Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Bozo Avdan

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    84
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Bozo Avdan tarafından postalanan herşey

  1. Kucumseyici cevabin icin tesekkurler. Beni "sosyolojik acidan irdeleyecegin" icin de ayrica tesekkurler. Irdelemenin amaci sadece laf olsun degilse, varacagin sonuc su olur: elinin altindaki butun mekanizmalari isleterek vahsi siddet dahil butun yollari deneyen koca bir devlet, özgurlugune tutkun olan bir insan karsisinda yenildi. Onu Turklestiremedi. Bu devletinin cesitli halklari Turklestirerek yaratmak istedigi ulus yaratilamadi, bu proje cöktu. Kemalizm cöktu. Dedigim gibi, Kurtlerin Saddamci, Ataturkcu, Esadci ve Humeynici olmalarini dusunmek; hatta Kurtlerden bu katilleri desteklemelerini istemek, birak siyaseti, hayattan bir sey anlamamis olmak demektir. Ukalaliktir. En demokrat, en liberal, en musulman (ve de tabii ki en anti-emperyalist) gecinen Turkun Kurtleri ne kadar tanidiginin, ne kadar anladiginin ve özellikle Kurtlere nasil baktiginin bir göstergesidir. Kurdu kendi yedegi olarak gören Turk, degismekten korktugu icin yaptigi bati dusmanligina Kurtleri de katmak istiyor. Bu cok önemli ve irdelenmesi gereken cok anlamli bir konudur, cunku Kurdun cikarinin ayri yerde oldugunun altini ciziyor. Anti-amerikancilik siyasi bir tercihdir. Bir Turk istedigi seye karsi ve taraf olabilir. Cikarini istedigi sekilde savunabilir. Ama bunu Kurtlere de mal etme hakkina sahip degildir. Turk artik Kurdu kendi yedegi görmekten vazgecmesini ögrenmelidir. Turk Kurde yuk olmaktan vazgecmelidir. Göruluyor ki Turkun cikari ile Kurdun cikari ayri yerlerde. Devletinden yana tecihini yapan Turk, tabii ki devletinin isteklerine göre dusunur, hareket eder. Turk devletinin guney Kurdistan'daki (siz hala Kurdistan'a Kurdistan demekten cekiniyorsunuz. Umarim bu utangacliginiz da sona erir) "kirmizi cizgileri" ciddiye alinmadi. Irak federatif bir yapi aliyor. Kerkuk konusu Kurtlerin istedigi sekile yakin bir cözum yoluna giriyor. Talabani Irak cumhurbaskani, Barzani de Kurdistan baskani sifati ile Beyaz Saraya misafir oluyor. Turk devletinin stratejik dostu Saddam gitti, Esad kiskacta, Iran sallanmaya aday. Turk devleti tabii ki rahatsiz olur! Devletine sadik (istedigi kadar muhalif olma iddiasinda bulunulsun. Kurt ve Kurdistan konusuna yaklasim belirleyicidir bir insanin ne kadar "muhalif" olduguna) olan Turk de hayatindaki butun sorunlari halletmis gibi "gidisattan rahatsiz" oluyor. Dengeler degisiyor, statukolar yikiliyor, tabular teker teker ortadan kalkiyor. Turk devleti bir calkanti icerisindedir. Turk dusunce yapisi bir calkanti icerisindedir. Eski ideolojik kaliplarla dunyaya bakan gözlerin gördukleri cok az sey vardir. En azindan Kurtleri görmuyorlar. Bir Turk Kurde "yedek guc", sadik bir köpek gibi bakiyor. Onu öyle görmek istiyor. Onun disinda baska bir seyi hayal bile edemiyor. Bu kadar sekillenmis Turk insani. Iredelenmesi gereken konular o kadar cok ki! Bugun icinden gectigimiz surec bana buyuk bir heyecan veriyor. Hem Kurtler, hem de Turkler tarihlerinin en önemli ve belirleyici dönemlerinden bir tanesini yasiyorlar. Yukarda da belirttim. Anti-emperyalizm adi altina ABD dusmanligi yapanlar, Irak'taki teröristlere direnisci diyenler, vs aslinda Kurt dusmanligi yapan Turk irkcilaridir. Bu inkar edilir tabii ki. O yuzden ben butun Turkleri bilincaltlarina yönelmelerine davet ediyorum. Kurdun gördugunu sizler de görseniz irkci oldugunuzu anlar, biraz kendinizden utanir ama sonucta daha iyi insanlar olurdunuz. Zor ama gerekli bir surec olacak, Turkun kendisi ile hesaplasmasi. Kuzey, son 10 yilda olanlara inanmak cok guc. Özellikle Kurtler acisindan bir hayal gibi geliyor. Onyillardir, yuzyillardir özgurlukleri icin savasan Kurtler, aniden bir devlet sahibi oluverdiler. Saddam Kuveyti isgal etmeseydi bu gunleri göremiyecektik. Bugun irkci Turk devletinin ittifaklari yok oluyor veya zayifliyorlar. Buna hepimizin sevinmesi gerekir. Turk insani hemen devletini savunma kompleksine kapilacagina, bu devletin kendi devleti de olmadigini, kendisinin manipule edildigini ve kullanildigini görseydi, benim yasadigim heyecani o da yasardi. Ama bir Turk "kara gunlerini" yasiyor. Yasta sanki. Ve saldirganlasiyor, etrafina saldiriyor. Bagiriyor.Kendine bagiriyor. Kurde bagiriyor. ABD'ye bagiriyor. Avrupa'ya bagiriyor. Sanki sesini ne kadar yukseltip bagirsa o kadar öculer ortadan kaybolacak. Ama hayat oldugu gibi duruyor. Turkiye AB'ne uye olmak istiyor. AB de "ok, söyle böyle" diyor. Ne diyor AB? Demokrasi, insan haklari, ekonomik ve siyasi seffaflik. Kötu mu? Hayir. Peki simdiye kadar neden devlet Kurtce kursu acmamisti? Sorun sadece PKK olamaz, cunku 80+ yildir Kurtlerin inkar ve imhasi sözkonusu. Peki Kurtlerin haklari sadece bir dil kursundan mi ibaret? Bu milyonlarin icinden gören, bilen ve hisseden yaratici insanlar cikiyor. Bir Turk belki önune birakilana razi olabilir ama Kurt neye sahip oldugunu iyi biliyor. Hele hele baskasinin onun adina karar vermesini kabul etmiyor. Butun mesele bu. Maskeler teker teker dusecek.
  2. Ben simdiye kadar bu Forumda yazdigim hicbir seyi ne itham, ne saldirganlik, ne de "camur atma" olarak göruyorum. Eger "sert" ve "son söz" olarak görulebilecek bir sey yazmissam, o da gerekli olduguna inandigim icindir. Ben Turk dili hakkinda özellikle bir sey yazdigimi animsamiyorum. Animsatabilirseniz acmaya, tartismaya hazirim. Kurtler acisindan kabullenemeyecek ve butun gucuyle karsi cikilmasi gereken ve Turk devletine ait bu kadar politika ve uygulamalar varken, sizler ile Avrupa kulturunu tartismam bana bir luks olarak geliyor. Ben kimseye karsi batiyi savunacak durumda degilim ama söyledigim gibi Turk devletine ait bu kadar karsi cikilmasi gereken seye ragmen kalkip Avrupa'yi tartismak bence bir Turk icin de luks olmali. Eninde sonunda herkesin kendine dönup bakmasi ve baskasini suclamaktan vazgecmesi gerekiyor. Bu ne kadar cabuk yapilsa o kadar da iyi olur. Kurtleri ortadan kaldirmayi hedefleyen bir ideoloji ve yaklasima sahip olan bir devlet ile Kurtler ile özel bir sorunu olmayan, tam tersine Kurtlere ideolojik yaklasmayip onlarin varligini kendisi icin tehdit olarak görmeyen "emperyalistler" arasindaki tercih Kurtler acisindan cok basittir. Benim emperyalistler ile, globalizm ile vs vs hic bir sorunum yoktur. Turkun onlarla sorunu da aslinda yapmacik bir sorun, sadece degismemekte direnen Turkcu mantigin bir parcasi. Yoksa rasyonel hic bir temel dayanagi yoktur Turkun batiya olan tepkisinin. Kurtlerin gundeminde ölum-kalim mucadelesi var. Bugun bati Iran, Suriye ve Irak gibi devletleri direkt, Turk devletini de dolayli olarak karsisina almis ise ve bu devletler Kurdistan'i isgal altinda tutan devletler ise, bati ile isbirligine girmek, destek alip vermek Kurtler acisindan yapilmasi gereken seylerdir. Bunun tersi dusunulemez bile. Yoksa Kurdun kendi ulkesini isgal eden ve kendisini yok etmeye calisan devletlere ve bu devletler tarafindan sekillenen insanlarin iyi niyetlerine guvenmesi sözkonusu olamaz bile. Turkun sorunu Kurdu kendisinden bagimsiz bir varlik, bir irade olarak görememesi. Bir Turk kendisinde Kurt adina karar verme hakkini göruyor. Sorunun kaynaklarindan bir tanesi budur. Turk, "kardeslik" adi altinda aslinda Kurdun inkari yapildigini göremiyor. Turk, "kardesligin" ideolojik bir yaklasim oldugunu, tekligi ve dolayisi ile Kurdun Turklesmesini, yok olmasini amacladigini görmuyor. Birinin Kurt arkadaslari olmasi veya evinde bir "Kurt gelinin" olmasi hic bir sey ifade etmedigini göremiyor. Bir cok Kurt de bunun farkinda degil. "Yasasin halklarin kardesligi" slogani Kurdun inkaridir, "kardeslik" gibi guzel ve anlamli bir iliskinin icsellestirilmis olmasi degil. Siyasettir, aldatmacadir, uyutmadir. Guzel ve kulaga hos gelen söylemleri kullanip Kurde sucluluk duygusu yasatmaktir. Ki bir Kurt kendi varligina sahip ciktiginda sanki kötu bir sey yapiyormus gibi duygulara kapilabiliyor. Bu söylem ayrica o tur duygularin yasanmasini hedefliyor. Bir manipulasyondur "kardeslik" söylemi. Kurdun inkarinin baska bir yuzudur. Sorunlari özgurce tartisip cözumlere varma kulturu olmadigi icin, böyle bir kulturu kendi varligina tehdit olarak gören bir devlet ve dusunceler sistemi var oldugu icin, gelisme saglanilmiyor, herkes 80+ yil öncesini yasamaya devam ediyor. O yuzden bireylere özel görevler dusuyor. Her birey "ben savundugum dusunceler ile hangi sorunu tartisiyorum, hangi soruna cözum uretiyorum" diye kendine sormalidir. Sorunlari cözmeye calismaktan ve özellikle haksizlara karsi butun varligim ile mucadele etmekten buyuk bir zevk aliyorum. Bu benim hayatima anlamli bir tad katiyor. Dolayisi ile ne mutlu bana ki Kurt olarak dogmusum, karsimda bu kadar gaddar bir devlet var ve onunla ugrasiyorum. Guney Kurdistan'daki gelismeler beni sevindiriyor, bana umut veriyor. Ben yikici degil, yapiciyim. Eger yikimak istiyorsam bir seyleri, o da ne bana ne de Turke herhangi bir hayri olan ve sadece bir avuc karanlik insanin isine yarayan bu dusunce sistemidir. Herseye ragmen insanlara inaniyorum. Temeli olmayan veya temeli zora dayanan hic bir duzen yasayamaz. Dolayisi ile son derece umutluyum cunku zaman benden, dogrudan, insanlarin mutluluklarindan yana. Turk insani da artik daha degerli seylerle ugrasmayi hak ediyor. Bu devlet Turke de layik bir devlet degil. Buna gercekten inaniyorum.
  3. Kuzey, Öncelikle yazdiklarini anlamakta biraz zorluk cektigimi belirtmeliyim. Ama anladigim kadarina dayanarak sunlari söylemek istiyorum. Söyle diyorsun: ”bize yıllarca yutturdukları evrensel bir yalan vardı. Avrupa medeniyeti”. Ve ekliyorsun: Avrupalinin medeniyeti kendisi icin gecerlidir, kendisinedir. Buna katilmiyorum. Söyle ki: Öncelikle; örnegin Mustafa Kemal Kurdistan’daki medreseleri yasaklayip kapatirken, bunu kendisine örnek aldigini iddia ettigi ”medeniyet” adina yapti. Ona göre medreseler sözde gerici, ilkel ve cag-disi idi. Ama gel gör ki o medreselerde kullanilan dil Kurtce idi ve iddia edildigi gibi sadece ”Kuran dersleri” degil, matematik, felsefe, astroloji vs gibi dersler de veriliyordu. O medreseler ve ”devlet okullari” arasindaki fark temel olarak kullanilan dil idi. Yani, ”medeniyet” adi altinda aslinda Kurtlerin varligina yönelik bilincli bir siyaset sözkonusu idi. Cunku bugun göruyoruz ki Turk devlet sistemi ve bu devletin sekillendirdigi toplum ”uygar” olmaktan cok uzaktir. Dolayisi ile biz Kurtler acisindan bu M. Kemal’in bu ”medeniyetlik” iddiasi; bir kandirmaca, bir yalan ve bir sahtekarliktan baska bir sey degildi. Turkiye-AB iliskileri ve uyelik sureci bunu gösteriyor. Bati medeniyetini cok yönlu tartismak mumkun. Sömurgelestirdigi toprak ve toplumlari ”ilkel-primitiv” ilan edip oraya ”medeniyet” yayma adi altina ordaki maddi ve manevi butun degerleri katleden bu Avrupali idi. Bugun de özellikle ABD tarafindan fundamentalist islama karsi liberal deger ve sistemler savunuluyor. Bu iki dönem ve surec arasinda benzerlikler olmakla birlikte, farkliliklar da var. Bugun özellikle siyasi sistemler sözkonusu ve ”medeniyetlik” genel olarak liberal demokrasi ile esdeger görulur. Avrupali her ne kadar kendini Avrupali ve batili olmayanlardan (bilincalti olsa bile ama sadece o degil) daha ”ustun” göruyorsa da, sadece kendi guvenligi ve diger cikarlari icin olsa bile, liberal demokrasinin butun dunyada yayilmasini ister. Sosyal bilimlerde cok tartisilan ve artik kanun gibi görulen ”Demokrasiler birbirleri ile savasmaz” ilkesi, batililari yönlendiriyor gibi. Beyaz batili kendini ustun görur (beyaz Turk gibi) ama sizin ”sadece kendisi icin” dediginiz o ”medeniyeti” siyasi sistem olarak baska yerlerde de görmek ister. Demokrasilerde guvenlik vardir. Turk devleti butun sorunlarin kaynagini kendisi disindaki yerlerde araya dursun; göruyoruz ki, hak ve özgurluklerin yillar önce muhendisler tarafindan sekillenen vizyonlara ters dustugu icin ayaklar altina alindigi bir yerde ve genel olarak demokrasinin olmadigi bir yerde ne istikrar olur, ne de gelisme. Kapital istikrar ister. Global dunyada kapital en ucra kösede de istikrar ister ve dolayisi ile kendi siyasi sistemini baska yerde de görmek ister. Özellikle AB’nin „federatiflesme“ egilimi surecinde Avrupa’da da özel bir milliyetcilik olustu. Tabii ki globalizme karsi ulus-devletin savunulmasini da kapsayan bir milliyetcilik. Asiri sag ve asiri solun bu noktada birlestigini göruyoruz. Ama Ispanyollu (ve digerleri) Ispanyolculuk yapmiyor. Ulus-devletcilik yapiyor. Benim belirttigim Turkculugun irkci özelligi AB’deki ulus-devletci milliyetcilik ile karsilastirilamaz. Hele hele Ispanya, Ingiltere, Fransa gibi devletlerin kendi “etnik sorunlarina” yönelik yaklasimlari ile hic bir zaman karsilastirilamaz. Ben Avrupa’da irkcilik yoktur demiyorum. Var, hem de nasil. Hatta genel olarak yabancilara karsi ”kurumsal bir irkciligin” varligi da kabul göruyor. Ama hicbir Avrupa devletinde irkcilik resmi devlet politikasi degildir. Benim iddiam o ki Turk devletinin kendisi irkcidir ve uzerinde hukum surdugu herkesi bu yönlu egitiyor. Ben Turklugu modern (yeni) bir fenomen olarak göruyorum. 1923’ten sonra yeni bir ulusun cercevesi yaratildi ve bugune kadar da bunun cercevesini doldurulmaya calisiliyor. 80+ yil gecmis, hala ugrasiliyor. Bugun ”anayasal vatandaslik”, ”Turkiyelilik”, ”alt¨-ust-kimlikler” gibi kavramlar, bu cerceveyi doldurmaya yöneliktir. Ama baskalarini yok etmeye yönelik oldugu icin, bunlarin da ”tutmayacagi” ortadadir. Dolayisi ile Turk devleti bir caresizlik icerisindedir. Turk dili ile ilgili bir aciklamada bulunmadim ama Turk Dil Kurumunun senin dedigin gibi “bazı küçük ve gereksiz müdahalelerde” bulunduguna katilmakta zorluk cekiyorum. Konu hakkinda özel bir bilgim yok, ama Turk devleti kurulmadan önceki Osmanli dilinin özellikleri (buyuk oranda Irani dillerden -ki buna Kurtce de dahildir- ve Arapcadan olusmasi) ve siradan Turkler arasindaki okuma-yazmanin ve dolayisi ile Turkce yazim dilinin olmayisi vs, Turk Dil Kurumunun mudahelesinin “kucuk ve gereksiz” olmadigina yönelik ip uclari veriyor. Aslinda bu konu beni fazla da ilgilendirmiyor. Bence Turk dili uzerindeki calismalar “kendine sahip cikmaktir” ve Turkler icin olumludur. Tabii ki bu konunun bir Kurt olarak beni de ilgilendiren bir suru yani olabilir ama Turklerin gercek anlamda kendilerine sahip cikmalari beni hic rahatsiz etmez. Tam tersine, gercek anlamda kendine sahip cikmasi daha saglikli bir toplum yaratir ve bu herkes icin daha hayirli olur, özellikle biz Kurtler icin. Ama kendilerine sahip cikmalari! Kendi varliklarini baskasini yoklugu uzerine kurmalari degil! Kalkip Kurt diline saldirmalari, Kurt dilinin olmadigini veya Kurtcenin 200 kelimeden olustugunu iddia etmeleri, Kurtleri bölmek ve kucuk dusurmeye calismak icin Kurtcedeki zenginligimiz olan lehcelerin varligini sanki kötu bir seymis gibi Kurtlere karsi kullanmaya calismalari... Bunlar da Turkculugun irkci yönudur. Kendisine sahip cikmakla berbaber karsisindakini yok etmeye calismak. Turk kendi diline, kulturune ve siyasi iradesine sahip ciktiginda vatansever ve kahraman, bir Kurt ayni seyi yaptiginda dunyanin en kötusu. Bu böyle iken ve bunu parantez icerisinde söyluyorum, Turk’te Kurdun karsisina cikacak yuzun olmamasi gerekir. Ama bakiyorsun ki butun dunya haksiz, bir Turk hakli… Durum böyle... Ben Turk Dil Kurumundan cok Turk Tarih Kurumu ile ilgileniyorum. Bir dilin tarihsel dayanagi var. Nesilden nesile gecen dinamizmi var. Bir anda icat edilemez. Ama tarih öyle degil. Tarih yazildigi gibidir. Turk Tarih Kurumu da Turkculuge göre bir tarih yaratti. Ders kitaplari buna sahittir, fazla söze gerek yok. O kitaplara göre Kurt sadece ”dis parmakli isyanlardan” ibaret. O yuzden ben hayatimda sahit oldugum ve Kurtlere hakaret ve saygisizliktan baska bir sey olmayan durus, tavir ve dusunceleri anliyorum. Baska bir sey beklenemez cunku cocuk yasta ögretiliyor bu carpitma ve yalanlar. Turkcu muhendisler insanlarin bilincaltlarina hitab ediyorlar. Nefretim varsa o da ”ne yaptigini bilenedir”, yoksa ben de ”ne yaptigini bilmeyeni” bir kurban olarak göruyorum. Uzadi, okunmama tehlikesi var o yuzden burda bitiriyorum. Mumkunse bahsettigin Yunus ve Karacaoglan’in misra veya siirlerinden örnek verirsen mutlu edersin beni.
  4. Deli Emin, Toplumsal sorunlara ilgi duyan ve bu sorunlarin cözumune yönelik dusunen biri olarak tabii ki bazi dusuncelerim var. Bunun yaninda bir Kurd'um ve kendimi az cok biliyorum. Benim Kurtlere bakisim Turk ve diger sömurgeci devletlerin cizmis olduklari cercevelere bagli degil. Ben ne Kurtlerin varligini inkar ettim, ne de o varligi kendime göre sartlandiriyorum. Örnegin ben Kurtlere "söyle böyle olmali, dusunmeli, yasamalisin" demiyorum. "Kurdistan" kelimesi beni rahatsiz etmiyor cunku ben 80+ sistemin bir urunu degilim. Kurtler var ise, varolduklari bir cografya da vardir. Ve o cografyanin da bir ismi vardir. Bunlar mantik geregi. Ama mantiksizlar yurdunda gercekler tekme-tokat, cekic-bicak ile belirlenmis bir cerceveye sikistirilmak istenir. Bu cerceve 80+ yil önce birkac muhendis tarafindan cizilmis, hala yasamini devam ettirmek istiyor. Ispanyol bir irk, Ingiliz bir irk, Fransiz bir irk. Bir Ispanyol Ispanyolculuk yapmiyor. Bir Ingiliz Ingilizcilik yapmiyor. Bir Fransiz Fransizcilik yapmiyor. Butun bu devletler kendi sinirlari icindeki "etnik sorunlarin cöumlerini" kendilerine göre formule etmisler, bir dereceye kadar cözmusler, cözuyorlar. Yani bunlar irkcilik yapmiyorlar. Kendileri disindakileri ve onlara ait haklari kabul ediyorlar. Turkler, Turk devleti ne yapiyor? "Herkesin malumu" diyecegim ama inkarci yaklasimlar kaygan Turk mantigina o kadar yerlesmis ki, artik malum diye birseyden sözetmek imkansiz. Herseyi tekrardan teker teker anlatmak gerekiyor. Dolayisi ile herkesin yeniden bir egitime alinmasi gerekiyor. Bu basli basina bir konu ve Turk egitim sisteminin verdigi zararlarin onarilmasi yuzyillari alacak. Benim asil deginmek istedigim konu, Turkler ve dunyada yasayan diger insanlar arasindaki fark. Turk Turkculuk yapiyor. Bu devletin temeli Turkculuge dayaniyor. Bu devletin sinirlari icinde sadece Turkler olsaydi, sorun olmazdi. Ama Turk olmayanlar da var ve onlar da Turklestirilmek isteniyor. Lazlar Turklestirildi, digerleri Turklestirildi ve Turklesmeyen, direnen ve dolayisi ile kendisine saygisi olan bir Kurtler kaldi. Turk bir irktir. Turkculuk de irkciliktir. Neden irkci? Cunku Turkculuk aslinda birilerinin dedigi gibi "Turk tarih ve kimligine sahip cikip yasatmak" degil, Turk olmayani Turklestirmeye calismaktir. Bu devletin ve bu "Ulusun" naylonlugu, bu kimligin kayganligi bundandir. Bir Kurt kendini Turklesmeye karsi koruyor ise, kendi varligina sahip cikiyor ise, bu tabii ki Turkcu muhendislerin hayallerini bozar. Bu hayaller insanlik disi, fasizan ve barbari hayallerdir ve dolayisi ile "insanim" diyen herkesin buna karsi cikmasi gerekmektedir. Turkculuk bir insanlik sucudur. Peki "Kurtculuk" nedir? Tabii ki baskalarini Kurtlestirmeye calismak degildir. Baskalarinin topraklarini isgal edip oralara Kurdistan demek de degildir. Baskalarini ortadan kaldirmak, soykirim uygulamak da degildir. Dedigim gibi, Turkculuk kendine sahip cikmak degil, baskasi uzerinde hukum surmek, baskasini Turklestirmekdir. Gericidir. Fasizandir. "Kurtculuk" kendine sahip cikmaktir. Farkimiz bu. Biz guzeliz. ***** *********
  5. Bozo Avdan

    Bu Vatana Nasıl Kıydınız?

    Sen bana "nas" demeden önce, "kardesin" oldugunu iddia ettigin ve Turk devleti sinirlari icerisinde 15-20 milyon ve butun Kurdistan'da 30-40 milyon olan bir ulusun tarihi hakkinda (ki bir tarihleri olduklarini sanirim senin mantigin bile algilayabilir) herhangi bir bilginin olmayisi sana garip gelmiyor mu? "Yuzyillardir beraber yasadiginiz" bu insanlar hakkinda sizin okudugunuz ve Kurt cocuklarina okutulan o sahte tarih kitaplarinda hic bahsedilmemesi ilginc degil mi? Farzedelim ben kendi tarihim hakkin hic bir sey bilmiyorum. Ve biliyorum ki kuzey Kurdistan'daki Kurtler, eger kendi cabalari ile bilgi elde etmemislerse, kendi tarihlerini pek bilmezler. Bu senin o guzelum devletinin sucu degil mi? Bu bir katliam degil mi? Ben "katliam" derken, sadece fiziki katliamlardan bahsetmiyorum. Kurtler butun toplumsal degerleri ile yok edilmek istenmistir. Bunu inkar eden ve buna karsi cikmayan Turkun zerre kadar degeri yoktur. Ama kimse kimsenin diline, parmaklarina kilit vurmamis, isteyen kendini kandirabilir. Bu özgurluk var. Ama hayat balonlari er gec patlatir ve herkes kendi gercekligi ile yuzyuze kalir. Sanirim Turklerin buyuk bir bölumu bunu ancak ölum döseginde, o filim seridine bakarken farkedecek. Yazik. Hepiniz adina uzgunum.
  6. Bozo Avdan

    Bu Vatana Nasıl Kıydınız?

    Yazdiklarinin tumu 80+ yillik muhendislerin yaratmaya calistigi insan tipine uyuyor. Ne sasridim, ne de baska bir sekilde fazla etkilendim. Sen kendi varligini ordu, siddet ve zora dayandirmaktan gurur duyuyorsun. Baska insanlarin yerlerioni isgal etmeyi bir buyukluk olarak göruyorsun. Ben bunlari bir kucukluk olarak göruyorum. Dikkat edersen 80+ yil önceki muhendisler de vahset, serserilik, isgal, baskasinin malina zorla el konulmasini, katliamlari, yani butun vahset ve barbarligi kabul edebilecek, bunlar ile kendini buyuk sanacak insanlar yaratmaya calismis ve senin sahsinda da görunuyor ki basarili olmus. Ama sen ve senin gibiler, senin bu devletin gibi, gidicisiniz. Isgal, katliyam ve irkcilik mutlaka gidicidir. Senin kimligine "kaygan" dedim. Sen de gösteriyorsun ki senin kimligin zora, siddete, isgale, takliama dayaniyor. Tarih, bilim, kulture degil. Senin Kurtleri algilayis sekline karisamam. Bu algilayis seklin de 80+ yillik muhendislige uyuyor. Seni kendi halinde birakmaktan baska carem yok. Seni hasta birisi olarak göruyor ve sana saglik diliyorum.
  7. Bozo Avdan

    Bu Vatana Nasıl Kıydınız?

    Biraz önce TRT'den Pianist filmini seyrettim. Nazi Almanyasi'nin Yahudi kiyiminda bir muzisyenin bireysel mucadelesini anlatan bir film. Yönetmen Polanski'nin gözler önune (bence basarili bir sekilde) sermeye calistigi seylerden bir tanesi de fasizan mantigin o mantik sahibinin ic dunyasi ile ilgisi... Yukardaki "siir" o anlamda önemli... Kurtler ustunde bir hak iddiasinda olanlar, Kurdun Kurtlugune tahammul edemiyorlar. Kurtlere olan bu irrasyonel korkunun kaynagi da, kendi varligini Kurtlerin (ve diger halk ve uluslarin) yoklugu uzerine kuran Turk dusunceler sisteminin Kurtlerin Kurt olarak kabullenilmesi durumunda cökecegi, yok olacagi ve kendi özune dönme zorunda olacagi. Turki mantik korkaktir cunku kendinden korkuyor. Turk kimligi kaygan zeminler uzerinde kurulmus olan bir kimliktir ve hicbir temel dayanagi yoktur. 80+ yillik sure icerisinde, muhendisler tarafindan yaratilan bir kimliktir. Turk toplumunun hastaligi bundandir. "Allah'tan" sifalar dilerim.
  8. Mutlaka. Ama kusuruma bakma, 80+ yildir denizde son nefesimizi vermek uzere iken Saddam birden Kuveyti isgal etti ve ondan sonra olanlar oldu. Su anda bir nefes aldik. Buna artik emperyalistler mi yapmis, seytanin fedaileri mi yapmis, Kuzey kutbundan eskimolar gelip onlar mi yapti, hic fark etmiyor. Siz Mig Mac kulturu tartisirken bizler ölum kalim (kelimenin tam anlaminda) mucadelesi icindeyiz ve tanrilarin estirdikleri ruzgarlar biraz da olsa bizden taraf esmektedirler. O bir. BIRARADA yasamak ne kadar da guzel olur. Butun sinirlar kalksin, butun devletler kalksin, "resmi dil" gibi kavramlar kalksin, hepimiz (sadece Turk ve Kurt degil) beraber yasariz. O da kalsin, Turkiye sinirlari icinde beraber yasayacaksak siz Turklerin kimler ile yasamaktan bahsettiginizi iyi anlamaniz gerekmektedir. Karsindakinin kimligini ve benligini kabul etmek, onun senin ile yasamasini RICA etmek (yani dayatmamak) ve o karari ona birakmak zorundasin. Sen benimle yasamak istiyorsan manipulasyonlara, siddete ve daha nelere basvurmaszin, bana sorarsin ve beni senin ile yasamaya ikna etmeye calisirsin. Ama gel gör kí Kurtlerin ne Turklere (denizdeki durumumuza animsatirim) ne de devletine guvenmesi icin sebep var. Bugun bazi sureclerden geciyoruz ve benim umudum o ki Turk devleti dar ve kompleksli durusundan vaz gecer, butun sorunlar demokrasi cercevesinde siddetsiz tartisilir ve siyasetin özgurce yapilmasina ortam hazirlanir. Herkes mutluluga layiktir ve zaman dogru duzgun yasamak icin gelip gecmistir. Sen de saglicakla kal Bozo Avdan
  9. Amacim sizi hicbir sekilde rahatsiz etmek olmadigi gibi, acmis oldugunuz konunun kendi acimdan degerlendirmeler yapma firsati verdigi icin de mutluyum. Soyutta kalsa bile globalizmin yerel kulturler uzerindeki etkileri ve bu cercevede multinasyonel sirketlerin göreceli denetimsiz hukumdarliklari tabii ki uzerinde dusunulmeye deger. Ama aslinda neyin tartisildigini da belirtmek gerekir. Sorun Multinasyonel sirekler mi? Ya da sorun ABD mi? Batimerkezci yaklasim bicimleri? Yokda butun bunlari bir gucler yumagi gibi görup tumden hepsine karsi cikmak mi? Ve karsi cikarken sunulan alternatif ne? Kurtler acisindan son derece berrak olan gerceklik su ki, Saddam'in siyasetten silinmesi, Suirye ve Iran'in tehdit altinda olmasi, Turkiye'nin AB surecinde (zorlaniyor olmasina ragmen) degisikliklere gitme durumunda olmasi... Butun bu gelismeler olumlu ve normal insanlarin yasam kalitesini yukseltecek nitelikte. Eger emperyalizmi ABD sahsina indirgeyeceksek, ben o tur bir emperyalizmi destekliyorum. Buyuk Ortadogu Projesi eger gerceklesirse, olumlu olacaktir. Bu biz Kurtlerin "emperyalist usagi" oldugumuz anlamina gelmiyor. Bu suclamada bulunan insan, kendisini egemen Turki mantigin irkci ideolojisinden kurtarmamistir. Cunku guney Kurdistan'daki Kurt-Amerikan isbirliginden rahatsiz olan kesimler, sirf Kurtler'in bu isbirliginden kazancli cikacagindan dolayi, sirf anti-Kurtluklerinden dolayi karsi cikiyorlar. Biz Kurtler icin bu son derece aciktir. Dolayisi ile sorun aslinda ABD veya emperyalizm veya "ikinci bir Israil" degil, sorun Kurtlerin kazaniyor olmalaridir. Turkiye'de de kemalizm toplumun butun dusunsel yapisinda bulastigi icin, kimin ne oldugu, kimin ne demek istedigi de cok rahat anlasilamiyor. Bu yuzden, "Turk sorunu" (ki buna "Kurt sorunu" deniyor) ve bu soruna yaklasim, bir insanin insanligina, devrimciligine, liberalligine, solculuguna ve hatta musulmanligina gösterge olan en temel ölcut. Sen bana Kurdistan'daki "Turk sorununa" bakis acini söyle, ben sana kim ve ne oldugunu söyliyeyim.
  10. Emperyalizmin fil mi ahtapot mu oldugu önemsiz ve fazla fark etmeyen bir ayirim oldugunu dusunmek dogru olabilir. Masum ve sade bir ortama vahsi kollarini uzatan bir yaratik olarak göreceksek "emperyalizmi", ona karsi bir mucadele icinde de olmamiz gerekir. Cunku "kötuluge" karsi mucadele etmek bir insani görevdir ve benim son derece zevk duydugum ve hakkim olarak gördugum bir görevdir. Ayrica alternatifi de konulmalidir. Kapitalistler ve kar pesinde olanlar hem sahte talep yaratirlar, hem de mevcut talepleri manipule ederler. Ama insanoglu da manipulasyona yatkin ki bu sistem "dogal" olma iddiasinda bulunuyor. Insanoglu manipule olmaya yatkin mi? Gördugum o ki "emperyalistler" zaten olan bir dugmeye basiyorlar. Emperyalistlerin tek sucu bunu yapmaktir. Yoksa kendi ekonomik cikarlarina uygun yerel ittifaklara girmeleri ve doga, insan haklari, calisanlarin haklari, kadin ve cocuklarin haklarina karsi amansiz sartlari dayatmalari herkesi rahatsiz etmeli. Ama bu sadece ideolojik bir "solculugu" asip baski, zulum ve haksizliklara prensip olarak karsi cikmayi gerektirir. "Emperyalizm" bu baski, zulum ve haksizligin bir versiyonu ise, kolonyalizm de baska bir versiyonu. Örneklestirmem gerekirse: Kurdistan'daki bölge isimlerini Turkcelestiren devlet, Kurt halkinin degerlerini yozlastirmiyor mu? Kurdistan'daki mevcut butun degerleri yasaklayip ortadan kaldirmaya ve yerine Turklere ait olan degerleri yerlestirmeye calisan Turk devleti insanlik sucu islemiyor mu? Dolayisi ile, eger "emperyalizmi" mevcut degerlerin ideoljik ve maddi cikarlar ugruna kullanilip yozlastirilmasi olarak tanimlayacaksak, Turk devletinin Kurdistan'daki varligi da emperyalizm degil mi? Uzun sözun kisasi, fazla uzaklara gitmeye gerek yok. Ahtapot basimizin ucunda da mevcut. Ama Kurdistan Filistin, Zapata vs gibi populer bir özgurluk davasi degil, özellikle Turkler arasinda. Neden acaba? Eklemek gerekir ki, eger Kurdistan Turk isgali altinda ise, Kurtler de bundan sorumlu. Yani Turk devleti sadece Kurtlerde mevcut olan bir dugmeye basmis.
  11. "Hayatimizin icine sizanin" emperyalizm degil de kapitalizm oldugunainaniyorum. Yani "emperyalizm" ve anti-emperyalistlik bir klishe olmaktan cikmis degil. Bahsedilen konu aslinda insanlarin doymayan gözlerine hitap eden bir sistem. Insanlarin manipulasyonlara bu kadar acik olmasi, bu kadar rahatlikla "kandirilmalari". Dikkat edilirse ayni manipulatif metodlar her yerde var, "gelismis" olsun, olmasin. Insanoglu genel olarak doymak bilmez bir özellige sahip. Ondandir ki bir an yalniz kaldiginda, hemen baskalarini aramak zorunda hisseder kendini bu insanoglu. Kendisi ile bir an yalniz kalamaz. Mutlaka birseyler yapmak zorunda hisseder kendini. Örnek verilecekse, kendini iyi hissetmeyen birinin hemen carsiya kosup alisveris yapmasi. Bu neyi gösteriyor? "Emperyalizm" insanoglunun kendi icinde yasadigi boslugu dolduruyor. Kapitalizm acisindan "gelisim" uretim hacmini buyutmek ve onsa göre taleb yaratmaktir. Ama sonucta insanoglu öyle bir seye yatkindir, cunku icinde bulundugu eksistensiyel boslugu ne ile dolduracagini bilmemektedir. Benim acimdan sorun insanin kendisi. Ve "emperyalizmi" seytan ilan etmek cok sey ifade etmiyor. Hatta emperyalizmin bizi bize anlatan, bizim gercek yuzumuzu ortaya cikaran bir islevliligi de var denilebilir. Bu durumda eger "cözumler" uretmek istiyorsak, cözumun insanlarin KENDI SARTLARI hakkinda bilinclenmeleriden gectigini görmemiz faydali olur. Burda bence devlete bakilmali. Ben burda devlete buyuk bir rol biciyorum: insanlarin kendi potansiyellerini gerceklestirmelerinde yardimci rolu ustlenebilir devlet. Burda devletcilik yapmiyorum. devlet milliyetciligi de yapmiyorum. (Ki aslinda Turk milliyetciligi devlet milliyetciliginden baska bir sey degildir). Globalizm-devlet ikileminden de bahsetmiyorum. "Icislerine" karisilmasini istemeyen devlet karanlik devlettir. Benim önerim, toplumun devlet uzerinde hakimiyetini kurmasidir. Aslinda hizmetci olan/olmasi gereken devletin efendilesmesini hic bir zaman kabul edemem. Devletin efendilik pozisyonu da "mesru zor kullanma hakkindan" kaynaklaniyor. Halbuki zor hic bir zaman mesru degildir. Zorun (siddet) mesru olabilecegi devlet tarafindan ortaya atilan bir aldatmacadir. Aslinda yukarda belirttiklerim teorik ana basliklar. Devletten kastim Turk devleti degil. "Kuzey Irak'daki Kurt olusumuna" ve emperyalistlerin "ihanetine" gelince. Bu olumsluzluk sakin arzu olmasin? Denir ya, olumsuz dusunce aslinda gercek arzudur, yani gizliden olmasi istenilen seydir. Bu da nihayet insanoglunun icinde bulundugu "acizlik". "Emperyalistler Kurtleri satacak" diyen biri eger söyledigine "umarim yanilirim" diye bir ekleme yapmaz ise, ben onun niyetinden suphe ederim. Niyet dagi deler.
  12. Asterix, Ne fazla analize, ne de söze gerek var.... Mesele nedir? Insanlarin aslinda bes para etmez bir sirket tarafindan belirtmeye calistigin sekilde kullanilmalari... Meselenin özu nedir? O sekilde kullaniliyor olmamiz... Nedir mesele? Insanlar kullanilip mutluluklarindan uzaklasiyorlar... Nedir cevap, cözum? Emperyalizm demek degil, meselenin özune inmek. Meselenin özu neydi?: Insanlarin rahatlikla kullanildigi... Cevap bence "emperyalizm" karsiti naralar atmak degil. Ideolojinin arti ve eksilerini tartismamis gerekiyor. Irak ve "Ortadogu'yu" bir alan olarak daha önce tanismis oldugum bu "anti-emperyalistlere" ve sana Asterix, sunuyorum. Mesele ne? "Emperyalizm" her ne kadar mahalli kulturleri kullaniyorsa da, guzel hamburgerler yapiyor, vs vs. Yani "emperyalizm" bir ihtiyaca hitab ediyor. Bundan sonrasi, o ihtiyaclarin ideolojik icerik ve anlami. Bundan sonra da "lokal" yerel degerler devereye giriyor. Ordan cikan degisik bakis acilari da, "emperyalizm" klasik yaklasimini cöpe atabilecek sekil aliyor. Örnegin emperyalist Amerika sayesinde biz Kurtler bir nefes alabiliyoruz. Suriye gidici, Iran tehdit altinda. "Emperyalist" Avrupa sayesinde Turkiye BELKI biraz demokratiklesir. Butun bunloar "emperyalistler" sayesinde olan seyler. Ondan ötesi, hem serseri emperyalist icgudulere karsi durmak, ama hem de tabiatin yaratici dengelerinin isler olmasi icin, toplumun bilinclendirilmesi ve "uyanik" olmasi da bir gerekliliktir. Bundan dolayidir ki devlet, ki olmali, bir hizmetci ve bilinclendirici rolu ustlenmelidir. Turk devlet anlayisi bu tur bir devlet sistemine engeldir. Su an böyle özetlemem umarim herkesin isine yarar. Reklamlarin teknik acilimlari okuyup degerlendirilmeye deger... Görebilen cok acik göruyor ki multinasyonal sirkekler ve reklamcilar, tuketicilerin en temel icgudulerine (aclik) hitab ediyorlar. Toplum da utanmaktan korktugu´icin inkar yoluna gidiyor ve yokmus gibi hareket ediyor. Gel de cik isin icinden... Ama nihayetinde gerekli olan "tuketicilik bilinci" ve devletin bu yönlu kullanilmasi. Toplum devleti kullanmasini ögrenmeli
  13. Asterix, "glokalizm" mi derler, ne derler ona? Dogrudur, multinasyonaller neyi kullanacaklarini iyi biliyorlar. Örnekleri sonraya birakiyorum
  14. Cyrano ve Deli Emin, Benim icin ve Kurtlerin özgurlugu acisindan ikiniz (sahsinizi tanimiyorum, sizler sadece birseyleri temsil ediyorsunuz benim icin) arasinda hicbir fark yok. Kendisini yasamak isteyen bir Kurt'u "sovenizm" ile suclamak, Turk irkciligini ile Kurt milliyetciligini bir tutmak, sesini yukselten Kurde "sus, rahatsiz etme bizi" demek de sömurgeci Turki mantigin bir parcasi. Daha önce dedim ya; Kurdun kendisi ve iradesine saygisi olmayan ne benim ne de bu halkin karsisina cikip "kardeslik" ve "insanliktan" bahsetmesin. Bir de bu "vatani" Kurt ve Turkler "beraber" savunuyorlarmis! Bunu iddia edenin gercekten bunu inanarak söyledigini dusundukce Turk devletinin ve Turki mantigin siz Turkler uzerinde ne kadar etkili oldugunu göruyorum ama umudumu yitirmiyorum. Neden? Cunku benim umudum sizin Kurt ulusal özgurluk mucadelesine vereceginiz "destege" bagli degil. Ben Kurtlerin kendilerine inaniyorum. Turki mantigin gittikce dunyadan izole olmasi da beni sevindiriyor tabii ki. Burda Kurd'u hic bir sekilde duymadiginiz, görmediginiz, okumadiginiz bir sekilde anlattim. Anlatmaya hala devam etmeye hazirdim ama ne dogru duzgun dialoga girecebilecek birine rastladim, ne de sizlerin terbiyesizce kufurlerinize layik göruyorum kendimi. Dolayisi ile Kurdistan'in Turkler tarafindan kurulmus tel örgulerine kendilerini vurup Kurdistan'in kuzey bölumune gecen Guney Kurdistan'li Kurtlerin ilk firsatta siz Turklerden uzaklasmasi gibi, ben de "benden bu kadar" diyorum ve sizler ile tanistigima memnun olmayisimin sebebini sizin "uygarliginizda" gördukce ***** Kurtleri (ve butun dunyayi) uygarlik ve modernizasyon adina nasil kandirdigini, yalanlarini ve sahtekatrligini animsiyorum. Ve ******* devletinin butun yalanlarini, sahtekarliklarini animsiyorum. Animsadikca gercekleri daha iyi göruyorum ve biz Kurtlerin siz Turklerden kurtulmamizin tez elden olmasi gerektigine olan inancim daha da artiyor. Dolayisi ile, bana gercekleri daha iyi gösterdiginiz icin hepinize tesekkur ederim. Bu Forumu da bir sure takip edecegim. Kayda deger bir sey görmesem bu istasyonda da isimin bittigini anlayip yoluma devam edecegim. Sevgi ve saygi ile gelen, öyle kalsin... Bozo Avdan
  15. Ceviz, Sen sadece benim argumanlarimdan bir tanesisin. Yazdiklarimda bir dipnotsun. Forum sorumlulari senin muhattabin, ben degil. Ayrica ***** sen ve senin gibiler. (yildizlar benden)
  16. Lena, sen de söyle... Cok sirinsiniz ya... bayiliyorum sizlere. Cyrano, Senin kusuruna bakmiyorum.
  17. Cyrano, Senin gibi ****** ile hala bu kalitesiz dialogu surdurdugum icin bana minnet borcun var. Sana "ulke" ve "devlet" arasindaki farki anlatmak isterdim ama bedava siyasal bilimler dersi almayi hak etmis degilsin. Eger senin derdin dogrular ise, zaten gibip ögrenirsin. Dogru duzgun "dusman" bile olamiyorsun... Kalitesiz dusman... Bize bulasmis ***** olduklarinizi ne de guzel gösteriyorsun. Senin ne dedigini bildigini varsayarak soruyorum: "vay be amerikanın pkk yı ve onun yardakçılarını kullanması ne zamna çıakrların çakışması oldu" diyerek ne kastediyorsun? Amkerika PKK ve "onun yardakcilarini" nasil kullaniyor? "Onun yardakcilari" kim? Sen bunlari cevaplayamaya dur, senin kendini daha iyi görmen icin biraz daha seni sana anlatayim. Tesekkure gerek yok. Sen, sana verilenler ile yetindigin icin, ne Kurdistan'i sana verilenden bagimsiz olarak göruyorsun, ne Kurtleri önune konulandan bagimsiz olarak görebiliyorsun, ne Kurdistan'in guneyindeki mucadelenin tarihini bilebiliyorsun, ne Kurtlerin Irak'taki onurlu ve aklilli duruslarini görebiliyorsun ve ne de butun bunlar arasinda PKK'nin yerini görebiliyorsun... neden? Cunku sen bagimsiz dusunup fikir uretebilme kabiliyetinden yoksunsun. Aslinda sorun sen degilsin. Seni muhattab almam da benim sana yaptigim bir "kiyaklik". O yuzden seni sana anlatirken seni kirarsam kusura bakma. Ki umarim kirilirsin cunku kirilmak da bir duygunun, bir arayisin oldugunu gösterir. Sende onlar var mi? Umarim sen de bu istasyon gibi kalitesiz degilsin. "Barzani ve Talabani'ye özenmekten" bahsediyorsun... Dogrudur. Kurdistan'in butun parcalari icin guneydeki gelismeler umut verici. Nihayet Kurtler yanliz olmaktan kurtulup bazi kazanimlar elde ediyorlar. Bu, senin gibi Kurt dusmanlarini rahatsiz ediyor. Kendini bilen her Kurt guney Kurdistan'daki gelismeler ile son derece gurur duyuyor. Ayni Kurtler Iran ve Suriye'nin dunyadan soyutlanmalarina da seviniyor. Bu Kurtler butun dunya bir tarafa, Kemalist Turk devleti diger tarafa giderken bu devletin girdigi ve hala girecegi durumlara da seviniyor. Nihayet "sans" bize de guluyor. Aferim Saddam'a ki Kuveyt'i isgal etti. Aferim **** devletine ki cag disi ****** mantikta israr ediyor. Kimse kimseye zorla "aptal ol" demiyor ki!... Daha önce de belirttim (sanirim bu platformda): biz Kurtlerin sabirli olmaktan baska fazla bir sey yapmamiza gerek yok... Dusmanlarimiz kendi kuyularini zaten kaziyorlar... Bagimsiz bir Kurdistan'da biz artik devletimizi hizmetcimiz gibi kullaniriz. (ki devletlerin asil fonksiyonu o olmali) Bu sureclerde asil kazanan Turkler olacak, ki onlar da biraz özgurlesirler. Bu "biraz" bugune kiyasla bir devrim olacak sizler icin.
  18. Cyrano, Dedigim gibi: Saddam'in kimyasal silahindan kurtulmak isteyen yuzbinler Kurdistan'daki Faris ve Turk sinirlarina kendilerini vurarak yilana sarilmak zorunda kaldilar. Gördugum kadar ile senin icin fazla bir sey ifade etmiyor ama unutma ki o yuzbinler hala kendi ulkelerindeydiler. Senin "Turkiye" dedigin bu zoraki "ulke", o yuzbinlerin ulkesini de kapsiyor. O topraklar o yuzbinlere ait, senin askerlerine degil. Ulkemi isgal edip ulkemde misafirperverlik taslaman biraz komik. Senin devletin benim ulkemi isgal edip bana yol yapiyormus. Ve sen benim ona tesekkur etmemi bekliyorsun. Ilginc. Sen bizi usaklik ile suclama kustahliginda bulunuyorsun. Kustahligini bir tarafa birakiyorum. Senin Amerika ile bir derdin var ise o beni ilgilendirmez. Ama tahmin ediyorum ki Amerika ve Kurtlerin cikarlarinin nihayet cakismasi ve Kurtlerin bundan kazanmalari seni rahatsiz ediyor. Kurtlerin kazanmasinin seni rahatsiz etmesi senin Kurt dusmanligin ile baglantili bir sey. Kurtlerden nefret ettigin icin onlarin kazanmalarini istemiyorsun. Dolayisi ile, senin Kurt nefretin belli iken, senin Kurtler'in yararina bir sey istemeyecegin ortada. Sen Kurtlerin dostu degilsin. Kurtlerin dusmanisin. Senin gibiler milyonlar ve en tepesinde koskoca ****** bir devlet var. Gercek yuzunu görebiliyor musun? Umarin az da olsa kendini görursun. Ve sonucta kendi devletine layik olarak beni hapislere atmak ile tehdit ediyorsun. Acizliginin farkinda olacagini tahmin etmiyorum ama benim özgurlugum icin mucadele etmem hapishanelerde bile basimin dik olmasini saglar. Senin ise hicbir zaman basin dik degildir cunku sen zulmunle gurur duyuyorsun. Sahte gururun sonu yikimdir. Benim buyuklugum, selam verme tenezulunde bulunmadigim insanlari bile yikildiklarinda en azindan kendilerine iki kurus para atmamdir. Senin devletin Kurdistan'in yeralti ve yerustu zenginliklerini calarken, bize yol mu yapiyor? Ordan gelen para ile belki o iki kurus 10 kurus olur. Bizden sizlere o cok bile. Bozo Avdan
  19. "Tarihlerinde olumlu bir sey yaptilar, gidip gelip ondan bahsediyorlar".... Cok dogru Qendal... Ama gel gör ki o "olumlu" sey o kadar da olumlu degil. Milyonlarca insan Saddam'in kimyasal silahlarindan kacip Kurdistan'in Iran ve Turkiye sinirlarina dayandilar. Dikkat et, hala kendi topraklarinda, sadece isgalci devletlerin kurmus olduklari tel ölgulere dayandilar. Ayrica dikkat etmeye devam et, sadece Turklerin kurduklari tel örgulere degil, Faris'larin da tel örgulerine dayandilar. Turk devleti de seneler sonra Cyrano gibilerinin gelip biz söyle böyle buyukluk yaptik demeleri ve dunya kamuoyuna karsi kendini insancil göstermek icin bu insanlari kamplara sikistirdi. Cyrano hatirlamaz ama Saddam'in ajanlari o kamplarda ekmeklere zehir yerlestirmisti. Bunun Turk istihbaratiyla beraber yapildigina dair herhangi bir kanit yok elimde. Bir de hatirlansin ki o ahirlara yerlestirilen bu insanlar da ilk firsatta oralari terk ettiler. Hurriyet "pesmerge dondurma yiyiyor" mansetleri ata dursun, Halepce'yi yasamis olan ve cogu cocuk, kadin ve yaslilardan olusan bu insanlar Turk devletinin ve artik (bizi birak) kendine saygisi kalmamis Turk insaninin gercek yuzunu görmus oldular. Ne Kurdistan'in guneyindeki, ne de kuzeyindeki Kurtlerin ne Turklere, ne de digerlerine hic bir sadakat borcu yoktur. Tam tersine, bu insanlarin Kurtlere özur borclari var. Turkler Kurtlere borcludurlar. Sadece ulkelerini isgal ettikleri icin degil, yalan ve dolanlarla Kurtleri mesgul ettikleri icin de... Kurtlerin de artik bu yalan ve dolanlar ile ugrasacak ne vakti var, ne de niyeti. O yuzdendir ki Kurtler yollarina devam ediyorlar, kalitesiz bu istasyonlardan bir gun once kurtulup diger uygar uluslar arasinda yerlerini almak istiyorlar. Bozo Avdan
  20. Sevgili Qendal, Dogrudur. Onlari sorumluluklarina davet ettigimizde bizim de bir sorumluluk sahibi oldugumuzu unutmamamiz lazim. Bizler "kilicin kanli ucunu" yasadigimizdan, bilgilerimizin hayati bir temeli var. Onlar ise "kilici tutan el" olduklari icin sorunlardan uzak, acilari görmeyen, dolayisi ile "bos keseden atanlar" konumunda. Yoksa ben askerlige gönderilen Turk cocugunun annesinin yasadigi duygulari bunlardan daha iyi anliyorum. Bunlar davul zurna edebiyati yaparken, o annenin gözunun gördugu sacmaligi ben de göruyorum. Bunlar görmez. Sadece duygu edebiyati yaparlar. Ama anlatmak da bizim görevimiz. Dogru söz mutlaka yerini tutar. O yuzden sabirli olmak, provakasyonlara gelmemek gerekir. Dogru Kurt halkinin yaninda. Bunlarin varacagi nokta dogrularin hakimlestigi noktadir ve o noktada bizler özgururuz. Biz Kurtler icin asil önemli olan sey, kendimizi tanimamizdir. ****** devleti bizim kendimizi bilip tanimamiz önunde ne engel varsa koymus. Amaci da bizim kisiliksiz, kendini, tarihini bilmez bos insanlar olarak bosalmamiz ve bosalan yere Turklugu yerlestirmek... O yuzden bizim dilimize sahip cikmamiz, tarihimizi iyi ögrenmemiz, sanatsal ve edebi degerlerimizi anlayip sahip cikmamiz ve özde bizim baska halk ve uluslardan eksik hicbir seyimizin olmadigini anlamamiz lazim. En guzel siyasi durus, en anlamli tavir kendini bilmektir. Kendini bildin mi hicbir dusunsel ve ideolojik ruzgar altinda orya buraya gidip gelmez, durdugun yerde kazanirsin. Her Kurdun kendi kimligine, tarihine, dengbejlerine, hikayelerine, cografyasina vs sahip cikmasi lazim. En buyuk Kurtluk, en buyuk devrimcilik budur. Buyuk kelimelerle konulari teorize etmeye bile gerek yok. Hele hele kendimizi baskalarina kabul ettirmeye ugrasmaya hic gerek yok. Biz biz olursak, yasiyoruz demektir. Ve yasamin kendisi bizim adimiza konusur o zaman. Dogru yol oldur. Nihayetinde dunya ruzgarlari bizden yana esiyor. Sabirliyiz. Kazanacagiz. Kimsenin dusmani degiliz. kendimiz olmaya calisiyoruz. baskalari ile ugrasmak degil, kendi kendimiz ile ugrasmak istiyoruz artik. Kuracak bir hayatimiz, gerceklestirecek harikalarimiz var... Engel olanlar utansin... Sevgi ve Selamlarimla Qendal Bozo Avdan
  21. Bozan, "Sehitler" demogojisi devlet tarafindan kullanilan ve insanlarin duygularini sömuren bir söylem. ***** devletinin baska bir söylemi de, ki aslinda inkar ve carpitmaktan baska bir sey degil, "sorunun" ekonomik oldugu. Bu argumanlarin gecerli olmadigini gelinen nokta gösteriyor. Basini kuma gömmek, kulaklarini kapatmak ve agzini acmak da klasik ve bitmesi gereken bir tavir. Istedigim seylerden bir tanesi de, hicbir anlamda yapici olmayan bu tur dusuncelerde degisikligin olmasi. Kurt halki kendini ifade ettiginde ya "etnisiteye dayali siyaset" ya da "milliyetcilik" ile suclanir. Nihayetinde bunlar birer suclama ve konuyu bulaniklastirmak ve carpitmak isteyen tavirlar. Olduklari gibi görunuyorlar. Kurdun kendisini görmeyen, iradesine saygisi olmayan ve onu yok etmeye calisan zihniyet (egemen Turki mantik) bir de "dis parmak" arar. Ki bu zihniyet aslinda herhangi bir "dis parmagin" olmadigini, Kurtlerin yuzyillardir özgurlesmeye calistigini ve bugun Kurt yurdu Kurdistan'in malum devletlerin isgali altinda oldugunu bilir. Bildigi halde sorumluluklarindan kactigindan dolayi kendi uydurmalarina da inanmaya baslar. O "dis parmaklarin" kendi ittifaklari olduklarini, onlarin Kurdistan'i bölunmesine onay verdiklerini görmek bile istemez. Yani, o zihniyet gercekleri görmeye cesaret edemiyor. O zihniyet gerceklerin dusmani, ya da gercekleri kendine dusman bilir. Inanmak istemez. Kabul edemez. Neden? Cunku kendi ic ve dis dunyasini kendisine verilen yalanlar uzerine kurmus. Benimsedigi bu yalan ve carpitmalarin hayat tarafindan devre disi birakildigi zaman da azginlasir, agresivlesir ve saldirganlasir. Sorun bu insanin gercekler ile yuzlesme cesaretinde bulunmamasidir. Dolayisi ile bu insan ve bu zihniyet korkaktir. "Sevgin" sende kalsin Bozo Avdan
  22. "Kurt sorununun" aslinda "Turk sorunu" oldugunu belirtmeye calistim. Hem sorunun kaynagi **** devletinin Kurdistan'daki isgali ve Kurtleri asimile ederek yeni bir Turk ulusu yaratma projesi, hem de Turk insaninin kendi devletlerinin icyuzunu görememeleri ve cözumler yolunda katki sunmalari bir yana, sorunlarin derinlesmesine yönelik tavir koymalari. Umudum o ki Turk insani da kendine guvenir ve hicbir komplekse kapilmadan olgun, uygar ve yapici olsun... Sorunun gunumuzdeki kaynagi (Kurdistan'in Turkiye, Iran ve Suriye devletleri tarafindan kendi aralarinda bölunup paylasiliyor olmasinin yaninda), "Turki mantiktir" da. 80+ yildir bir sistemden gecip sekillendigini göremiyen Turk insani; kendi dusuncelerini, bu dusuncelerin kaynaklarini ve bu dusuncelerin baskalari (Kurtler) uzerindeki olumsuz etkilerini de göremiyor. Sorun, Kurtlerin iradelerine ve dolyasi ile kendilerine saygi duyulmamasidir. DOlayisi ile butun "kardeslik" söylemleri, Kurt iradesine ve kendi kaderini tayin etme hakkina saygi duyulmadigi surece, hicbir anlam ifade etmemektedir. **** devleti ve insaninin bugun karsi karsiya kalmis oldugu en buyuk görev, Kurt iradesinin kayitsiz sartsiz siyasi demokratik arenaya katilabilmesidir. Bunun gercek anlami ile gerceklesebilmesi icin, her dusuncenin hicbir önkosul olmaksizin kendini ifade edip örgutleyebilmesi gerekmektedir. Gercek demokrasi odur. Gercek demokrasinin önundeki engeller nelerdir? ********, karanlik gucler (buna Öcalan ve askerler de dahildir)... Dikkat edilirse ben burda cözum önerileri sunuyorum. Kurdistan'daki Turk sorununun nihayi cözumu aslinda Kurt halkinin kendi kaderini kendisinin tayin etmesidir. Buna yönelik gercek demokratiklesme, siddeti dislayan butun dusuncelerin kendini ifade edip örgutlemesi ile mumkundur. Siyasete hak taninmali, karanlik ve siddet yanlisi butun kesim ve dusunceler hayat sansi bulmamalidir. Özgurluge hem Kurtler hem de Turkler layiktir. Kazan her iki halk olacaktir. Bu dusuncelerle konuyu kapatma egilimindeyim. Acmis oldugum konuya dusunceleri ile katilan herkese ve bu imkani verdikleri icin Forum sahip ve sorumlularina tesekkur ediyorum. Bozo Avdan
  23. Ceviz, anlamadim... Kurt ve Turkleri kiyaslarken ne fark göruyorsun? Demek istedigin ne. Pek anlamadim... Bu sayfalarda sizlere sundugum, siradandisi bazi duygu ve dusunceler... Turkler'de görmedigim, sistemin gercek yuzunu görup, ortaya atilan iddia ve tezlere daha elestirisel bakmaktir. Turk insanin en karakteristik özelligi, asiri sekilde devletci olmasidir. Bu kemalist gelenegin bir sonucu ama butunuyle Turki mantigin da bir parcasi. Turk insani guce tapmak yönunde egitilmis. Sonucta benim söylediklerimin özeti su: Kurtler var. Var olanin iradesi ve ulkesi var. Bu irade, ulke (ve diger butun degerleri) ****** devletinin asimilasyon (ve dolayisi ile yok etme) politikasina ugramis bu 80+ yildir. Turk sorunu (sizler "Kurt sorunu" dersiniz buna), yani Kurdistan'daki ******** devletinin varligi, hem bizim biz olmamiza engel, hem de sizin siz olmaniza engel. Mesele bu. "Beraber" yasayacaksak, ki mumkun olmayan bir sey degil, böyle olmaz. Böylesine ne "beraberlik" ne de "kardeslik" denilebilir. Ben "***** devleti" diyorum, bazilari karsi cikiyor. Bu devlet ****** devleti degil mi? Istiklal marsindan tut bayragina kadar, tarih yazimindan tut, diline kadar... Hersey Turk. Kurtlere ait hicbir sey bu devletin icinde yok. Milyonlarca insanin dilini bir kursa ve haftada yarim saatlik sacma bir tv programina sikistirmak Kurtlere hakaret degil de nedir? Örnek olsun diye, anlayasaniz diye bu örnekleri veriyorum. Yoksa senin neyin varsa, bir Kurt de ona layiktir. Sonuc itibari ile, beraber yasayacaksak, bu Federasyon seklinde olur, ki gercek esitlik odur. Yoksa "herkes kanun önunde esittir" demek bir yalandan baska bir sey degil, cunku herkes kanun önunde TURK olarak esittir, kendisi olarak degil. Federasyon olacaksa bile, bu Kurtlerin özgur iradesi ile olusabilecek bir sey, dayatma ile degil. Sonucta kendi kaderlerini Kurtlerin kendileri tayin edecektir. Isteseler bagimsiz olurlar, isteseler sizlerle federasyon kurarlar. Gercek sevgi ve saygi, nasil yasayacaklarina kendilerinin karar vermesini kayitsiz sartiz kabul etmektir. Baska bir degis ile, bir Turk'un bir Kurt uzerinde HIC BIR SÖZ HAKKININ OLMADIGINI ANLAMAKTIR. Sizler bunu kabul etmiyorsunuz, cunku ne insan, ne de toplum olarak olgunlasmissiniz. Dolayisi ile, hepimiz bir surecten geciyoruz ve benim özellikle dikkat etmek istedigim, bu surecin bariscil gecmesi, cunku savas ile gelen hicbir sey saglikli degildir. Savas isteyenler, savas cigirtkanligi yapanlar, vatan-millet-sakarya-bir karis cakil tasi-ya sev ya terk et gibi, dagdan gelip bagdakileri kovmaya calisanlar, sadece ya cahil, ya da özellikle bu sistemden ekmek yiyenlerdir. Ki demek istedigim, bu sistem ne Kurtlere, ne de Turklere yariyor. Turk, sadece özgur, egemen vs vs oldugunu saniyor, cunku bir bayragi, bir devleti, bir marsi, milli bir futbol takim falan var. Ama özgurluk bu sekli seylerden ibaret degil. Yarin bagimsiz bir Kurdistan'da eger gercek anlamiyla özgur degilsem, ben o Kurdistan'da da muhalefetim. Ama o zaman kendi ulkemde, kendi devletime muhalefetlik yaparim. BU DEVLET SENIN, BENIM DEGIL. BU BAYRAK SENIN, BENIM DEGIL. BU MARS SENIN, BENIM DEGIL. Turk-Kurt farki bence burda. "Biri digerinden daha iyidir" anlaminda degil; "o odur, digeri digeridir" anlaminda. Farkli olmanin, iki ayri ulus olmanin da beraberinde getirdigi bazi seyler var. Bunlarin en basinda da irade gelir. Kurt iradesi, bugun ***** devletinin gaspi altindadir. Benim acimdan mesele böyle. Ve ben bir Kurt olarak hicbir zaman ne "Turk'um" diyecegim, ne de "Turkiye benim ulkemdir" diyecegim. Sizin ulkeniz guzel: sahilleri, sehirleri... Insanlariniz da guzel: misafirperver, yardimsever... Ama Kurt dusmani olarak egitilmisler ve butun dusunup yaptiklari ile Kurtlere hakaret uzerine hakaret, zulum uzerine zulum uyguluyorlar. Bir Turk Kurtler yokolunca rahatlamaya ayarlanmis. Kurtler ve Kurdistan, görmek istemediginiz, görmeye korktugunuz gerceklikler. Korkuyorsunuz, cunku Kurtleri Kurt olarak kabul ettiginizde, 80+ yillik butun tezler, butun varsayimlar ve butunuyle bu duzen birden cöker. Ve sizler de sifirdan basliyacaginizi bildiginiz icin, binbir dereden su getirip isi kurtarmaya calisiyorsunuz. "Ust kimlik", "anayasal vatandaslik", "Turkiyelilik" vs vs... Butun bunlar isin teorize edilip eskinin devamini saglamak icin... Ama hayat dusuncelerden daha buyuk... Hayat kazanacak... Sadece tarih, zaman ve cagimiz degil, hayat da biz Kurtlerden yana. Özgurlesecegiz. Yarin sizlere selam vermemiz icin, sizlerin de bugunden kendinizi degistirip gelistirmeniz lazim. Ben kendi ulkem Kurdistan'da eger istedigimi dusunemiyorsam, bu sizleri rahatsiz etmeli. Etmedigi surece, kimse karsima cikip "insanliktan, kardeslikten" bahsetmesin. Sevgilerimle Bozo Avdan
  24. Arman, "Sanal cigirkanligi" cok önemli bir konu... Actigin icin tesekkur ederim. Dikkat etmis misin, bilmiyorum, ama dikkate deger bir konuya dikkatini cekmek istiyorum. Ben, bu Forum'da dile getirdigim dusuncelerimi "Turkiye" de ifade etmis olsaydim, sunlar olurdu: 1- "Turkiye'nin bölunmez butunlugune..." karsi suc islemis ve hapsi boylamis olurdum. 2- Serseri birinin saldirisina ugramis olurdum. Ilki devlet, digeri "normal vatandas". Devletin yasalari ve Anayasasi sirf Kurtleri yok etmek, Kurtlerin kendilerini ifade etmelerini ve bu yönlu siyaset yapmalarini engellemek icin duzenlenmis. Isvicre ve Almanya patentli fasizan bir Anayasa. (Bu son makyajlar da fazla bir sey degistirmiyor. Cirkin cirkindir). Dolayisi ile devlet rahatlikla beni alip 15-20 yil hapiste tutar. "Normal vatandas" bana saldirdi diyelim. SUc islemistir, degil mi? Bir insana fiziki saldirmak ve manevi hakaretlerde bulunmak, Turk kanunlarina göre bile suctur. Ama ben ne yapabilirim? POlise mi gideyim? Dikkatini cekerim ki, o "normal vatandas" bana saldirdiginda, polisin ona yardim etmis olma ihtimali cok yuksek. Hayir, hic bir sey yapamam. AIHM kadar uzak bana adalet mekanizmalari. Dikkat et ki, butun Kurt halki (eger kendini ifade etmek isteyecekse) "normal vatandaslarin" keyfine kalmis, herhangi bir yasal guvenceden mahrumdur. Yasasin Kurt halki, ki 80+ yildir ayakta, 80+ yildir direniyor, 80+ yildir ölmedi, yasiyor. Aferim Kurtlere. Kurtler hep yalniz kaldilar ama mucadelerini terketmediler. Bu arada ABD ve diger "emperyalistler" bir temizlik turuna cikmislar ve Saddam ve dostlarini (buna Turkler ve ****** devleti dahildir) cöpe atmislar, bazi "anti-emperyalist" Turkculer de bundan rahatsiz duyuyorlar. Turki mantik islamci da olur, solcu da olur, liberal da olur. Bir Kurt icin hepsi aynidir, anti-Kurt'tur. Kurd'un isi kolay, aslinda. Bir gercegimiz var, o kadar. Hakliyiz, kazanacagiz. Turk'un ise binbir topu havada tutmasi lazim. Zora dayali naylon bir devlet, muhendisler tarafindan yamalanmis bir "ulus" ve ne oldugu belli olmayan bir kimlik. "SIzlere kolay gelsin" diyecegim ama gercekleri görmemekle isinizi zaten zorlastiriyorsunuz. Bizi rahat birakin, yeter. Bozo Avdan
  25. Laflar duelosuna girmek istemiyorum ama sunlari da söylemek zorundayim. Kendini bilen Kurt sana ve senin gibilerine inanmaz... Ismail Besikci benim kardesimdir. Siz Turkler kac milyonsunuz? Bilmiyorum. Sen de bilmiyorsun ve verecegin hic bir rakam gercegi yansitmaz. Ama eger sizlerden sadece bir Ismail Besikci cikmis ise ve siz bundan rahatsiz olmuyorsaniz, bu sizin karakteriniz ile ilgili bircok sey ifade ediyor. Senin midenin bulanmasi olumlu bir sey. Mide ve cevresi, bedenin butun enerjisinin cakistigi merkezi bir öneme sahip. Ve senin kusman, kendini bosaltip yeniledigini gösteriyor. Ama bedenin ile iliskinin olmayisi, beynine doldurulmus cöpler ile dunyaya bakman ve hayatina yön vermen, bosalan midenin tekrar cöpluklerle doldurulacagini gösteriyor. Dolayisi ile senden pek umutlu degilim. Keske bosalan mideni daha olgun ve insani degerler ile doldursan. Senin Kurtleri kategorilere ayirman ve bazilarina kardes demek pek bir sey ifade etmiyor. Kurtleri rahat birakmaya ne dersin? Kendini Kurtlere kardes olarak dayatmaya ne hakkin var? "Sizler basimizin belasisiniz" derken, bunu kastediyorum. Ben kesinlikle, hic bir sekilde bir millet olarak Turklere hakaret etmek istemem. Ama sizin gibilerin uzerimize böyle cullanmalarindan dolayi, basimizin belasi olmalarinizdan dolayi (sizin devletiniz en buyuk bela, tabii ki), "siz Turkler" demek zorunda kaliyorum, ki amaclarimdan bir tanesi de kendine saygisi olan Turk'un sesini yukseltmesine katkida bulunmak. Biz Kutler kendi halimizde iken, iyi-kötu yasamimizi surduruyorken, sizler Orta Asya'dan at ustunde gelip, kirip kesip yerlestiniz Kurdistan ve etrafina. Tarih sizlerden barbar olarak bahseder. Turk'un barbarligini en iyi bilenlerden biri de Kurtler. Senin ve digerlerinin yazilarini okudukca gerceken cahil oldugunuzu göruyorum. Bunu hakaret olarak söylemiyorum. Sadece 80+ sistemin (egitim, medya, vs vs) bir urunusun ve dolayisi ile seni suclamiyorum, sana kizmiyorum. Sen bir kurbansin. Benim gibi. Aramizdaki fark, benim az-cok bilincli, senin ise bilincsiz olusun, kendine verilenleri sorgulamadan benimseyip kabul edisin. Sen devletini tanimiyorsun. Bozo Avdan Bozan, Sen gercekten insanlarin öldurulmesine prensip olarak mi karsisin, yoksa Kurt dusmanligini ve Kurtlere olan nefretini gizlemek icin "bebekleri" arguman olarak mi kullaniyorsun? Sen bebekleri gercekten seviyorsan 80+ yildir öldurulen, katledilen "bebekleri" de seviyor musun? Yoksa o "bebekler" hic dogmadi mi? Sen ve senin gibiler "Allah birdir" deyin, ben "mutlaka en az ikidir" diye dusunurum. "Sevgin" sende kalsin Bozo Avdan
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.