sardunyam

sarı lalelerin için teşekkür ederim gloriacım inşallah en güzel şekilde atlatacak babacığın ameliyatı ve sağlığına kavuşacak.

Sensiz saadet neymiş tatmadım bilemem ki Alnımın yazısıydın ne yapsam silemem ki Seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli Alıştım hasretine gel desen gelemem ki füsun coşkun ------------------------------------------------------- Yağmurlu bir gündü Tıpkı bugün gibi Kaybetmiştim seni Taştı gözyaşım Karıştı yağmura Bensizdin yıllarca Sen neyi aradın Sevgiyi buldun mu Yabancı kollarda Mutlu oldun mu Sensiz yıllarda yaşadım sanma Sensiz yıllarda unutmadım seni Sensiz yıllarda belki arar da Sorarsın diye avunmadım ajda pekkan

çiçek veren arkadaşlarıma teşekkür ederim çok şekersiniz gloriacığıma bu çiçek babacığına acil şifalar diliyorum

siyahx ve egzorsiste gıcık oluyorum

bugün türkü günümüz türkü nostaljisinin en sevdiğim türkülerinden biridir... şu garip halimden bile işveli nazlı gönlüm hep seni arıyor neredesin sen tatlı dillim, güler yüzlüm ey ceylan gözlüm gönlüm hep seni arıyor, neredesin sen... ben ağlarsam, ağlayıp, gülersem gülen bütün dertlerim anlayıp gönlümü bilen sanki kalbimi bilerek, yüzüme gülen gönlüm hep seni arıyor, neredesin sen... sinemde gizli yaramı kimse bilmiyor hiç bir tabib şu yarama merhem olmuyor boynu bükük bir garibim yüzüm gülmüyor gönlüm hep seni arıyor, neredesin sen... neşet ertaş

kıyamam sana ben, kızım benim uğurumuz, neşemiz, evimizin tatlı küçük kızı sensin

leylam türkü söyleşiyoruz biz katıl bize yandı bağrım yandı aşkın elinden birde seyahına gönderme beni ben mecnun olmuşum sevda çölünden yeniden mecnuna dönderme beni... insan olan insan, sever insanı bizden evvel gelip gidenler, hani aşkına düşürüpte mecnun misali bir kuru hayale yeldirme beni... neşet ertaş

türlülerin yönü değişmez, Türkü Türküdür, kardeşim ya rotasını mı kıracaz allaallaaaaaaaa

işte geldim burdayım ben bu işte ustayım demiş şair mihribansız türkü günü mü olur? sarı saçlarını deli gönlüme bağlamışım çözülmüyor mihriban ayrılıktan zor belleme ölümü görmeyince sezilmiyor mihriban sevdiğim, mihriban... yar deyince kalem elden düşüyor gözlerim görmüyor aklım şaşıyor lambada titreyen alev üşüyor, aşk kağıda yazılmıyor mihriban sevdiğim, mihriban...

kırmızı gülün alı var aman aman her gün ağlasam da yeri var bugün benim efkarım var aman aman ah bu gönül arzu eder seni seni yar seni :)

şu kışlanın kapısına mail oldum yapısına telli kurban bağlayayım asker yarin kapısına karlı dağlar olmasaydı laleleri solmasaydı ölüm Allahın emride şu ayrılık olmasaydı orhan hakalmaz ben gidiyorum şimcik görüşürüz sonra seviyorum sizi canımcımlarım benim

mp3 te vardır hemen arıyorum bakem gülaydan epey parça var ama çıkaramadım ramak kalmıştı hakkatten, evim evim güzel evim türkü evine dönecekti ben şimdi okula gidiyorum fırsat bulursam sen gitmeden gelirim bidenem tamam mı gitmeden bunu sana gönderiyorum... seni seviyorum... ben bu yıl yarimden ayrı düşeli her günüm bir yıla döndü gidiyor yine zindan oldu dünya başıma gönlüm ataşlara yandı gidiyor ömrüm boş hayale kandı gidiyor uzaktır yolların dolandım geldim tatlıdır dillerin bağlandım kaldım günahı boynuna işte ben öldüm gönlüm ataşlara yandı gidiyor ömrüm boş hayale kandı gidiyor orhan hakalmaz

buda benden tellidir yavrum aman tellidir amman denizlinin horozları bellidir ötüver gül ibiğim bi yol ötüver geniş olam gam zamanı değildir asmam yıkıldı suyu sıkıldı bu gün goca kızı görmedim canım sıkıldı

haklı olabülürsün gibi geldi bak şimdi anlıyorsun beni sen dimi? ben seni anlıyorum canım diloşum

onu zara söylüyor yusufu kaybettim türkünün adı ya bunu bilirsin kesin, beni çok etkiler Tanrıdan diledim bu kadar dilek bana kısmet değil dizinde yatmak dizinde yatıpta yüzüne bakmak gel aman aman yanıma kıyma bu yazık canıma bir kara kaşın bir kara gözün değer dünya malına

bende onu değiştirmezdim ama elimde olsa bir bulut gönderirdim onu alıp getirsin bana diye

ne ağlarsın benim zülfü siyahım buda gelir buda geçer ağlama göklere erişti feryadı ahım buda gelir buda geçer ağlama birgülün çevresi dikendir hardır bülbül gül elinden ahılen zardır nede olsa kışın sonu bahardır buda gelir buda geçer ağlama

bugün türküler dinliyorum ben sana da bu türküyü gönderiyorum kardeşim elmaların yongası aslanım amman amman hey haydi sağ cebinde aynası vay vay iki duvar arası aslanım amman amman haydi hovardalar yaylası vay vay

yok yok tevazu gösteriyorsun delilik ile dahilik arasında ince bir çizgi var bidenem delilik bana kalsın dahi sensin

harikadır... bu ne yaredir ki çare bulunmaz aşkın pazarında canlar satılır satarım canımı alan bulunmaz yunus öldü deyu sela verirler ölen beden imiş aşıklar ölmez

tonton vardı bir zamanlar sen bilmezsin yaşın kurtarmaz değiş tonton derdik değişirdi ona çevirdim seni değiş tonton

suçum neyse cezamı ver çekeyim bir ömür de yollarında öleyim katip olda ben boynumu bükeyim kaldır aramızdan bu dargınlığı bileyim bileyim ben sebebini bileyim hakim olda savcı olda ben cezamı çekeyim

evet bende çok severim keşke sevmez olaydım elim koynumda kaldı bideee ordunun dereleri aksa yukarı aksa vermem seni ellere ordu üstüme kalksa sürmelim amman

dahi şairim benim, 5,5 yaşında bu şiirleri yazan güzel arkadaşım benim hayranım sana ben canımsın ya, şirinlik muskası seni

vikinglerin vikisine çevirdim seni burnunu kaşı bak kafanda bir ampul yanacak