politika

Asil Gümrük Birligi konusunu domates ve biberle carpitmak diye buna denir.Sebzesi geri cevrilen sadece Türkiye degildir,zaman zaman bircok ülkenin ürünleri geri cevrilir cünkü saglik kriterlerine uyulmamistir.Simdi bu gercegi sadece Türkiye'nin AB normlarina uymadigi gerekcesine baglayip asil Gümrük Birliginden Türkiye'nin yemis oldugu kazigi görmezden gelmek nedir. Gümrük Birligi Türkiye'nin tüm cabalarina ragmen Türkiye'nin aleyhine isleyen bir mekanizma halindedir.Bunu AB'yi savunarak gecistirmeye calismanin anlami cok büyüktür. saygilarla

Bu ülkede Kürt-Türk diye bir ayirim olmamistir,marjinal olaylari genellemek art niyettir. Eger Kürtler esit degil diyenler varsa onlari ciddi olmamakla tanimliyorum. Cebinde Türkiye Cumhuriyeti Kimligi olan herkes ESITTIR. Kürtler esit degil diyorlar,mecliste 150'nin üzerinde Kürt milletvekili vardir. Kürtler esit degil diyorlar bu ülkede GenelKurmay Baskani olan Kürt vardir. Kürtler esit degil diyorlar,sokakta,kahvede Kürtce konusuyorlar,sonra da Kürtce taninmiyor diyorlar.DEMEK KI KÜRTLERIN ESITLIGI DERKEN ASIL AMACLARI KÜRTCENIN RESMILESMESI,DIL OLARAK TANINMASI VE TÜRKCENIN YANINDA KONUSULMASI. saygilarla

Yazilar ciddiyetten uzaklasip etnik unsurlari ön plana cikarmaya dönüsürse iste yukaridaki yazi gibi yazilar ortaya cikar.Yüzde 90'i Türk ve Türk unsurlardan olusan bir ülkede herhalde o ülkenin sahibi TÜRKLER OLACAKTIR.Bunu hazmetmeniz zorda olsa gercektir degistiremezsiniz,degistirmek istiyorsaniz bunu da siz bilirsiniz. Gercek disi söylemleri Atatürk'e mal etme hastaligi kimseye yarar saglamaz.Sadece bu söylemleri referans alanlarin bilgi seviyesini gösterir. saygilarla

Valla konuyu ben degistirmedim degisen konu üzerinde yazdim sadece.Evet nereden nereye gelmisiz. saygilarla

Neyi nicin savundugunu bilmeyenlerle tartismak aslinda yanlis oldugu kadar zararlidirda.Gümrük Birliginin Türkiye'ye kar degil zarar verdigini bilmeyen kalmamisken birileri cikiyor bilmem hangi sitelerde neler okumussa onlari ezberleyip bize satmaya kalkiyor.Zaten isin tehlikeli ve zararli olanida budur.Sizin verdiginiz hicbir bilgiye deger vermeyip,o bilgilerin sahiplerini AB karsiti gibi göstermek (SANKI AB KARSITI OLUNUNCA COK YANLIS BIRSEY OLUYORMUS GIBI BIR HAVADA BASILIYOR.Halbuki AB üyesi ülkelerde yapilan halk oylamalarinda AB yandasi iktidarlarin zorlamalari ile yüzde 50'den yukari oy alinmistir.Bu oyun alinmasi icin o ülkenin iktidarlari ne alicengiz oyunlari üreterek halki aldatmislardir.Bu gercek bir kenarda dursun,yani AB ülkeleri vatandaslari AB'ye karsidir.Simdi bunuda inkar ederler.)gibi bir tutum icine giriyorlar.AB lokomotif ülkeleri Türkiye'nin AB üyeligfine karsidirlar.Bunun bircok nedeni vardir.1963'den beri Türkiye'yi binbir cesit gerekce göstererek oyalamislardir ve AKP iktidari ile istedikleri tavizlerin büyük bir bölümünü almislardir ki en son taviz de iki gün önce yapilan aciklamada "GÜNEY KIBRIS GEMILERINE TÜRK LIMANLARINI ACMAK"oldugu belirtildi.Bu bile AKP iktidarinin bir ali cengiz oyunu idi.Erdogan ve Gül AB ile anlasmalari imzalarken zaten Güney Kibris'la da ticareti kabul etmis oluyordu dolayisiyla Güney Kibris'i tanimak anlamina geliyordu bu.Fakat Erdogan yaptigibu ali cengiz oyunuyla Türk halkini "BIZ GÜNEY KIBRISI TANIMADIK"diyerek aldatmisti.Yillar sonra nihayet yeni bir secim dönemine yaklasirken Erdogan'a son bir kiyak yapmayi kararlastiran AB Güney Kibris gemilerine Türk limanlarini acmasi karsiligi Türkiye ile yeniden basliklarin acilabileceginin belirtti.Ve tabii ki AKP yandasi medya hemen toplum mühendisligi görevine baslayip sanki cok önemli birsey olmuscasina Erdogan'in propagandasina basladi. Gümrük Birligi konusunda Türkiye'nin ugramis oldugu zarar rakamlarla tespit edilmis ve AB ile bu zeminde görüsmeler yapilmakta ve bu yanlis gidise bir dur demek gerektigi belirtilmektedir.Görüsmeler iktidar tarafindan degil bizzat zarara ugrayan sektörlerin kendileri ve AB ilgilleri arasinda olmaktadir.Iktidar bu sürecte AB ile kontra bir pozisyona düsmemek icin saha disinda beklemektedir. saygilarla

Alman sitelerinden Gümrük Birligini okumamiz isteniyor.Türk sitelerinden bizzat TÜSIAD'in Gümrük Birligi konusunda yaptigi elestirilere deger vermeyip Almanya'nin Gümrük Birligi ile ilgili internet adresine önem verenler kimin hesabina Gümrük Birligini savunuyorlar.Yani bu kadar isveren,bu kadar ekonomist ve bizzat TÜSIAD'in kendisi AB karsitiymis gibi gösterilip onlarin söylediklerine deger vermeyenler icin söylenecek her söz abesle istigaldir. saygilarla

Halk ta sizin iddialariniza inaniyor.Cünkü inandiriliyor.Devlet ve Ordu karstligi öyle bir seviyeye getirilmiski,Türk ulusunun askeri cemaatcilerin hedef tahtasina oturtulmus PKK'nin isledigi suclarin faturasi o askere yükleniyor. saygilarla

Türkiye'nin yapmis oldugu onlarca anlasma var.Bunlarin hepsinin Türkiye'nin lehine calismadigi bir gercektir.Bu gercegi anlamak icin o anlasmayi okumanin anlami ne ola ki.Anlasmanin ne icin yapildigi bilindigine göre onu okumak veya okumamak hicbirsey ifade etmez.Ne icin yapildiugi bilinen bir anlasmanin verdigi zarari anlamak icin illede kahin olmaya gerek yok. Bir defa gümrük birligi anlasmasinin iceriginde;ÜYE ÜLKELER ARASINDA GÜMRÜK GECISLERININ KOLAYLASTIRILMASI VARDIR.Ben TÜSIAD'in Gümrük Birligi ile Türkiye'nin nasil zarara ugradigini ve nedenlerini yazdim.Hazir Giyim Sektörünün durumunu yazdim. saygilarla

Bizim yüzyillara dayanan bir kültürümüz mevcuttur.Biz misafire misafir gibi davraniriz hatalarida olsa yüzüne vurmayiz onu agirlamakta kusur etmeyiz.Ruhlarini paraya satmis olanlarin ne yapacaklari hic belli olmaz onlardan para ugruna hersey beklenebilir.Bugün Avrupa Birligi fonlarindan para alarak Avrupa Birliginin borusunu öttüren bircok gazeteci vardir Türkiye'de ve bunlar ellerinden gelse Türkiye'yi satarlar.Ne varki bunlar azinlikta kalanlardir,büyük cogunluk özellikle yabancilara karsi misafirperverlikte asla kusur etmezler. Bizi otelde yüzüstü birakip giden adam sokakta yetismis herhangi birisi degildi.Okumus belirli bir seviyeye gelmis kariyer sahibi birisiydi.Ama gel görki kariyer sahibi olmakla karakter sahibi olmak farkli seylerdir.Nitekimde bunu biz yasayarak bir kez daha dogrulamis olduk. Avrupali'nin degismez özelliklerinden birisi maddeye tapmasidir.Onlar icin maneviyat dostluk ancak ikinci planda kalir.Önce maddi cikarlar önemlidir onlar icin.Misafir hatiri,misafire saygi denen kavramlardan uzaktirlar.Evinize geldiklerinde sizin iyiniyetinizi sonuna kadar sömürür evine gittiginizde ise önünüze bir dilim kuru ekmek bile cikarmaz sizin ac olarak o evden ayrilmaniz onu hicmi hic rahatsiz etmez.Azinlikta kalan iyilerin varligi bu gercekleri degistirmiyor. saygilarla

Bu olaya benzer bir olay EYLÜL ayinda benim ve arkadasimin basina geldi.Arkadasimin yaninda olusum ve azcok Almanca bilmem nedeniyle arkadasimin magdur olmasi önlendi.Son anda onunla Almanya'ya gitmeye karar verdigim icinde aslinda onun adina kendimi mutlu hissettim. Arkadas insaat sektöründe,mantolama isi ile ugrasiyor ve bu arada Almanya'da üretilen degisik bir yapi malzemesini Türkiye'de üretmenin yollarini arayip o ürünü üreten firma ile irtibata geciyor.Birtakim prosedürlerin tamamlanmasindan sonra sira anlasmanin imzalanmasina ve öngörülen belirli bir paranin ödenmesine geliyor.Iste bu noktada bende bu görüsmelere dahil oldum.Sonunda Almanya Düsseldorf'a gitmemiz gerektigi konusunda karar kilip biletlerimizi alarak oraya uctuk. Parayi verecegimiz arabulucu ile yaptigimiz yazismalarda bize kendi evininde oldugu sirin bir kasabada sakin bir otelde yer ayirttigini,otel parasini bizim karsilayacagimiz ama yemek paralarini kendisinin ödeyecegi konusunda anlastik.Mailler ve telefon görüsmelerinde bu kisinin gercekten olaganüstü samimi oldugu dikkatimizden kacmiyordu.Nihayet Düsseldor'a indik ve bu sahis bizi arabsiyla havaalanindan alarak kalacagimiz otele götürdü. Bu arada önemli bir ayrintiyi anlatmam gerekiyor:Arkadas her nekadar para ödemesi gerektiginin bilincinde olmasina ragmen yinede ya tanimiyoruz etmiyoruz önce bir bakalim edelim,ne oluyor ne gidiyor ona göre eger gercekten herhangi bir caparonluk yoksa parayi veririz diyerek hemen o ilk bulusmada dogrusu parayi vermekten kacindi cünkü ödenecek olan para hemen hemen 20.000 euro kadardi.Para ödenecek ama tabiiki yinede bir güven ortaminin olusmasini beklemek de cok dogal bir yaklasimdi. Duslarimizi alip asagi restauranta indik,bu kisi bizi ayakta karsiladi,biralarimizi ismarladi derken sira paraya geldi.Arkadas bana durumu anlatti bende o kisiye bunu aktardim.O sempati dolu,bizi yere göge sigdiramayan adam birden degisti,ileri geri konusmaya basladi.Ben durumu idare etmeye calisip hem ona hak veriyor ama hemde arkadasiminda hakli oldugunu vurgulamaya calisiyordum.Sonucta adama tamam biz bu parayi iki hafta icinde senin hesabina yatiracagiz dedik.Adam ikna olmakla birlikte yinede para alamamis olmanin verdigi psikolojiyle kalkti,telefon numarami biliyorsunuz,yeni birsey olursa beni ararsiniz diyerek cekip gitti.O gece orada yatip ertesi gün o adamla birlikte birkac fabrikayi gezecek ve ürün hakkinda gerekli incelemeleri yapacaktik.Adam kalkip gitti,ertesi günü birkac defa telefonla aradigimiz halde ulasmak mümkün olmadi.Yani adam resmen bizi orada kendi basimiza birakip cekip gitti.Ne haliniz varsa görün hesabi.Ülkesine misafir olarak gelmis olan iki kisiye yapmis oldugu bu davranis aslinda etik bir davranis degildi.Ben orada olmasaydim arkadasimin o gözlerden uzak kasabada tek basina ne yapacagini düsünmek bile istemedim.Bizim yetisme tarzimiza tamamen zit bir yaklasimdi bu. Sonucta tekrar birtakim görüsmeler yapildi para ödendi,bu sefer o adamin Türkiye'ye gelmesi ve imalathanede incelemeler yapmasi gerekiyordu.Bakin samimi söylüyorum.Gittik Sabiha Gökcen Havaalaninda 5 yildizli otelde ona yer ayirttik.Karsiladik otele yerlestirdik,aldik imalathaneye getirdik.Öglen vakti onu alip Maltepe basibüyükte camligin ortasinda gercekten cok cok kaliteli bir restauranta götürdük,tika basa karnini doyurttuk.Adam sasirdi tesekkürler etti.Birara arkadasa dedim ki ya gel sunu götürelim kokorec yedirelim bu adam bunu haketti.Ama yapamadik.Bizim yapimizda insanlari hatalari ile utandirmak yoktur,insana insan oldugu icin yakin oluruz. saygilarla

Devlet kimsenin ne olduguyla ilgilenmiyor,sadece vatandassan vatandasligini bil diyor.Ben hem vatandasim ama hemde Kürt olmak istiyorum demenin hicbir bilimsel aciklamasi olamaz.Eger vatandassan vatandas gibi hareket edeceksin.Üniter bir devletin icinde tek bir lisan konusulur resmi olarak.Bugün Güneydoguda baslatilmak istenen iki dilli uygulama üniter yapiya aykiri bir eylemdir. Bunu demokrasinin arkasina saklanarak yapmak gercegi degistirmiyor.Yani bugün Avrupada o ülkelerin vatandasi olan binlerce yabanci var.Simdi o ülkeler icimizde etnik kökenliler var resmi dairelere onlarin dilinden levhalar asalim mi diyecek.Yoksa burasi X ülkesidir bu ülkenin dili budur ve vatandaslarda bu dili ögrenemek bilmek zorundadir mi diyecektir. Ortak vatan söylemine gelince,biz kimseye bu ülkede filan kesimin falan kesimden daha fazla hakki vardir demedik, aslinda bu hak tartismasini Kürtcüler ortaya atmaktadir ve neredeyse herkesten cok Kürtlerin bu ülkede hakki vardir deme cüretini bile göstermektedirler.Yani azinligin cogunlugu etkisi altina alma girisimidir bu. Bu ülkenin üniter yapisini kim bozmaya kalkar birde bunu dogal bir hakmis gibi savunursa muhakkak ki bu ülkenin dinamik güclerini karsisinda bulacaktir. saygilarla

Kimlerin yaktiginida okudunuzmu yoksa asker yakti diye size habermi verdiler.Eger objektifseniz PKK'lilarin yaktigi köylerdende bahetmeniz gerekirdi.Ama olmadiginiz ortadadir.Sizlerin isleri gücleri Kürtcülerin savunmasini yapmak.Neyse... saygilarla

Okkir,cemaatcilerin,Atatürk karsiti güclerin,Cumhuriyet karsitlarinin saldirisi ile hayatini kaybetmistir.Ülkesi icin hayatini kaybedenlere SEHIT DENIR.Israil ile CIHADA gidenlerin sehit sayildigi bu ülkede Okkir gercek sehittir.Cünkü ülkesi adina can verdi,Erdogan adina degil. saygilarla

Anlasmanin neyini okuyacagiz.Türkiye'nin Gümrük Birligi ile ugramis oldugu zarsr ortadadir,bunu sizin inkar etmenizle kara gecmez Türkiye.Veriler ortadadir..

Arkadaslar sevinmeyin bunlar arada bir böyle gündem yaratarak sahnede kalmaya calisirlar hele de ortam onlar icin müsaitse degme keyiflerine ki ortam simdi onlarin ortamidir yani yobazligin prim yaptigi günlerdeyiz.Bunlar Cumhuriyet tarihinde hic bugünkü kadar toprak yüzüne cikamadilar. Nazim Kibrisi denilen Saidi Nursiyi begenmeyen,Gülene dokunduran kisi sanki kendisi büyük bir matahmis gibi konusuyor.Televizyonda onunla yapilan bir söylesi vardi,kendisine okullardan bahseden programciya aynen sunlari söylüyordu:"SAKIN HAA;ÖYLE MEKTEP FILAN DEMEYIN ZINHAR KAFIR OLUR DINDEN CIKARSINIZ,MEKTEP YOKTUR MEDRESE VARDIR"diyordu.Bunlarin yetistirdiklerinden ancak mezarlik yapimci olur ama dindar olamaz.Kendilerini peygambere es tutanlarin Allah inanclarinida sorgulamak gerekir. Yine bu Kibrisi denilen adam;Prens CHARLES'in müslüman oldugunu hatta sünnet bile oldugunu iddia eden adamdir.Neden olmasin ki bunlarin atalari Inglizlere siginmadilarmi?Simdi bakin A.Gül bile Kraliceden üstün hizmet madalyasi aldi.Daha önce basbakanada Yahudi hizmeti karsiligi madalya verilmedimi?Bunlarin hepside Cumhuriyet karsiti degil mi?Laiklik karsiti degil mi?Yani Kibrisinin Nursiyi topa tutmasindan ne cikar ki,al birini vur ötekine... saygilarla

Konu bilmem nerden nereye getirildi.Ama belki de bu nedenle Türkiye'nin Gümrük Birligi ile ugratilmis oldugu zararlari anlatma firsatida dogmus oldu. Gümrük Birliginin Türk ekonomisine vermis oldugu zararlar imzalandiktan 5 yil sonra ortaya cikmisti. Gümrük Birligine girdik AB'ye girdik sayilir diye caddelerde göbek attiranlar eserleri ile ögünebilirler. Hicbir Avrupa Birligi üyesi AB üyesi olmadan Gümrük Birligi üyesi olmamistir.Yani AB üyelik asamasi ile Gümrük Birligi baslamistir.Bizde ise tamamen tersi olmus ülke AB'nin sömürü pazari haline getirilmis yani KAPITÜLASYONLARA kapi acilmisti. Gümrük Birligi anlasmasinin Türkiye'ye verdigi zararlari TÜSIAD Yönetim Kurulu Üyelerinden HALUK DINCER cok acik ve anlasilir sekilde ortaya koymustur. Gümrük Birligi seminerinde konusan HALUK DINCER;Gümrük Birligi cercevesinde AB'nin Ücüncü ülkelerle yaptigi STA'larin (SERBEST TICARET ANLASMALARININ Avrupa ve Türk Is Dünyasina etkilerinden bahsederek: "Türk Sanayisi Gümrük Birligi kapsaminda uyum maliyetinin tamamini kendisi üstlenmek zorunda kalmis,cok konusulan ancak bir türlü gerceklesmeyen mali ve teknik yardimlari alamamistir.Bu bir gercek olarak dururken,simdi de AB'nin büyük pazarlara sahip Ücüncü ülkelerle yaptigi STA'larida AB üyesi olmayan,AB karar organlarinda yer almayan Türkiye'yi maalesef büyük zarara ugratmaktadir. Bazen Ücüncü ülkeler Türkiye ile STA yapma konusuna sicak bakmiyorlar,zaten böyle bir yükümlülükleride yok.Türkiye cözüm talebini Avrupa Komisyonu'na iletiyor fakat maalesef AB üyesi olmamasi nedeniyle bu Ücüncü ülkelere herhsngi bir baski olusturamiyor. AB'nin STA gündeminde GÜNEY KORE,UKRAYNA,ASEAN yani ENDONEZYA,MALEZYA,FILIPINLER,SINGAPUR VE HINDISTAN'la STA hazirliklari var.Eger biz bu ülkelerle es zamanli STA imzalayamazsak Türkiye icin lokomotif sayilabilecek tekstil,elektronik,otomotiv,demir-celik ve kimya gibi sektörler büyük zarar görecektir. TÜSIAD olarak AB'den bu sürecte yapici bir yaklasim bekliyoruz. Serbest Ticaret Bölgeleri ile üye ülkeler arasindaki ticari engeller kaldirilirken üye olmayan ülkeler kendi gümrük tarifelerini ve politikalarini uygulamaktadirlar. Buraya kadar TÜSIAD'in sikayetini yazdim. TGSD TÜRK HAZIRGIYIM SANAYI SEKTÖRÜ GÜMRÜK BIRLIGI HAKKINDA DAVA ACMAYA HAZIRLANIYOR. Sektörün baskani olan AHMET NAKKAS,Gümrük Birliginden gördükleri zararlari hukuksal boyuta tasiyarak buna bir son verilmesi icin dava acmaya hazirlaniyor. Türkiye Gümrük Birligi Anlasmasi ile Avrupa Birligi tarafindan ekonomik,hukuksal ve siyasi acidan adeta sömürgelestirilmistir.1995'de imzlanan bu anlasmadan dogan zararlarin giderilmesi icin iktidarlar hicbirsey yapmamislardir.Cünkü onlar asla Türkiye'nin iktidarlari olamamislardir. Türkiye bu anlasma ile TARIM ÜRÜNLERI disinda tüm ürünlerde BIRLIK kurallarini uyguklayacagini taahhüt etmistir.Birlik AB üyesi ülkelerin maddi kayiplarini fonlarken Türkiye üye olmadigi icin sadece ücün birini almaktadir. Türk bayrakli tirlar,birlik üyesi ülkelerde hala GESIC BELGESI kullanmakta ve bununda maliyeti korkunc boyutlara ulasmaktadir.Türkiye gümrük birligi üyesi bir ülke olarak diger birlik üyesi ülkeler gibi gecis belgelerinden muaf tutulmak zorundadir.Burada acik bir hukuksuzluk dolayisiyla Türkiye'nin zararina calisan bir mekanizma var. Örnegin Almanya bayrakli bir tir Almanya'dan Edirneye kadar sadece bir adet tir karnesi ile lokal ulasim yapiyormus gibi hicbir masraf karsilamazken Türk tirlari gectikleri her ülke icin gecis belgesi almak durumundadirlar bu da yüksek maliyete dayanmaktadir. saygilarla

Gümrük Birliginin Türkiye'ye verdigi zararlarin neler oldugunu bize soracaginiza zahmet edip yazilan onca kitaptan birini okuyun.Buraya cikip ben ihracat yapmak istedim gümrük yokmus diyerek .....inci bulmus hesabi yapmayin.Farzedin ki bizim elimizde yeterli döküman yok o zaman kendiniz arastirin ezbere konusmayin.

Sayin Demirefe,yargi vesayetinde Kilicdaroglu referandumda Hayir dedi diye vesayetci olmus.Yüzde 58 bu oranin yüzde 40'i saf Anadolu insani,elife mertek diyen ülkeyi kimin yönettiginden bihaber olan sadece suna ver buna ver denildiginde amin diyen büyük cogunluk.geriye kalan yüzde 18 ise,Kürtcüler yani PKK ve birtakim AB güdümleridir. Referandumdan sonra ne oldu gördük.Halki Evren yargilanacak diye aldatanlar bugün hala yüzleri kizarmadan o hakin yüzüne bakabilmekteler.DARBECI OLAN KILICDAROLGU DEGIL ERDOGANDIR.Bunu ispatlayan o kadar olay ve bilgi var ki?Darbenin liderinin oturdugu masaya giderek "PASAM TÜRKIYE SIZIN GIBILERE IHITYAC DUYMAKTADIR"diyen bir zamanlarin Istanbul Belediye Baskani bugünkkü Basbakan ancak darbe vesayetcisi olabilir.Gercekleri saptiranlarin Erdogan'a yakin olmalari tesadüf degildir. saygilarla

Gümrük Birligi anlasmasini imzalayanlarin disinda kalan hickimse Gümrük Birligi'nin Türkiye'nin yararina oldugunu söylemedi bugüne kadar.Bunu iddia edenler yine o GÜMRÜK BIRLIGI ANLASMASI imzalanan ülkelerden birinin vatandaslarinin bir kismidir.Türkiye'nin taninmis bütün ekonomistleri gümrük birligi anlasmasinin Türkiye'ye kar degil zarar verdigini rakamlarla ortaya koymuslardir. Ihracat yapmak istedim baktim gümrük yokmus.O zaman Gümrük birligi anlasmasi iyi bir anlasmadir.Iste savunmanin kolaycasi budur.Bunca insan bu anlasmanin Türkiye'ye zarar verdigini rakamlarla söylerken meshur muhaliflerden ses geliyor ve hayir efendim öyle birsey y0ok deniyor.Buna cok bilmislik degilde aslinda baska birsey denir ama burasi yeri degildir bunun. saygilarla

Iftiralarin en büyügü olan Inönü'yü,Baykal'i,Ecevit'i,Kilicdaroglu'nu darbeci olarak göstermek ancak sahibinin sesi olma özelligini tasir.Ve ayni zamanda tipil asker karsitliginida bu iftiralarin icindeki itiraf olarak görmek mümkündür. Bu ülkeyi bölmeye calisanlara,Laik Türkiye Cumhuriyetini seriatin karanlik dehlizlerine sokmaya calisanlara karsi serefli Türk ordusunun yapmis oldugu 1960 müdahalesini darbe olarak nitelemek ancak seriatin karanlik dehlizlerinde gezinenlerin sözleri olabilir. Kilicdaroglu serefli bir kisilige sahip ve anamuhalefetin lideridir.Serefli insanlara saldirmak su son 8 yillik AB/D ci ve cemaatci iktidar ile mümkün olmus bunun adinada ILERI DEMOKRASI denilmistir.Seriatin karanlik dehlizlerinde gezinenlerin Ileri demokrasiler ancak bu kadar olur. Dünyada en cok itibar gören olarak nitelenen kisiler,Ingiltere Kralicesinden ÜSTÜN HIZMET MADALYASI alarak aslinda Türkiye'ye degil dün Türkiye'yi bölmeye calisanlarin himzetinde olduklarini göstermis ve Kralicenin agzindan Ermenilerden nasil özür dilendigide diplomatik bir dille ifade edilmistir. Dünyada itibar sahibi denilenlerin MAVI MARMARA gemisiyle IHH üyelerini Israil'e karsi cihada gönderip 9 ölü verdirenler ve sonra da Israil'den özür dilemesini bekleyenlerdi.Itibar sahiplerinin hala Yahudi hizmet madalyasi tasidiklarini unutmayalim. Ergenekonb senaryosu ile tutuklanlarin tümüde ABD ve AKP karsitlaridir.Bunlar artik cocuklarin bile bildigi gerceklerdir.Bu gercekleri saptirarak o insanlara iftiralar atmak ise ciddiyetten yoksunluktur ve AKP yandasligidir yani SIVIL DARBE cigirtkanligidir.Bu anlamda Kuddusi Okkir'in ölümüne neden sevinildigide anlasilmis olmaktadir.Bu iktidar serefli insanlari tutuklatirken teröristleri ise Haburda törenle karsilatiyor ve tutuklu olanlarida affediyor. TÜRK ORDUSUNU SEVMEMIZI KIMSE ELESTIREMEZ ENGELLEYEMEZ.Hele de Türkiye'nin bölünmesinin artik özgürce tartisildigi bu ortamda Türkiye Cumhuriyeti Silahli Kuvvetleri'ni savunmak sevmek her haysiyet sahibi Türk'ün görevidir görevi olmalidir.B elirli dönemlerde birtakim askeri müdahaleleri bahanec ederek serefli Türk ordusuna dil uzatanlar o ordudan korkanlardir.Biz ordumuzdan korkmuyoruz cünkü korkmamizi gerektiren bir eylemimiz yoktur.Ülkemizi bayragimizi birlik ve bütünlügümüzü seviyoruz bu nedenle ordumuzuda sahip cikiyoruz.Bayrakla,dille,birlik ve bütünlükle sorunlari olanlarin Orduya karsi olmalari dogaldir. **** saygilarla

Kemal Kilidaroglunu vesayetci olarak tanimlamak gercekten büyük bir iftiradir. Kemal Kilicdaroglu'nu Silivri'ci olarak gösterip sonrada Siliviridekiler suclu demek istemedim gibi bir düzeltme ise iftiranin ikinci boyutudur. Silivri Özel mahkemesi fasizmin sembolüdür önce bunun tespitini yapalim.Fasizm Silivri'de dir.Cünkü hicbir suclari olmayan insanlar sirf Erdogan ve ABD karsiti diye tutuklanip yillardir özgürlükleri ellerinden alinmistir.Ancak fasist yönetimlerde görülen bir uygulama Türkiye'nin gündemindedir. Askere sahip cikmak her Türk vatandasinin görevidir cünkü Türk Silahli Kuvvetleri denilen kurumda hepimizin evladi babasi kardesi akarabasi görev yapmaktadir. Bu nedenle askeri savunanlari vesayetci olarak tanimlamak iftiralarinda en büyügüdür.Terörle isbirligi ancak bu sekilde yapilabilirdi.Askerini sevmeyi vesayetcilik askere karsi olmayi ise demokratiklik olarak yorumlamak ancak bilgi noksanliginin belirtisi olabilir. Bugün Türk ulusunun yüzde 85'i Ordusuna baglidir ve güvenmektedir bunun anlami ise bu yüzde 85'in vesayetci olmasi demektir.Bu kadar absurd bir görüs olabilirmi? Kemal Kilicdaroglu'nu begenirsiniz begenmezsiniz. Kemal Kilicdaroglu henüz iktidarda degildir olur veya olmaz onu zaman gösterir.Iktidarda bulunan yolsuzlari,hainleri,üc kagitcilari sollayip Kilicdarogluna saldirmak ancak korkunun tirmandigini gösterir. saygilarla

AKP+fetulahci emniyet+yandas medya= Yolsuzluklarin her ne pahasina olursa olsun hasir alti edilmesi ve bunlari ortaya cikaranlarin da elimine edilmesidir. Ülkeyi bölme planlari yapan AKP'nin sefinin "HER NE PAHASINA OLURSA OLSUN KÜRT ACILIMINI YAPACAGIZ"demesini hatirlayalim.Bu her ne pahasina olursa olsunu özellikle o günün medyasi ve birtakim safdiller hep "AKP'NIN OY KAYBINI"göze aldigi olarak yorumladilar.Halbuki bu sözün icerigi cok büyük bir anlam tasiyordu.Büyük hoca Erbakan'in "KANLIMI KANSIZMI"sözünü hatirlayalim.Iste Erdogan'in her ne pahasina olursa olsun lafinin icerigide buydu.Yani kan gövdeyi götürsede bunu yapacagiz diyordu Erdogan.Bu nedenle asker hadim edildi.Bu nedenle ülke polis devleti haline getirildi.Bakin bugün hic sesi cikmiyor Erdogan'in.Neden ciksin ki adam muradina ermek üzeredir. saygilarla

AKP'nin Ali Cengiz oyunlarindan biri olan zanli üc generali aciga alma islemiydi.Onlari terfi ettirmemek icin zanli olduklarini ileri sürüp aciga alinmisti bu üc general.Itirazlari inceleyip davayi esastan ele alan Askeri yüksek Mahkeme bu generallerin aciga alinma islemini iptal etti.Yani bu generallerin simdi terfi ettirilmesi gerekiyor. Bu karar tabii ki AKP'nin isine hic gelmedi gelmedigi icin simdi bu karari etkisizlestirmek icin hukuk disi yollara basvurmaya hazirlaniyorlar.Cünkü Adalet Bakaninin yapmis oldugu birtakim icraatlar tamamen hukuk disi ve anayasaya aykiri icraatlardir. Prof.Haberal,tahliye talebini reddeden hakimler hakkinda tazminat davasi acmis ve 9 hakim hakkinda görevi kötüye kullanmak ve hukuka aykiri islemler yapmak özgürlükleri kisitlamak suclarindan 1,5 milyar TL'lik tazminat ödeme karari verilmistir. AKP bu tarz tazminat davalarini önleyip hakimleri görevde tutabilmek ve onlari sorumluluktan kurtarabilmek icin bir yasa tasarisi hazirlamis bundan böyle tazminat davalarinin hakimlere degil devlete acilabilecegini bu tasariya koymustur.Sonra nedendir bilinmez bu tasariyi torba yasa tasarilarinin arasindan cikarmis ve bu yasayi meclisten ayrica gecirmeyi planlamistir.Haklarinda tazminat davasi gerceklesen hakimlerin görevden alinmalari gerekirken ayni hakimler yine Haberal davasina bakmaktadirlar.Bunun adina hukuk tanimazlik denir yani Türkcesi Ali Cengiz Oyunudur bu. Diger taraftan hakimleri tazminat davalarindan korumak icin cikartilmasi düsünülen yasaya hakimler yerine muahatap olarak devletin konulmasida ayri bir Ali Cengiz oyunudur.Cünkü eger bu yasa gerceklesirse hicbir sanik yarin devlete karsi tazminat davasi acamiyacak cünkü Adalet Bakanligi bu müracaatlari reddedecektir.Iste Ileri Demokrasi getiriyoruz diyenlerin Ali Cengiz oyunlari ile insan haklarinin nasil ayaklar altina alindigini belgeleyen uygulamalardir bunlar. saygilarla

Cünkü Lozan ki Türkiye'nin bagimsizligini,haysiyetini tapusunu sahibine teslim etmis,art niyetlileri ise mutsuz etmistir.Türkiye'yi bölemeyenlerin Atatürk ve onun partisi olan CHP'ye karsi olmalari dogaldir.Bugünde ayni sey yapilmiyormu;Türkiye'de Türk milleti vardir,baska milletler yoktur dedigimizde bizlere fasistler,irkcilar diyenler CHP karsitlari degilmi?: saygilarla

Türkiye'nin bölünme planlari yapilmistir,bunlar degisik vesilelerle zaten PKK'lilar tarafindan dile getirilmektedir.AKP-BDP ittifaki basari ile sürdürülmektedir.Askerin "ENDISE ILE IZLIYORUZ"uyarisina kimler ilk tepkiyi koymustu?AKP-BDP VE YANDAS AYDINLAR DEDIGIMIZ ERMENI VE KÜRTCÜ YANDASLARI. saygilarla