Ulyanov

Aslına bakarsan altınportakalda sansımı denemeyi dusunuyordum

TatarRamazan, Su daglarda karolsaydım ehuehuehu

anlatamadım herhalde bu baslıgı kitap baslıgına acmak mantıksız dı yazdıgımı okudunuz muhtemelen ama bu arada bir kullanıcı bir baslıgı ne icin actıgını belirtmisse ona olan saygınızdan dolayı eger varsa tabii orada sizden rica edileni yani okudugunuz kitapları yazmanız daha nazik bir davranıs olur yoksa gercekten de siz de kendinizi tekrarlama zahmetine katlanıyorsunuz zaten bu ve benzer goruslerinizi forumda belirtmistiniz tekrar burda boyle bir tartısma yurutmeye ihtiyac duymayacagınızı dusunuyorum

kitap bolumune acmamın nedeni bu meselenin kitap bolumunde degil siyaset bolumunde olmasıydı. Burda tartısan arkadasların bu meseleye dair hangi kitapları okudugunu merak ettigimicin actım. Ama dediğimgibi amacım burada bir tartısma yurutmek degil cunku bu meseleye dairbir kac baslıkta birden tartısma yurutulebiliyor. Ayrıca siyaset ve kitaplar ayrılmazdır. Siz yinede bu konuda herhangibir kitap önerisi yapmak istemezmisiniz

Sevgilinizle yada sizin icin özel biriyle basbasa kaldıgınızda hangi parcayı dinlemek istersiniz tabii burda begendiginiz sarkıyı yada verili durumdaki ruh halinizi besleyecek yada varsa seytani planlarınızda size yardımcı olacak parcadan bahsediyoruz

bu baslıgı acmamın nedeni sizin bu meseledeki görüslerinizi ögrenmek degildi bunu dilersem baslık acmadan digerbaslıklarda ki göruslerinizi okuyarak yapabilirim ki bunu yaptım. Bu konuyu burda tartısmak yerine lutfen diger baslıklarda tartısınız ancak okudugunuz ve paylasmak istediginiz bir kitap varsa buyrunuz.

Forumun siyaset bolumunun en cok tartısılan konularından biri elbette ulkemizde de uzunca muddet tartısılmıs olan ve hala da tartısılan kürt sorunu. Peki bu meseleye dair hangi kaynaklara basvurmalı hangi kitapları okumalı....

Anarsistlerin silah kullanmadıgı konusunda size yardımcı olabilecek bir film önerebilirim ülke ve özgürlük adlı film "land and freedom" izledikten sonra ispanya ic savasına dair okumalarla bu konudaki bilgilerinizi daha da zenginlestirebileceginizi dusunuyorum bu arada filminyönetmeni ken loach...

Eglenceli. Bazen kendini tekrarladıgını dusunuyorsunuz ama yinede seyretmekten zevk alabilirsiniz

Hangi kitapları okudunuz hangilerini okumamızı tavsiye edersiniz bu arada okudugunuz kitapla ilgili kısa degerlendirmelerde eklerseniz ne hos olur

Turkiye de sinemanın herhangi bir yukselisinden kanımca sozedilemez. Ama bu dunya sinemasında mucizeler yaratılıyor turk sineması nın uzerine olu topragı serpildi anlamına gelmiyor. Ama ozellikle turkiyede handikap olan sadece sanatsal yada toplumsal anlamda uretim sorunu degil bu uretimin "halk" ile de bulusmasının onunde ciddi engellerin bulunmasıdır. Bu arada arkadaslar manken meselesi olarak acmıslar. Turkiyede bence cok daha iyi urunlerin ortaya cıkarılabilecegi bir potansiyel var ancak sinema tarihine bakarsanız kösebaslarını tutan ve hala aradan onlarca yıl gecmesine ragmen yerini hiç kimseye kaptırmayan eserler ve bunların uretildigi donem arasında cok guclu baglar bulunmaktadır turk sinemasının verili durumunu bir de bu acıdan degerlendirmek gerekmektedir...

Bu topraklarda cesitli asamalardan gecmis bir kürt sorunu oldugu genis cevrelerce kabul edilmistir. Peki bu sorunu nasıl cozecegiz...

aaa Kavga edip darılacak ne var arkadaslar tamam türkiye sosyalist olsun olmasın biz birbirimizle ugrasmayalım dimi ama eger turkiye sosyalist olmamalı diyen arkadaslar yok kardesim biz ole biseyde alırız silahları gununuzu gösteririz diyorsa o gun nasılsa bir gun gelecek o zamana kadar 'dost' kalmaktan kimse olmez kozları 1 kez paylasacagız bu ülkede kim kazanırsa kazansın kozları paylastıktan sonra yine aynı topraklarda yasayacagız kusup darılacak bisey yok bu bir mucade

Ben affınıza sıgınarak planımı acıklamak istiyorum ciddiye alıp ta beni ayıplamazsanız sevinirim ama benim planım su ab ye karsı siyasi bir mucadele vermemiz gerekiyor ama illahi ab ye girmemeyi istiyorsak istanbuldaki butun aylak adamları toplayıp yazın en hareketli mevsiminde güney sahillerine getiririz sonra onlara yeterince parayı ve motivasyonu verdikten sonra turistlere tecavuz etme konusunda ikna ederiz muhtemelen o gun 100 lerce avrupalı genc kadın tacavuze ugrayacaktır ve benim kisisel görusum boyle bir kurmaca turkiyenin ab uyeligini engellemek icin etkili olabilecektir. (Not: Seviyede bir dusukluk oldugunun farkındayım ama kusurubakmayın artık birbirimizi idare etmemiz lazım )

ama elmacım yaptıgın tanım yada yorum pek okunarak yapılmıs bir tanım da değil simdi zaten sende kabul etmissin bu is bole senin arkadaslarının sana anlattıgı gibi değil pek yani ole bir boyutu olsada tek basına bole bir sey degil bir sistematigi ve bir gelisimi var...

Ne güzel hiç vazgecmiyor

Haklısınız ama belgesele piyasada ulasabilmeniz imkansız. Bu belgeselin butun hakları su an KanalTurk adlı tv kanalına aittir. Önerebilecegim sey sudur ki bu kanalın yetkilileriyle irtibata gecebilirsiniz ancak bu belgesel zaten kısa periyotlarla gösterime girmektedir. Umarım ulasabilirsiniz. Bu arada sayın diye hitab etmeniz bir incelik ama bir daha olmassa sevinirim

Bu mesele anlayıp anlamama meselesi değil sağ nasıl ki fasizmle sınırlandırılamıyorsa köklerini orda bulmak mumkundur aslında sağ ve sol kavramlarının ne olduguna bakmak gerekiyor sağ gunumuzde artık nasıl ki kapitalist duzenin devamını hedef leyen bir sistematikse sol da bu kapitalist duzenden kurtulmayı hedefleyen bir sistematik olmustur. Artık hem kapitalizm olsun hem solcu olayım olayının sonu gelmistir ve o yuzden tamda alinin dedigi gibidir sağ fasizmden ibaret değildir ama sol icin ne yazık ki alicim. Gecmis olsun...

Ahmet kayanın Paris te verecegi bir konsere gidemessem

birinci olarak soylemek sitedigim sey mehmet tarhan escinseldi ama asla bunu gerekce göstererek askerlik meselesini ele almamamıstır o vicdani retcidir su an ona rapor vererek askerligini iptal etmek istemelerine ragmen o escinsel olarak değil bir vicdani retci olarak askerliginin yapmamaya karar vermiştir ve bu konuda karsı tarafın yenilmekten baska caresi kalmayacaktır. 2.si anarsizmin yorumu meselesinde... Anarsistler hiç bir zaman devlete silah cekerek yıkmazlar önermesi ancak soyleyenin kisisel firkirlerini beyan edebilir halbu ki tarihsel sürecte anarsistlerin örgütlü bir mücadele yürüttügü dönemler olmustur ve bu konuda tek bir yorum yoktur bu acıdan bir genellemeden cok farklı yorumlardan bahsedilebilir. 3. su ise globallesme yada kuresellesme denilen seyin insanları daha da özgurlestirecegi meselesi dir. Bu gercekten de dostumuza boyle göruluyor olabilir ama sizce bu gun bir özgurlesme sureci tarifedilebilir mi. Dunyada kuresellesme baslıyor dedikler dönemden sonra dunyada yasanan savaslar okulumuza evimize giren kameralar mikrofonlar vs özgürlesme denilen böyle birseyse evet özgurlesiyoruz. 4. evet butun muhallifler in sayısı artacak ama ozgurlestigi icin değil tamda özgurlukler kısıtlandıgı icin

47. yılını selamlayan Küba Devrimi Ocak ayında José Marti Küba Dostluk Derneği etkinliklerine taşınıyor 17 Ocak Salı Küba Devriminin Bugünü "Sosyalizm ve Küba" Bugün Küba Devrimi'ni anlamanın yolu Küba'nın mücadele geleneğini tanımlamaktan geçiyor. Küba'nın bağımsızlık mücadelesinin yüzyıllara dayalı geçmişinde yurtseverlik ve anti-emperyalizm önemli bir yer tutuyor. Küba bir ütopyanın gerçek olabileceğini ortaya koyuyor. Diğer yandan Küba ekonomik ve toplumsal kalkınmanın başlayabilmesi için ilk şartın toplumsal bir devrimin gerçekleştirilmesi olduğunu kanıtlıyor. Emine Tahsin Yer: JMKDD, Asmalı Mescit, Sofyalı Sok., Paşa işhanı, No: 4/1, Beyoğlu Saat: 19:30 20 Ocak Cuma Film Gösterimi: Soy Cuba (Ben Kübayım) Sovyet-Küba ortak yapımı olan bu film Küba Devrimi'nin ilk yıllarında çekilmiş. Film, Küba Devrimi'nin ilk yıllarındaki toplumsal dönüşüme, halkın devrime kazanılma sürecine tanıklık ediyor. Yönetmen: Mikheil Kalatozishvili, 1964 Yer: JMKDD, Asmalı Mescit, Sofyalı Sok., Paşa işhanı, No: 4/1, Beyoğlu Saat: 19:30 25 Ocak Çarşamba Küba Devrimi'nin Tarihsel Anlamı Ocak ayında Küba Devrimi'nin 47. yılını selamlarken, Küba'da José Marti'nin de 153. doğum günü kutlamları gerçekleştiriliyor. Küba'da bağımsızlık mücadelesi denildiğinde ilk akla şair, aydın José Marti geliyor. Küba'da 19. yüzyılda başlayan bağımsızlık savaşı 1959 devrimi ile zafere ulaştı. Bugün bu devrim ABD emperyalizmine karşı mücadele eden tüm dünya halklarına örnek oluyor. José Marti kimdi? José Marti'den günümüze halkın devrime örgütlenme süreci nasıl gelişti? Küba'da yeni insan, yeni bir toplum nasıl yaratıldı?... Alejandro Simancas (Küba Cumhuriyeti Büyükelçiliği 1. Sekreteri) Ataol Behramoğlu (Yazar) Yer: Nâzım Hikmet Kültür Merkezi, Ali Suavi Sokak, No: 7, Kadıköy Saat: 19:30 27 Ocak Cuma Film Gösterimi: Devrim Televizyondan Yayınlanmayacak İrlandalı iki gazeteci 2003'te Venezüela'daki genel seçimleri görüntülemeye çalışırken, Bolivarci devrim ile karşılaşıyor, muhalefet kontrolündeki medyanın neler yapabileceğini görüyor ve "devrim televizyondan yayınlanmadı", diyorlar... ABD emperyalizmine ve bu doğrultuda maniple edilen medyaya rağmen devrimin mümkün olabileceğini görüntülüyorlar. Yönetmen: Kim Bartley, Donnacha O'Briain, 2003 Yer: JMKDD, Asmalı Mescit, Sofyalı Sok., Paşa işhanı, No: 4/1, Beyoğlu Saat: 19:30 31 Ocak Salı Emperyalizm Küba'ya Karşı Emperyalizm Küba Devrimi'ni 46 yıldır hazmedemedi. Bu nedenle Küba, 46 yıldır ABD'nin fiili saldırı ve ambargoları, Fidel Castro'ya karşı düzenlenen yüzlerce suikast, Miami'de üstlenen karşı devrimci mafya ve kontr-gerilla çetelerinin sabotajları ile durdurak bilmeksizin boğuşmak zorunda. Her saldırı Kübalıların direncini, anti-emperyalist refleksini daha da keskinleştirirken, bu direnme gücü dünya halklarına da güç ve moral taşıyor. Derya Karakaya ve Ertuğrul Mavioğlu emperyalizmin Küba'ya karşı saldırıları ile Karayipler'in teslim olmayan bu güzel adasının direniş serüvenini anlatacak. Ertuğrul Mavioğlu, Derya Karakaya Yer: JMKDD, Asmalı Mescit, Sofyalı Sok., Paşa işhanı, No: 4/1, Beyoğlu Saat: 19:30

İzledikten sonra mutlaka laleli de bir azize adlı filmide izleyiniz bu ikisi bir ikileme niteligindedir. Ve izledikten sonra film üzerine konusmak isterseniz mutlu olurum

bu gun bir grup tkp li bu katilin salınmasını protesto etmistir bkz anadolu ajansı

Bu baslıkta yazan arkadasların arasında izlemeyen varsa sayet Yagma Anıları adlı belgeseli izlemelerini tavsiye ederim... Belki daha sonra bir miktar daha derinlemesine tartısma sansımız da olur...

Galiba cok sevdiklerinden.....