sardunyam tarafından postalanan herşey
-
Eurovision'a ve Kenan Doğulu ..
aynen öyle upppss haklısın, yaww ne farkeder, ha norveç ha fillandiya... kenan'ın performansıda iyiydi, şarkımızda yarışmaya katılan pek çok şarkıdan iyiydi. canı sağolsun... çokta önemli değil... herşey ortada...
-
hayatı en iyi ne anlatır?
Keskinkalem çok duygulandırdın beni... gelincikler tek tek göründü mü çayırlarda işi iş kasabanın su yüzlü çocuğun işi iş bir de poyraza döndü mü hava başlar masmavi damarlar fışkırmaya yanaklarından faytonların turuncu tekerlekleri yansır gaz tenekeleriyle çevrili bahçelerde asılı çamaşırlarından bir tutam çivit kokusu alıp gider gelincikler tek tek göründü mü çayırlarda. saat onikilerde postanede mektup yazan adamlara bakar bir semt delisi durmadan bakar ki o mektuplar nereye giderse gitsin öylesine uzundur ki kasaba gelinciklerden bükülmüş bir ibrişim gibi gidip gelen mektup zarflarıyla tarif edilebilir ancak içlerinde kar serpintisi içlerinde bozkır içlerinde herkesin bir güneyi olan ve marangozlar upuzun kayıklar yaparlar bunun için kesersiz, çivisiz, elsiz sadece ruhlarından o kayıkları içinde domates doğranan bir akşamüstünde yüzdürürler canlanır suya değince hemen bordalarındaki nakışlar bir derya gülü alıp başını gider. yeter ki görünsün gelincikler önce tek tek görünsün sonra topluca usta bir doğramacı gibi kırmızılar doğrar kasaba gelincikler indi mi çayırlardan su bardaklarına, berber dükkanlarına girdi mi duvarlara sicimle tutturulmuş şişelere girdi mi bir kere -aynaları boğacak neredeyse -taşlıkları basacak sel gibi o zaman... tam o zaman marangozlar mis gibi rakılar içerek kayıklarında konuştukça binlerce kayık konuştukça binlerce köpük, binlerce kıyı olurlar ve nedense bir vapur bizi alıp götürecekmiş gibi bakarız bir- birimize unuturuz sonra alıp başını gitmeyi de yeter ki iki dudak arasına konsun gelincikler ipince bir ıslığa yerleştirilsin türküler süzsün tüveyçlerinden kahveler eski renklerine boyanır yeniden biralar ciğ ışıkta bile parlak yıkanır tertemiz oluncaya kadar yaşamak. gerçekte bir sevinç, bir mutluluk yok değildir yüreklerimizde sevgiler umutlar yok değildir öyleyse neden çabuk küseriz birbirimize çabuk öfkeleniriz durup durup böyle hüzünlenmemiz neden anlamıyoruz da ondan mı yoksa bir bütün olduğunu mutluluğun umudun bir bütün olduğunu seziyor muyuz yalnızca baktıkça gelincik tarlalarına uzaktan öyle bir arada güzel yaşamanın lezzetini kanımızı tutuşturdukça gün günden buğusunu saldıkça bir tütün dumanı gibi yaktıkça genzimizi.
-
PAULA
Bir Gün O "bir gün" Yuvalanmış sanki içinizde Buğulu cam tıpkı Hiçbir şey görünmüyor Besbelli dışınızdan bakıyor size. Yokuş aşağı, yokuş yukarı Düzlerde, eğrilerde Yansır ondan size her ışık Bırakılmış bir bıçaktan döğüşte. Beklemek, avuntu--bir silah patladı uzakta-- Yakında bir tel koptu Durmanın durgunluğu--yeterse-- Sürsün bir süre böyle--ne çıkar-- Emzirsin içinizi o sonbahar bulutu. Gelecekte, dediniz--ama ne zaman-- Kim bilir, belki de geçmişte Yağmurlardan kalan kimsesizliğin Saklıdır acısı o "bir gün" de "Bir gün" buluşuruz--çok iyi-- :Bir gün" dü, hani nasıl--silinti-- Gerisi döküntü günler Ola ki beslemekte "bir gün"ü hepsi
-
ஐ๑((-_-))๑ஐ๑ LEYLA ๑ஐ๑((-_-))ஐ๑
Anısındayım Hafifçe ısırılmış bir elmanın dilindeyim Elmanın kokusundayım Anısındayım -kimbilir kimin- Anılarda görünür, düşlerde görünmez insan Düşlerde görünen anlamlardır Özelliklerdir bir de belli belirsiz. Ve İnsansız anı yoktur. Var mıdır?
-
.....::Radya::.....
Uzun bir cumartesiyi hatırlıyorum, saat on iki Dalıp gidiyorum, düsünüyorum da, saat on iki Bir sigara yakıyorum, bir kağıda bir iki dize yazıyorum Yerini iyi bilen, onurlu bir iki sözcük daha Ama hiç kımıldamıyor, akrep de, yelkovan da Yani tam böyle birşeye benziyor zaman Yılgın ve çarpıcı renkler içinde pek kımıldamayan Çıkageliyor sonra, saat on iki. Anlıyorum Yaşam elbette uzun biz duyabildikçe sevgiyi Yalnızca bunun için uzun Yani sevgiyle de sevebilir insan, sevdayla da Örneğin Bir sevgiyi yontup onarmak için Döğüşmek de sevgidir Ve benim bildiğim kadarıyla Her şeydir bir insan, her şeydir Yalandır kısalığı yaşamın Ve özellikle insan dediğimiz şey İnançli bir insan soyunun parçasıysa. Sonunda başbasa kalıyoruz gene Başbaşa kalıyoruz doğayla ben İşte az önce yağmur da başladı, cumartesi günlerden On temmuz cumartesi Bir vapur daha kalkıyor iskeleden Ve yağmur hızlanıyor biraz Uzanıp yatsam diyorum otların üstünde çırılçıplak Tam öyle yapıyorum Şimdi yağmuru seviyorum, şimdi yağmuru seviyorum, yağmuru seviyorum.
-
YUMOTEm Meleğimmm için, Meleğim seni çok seviyorum
Beni uykudan uyandırır uyandırmaz Dünyanın bütün huyları yüzünde Ben bunlardan birini seviyorum en çok Sana bir nar kesip uzatıyor ya doğa Tutsam tanelerini Sevincin gözyaşları derdim buna. Bir süre bakışıyoruz karşılıklı Ben uykudan uyanır uyanmaz Benimle şiir gibidir bu Tam karşımda ama yazılmamış Durmadan bileniyor aklımda. Seni unutarak baktığımda bile Dünyanın her yerlerinden geçiyorsun Yayılıyorsun kalabalıklara Yalnız yayılmak mı Aşkın en büyüğü, en dayanılmazı demeli buna. Özlenirsin, alabildiğine varsın da Daha da var oluyorsun gün günden Olgun bir meyva gibi güleceksin zamanla Bir kadın da değilsin, bir kişi de değilsin Bir kuş olsa mavilik derdi buna. İzmiri al gelinciklerle süslenmiş bir gelin gibi izledim... İzmirle İzmirliyle gurur duydum, bitanem çalıkuşum... Seni seviyorum...
-
...::KeSkİnKaLeM::..
Gözbebeklerimde başlarsın sızlamaya Birdüş gibi gözümün akina çizilir Yağmur olur kipriklerime dizilir Ve bir gurbet türküsü olur dökülürsün Hasretinin kanattığı dudaklarımdan Bir sizi olur inlersin saçımın akında Tebessümler birköşeye büzülür Hasret torbasının ağzı büzülür Hayalimde fener alayı olur gözlerin Tank gibi geçersin gönül sokaklarımdan. Bir diken olur batarsın yüreğimin ucunda Aşk kadehi kırılır sevda yerlere dökülür Gönül dokunduğu tezgahtan geri sökülür Bir çığlık olur kulaklarımda inler sesin Sımsıcak ter olur dökülürsün şakaklarımdan Tükenir en yeni umutlar gecenin avucunda Gönül bir düş oyununda daha ütülür Usuldan ağarır tan karanlığın beli bükülür Ufuklarda şekillenir hasretimin diyari yüzün Ve birceylan olur süzülür gidersin şafaklarımdan.
-
diloş...
süpersin... dimek hazırlıklar tamam, dünya bekle bizi... çılgın şalvarlılar geliyor... dünyanın bir yere gideceği yok zaten el mecbur bekleyecek bizi... O Gece O gece ben olmayacağım. Utancımdan bakamadığım aynalarda Güldüğünüzü görecek Anlayacaksınız. Her gece birinin olmadığı gecedir. Gecelerinizi karıştıracak gitgide Olmayanlarınızın çoğalması. Benim olmadığımı duyduğunuz bir gece Korkacaksınız. Şimdiden düşünüyorum son kalanımızı Son gidenimizin bu gecesinde. Ama bir gece olacak, ortalarda bir gece.. İçinde siz de olmayacaksınız, Ayrıca.
-
Frozen......
Açık Geceleri korkulu yollara gittiniz mi Biz çok şeyi vakit yok pek kısa geçiyoruz Limanda bilinen gemiler oysa açıklardadır Kullanırız bir sözü ama hangi anlamda? İnsan duyar bir yerde birdenbire uyanıp Bir elin bir ışığı neden söndürdüğünü Yandaki odalarda her zaman hasta vardır Sağır duvarlarda eski inilti Şiirlere üşenmemiz bir yerde iyidir Hiç işittiniz miydi? Bir top çizer havada, uzunca bir eğri Ayağına, belki kader, geçmiş gün, bir kadının Düşer bir karanfil.. (neyse kısa keselim) Soğurken bir ölü, çok ince bir eli Tutup ısıttınız mı? Aşınmış tahtaları kim yeniler gelince Döner azdan başımız, sonra uzar ıssız kır Bir bizdik san sen, oysa gelir hep biri Kurar yeni barınak kullanıp aynı taşları Yani ne mi diyorum, çok kurak tarla Çünkü asıl şiirler bekler bazı yaşları.
-
///Egzorsist Anı Defteri///
Hassas Terazi Ben nerde a dediysem orda a önümde ibresi sağa sola kımıldayan terazi. Az uzağınıza gittiysem böyle daha iyi göresiz bir hafif yankı denizler ötede ses eder siz. Hep kendim için mi bazı şeyleri gizlediysem bilmeseniz başka dünyalarda a vardı görülür hesabı ben/de a dediysem.
-
SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
Leylam, Paulam, Yumotem, Diloşum, Egzorsistim, Ra_dya'cım çok teşekkür ederim... Sizi seviyorum... Sizinde gününüz güzel geçsin... Diloşum dün bütün günüm uyumakla geçti, sor bakayım neden? Pazar günü çimlerde yuvarlandım, ata bindim, ördeklere ekmek attım, çiçek kokladım... Tabi bünye bu kadar pozitif hareketi kaldıramadı, dün uyku ile geçirdim günü. Bembeyaz bir ata bindim, yelelerini sevdim, okşadım... harikaydı, hani geçen sana söylemiştim çimlerde yuvarlanmak istiyorum diye, buldum öyle bir rampa hemde yemyeşil... Bulmuşken kaçarmıydı, kaçamadı... Çocuklarla beraber yokuş aşağı tekerlendim durdum... ama harikaydı, kendimi çok motive hissediyorum... ve seni çok özledim... ve işte geldim, şimdi enerjim çok fazla bugün bu enerjiyi harcamam lazım... sanırım kendimi yoracağım bugün...
-
Üsttekinin NİCK ini değiştir..
uzakta hissetmediğim
-
En belirgin özelliğin ne?
yalancıyı gözünden tanırım. insanların gözüne baka baka yalan söyleyenlere hiç tahammülüm yok, çok sakinimdir ama sinirlendiğimde kontrolsüzleşebilirim. canımı yakanın canını daha fazla yakarım.
-
Üsttekinin NİCK ini değiştir..
çöl meltemi
-
Cehapa halktan kaçıyor...
meseleye bakış açınız yavan olursa verdiğiniz yanıtlarda yavan olur. demokrat olmak için demokrat doğmak gerekirmi, bunu kim iddia etti, ifade edilen Erdoğanın milli görüş gömleğini çıkartıp çıkarmadığı değil ortaya koyduğu antidemokrat ve antilaik tavır, ben değiştim demekle değişilmiyor. takiyecilerin sıklıkla değiştiklerini ifade etmelerine alışkınız, seçime kadar Tayyipten daha ulusalcısı olmaz, Akp herkesten demokrat, laik, Cumhuriyetçi, hatta Atatürkçü kesilecektir. Şimdi buna inanmamız mı gerekiyor? İnanmak isteyen inansın biz söze değil özde ortaya konana bakıyoruz, boş laflara karnımızda kulağımızda tok.
-
Üsttekinin NİCK ini değiştir..
ne iftirası, tarih tanıktır kobralıkleo
- Çağrışım
-
FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
Gloria teşekkür ederim canım çiçeğin için. Annene uzun ömürler diler ellerinden öperim... Annelere... Ana Yüreği Benim çocuğum herşeyimdir Ona bir şey olursa yıkılır giderim! O yaşamadıkça Yanımda olmayınca, Annem deyip sarılmayınca Kendimi yanlız hissederim! Onu yanlız bırakmamak için peşinden giderim ÖLÜMSE, bu benim kaderim!
-
FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
Leylam Teşekkür ederim bitanem, dilerim Allah sanada bu duyguyu tatmayı nasip etsin, senin gibi dünyalar güzeli bir evlat nasip etsin... Seni çok seviyorum... iyiki varsın... kleo, evet ucuza kapattık çaktırma birce, biz biliyoruz davulcunun arkadaşları toplamak istediğini kibar davulcu o canım sanada ayrıca teşekkürler, çiçek ve şiir için
-
MARCUS
Kerem Gibi Hava kurşun gibi ağır!! Bağır bağır bağır bağırıyorum. Koşun kurşun erit- -meğe çağırıyorum... O diyor ki bana: - Sen kendi sesinle kül olursun ey! Kerem gibi yana yana... "Deeeert çok, hemdert yok" Yürek- -lerin kulak- -ları sağır... Hava kurşun gibi ağır... Ben diyorum ki ona: - Kül olayım Kerem gibi yana yana. Ben yanmasam sen yanmasan biz yanmasak, nasıl çıkar karan- -lıklar aydın- -lığa.. Hava toprak gibi gebe. Hava kurşun gibi ağır. Bağır bağır bağır bağırıyorum. Koşun kurşun erit- -meğe çağırıyorum.....
-
PAULA
Güz Günler gitgide kısalıyor, yağmurlar başlamak üzre. Kapım ardına kadar açık bekledi seni. Niye böyle geç kaldın? Soframda yeşil biber, tuz, ekmek. Testimde sana sakladığım şarabı içtim yarıya kadar bir başıma seni bekleyerek. Niye böyle geç kaldın? Fakat işte ballı meyveler dallarında olgun, diri duruyor. Koparılmadan düşeceklerdi toprağa biraz daha gecikseydin eğer...
-
jön anı defteri
Bir ölü yatıyor on dokuz yaşında bir delikanlı gündüzleri güneşte geceleri yıldızların altında İstanbul'da, Beyazıt Meydanı'nda. Bir ölü yatıyor ders kitabı bir elinde bir elinde başlamadan biten rüyası bin dokuz yüz altmış yılı Nisanında İstanbul'da, Beyazıt Meydanı'nda. Bir ölü yatıyor vurdular kurşun yarası kızıl karanfil gibi açmış alnında İstanbul'da, Beyazıt Meydanı'nda. Bir ölü yatacak toprağa şıp şıp damlayacak kanı silâhlı milletimin hürriyet türküleriyle gelip zaptedene kadar büyük meydanı.
-
...::KeSkİnKaLeM::..
Behey! kaburgalarında ateş bir yürek yerine idare lambası yanan adam! Behey armut satar gibi san'atı okkayla satan san'atkar! Ettiğin kar kalmayacak yanına! soksan da kafanı dükkanına, dükkanını yedi kat yerin dibine soksan; yine ateşimiz seni yağlı saçlarından tutuşturarak bir türbe mumu gibi damla damla eritecek! Çek elini san'atın yakasından çek! Çekiniz! Bıyıkları pomadlı ahenginiz süzüyor gözlerini hala koyda çıplak yıkanan Leyla'ya karşı! Fakat bugün ağzımızdaki ateş borularla çalınıyor yeni san'atın marşı! Yeter artık Yenicami tıraşı, yeter! Ayağa kalkın efendiler...
-
.....::Radya::.....
Şair olmak da zor, arif olmak da Zaman çoktan geçti, vadem dolmakta, Zor olanı seçtim nedense ben de Gönlüm sevda ile oyalanmakta.
-
Üsttekinin NİCK ini değiştir..
mumyalar genelde solar sezara kazık atmış kleolopez