iLyAdA

düş yağmurları dün felekten bir gündü a canım, kahkahalarında boğuldum. düştüm gamzelerine, kayboldum... ellerim ellerinde sımsıcak, terli yüreğinden öptüm seni. dün duymasınlar sevincimi diye, dudaklarımı yumdum.. aşkın şerbetini içtim,yudum yudum sen ben oldun, ben sen oldum.. sonra bir an kaybettim seni yitik bir çocuk gibi ağladım , elim yetmedi, görmedi gözlerim uzanamadım... anladım ki aslında yoktun sen, ben sadece düş yağmurlarında ıslandım... iLyAdA

Beyler, yorulmayın ıı ıhhh bulamazsınız..

Geçen bir yerde de sordum, boşa mı öldün yoksa Uğur diye? Gidişata bakınca.....

umudun tozu avuçlarımda gecenin karası pusmuş gözbebeklerime hasretin isli kokusu sinmiş tenime tüm rüyalarım artık seninle ben üstüne yalvardım daglara sessizce egsin başını diye bu hasret çekilmiyor yol versen yüregime seslendim dün gece sevda yeline savurdu sesimi kendisiyle birlikte oldugun yere git dedim gör onu benim gözlerimle tembihledim sıkıca ulastı mı bilmem sana uzat ellerini aşkım umudun tozu avuçlarımda... iLyAdA

Canım hoşgeldin, arkadaşlar,MiLagros çok yakınımdır aynı zamanda kendi sitemin global moderatörüdür, süperdir

Sen de benim için öylesin murti, bir kardeş, bir dost teşekkürler herşey için..

Ahmet hayırlarla bitir dön inşallah, sevgilerimi yolluyorum sana..

Defterime gelip kendilerinden iz bırakan tüm arkadaşlarıma teşekkürler, sizleri çokkkkkk seviyorum..

Az evvel döndüm Antepten, 40 günü geride bıraktık ama yok bu acı külleneceğe hiç benzemiyor.. LaRsiE_ sağol iletin için ama biz insanoğulları benciliz biraz sanırım, almayı seviyoruz da vermeyi kabullenemiyoruz...Suheda, yüreğine sağlık....Sağlıcakla kalın...

O güzel gözlerinin , güzel bakışı beni melek görmüş sadece Dilerim herşey istediğin gibi gider hayatında HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM Seni, anlatabilmek seni. İyi çocuklara, kahramanlara. Seni anlatabilmek seni, Namussuza, halden bilmeze, ***** yalana. Ard- arda kaç zemheri, Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu. Dışarda gürül- gürül akan bir dünya... Bir ben uyumadım, Kaç leylim bahar, Hasretinden prangalar eskittim. Saçlarına kan gülleri takayım, Bir o yana Bir bu yana... Seni bağırabilsem seni, Dipsiz kuyulara, Akan yıldıza, Bir kibrit çöpüne varana, Okyanusun en ıssız dalgasına Düşmüş bir kibrit çöpüne. Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin, Yitirmiş öpücükleri, Payı yok, apansız inen akşamlardan, Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene, Seni anlatabilsem seni... Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır Üşüyorum, kapama gözlerini... Ahmed Arif

mutlu yıllar dostlarım , hepinize... herşey gönlünüzce olsun...

umudun tozu avuçlarımda gecenin karası pusmuş gözbebeklerime hasretin isli kokusu sinmiş tenime tüm rüyalarım artık seninle ben üstüne yalvardım dağlara sessizce eğsin başını diye bu hasret çekilmiyor yol versen yüregime seslendim dün gece sevda yeline savurdu sesimi kendisiyle birlikte olduğun yere git dedim gör onu benim gözlerimle tembihledim sıkıca ulaştımı bilmem sana uzat ellerini aşkım umudun tozu avuçlarımda... iLyAdA

Rüzgar Deli esen bir rüzgarla, Deryadan deryaya daldım. Zamansız savurdu beni Parçalandım ufalandım... Nasıl oldu anlamadan, Aşkın narına boyandım. Sert bir kayaya benzerdim Zerrelendim, toprak oldum... Niobe kıskanır beni Hüznünün çoğunu çaldım. Bir yıldız kaydı semada İşte ben onunla yandım... iLyAdA

Rüzgar Deli esen bir rüzgarla, Deryadan deryaya daldım. Zamansız savurdu beni Parçalandım ufalandım... Nasıl oldu anlamadan, Aşkın narına boyandım. Sert bir kayaya benzerdim Zerrelendim, toprak oldum... Niobe kıskanır beni Hüznünün çoğunu çaldım. Bir yıldız kaydı semada İşte ben onunla yandım... iLyAdA

Babam... " hastane önünde incir ağacı doktor bulamadı bana ilacı" eskiden de ağlatırdı bu türkü ama böyle değil başka bir diyardayım şimdi ben ben de değil yüreğimden dökülenler kandır yaş değil kasım hiç bir ay sen gibi kalleş değil yüreğime düşen ateş asla sönecek değil babam ben seni görmeye gitmiştim gömmeğe değil "susmalı şimdi artık bilirim susmazsam kan kusacak kalemim" İLyAdA

İkimize Sen geldiğinde, Kardelenler açacak yüreğimin en kuytu yerinde Kızgın lavlar akmıştı biliyorsun gittiğinde... Sen geldiğinde, Küçük bir kızın gülüşü yerleşecek gözbebeklerime Tuzlu bir deniz bırakmıştın ya içimde... Sen geldiğinde, Dudaklarım titreyecek ruhumla birlikte Nasıl titrediyse sana gitme dediğinde... Sen geldiğinde, İçimde ki tüm sönmüş fenerler yanacak hep birlikte Hatırlarsın, tüm şehir kararmıştı gidişinle... Sen geldiğinde.... Sen geldiğinde...... Ama yoksun işte !!! iLyAdA

İkimize Sen geldiğinde, Kardelenler açacak yüreğimin en kuytu yerinde Kızgın lavlar akmıştı biliyorsun gittiğinde... Sen geldiğinde, Küçük bir kızın gülüşü yerleşecek gözbebeklerime Tuzlu bir deniz bırakmıştın ya içimde... Sen geldiğinde, Dudaklarım titreyecek ruhumla birlikte Nasıl titrediyse sana gitme dediğinde... Sen geldiğinde, İçimde ki tüm sönmüş fenerler yanacak hep birlikte Hatırlarsın, tüm şehir kararmıştı gidişinle... Sen geldiğinde.... Sen geldiğinde...... Ama yoksun işte !!! iLyAdA

İkimize Sen geldiğinde, Kardelenler açacak yüreğimin en kuytu yerinde Kızgın lavlar akmıştı biliyorsun gittiğinde... Sen geldiğinde, Küçük bir kızın gülüşü yerleşecek gözbebeklerime Tuzlu bir deniz bırakmıştın ya içimde... Sen geldiğinde, Dudaklarım titreyecek ruhumla birlikte Nasıl titrediyse sana gitme dediğinde... Sen geldiğinde, İçimde ki tüm sönmüş fenerler yanacak hep birlikte Hatırlarsın, tüm şehir kararmıştı gidişinle... Sen geldiğinde.... Sen geldiğinde...... Ama yoksun işte !!! iLyAdA

MUM Yokuş aşağı yuvarlanıp giden Kristal bir kolyenin tanelerine, Takıldı gitti çocukluğum. Koştum peşinden Sadece bir kaç taneydi elimde avucumda kalan... Oturdum bir kaldırım kenarına Üsküdar''da Ağladım içimi çeke çeke Nasıl söylerim anneme ... Hep derdi, Sokakta takma diye... Sonra, Bir kanat çırpışı, bir ses geldi kulağıma Baktım ki gökyüzüne Yitirdiğim o çocukluk, Ak bir güvercin kanadında gökyüzüne süzülmekte... Hayat bir göz kırpışı lahza da akıp gidiyor Saçları örgülü bir kız çocuğunun sapına kadar yaladığı bir lolipop misali tatlı, İhtiyar bir hamalın sırtında zorla taşıdığı küfe kadar ağır.. Bazen; Herşeyden, herkesten vazgeçiyorum İlahi bir el uzanıp mumları söndürse diyorum... iLyAdA

MUM Yokuş aşağı yuvarlanıp giden Kristal bir kolyenin tanelerine, Takıldı gitti çocukluğum. Koştum peşinden Sadece bir kaç taneydi elimde avucumda kalan... Oturdum bir kaldırım kenarına Üsküdar''da Ağladım içimi çeke çeke Nasıl söylerim anneme ... Hep derdi, Sokakta takma diye... Sonra, Bir kanat çırpışı, bir ses geldi kulağıma Baktım ki gökyüzüne Yitirdiğim o çocukluk, Ak bir güvercin kanadında gökyüzüne süzülmekte... Hayat bir göz kırpışı lahza da akıp gidiyor Saçları örgülü bir kız çocuğunun sapına kadar yaladığı bir lolipop misali tatlı, İhtiyar bir hamalın sırtında zorla taşıdığı küfe kadar ağır.. Bazen; Herşeyden, herkesten vazgeçiyorum İlahi bir el uzanıp mumları söndürse diyorum... iLyAdA

umudun tozu avuçlarımda gecenin karası pusmuş gözbebeklerime hasretin isli kokusu sinmiş tenime tüm rüyalarım artık seninle ben üstüne yalvardım dağlara sessizce eğsin başını diye bu hasret çekilmiyor yol versen yüregime seslendim dün gece sevda yeline savurdu sesimi kendisiyle birlikte olduğun yere git dedim gör onu benim gözlerimle tembihledim sıkıca ulaştımı bilmem sana uzat ellerini aşkım umudun tozu avuçlarımda... iLyAdA