Admin tarafından postalanan herşey
-
Madagaskar - Madagascar (2005)
Madagaskar - Madagascar (2005) Hayvanat bahçesinin hayvanları insan eliyle hazırlanmış çevrelerini, ekzotik ve vahşi ortam için terkediyorlar ve serüvenleri böylece başlamış oluyor... Dört arkadaş hayvanat bançesinden kaçtıktan sonra, ki onlar ve seslendirenler şöyle sıralanıyor: Aslan (Ben Stiller), Su Aygırı (Jada Pinkett-Smith), Zebra (Chris Rock) ve Zürafa (David Schwimmer), Afrikaya gönderiliyorlar. Bindikleri gemi penguenler tarafından kaçırılınca yanlışlıkla Madagaskara gidiyorlar. Orada başlarından geçen komik olaylara bayılacaksınız özellikle Chris Rock'a dikkat... Seslendirenler: Ben Stiller, Chris Rock ... Yönetmen: Eric Darnell ... Tür: Aile ve Çocuk Zoo animals leave the comforts of man-made habitats for exotic adventure in this animated family film. After escaping from the zoo, four friends -- a lion (Ben Stiller), a hippo (Jada Pinkett-Smith), a zebra (Chris Rock) and a giraffe (David Schwimmer) -- are sent back to Africa. When their ship capsizes, stranding them on Madagascar, an island populated by crazy critters, the pals must adapt to jungle life and their new roles as wild animals. Starring: Ben Stiller, Chris Rock ... Director: Eric Darnell ... Genre: Children & Family
-
İnsan Hakları Haftası
şuna kadar
10-17 ARALIK DÜNYA İNSAN HAKLARI HAFTASI -
Kurban Bayramı
şuna kadar
Kurban Bayramı -
Christmas
Hristiyanların Kutladığı Dini Gün (Hz İsa'nın Doğumu).... Christmas
-
Forumdaki son yazımdır.Foruma artık yazmayacağım.
Arkadaşlar biz burada kimseyi zorla tutmuyoruz... Kurallara Uymayanlar istediği yere gidebilir.. Açık ve net söylüyorum bunu KURALLARA UYMAYANLAR istediği yere gidebilir... Kimse bu forumdan kendi isteği dışında nedensiz gitmez... Bazıları geçici olarak yasaklanır ve yasak süreleri dolunca yasakları kaldırılır... Kimseye keyfi uyarı gönderilmez... Her uyarı ve uyarı nedeni uyarı başlığınız altında belirtilmiştir. Gidiyorsa bir nedeni vardır... Sormadan sorgulamadan neden böyle basit yazılar yazıyorsunuz. Anlayamıyorum!!!!!!! Sanki biz keyfi olarak uyarıyoruz.... Kendinize gitmek için bahane oluşturmanıza gerek yok. Dersiniz ki ben böyle kontrol edilen bir forumdan duramam, o kadar, gider başka bir forum bulursunuz....
-
EmiLY
Forum Yöneticiliğinden İnsanı Anlamaya... Neden böyle bir başlık attım? Kendim de bilmiyorum! Ama devam etmek istiyorum. Birden bir karanlık çöküyor anlaşmazlıklar birbirini izliyor. Arkasından gök gürültüleri ve şimşekler çakıyor. Derken arkasından dolu yağmaya başlıyor ve derdemez ortada kimseler kalmıyor. Anlaşmazlıklar daha anlaşılmaz oluyor. Bakılan taraflar tarafsızlığını yitiriyor. Kimse üstüne alınmıyor. Herkes kendi baktığı açının hiç değişmediğinin farkına varmıyor. Aslında hepsi bir oyun değilmi çevresinde döndüğümüz. Ne kadar uzağa fırlatmak gerektiğinde karar kılamıyoruz. Uzaklık o kadar anlaşılmaz bir kavram oluyorki aramızda bir türlü anlamını bulamıyoruz... Bu kadar gevezelik yeter: Bir çok kez kendi kendime sordum ‘sorun nerede neden düşünceleri anlatırken insanlar karşıdakini insan yerine koymaktan çok onları bir makine gibi görüp değiştirebileceğini sanıyor’. Neden sadece düşüncelerinizi anlatmayı denemiyorsunuz. Anlattığınızın karşıdakinin anlayabildiği kadar olduğunu söylediğiniz halde karşıdakinin sizi anlamadığına sinirlenip kendinizi tatmin etmek için kırıcı oluyorsunuz. Neden? Neden? Beni en çok üzen insanların kendine yapılmasını istemediği şeyleri başkalarına kolayca yapması. İnsan sarraflığı kolay değil. Size birisi ben insan sarrafıyım dediğinde gülersiniz. Bende öyle yapıyorum ama insanları anlama yolunda düşünmekten de vazgeçmiyorum. Benim insan olarak ilk görevim herkese eşit mesafede durmak. Bazan kendi görüşlerimle ters düşse bile eşit mesafede durmaya çalışıyorum. Başarılı olabiliyormuyum? Hayır! Her zaman değil! Bunu da anlayışla karşılamak gerek diye düşünüyorum. Neden se insanlar iyiliği bir çırpıda silebiliyorlar ama bir çırpıda kötü olabiliyorlar. Bunlar insanın doğasında var diyoruz ama neden orada olduğunu kendimize açıklayamıyoruz. Doludan kaçanlar toprağın o güzel kokusu ile güneşin ısıtan ışığının birleştiği ovada tekrar buluşuyorlar buluştukları toprağın Türkülerini söylemeye başlıyorlar. Ne güzel bir şenlik diye düşünürken kin ve nefretin neden insanın kalbine yapıştığını anlamaya çalışıyoruz. Neden bir insan hiç tanımadığı bir insana önyargı ile bakabiliyor onu anlamaya çalışıyoruz. Bu herkes için bir görev eğer ucuz tarafından yaklaşacaksanız hiç denemeyin siz yolunuzda devam edin ama biz genede size bildiğimiz tek yol olan sevginin ve merhametin kaybolmadığını ispatlayacağız. Bizi ne siyaset ne ırk ne başka bir şey bir arada tutuyor bizi yaşadığımız bu topraklar birarada tutuyor. Yaşadığınız toprağa sıkıca sarılın diyorum. Bakın ona buradaki arkadaşlarınızı göreceksiniz. Bakın ona kendinizi daha iyi anlayacaksınız. Bakın ona farklılıklarınızı göreceksiniz. Bu farklılıkları anladığınız zaman kendinizi daha iyi hissedeceksiniz. İnsan olma yolunda kendi kendinizi anlayabileceksiniz. Bakmaya devam edin. Sevgiler
-
Bizi Ayıran Nehir - A River Runs Through It (1992)
Bizi Ayıran Nehir - A River Runs Through It (1992) Robert Redford tan bir başyapıt. Bir ailenin başından geçen olayları anlatıyor. Montana Amerikada en geri kalmış yerlerden biridir ve bu yapıdaki bir yerleşim biriminde Rahib olan bir baba ve iki erkek kardeşin yaşam öyküsü ve onları deli gibi seven bir annenin güzel öyküsü. Brad Pitt in en iyi oynadığı film diyebilirim. Ayrıca filmin her sahnesinde Robert Redford un parmak izlerini bulacaksınız. Ayrıca Charlize Theron ilk filmlerinden birisi onunla ilk tanışmanız için kendiniz hazırlayın. Film biraz komik biraz hüzünlü ama mutlaka izlemelisiniz diyorum... Oyuncular: Craig Sheffer, Brad Pitt, Charlize Theron ... Yönetmen: Robert Redford Tür: Drama Dil: French, English ... Ödül: Oscar ... Director Robert Redford narrates this nostalgically American true story of two Montana brothers whose fly-fishing symbolizes their lives. The older brother (Craig Sheffer) makes plans and works hard, while the younger (Brad Pitt) does as he pleases and follows his gut; both struggle to live up to their father's high standards in fishing and morals. This character drama clinched an Oscar for Best Cinematography and two other Academy nominations. Starring: Craig Sheffer, Brad Pitt ... Director: Robert Redford Genre: Drama Format: Widescreen ... Language: French, English ... Subtitles: English ... Awards: Academy Award Winner
-
Güle Güle, Lenin! - Good Bye, Lenin! (2003)
Güle Güle, Lenin! - Good Bye, Lenin! (2003) Doğu Almanyada 1989 yılında, Alex Kernerın (Daniel Bruhl) annesi Christiane (Katrin Sass) komaya girer ve bu sırada Berlin duvarı yıkılmak üzeredir. 8 ay sonra anne komadan çıkar fakat kalbi hala zayıftır ve doktorlar heyecan ve ani hareket yasağı koyarlar. Alex in annesi komünist rejimi çok sevdiği için Alex annesinin değişim karşısında şok yaşayacağını düşünerek ona bunu göstermemeye karar verir bu olaylar zinciri etrafında çok güleceğiniz ve öğreneceğiniz bir film oluşturulmuş... Mutlaka görün diyorum... Oyuncular: Daniel Bruhl, Katrin Sass ... Yönetmen: Wolfgang Becker... Dil: GermanÖdül: BAFTA Nominee ... In East Germany in 1989, Alex Kerner's (Daniel Bruhl) mother Christiane (Katrin Sass) falls into a coma just as the Berlin Wall is about to come down. Eight months later, she wakes up, but her heart is too weak to withstand any great shock. So Alex goes to great (and often hysterical) lengths to keep the truth about her country's reform a secret. This widely praised, Golden Globe-nominated comedy played in festivals around the world. Starring: Daniel Bruhl, Katrin Sass ... Director: Wolfgang Becker Genre: Foreign Format: Widescreen ... Language: German Subtitles: English Awards: BAFTA Nominee ...
-
Capote (2005)
Capote (2005) Narsist bir yazar olan Truman Capote (Philip Seymour Hoffman), ki o Breakfast at Tiffany's kitabının yazarı ve New York sosyetesinin bir zamanlar baş katılımcısıydı... Bir cinayet olayını yazmak ister ve bu cinayate katılan kişilerle yakın ilişkiye girerek onlara umut verir bu umut kendinede katillerede üzüntü getirecektir... Çok güzel bir film görülmesi gerek diyorum... Philip Seymour Hoffman Oscar alabilir... Oyuncular: Philip Seymour Hoffman, Catherine Keener ... Yönetmen: Bennett Miller Tür: Drama Flamboyant yet mysterious, writer Truman Capote (Philip Seymour Hoffman), who penned the elegant Breakfast at Tiffany's, was the toast of New York society. But he was also able to channel the grit and grime of what may be one of the most notorious murder cases in Kansas history with his novel In Cold Blood. In researching the crime, Capote found himself in a dance with the devil: the ringleader behind the killings (Clifton Collins Jr.). Starring: Philip Seymour Hoffman, Catherine Keener ... Director: Bennett Miller Genre: Drama
-
Herkesin Sesini Duymak...
Size biraz bilgi vermek istiyorum: Şu an itibari ile forumda ileti sayısı postalaması önceki haftalar göre ikiye katlanmıştır... İşte sayılar: Kasim 24 - 2005 734 Kasim 23 - 2005 733 Kasim 22 - 2005 754 Kasim 21 - 2005 875 Kasim 20 - 2005 732 Kasim 19 - 2005 610 Kasim 18 - 2005 695 Kasim 17 - 2005 737 Kasim 16 - 2005 890 Kasim 15 - 2005 690 Kasim 14 - 2005 680 Kasim 13 - 2005 765 Kasim 12 - 2005 900 Kasim 11 - 2005 678 Kasim 10 - 2005 890 Kasim 9 - 2005 856 Kasim 8 - 2005 780 Kasim 7 - 2005 680 Kasim 6 - 2005 630 Kasim 5 - 2005 654 Kasim 4 - 2005 356 Kasim 3 - 2005 324 Kasim 2 - 2005 352 Kasim 1 - 2005 432 Ekim 31 - 2005 234 Ekim 30 - 2005 650 Ekim 29 - 2005 459 Ekim 28 - 2005 345 Ekim 27 - 2005 345 Bu paylaşım için foruma katılan ve güzel düşüncelerini sergileyen tartışan ve paylaşan bütün kullanıcılarımıza teşekkür ediyoruz...
-
24 Kasım Öğretmenler Günü
24 Kasım Öğretmenler Günü.... Bütün öğretmenlerimize yaşamları boyunca mutluluklar diliyoruz...
-
otomatik tamamlama
http://www.turkish-media.com/sss/index.php?article=250
-
Maç Sonuçları İçin Tıklayınız....
İşte Maçların Sonuçları:
-
AİHM TÜRBANA GEÇİT VERMEDİ!
Unutmayın, Biz kimsenin uyarıcısı veya koruyucusu değiliz onun için bu konuyu kapatın gibi laflar etmeyin eğer sıkıyorsa yazarsınız küfürü ve çeker gidersiniz... Kimse kimseyi tutmuyor eğer doğru dürüst tartışmayı beceremiyorsanız biz icabına bakarız... Hepsi bu kadar hiç bir şekilde foruma karışmak gibi bir durumumuz yok ve böyle biline... Siz başlatırsınız siz bitirirsiniz. Biz izleriz ve görürüz ve icabına bakarız.. Forum şu yöne gidiyormuş forum bu yöne gidiyormuş bizi ilgilendirmiyor bu forumlar tartışma forumlarıdır ve sonuçları belirgi değildir belirgin omadığı içinde eğer tartışmayı bilmeyen veya art niyetli olanların anlından biz onların art niyetli veya tartışmayı bilmediğini anlayamayacağımıza göre görünce anlayacağız... Bu nedenle bu forumu kapatın veya durdurun gibi laflar etmek yerine tartışmalar katılın ve gösterin ne kadar iyi tartıştığınızı... Kişiselleştirmeden... Unutmayın biz izliyoruz.. Bugün kaçırdığımızı yarın görürüz geç olsada görürüz..... Sadece belirtmek istedim
-
Msn messenger işinize yarayacak aradığınız programların hepsi burda %100 sağlam
Hala kırık link postalıyorsun Larsie... Linkin üstüne sağ tıkla daha sonra açılan küçük pencereden copy shorcut denilen seçeneği seç... Copy değil Copy shortcut... yada linke tıkla ve açılan penceredeki tarayıcı adres bölümünden linki kopyala kesinlikle sayfadaki yazı linkini kopyalama çünkü download sitelerinin linkleri uzun olduğundan linkin özetini yüzeyde gösteriyorlar...
-
Bugün 10 Kasım
Her 10 Kasımda küçüklüğümü hatırlarım... Okula gitmek için can atardım neden olduğunu bilmediğim ve anlayamadığım bir gündü... Daha sonraları okumaya başladım ve anlama yolunda yol almaya başladım. Okudukça aydınlandım, anladıkça daha da anlama isteği ile Mustama Kemal Atatürkü öğrenmeye başladım. Bu bana yeni kapılar açtı... Ben MKA kendinden öğrenmek istedim... Bana öğretilenlerle değil... Ona onun gözünden bakmak, ona onun sesinden seslenmek, ona onun ayakaları ile ulaşmak, ona onun aklı ile erişmek istedim... http://www.turkish-media.com/ata/sl/ataturk.htm Ne kadar başarılı olduğumu hep sordum kendime. Yanıtı olmayan sorulardan birisini sorduğumu anlamam uzun sürmedi, çünkü onun gözü ile kendine bakman senin görevini sonsuz kılıyor, onun ayakları ile yürümek sonsuzluğa yürümek oluyor, onun aklı ile düşünmek sana sonsuzluğun ışığını veriyor... Gene bir 10 Kasım ve ben gene aynı heyecanı duyuyorum ama bu sefer önüm arkam şobe diyenlerin farkına varıyorum. Bunun ne anlama geldiğini siz okuyanlar kendinize sorun bakalım: nereden nasıl ve hangi yöne gidiyoruz... Seni anıyorum, seni yaşıyorum, seni anlıyorum, seni özlüyorum ve en önemlisi senin düşüncelerini senin anladığın şekilde yaşatmaya çalışıyorum.... Sevgimle diyorum ve bitiyorum...
-
Msn messenger işinize yarayacak aradığınız programların hepsi burda %100 sağlam
sana link formatinin bozuk oldugunu soyluyorlar... Yani linkin altindaki html formatin yanlis. Linkleri postalarken yuzeydeki gorunen yaziyi degil altindaki html linkini kopyala bunu yapmak icin link ustune sag tikla ve acilan pencereden copy shortcut sec bu sana o linki clipboard kopyalayacaktir...
-
adminler uyuyormu
Tekrar edeyim, Kurallara uymayan kim olursa olsun uyarılır, ve gerekenler söylenir. Tekrar ediyorum sizinle başlayan yüzlerce kullanıcı şu anda banli veya suspend (askıya alınmış) Siz burada ortam yaratırken yönetim dediğiniz insanlar geceli gündüzlü yazılanları kontrol ediyorlar böyle basit duygu sömürüsü ile yapılanları silen insanlara bizim ne dememizi istiyorsunuz. Size uzatmayın dedik ama hala diyorsunuz ki biz gitmek istiyoruz... Forum yönetimi kimseye ayrıcalık yapamaz... Ortamı kullanıcılar tek başına oluşturmaz arkadaşlar ortamı yönetim ve kuralları oluşturur. Yönetim ne kadar bu olayı ciddiye alırsa size bu ciddilik forum güzelliği ve olgunluğu olarak geri döner... Bu olgunluk ve güzellik sizin güzelliğinizle birleşerek daha da güzel bir ortam oluşur... Bu nedenle ayakları eksik saymak gibi bir durumumuz yok ama gitmek isteyenleri de biz burada zorla tutmak gibi bir lüksümüz yok... Tekrar ediyorum kurallar yüzünden gitmek isteyenlerin yolu açık olsun, biz kalanlarada gidenlerede sevgimiz onlarla olsun diyoruz.... Tekrar ediyorum... Bizim hata yapmayacağımızı var sayarak yola çıkmak bize ve kendinize haksızlık olur... Bu nedenle konuları çok uzatmamak gerek diyorum...
-
adminler uyuyormu
Böyle duygu sömürüsü yapmak pek hoş değil... Sizinle başlayan bir çok insan şu anda bu forumda değil... (Onların sesini duymuyorsunuz - çünkü yasaklanmışlar - İnternetin açıklarını kullanarak geliyor ve gidiyorlar) Neden değiller çünkü biz buradayız... Yaptıkları hataları veya üsluplarını değiştirmedikleri için yoklar artık... İnternet henüz o kadar güvenli bir yer değil. Ama biz elimizden geldiği kadar güvenli kılmaya çalışıyoruz... Biz kimseye ama kimseye git veya kal diyemeyiz. Bu nedenle gitmek isteyenin yolu açık olsun diyoruz, kalmak isteyenede kurallara tamamen uymak şartı ile sevgilerimizi sunuyoruz... Ayrıca not: Biz hata yapmayız diyede bir durum yok. Bazan işi çok uzatmadan kapamakta fayda vardır gibi geliyor bana... Sevgiler...
-
İnternet Ne Kadar Güvenli veya Kontrol Edilebilir?
Unutmayın bu sistem daha suçsuz la suçluyu ayıracak düzeyde değil... IP üzerinden banlama dinamik ip leri için çok zor olan bir sistem. İnsanlar bazan yapılan haksızlıklarda hemen bunu niye yapmadınız veya şunu niye yapmadınız diye çıkışlarda bulunuyor. Fark etmedikleri İnternet teknolojisinin daha emekleme devrinde olduğudur. Gizlilik özelliğine dokunmadan çok etkili bir belirleme yapamazlar onada dokundularmı İnternet olayının geri gideceğini düşündükleri için... Böyle gelmiş böyle gidermi diyorsunuz.... Siz ne düşünüyorsunuz?
-
Tarihte Bugün
Bu bölümü yanlışlıkla silmişiz... Başlatan arkadaşlardan özür diliyoruz ve tekrar açıyoruz... Başlatanlar Birce ve Erendi.... Hadi bakalım tekrar başarılar.... Ayrıca Not: (unutmuşum) sabitleme fikride bozan kullanıcımıza aitti...
-
10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü
10 Kasım Atatürk'ü anma günü Törenleri Atatürk Sayfası : http://www.turkish-media.com/ata/ataturk.html Atatürk Dia Gösterisi: http://www.turkish-media.com/ata/sl/ataturk.htm
-
Ramazan Bayramı - Şeker Bayramı
şuna kadar
Ramazan Bayramı - Şeker Bayramı -
Kuzey Ülkesi - North Country (2005)
Kuzey Ülkesi - North Country (2005) 1970 lerde Kuzey ABD Minnesota Eyaletinın kuzeyinde Kadın Maden işçilerinin başından geçen olayları ve madenlerde çalışan ve daha sonra, çalışan bütün kadınların çalışma şartlarının düzeltilmesi yolunda ilk adım olan bu olay SEYREDİLMESİ gereken bir film... Charlize Theron ve Frances McDormand (Fargo filminden hatırlayacaksınız) hayranları beyaz perdeye koşun diyorum. Tabi Woody Harrelson unutmamak lazım. Filmde çok önemli bir görevi olmasada filmde olması yetiyor. Oynayanlar : Charlize Theron, Frances McDormand, Woody Harrelson ... Yönetmen : Niki Caro Türü : Drama Based on an inspiring real-life event that took place in the 1970s, North Country stars Charlize Theron in another low-glamour but high-impact role as Josey Aimes, one of only a handful of women working in the Minnesota iron mines. Forced to labor under sexist conditions, she and her female colleagues decide to stand up against the unrelenting harassment from their male counterparts. Frances McDormand, Sissy Spacek and Woody Harrelson co-star. Starring: Charlize Theron, Frances McDormand ... Director: Niki Caro Genre: Drama
-
Herkesin Sesini Duymak...
Merhaba arkadaşlar, Forumda bir kaç yerde bize sorulan sorular nedeni ile bu yazıyı yazma gereği duyduk... Genel olarak yanıt vermek istiyoruz.... Turkish-Media.Com forumu olarak biz herkesin sesini duymak istiyoruz, slogan atarak değil, bilgilendirici olanları... Bilgilendirme açısından kimin sesi olursa olsun duymak istiyoruz (Biz her iletiyi kontrol ettiğimiz için slogan şeklinde veya başka amaçlarla postalananları silme hakkını elimizde tutuyoruz)... Kim olursanız olun düşüncelerinizi açıklamak hakkınızdır.. Bu düşünceler eğer küfür veya birilerini veya kurumları küçük düşürücü unsurlar içeriyorsa bunlar bizim kontrolomüzde iletiden çıkarılır veya ********* yıldızlarla değiştirilir ve size bir uyarı gönderilir... Unutmayın bizde insanız hatalar yaparız ve o hataları bertaraf etmesinide biliriz. Gözümüzden kaçan şeyler eninde sonunda bulunur ve yolu ve yordamı ile halledilir. Neden herkesin sesini duymak? Biz bu sesleri başkalarından duyarak yorum yapmak istemiyoruz. Duyduğumuz seslerin ne olduğunu, nereden geldiğini, neler istediğini bilmek istiyoruz. Onu oluşturan nedenleri sesi getirenin sizinle tartışmasını istiyoruz... Açıkcası ülkemizi seviyoruz onun sorunlarını, sizle yani gerçek sahipleri ile tartışılsın istiyoruz... Kabuğumuza çekilmek yerine, birgün oldu bitti ile kaşılaşmak yerine, herşeyin her şekilde gözümüzün önünde tartışılmasını istiyoruz... Siz bu kadar değişik düşünce yapısında olan insanların nasıl birarada tutulabileceğini daha iyi biliyorsanız lütfen bize önerilerinizi yazınız... Unutmayın tartışmak insana verilen en değerli meziyetlerden biridir. Tartışırken düşüncelerinizi öne çıkarın kişiliklerinizi değil böylece birbirimizi anlamak daha kolaylaşacaktır... Biz Turkish-Media.Com olarak hiç bir düşüncenin veya Siyasi yelpazenin yanında değiliz. Bu nedenle bu forumda dikkatle izlerseniz herkes açıkca düşüncelerini ifade etmektedir. Bu böyle geldi böyle gidecektir... Unutmayınız bunu değiştirmek isteyenler olacaktır ki olmuştur.... Bize yardımcı olmak sizinde sorumluluğunuzdadır. Bu nedenle burada bu büyük ve değişik düşünsel yapıdaki ailenin yaşamasını sağlamaya çalışın. Bunu yaparken anlamaya, sevmeye, yaşatmaya, ve en önemlisi özverili olmaya çalışın... İnanıyoruzki çok yakında duymadığımız bir ses kalmayacak buda bize ülkemizin sorunlarını tartışma ve onlara çözüm bulma veya alışma yolunda çok büyük bir yardımda bulunmuş olacaktır... Teşekkürler