politika

MISYON NE ZAMAN BITER? Kurtulus savasi devam ettigi sürece misyon sona ermez.Kurtulus savasini 1923'le bitti sananlar büyük bir yanilgi icindedirler.Kurtulus savasi henüz bitmedi ve su anda 1919'lardan daha vahim bir durumla karsi karsiyayiz.1919'larda harpten yorgun cikmis herseyini kaybetmis ama haysiyeti hala var olan bir millet vardi ve bu millet kendisine lider olan ULU ÖNDER MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'LE SAHA KALKTI.Bugün ise haysiyetini dizi filimlere degisen bir milletle karsi karsiyayiz. Sehitler veriyoruz fakat birileri yani bize sehit verdirenler Kürdistandan,terörist basindan PKK'nin masumiyetinden söz ediyorlar millette tik yok.Teröristler Haburda törenlerle devlet erkani ile karsilaniyor millette tik yok.Orduya saldiriliyor millette tik yok.Ülkenin bagimsizligi tartisiliyor millette tik yok.Evet haysiyetini dizi filimlere degisen bir millet olduk.Ne olursa olsun "BANA NE"diyen bir millet bagimsizligi hak etmemis olan bier millettir.Bu millete bagimsizlik vermek icin hjayatlarini ortaya koyanlarin belkide bilmeyerek yapmis olduklari en büyük yanlista budur.87 yil sonra eger bu ülkenin televizyonlarinda rahibe kiyafetli birileri cikipta "Atatürkü degil ingilizleri seviyorum"diyorsa Atatürk ve arkadaslari yanlis yaptilar demektir.Eger bir millet haysiyetini,onurunu,serefini,bagimsizligini bir bez parcasi kadar degerli görmüyorsa bu millet icin yapilan ne varsa yanlistir.O zaman bölünsün diyebiliriz. Millet öyle bir konuma getirildi ki artik bu ülke icin düsünmeyi kendine bir angarya olarak görmektedir.Bu ülkenin gelecegi bu milleti degilde Avrupayi Amerikayi ilgilendiriyorsa Türkiye kaybetmistir.Eger Amerika, füzelerini kendi amaclari icin TÜRKIYE'ye konuslandiriyor ve bu millet bunu sorguluyamiyorsa Türkiye kaybetmistir. Misyon ne zaman tamamlanir.Bu misyon tamamlanmaz cünkü Kurtulus Savasi hala devam etmektedir.Bu simdilik Milli güclerin yenilmis olmasiyla devam etsede savas devam etmektedir. AKP;CFR'den aldigi talimati yerine getirmektedir.AKP,CFR'nin kendisine verdigi talimatlari program haline getirerek kurulmus olan bir partidir.Siyasi Partiler yasasina dolaysi ile Anayasa'ya aykiri olarak kurulmustur.CFR'nin AKP'ye verdigi misyon "TÜRKIYE'NIN ÖZERK BÖLGELERE AYRILMASI"misyonudur. Ayrica AKP,CFR'ye vermis oldugu sözü yerine getirmek icin YARGITAY'a karsi siyasi bir operasyonun planlarini yapmaktadir.Nedir bu siyasi operasyon?Yargitay'in kaldirilip onun yerine ancak FEDERAL CUMHURIYETLERDE GÖRÜLEN ISTINAF MAHKEMELERI KURMAK.Bunun anlami CFR'nin talimati olarak Türkiye'nin federstif bir yapiya gecirilmesi yani ÖZERK BÖLGELERE BÖLÜNMESIDIR. AKP'nin anayasaya aykiri olarak siyaset yaptigi belge ve mahkeme karari ile tespit edilmesine ragmen cemaatci HASIM KILIC'in karsi oyuyla kapatilmaktan kurtulmasi bir planin sahneye konulmasidir.Sadece bu mu?Birinci Ergenekon davasinin 31.dosyasinda Erdogan'in "01.04.1994-06.11.1996 tarihleri arasinda "SIYASI VE SOSYAL GÖRÜSTEN KAYNAKLANAN BIR AMACLA CÜRÜM ISLEMEK ICIN DEVASA BIR TESEKKÜL OLUSTURUDUGU VE BU TESEKKÜLÜN LIDERLIGINI O TARIHLERDE FIILEN VE AKTIF OLARAK;BUGÜNE KADAR DA PERDE ARKASINDAN SÜRDÜRDÜGÜ"suclamalari,Cumhurbaskani Gül hakkinda "KAYIP TRILYON DOSYASI"olmasina ragmen bu ikisinin bugün Türkiye'nin kaderini ellerinde tutan isimler olmasida misyonun henüz tamamlanmamis oldugunu gösteriyor. KURTULUS SAVASI BU MISYONLAR VAR OLDUGU SÜRECE DEVAM EDECEKTIR. saygilarla

Dünya üzerinde hic bir devlet bilmiyorum ki AKP gibi bir iktidara sahip olsun.AKP gibi iktidarlar baska ülkelerde tasla sopayla indirilir ama bizde maalesef millet millet olmaktan cikmis tuvaletin icine önce hangi ayagini atarsa cennete gideceginin hesaplarini yapiyor.Veya saclarimi iyice kapatirsam Allah beni hurilerin katina cikarir gibi düsüncelerle ugrasiyor.Mercimegi hediye olarak alir ama niye hediye ediyorlarin hesabini yapmaz.Haber dinlemez dizi filim kacar der,haber dinlesede dogru haber dinletmezler cünkü medya bile artik medya olmaktan cikarildi.Gazeteciler AKP'ye hizmet verme yarisina girdiler.Kim Erdogan'in gözüne girerse o gelecegini garanti altinda görüyor.Memleketmis,bayrakmis kime ne gün cikar günüdür bayrak memleket günü degil. saygilarla

Bölücülükle uluslarin kendi kaderlerini kendileri tayin hakki ayri seylermis.Laf cambazligina bakin.Kürtler hak ariyormus ama PKK'nin yaptigi ise irkcilikmis.Fasulyenin kilosu kacaydi acaba? Türkiye ulus devlettir,üniter bir yapiya sahiptir.Hic kimsenin etnik kökenine bakilmadan Türkiye Cumhuriyeti VATANDASLIGI GIBI YÜCE BIR HAK verilmistir herkese.Bugün baska bir ülkenin vatandasi olabilmek icin 40 dereden su getirilmesi gerekiyor. Kürtler ve diger etnik gruplar,Türkiye'de herkes gibi esit haklara sahiptir.Anayasa karsisinda bir KÜRT'ÜN LAZDAN ÜSTÜNLÜGÜ VEYA AKSI GIBI BIR DURUM YOKTUR.Kürtler Türkiye'de esit olduklari icin degil Türkiye Cumhuriyeti vatandasi olduklari icin her alanda faaliyet göstermektedirler.Birtakim sosyal haklarin sadece Kürtlerden degil tüm Türk ulusundan esirgenmis oldugu gercegi vardir.Bunu sadece Kürtlerle sinirlayip Kürtler esit haklara sahip degildir diye iddia etmek bence bölücülüktür.Vatandas olarak hak aramakla,etnik hak aramak ayni seyler degildir.Bu nedenle Kürtcülerin PKK ile baslatmis olduklari terör bölücü bir terördür,dis güclerin destegi ile bu terör hala devam etmektedir. Türk vatandasligini kabul etmemek ayri bir statü istemektir.EGER AYRI BIR STATÜ ISTENIYORSA BUNUN ADINA BÖLÜCÜLÜK DENIR HAK ARAMA DEGIL.Yok eger vatandasliga saygi duyup biz vatandaslik haklarimizi istiyoruz deniyorsa buna bizde saygi duyar ve bizde variz deriz. Kürtcülerin istedikleri ayri bir statüdür.Ayri bir bayrak ayri bir yönetim Güney Kürdistanla olan sinirin kaldirilmasi,Kürdistan sinirinin cizilmesi gibi tamamen bölünmeye hedeflenmis bir statüdür bu ve gücünüde SEVR'den almaktadir.Yani Kürtcüler ve onlarin destekcisi ic ve dis isbirlikciler icin LOZAN DEGIL SEVR gecerlidir.Bunun adinada bölücülük denir.Üniter bir yapi icersinde SELF DETERMINATION OLAMAZ.Kavramlarla oynamayın. saygilarla

Gazetelere göz atarken bu ödülle ilgili güzel bir yazi ve tespit okudum.Yazinin baslangici ile sonu cok dikkat cekici. AKP'nin cumhurbaskani Gül Londra'ya üstün hizmet ödülünü almaya giderken gazetecilerin rektör atamalariyla ilgili sorularina:"ALEVI REKTÖRDE ATADIM"diye yanit vermis.Bu ne kadar vahim bir cevap böyle.Sanki Aleviler bu ülkenin vatandaslari degil mi?Görevi birlestirmek olan bir cumhurbaskani nasil böyle bir ayirim yapar?" Abdullah Gül Kralicenin elinden ödül almak icin Londraya gitti.Bu üstün hizmet ödülünü KIM VERIYOR? MAVI KITABI YAYINLAYAN KURUM. Mavi Kitap ne? BIRINCI DÜNYA SAVASI SIRASINDA INGILIZ PROPAGANDA BAKANLIGI TARAFINDAN TÜRKIYE ALEYHINDE BASTIRILIP DAGITILAN KITAP. Kitabin iceriginde ne var? TÜRKLER'IN ERMENILERE SOYKIRIM UYGULADIGI. Kitabi yayinlayanlar EXETER ÜNIVERSITESINE BAGLI. EXETER Üniversitesinin özelligi ne? INGILIZ ISTIHBARATININ GÜDÜMÜNDE OLMASI BASKA? INGILTERE BÜNYESINDE KÜRT ARASTIRMALAR ENSTITÜSÜ OLAN TEK ÜNIVERSITE. TÜRKIYE'DE BU ÜNIVERSITEDE EGTIM GÖREN VEYA MASTER YAPAN VAR MI? VAR! BUNLARIN EN ÖNEMLISI KIM? ABDULLAH GÜL. Abdullah Gül'e üstün hizmet ödülünü veren "CHATHAM HOUSE"ayni zamanda,Israil'in kurulmasina,SEVR'IN hazirlanmasinda öncülük yapan yapinin devami olmasida cok önemli. ÜSTÜN HIZMET ÖDÜNÜN VERILDIGI TARIH COK ÖNEMLI: 9 KASIM BU TARIHIN ÖNEMI NEDIR? 9 KASIM Tarihinde Inglizler CANAKKALE VE ISKENDERUN'A ASKER CIKARDILAR. Bu üstün hizmet ödülünü almak icin güle oynaya Londra'ya giden Gül bunlari bilmiyordu? Bilmesine tabii ki biliyordu yandas medyada biliyordu bunlari ama tek kelime yazmadilar. YENI CAG Simdi yukaridaki gerceklerin isiginda puzzle'nin parcalarini yerine koyabiliriz artik. Ermenistan'a özür seyahati,Kibris'ta Türk Devletinden vazgecme,FÜZE KALKANI,Egede 12 milin kabülü,Kürtlere özerklik ve BÜYÜK KÜRDISTAN'in temelinin atilisi sanirim bunlar yeterince üstün hizmet kapsamina girmistir. saygilarla

Ahmet Kaya'nin gecmisi cok farkli olaylarla doludur.Onun biyografisi onu bize öyle tanitiyor. Ahmet Kaya'nin Kürtce sarki söylemesi veya klip cekmek istemesi degil ki sorun.Sorun onun Apo ile ilgili sözleridir.Ha birileri sövenist duygularla hareket etmis olabilir bunu birtakim cemaat yazarlarinin yaptigi gibi "FASISTLIKLE"tanimlamak ise Ahmet Kaya'ya karsi olan cepheyi genisletir sadece.Apo'yu savunanlara karsi olanlari fasistlikle suclayan zihniyet bence Ahmet Kaya'yi hedefe oturtanlardir. saygilarla

Bir teröristin itiraflarina inanmak! Adi üzerinde terörist.Bu adamin nesine inanipta kendi askerimi suclayacagim.Kendisi adam olsaydi terörist olmazdi. saygilarla

Ihanetin siniri yoktur.Hainler ortami uygun gördükleri sürece cüretlerini arttirirlar iste Türkiye'de yasanan budur.Asker neden bir cocugu vursun.12 yasindaki bir cocukla askerin ne isi olabilir.Ha askerin o cocuk varken silahi ile oynamasi tabii ki dogru degildir ama biz sadece haberi bize yansitildigi kadariyla biliyoruz. Cocugun babasi "OGLUM KASTEN VURULMADI"diyor ama Asker düsmani o malüm gazete (ki o gazete bir cemaat gazetesidir yani irsi bir asker karsitligi vardir onlarda)hayir kasten vuruldu diyor,haberide öyle yaziyor.Hem bu yalan haberler ne ilktir ne de son olacaktir.Cemaat ve AKP medyasi, misyonlarini tamamlayana kadar yalan ve iftira yazacaklardir cünkü gün onlarin günüdür.Türkiye icin bir hezimet olan hangi davada o medya ulusa gercekleri duyurdu.Kibrisin satilmasindami,Irak'in bombalanmasindami,Tekel iscilerinin hakli direnisinde mi,FÜZE KALKANI KONUSUNDAMI?Hicbir hayati konuda bu medya millete gercek haberler vermedi vermekten kacindi cünkü bunlar birer ihanet sebekesinin kollaridir.Türkiye'nin cikarina olmayan FÜZE KALKANI konusunda Nato'nun Türkiye'ye nasil bir psikolojik baski ve tehditle o sistemin Iran'a karsi Türkiye'de konuslandirildigini bu medyada okuyan varmi.Hayir onlar bu hayati tehlikeyi bir zafer olarak duyurdular ve de duyurmaktalar.12 yasindaki cocugun vurulmus olmasinida iclerindeki o dinmeyen askere karsi kinle carpitarak yaziyorlar. Dün mecliste bir tartisma yasandi.Muhalefet milletvekilleri kürsüde konusurken salona girmeyen malum medya kameralari Bülent Arinc ve diger bakanlar konusurken salona girip cekim yapmaya baslayinca muhalefet bunun nedenini Bülent Arinc'a sorarak yanit istediler.Bülent Arinc meclise hangi gazetetelerin girecegi benim sorunum degil meclis baskaninin sorunudur.O karar verir buna.Salona ben konusurken girin diye ben söylemedim neden öyle yaptilar bende anlamadim diyerek aslinda yandas medyanin kirli dümenlerine bir soru isareti koydu.Halk nasil aldatilir iste bu taze olay bir örnektir. saygilarla

Allah aski ile gelen yobaz olmaz,bu bir ikincisi ise bu ülkede ben bildim bileli kimseye camiye gitmek yasaklanmadi.Kapalilar dislanmadi,kapalilarin kamu alanlarina girmesi yasaklandi.Bu devlet Laik bir cumhuriyettir.Laik cumhuriyetlerde dini simgeler ön plana cikarilamaz,cikarilirsa Türkiye'de ki gibi olur. Ha sizin gavur olup olmamaniz sizi baglar,ama dinci görüsleri özgürlük alanlari icine alma hakkini yoktur.Kisilerin özgürlük alanlari kendi özel alanlaridir.Yani evidir,dükkanidir,sokaktir,caddedir ama Türkiye Büyük Millet Meclisi kisilerin özel özürlük alanlari degildir. Bu ülkede Cumhuriyetin ilani ile baslatilan bir karsi devrim süreci vardir.Bu sürec basiretsiz ve milliyetsiz cikarci siyasetciler tarafindan kullanilarak Türkiye ekseninden kaydirildi.Eger bu ülkede birileri IKINCI CUMHURIYETTEN BAHSEDIYORSA bu ülkede karsi devrim süreci tamamlanmistir.Bunun sucunuda kalkip ona buna atmakla bu gercegi ortadan kaldiramazsiniz.Türkiye Cumhuriyeti Vatandasi olarak benim görevim gücümün yettigi kadar bu Cumhuriyete sahip cikmaktir.saygilarla saygilarla

DÜGMEYI AMERIKA'YA TESLIM ETTILER sonra da yandas medya ile dügme bizde diye milleti aldatma yoluna basvurdular. Füze kalkaninin Iran'a karsi oldugunu bilmeyen yokken distan güdümlü AKP ve AKP'nin medyasi "IRAN'IN ADI GECMIYOR"diye gercekleri saptiriyor.Sarkozy'nin "BIZ DE KEDIYE KEDI DENIR"demesine Erdogan'da "BIZ DE KEDIYE KEDI DERIZ"demis diye mansetlere tasinarak sözümona hala sirtimiza vurulan yükün savunmasini yapiyorlar. Türkiye'nin agirligini Nato biliyor diye buyurmus Davutoglu hazretleri,ilahi sayin Davutoglu hangi agirliktan bahsediyorsunuz hala,hangi isteklerinizi kabul ettirdiniz yaa? Lizbon'da hezimete ugrayan Türkiye'nin dis politikasi ve haysiyeti bu iktidardan cok daha önemlidir.Lizbon'da hezimete ugradiklarinin savunmasini yapamadiklari icin hemen gündem degistirerek CHP-BDP ittifaki yalanini islemeye basladilar. FÜZE KALKANI CHP-BDP ITTIFAKINDAN COK DAHA ÖNEMLIDIR.Bu hayati davayi hasir alti ederek gündemi degistirmek millete ve ülkeye yapilan ihanetlerden birisidir. saygilarla

Bunlar Taksim bombacilari icin de dedilerki PKK yapmadi TAK yapti. Osman Baydemir ve teröristbasinida böyle düsünebiliriz.Birisi icerden örgütü yönetiyor hükümet yönetmesine izin veriyor cemaatci ve PKK'ci yandas AKP medyasi da PKK'yi savunuyor temize cikarmaya calisiyor.Asil simdi dananin kuyrugu kopacaktir.Cünkü bu PKK'ci ve AKP'ci cemaat medyasi tam bir cikmaza girdi.Osman Baydemirimi tutacaklar terörist basinimi?Biri silahli mücadele dursun artik diye örgüte mesaj yolluyor ama terörist basi buna karsi ve Osman Baydemir'i AKP'ye yolluyor.Evet simdi bakalim bu malum medya kimi sirtlayacak.Tüm Türk ulusu bunu merakla izliyor.Ya Öcalanci olacak ve Osman Baydemire arka cikacaklar ya da Apocu kalacak Osman Baydemire veryansin edecekler.Bekleyelim görelim. Hesaplari karisanlarin komik halleri yakinda cikacak ortaya. Bu arada gerek terörist basinin gerek Osman Baydemir'in bu kadar rahatlikla konusmasina önayak olan AKP iktidari simdi bir yol ayirimina geldi.Ya terörist basi ya Baydemir.Ikisi birden yürümüyor artik. saygilarla

Ahmet Kaya bölücüydü öldü gitti.Kilicdarogluna bölücü diyenlerin kim oldugunu cok sükür biliyoruz.Kilicdaroglu bölücü degildir.Olamazda.Cünkü ülkesini seven hickimse bölücü olamaz. Kilicdaroglunun manevralari ile saskin ördege dönenler simdide ona dil uzatmaya basladilar. saygilarla

saygilarla

Islamda Mehdi yoktur birakin bunlari ve bunlar üzerinden dinle uzaktan yakindan ilgisi olmayan bir Kürtcünün reklamini yapmayi.Dininizi ögrenin. saygilarla

Ben ülkemin yetistirdigi Cumhuriyet tarihcilerine sonuna kadar güvenir ve onlarin yazdiklarinida belge olarak kabul ederim.Birtakim distan kumandali,cemaat yandasi tarihcinin yazdiklari beni zerre kadar ilgilendirmez. Genel Kurmay Kurtulus ve Canakkale savaslarinda bölgelerin katilimlari ile ilgili yeteri kadar belgeye sahiptir,acip bulursunuz.Asiretler degil siradan insanlar düsmanla mücadele etmistir.Sizin verdiginiz Urfa örnegi asiretlerin eseri degil Urfalilarin eseridir.Asiretler insanlari devlete karsi ayaklandirip cikarlarini korumaktan öte hicbir calisma yapmamis ayni zamanda Ingilizlerle Kürdistan calismalarini yürütmüslerdir.Güneydogudaki bazi valilerin Mustafa Kemal'i engellemeye calistiklari ve Inglizlerin hesabina Kuvayi Milliye hareketini baltaladiklari birer gercektir. TARAFSIZ KAYNAK ANCAK TÜRK TARIHCILERININ TARIHLERIDIR. Devletin en az asker gönderdigi yer Güneydogudur derken aslinda benim tezimi kabul etmis olmaktasiniz.Devletin askeri ancak yetiyordu Batidaki catismalara,Güneydogu ise savasa en az katilimi olan bölgedir.Sadece Urfayi, Marasi veya Antebi tüm Güneydoguya mal edemezsiniz.Unutmayin ki o bölgelerde sadece Kürtler yasamiyor,düsmanla savasanlarida asiretler olarak göstermeniz gercekten cok ilginc. saygilarla

Partilerin birbiri ile ittifak etmesi diye bir olay yoktur.Sadece sorunlarda birlesilebilir ve o sorunlar üzerinde müsterek bir konsensüs saglanarak ittifaka gidilir.BDP CHP'ye böyle bir teklifte bulunmus,CHP buna hicbir yanit vermemis ayni zamanda Süheyl Batum yaptigi aciklama ile ITTIFAK DIYE BIRSEY SÖZ KONUSU DEGILDIR demistir. AKP yandasi olanlarin kabul edemiyecegi bir gercek var o gercekte Kürtlerin AKP'den cok CHP'yi Kürtlerin problemlerine sahip cikacak bir parti olarak gördükleridir.Kütler AKP'ye güvenmemektedirler ve bunda da haklidirlar.Cünkü PKK disinda kalan Kürtlerin hemen hepside Türkiye'nin birlik ve bütünlügünden yanadir ve AKP'nin bu birlik ve bütünlügü bozmaya calistigini görmektedirler.Burada BDP'ye cok is düsmektedir.Eger BDP Türkiye'nin partisi olmak istiyorsa AKP'ye karsi CHP ile isbirligine gitmelidir.Türkiye ancak o zaman huzura kavusur ve AKP'den kendini kurtarir.AKP iktidarda kaldigi sürece Türkiye bölünmeye ve yeni bir Sevr'i imzalamaya dogru hizla ilerleyecektir.AKP iktidarda kalabilmek ugruna Türkiye'nin tüm düsmanlariyla isbirligi yapacak kadar gözü dönmüs bir partidir. Kilicdaroglunun belki birtakim adimlari icin sasirmis olabiliriz ama gercekci bir gözle baktigimizda aslinda Kilicdaroglu ile CHP'nin iktidara gelmesi cok önemlidir en azindan AKP'nin tek basina iktidar olamiyacagi bir secim sonucunun cikmasi gereklidir.Türkiye icin bunu tartismak, Ahmet Kaya'nin mezarinin ziyaret edilmesinden daha önemlidir. saygilarla

Gerek Abdullah Gül'e gerek Tayyib Erdogan'a verilmis olan ödüller asla karsiliksiz degildir.Türkiye Cumhuriyetinin milli degerlerinin her gecen gün biraz daha ortadan kaldirildigini görebiliyorsak ödüllerin neden verildiginide daha iyi degerlendirebiliriz.Nobel Ermeni yandasligi ile kazanildi.Bayram degil seyran degil enistem beni niye öptü diye sormak gerekir.Abdullah Gül'e madalya veren Kralice bir defasinda da Ingiliz zirhlisiyla Türkiye'ye gelmis ve Abdullah Gül tarafindan karsilanmisti.Kralicenin gelmis oldugu zirhli Isgal günlerinde toplarini saraya cevirmis olan Ingiliz savas gemisinin esiydi.Neyse simdi tarihe inmeyelim. Tayyib Erdogan kendini Amerikalilara tanitabilmek ve kabul ettirebilmek icin cok ugraslar verdi,sadece o mu? onun Amerika'nin adami olabilmesi icin bazi isimler olaganüstü cabalar sergilediler.Bu cabalar sonucu ona Yahudi kuruluslari tarafindan cesaret madalyasi verildi.Madalyalar üstün hizmet karsiligi verilir. Ayni Tayyib Erdogan ülke icinde de bazi kesimler tarafindan hem PEYGAMBER hem de PADISAH ilan edildi.Bunlar cok büyük payelerdi ve bunlarda ancak üstün hizmetlerde bulunanlarin ulasabilecegi makamlardir. Bir AKP'linin 2008'de peygamber mertebesine yükselttigi Erdogan icin Mart 2009'da Zincirlikuyu-Sögütlücesme metrobus hattinin acilisinda "SON OSMANLI PADISAHI"diye pankart acilmasi kimseyi sasirtmadi,Erdogan peygamberlik icin "O ZINCIR TAMAMLANDI"diyerek tevazu göstermisti.Ama Padisahligi kabul etmisti. Denizli'li Fatma Durmus adli bir kadin sair tarafindan yazilan,ancak Diyanet Isleri Baskanliginin onayi ile 10 bin adet basilip ücretsiz dagitildigi bildirilen bir siir kitabi,basinda "TAYYIB'I ÜZMEK ALLAH'I ÜZMEKTIR"basligi ile yer aldi.Anilan kitapta yer alan bir siirin son iki kitasi söyledir: Oglanla kiz okurlarsa beraber, Sokaklar atilan cocuklarla dolar, Pamukla benzin ateste durmazlar, Sucun siir degil dinin yasaman. Tayyib Allah yolunun bekcisidir. Tayyib'i üznmek Allah'i üzmektir, Sevenlerini üzmekte aynidir. Sucun siir degil dinini yasaman. Basbakanin Eyup Camiine Cuma namazina gelebilmesi icin Ezan'in 15 dakika okunmasinin nedenide onun padisahligidir.Namazdan önce camiye alinmayan 70'lik ihtiyarda padisahin azizligine ugramisti. Bütün bunlarin yanisira YANI PEYGAMBER,SON PADISAH,CIVANIM DELIKANLI ödüllerini de geride birakacak olan asil en büyük ödülü Trabzon'un Of kazasinin AKP'li Belediye Baskani'nin BASBAKAN ICIN HERGÜN "IKI REKAT NAMAZ"kilinmasini isteyerek vermis oldu. Iste Türkiye'nin getirildigi nokta.Iste 1950 yilindan bu yana karsi devrim icin mücadele verenlerin kimlikleri yukaridaki satirlarda saklidir.Ödüller verilen hizmetler karsiligidir.Hic kimse bir baskasina babasinin hayrina birseyler vermez veya iltifat etmez. saygilarla

Istiklal Marsimiz öteden beri belirli kesimleri rahatsiz etmekteydi.Bu rahatsizligi en cok duyanlarin basinda cemaatler gelmekteydi,ne varki ortam onlar icin elverisli olmadigi icin hazmetmek zorunda kaliyorlardi.Hele de okullarda Istiklal Marsimizin okutulmasindan müthis bir rahatsizlik duymaktaydilar. Öldürülen Hrant Dink bunlarin icinde en cüretkari cikmis ve Istiklal Marsimiza IRKCILIK ICERDIGI ICIN "karsi oldugunu ifade etmisti.Hrant Dink'in öldürülmesiyle sokaklara dökülenler,yumruklarini devlete sallayanlar,Ermeni soykiriminin son kurbani Hrant oldu diye agit yakanlar ve Istiklal marsimizin 'ezelden karsisinda olan kesim Hrant Dink'in ölüdürülmesi ile Türkiye Cumhuriyeti Devletine resmen savas ilan ettiler.Bu savas ilan edenlerin basinda TARAF denilen ve ZAMAN gazetesinin basimevinde basilan cemaatci gazete,ZAMAN denilen Fetulahin yayin organi ve ne kadar Ermeni yandasi distan güdümlü aydin lakapli ne kadarTürklük karsiti isim varsa onlar gelmektedir. Hrant Türk Istiklal Marsimizla ilgili aynen asagidaki cümleleri kullanmistir: .."kahraman irkima bir gül bölümüne geldiginde susuyorum."Allahinizi severseniz,bu mu birlestirici ulusal mars"Hrant Dink bununlada yetinmiyor ve Istiklal Marsimizin aslinda nasil olmasi gerektigi konusundada bilgi veriyor:"Ben düsünüyorum ki KAHRAMAN IRKIM YERINE CALISKAN YURTTASIM OLABILIR"diyor. Baska bir haddini bilmezde Istiklal Marsimizin icindeki dini kavramlardan rahatsizligini dile getiriyor.Ismi lazim degil.Düsünebiliyormusunuz Bir Kurtulus Savasi vermis olan bu yüce milletin hak ettigi Istiklal Marsi birilerine dokundugu icin onu tartisma konusu yapabiliyor ve bu da özgür düsünce kapsamina aliniyor.Iste 8 yilda getirildigimiz nokta burasidir. Türk milletinin milli degerleriyle bu denli oynanmasina bilmem nelerin ugruna göz yumanlari ben ne Türkiye Cumhuriyeti vatandasi ne de Türk dostu olarak kabul edemiyorum.Adi makami ne olursa olsun,bu milletin milli degerlerine kim düsmansa o bu millete de düsmandir. saygilarla

Kürtlerin kendi kaderlerini tayin etmeleri icin verilen mücadele Türkiye'nin yeni bir Sevr'i kabul etmesi demektir.Yani dün basarilamayan Kürdistan bugün basarilmis olacak ve bunun adinada halklarin kendi kaderini kendisi tayin etsin denecek.Bu acikca TÜRKIYE'NIN BÖLÜNMESININ SAVUNULMASIDIR saygilarla

Birakin Radikal gazetesi gibi bir gazetenin verdigi aciklamayi.Murat Karayilan TAK'in PKK'ya bagli bir örgüt oldugunu ama eylemlerinde özgür oldugunu kendi agziyla aciklamis olmasina ragmen hala PKK'nin savunmasini üstlenen kesimleri bize referans olarak vermeyin. saygilarla

Bence hepsinden daha önemlisi,bu bölücü görüslerin serbestce ifade edilebilmesidir.Bizi buna alistiriyorlar düsünce özgürlügü kapsaminda Türkiye'nin bölünmesine canak tutuluyor. saygilarla

"Ulusal cikarlar,Ulusal kimlikten dogar"diyor Hungtington. Dogal olarak kim olduklari konusunda kafalari karistirilan toplumlar;farkinda olmadan veya olarak düsman cikarlarini kendi cikarlarinin önüne koyarlar.Kimliklerle oyanayanlar Uluslari nasil ayristiracaklarini bilenlerdir.Kimlik kavgasi verenlerde bilerek veya bilmeyerek kimliklerle oynayanlarin amaclarina hizmet ederler. Küresel güclerin kimliklerle oynamalarinin nedenide budur.Dünya üzerinde egemenlik kurabilmek icin kimlik olgusunu öne cikarip ulus devletleri bölüp parcalama siyaseti yaparlar.Cünkü ulus devletler Küresel güclerin önünde bir engeldir.Türkiye'de bu kimlik sorunu Cumhuriyetin ilanindan bagimsizligimizi kazanip üniter bir yapiya kavustugumuzdan sonra bizi savasta yenemeyen güclerin farkli taktikleriyle Türkiye'nin gündemine oturtulmus 12 Eylül darbesinden önce ülkede sag sol catismalari yaratarak Rusya'nin destegi ile rejimi yikarak yerine sözde Halk iktidari kurma amacli görünen ayristirma calismalari yapiliyordu.Halklarin özgürlügü slogani ile bugün Kürtcülerin yapmaya calistigini dünkü devrimci ayaklarinda gezinen Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birligi yandaslari yapiyordu.O kadar bir paradoks ki;Polonyayi.Cekoslovakyayi,Bulgaristan,Romanya,Macaristan,Gürcistan,Ermenistan,Azerbaycan ve daha isimlerini uzatmaya gerek görmedigim cumhuriyetler Sovyet rejimi altinda inim inim inlerlerken bizdeki tatli su devrimcileri Sovyet yandasligina soyunmuslar, halklarin özgürlügü savasini veriyordular.Karsilarinda ise onlarin bu komünist yandasligina karsi duran Ülkücüler vardi.Ülke kan gölüne döndürülüp askeri darbeye kadar böyle devam etti. Halklarin kim olduguna karar vermek halklarin kendi isleri degil egemen güclerin isidir.Bu gercek;Brüksel ya da Atlantik ötesi gücleri;Avrasya/Ortadogu vb.halklara etnik ya da mezhepsel kimlik giydirmeye yöneltmektedir.Bugün Türkiye'de yasanan olay budur.Olay Kürt sorunu degil Türkiye'nin birlik ve bütünlügünün yok edilmese sorunudur.Kürt sorunu diye kavga edenlerin siradan vatandaslar disinda kalan öncüleri ve isbirlikcileri bu gercegi bilmekte yani bilerek ihanet etmektedirler. Ivor Jennings "Birileri,halkin kim olduguna karar vermeden,halk kim olduguna karar veremez."diyor.Halklarin kim oldugunu onlara söyleyenler ise;Medyayi ve kitle iletisim araclarini ellerinde tutanlardir.Gercekten de Türkiye'de Kürt sorunu var diyenler medya sahipleri yani cemaatler degilmi?Peki cemaatler kimlerin hesabina is görmektedirler.Iste budur Türkiye'nin sorunu. saygilarla

En komik olan ise,tam asker artik avucumuzda dedikleri bir sirada asker AKP'nin (recep)siyonuna katilmiyor.Yüzleri gülsede iclerinden yine avucumuza alamadik diyenlerin imdadina cemaatci ve yandas medya yetisiyor.(GÖREVDEN AL-EMRE ITAATSIZLIK)gibi ciddiyetten yoksun yaklasimlarla kinlerini kusmaya basliyorlar. Ben bu (recep)siyon olayini Atatürk'ün,savasta mecbur kalipta geri cekildikleri icin kendisine saldiran o günkü insanlara "HATT-I MÜDAFAA YOKTUR SATHI MÜDAFAA VARDIR"sözüne benzetiyorum. saygilarla

Hayret ki ne hayret,arkadasim sizin Murat Karayilan bunu acikladi ama siz hala inatla PKK'yi savunuyorsunuz.Olamaz gercekten. saygilarla

AKP sempatizanligi din kaynakligi oldugu kadar AKP'in Türkiye'nin birlik ve bütünlügünü sarsmaya yönelik siyasi adimlarindan kaynaklanir.AKP'nin icinde bircok milletvekili PKK ile organik baglidir.Yani Kürtcülük yapan 100'ye yakin milletvekili vardir AKP'nin icinde ki bunlardan örnek istenirse Örnegin Diyarbakir Milletvekili olan Ihsan Arslan AKP'nin icinde sivrilmis olan Kürtcü bir milletvekilidir kitaplari vardir ve bu kitaplarda Kürdistan hayallerini rahatca dile getirmis ayni zamanda Kurtulus savasi verenlere hakaretler yagdirmistir.Körfez cikarmasinda meclisten tezkerenin cikmasini önleyenlerde bu milletvekillerinin vermis oldugu HAYIR oylaridir. AKP sempatizanligi Erdogan'in dis güclerle yapmis oldugu sözlesmeler geregi Kürtlere uzun vadede özerklik taninmasi umudunu vermis olmasidir.Bunun projesi hazirlanmis sadece ilan edilmesi kalmistir. Kilicdaroglu'nun mezar ziyareti hata olarak görülebilir ama sonucta Kilicdaroglu siyasi bir liderdir.Siyasi manevralari olacaktir.Bu nedenle Kilicdaroglu'nun bize hata olarak görünen ama siyaseten belkide hata olmayan bu davranisi nedeniyle CHP'ye sirtimizi ceviremeyiz.AKP sempatizanlarinin yakisiksiz benzetmelerine bakarak pire icin yorgan yakmak olmaz.AKP sempatizanlarinin korkusu Kilicdaroglu'nun secimde CHP'yi büyük ihtimalle Türkiye'nin yönetiminde söz sahibi yapacak olmasidir bu nedenle onunla ilgili yakisiksiz sözler yazmakta ve karikatürlerle teselli bulmnaktadirla.Bu arada dansöz karikatürü yapan SALIH MEMECAN'IN HANIMI AKP MILLETVEKILIDIR.Iste kimin neden sevindigini anlamak bu kadar kolay. saygilarla

Ne ilginc degil mi böyle haberler hep cemaat medyasinda cikiyor ve savcilarda bu haberlere bakarak dava aciyor.Aslinda savcilar haberlere muhakkak ki ilgi göstermelidirler fakat bu bilgilerin kaynaginida o bilgiyi verene sormalidirlar ki yanlis veya dogru ortaya ciksin diye.Bugüne kadar savcilarin hicbirisi nedense bu haberlerin kaynagini haberi verenden sormadilar sorma geregide duymadilar.Herhalde cemaatci olduklari icin savcilarin güvenini kazanmis olacaklar ki onlara birsey sorulmuyor. Hadi savcilar diyelim ki bu görevi ihmal ediyorlar peki bu gazeteyi referans olarak alipta haberini bizlere sanki cok olaganüstü birsey olmuscasina sunmanin anlami ne ola ki? Bugüne kadar savciliga cemaat medyasi tarafindan verilen belgelerden hicbirisinden bir sonuc cikmadi cikamazdida cünkü düzmece belgelerle ancak bu kadar insanlar aldatilabilir.Insanlari masum yere yillarca icerde tutup sonrada ya kusura bakma senin sucun yokmus diyipte salivermek insanlik sucudur.Terörist diye tutuklanip bir yila yakin bir zaman sonra hadi sucsuzsun güle denilen sendika baskaninin sucu neydi?CEMAATCI OLMAMASIMI YOKSA AKP KARSITI OLMASIMIYDI? saygilarla