
Admin tarafından postalanan herşey
-
Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
İkisinide kullanmış bir kişi olarak şöyle özetleyebilirim... Her ikisininde kendine göre daha iyi olduğu alanlar var fakat SRAM bana göre daha iyi bir vites.... Aralarındaki en büyük fark SRAM vites değiştirme esnasındaki hızı... Bunu aşağıdaki şekilde sıralayabilirim: SRAM kullanırken vites değişimi arasında 1:1 oran var bu shimano'da 2:1 (arkada) ve 1:1 (önce). Bu ne demek SRAM daha çabuk ve hayalet değiştirme zinciri olmadan çalışabileceğini gösteriyorki hızını artırdığını çok çabuk anlayacaksınız. SRAM vites değişitiricisi sadece başparmağınızla idare edeciğiniz bir sistemdir ama Shimano baş parmak ve işaret parmağı gerektiriyor. Bu benim SRAM kullanmamda ana etken olmuştur çünkü dört parmağımla kendimi ve bisikletimi daha güvende hissetmişimdir. Arkads vitese giden kablo SRAM direk olarak bisiklet gövdesine gider Shimano ise uzun bir kabloyla arkaya gider! Tabi bu bir çok bisiklette farklı bir şekilde yerleştirilmiştir ama genelleme doğru... SRAM arka viteslerde kullandığı yay sistemi Shimanodan daha sağlam bir mekanizmadır. Zincir sallamasını en aza indirir ve bu size salınımda daha çok ivme kazandırır (zincirin gövdeye az vurmasını sağlar veya hiç vurmaz Daha bir çok şey sayabilirim ama bu kadar yeter sanırım şimdilik
-
Kumkuat reçeli
Çok iyi... Şimdi senden istediğimiz bu bölüme giderek o tarifi burada göndermen: http://www.turkish-media.com/yemektarifleri/addrecipe.php ayrıca resminide kendi yaptığın reçelden çekerek eklersen cok seviniriz ... Tabi istersen.... Saygılar
-
selam
Admin şurada cevap verdi: anemone başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımHoşgeldiniz... İyi keşifler...
-
Adrift in Manhattan (2007)
Adrift in Manhattan (2007) Garip mi garip bir film. Annesi tarafından baskı altında tutulan ve kullanılan bir gencin ve diğer tarafta genç bir ihtiyarın ve acılı bir kadının birbirleri ile metroda keşisen öyküsünü konu alan film. Farklı yaşamlar arasındaki bağı kendine göre anlatmaya çalışıyor. Çok güzel bir film olmasada boş zamanlarınızı doldurması açısından izleyebilirsiniz. Dominic Chianese'nin oynadığı yaşlı rolü fena değil... Boş zamanınız varsa izleyin... Yönetmen: Alfredo De Villa Oyuncular: William Baldwin, Dominic Chianese, Marlene Forte, Heather Graham, Elizabeth Peña, Nicole Leach, Victor Rasuk, Adrianna Bremont, Jesse Green, Erika Michels Director Alfredo De Villa weaves a provocative tale about three strangers -- each at a turning point -- whose lives crisscross as they journey through New York City's subway system. While a grief-stricken optometrist is forced to reexamine her life, an artist must confront the onset of blindness, and a photographer has to face his inner demons. The ensemble cast includes Heather Graham, William Baldwin, Elizabeth Pena and Dominic Chianese. Director: Alfredo De Villa Cast: William Baldwin, Dominic Chianese, Marlene Forte, Heather Graham, Elizabeth Peña, Nicole Leach, Victor Rasuk, Adrianna Bremont, Jesse Green, Erika Michels
-
Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
Sevgili nyx, Geçenlerde kadın arkadaşlarımdan birisi bu bisikletin aynısını aldı. Onun ağzından bu bisikletin tanımı çok güzeldi 'Grup halinde gidilen turlarda bu tür bir bisiklet sürmek bana çok uyumlu bir kişilik kazandırıyor' demişti...
-
Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
İlk bisikletim bir cansız attı (bisiklet - bir yaşlı kadın onu öyle tanımlıyordu) ve 6 yaşındayken elden düşme abimin hediyesiydi... Daha sonra sırasıyla senin yolunu izledim sanırım ama bisan önceydi daha sonra BMX girdi devreye ve daha sonrası.... Şu andaki bisikletlerim hemen hemen 12 yaşındalar ve emekliliklerine az kaldı çünkü bana dayanamıyorlar resim yenileri, benimkiler aynı model ve marka ama 12 yıldır binilen ve onlarca kazadan sonra artık emekliliklerine yaklaştılar... Dizüstünü al ve genede bisikletide al...
-
Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
- Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
İki bisikletimde (yol/dağ-rockhopper) var ve hergün hemen hemen 30 km yakın sürüyorum haftada iki gün dağ bisikleti ile downhill yapıyorum ama son zamanlarda çok yaralandığım için ara verdim bir ağaca tosladım desem yeri olur ama bunlar hep downhill'in bir parçası... Bazen cross country yaptığımda oluyor tabi bunun yanında her bulduğum Patika / trails larıda geçmeden duramıyorum... İki bisikletimde (yol/dağ-rockhopper) specilized... onlara çok iyi bakıyorum geçenlerde kanada da Toronto'da bisiklet festivaline katılmıştım... Çok eğlenceliydi insanların nelere bisiklet diyebildiklerini görmek.... Diğerleri neredesiniz??? Yol bisikletim: Sadece rengi değişik: Benimki Sarı... Dağ bisikletim (Rockhopper) Rengi ve modeli aynı... Not: Ayrıca indoor yani salonlarda yapılan spinning veya o tür içeride yapılan sporları pek sevmiyorum... Kendimi kesinlikle içeri kapatamam... onu iyi biliyorum...- Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
- Hidayet Türkoğlu NBA'de FİNAL'e Kaldı
- Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
Aranızda bisiklet tutkunları varmı merak ettim! Varsa eğer bisikletinizi nasıl kullanıyorsunuz? Gittiğiniz yerler? Özel turlar? Hergün kulllanım şekliniz? Veya paylaşmak istediğiniz diğer etkinlikler ve kulllanım şekilleri... Yol veya Dağ bisikleti her ikisi içinde yazabilirsiniz Kullandığınız bisiklet türünüde yazabilirsiniz- Hidayet Türkoğlu NBA'de FİNAL'e Kaldı
Orlando finale çok yakın: 116-114 Orlando Magic, sahasında Cleveland Cavaliers'ı uzatmada 116-114 yenerek Doğu Konferansı final serisinde 3-1 öne geçti. Doğu Konferansı final serisinin 4. maçında Hidayet Türkoğlu’nun takımı Orlando Magic, evi Amway Arena’da Cleveland Cavaliers’ı ağırladı. Üç sayı çizgisinin gerisinden yakaladığı yüksek yüzdeyle Orlando, rakibini uzatma sonunda 116-114 yenerek seride 3-1 öne geçti. Magic, sahasında oynadığı ikinci karşılaşmaya da hücumda etkili başladı. Dwight Howard’ın pota altından ürettiği sayılarla farkı 7 sayıya kadar çıkaran ev sahibi takım, ilk 6 dakikanın ardından skor bulmakta çok zorlandı. LeBron James’in hücumda devreye girmesiyle farkı kapatarak öne geçen Cavaliers, ilk çeyreği 25-21 önde bitirdi. İkinci çeyreğe 8-2’lik seriyle giren Orlando, skoru 29-27’ye getirerek yeniden öne geçti. Konuk takımın savunmasını aşmakta zorlanmayan Florida ekibi, farkı devrenin bitimine 5 dakika kala 8 sayıya çıkardı. Rakibine 12-0’lık seriyle karşılık veren Cleveland, üstünlüğü ele geçirdi ve soyunma odasına da 58-50 önde gitti. İkinci devreyi Rafer Alston'ın üst üste ürettiği 7 sayıyla açan Orlando, farkı 1 sayıya indirdi. LeBron James ve Mo Williams'ın skorer oyunuyla Cavaliers farkı yeniden 7 sayıya kadar çıkarmasına rağmen kolay sayılar bulmaya devam eden ev sahibi takım üçüncü çeyreği 79-78 geride tamamladı. Mickael Pietrus'un üç sayılık basketiyle 81-79 öne geçen Magic, yakaladığı 13-4'lük seriyle farkı 8 sayıya çıkardı. Konuk ekip LeBron James'in önderliğinde son 1 dakikaya gidilirken 98-97 öne geçmeyi başardı. Bitime 8 saniye kala Rashard Lewis'in 3 sayılık basketiyle bu kez Orlando, 100-98 öne geçti. Son 0.5 saniyede serbest atış çizgisine gelen LeBron, kullandığı iki atışı da sayıya çevirerek skora 100-100 eşitlik getirdi ve uzatma dakikalarına geçildi. Uzatma dakikalarında Dwight Howard'ın pota altından ürettiği basketlerle oyuna ağırlığını koyan Magic, LeBron James'in yorgunluğunu da iyi değerlendirdi ve sahadan 116-114'lük skorla galip ayrılarak seride durumu 3-1 getirdi. Milli basketbolcu Hidayet Türkoğlu 15 sayı - 8 asist - 7 ribaundla karşılaşmayı noktalarken, Dwight Howard 27 sayı - 14 ribaund - 4 asist ve 3 blokla double-double yaptı. Tecrübeli oyun kurucu Rafer Alston ise 26 sayı - 4 asistle salondan ayrıldı. Konuk ekipte ise LeBron James'in 44 sayı - 12 ribaund - 7 asisti mağlubiyeti engellemek için yeterli olmadı. Öte yandan yıldız oyuncunun yaptığı 8 top kaybı da dikkat çekti.- Insanla Aslan'ın Dostluğu...
- OLUR ÖYLE ŞEYLER KİTLENMEMEK LAZIM..
- Mimar (2006)
Mimar (2006) The Architect Çok güzel bir film değil ama olabilirmiş dedirten cinsten diyebilirim. Kapitalizmin çıkmazlarından birini konu almış, arka mahalleler, gettolar, konut sorunu. Çok önceden mimarisini yaptığı binaların son durumundan bir haber olan Leo, orada yaşayan Tonya'nın (Siyah Amerikalı) başlattığı protesto olayına katılması için imza toplarken farkına vardığı olayın üstüne gitmek yerine çok bilmişlik yaparak, yani binaların son durumunu görmeden yeni bir çizimle ortaya çıkması ve aile sorunları ile devam eden değişik bir film. Aslında çok iyi bir film olabilirmiş dedirten bir film fakat nereyi daha iyi yapabilirlerdi sorusunuda beraber getirecek bir söylem bu... Boş zamanınız varsa, hayır hayır izleyin diyorum.... Kaçırmayın demiyorum ama izleyin. Özellikle kendi oğlu ve kızının başından geçenler çok enteresan... Yönetmen: Matt Tauber Oyuncular: Anthony LaPaglia, Isabella Rossellini, Hayden Panettiere, Viola Davis, Walt Goggins, Sebastian Stan, Walton Goggins, Alex McCord, Paul James Community activist Tonya Neely (Viola Davis) tries to enlist the aid of architect Leo Waters (Anthony LaPaglia) in her quest to get the city to tear down the crime-infested housing project she calls home. Because Leo originally designed the project, Tonya feels his signature on her petition would carry great weight. As Tonya struggles to make life better for her family, Leo deals with his own disintegrating home life in this moving drama. Director: Matt Tauber Cast: Anthony LaPaglia, Isabella Rossellini, Hayden Panettiere, Viola Davis, Walt Goggins, Sebastian Stan, Walton Goggins, Alex McCord, Paul James- ANKARA,İSTANBUL,İZMİR
Güzel resimler... Ayrıca ilk defa İlayda ve Zeynep'i de gördük... Radyayı Galeriden görüşmüştük önce.... Güzel geçmiş belli ama çay bardağı tam çay bardağı ama altın sırması var...- Hidayet Türkoğlu NBA'de FİNAL'e Kaldı
http://www.youtube.com/watch?v=4bretoHwfzA- Selam Arkadaşlar
Admin şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımHoşgeldiniz- Hidayet Türkoğlu NBA'de FİNAL'e Kaldı
Bugün sabaha karşı yapılan maçta Orlando Magic Cleveland Cavaliers'i 99-89 yenerek seride 2-1 öne geçti ve dördüncü maç Orlando'da oynanacak... Hidayet'in iyi oynamamsına rağmen Cleveland'ın Hidayet üstünde baskı kurması diğer forvetleri rahatlattığından Orlando için daha kolay bir maç oldu diyebiliriz. Hidayet sadece 11'de bir iki sayılık yapabildi ve diğer bütün sayılarını serbest atışlardan yaptı.. Bir sonraki maç Çarşamba günü sabaha karşı oynanacak.... Başarılar Hidayet...- Daima Mutlu (2008)
- Daima Mutlu (2008)
Daima Mutlu (2008) Happy-Go-Lucky Aşık oldum! Poppy aşık oldum bu filmde! Filmlerde bazı rollere aşık olunur ve bu da benim aşkım diye başlayayım. Sadece ve sadece Poppy için filmi 3 defa daha izledim. Tiyatro oyunu gibi bir film ama insan ön planda çok fazla teknoloji kokan bir film değil ve yaşamın kendi içinden zorluklarla çekilmiş bir film. 30 yaşında Londrada öğretmen olan Poppy (Sally Hawkins) alışveriş sırasında bisikletinin çalınması nedeniyle uzun ve enteresan bir serüvene, bir sürücü öğretmeni ve filmin en renkli karekterlerinden birisi olan Scott (Eddie Marsan) tanışacak. Bu karşıtların buluşmasında aklınıza gelen ilk soru ne kadar sabırlı olabilirsiniz demek geliyor. Bu karmaşık ve anlaşılmaz ilişkinin etrafında yaşamın içindeki bir kaç renk ve insan tipi arasında gidip gelen film sonunda kendi içinde bitiyor. Mutlaka ama mutlaka izlemelisini özellikle büyük aşk yaşadığım bu tipi görmelisiniz. Poppy bakarken gözlerinin içine bakmayı unutmayın. İnsanların güzelliğinin nerede saklı olduğunu da göreceksiniz böylece... Kesinlikle izleyin. Yönetmen: Mike Leigh Oyuncular: Sally Hawkins, Alexis Zegerman, Eddie Marsan, Andrea Riseborough, Samuel Roukin, Sinead Matthews, Kate O'Flynn, Sarah Niles, Joseph Kloska, Sylvestra Le Touzel, Karina Fernandez Poppy (Sally Hawkins, in a Golden Globe-winning role) is a perpetually cheerful 30-year-old London teacher. When her beloved bike is stolen, she decides to take up driving, and is paired with Scott (Eddie Marsan), an instructor who's her polar opposite. Their relationship is strained until Poppy's bright personality attracts a co-worker, making Scott unexpectedly jealous. Alexis Zegerman and Karina Fernandez co-star in Mike Leigh's effervescent comedy (nominated for a Best Picture Golden Globe). Director: Mike Leigh Cast: Sally Hawkins, Alexis Zegerman, Eddie Marsan, Andrea Riseborough, Samuel Roukin, Sinead Matthews, Kate O'Flynn, Sarah Niles, Joseph Kloska, Sylvestra Le Touzel, Karina Fernandez- Ben Yine Ben Tekrar Ben Hep Ben Öylede Ben Böylede Ben Herzaman Ben
'Ya hep Ya hiç', ya hep alırım yada hep karşı çıkarım, arası yoktur. Dünya'yı çevrenizi, diğer insanları algılarken ve dünyaya bakarken hiç bir zaman, ya hep yapacaksınız yada hiç yapmayacaksınız mantığı ile yola çıkmamalısınız. Buda bir öneridir onuda düşünürsüzün ve ne kadar gerekli olduğu üzerinden mantığınızla gerektiği kadarını kullanırsınız. Yazının özü bir gün dünyaya başkalarının gözünden bakarak onların da dünya hakkında (dünya genel bir terim, sorunlar, yaşam biçimleri, algılama herşey dünya teriminin içine sıkıştırılmış burada) hakkındaki düşüncelerini anlamaktan bahsediyoruz. Kendi düşünceleriniz zaten yerli yerinde duruyor ve sizi kendi gözünüzden kendi çizginizde götürüyor. Önemli olan başkalarının nasıl baktığını ve bu bakış açılarının ve anlamalarının neden, nasıl, niçin oluştuğunu ve sizin açınızdan sizin bakış açınızla neden, nasıl, niçin çeliştiğini bulmanızdır. İnsan, insan olarak bir bütünün kendine dönük ve gelişmeye elverişli paydalarında saklıdır. Bu paydalar kendini tamamlama ve geliştirme sürecinden hiç bir zaman diğerlerinden (diğer insanlardan) ayrılamaz ve ayrılmaya çalışırsa başana gelecek yegane iş 'ben ben yine ben hep ben ve sonuçta yine ben' olması kaçınılmazdır. Bu, bu kişinin doğru veya yanlış yolda olduğunu da gösteren bir şey değildir. Sadece kendi ekseni etrafında olanlar ve algılaması doğrultusunda dünyayı yorumlamasını sağlamaktadır. İnsanın kendini iyi tanıması bir çok farklı algılama ve değerlendirme olayının sonucunda olan bir şeydir... Kendinizi iyi tanımanız bile bir çok defa başkalarının gözü ile kendinize bakmanızdan (hep bunu yapacaksınız demiyorum - bir kaç defa diyorum) geçer çünkü göreceğiniz şeyler sizin kendi kendinize baktığınızda karşınıza çıkmayabilir. En başta söylediğim gibi: Lütfen bir defa da olsa çevrenize bakın ve dünyaya başkalarının gözünden bakmaya çalışın... deneyin bir şey kaybetmezsiniz... Saygılar- ben geldim
Admin şurada cevap verdi: lusakalı başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımHoşgeldiniz...- Lotto Çekilişi
Tebrikler..- TANJU OKAN - HASRET
- Bisiklete meraklımısınız? Hergün kullanıyormusunuz?
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.