democrossian tarafından postalanan herşey
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
Anladım. Allah gözleri var görmezler, kulakları var işitmezler demiş ama burunları var koku almazlar demeyi unutmuş anlaşılan... Olabilir tabii, hepimiz dalgınlık yapıyoruz.
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
O iki ayette mecazla ilgili en küçük bir anlatım algılayamadım. Diğer yandan, şimdi otursak modern bilimin tüm bilgilerini içeren, insan haklarına uygun, en güzel hikayeleri derleyen bir kitap yazsak, işte allah zamana uygun kitap indirdi diye peygamberliğimizi ilan mı edeceğiz? Bunun sonu nerde gelecek? Zamana uygun kitap yazan herkes peygamberim mi diyecek? Allahtan gelse, zamanının ötesine geçmesi gerekmiyor mu? Çağına uygun kitabı herkes zaten yazar. Ayrıca Kuran, çağının bilgilerinin bile gerisindedir. Bunu yazan Araplar, bir güneşe göre takvim bile yapamamışlar. Taş devrinde bile güneş takvimi biliniyordu.
-
İslam'da Kuran'ın gezegen ve uzay bilgisi
Yok, Kuranda anlamlı güzel bir anlatım göremiyorum. Ordan burdan toplama efsane ve masallar, hiç bir sistematik olmadan çorba gibi birbirine karıştırılmış. Tutarlı bir öyküsü yok. Akla aykırı. Hukuka dair önerileri tüm insanlık değerlerine, en temel insan haklarına aykırı. Miras hesabı bile tutarsız ve yanlış. Çelişkiler diz boyu. Bir yerde sizin dininiz size diyor, başka yerde müşrikleri öldürün diyor. Bir adamın çıkarını koruyan bir sürü gereksiz ayet var. Adam ölmüş gitmiş, sayısını sınırlamadığı eşleri arasında sıra takip etmek zorunda olmadığı yazıyor. Her konuda tehdit, baskı ve şantajla insanları baskı altına alıp insan onurunu yok ediyor.
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
O halde iyi. Ne dediğim anlaşılmış. Tanrı veya ilah olduğu söylenen hiç bir şeye inanmıyorum. Bu durumda bana ayetlerden kanıt getirmen geçersiz oluyor. Ben Kuranı eski Arapların yazdığını, herhangi bir ilahın göndermediğini bildiğime göre, Kuranda yazan bir söze de inanmayacağım ortada. Bana başka kanıt göstermeniz gerekiyor. İnsanların inançlarından dolayı öldürülmelerini söyleyen, insanları inançları yüzünden ebediyen bağdaşmayacağını iddia ettiği bir ayrıma tabi tutan, insanları hür köle, dişi erkek, inanan inanmayan, hatta düzgün inanmayan diye ayıran, en güzel örnek ilan ettiği bir adama özel ayrıcalıklar getiren, ona tüm kuzenlerini, kendini hibe eden kadınların hepsini, evlatlığının karısını, küçük kızları helal eden bir kitaba inanmanın yolunu nasıl bulabildiğinize de şaşıyorum. Bunların hepsi en temel insan haklarına, insan onuruna aykırı. Böyle bir kitabı ancak insanlar yazmıştır. Üstelik insanlarla savaşmak, onları öldürüp mallarını ganimet, çocuklarını köle etmek isteyen insanlar yazmıştır. Başka bir olasılık göremiyorum ve zaten de yok.
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
Peki o zaman ikisini de Arapça söyleyeyim: Bir ilaha inanmıyorum. Herhalde buna da itiraz etmezsin. Çünkü islamın temel cümlesi allahtan başka ilah yoktur şeklinde. Demek Allahtan başka ilahlara inanan varmış değil mi? Kitapta ne yazıyorsa o. Eğri baktığımı söyleyen, doğrusunu yazmak zorunda. Ben "öyle değil o" diyen çok müslüman gördüm ama, "peki doğrusu nasıl?" dediğimde doğrusunu ortaya koyanını görmedim. Kuranı açıyor, ne yazıyorsa okuyorum. Yanlış anlaşılacak hiç bir şey yok...
-
Ateist Ahlakı
Freedom özgürlük demektir. Translate'e sorabilirsiniz. Serbestlik yazınca independence çıkar. Free ücretsiz anlamına da gelir. Kelimeler üzerinde ısrarcı olmanın anlamı yok. Free'yi özgür diye tercüme ettim diye şimdi çam devirmedim yani! Free özgür demektir deyince domino taşları yıkılmaz. Kıyamet de kopmaz. Serbest bırakmak ile özgür bırakmak iki kutupta anlamlar değil. Determinizmin ana tanımı "nedenselcilik" tir. Bu en önemli birinci ilkesidir. İkinci ilkesi gerekircilik, üçüncü ilkesi belirlenimciliktir. Klasik determinizm kaderci dini düşünce tarafından kullanılmıştır elbette. Ama o tarihte kaldı. Şimdi modern determinizm var. Modern determinizm kaderin antitezidir. Tanrı ve onun tayin ettiği bir kader yoktur. Belirlenimi sağlayan, nedenlerin çözümlenmesidir. Koşullar sağlanırsa sonuç ortaya çıkar. Koşullar olmadan sonuç sağlanmaz. Koşulları değiştirerek sonuçları farklılaştırmak olasıdır. Yeni koşullar yaratarak yeni sonuçlar elde etmek, statükoyu temelden değiştirip yepyeni koşullara bağlı yeni sonuçlar elde etmek olasıdır. Kader diye bir şey yoktur. Nedensellik değişirse olgular da değişir. Nedensellik dinamik bir örüntüdür ve her türlü müdahaleye açıktır. Örüntü değiştirilirse akış da farklılaşır.
-
GERCEKTE TANRI YOKTUR
Daha dikkatli okumalısınız. Ben tanrı ile peygamber arasında baba oğul ilişkisinden söz etmedim. Kuranda adları geçen peygamberler baba oğul şeklinde giderler dedim. Yusuf'un Yakup'un oğlu olması gibi...
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
Hayır, tam tersine din hocaları allahı sevimli göstermeye çalışıyorlar. Ben zaten tanrıya inanmıyorum ki allaha inansam. Ben hocaların sözüne filan zaten bakmam. Allahı Kuran nasıl tanımlamış, bana göre Allahın İslamda tanımlanışı o şekildedir. Bir dinin kitabı varsa, oraya bakılır. Kitabımız bu, Allah bize bunu gönderdi demiyorlar mı? Diyorlar. O halde başka söze niye bakayım ki? Peki Bahailikte de mi tanrı mecazi? Mecazi deyince aslında yok, ama var gibi mecaz yapılıyor anlamı çıkmıyor mu? Örneğin cennet mecaz, aslı bilginlik diyorsunuz. Tanrı mecazsa aslı evren filan mıdır, nedir? Ben bu yüzden panteist misiniz diye sordum. Başka anlam çıkmıyor çünkü.
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
Anladım. o halde size panteist diyebilir miyiz? Eğer allah yoksa, allah diye mecazi bir adlandırma yapılıyorsa, panteist olmanız gerekiyor. Tabii panteismin doğu versiyonu olan vahdeti vücutçu olmanız da mümkün.
-
Ateist Ahlakı
Freedom özgürlük demek değil mi? Neyse ayrıntıları geçersek, felsefe her insanlık kültürünün anası olduğuna göre, determinist yöntemle çalışmasında hiç bir sakınca olamaz. Determine olmuş düşünce diye bir şey yoktur. Üstelik determinizm bir anakol akımı. Son derece kapsayıcıdır. Dar bir ekol değildir. Hiç bir kısıtlayıcılığı, şartlandırıcılığı düşünülemez. Kendi doğruluğunu sürekli sınayan, kendi aleyhindeki kanıtları kendisi arayan ve kanıt bulursa her an karşı tarafa geçmeye hazır tek felsefedir. Kuantumcular iddia ettikleri indeterminist kanıtı bulsunlar, hepimiz indeterminist olacağız, söz...
-
Ateist Ahlakı
Free özgür demektir. Determinizmin ise hiç bir tehlikesi filan yoktur. İnsanlığa şimdiye kadar en faydalı olmuş en kapsamlı felsefedir. Bilim de zaten determinist yöntemi benimsemiştir. Bu, bilimin determinizm güdümünde olması anlamına asla gelmez. Bilim bir çok öneri arasından özgürce bu yöntemle çalışmayı seçmiştir. Çünkü neden şu şöyle, bak bu öyle değil. Aralarında neden fark var? Sorusu sormadan bilim olmaz. Bilimi kuru bir ölçer biçerim, neyse deftere yazar, altını imzalar geçer giderim anlayışına indirgemek yavan bilimciliktir. Kediyi tart, bir kilo diye deftere yaz. Bu bilim değildir. Kedi niye bir kilo, niye koyun elli kilo? Kedi elli kilo olamaz mı? Niye olmuyor? On kiloluk fil olabilir mi? Niye olamaz? Bilim bütün bunların nedenselliklerini araştırır. Niye gözümüz var? Niye kulak kepçemiz var? Niye kanatlarımız yok? Tüm bunların nedensellikleri vardır ve bilim bunları araştırır. Her şeyin nedeni vardır. Bu neden tanrı asla değildir. Gökyüzünün mavi olduğu görülmüştür deyip deftere yazıp geçip giden bilim olmaz. Niye mavi? Yeşil niye değil?
-
Ateist Ahlakı
Benim dediklerimin soyut akılcılıkla hiç ilişkisi yok. Sorgulanmaz hale gelmesi ise hiç olası değil. Özgürdüşün akımı diye bir şey zaten olamaz, çünkü özgür düşünmüyorsa zaten felsefe yapmıyordur. Felsefenin ilk şartı zaten özgür düşünmek. Bir şeyin zaten temel şartı olan bir unsuru özgünlük diye sunmak yanlış olur. Başka kimse özgür düşünmüyor, bir sen mi özgür düşünüyorsun diye sorarlar insana.
-
Ateist Ahlakı
Neyi gözlemleyeceğini zaten determinizmde de önceden seçip belirlemezsin. Determinizm herhangi bir noktadan başlayabilir. Örneğin bu kalem masamda niye duruyor diye sorarak başlayabilirsin. Bunun dogma riski ile en küçük ilintisi yok. Dogma riski zaten her yerde vardır. En düşük olduğu yer determinizmdir.
-
Ateist Ahlakı
İnsan türünün dejenere etmeyeceği hiç bir şey yoktur. Bilim bile toplu yoketme, soykırım, işkence, katliam aracı olarak kullanılamaz mı? Kullanılır. Önemli olan buna izin vermemektir. Yoksa izin verirsen her şey silaha dönüşebilir. Yani dogmaya dönüştürülme potansiyeli her şeyde var. Fakat din dogması bundan ayrıdır. Din dogmasının zaten dogma olmamak gibi bir şansı yok. Diğerleri dogma olarak ortaya çıkmıyor ama, sonra dogmaya dönüştürülüyorlar. Dinin ise zaten doğası, temeli, özü dogma. Aradaki fark bu. Determinizm ise dogmaya dönüşme riski en düşük felsefedir. Çünkü sürekli indeterminist bir kanıt arar. Bu arayışı bıraktığı anda dogmaya dönüşme riski ortaya çıkacaktır. Ama determinizm bunu hiç bırakmaz. Determinist bilinç kadar yüksek bir bilinç düzeyi, başka hiç bir düşünce tarzında bence yoktur. Karşıtı lehine sürekli şekilde kanıt arama yoluyla kendini kanıtlayan başka bir felsefe yoktur. Çapı nükleer tepkime için yetersiz bir gök cismi nükleer enerji üretip bembeyaz ışıyor mu? İndeterminist alarm zilleri acı acı çalar ve tüm deterministler bu olgunun nasıl ortaya çıkabildiğini bulmak için seferber olur. Buna determinist bir açıklama getirmek makul bir sürede mümkün olmazsa determinizmin çöktüğü ilan edilecektir. Kuantum konusunda aynısı oldu. Dolanıklık ilkesi determinizmi ihlal ediyor gibi görünüyordu. Deterministler alarma geçti ve determinizmin ihlal olmadığını ortaya koyuncaya kadar durmadılar. Kuantumcuların indeterminist iddiaları sona ermedi. Çekişme sürecek. Henüz determinizm kalesinde gol yok.
-
Ateist Ahlakı
Bir şeyi yanlış belirlemiş olduğunu anlarsan düzeltir, yeniden belirlersin. İşler böyle yürür, başka da bir yolu yok. Ne kadar köfte, o kadar ekmek. CERN niye kuruldu, dünyanın masrafı yapıldı? Daha iyi belirlenim için.
-
Ateist Ahlakı
Determinizm etmiyor. Ama başka bir felsefe okulu edebilir. Ağzına bant yapıştıramazsın. Felsefenin tümüyle özgür olması şarttır. Ama hiç bir bağlayıcılık atanmaması da şarttır. Özgürce istediği ve birbiri ile çelişen önerileri üretecek, bilim de özgürce istediği öneriyi seçip o yönde araştırma yapacak. Felsefelerin idealist ve materyalist olarak ayrılması bir bakış açısıdır. Bir açıdan bakınca öyle ayrılırlar. Benim bakış açımda tüm felsefeler iki sınıfta toplanır: Determinist felsefeler ve indeterminist felsefeler. Materyalizm elbette determinist bir felsefedir. İdealizm indeterminist bir felsefedir. Nedenselliğin tek belirleyici olduğunu kabul etmediğiniz, nedenselliğin ardında doğaüstü bir yönetici güç olduğunu düşündüğünüz anda determinizmden çıkar, indeterminist olursunuz. Determinizmde tek belirleyici nedenselliktir. Ardında altında üstünde başka bir belirleyici yoktur. Nedensellik diye bir şey yoktur, her şey tesadüftür derseniz de indeterminist olursunuz işin tuhafı. Determinizmde tesadüf yoktur. Nedenselliğini bilemediğimiz olgulara tesadüf adını takarız. Paranın yazı mı tura mı geleceğinin nedenleri vardır. Gelişmiş ölçüm ve gözlem aygıtları, çok hızlı işlem yapan bilgisayarlar ile para atıldığı anda ne geleceği belirlenebilirdir. Ama o araçlar elimizde yoksa belirsiz, tesadüf olur. Paranın ne geleceğini belirleyen doğaüstü bir güç vardır diye nedenlerin belirleyiciliğini inkar ederseniz yine indeterminist olursunuz. Determinist olmak için tek belirleyicinin nedensellik olduğunu söylemek bir... (Nedensellik ilkesi) Nedenselliğin sonuçları olduğunu söylemek iki... (Gerekircilik ilkesi) Nedenselliği ne kadar çözümlersek sonuçları önceden o kadar iyi kestirebiliriz demek üç. (Belirlenimcilik ilkesi) Bu üç ilke determinizmin sacayağıdır. Determinizm tabii pat diye bu günkü şekliyle ortaya çıkmadı. Önce tanrıyı bir geçmişe ötelemekle işe başladı. Buna klasik determinizm diyoruz. Yani tamam tanrı başlattı ama artık karışmıyor. Saati tanrı kurdu, ama artık saat kendi işliyor. İşte bu klasik determinizm. Modern determinizm ise tanrıyı ilk başta olarak bile kabul etmez. Tanrı yoktur. Çünkü olamaz. Başlangıca daha karmaşık bir neden atayamayız. Daha basit sonuçlar, daha karmaşık olgulardan çıkamaz. Çünkü onunda öncesine ondan daha karmaşık bir neden koymak gerekecektir. Daha basit olgular, daha karmaşığa doğru evrilir. Bu yüzden en başta en basit bir olgu olması gerekir. Bir kuantum dalgalanma ya da çarpışma. Bunu bilmemize olanak olmayabilir. Çünkü oynanmış bitmiş bir satranç oyununu en gelişmiş bilgisayarlar bile geriye doğru belli bir yere kadar analiz edebilir. İlk açılış hamlesinin en olduğunu hiç kimse kestiremez. Bu 64 kareli düzlemde on farklı çeşit 32 taşla oynanan bir oyun. Bunda bile başlangıcı bulmak olanaksız.
-
Ateist Ahlakı
Bilim ve felsefe arasında sağlam köprüler ve veri alışverişi olduğunu söylemiştim. Şu var ki bilim felsefeye yön çizemez, denetleyemez, kısıtlayamaz. Felsefe bilimden tümüyle bağımsız çalışır. Felsefeye hiç bir kayıt kuyut, şart şurt, sınır standart getirilemez. Neyi istiyorsa düşünür. Hakkında veri yok muymuş, var mıymış, hiç bakmaz. Felsefe tümüyle özgür olmadan felsefe olmaz. Ama bunun bedeli nedir? Felsefenin asla bir bağlayıcılığı olmaması. Felsefi bir düşünce, düşünce sahibinden başka hiç kimseyi bağlamaz. Felsefenin görevi, bilime öneri sunmaktır. Bilim de felsefeden tamamen bağımsızdır. Önerilerinden istediğini seçer, kullanır. Şu öneri daha iyi, bunu kullan diye felsefe hiç bir şekilde bilime karışamaz. Felsefe önerilerini özgürce üretir, ortaya koyar. Bilim de istediği öneriyi özgürce seçer, kullanır. Bir örnek verelim: Bilim dünyamızdaki yaşamı araştırır ama yaşam sadece dünyamıza has mıdır? Başka gezegenlerde hayat olabilir mi? sorusunu da sorar. Bu konuda somut bir veriye ulaşılamadığında iş felsefeye kalmıştır. Felsefe öneriler üretir. Bu öneriler mutlaka başka gezegenlerde hayat olacağından ve her yol ile onlarla iletişim kurulması gerektiğinden başlar, hayatın sadece bir kez gerçekleşebilecek bir mucize olduğundan, tekrarlanmasının olanaksız olduğundan devam eder, varsa da araştırılmasına gerek olmadığına gider, hatta kesinlikle iletişim kurulmaması gerektiğine kadar gider, hatta açları doyurmak varken bu kadar lüzumsuz bir konuya bir dolar bile yatırmanın israf olduğuna kadar varır. Gördüğünüz gibi felsefe geniş ve birbirinden çok farklı öneriler sundu. Hiç kendini sınırlamadı, birbiri ile çelişen önerilerde de bulundu. Bilim de tamamen özgürce bu önerilerden birini seçip o yönde araştırma yapacaktır.
-
NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ
Kıyamet mecazi bir şeyse, allah da mecazi bir şeydir. Allaha inanmaya gerek yoktur. Çünkü allah yoktur. Var olduğu iddiası mecazi bir edebiyat sanatıdır. Yanlış anlamamak lazım. Allah var denirken aslında allah var denilmek istenmiyor. Allah yok denilmek isteniyor da, sen anlayacaksın. Bu da bir söz sanatıdır. Bir şeyin tersi söylenir, aslında tersi denmek istenir.
-
Ateist Ahlakı
Bilimin konusu olmayan hiç bir nesne, olgu ve kavram yoktur. Her "şey" bilimin konusudur. Şu kadar var ki, hakkında somut bir bilgiye ulaşılamamış kavramlar hakkında bilim bir karara varmaz. Bilimin hakkında araştırma yapmayacağı hiç bir şey yoktur. Bilimin bir sınırı da bulunmamaktadır.
-
Ateist Ahlakı
Felsefi kuramlar zamanla gelişir ve bilimsel kanıtları bulunabilir. Zaten felsefenin görevi, bilime öneri ve öngörü sunmak. Zaten bilimsel bulgular da kesindir mutlaktır diyemeyiz. Örneğin kütlelerin birbirini çektiği kesin ama niye çekiyor? Kütleçekimden etkilenmeyen bir madde üretemez miyiz? Kütleleri iten madde üretemez miyiz? İstediğimizde çeken, istediğimizde iten madde? Bu sorular sorulmaya devam eder. Çünkü böyle bir şey üretebilirsek, bedava yolculuk yaparız. O yüzden bilim burda durdu, cevapları verdi, bitti diye bir şey yoktur.
-
Ateist Ahlakı
Bilimde akıl elbette kullanılır da, tek başına kullanılmaz. Bilimin somut bir veriye ulaşamadığı konularda felsefi kuramlar üretilir. Bu da akılla yapılır. Başka bir yol da yok...
-
Ateist Ahlakı
Evrenlerin daha önceki evrenlerden arta kalan karadeliklerin çarpışması ile oluştuğunu öne süren bir kuram şu anda geliştiriliyor. Evren sayısı sonsuzdur. Tek bir evren olması hiç bir akla uygun değildir. Eğer iki karadelik çarpışmasa da evren tekil bir noktadan dağılsa, kozmik fon radyasyonunda dalgalanmalar tespit edilmez, madde homojen olarak yayılır ve galaksiler topaklaşmazdı. Topaklaşma için dalgalanma, dalgalanma için çarpışma şart.
-
Ateist Ahlakı
Karanlık madde var. Karanlık enerji var. Bilmediklerimiz bununla sınırlı olacak değil. Felsefi olarak durduk yerde pat diye madde veya tanrı veya başka bir şey ortaya çıkamaz. Madde-enerji toplamı miktarı değişmez. Hep vardır. Dönüşür, formdan forma geçer. Böyle olmak zorunda. Hep var olan tanrı değil madde-enerjidir. Tanrı olamaz, çünkü maddeyi yaratmayı bilecek bir zeka nerden çıksın ortaya? Maddeyi yaratmak zeka gerektiriyorsa, bu zekayı kim yarattı? Madde tasarlanmadan yaratılamıyorsa, zeka yaratılmadan nasıl var olabiliyor? Zeka maddeden daha karmaşık değil mi? Maddeye yaratıcı lazımsa, tanrıya daha çok lazım. Daha karmaşık. Karmaşık bir şey tasarım gerektiriyorsa, tasarımı yapan daha karmaşık olacağı için ona tasarım daha da gerekli. Tasarım yok, evrim vardır.
-
Hayalin Diger Adi : Madde
Bir bilebilsek!
-
Ateist Ahlakı
Maddenin bildiğimiz formu big bangla ortaya çıkmıştır. Bu daha önce hiç bir şey yoktu demek değildir. Maddenin bilmediğimiz formları vardır. Daha önce var olan ise tanrı olamaz. Çünkü tasarım yapabilen zeka, ancak evrimle ortaya çıkar. Hep var olan tanrı değil, değişik formlarda madde ve enerjidir. Madde veya enerji var olmadı, değişik formlarda hep vardı. Zamanın başı ve sonu yoktur. Mekanın da yoktur.