüsüne bindirilen Yılmaz, yaklaşık 100 metre uzaklıktaki Karakoçan Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Bir dinlenme tesisinde kasiyer olarak çalıştığı belirtilen Selim Yılmaz, burada yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Doktorlar ilk belirlemelere göre baldırından bıçaklanan Yılmaz’ın kan kaybından yaşamını yitirdiğini söyledi. Yılmaz’ın cesedi otopsi yapılmak üzere Elazığ Fırat Üniversitesi Fırat Tıp Merkezi’ne gönderildi. Polis, olaydan sonra yaklaşık 10 kişiyi gözaltına alırken, geniş çaplı soruşturma başlattı. Selim Yılmaz’ın konser öncesinde şarkıcı Azer Bülbül'le çektirdiği hatıra fotoğrafında neşe içinde poz verdiği görüldü. Nursel ŞENGEZER/KARAKOÇAN (Elazığ), (DHA) POLİS KELEPÇE TAKIP HASTANEYE GÖTÜRDÜ
  19. Saddam bile sondakikaya kadar entrika rüyasi görüyordu.! ülkesi adina genede herseyin basi egitim.. SIRF OMU GÖRÜYORDU DERSINIZ , Hani bir Meshur laf vardi simdi Cin sisesinden cikti diye.! yamyam frankfurt
  20. Ertuğrul ÖZKÖK Çölaşan'la veda yemeği ÖNCEKİ gün İzmir’de Deniz Restoran’da Emin Çölaşan’la yemek yedik. Emin’le zaman zaman bu tür yemekler yer, sohbet ederiz. Bu defaki sohbetimizin niteliği farklıydı. Hürriyet olarak Çölaşan’la el sıkışacaktık. Tahmin edersiniz ki, benim için zor bir sohbetti. Emin’le Hürriyet’te aşağı yukarı aynı yıllarda çalışmaya başladık. Ben gazetenin Ankara temsilcisiydim, o da haftalık sohbetler yapıyordu. İkimiz de aşağı yukarı aynı yıllarda günlük yazı yazmaya başladık. Bazen aynı görüşlerde birleştik, bazen de çok farklı noktalarda yer aldık. Son yıllarda Çölaşan’la Hürriyet arasında bazı sorunlar çıkmaya başladı. Sonunda iş, gazetenin kurumsal kimliği ile çatışma noktasına geldi. * * * Hemen aklınıza şu soru gelecektir. Acaba siyasi bir mesele mi? Hayır kesinlikle böyle bir şey yok. Öyle olsaydı, yazar kadromuza Yılmaz Özdil gibi Türkiye’nin en çok okunan, en muhalif seslerinden birini katmazdık. Öyle olsaydı, Oktay Ekşi, Bekir Coşkun, Tufan Türenç, Özdemir İnce, Yalçın Doğan, Yalçın Bayer gibi güçlü muhalif yazarlar bu logo altında yazıyor olmazdı. Çölaşan geçen 20 yıl boyunca istediği her şeyi yazdı. Yüklü tazminatlar ödeme pahasına bunlara ses çıkarmadık. Hürriyet bundan 5 yıl önce yeni yayın ilkelerini belirledi. Bu ilkeler, yeni ve çağdaş bir yayıncılık anlayışının temel taşlarıydı. Kişi hakları, hakaret, takıntı gibi konularda daha titiz bir yayıncılık sürdüreceğiz. Bunda kesin kararlıyız. İşte bu noktada Çölaşan’la bazı anlaşmazlıklar çıkmaya başladı. Hepimiz o kurumsal kimliğe saygı göstermek, onun koyduğu yayın ilkelerini benimsemek zorundayız. Peki yazarların bunu kabul etmeme hakkı yok mu? Var elbet. O zaman yapacağımız iş, kendimizce daha uygun gördüğümüz bir yerde mesleğimizi devam ettirmektir. * * * Türkiye çoğulcu bir ülke. Bu ülkede gazete olarak sadece Hürriyet yok. Gazetelerde muhabirlerin işine son verildiği gibi, yazarların da verilebilir. Genel yayın yönetmenlerinin de... * * * Herhalde Çölaşan’la sohbetimizin nasıl bir havada geçtiğini merak ediyorsunuzdur. Bana göre her zamanki üslup ve samimiyet içinde geçti. Daha çok ben konuştum, o dinledi. Sonunda yine el sıkışarak ayrıldık. Tabii hem 22 yıllık arkadaşlık hem genel yayın yönetmenliği açısından hüzünlü bir ayrılık olduğunu söyleyebilirim. Dün Emin Çölaşan’ın ayrılması dolayısıyla verilen tepkilere baktığımda şunu anlıyorum. Hürriyet bu ülkenin en temel üç beş müessesesinden biri. Şöyle yakın döneme bir göz atın. Türkiye’nin en muhalif seslerinden biri Necati Doğru’nun Sabah Gazetesi’nde işine son verildi. Benim hatırladığım tek satır yazı çıkmadı. Daha geçenlerde Yılmaz Özdil, Sabah’tan ayrıldı. Çıt yok. Bundan iki üç yıl önce Tuncay Özkan, Akşam gazetesinden kovuldu. Kimsenin kılı kıpırdamadı. Mehmet Barlas, Cengiz Çandar, Mehmet Ali Birand ve daha başka kaç köşe yazarı çalıştığı gazetelerden çıkarıldı. Birkaç arkadaşı dışında hatırlarını soran bile olmadı. Onların her biri büyük yazardı. O zaman... Acaba yazdıkları gazeteler mi küçüktü... Hürriyet’e gelince, işin rengi değişiyor. Bir muhabirin işine son verilmesi bile olay oluyor. "Büyük gazete" olmanın bedeli var. Başkaları hep küçük kalmaya, kendilerini küçük görmeye devam ettikçe, biz olduğumuzdan da büyük görüneceğiz ve bu bedeli ödemeye devam edeceğiz. * * * Hürriyet şimdi önümüzdeki 10 yıla hazırlanıyor. Kadrolar gençleşiyor. Çağdaş yayın ilkeleri yerleşiyor. Eski güçlü yazarlarının yanı sıra, yeni, genç ve güçlü muhalif sesler yükseliyor. Kimsenin kuşkusu olmasın, biz iktidarlar karşısında en güçlü müessese, en güçlü ses olmaya devam edeceğiz. Emin Çölaşan’a gelince... O güçlü bir kalemdir. Türkiye’de birçok gazete var. Mutlaka bir başka gazetede sesini duyurmaya devam edecektir. Türkiye çoğulcu bir toplum. Burada olmazsa başka yerde. Başkaları oralarda olmazsa, burada... Bu duygularla Çölaşan’a "Güle güle" diyorum. ........................................... ............................ Hatirlayalim daha düne kadar ne diyordu bu sahis ... ya ülkeyi terkeder , yada belimi silahi koyup sokaga cikarim.. evet bu sahis sayin Ertuğrul ÖZKÖK ne olduda böyle bir yaziyla ne teminati aldida.! böyle gülü gülü diyebiliyor bu gazeteyi büyük dedigi gazeteyi yaratan Emin Çölaşan,dir sonra kalkip bla bla üretiyorsun bir insana .. bir büyük degerli yazara .. arkasindan böyle karekterli yazi yazabiliyorsun.. hepiniz elinsaf oldunuz.! yabancilarin diline dolanan kelimeyle ugurluyor daha sicak yazilar bulamamismi külhanbeyi öyle ya dün toplumun karsisinda silahi sarilmaktan bahsediyordu.? koca cumhuriyet meydanlari bile ,, silahin adini almadi vede ülkeyi terk etmekten bahsetmedi.. unutma.. Hürriyeti ugurluyorsun.. unutma kendi hürriyetini kendi vicdaninida ,,kos silahi eline al.. yigit Ertuğrul ÖZKÖK Hem adama sorarlar sen kimsin He. yamyam frankfurt
  21. iste bizleri Türkiyemizi bekleyen tehlike ,gerci beklemeyide gectik .! ama herneyse iste ufak gibi görünen dergiler, dergi degil dergiler ,bu dergilerin yazilari nereye akiyor.? bir akarsuyu ele alin nerede birikiyor herhalde biryerlerde birikim olusuyor.. bunun adresi neresi... iste bu kadar hassas konulari her yazar göremez.! iste bu tehlikeyi görenede böyle önlem alirlar.! bir arkadasta burada cumhuriyet gaztesinde yazmaya devam eder diyor... orda bu sekilde yazanlarinda sonlarida hayli degisik .. emin çölaşanın yazdığı gazete hangi gazetedir?? demissin,, iste bu acidan sadece postanalaniyor.. tradejisi büyük ..!! genede büyük yazar emin çölaşana gecmis olsun öyle ya ,,, ya cumhuriyet gaztesinde olsaydi..!!! yamyam frankfurt
  22. ya anlamadigim bu ülkeyi senin idolin olan bir parti yönetiyor , vede bu kadar sikayetci olabiliyorsun biz birseyler söyledikmi iyi yönetemiyorlar diye ozaman toz kondurmuyorsun ... herseyin basi egitim diye bagiriyoruz onada destek vermiyorsun.. bende ozaman sana diledigin bir ortama kavusman icin bir temenni ettim .. yani yazina bir atifta bulunduk herhalde kendin yazip kendin okumak icin yazmiyorsundur.! genede demek oluyorki ozaman taraftarlarina anladigim kadariyla artik Akp.de kesmiyor... yamyam frankfurt
  23. evet ben forumu taradim bu ülkeyi Akp yönettikce darbe gelmez bu bir şaka degil.. bu yazi ilgimi cektigi icin arastirmaya deger buldum. Saygilar yamyam frankfurt
  24. Arkadasim issallah Tanrim sana bu ülkede gönlüne göre bir yönetim nasip eder.! yamyam frankfurt

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.