Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Nüans

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    317
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    7

Nüans tarafından postalanan herşey

  1. hayır "sade" efendim güvenle, keyifle içiniz...
  2. yeşil çayda var !
  3. kahve isteyen varmı?
  4. @@İNTERLOCK ???? sizce sizce ?
  5. Hala bulamadım o evi.. arıyorum... bulucakmıyım acaba
  6. Nüans

    GÜNAYDIN

    Günaydın, Herkese mutlu hafta sonları diliyorum
  7. bazen hayata krema eklemek gerekir! Güzel geçsin hafta sonunuz
  8. ANIT KABİR Burası neresidir, nasıl gidilir, Nedir ne değildir v.b. açıklamaları yapamayacağımdan .. yapmaya yüreğimin el vermediği.. fakat gerçekten aklı başında bir birey "insan" 'ın sonsuz şükranlarını ileteceği tek adres! Yer: Malesefki BUGÜN'kü ANKARA!
  9. Nüans

    GÜNAYDIN

    Mutlu günler herkese... Günaydın
  10. MAŞUKİYE Kocaeli, İlimizin Doğusuda Sakarya ile sınır olan beldemiz,hem Sapanca gölünün kıyısında ,hemde Kartepe zirvesinin eteklerinde olması nedeniyle tüm mevsimleri ayrı güzellikte yaşamaktadır.Sapanca gölünde Su kayağı yapılabilmekte ve Eski Seka Kampının olduğu bölgede bir tesis bulunmaktadır.İlimizde dağ turizmi açısından çok elverişli bir konumda olan Kartepe,İzmit'in güney doğusundadır.Yüksekliği 1606 m'dir. Çam, kayın, ıhlamur ağaçlan ve rengarenk çiçeklerle çevrilmiş yoldan Kuzu Yaylası'na gelindiğinde temiz havanın, panoramik manzaranın ve vahşi doğanın birbiriyle kaynaştığı görülür.Kış sporlarının yapıldığı diğer turistlik bölgelerimizden deniz manzarasına sahip birkaç dağdan biri olması nedeniyle ayrı bir güzellik taşıyan Kartepe, yaz ve kış faydalanılabilecek bîr özelliğe sahiptir. Kartepe ormanları ve Kuzu Yaylası,günübirlik turizme'de hizmet vermekte, gelenlerin tüm ihtiyaçları karşılanmaktadır. Günümüzde bahar ve yaz aylarında gezilmeye daha elverişli olan Kartepe yapılan otel ve kayak pistleriyle kış sporları için'de ideal bir merkez haline gelmiştir.İstanbul'a 120 Km , İzmit'e 37 Km, Maşukiye'ye 17 Km uzaklıktaki Kartepe özellikle Büyük merkezlere uzaklığı,dağ yolunun sürekli açık olması ve gelenlerin her türlü ihtiyacının rahatlıkla karşılanabiliyor olması ile cazip bir merkez olmaktadır.
  11. Nüans

    GÜNAYDIN

  12. Çay almazmısınız?
  13. Mardin Mardin, mimari, etnografik, arkeolojik, tarihi ve görsel değerleri ile zamanın durduğu izlenimini veren Güneydoğunun şiirsel kentlerinden biridir. Mardin'de, farklı dini inanışlar paralelinde, sanatsal açıdan da tarihi değeri olan camiler, türbeler, kiliseler, manastır ve benzeri dini eserler barındırmaktadır. Mardin, İpek Yolu güzergahında olup, 5 han ve kervansaray mevcuttur. Şehrin kesme taş işçiliğiyle yapılan evleri dikkat çekmektedir. Süryani ve Ermeni mimarisinin tipik örnekleri olan bu evler ve islam mimarisinin oluşturduğu cami ve medreselerle Mardinin açık hava müzesi görünümü tamamlanmaktadır. Kente hakim bir tepede etkileyici Mardin Kalesi bulunur. Evliya Çelebi yazdığı Seyehatnamade kaleyi ve ele geçirilmesinin zorluğunu şöyle tarif eder: "Hendeği olmayan kalenin etrafı cehennem çukurunu hatırlatan derinlikte tıraşlanıp parlatılmış kayalardır. Birçok mağaraları, karanlık pusu yerleri, on sene kuşatmaya yetecek su sarnıçları vardır. Yalçınlardan inen yağmurun bir damlası heba edilmeyip kaya yollarından sarnıçlarına gider.."
  14. Batman-Hasankeyf Hısn-Kayfa Dicle nehrinin güney sahilinde Diyarbakır'a Su yolu ile 110 Cizre'ye 85 km. Uzaklıktadır. Hısn kale-hisar anlamındadır. Sonradan kısaltılarak Hısn-Kayfa olmuştur Cumhuriyetin ilanından sonra Türkçe fonotiğe uydurularak Hasankeyf şeklini almıştır. Şehrin kimler tarafından kurulduğu kesinlikle bilinmemektedir. Sadece ilk çağda “CEFA“ adını taşıdığı ve bir Süryani Piskoposluğun merkezi olduğu bilinmektedir. İnşa edilidiği arazinin kolaylıkla işlenmeye müsait olması yüzünden kasabanın çevresi mağaralarla doludur. Arazinin bu müstesna kabiliyeti daha ilk devirlerde bu tabii mağaraların ilk insanlar tarafından barınma merkezi olarak kullanıldığını göstermektedir. Buna bir de Hısn-Kayfa'nın kurulduğu yerin sakeri ve iktisadi önemi eklenince kasabanın bütün ortaçağ boyunca önem ve kıymetini muhafaza etmesinde amil olmuştur. Hasankeyf Diyarbakır- Cizre yolu üzerinde Dicle nehrinin doğu kenarındadır. Diyarbakır ile Dicle'nin aşağı kısımlarında şehir ve kasabalar arasında nakliyat ilk zamanlardan beri su yolu ile yapılırdı. Diyarbakır'dan güneye doğru giden anayol Dicle vadisini takip ederdi. Bu iki neden dolayısyla Hasankeyf askeri ve iktisadi önemini asırlar boyunca muhafaza etmiştir. Diyarbakır'dan kalkan Kelekler Hasankeyf yol vermedikçe Güneye inemezlerdi. Yukarıdan gelen karayolu üzerinde de Hasankeyf aynı rolü oynardı. Bu nedenle Hasankeyf Diyarbakır-Cizre kara ve su yolları üzerindeki stratejik ve ekonomik görevini asırlar boyunca elden bırakmamıştır.... Yeniden Yaşatılması dileklerimle...
  15. Antalya- Aspendos Aspendos veya Belkıs Antalya ili Serik ilçesinde bulunan Belkıs köyünde yer alan anfi tiyatrosuyla meşhur bir antik kenttir. Aspendos, Serik ilçesinin 8 kilometre doğusunda, Köprüçayı'nın dağlık bölgesinden düzlüğe ulaştığı yerde M.Ö. 10. yüzyılda Akalar tarafından kurulmuş ve antik devrin mamur zengin kentlerinden biridir. Buradaki Tiyatro M.S. 2. yüzyılda Romalı'lar tarafından inşa edilmiştir. Kent biri büyük, biri küçük iki tepe üzerine kurulmuştur. Aspendos'un en önemli yapısı tiyatrosudur. Antik tiyatrolar arasında en iyi şekilde korunanarak gelmiş bir açık hava tiyatrosudur. Bu tiyatro Anadolu'daki Roma Tiyatrolarının günümüze sahnesi ile ulaşabilen en eski ve sağlam bir örneğidir. Mimarı Aspendos'lu Theodorus'un oğlu Zenon'dur. Antonius Piu zamanında yapımına başlanmış Marcus Aurelius zamanında tamamlanmıştır (138-164). Tiyatro, kentin yerli tanrıları ile imparator ailesine sunulmuştur. Bir de Aspendos Antik Tiyatrosu'nun küçük bir öyküsü var. Aspendos kralının bir zamanlar herkesin evlenmek istediği çok güzel bir kızı vardır. Kral kızını kime vereceğini bilemediği için halka, "Kim halkımız, kentimiz için en yararlı şeyi yaparsa kızımı ona vereceğim" diye duyurur. Bunun üzerine iki ikiz kardeş iki büyük yapı yaparlar. Biri kente çok uzaklardan, karmaşık yolları birçok zorluğu geçerek, su getiren su kemerleri; öteki ortasında yere metal para atıldığında üst sıralardan bile sesinin duyulduğu dünyanın akustik olarak en iyi tiyatrosudur. Kral su kemerlerini gördükten sonra kızını su kemerlerini yapana vermek ister. Bunun üzerine tiyatronun mimarı Zenon krala bir oyun oynar. Kral tiyatronun üst sıralarında gezerken bir fısıltı duyar: "Kral kızını bana vermeli." Akustiğe hayran kalan kral kızını büyük bir kılıçla ikiye ayırır ve kardeşlere verir. not: kızceyize yazık olmuş
  16. Denizli-Pamukkale Pamukkale, güneybatı Türkiye'deki Denizli ilinde doğal bir mevkidir. Kent kaplıcaları ve akan sulardan kalan karbonat mineralleri teraslarını, travertenleri kapsamaktadır. Türkiye'nin Ege bölgesinde, ılıman bir iklimi olan Menderes nehri vadisinde bulunur. Eski Hierapolis kenti, toplam 2700 metre uzunluğunda, 600 metre genişliğinde ve 160 metre yüksekliğindeki beyaz "kalenin" üzerine inşa edilmişti. Pamukkale, Denizli'nin 20 km uzaktaki merkezindeki vadinin karşı tarafındaki tepelerden görülebilir. 5-10 km yakınında Laodikya antik kenti bulunur. 5 km ilerisinde ise uluslararası bir termal merkez olan Karahayıt köyü vardır.
  17. İzmir - Efes İzmir İli Selçuk İlçesi sınırları içindeki antik Efes kenti'nin ilk kuruluşu M.Ö. 6000 yıllarına, Neolitik Dönem olarak adlandırılan Cilalı Taş Devri'ne kadar inmektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalar ve kazılarda Efes çevresindeki höyükler (tarih öncesi tepe yerleşimleri) ve kalenin bulunduğu Ayasuluk Tepesi'nde Tunç çağları ve Hittitler'e ait yerleşimler saptanmıştır. Hititler Dönemi'nde kentin adı Apasas'tır. M.Ö. 1050 yıllarında Yunanistan'dan gelen göçmenlerin de yaşamaya başladığı liman kenti Efes, M.Ö. 560 yılında Artemis Tapınağı çevresine taşınmıştır. Bugün gezilen Efes ise, Büyük İskender'in generallerinden Lysimakhos tarafından M.Ö. 300 yıllarında kurulmuştur. Hellenistik ve Roma çağlarında en görkemli dönemlerini yaşayan Efes, Asya eyaletinin başkenti ve en büyük liman kenti olarak 200.000 kişilik nüfusa sahipti. Efes, Bizans Çağında tekrar yer değiştirmiş ve ilk kez kurulduğu Selçuk'taki Ayasuluk Tepesi'ne gelmiştir. 1330 yılında Türkler tarafından alınan ve Aydınoğulları'nın merkezi olan Ayasuluk, 16.Yüzyıl'dan itibaren giderek küçülmeye başlamış, 1923 yılında Cumhuriyetimizin kuruluşundan sonra Selçuk adını almış ve bugün 30.000 kişilik nüfusa sahip turistik bir yerdir. Efes Antik dünyanın en önemli merkezlerinden biri olan Efes, İ.Ö. 4.bine dek giden tarihi boyunca uygarlık, bilim, kültür ve sanat alanlarında her zaman önemli rol oynamıştır. Doğu ile Batı (Asya ve Avrupa) arasında başlıca kapı durumunda olan Efes önemli bir liman kenti idi. Bu konumu Efes'in çağının en önemli politik ve ticaret merkezi olarak gelişmesini ve Roma Devrinde Asia eyaletinin başkenti olmasını sağlamıştır. Ancak, Efes antik çağdaki önemini yalnızca büyük bir ticaret merkezi olarak gelişmesini ve başkent oluşuna borçlu değildir. Anadolu'nun eski anatanrıça (Kybele) geleneğine dayalı Artemis kültünün en büyük tapınağı da Efes'de yer alır. Bu tapınak dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilir. Efes tarihi boyunca birçok kez yer değiştirdiğinden kalıntıları geniş bir alana yayılır. Yaklaşık 8 km²lik bir alana yayılan bu kalıntılar içinde kazı-restorasyon ve düzenleme çalışmaları yapılmış, ziyarete açık olan bölümlerdir...
  18. Kırklareli - Kıyıköy Pabuçdere ve Kazandere dereleri Karadeniz'e bu kasabadan dökülmektedir. Kasabanın etrafı ormanlarla kaplıdır. Kasaba yakınındaki Bahçeköy manda yoğurduyla ünlüdür. İstanbul'dan günübirlik turlar veya geziler için uygundur...Ayrıca, Karyalılarca kurulduğu kabul edilen Kıyıköy'ün antik çağdaki adı Salmydessos'tur.
  19. yenmessmi sevilmezmi bu .. off off süper harika birşeydir bu.. bizde azcık yaş geçince yiyemiyceskii
  20. Bursa/Uluabat Gölü Bursa'ya 34 km uzaklıktaki Uluabat Gölü, yapısı itibarıyla değişik türden yüzbinlerce su kuşuna beslenme ve barınma olanağı sağlıyor. Su içinde yaşayan canlılar için de zengin bir yapıya sahip gölde 21 çeşit balık bulunuyor.Uluabat Gölü, (Apolyont veya Öka olarak da bilinir)...
  21. Gevhernik Kalesi (I. Derece Arkeolojik Sit Alanı) Yavuzköy (Seyir Tepesi) Satlel Kalesi Artvin; Arazi bakımından genel olarak dağlıktır. İlin Arhavi ve Hopa ilçeleri, Karadeniz ile denize paralel uzanan Doğu Karadeniz Dağları arasında kalan dar bir düzlük alan üzerine kuruludur. İlin Karadeniz'e olan kıyı uzunluğu 34 kilometredir. Kıyıdan iç bölgelere doğru gidildiğinde arazinin birden yükseldiği görülür. İl sınırları içinde 30'a yakın akarsu vardır. Bunlardan Karadeniz'e dökülenler hariç diğerleri Çoruh Nehri'nin kollarıdır. İlin muhtelif yerlerinde çok sayıda doğal göl vardır. Bunlardan; Şavşat ve Borçka ilçelerinde bulunanları doğal güzellik ve turizm açısından en önemlileridir. Artvin'in iklimi Karadeniz iklimidir. Kıyı kesimlerinde ılık ve yağışlı iklim tipi egemendir. Artvin merkezinin de ılık ve yağışlı bir iklim tipi vardır. İlin yüksek kesimleri diğer Karadeniz bölgesi illerinde de olduğu gibi kışları kar yağışlıdır. En yakın havaalanı Gürcistan - Batum havaalanıdır. Artvin Merkez'den Sarp Sınır Kapısı'na kadar 88, Gürcistan tarafında ise 13 km. olmak üzere 101 kilometre uzaklıktadır. Atatürk ve Sabiha Gökçen Havalimanlarına yapılan uçuşlara Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları nüfus cüzdanı ile binebilmektedir. Diğer havaalanları Erzurum (226 km.), Kars (215 km.) ve Trabzon (233 km.) illerinde bulunmaktadır. Sadece sayfalar dolusu tanıtımı hakeden bu eşsiz yeşil tonlarıyla bezeli ilimiz, anlatılamaz gezilir bence...
  22. Antalya-Saklıkent Kanyonu; Yaklaşık 15 km uzunluğunda, içinde Bey dağları'nın kaynak suyunu bulunduran eşine az rastlanır bir doğa harikası. Akıntı çok şiddetlidir ve soğuk su akar. Antalya'nın batısında Patara'dan Kınık istikametine devam ederken Saklıkent sapağından 16km. Xsantos antik şehrine çok yakındır.
  23. St. Pierre Kilisesi; Önemli bir inanç turizmi merkezi olan Hatay'da, dünyanın ilk Katolik Kilisesi olan Saint Pierre Kilisesi bulunmaktadır. Hıristiyanlık tarihinde önemli bir yere sahip olan Hatay, aynı zamanda dört büyük patriklik merkezinden biridir. St. Simon Stylite Manastırı , Yayladağı Barleam Manastırı ve Keldağı Barleam Manastırı önemli manastırlarıdır. Kesinlikle görülmeye değer bir yapıttır...
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.