Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

redpants

Φ Yeni Üyeler
  • İçerik Sayısı

    8
  • Katılım

  • Son Ziyaret

redpants tarafından postalanan herşey

  1. “MARKADAŞ” çıktı! “Tüm tüketiciler için; iş dünyası, pazarlama iletişimi ve halkla ilişkiler”e farklı ve yenilikçi bir perspektiften bakan eğlenceli bir kitap… İletişim doğuştan gelen bir yetenek midir; yoksa süreç içerisinde öğrenilebilir bir kazanım mı? Sadece sosyal yaşantıda değil, iş dünyasında üretirken, tanıtırken, pazarlarken, satarken ve satın alırken, başarı için bir iletişim dehası olmak mı gerekiyor? Feray Alpay; pazarlama iletişimi ve halkla ilişkiler alanında 20 yılı aşkın bir sürede biriktirdiklerini “Markadaş”da okuyucuyla paylaşıyor. Net, anlaşılır ve eğlenceli bir biçimde. Kitapta, bilişim çağında hızla değişen iş dünyasına ayak uydurmak isteyen en üst düzey yöneticiler ve bütün kademelerde çalışan profesyoneller de dahil, tüm tüketicilere yönelik ; pazarlama iletişimi, halkla ilişkiler, marka ve alış veriş konularında farkındalık yaratacak yenilikçi bilgiler sunuluyor. Sade ve esprili bir dille yazılan kitapta yer alan en teknik ve bilimsel konular dahi, örneklerle ve fıkralarla zenginleştirilerek okuyucunun rahatlıkla anlayabileceği biçimde aktarılıyor. Kanes Yayınevi tarafından yayınlanan Markadaş, bir kaç kuruşluk veya milyonlarca liralık bir alım-satım sürecinde “kazandıracak ipuçları” edinmek isteyen herkes için “faydalı bir eser!” Feray Alpay, Markadaş’da şöyle diyor: “Gecenin karanlığında önündeki buzdağına doğru hızla ilerleyen Titanik gemisinin mutfağında canlı canlı haşlanmayı bekleyen ıstakozlar için “Titanik Faciası”, başlarına gelebilecek en harika şeydi. Titanik’in okyanusun dondurucu sularına gömülmesi yolcuların perspektifine göre ölüm demek iken, ıstakozlara göre ise yaşam demekti. Titanik’deki ıstakozun perspektifinden “Pazarlama İletişimi, Marka, Halkla İlişkiler, Reklam ve Satın Alma Davranışları” nasıl görünür? İster kendini üretici olarak gör, ister pazarlama iletişimcisi, PR’cı ya da reklamcı... Elindekileri pazarlamak için şirketin ya da markan savaşmıyor, sadece algılamalar savaşıyor. Müşterin mantıklı değil, tamamen duygusal sebeplerle tercih ediyor senin ürününü. Ve duygusal sebeplerle verdiği bu satın alma kararını destekleyici rasyonel sebepler buluyor kendince. Ya SEN, bu savaşın ortasında kalan tüketici? Yalnız değilsin. Unutma ki hepimiz tüketiciyiz. Sahip olduğumuz bu tüketici kimliğimiz güven duygusu veriyor bizlere. Eksikliğini hissettiğimiz gücümüzü, otomobilimizin yüksek motor gücüyle, ya da üzerimizde taşıdığımız logolarla tamamlamaya çalışıyoruz. Sosyal medyada hepimiz şöhretiz. Toplumdaki yerimizi ürettiklerimizle değil, tüketirken tercih ettiğimiz markalarla belirliyoruz. Bilinçli bir tüketici olmak için sadece organik ürünler tüketip, ambalajın üzerindeki minicik yazıları okumak yetmiyor. Günde binlerce kez maruz kaldığın pazarlama mesajı bombardımanının farkında mısın?” Feray Alpay Hakkında Pazarlama İletişimi ve Halkla İlişkiler Uzmanı Promedia Halkla İlişkiler Kurucu Ortak ve Genel Müdür 1992 Yılında “ Promedia Halkla İlişkiler” şirketinde kurucu ortak ve Genel Müdür olarak yer alan Feray Alpay, halen Promedia’daki çalışmalarını sürdürüyor. 90’lı yılların başlarında Türkiye’de yeni oluşmakta olan Halkla İlişkiler mesleğinin uluslararası standartlara ulaşması için, 20 yılı aşkın bir süredir “pazarlama iletişimi ve halkla ilişkiler” kavramlarını anlamaya ve anlatmaya çalışmaktadır. Bu süre içinde çok sayıda uluslararası kurum ve kuruluşlara “iletişim danışmanlığı” hizmeti sunarak, “markalaşma, algılama, itibar, kriz ve etkinlik yönetimi” konularında projeler planlamış ve uygulamıştır. Pazarlama İletişimi konusunda farklı yerli ve yabancı yayında araştırma, görüş ve makaleleri yayınlayan Feray Alpay, 2010 yılından bu yana günlük bir ulusal iş ve ekonomi gazetesinde düzenli olarak köşe yazıları yazmaktadır. Feray Alpay'
  2. İyi Hissetmek İçin Dengeli Beslenin Türkiye’de özellikle doymuş yağ, şeker ve tuz içeriğinin yüksek olduğu, fakat tahıl ürünleri, meyveler ya da sebzeler açısından yetersiz olan yüksek kalorili bir beslenme tarzı uyguluyoruz. Öte yandan işimizde ve boş zaman faaliyetlerimizde giderek daha az fiziksel aktivitenin yer alması ve modern yaşam koşullarımızın bizi daha hareketsiz bırakması da kalori yakmamızı engelliyor. İşte bu alınan kaloriler ile yakılan kaloriler arasındaki dengesizlik; fazla kilo alımının ve kendini kötü hissetmenin temel nedenini oluşturuyor. Beslenme dengesi açısından düşündüğümüzde, küçük bir değişiklik yaparak dengenin tersine çevrilmesi, yani alınan kalorilerden daha fazla kalorinin yakılması gerekiyor. Bu, uygulamada zor olmasına rağmen, sağlığa yararları düşünüldüğünde, harcanan çabaların buna değeceği şüphesiz. Sağlıklı bir vücut ağırlığı, kalp hastalıkları, felç, diyabet ve yüksek tansiyon gibi birçok sağlık sorunu riskini de azaltıyor. Arabamıza koyduğumuz yakıt gibi, beden de farklı işlevlerini yerine getirmek için her gün özel bir dengeli enerji karışımına ihtiyaç duyar. Kilo vermeye çalışırken, kas kütlesini değil de yağı kaybedebilmek için aşağıdaki gibi dengeli bir karışım gereklidir: - Günlük kalorilerin % 50-60’ı Karbonhidratlardan alınacak (meyve - sebzeler, makarna, pirinç, şeker, ekmek) - Günlük kalorilerin % 20-30’u Yağlardan alınacak (süt ürünleri, sıvı yağ, kuruyemişler, et) - Günlük kalorilerin % 10-20’si Proteinlerden alınacak (yumurta, süt, kırmızı et, tavuk, balık, tam tahıl, fasulye, kuruyemişlerden) ve günde 1,5-2 litre su içilecek Sağlıklı Karbonhidratları Seçin İyi Hissedin : Karbonhidratlar bedene fiziksel aktiviteler ve organların düzgün işlemesi için ihtiyaç duyulan yakıtı sağlamaktadır ve sağlıklı bir beslenme düzeninin önemli parçasıdır. “En iyi” karbonhidrat kaynakları, vücut için gerekli olan temel vitaminleri, mineralleri ve lifleri sağlayan meyvelerde, sebzelerde, fasulyede ve tam tahıllarda bulunmaktadır. Kalori ya da yağ düzeyi düşük fakat lif açısından zengin kalp dostu besleyici maddeler, kendimizi daha uzun süre tok hissetmenize neden olmaktadırlar. “Kötü" karbonhidrat kaynakları ise genellikle beyaz ekmek, pastalar, gazlı, şekerli içecekler ve diğer çok işlenmiş gıdalardan kolaylıkla sindirilen karbonhidratlardır. Bunlar kilo almaya katkıda bulunabilir, kilo verme sürecini zorlaştırabilir ve bu nedenle beslenme düzeninizde azaltılmalıdır. Pratik ipuçları: · Kahvaltıyı es geçmeyin ve öğle yemekleri ve atıştırmalar için tam tahıllı ekmekleri tercih edin. · Yemeklerinize soya ve fasulye ekleyin; bunlar çok iyi yavaş sindirilen karbonhidrat ve protein kaynaklarıdır. Sağlıklı Yağları Seçin İyi Hissedin: Yağlar kötü ünlerine rağmen, beden için temel bir enerji kaynağıdır ve bedende çeşitli vitaminlerin akışına ve emilimine olanak tanımaktadır. Beslenme düzeninizdeki yağ miktarını %20-30 oranında tutun ve yağın gram başına 9 kalori içerirken, proteinin gram başına 4 kalori içerdiğini unutmayın. En önemlisi, doğru tür sağlıklı yağ yemektir. Sağlıklı Proteinleri Seçin İyi Hissedin: Proteinler kas oluşturmanıza yardımcı olan önemli besin maddeleridir. Ayrıca proteinler kilo verme ya da kilo kontrolünde de temel bir öğe olabilir. Bazı çalışmalar, yüksek proteinli diyetlerin tokluk üzerinde karbonhidratlar ve yağlardan daha büyük bir etkisi olduğunu ortaya koymuştur. Sonuç olarak, kas kaybını asgari düzeye indirmek ve yağ kaybını azami düzeye çıkarmak için, yeterli protein aldığınızdan ve bu protein kaynaklarını her öğüne eşit olarak dağıttığınızdan emin olun. Protein kaynakları ya hayvansal ve süt ürünleri kaynaklıdır ya da bitkiseldir. Hayvansal proteinler ve süt ürünleri tüm amino asitleri içermekle birlikte, önemli bir yağ kaynağıdır. 170 gram biftek 40 gram proteinin yanında, 14 gramı doymuş olan 38 gram yağ sağlamaktadır. Bu, önerilen günlük doymuş yağ alımından yüzde 70 daha fazladır. Fasulye, kuruyemişler ve tam tahıllar gibi bitkisel protein kaynakları ideal seçimlerdir. Bitkisel proteinler arasında, soya, tek kaliteli tam protein olması açısından bir istisnadır. Yani bedeninizin ihtiyaç duyduğu tüm temel amino asitleri sağlamaktadır. Bu nedenle, soya proteini ürünleri kolaylıkla hayvansal gıdaların yerini alabilir. Tokluk hissini arttırmak ve kilo kaybına yardımcı olmak açısından diğer kaliteli proteinler kadar etkili olduğu kanıtlanmıştır. Pratik ipuçları: · Nadiren küçük bir porsiyon kırmızı et yiyin, ya da etin en yağsız kısımları tercih edin · Kırmızı ete alternatif olarak, soya proteini ürünleri, bakliyat, balık ya da yağsız tavuk tüketin Kilo verirken beslenme ve egzersiz düzeninizde büyük değişiklikleri sürdürmek genellikle zordur ve bedeni temel besin maddelerinden mahrum bırakabilir. Bu tür büyük değişiklikler, metabolizmayı yavaşlatacak ve kas kaybına yol açacaktır. Amaç, yavaş yavaş daha iyi beslenme alışkanlıklarını benimsemek, kilo kaybederken, sağlıklı bir kiloya ulaşıldığında, bunu korumak ve iyi hissetmektir.Protein Description: Protein is an important nutrient, essential for growth and development. All the cells of your body include protein. Protein is also an important source of calories and energy. Both plant-based and animal-based foods provide protein. Recommendation: Get 10 to 35 percent of your total daily calories from protein. Protein has 4 calories a gram. Based on a 2,000-calorie-a-day diet, this amounts to about 200 to 700 calories a day, or about 50 to 175 grams a day. Emphasize plant sources of protein, such as beans, lentils, soy products and unsalted nuts. Include seafood twice a week. Meat, poultry and dairy products should be lean or low fatFat Description: Fats aren't necessarily bad for you, but you need only a small amount. Dietary fat is a nutrient that helps your body absorb essential vitamins, maintains the structure and function of cell membranes, and helps keep your immune system working. Some types of fat, though, may increase your risk of heart disease and other health problems. Fat also has a lot of calories, increasing the risk of weight gain. Recommendation: Limit total fat to 20 to 35 percent of your daily calories. Fat has 9 calories a gram. Based on a 2,000-calorie-a-day diet, this amounts to about 400 to 700 calories a day, or about 44 to 78 grams of total fat. Emphasize unsaturated fats from healthier sources, such as lean poultry, fish and healthy oils, such as olive, canola and nut oils. Limit less healthy full-fat dairy products, desserts, pizza, burgers and sausage, and other fatty meats. Saturated fat Description: Saturated fat is most often found in animal products, such as cheese, red meat, poultry, butter and whole-milk products. Other foods high in saturated fat include those made with coconut, palm and other tropical oils. Saturated fat may increase your risk of heart disease and type 2 diabetes. Recommendation: Limit saturated fat to no more than 10 percent of your total calories. Lowering calories from saturated fat to 7 percent can further reduce your risk of heart disease. Saturated fat has 9 calories a gram. Based on a 2,000-calorie-a-day diet, 7 to 10 percent amounts to about 140 to 200 calories a day, or about 16 to 22 grams of saturated fat. Replace saturated fats with healthier monounsaturated fats and polyunsaturated fats, found in olive oil, canola oil, vegetable oils, lean poultry, and unsalted nuts and seeds. Remember saturated fat counts toward your total daily allowance of fat. Trans fat Description: Trans fat occurs naturally in some foods, especially foods from animals. But most trans fat is created during food processing through partial hydrogenation of unsaturated fats. Trans fat is a common ingredient in some types of margarine, shortening, snack foods and commercial baked goods. Trans fat can increase your risk of heart disease. Recommendation: The 2010 Dietary Guidelines for Americans recommend avoiding trans fat as much as possible by limiting foods that contain synthetic sources of trans fat, such as partially hydrogenated oils, and by limiting other solid fats. The American Heart Association recommends limiting trans fat to no more than 1 percent of your total daily calories. For most people, this is less than 2 grams a day. Limit less healthy commercially prepared desserts and snacks, such as crackers, cookies, cakes and doughnuts. Remember trans fat counts toward your total daily allowance of fat. Cholesterol Description: Cholesterol is vital because it helps build your body's cells and produces certain hormones. But your body makes enough cholesterol to meet its needs — you don't need any dietary cholesterol. Excessive cholesterol in your diet can increase your risk of heart disease and stroke. Dietary cholesterol comes from animal products, such as meat, poultry, seafood, eggs, dairy products and butter. Recommendation: Keep dietary cholesterol to less than 300 milligrams a day. Cutting cholesterol to less than 200 milligrams a day can benefit anyone at high risk of heart disease. Reduce dietary cholesterol by cutting back on animal sources of food, such as beef, poultry and eggs. If an item is high in saturated fat, it's probably also high in cholesterol. Fiber Description: Fiber is the part of plant-based foods that your body doesn't digest and absorb. There are two basic types of fiber: soluble and insoluble. Soluble fiber may help improve your cholesterol and blood sugar levels. Oats, dried beans and some fruits, such as apples and oranges, are good sources of soluble fiber. Insoluble fiber adds bulk to your stool and can help prevent constipation. Vegetables, wheat bran and other whole grains are good sources of insoluble fiber. Recommendation: If you're a woman, get about 22 to 28 grams of fiber a day. If you're a man, get about 28 to 34 grams of fiber a day. Emphasize whole-grain products, fruits, vegetables, beans and peas, and unsalted nuts and seeds. Sodium Description: Some sodium is vital because it helps maintain the right balance of fluids in your body, helps transmit nerve impulses, and influences the contraction and relaxation of muscles. Too much sodium, though, can be harmful, increasing your blood pressure and the risk of heart disease and stroke. Most Americans get far too much sodium in their daily diet and need to cut way back. Recommendation: Limit sodium to less than 2,300 milligrams a day — or 1,500 milligrams if you're age 51 or older, or if you are black or you have high blood pressure, diabetes or chronic kidney disease. To reduce sodium in your diet, limit processed and prepared foods, which are often high in sodium, avoid salty condiments, don't add salt at the table, and eliminate salt from recipes when possible. Sugar Description: All sugar, whether natural or processed, is a type of carbohydrate that your body uses for energy. Sugar occurs naturally in some foods, including fruits, vegetables, milk and some grains. Processed sugars also are added to foods and beverages. These added sugars do little more than add calories to your diet. Many processed foods have both solid fats and added sugar. Together, solid fats and added sugar are known as SoFAS. Recommendation: The dietary guidelines recommend cutting back on calories from SoFAS. For most people, that means no more than 5 to 15 percent of total calories should come from SoFAS. Consider that 13 percent of a 2,000-calorie diet is about 260 calories a day. The American Heart Association has more specific guidelines for added sugar — no more than 100 calories a day from added sugar for most women and no more than 150 calories a day for most men. That's about 6 teaspoons for women and 9 for men. To cut back on SoFAS, limit table sugar, desserts, pizza, sausage and similar fatty meats, sweetened beverages, stick margarine and butter, and candy. Bilgi için: Özel Mesaj Atın
  3. Sonbahar yorgunluğuna karşı doğru beslenme ve bol yürüyüş... Baharda yaşanan stresi azaltmak için özellikle B vitamini içeriği yüksek olan kepekli gıdaların tüketimini arttırmak şarttır. Bahar aylarında meydana gelen ani sıcaklık ve basınç değişiklikleri insanlar üzerinde yorgunluk ve stres gibi etkiler oluşturabilmekte, özellikle kadınların metabolizmasını ve hormonlarını etkileyebilmekte ve bu durumdan kurtulmanın en kestirme yolu da doğru beslenme ve bol yürüyüşten geçmektedir. Baharda yaşanan stresi azaltmak için özellikle B vitamini içeriği yüksek olan kepekli gıdaların tüketimini arttırmak şarttır. "Kepekli gıdalar kilo kontrolü açısından da faydalıdır. Kepeklı gıdalar tokluk hissi verip midenin geç boşalmasını sağlar ve iştah kontrolünde yardımcıdır. Bu besinlere örnek verecek olursak kahverengi pirinçtir. Yapılan araştırmalar, beyaz ve kahverengi pirinçten oluşan bir garnitürün öğünlere leziz bir aroma ve besleyici öğelerden daha fazlasını kattığını göstermektedir. Gıda Teknolojisi Uzmanları Enstitüsü (Institute of Food Technologists / IFT) Yıllık Toplantısı’nda açıklanan araştırma sonuçları, beyaz ya da kahverengi pirincin, hem yemekten zevk almaya hem de kalorileri kontrol etmeye çalışan kişiler için son derece önemli olan doygunluğu ve tokluğu sağladığını kanıtlamaktadır. Pirinç, kilo vermek ya da sağlıklı bir beslenme düzenini korumak için mücadele eden milyonlarca insan için akıllıca bir seçimdir. USA Rice Federation’a göre yarım bardak pişmiş pirinç, sadece 100 kaloridir. Pirinç genellikle sebze, meyve, yağsız et ve fasulye gibi sağlıklı besinlerle yendiği için, sağlıklı, dengeli bir beslenme düzeni sağlamaya yardımcı olabilir. Günde iki litre su içmenin de yararlarına değinmeden geçmemeliyiz., "Suyun vücudumuza yararlarını saymakla bitiremeyiz. Kabızlığın önlenmesinden tutun da, yapay bir tokluk hissi sağlamasına kadar pek çok faydası vardır. Aynı zamanda su, mevsim değişikliklerinden dolayı vücutta oluşabilecek ödemin atılmasına da yardım eder" Özellikle bu aylarda öğünlere dikkat edilmesi gerekmektedir "Günde en az 6 öğün yemek yiyin ve her öğünden önce mutlaka bir bardak su için. Mutlaka güne başlarken kahvaltı yapın. Bu sizi gün boyu daha zinde tutacaktır. Yarım saat yürüyüşü on dakikalık bir egzersizle tamamlamayı alışkanlık haline getirin. Vitamin ve mineral ihtiyacınızı preparatlardan değil de bahar da taze yetişen sebze ve meyvelerden karşılamak daha sağlıklı olacaktır." Bir avuç kuruyemiş tüketmenin yararlarına da değinelim "Kuruyemişler enerjinizi arttırır. Bunların dışında her öğün sofrada taze hazırlanmış salata bulundurun. Kızartma ve hamur işlerine sindirim sisteminizi yorup kilo aldırarak vücudunuzu hantallaştıracağından dolayı ara verip sebzelere ağırlık verin. Günde bir bardak süt ve bir kase yoğurt tüketin" "Tuz ve tuz içeriği yüksek olan gıdalardan uzaklaşın" Tuz vücudunuzun su toplamasına neden olabilir. Yemeklerin lezzetini arttırmak için baharatları güvenle kullanabilirsiniz. Özellikle bu dönemde zayıflamak ve formda kalmak için size sunulan şok diyetlere inanmayın. Bu tür yöntemler yaşam kalitenizi yavaş yavaş düşürebilir ve sağlığınızı bozabilir. En uygun beslenme şekli yeterli ve dengeli, kişiye özel ve bir diyetisyen tarafından hazırlanmış beslenmedir "
  4. Grinin 50 tonu ve The Hunger Games'in sonuncu kitabi. İkiside harika ve herkese tavsiye ederim
  5. Ayçekirdeğindeki Fitosteroller Kolesterolü Düşürüyor Sağlıklı bir atıştırmalık mı arıyorsunuz? Açlığınızı giderirken aynı zamanda size zengin besin içeriği sağlayacak sağlam ama gevrek dokulu hafif ayçekirdeğini deneyin. Fitosteroller kimyasal yapısı kolesterole çok benzeyen ve beslenme düzeninde yeterli miktarda alındığında, kan kolesterolü düzeyini azalttığına, bağışıklığı güçlendirdiğine ve belirli kanser türleri riskini azalttığına inanılan, bitkilerde bulunan bileşiklerdir. Fitosterollerin yararlı etkileri o kadar güçlüdür ki, yağlı tohumlardan çıkarılarak, kolesterol düşürücü “gıdalar” olarak pazarlanan “tereyağı” muadili ürünler gibi işlenmiş gıdalara eklenmektedir. Ama toprak ananın kabuklu yemişleri ve tohumları doğal olarak bu kadar zengin fitosterol –ve kalp koruyucu lif, mineral ve sağlıklı yağ- kaynağıyken, neden taklit “tereyağı” ile yetinelim ki? Journal of Agricultural and Food Chemistry’de yayımlanan bir araştırmada, araştırmacılar Amerika Birleşik Devletleri’nde yaygın olarak tüketilen kabuklu yemişler ve tohumlarda ne kadar fitosterol bulunduğunu gösterdi. Atıştırmalık olarak tüketilen kabuklu yemişler ve tohumların arasında, ayçekirdeği ve şamfıstığının fitosteroller açısından en zengin olduğu görülürken (270-289 mg/100 g), bunları kabak çekirdeği izliyordu (265 mg/100 g). Ayçekirdeği yılın her döneminde marketlerinizde farklı markalar altında bulunmaktadır. Türkiye’deki ayçekirdekleri genellikle kabuklu şekilde, hem açık hem de paketli olarak satılmaktadır. Açık kuruyemişler bölümünden alabileceğiniz tüm diğer ürünlerde olduğu gibi, ayçekirdeği kaplarının kapalı ve marketin devir hızının iyi olduğundan, yani çekirdeklerin azami tazelikte olduğundan emin olmalısınız. Kabuklu çekirdek satın alırken, rengi sarımsı olanları almaktan kaçının, çünkü bunlar büyük olasılıkla bayattır. Ayrıca ayçekirdeğini açık olarak alıyorsanız, hala taze ve bozulmamış olduğundan emin olmak için koklayın. Ayçekirdeğinin yağ içeriği yüksek olduğu ve bozulmaya meyilli olduğu için, buzdolabında hava geçirmez kaplarda saklanmalıdır. Dondurucuda saklanması da mümkündür, çünkü düşük sıcaklık dokusunu ya da tadını büyük ölçüde etkilemeyecektir. Ulusal Ayçekirdeği Derneği Hakkında National Sunflower Association (Ulusal Ayçiçeği Derneği/NSA), Amerikan ayçekirdeği ve ürünlerinin tanıtımını yapmak ve dünyanın her yanında ayçiçeği piyasalarının geliştirmek üzere kurulmuş, kar amacı gütmeyen bir kuruluştur.
  6. DİYET YAPANLARIN DİKKATİNE: PİRİNÇ TOK KALMANIZA YARDIMCI OLUYOR… KİLO ALMANIZA DEĞİL! - Yeni çalışma, bu popüler tahılın gerçekten doyurduğunu gösteriyor- Las Vegas, -Ağustos 2012- Yeni araştırma, beyaz ve kahverengi pirinçten oluşan bir garnitürün öğünlere leziz bir aroma ve besleyici öğelerden daha fazlasını kattığını göstermektedir. Aslında, bu çalışmanın Gıda Teknolojisi Uzmanları Enstitüsü (Institute of Food Technologists / IFT) Yıllık Toplantısı’nda bugün açıklanan sonuçları, beyaz ya da kahverengi pirincin, hem yemekten zevk almaya hem de kalorileri kontrol etmeye çalışan kişiler için son derece önemli olan doygunluğu ve tokluğu sağladığını kanıtlamaktadır. Kahverengi ve beyaz pirincin tokluk ya da doygunluk üzerindeki etkilerini inceleyen ilk insan klinik çalışmasında, Minnesota Üniversitesi Gıda Bilimi ve Beslenme Bölümü’ndeki araştırmacılar, beyaz ve kahverengi pirinçten oluşan 400 kalorilik kahvaltıları 400 kalorilik standart glikoz çözeltili kontrolle kıyaslayan normal kilolu 20 erişkin erkek ve kadın arasındaki tokluk işaretlerini karşılaştırmıştır. Her denek farklı zamanlarda üç test kahvaltısı yapmış ve ardından araştırmacılar yemekten dört saat sonra açlık ve tokluğu değerlendirmiştir. Sonuçlar tokluğun test kahvaltıları arasında anlamlı ölçüde farklılık gösterdiğini, hem beyaz hem de kahverengi pirinçte glikozlu içeceğe kıyasla artan tokluk ve doygunluk yaşandığını göstermektedir. “Sonuçlarımız, beyaz ve kahverengi pirincin tokluk ya da doygunluk verdiğini ve doygunluk kalorileri kontrol etmeyi kolaylaştırdığı için, her ikisinin de öğünlere ek ya da atıştırmalık olarak harika bir seçim olduğunu gösteriyor,” diye açıklayan, araştırmayı yürüten Minnesota Üniversitesi’nden bir araştırmacı Snow Wang sözlerine şöyle devam ediyor: “Ayrıca beyaz ve kahverengi pirincin doygunluk değerleri arasında bir fark yoktu ki, bu her ikisinin de sağlıklı, dengeli, kalori kontrollü bir diyetin parçası olabileceğini ortaya koyuyor.” Bu çalışma, pirinç tüketen kişilerin pirinç yemeyen kişilere kıyasla fazla kilolu olma olasılığının daha düşük olduğunu, daha dar bel çevresine sahip olduğunu ve genel olarak daha sağlıklı bir beslenme düzenleri olduğunu gösteren yakın zamanda yayımlanmış iki çalışmayı da içeren gelişen literatüre katkıda bulunmaktadır.1,2 Pirinç, kilo vermek ya da sağlıklı bir beslenme düzenini korumak için mücadele eden milyonlarca Amerikalı için akıllıca bir seçimdir. Yarım bardak pişmiş pirinç, sadece 100 kaloridir. Pirinç genellikle sebze, meyve, yağsız et ve fasulye gibi sağlıklı besinlerle yendiği için, sağlıklı, dengeli bir beslenme düzeni sağlamaya yardımcı olabilir. Aslında, Nisan ayında San Diego’da Deneysel Biyoloji 2012’de sunulan bir çalışma, beyaz ya da kahverengi pirinç yemenin beslenme düzenini geliştirmeye, kilo ve diğer hastalık risklerinin kontrolüne yardımcı olduğunu göstermiştir. Tufts Üniversitesi, Friedman Beslenme Okulu’nda Ulusal Sağlık ve Beslenme İncelemesi Araştırması 2007-2008 verilerine dayalı olarak yürütülen araştırma, erişkinlerle çocuklar dahil pirinç yiyen kişilerin anlamlı ölçüde daha fazla folik asit, demir, potasyum, B6, B12, A ve D vitaminleri aldığını ve yağ ve doymuş yağdan tükettikleri kalorinin yüzdesinin daha düşük olduğunu göstermiştir. Ayrıca kahverengi pirinç, %100 öğütülmemiş hububattır ve beyaz pirinç, demir dahil önemli besin maddeleri ve folik asit açısından zengindir. “Öğünlerde pirinç yemenin birçok yararı var,” diye belirten ABD Pirinç Federasyonu, Yurtiçi Üretim Başkan Yardımcısı Anne Banville sözlerine şöyle devam ediyor: “Lezzetli, çok yönlü, besleyici ve artık kilo kontrolüne yardımcı olabileceğini de biliyoruz. En çok pirinç tüketen ülkelerdeki nüfusun genellikle en zayıf ve dünyanın en sağlıklı kişileri arasında olması hiç şaşırtıcı değil. Pirinç, aynı zamanda porsiyon başına yalnızca 20 kuruşluk maliyetiyle en bütçe dostu gıdadır.“
  7. Sağlıklı Beslenme için Tam Proteinlerin Önemi Sağlıklı bir beslenme düzeninin günde 5 porsiyon meyve ve sebze içermesi gerektiğini çoğumuz biliyoruz fakat, proteinlerin genel sağlığımız için önemini çoğu zaman unutuyoruz. Bedensel işlevlerimizi sürdürmek için her gün yeterli miktarda kaliteli protein tüketmemiz gerekiyor. Ağırlıklı olarak et ürünleri ve soya gibi bitkisel ürünlerde bulunan protein saçtan tırnaklara tüm hücrelerimizin işlevsel ve yapısal bir bileşeni. Suyun ardından, bedende en çok bulunan molekül protein. Protein kaslarımızda, cildimizde, kemiklerimizde, saçımızda, bağışıklık sistemimizde ve bedenimizin tüm diğer kısımlarında bulunuyor. Protein, bedeninizdeki dokuları oluşturuyor, koruyor ve yeniliyor. Çocukluk, erişkinlik ve gebelik sırasında büyüme ve gelişme için de özellikle önemli. Enzimler ve amino asitlerden oluşan protein, bedendeki kimyasal reaksiyonlar için güç kaynağı sağlıyor ve kanda oksijeni taşıyor. Mevcut 22 amino asitten 9’u, insan bedeni tarafından oluşturulamadığı ve dolayısıyla gıdalardan alınması gerektiği için “temel amino asitler” olarak adlandırılıyorlar. Tam ve tam olmayan proteinler Yediğimiz bazı proteinler, yeni proteinler oluşturmak için gerekli tüm amino asitleri içermektedir. Bu tür protein, tam protein olarak adlandırılmaktadır. Tam proteinler genellikle kırmızı et, tavuk, balık, yumurta ve süt ürünleri gibi hayvansal kaynaklarda ve soya ürünlerinde bulunmaktadır. Diğer protein kaynaklarıysa, tam olmayan protein olarak adlandırılmaktadır ve meyvelerde, sebzelerde, tahıllarda bulunmaktadır. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) Ortak Uzman Konsültasyonu’nun Protein Kalitesi Değerlendirme Raporu, bir proteinin kalitesini değerlendirmek üzere, basit, bilimsel ve akılcı bir prosedür olan “Protein Sindirilebilirliği Düzeltilmiş Amino Asit Skorunu (PDCAAS)” önermiştir. Bu PDCAAS değerine göre yumurta beyazı, kazein ve izole soya proteini 1.00 tam değer ile en kaliteli proteinler arasında yer almaktadır. Bu değerlendirmeye göre kırmızı et 0.92; bezelye unu 0.69; tam buğday ise 0.40 protein değerine sahiptir. Soya, tek tam bitkisel protein Geçtiğimiz 25 yılda ortaya konulan kesin bilimsel veriler, vazgeçilmez amino asit dizisinden ötürü, soyanın besleyici olarak tek tam bitkisel protein olduğunu göstermiştir. Bu nedenle, FAO ve WHO tarafından önerilen değerlendirme yöntemine göre, soya proteini çocuklar ve erişkinlerin temel amino asit gereksinimlerini karşılamaktadır ve kırmızı et, süt, yumurta gibi hayvansal proteinlerle kıyaslanabilir tek tam bitkisel proteindir. PROTEİN ÖNERİLERİ Bir kişinin günlük beslenme düzeninde ne kadar proteinin gerekli olduğu kişilere göre farklılık göstermekle birlikte, sağlık profesyonelleri yetişkinlerin ağırlıklarının her kilosu başına günde en az 0,8 gram proteine ihtiyaç duyduğunu ileri sürmektedir. Bu proteini almazsanız, bedeniniz ihtiyacı olanı elde etmek için yavaş yavaş kendi dokularını bozmaya başlamaktadır. Dolayısıyla ortalama 65 kilodaki bir kadının her gün 52 gram; ortalama 80 kilodaki bir erkeğinse 64 gram protein alması gereklidir. Farklı besinlerin protein içerikleri şöyledir: Besin Protein miktarı Gr. 100 gr. Izole soya proteini 90 gr. 100 gr. Yağsız soya unu 50 gr. 100 gr. Soya fasulyesi 36 gr. 100 gr. Tavuk göğsü 31 gr. 100 gr. Biftek 31 gr. 100 gr. Somon balığı 27 gr. 1 Bardak süt 8 gr. 1 Yumurta 6 gr. Bilgi için: Berk Ütkü Buraya mesaj bırakabilirsiniz size hemen dönerim
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.