Bütün Eylemler
- Geçen saat
-
Alperen Şengün Hakkında Bütün Haberler Buraya
Sabaha karşı oynanan maçta Los Angeles Clippers Houston Rockets'ı 128 - 108 yendi 28 dakika oyunda kalan Şengün bir double double daha imza attı 19 Sayı 11 Ribaunt 7 Asistle oynadı
- Bugün
-
Cin Suresi 26-27-28. Ayetler. Resulün Önünden Ve Ardından, Gözetleyiciler Göndeririz.
Bizler eğer Kur’an’ı rehber almış ve Allah’ın uyarılarının bilincinde olsaydık, bugün yaptığımız çok büyük yanlışları asla yaparak Allah’ın vahyi ile Resule ait olduğu iddia edilen Rivayet hadisleri bir tutmazdık. Onun için bizlere düşen en önemli görev, Allah’ın uyardığı gibi yalnız Kur’an’ın ipine sarılıp, onun ışığıyla aydınlanmak olmalıdır. Size bu yazımda öyle bir ayet hatırlatmak istiyorum ki, bugün yaptığımız çok önemli yanlışlarımıza ışık tutuyor. Ayeti önce yazalım. Cin suresi 26–27–28: Allah bütün gaybı bilir. Sırlarını kimseye açıklamaz. Ancak hoşnut olduğu Elçiler hariçtir. ÇÜNKÜ O, ELÇİLERİN ÖNÜNDEN VE ARDINDAN GÖZETLEYİCİLER GÖNDERİR Kİ, RABLERİNİN EMİRLERİNİ TEBLİĞ ETTİKLERİNİ BİLSİN. Allah onları çepeçevre kuşatmıştır ve her şeyi bir bir saymıştır. Aslında ayette ilk dikkatimizi çeken, gaybı yalnız Allah’ın kendisinin bildiği, herkese açıklamadığı ama yalnız istediği elçilerine açıkladığını bildiriyor. Hatta aynı bilgiyi Allah, Ali İmran 179. ayetinde şöyle tekrarlıyor. “ALLAH, SİZE GAYBI BİLDİRECEK DEĞİLDİR. FAKAT ALLAH, RESULLERİNDEN DİLEDİĞİNİ SEÇER, ONLARA BİLDİRİR.” Peki, açıkladığı elçileri, bu bilgileri kendisine mi saklıyor? Burası çok önemli. Eğer Allah’ın elçisi, verilen bilgiyi saklamış olsaydı, bizlere hiçbir faydası olmazdı. Ayetin devamında ise bu sorumuza da cevap veriyor ve diyor ki Rabbimiz. Gaybın sırlarını bildirdiğimiz elçimizi izleriz, takip ederiz. Önünden ve arkasından gözetleyici melekler göndeririz ki, Allah’ın verdiği bilgileri, topluma tam ve doğru bir şekilde tebliğ edip edilmediği bilinsin. Bu bilgi çok önemli. Buradan da anlıyoruz ki, Allah’ın elçisine bildirdiği her şey, kontrol altında ve izleniyor tebliğ ediliyor, tabi kayda alınıyor. Onun için Allah Kur’an’ı ben koruyorum diyor. Hatırlatırım Allah, yalnız kendi vahyini yani Kur’an’ı kontrol edip koruyor. Günümüzde Allah’ın Resulüne ait olduğu iddia edilen rivayet hadisleri asla korumuyor, bu konuda tek bir bilgide yoktur Kur’an’da. Onun için bizlerin güveneceği, sorumlu olduğumuz yalnız Allah’ın korumasındaki Kur’an’dır. Bu bilgilerin ışığında, günümüzde yaptığımız bir yanlışı aydınlatalım şimdi de. Acaba Allah’ın elçisi, Allah’ın bildirdiklerinin dışında, bunlarda benim sözlerim/hadislerim diye din ve iman adına başka sözler/hadisler söylemiş olabilir mi? Bunun mümkün olmadığını bu ayetten anlıyoruz. Çünkü Allah yalnız elçisine söylediklerini tebliğ edilmesini istiyor ve ayrıca, melekler ile de bunu takip ettiriyor. Allah’ın Elçisi onun için, vahiy dışından sağlığında tek bir söz ümmetine, din adına bildirmemiştir, kayda geçirmemiştir. Hatta Allah Hakka suresi 44. ayetinde, “EĞER BAZI LAFLARI, BİZİM SÖZLERİMİZ DİYE ORTAYA SÜRSEYDİ, ONUN CAN DAMARINI KESERDİK.” Diye bizlere bildirmiştir. Allah’ın Elçisi ümmetine, yalnız Kur’an ile hükmetmiştir. Çünkü Allah’ın emriydi bu. Ayrıca bu ayetten alacağımız farklı bir derse gelince. Kur’an’ın dışından, Allah’ın Resulünün sözleri diye bizlere iletilen bilgilere, asla sorgusuz güvenemeyeceğimiz gerçeğidir. Çünkü rivayet hadisler, bilgiler dilden dile nakil esnasında, mutlaka değişecek ve kişinin düşünce ve fikirleri ile farklı anlamlara bürünerek ilavelerle nakledilecektir. AYETLERİN KONTROL VE DENETİMİ GİBİ, EMİN OLABİLECEĞİMİZ, HİÇBİR KONTROL, DENETİM YOK. HATTA KÖTÜ NİYETLİ KİŞİLERİN DE, ARAYA GİRİP GİRMEDİĞİNİ HİÇ BİRİMİZ BİLEMEYİZ. Onun için Allah, emin olmadığınız bilgilerin ardına sakın düşmeyin emrini veriyor. Ama Kur’an ayetleri Allah’ın korumasında, hatta ayetleri Resulün doğru tebliğ edip kayda geçirilmesine kadar, meleklerin takibinde olduğunu görüyoruz. Buradan da anlıyoruz ki Allah, yalnız vahyini koruma altına almış, elçisini bile izletmiş takip etmiştir. Kur’an indirilirken, Allah’ın Elçisinin yakınlarındakiler her zaman vahiyle, elçisinin sözlerini ayıra bilmek için Allah’ın Elçisine, “BU SİZİN SÖZÜNÜZ MÜ, YOKSA ALLAH’IN VAHYİMİ” diye özellikle soruyorlarmış. Ne yazık ki bu titizliği, bizler günümüzde gösteremiyoruz. Onun içinde Allah’ın dini bölündü, parçalandı batıl ve rivayetlerin kuşatması altına girdi. Öyle olunca da Allah’ın has, arı duru katıksız dinini yaşayamaz olduk. Günümüzde milyonları bulan hadisler, yani Resulün sözleri olduğu iddia edilen bilgiler, Resul tarafından asla kayda alınmamıştır. Hatta günümüzde Resulün sözü diye nakledilen bilgilerden, Allah’ın Resulünün hiçbir bilgisi haberi ve onayı da yoktur. Sizce bu yöntemi izlemek büyük risklerle dolu değil mi? Çünkü Allah’ın Resulü, Kur’an dışından benden söz nakletmeyin diye uyarmıştır sağlığında. Bu uyarı ve ikaz, dört halife devrinde de devam etmiş ve hadis nakletmek yasaklanmıştı. YASAKLANMASININ NEDENİ, ALLAH’IN RESULÜ HAYATTAYKEN ONUN ADI KULLANILARAK, FARKLI ŞEKİLLERDE VE FARKLI ANLAMLARLA ALLAH’IN RESULÜNÜN SÖZLERİ/HADİSLERİ NAKLEDİLİYOR VE RESULÜN SÖYLEMEDİĞİ ANLAMLARLA İLETİLİYORDU. BUNU GÖREN ALLAH’IN RESULÜ, BENDEN HİÇBİR ŞEY İLETMEYİN, ALLAH’IN VAHYİNİ BİRBİRİNİZE İLETİN EMRİNİ VERMİŞTİR. Hadis yazımı ve kayda alınması, dört halife devrinin sona ermesi, dinin mezheplere bölünmeye başlaması ile Resulün vefatından yaklaşık 200–250 yıl sonra hadisler toplanmaya, kayda alınmaya başlanmıştır. BU BİLGİLER, SÖZLER RESULÜN SAĞLINDA BİLE YANLIŞ VE FARKLI ŞEKİLDE İNSANLAR ARASINDA DOLAŞIYORSA, BUNDAN 250 YIL SONRA, BU BİLGİLERİN NE DERECE SAĞLIKLI GÜNÜMÜZE KADAR İLETİLECEĞİ KONUSUNUN YORUMUNU, SİZLERE BIRAKIYORUM. Tekrar etmek istiyorum, onun içindir ki Allah, emin olmadığın bilginin ardına düşmeyin diye bizleri uyarmıştır. Bunları söylediğimizde, rivayet hadisleri de Kur’an ayeti gibi gören kişiler, şöyle bir savunma yapıyorlar. “ALLAH PEYGAMBERİMİZİN HADİSLERİNİ DE, TIPKI KUR’AN GİBİ KORUMA ALTINA ALMIŞTIR.” Her nedense Allah Kur’an’ı ben koruyorum diye apaçık Kur’an’da yazdığı halde, bu yanlış düşünceye inananlar neden Resulün hadislerinin de korunduğu Kur’an’da yok diye sormuyorlar. Onun içindir ki böyle yanlış ve batıl sözlere inanmak, dipsiz bir kuyuya atlamaktan farksızdır. Örneğini verdiğimiz Cin suresinde, Allah elçisine ilettiği bilgileri, melekleri tarafından izlettiğini ve doğru tebliğ edilip kayda alınıp alınmadığını kontrol ediyorsa bunun dışında, hatta Resulün vefatından yüzlerce yıl sonra kayda alınmış hadislerin/sözlerin, doğruluğuna nasıl inanırız. Allah Kur’an’da bahsetmediği halde, onları da Allah koruyor nasıl deriz. Bunu söylemek ve inanmak Kur’an’a şirk koşmaktır, kendimizi aldatmaktır lütfen unutmayalım. Sizlere Kur’an’dan mahşer günü Hz. İsa’nın bir örneğini vermek istiyorum. Ayeti önce yazalım. Maide 117: “BEN ONLARA, ANCAK BANA EMRETTİĞİNİ SÖYLEDİM. ‘Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a kulluk ediniz’ dedim. İÇLERİNDE BULUNDUĞUM MÜDDETÇE ONLAR ÜZERİNDE KONTROLCÜ İDİM. BENİ VEFAT ETTİRİNCE, ARTIK ONLAR ÜZERİNDE GÖZETLEYİCİ YALNIZ SEN OLDUN. Sen her şeyi hakkı ile görensin.” Bakın Hz. İsa Allah’ın sorduğu soruya nasıl bir cevap veriyor. “BEN ONLARA, ANCAK BANA EMRETTİĞİNİ SÖYLEDİM” Devamında söylediği ise, günümüzde yaptığımız, o çok büyük yanlışımıza ışık tutuyor ve bakın ne diyor. “İÇLERİNDE BULUNDUĞUM MÜDDETÇE, ONLAR ÜZERİNDE KONTROLCÜ İDİM. BENİ VEFAT ETTİRİNCE, ARTIK ONLAR ÜZERİNDE GÖZETLEYİCİ YALNIZ SEN OLDUN. ” Bu kıssadan alacağımız hisseye gelince. Allah’ın Resulü O örnek insan. Hz. Muhammed vefat etmeden önce, ümmeti üzerinde kontrol gücü vardı. Ama Allah’ın Resulü vefat ettikten sonra, artık ümmeti üzerinde hiç bir kontrolü olmadığı için, kitap Ehlinin yaptığı yanlışları bizlerde yaptık ve Allah’ın kitabına sarılacağımız yerde rivayet ve sanı bilgilerin ardına düştük. İŞTE BİZLER BÖYLE BÜYÜK BİR YANLIŞ İLE İSLAM’I YAŞIYORUZ, AMA FARKINDA BİLE DEĞİLİZ. Lütfen unutmayalım, bizlerin sorumlu olduğu yalnız Kur’an’dır. Allah sizleri yalnız Kur’an’dan sorumlu tutuyorum diye bizleri uyarmış ve apaçık hükmünü vermiştir. Emanetimizi teslim etmeden önce, dilerim Kur’an gerçeklerinin farkında olan, Allah’ın halis kulları arasında oluruz. Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK https://kuranadavet1.wordpress.com/ https://twitter.com/KURANA_DAVET http://www.hakyolkuran.com/ https://www.facebook.com/Kuranadavet1/ https://hakyolkuran1.blogspot.com/
-
Ukrayna'da savaşan eşlerini görmek için 'aşk treni' ile cepheye giden kadınlar: 'Gözyaşları için zaman yok'
Rusya ile savaşın ön cephesinde veya yakınlarındaki bir dizi Ukraynalı asker, onlarla değerli zaman geçirmek için "aşk treni" olarak adlandırılan yolculuklarla gelen eşleri tarafından ziyaret ediliyor.Habere Gitmek için Tıklayın
-
En Son Futbol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Böyle bir golü uzaylı bile atamaz
-
En Son Egzersiz Haberleri
- Uzmanlara Göre Herkes Geriye Doğru Yürümeli - İşte Nedenleri?
Uzmanlara Göre Herkes Geriye Doğru Yürümeli - İşte Nedenleri? Fitness rutininizi canlandırmak mı istiyorsunuz? Basit ama etkili bir yöntem, geriye doğru yürümeye başlamak olabilir. Hızlı bir şekilde ileriye doğru yürümenin sayısız faydası olsa da (kemikleri güçlendirmek, kas geliştirmek, kardiyovasküler sağlığı iyileştirmek ve stresi azaltmak gibi), tanıdık ritmi monoton hale gelebilir. İşte bu noktada, geriye doğru yürüme, cazip bir alternatif sunuyor. Bu alışılmadık teknik, sadece bakış açısını değiştirmekle kalmaz, aynı zamanda vücuda farklı talepler de getirir. Las Vegas'taki Nevada Üniversitesi'nde biyomekanik uzmanı olan Janet Dufek, yaralanmaları önlemek ve performansı iyileştirmek için yürümeden zıplama inişlerine kadar hareket mekaniği üzerine araştırmalar yapmıştır. Eski bir kolej basketbol oyuncusu ve spora adanmış bir kişi olarak, geriye doğru yürümeyi kişisel olarak benimsemiştir. İnsanlarda geriye doğru hareket, hamstring esnekliğini artırabilir, az kullanılan kasları güçlendirebilir ve vücut yeni bir harekete ve duruşa uyum sağlarken zihni zorlayabilir. "Mahallemde birçok insan görüyorum ve yürüyorlar, bu iyi bir şey," diyor. "Ama yine de yapısal unsurlarının aynı kısımlarını tekrar tekrar zorluyorlar. Geriye doğru yürüme, çapraz antrenman unsurunu, ince bir şekilde farklı bir aktiviteyi devreye sokuyor." Koşu bandında Nashville, Tennessee'de kişisel antrenör olan Kevin Patterson, geriye doğru yürüme için en güvenli yer olarak koşu bandını öneriyor. Hızı yavaş bir seviyeye ayarlayabilirsiniz. Ancak Patterson, koşu bandını kapatmayı (buna "ölü bant" diyor) ve müşterilerinin bandı kendi başlarına hareket ettirmelerini tercih ediyor. "Koşu bandını çalıştırmak biraz zaman alabilir, ancak oradan itibaren koşu bandının itici gücü olmalarını sağlıyoruz," diyor. Patterson, geriye doğru yürümeyi tüm müşterileriyle "yardımcı egzersiz" olarak (belirli bir kas grubunu çalıştırmak için tasarlanmış ek hareketler için kullanılan bir ağırlık antrenmanı terimi) veya ısınma sırasında kullandığını söylüyor. Bu aktivitenin genellikle antrenmanların küçük bir bölümünü oluşturduğunu belirtiyor. "Koşu bandı, yaşlı müşteriler için harika çünkü yanlarda tutma kolları var ve düşme riskini azaltıyorsunuz," diyor. Koşu bandı dışında Dufek, 10 dakikalık bir yürüyüşe bir dakikalık geriye doğru yürüme bölümü eklemeyi ve rahatladıkça zamanı ve mesafeyi artırmayı öneriyor. Bunu bir partnerle de yapabilirsiniz; birbirinize dönün, belki de ellerinizi tutun. Bir kişi geriye doğru yürür, diğeri ileriye doğru yürür ve sorunları izler. Ardından pozisyonları değiştirin. Dufek, "Başlangıçta çok, çok yavaş başlıyorsunuz çünkü uyum sağlama ve beyin yeniden eğitme süreci var. Yeni bir beceri öğreniyorsunuz," dedi. "Kaslarınızı farklı şekillerde kullanıyorsunuz." Eğer koşmaya alışır ve bu konuda gerçekten iyi olursanız, maratonu geriye doğru koşmayı deneyebilirsiniz - 26,2 mil veya 42,2 kilometre. Evet, bunu yapan insanlar var. Geriye doğru yürüme, çapraz antrenman olarak Dufek, geriye doğru yürümeyi, bir fitness programına farklı hareketlerin dahil edilmesi anlamına gelen çapraz antrenman biçimi olarak sınıflandırıyor. Çeşitli egzersizler yapmak, aynı kas gruplarını tekrar tekrar kullandıktan sonra ortaya çıkabilen aşırı kullanım yaralanmalarını önlemeye yardımcı olabilir. Birçok insan için çapraz antrenman, farklı aktiviteler ve egzersiz türlerini içerir: örneğin, bir gün koşmak, ertesi gün yüzmek ve üçüncü gün kuvvet antrenmanı yapmak. Ancak geriye doğru yürümek için gereken değişiklikler de aynı şekilde, ancak mikro düzeyde işe yarar. Küçük değişiklikler büyük bir fark yaratır mı? Eskiden hevesli bir koşucu olan Dufek, birkaç çift koşu ayakkabısı olduğunu ve aynı çifti iki gün üst üste giymediğini söyledi. "Ayakkabıların farklı bir aşınma seviyesi, farklı bir tasarımı vardı," dedi. "Sadece bu tek unsuru, bu durumda ayakkabıları değiştirerek, sisteme biraz farklı bir stres uyguluyordu." Rehabilitasyon olarak geriye doğru yürüme Fizik tedavi uzmanları, bazı hastalarına geriye doğru yürüme egzersizi yaptırıyor; bu, diz yaralanmalarından sonra veya rehabilitasyon sürecinde olan veya ameliyattan iyileşen kişiler için faydalı olabilir. Dufek, "Geriye doğru yürüme, kuvvet açısından, hareket paterni açısından ileriye doğru yürümekten çok farklıdır," diye açıkladı. Topuk önce yere basmak yerine, "ön ayak önce yere basar, genellikle oldukça nazikçe ve genellikle topuk yere temas etmez." Dufek, "Bu, diz eklemindeki hareket aralığını azaltır ve (diz) eklemine stres uygulamadan aktiviteye izin verir," dedi. Geriye doğru yürüme ayrıca uyluğun arkasındaki kas grubu olan hamstring kaslarını da esnetir. Dufek, bunun vücudun daha fazla duyusunu harekete geçirerek yaşlı yetişkinlerde dengeyi iyileştirip düşme risklerini azaltıp azaltmadığını öğrenmekle ilgileniyor. Sporcular bunu doğal olarak yapıyor Geriye doğru yürümede doğal olmayan hiçbir şey yok. Aslında, geriye doğru koşma, en iyi sporcular için önemli bir beceridir. Basketbol oyuncuları bunu yapıyor. Futbol oyuncuları da öyle. Amerikan futbolu oyuncuları - özellikle savunma oyuncuları - bunu sürekli yapıyor. Dufek, "Basketbol oynadım ve muhtemelen zamanımın yüzde 40'ını savunma yaparak ve geriye doğru koşarak geçirdim," dedi. Independent, bağımsız düşünen bireyler için küresel haberler, yorumlar ve analizler sunan dünyanın en özgür düşünen haber markasıdır. Güvenilir sesimize ve olumlu değişime olan bağlılığımıza değer veren, bağımsız düşünen bireylerden oluşan büyük, küresel bir okuyucu kitlesi oluşturduk. Değişimi gerçekleştirmek olan misyonumuz, bugün her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Kaynak: TI- Ankara'daki uçak kazasında ölen Libyalılar kimler?
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu'nun davetlisi olarak Türkiye'yi ziyaret eden Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan özel uçak, Ankara Esenboğa Havalimanı'ndan havalandıktan kısa süre sonra düştü. Uçakta bulunan Al Haddad dahil 8 kişi hayatını kaybetti. Habere Gitmek için Tıklayın- Alperen Şengün Hakkında Bütün Haberler Buraya
- Ankara'daki uçak kazasında ölen Libyalılar kimler?
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu'nun davetlisi olarak Türkiye'yi ziyaret eden Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan özel uçak, Ankara Esenboğa Havalimanı'ndan havalandıktan kısa süre sonra düştü. Uçakta bulunan Al Haddad dahil 8 kişi hayatını kaybetti. Habere Gitmek için Tıklayın- En Son Güvenlik - Virüs - Security - Güvenlik - Gizlilik ve Dolandırıcılık Haberleri
- Tuzağa düşmeyin: İşte 2025 yılının en büyük 3 dolandırıcılık yöntemi
Tuzağa düşmeyin: İşte 2025 yılının en büyük 3 dolandırıcılık yöntemi Günlerinizi dolandırıcılıkları, kötü amaçlı yazılımları ve kötü niyetli faaliyetleri takip ederek geçiriyorsanız, bunların her yerde olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak bu aynı zamanda hangi dolandırıcılık ve siber saldırıların popülerleştiğini veya hızla yayıldığını görmeyi de kolaylaştırıyor. Yılı kapatırken, 2025 yılında masamıza en sık gelen dolandırıcılık, siber saldırı ve tehdit trendlerinden üçünü aşağıda sıralıyoruz. Bu kapsamlı bir liste değil, sadece bilgisayar korsanlarının, dolandırıcıların ve tehdit aktörlerinin nelerle meşgul olduklarına dair gayri resmi bir özet. 1. QR kodlu kimlik avı Yeni bir dolandırıcılık yöntemi olmasa da, bu yıl kötü amaçlı QR kodları etrafında dönen çeşitli dolandırıcılıklarda artış yaşandı. Çoğu QR kod saldırısı, ödeme bilgilerini (kredi kartı veya banka bilgileri) veya oturum açma kimlik bilgilerini (Microsoft 365, Google Workspace) çalmaya odaklanıyor. Kötü amaçlı saldırılarda ve kimlik avı saldırılarında QR kodlarının kullanımı bu yıl o kadar arttı ki, FBI'ın bir uyarı yayınlamasına neden oldu. Temmuz ayında IC3, kurbanları kişisel ve finansal bilgilerini çalmak için tasarlanmış kötü amaçlı izleme web sitelerine yönlendiren dolandırıcılıklar hakkında bir uyarı yayınladı. Bu yıl ayrıca, parkmetrelerde, restoran menülerinde veya toplu taşıma afişlerinde olduğu gibi, halka açık yerlerde bırakılan meşru kodların üzerine QR kodlarının yerleştirildiği görüldü. Bu, hedefleri amaçlanan kaynaklardan (özellikle ödeme web sitelerinden) uzaklaştırarak kimlik bilgilerini çalmak veya hatta banka hesaplarını boşaltmak için kullanılıyor. Güvende kalmak için: Halka açık yerlerde karşılaştığınız herhangi bir QR kodunu tararken dikkatli olun. Üzerine bir etiket yapıştırılmış gibi görünüp görünmediğini kontrol edin. Afiş, menü veya park bileti aynı zamanda bir web sitesi URL'si de sunuyorsa, bunu manuel olarak girin. Birçok akıllı telefon, bağlantıya gitmeden önce bağlantının önizlemesini gösterir; telefonunuz bunu yapıyorsa, doğru yere yönlendirildiğinizden emin olmak için önizlemeyi inceleyin. Son olarak, QR kodunu taradıktan sonra hesabınıza tekrar giriş yapmanızı veya kimliğinizi yeniden doğrulamanızı istiyorsa dikkatli olun. 2. Yapay Zeka ile Kimlik Taklidi Yapay zeka herkes tarafından kullanılıyor ve dolandırıcılar ve bilgisayar korsanları da bundan geri kalmıyor. Üretken yapay zeka araçları, internet genelinde insanları mağdur etmek için her türlü kötü amaçlı dolandırıcılığı oluşturmak için metin, resim ve videolarda kullanılıyor. Daha doğal ses veren kimlik avı e-postalarından ve kısa mesajlarından, daha inandırıcı taklit web sitelerine ve e-postalara kadar, yapay zeka hem meşru hem de gayrimeşru nedenlerle büyük bir iş alanı haline geldi. Kimlik avı e-postalarının %80'inden fazlasının artık daha doğal ses vermesi için yapay zeka tarafından üretilen içerik kullandığı tahmin ediliyor. Bu teknikler genellikle, dolandırıcının sizi kandırmak için tanıdığınız biri gibi davrandığı kimlik taklidi dolandırıcılığı gibi diğer popüler dolandırıcılık türleriyle de bağlantılıdır. Araştırmalar, 2025 yılında deepfake dosyalarının sayısının 8 milyona ulaşmasının (2023'teki 500.000'den artışla) ve sesli kimlik avı (vishing) aramalarının yıldan yıla %442 arttığını göstermiştir. Yapay zeka ses klonuyla hedef alınan kurbanların %77'sinden fazlası mali kayıp bildirdi, bu da araçların işe yaradığını gösteriyor. Güvende kalmak için yapmanız gerekenler: Öncelikle, telefonda para vermeyin ve ikincisi, aile içinde bir parola belirleyin. Ardından, özellikle giriş yapmanızı, para göndermenizi veya bir bağlantıya tıklamanızı, herhangi bir şey indirmenizi veya QR kodu kullanmanızı isteyen tüm e-postaları veya kısa mesajları, bağımsız bir yöntemle hesabınıza manuel olarak giriş yaparak doğrulayın. Son olarak, iyice araştırmadan yatırım fırsatlarına katılmayın. 3. Otoyol geçiş ücreti kısa mesaj dolandırıcılığı 2025 yılında, otoyol geçiş ücreti kısa mesaj dolandırıcılığı, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki istatistiksel olarak en önemli siber tehditlerden biri haline geldi. Hatta ben bile bu konuda üç ayrı kez yazı yazdım ve yine de kendi partnerimi birine tıklamaması konusunda uyarmak zorunda kaldım. 2025 yılının ilk yarısı, FasTrak, E-ZPass veya SunPass gibi geçiş ücreti hizmeti kullanan tüm kullanıcılar için özellikle kötü geçti, çünkü kimlik avı kitleri bu dolandırıcılıkları oluşturmayı ve dağıtmayı daha da kolaylaştırdı. 2025 yılının ilk çeyreğinde, geçiş ücreti dolandırıcılığı kısa mesajlarında %604'lük bir artış yaşandı; IC3, tek bir ayda dolandırıcılıkla ilgili 2.000'den fazla resmi şikayet aldığını bildirdi ve New York Valisi Kathy Hochul, eyaletteki neredeyse her E-ZPass kullanıcısının en az bir kez bu dolandırıcılıkla hedef alındığına dair raporların ardından eyalet çapında bir uyarı yayınlamak zorunda kaldı. IC3 ve siber güvenlik firmalarından gelen verilere göre, bu uluslararası dolandırıcılık şebekeleri tarafından gerçekleştirilen büyük ve koordineli bir çabaydı ve muhtemelen henüz bitmedi bile. Güvende kalmak için yapmanız gerekenler: İstenmeyen mesajlardaki bağlantılara asla tıklamayın ve bunlara yanıt vermeyin. Bir bağlantıya tıklama veya bir mesaja yanıt verme hatası yaptıysanız, ilgili tüm hesaplarınızın şifrelerini değiştirin ve durumu bildirmek ve hesabınızın izlenmesi veya dondurulması konusunda bilgi almak için bankanızla iletişime geçin. Her zaman olduğu gibi, kimlik avı saldırılarına karşı korunmak için olağan kurallara uyun: acil ödeme yapmanız gerektiğini iddia eden, tehdit veya sonuçlardan bahseden veya bilinmeyen bir kaynaktan gelen her şeye karşı dikkatli olun. Bölgenizdeki hangi geçiş ücreti kurumlarının olduğunu, web sitelerinin ne olduğunu ve genellikle ödeme için nasıl talepte bulunduklarını bilin. Geçiş ücreti hesabınızla ilgili endişeleriniz varsa, doğrudan şirketin web sitesine gidin ve hesabınıza bağımsız olarak giriş yapın veya hesabınızı kontrol etmek için doğrudan şirketi arayın. Bu tür mesajlarla asla etkileşim kurmayın. Ayrıca, bu tür mesajlar alırsanız, numarayı engelleyin ve bildirin, böylece rapor edilebilir. Numarayı IC3 portalından da bildirebilir veya şikayette bulunabilirsiniz. Kaynak: TG- Psikoloji Hakkında En Son Haberler...
- Psikoloji Hakkında En Son Haberler...
- Eğer hiç takı takmıyorsanız, siz de o insanlardan biri olabilirsiniz
Eğer hiç takı takmıyorsanız, siz de o insanlardan biri olabilirsiniz Bazı insanlar en sevdikleri takıları olmadan evden çıkamazken, bazıları takı takmamayı tercih eder. Belki de boynunuzda bir kolyenin hissini bilmiyorsunuz ve parmaklarınız her zaman çıplak. Ve moda takıları bir kıyafetin son dokunuşu olarak görse bile, onlarsız da yaşama hakkınız var. Minimalist bir tarzı yansıtmanın ötesinde, bu estetik seçim sizin hakkınızda düşündüğünüzden daha fazlasını ortaya koyuyor. Vücut ve imajla ilgili özel bir ilişki Bazı insanlar tenlerinde hiç takı olmadan neredeyse çıplak hissederken, diğerleri altın bir zincirin veya doğum günü bilekliğinin dokunuşundan bile rahatsızlık duyarlar. Bunlar genellikle sıradan olmakla veya moda hatası yapmakla suçlanırlar. Oysa bu sadelik arzusu çok daha anlamlıdır. Takı takmayan insanlar genellikle vücutlarıyla çok işlevsel bir ilişki içindedirler. Konforu, hareket özgürlüğünü ve hafiflik hissini ön planda tutarlar. Dışarıdan eklenen bir unsur olarak algılanan takılar, kendilerini "çok fazla" şey yapıyorlarmış gibi hissetmelerine veya gerçekte kim olduklarından dikkatlerini dağıtmalarına neden olabilir. Bu sade zarafet, zevksizlik anlamına gelmez. Aksine, özüne odaklanmış içsel bir estetiği yansıtır. Bu kişiler genellikle yapaylıktan uzak, varlıklarının vurgulanmasına gerek kalmadan yeterli olduğuna inanırlar. Özgünlüğe odaklanmış bir kişilik Psikolojik açıdan bakıldığında, takı takmaktan kaçınmak, güçlü bir özgünlük ihtiyacını yansıtabilir. Sembolik aksesuarlar - evlilik yüzükleri, atalarından miras kalan kolyeler, dostluk yüzükleri - etiket olarak algılanabilir. Ancak bazı insanlar, duygusal, sosyal veya kimlikle ilgili olsun, dışa dönük işaretler sergilememeyi tercih ederler. Bu gizli reddediş, "Ben neysem oyum, süslemeye gerek yok" demenin bir yolu olabilir. Bu profiller genellikle doğrudan iletişim kurar, duygusal bir rezerv sergiler ve gereksiz kodlardan uzak, basit ilişkileri tercih ederler. Kontrol ve hakimiyet ihtiyacı Takılar, doğası gereği vücutta sürekli bir varlık dayatır. Takılabilir, ses çıkarabilir, kırılabilir veya kaybolabilir. Çevrelerini kontrol etme ve yönetme konusunda hassas olan insanlar için bu bir rahatsızlık kaynağı olabilir. Takı takmamak, dikkat dağıtıcı unsurları azaltmaya ve tarafsızlık ve istikrar duygusunu korumaya yardımcı olur. Bu kişiler genellikle net rutinleri, minimalist seçimleri ve görünümlerinde belirli bir sürekliliği takdir ederler. Daha az eşya, daha az zihinsel kısıtlama anlamına gelir. Sıklıkla göz ardı edilen bir aşırı duyarlılık Bazı insanlar için takı takmamak öncelikle duyusal bir sorundur. Aşırı duyarlı kişiler, bir kolyenin ağırlığından, bir yüzüğün sürtünmesinden veya bir bilekliğin baskısından rahatsız olabilirler. Başkaları için önemsiz görünen şeyler, gün ilerledikçe rahatsız edici hale gelebilir. Bu reddetme dolayısıyla estetik değil, fizyolojik bir durumdur. Bu kişiler genellikle vücutlarının farkındalığına sahiptirler ve kendilerine neyin yakıştığını ve neyin yakışmadığını içgüdüsel olarak bilirler. Kendine özen göstermek, yükü hafifletmek, biriktirmemek anlamına gelir. Sosyal normlardan bilinçli bir uzaklaşma Takı aynı zamanda bir sosyal göstergedir: statü, kadınlık, romantik bağlılık, başarı. Takı takmamak, bu kodlardan kurtulmanın bilinçsiz bir yolu olabilir. Bazı insanlar kendilerini görünür sembollerle tanımlamayı reddeder ve kişiliklerinin kendiliğinden konuşmasına izin vermeyi tercih ederler. Bu seçim, bağımsız bir ruhu veya hatta sosyal beklentilere karşı nazik bir direnişi ortaya koyabilir. Bu kişilerin genellikle başkalarının görüşlerine çok fazla bağlı olmayan güçlü bir kimlikleri vardır. Bazıları için takı estetik bir unsurken, diğerleri için görsel bir rahatsızlıktır. Eğer takı takmıyorsanız ve böylece Cristina Cordula'nın sloganına meydan okuyorsanız, bu, aksesuarlar olmadan kendinizi tamamlanmış hissettiğiniz anlamına gelir. Kaynak: TBO- Jeffrey Epstein'le ilgili bütün haberler Buraya - Donald Trump - Bill Clinton - ve Diğerleri
Jason Baslerr'ın tweeti aşağıda: Epstein dosyaları ortaya çıktı ve en önemli isimlerden biri hala görmezden geliniyor. Peki Sarah Kellen nerede? 🧐 - Epstein'ın "günlük" asistanıydı. - "Masajları" planlıyor ve Epstein'ın mülklerine gelen genç kadınlar için seyahatleri koordine ediyordu. - Mağdurlar, kendilerini karşıladığını, üst kata çıkardığını ve odaları hazırladığını söylüyor. - Maxwell'in davasında Epstein için mağdurları ayarlamakla suçlanan bir suç ortağı olarak adı geçti. - Epstein'ın 2008'deki anlaşmasında dokunulmazlık aldı. - Potansiyel bir "müşteri listesi" hakkında bilgi sahibi olan dört kişiden biri olarak tanımlandı. - Bir federal yargıç, Epstein'ın insan kaçakçılığı operasyonunda "cezai olarak sorumlu" olduğunu söyledi. - Polis raporlarında, sivil davalarda ve mağdur ifadelerinde defalarca adı geçti. - Bugün, 6,2 milyon dolarlık Miami ve 5,2 milyon dolarlık New York'taki lüks dairelerde rahat bir hayat yaşıyor. Öyleyse asıl sorular şunlar: - Medya onun rolü hakkında neden sessiz kalıyor? - Gizli bir 2008 dokunulmazlık anlaşmasının ötesinde neden herhangi bir anlamlı soruşturma veya hesap verebilirlikle karşı karşıya kalmadı?- Jeffrey Epstein'le ilgili bütün haberler Buraya - Donald Trump - Bill Clinton - ve Diğerleri
Anonymous tweetine göre: Adalet Bakanlığı'nın internet sitesinde yer alan Epstein dosyaları, sansürlenmiş metni vurgulamanıza, kopyalamanıza ve başka bir belgeye yapıştırmanıza olanak tanıyor; bu da gizlenen bilgilerin ortaya çıkmasını sağlıyor. Ayrıca Ctrl+F tuşlarına basarak "Trump " (boşluklu olarak) kelimesini arayabilir ve adının 600'den fazla kez geçtiğini görebilirsiniz.- Jeffrey Epstein'le ilgili bütün haberler Buraya - Donald Trump - Bill Clinton - ve Diğerleri
Trump 2024'te: "Epstein'in uçağında hiç bulunmadım." Trump'ın Adalet Bakanlığı 5 yıl önce: "Donald Trump, Epstein'in özel jetinde daha önce bildirildiğinden (veya bizim bildiğimizden) çok daha fazla kez seyahat etti." Kanunları çiğnemeyi bırakın. TÜM dosyaları açıklayın.- Jeffrey Epstein'le ilgili bütün haberler Buraya - Donald Trump - Bill Clinton - ve Diğerleri
Başka bir tweette açıklıkla doküman gösteriliyor- Jeffrey Epstein'le ilgili bütün haberler Buraya - Donald Trump - Bill Clinton - ve Diğerleri
Ünlü Magazin sitesi TMZ tweetine göre "Başkan Trump, Jeffrey Epstein dosyalarında tecavüzle suçlanıyor."- En Son Magazin Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
50 yaşındaki Bradley Cooper, 30 yaşındaki Gigi Hadid'e evlenme teklif etti. İddialara göre Bradley Cooper, Gigi Hadid'in annesi Yolanda'dan kızının elini istedi. 50 yaşındaki aktörün, evlenme teklifi etmek için modelin reality şov yıldızı annesinden izin istediği söyleniyor.- Amerika'da Ne Oluyor - Güncel / Politik Haberler
Jerome Powell başından beri haklıydı Bir kez daha, Donald Trump enflasyon, faiz oranları ve Federal Rezerv konusunda yanıldığı kanıtlandı. Bir kez daha, Fed Başkanı Jerome Powell'ın haklı olduğu kanıtlandı. Noel öncesi telaşlı dönemde gözden kaçırmış olabilirsiniz, ABD hükümeti en son ekonomik verilerini açıkladı. Bu veriler, ekonominin üçüncü çeyrekte çoğu insanın korktuğundan çok daha güçlü kaldığını gösterdi. Gayri safi yurt içi hasıla yıllık bazda %4,3 oranında büyüdü, bu da beklentilerin oldukça üzerindeydi. Enflasyon ise ilkbahardaki %2,1'den %2,8'e yükseldi. Bu neden önemli? Çünkü bu yılın büyük bir bölümünde Trump ve vekilleri, ekonomiyi durgunluktan kurtarmak için Federal Rezerv'in kısa vadeli faiz oranlarını derinden düşürmesini talep ederek masaya yumruklarını vurdular. Başkan, yarım yüzyılda eşi benzeri görülmemiş bir şekilde Fed'e karşı savaş açarak Powell'a kişisel olarak saldırdı. Başkan hatta kısa vadeli faiz oranlarının %1'e veya daha da altına düşürülmesini talep etti. Bunu hayal edebiliyor musunuz? O zamanlar, Fed fonları faiz oranı %4,25 ila %4,5 aralığındaydı. Yine de ekonomi iyi bir şekilde ilerliyordu. En son verilerin gösterdiği gibi, başkanın istediği olsaydı, enflasyon kesinlikle tekrar fırlayacak, ekonomi aşırı ısınacak ve Fed kısa vadeli faiz oranlarını tekrar yükseltmek zorunda kalacaktı. Bu arada, uzun vadeli faiz oranları ve ipotek oranları yükselecek ve ekonomi stagflasyon ve derinleşen konut piyasası durgunluğuyla karşı karşıya kalacaktı. Özellikle emekliler ve sabit gelirle yaşayanlar için, 1970'lerin bu yükselen enflasyon kabus senaryosu tam bir felaket olurdu. Fed'in bu ay kısa vadeli faiz oranlarını düşürmesi kesinlikle Trump'ın siyasi baskısından kaynaklanıyordu. Bu nedenle, bu Noel'de Başkan Trump ve müttefiklerinin 2025 yılında Fed üzerinde tam kontrolü ele geçirememelerine şükredelim. Ve Trump'ın Fed üzerinde daha da fazla etki kazanmasıyla 2026 yılının neler getireceği konusunda endişelenelim. Powell'ın Fed başkanlığı görevi Mayıs ayında sona eriyor ve Trump'ın yerine sadık birini aday göstermesi bekleniyor. Ayrıca, merkez bankası üzerindeki siyasi kontrolünü başka yollarla da sıkılaştırmak için bir kampanya yürütüyor; örneğin, başkan Lisa Cook'u görevden almaya çalışıyor. 2025 yılına ilişkin tablo açık. Trump, Powell'ı defalarca "kaybeden" olarak nitelendirdi ve kısa vadeli faiz oranlarını yeterince erken veya yeterince derin bir şekilde düşürmediği için ona "Çok Geç" lakabını taktı. Başkan Yardımcısı J.D. Vance de, Fed'in bahar aylarında faiz oranlarını düşürmeyi reddetmesinin "para politikası hatası" olduğunu söyledi. Bu süre zarfında Trump ve diğerleri, ekonominin hızla yavaşladığını ve bunun tamamen Fed'in hatası olduğunu iddia ettiler. Son veriler gösteriyor ki, tamamen yanılıyorlardı. Enflasyon, Fed'in hedeflediği ve küresel tahvil piyasasının güvendiği %2 hedefinin üzerinde kaldı ve hala da öyle. Tüketici fiyat endeksi son bir yılda %2,7 arttı. Sadece bu sonbaharda yaşanan uzun süreli hükümet kapanışı sırasında yıllık enflasyon oranı %2'nin altına düştü. Cleveland Federal Rezerv Bankası'ndaki analistler, mevcut yıllık oranın tekrar %3'ün üzerine çıktığını tahmin ediyor. Temmuz ayında, Trump enflasyonun neredeyse sıfır olduğunu iddia ederken, Hazine tahvil piyasası önümüzdeki beş yıl boyunca ortalama %2,5'e kadar yükseleceğine dair bahis oynuyordu. Enflasyon korkularının önemli bir göstergesi olan altın, Trump'ın Ocak ayında göreve gelmesinden bu yana %62 arttı ve yeni bir zirveye ulaştı. Gümüşün fiyatı ise iki kattan fazla arttı. Tüm bunlar, kurumun bağımsızlığını savunan bir Fed başkanı varken yaşandı. Sorunun bir kısmı, tüm faiz piyasası hakkında devam eden yanlış bilgilendirme ve hatalı analizlerden kaynaklanıyor. Siyasetçiler ve medyada birçok kişi de dahil olmak üzere insanlar, kısa vadeli faiz oranlarını ve uzun vadeli faiz oranlarını neredeyse aynı şeymiş gibi ele almaya devam ediyor. Oysa öyle değiller. İnsanların genellikle Fed ve faiz oranlarından bahsederken kastettiği şey olan Federal Rezerv'in federal fon oranı, kısa vadeli orandır. Bu oran, gecelik para için uygulanan faiz oranını ifade eder ve üç aylık Hazine bonolarının getirisi gibi şeyleri etkiler. Ayrıca bankalardaki tasarruf oranlarını ve kredi kartları ve araba kredileri gibi daha kısa vadeli borçlanmalarda ödeyeceğiniz faiz oranını da etkiler. Bu arada, uzun vadeli kredilerin faiz oranları bağımsız tahvil piyasası tarafından belirlenir ve gelecekteki enflasyon beklentilerinden büyük ölçüde etkilenir. Birine beş, on veya hatta 30 yıl boyunca para vereceksem ve bana ödeyeceği faiz oranını önceden belirlemem gerekiyorsa, gelecekteki enflasyon hesaplamalarımda kritik bir faktör oynayacaktır. Enflasyonun ortalama %4 veya daha yüksek olacağını düşünüyorsam, size 10 yıl boyunca %4 faizle para vermem. Paramı yakmakla aynı şey olurdu. Öte yandan, enflasyonun yılda ortalama %2 veya daha az olacağından emin olsaydım, verebilirdim. Gelecekteki enflasyon oranı her şeyi değiştirir. Bu nedenle, muhabiriniz genellikle enflasyona karşı korumalı Hazine bonolarını (TIPS olarak bilinir) normal türlere tercih eder. Şirketler, ABD hükümeti ve ipotek kredisi alan ev sahipleri uzun vadeli faiz oranlarına bağımlıdır. Anahtar sayı genellikle 10 yıllık ABD Hazine bonolarının faiz oranıdır. Bu oran sadece kurumsal dünyadaki çoğu finansal hesaplamanın temelini oluşturmakla kalmaz, aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yeni 30 yıllık sabit faizli ipotek kredilerinde uygulanan faiz oranının da temelini oluşturur. Fed'in kısa vadeli faiz oranlarını düşürmesinin, tahvil piyasasının aşırı ısınan bir ekonomi ve artan enflasyon konusunda endişelenmesine neden olması durumunda, bunun bir anlamı yoktur. Eğer bu olursa, Fed kısa vadeli faiz oranlarını düşürdüğünde, uzun vadeli faiz oranları yükselecektir. 2024 yılında Fed'in kısa vadeli faiz oranlarını düşürmesiyle olan şey buydu ve son zamanlarda da olan şey bu. 10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisi veya faiz oranı az önce %4,19'a yükseldi. Bu oran, Fed'in kısa vadeli faiz oranlarını düşürmeye başlamasından önceki Eylül başındaki seviyeden daha yüksek. 2026 yılı için endişelenmek için birçok neden var. Ama belki de abartmamalıyız. Birincisi, Trump'ın siyasi nüfuzunun eskisi gibi olmadığı görülüyor. Cumhuriyetçilere yakın anket şirketi Rasmussen'de başkanın onay oranı şu anda eksi %15'e düştü; bu da, iş performansını "şiddetle onaylayan" seçmenlerin yüzdesinin, şiddetle onaylamayanlardan tam 15 puan daha düşük olduğu anlamına geliyor. Eylül ayına kadar bu oranlar neredeyse eşitti. İkincisi, Kongre'deki bazı Cumhuriyetçilerin nihayet Anayasa'nın bir kopyasını açıp güçler ayrılığıyla ilgili bölümü keşfettikleri görülüyor. Yaz boyunca başkan, federal hükümetin iş ve enflasyon verilerini derlemekten sorumlu bağımsız istatistikçiyi görevden aldı ve yerine sağcı düşünce kuruluşu Heritage Foundation'dan tartışmalı ve partizan bir figürü getirmeye çalıştı. Bu plandan vazgeçmek zorunda kaldı. Son olarak, Trump'ın Fed'e karşı retorik savaşını bağlam içinde değerlendirmek gerekiyor. Bu yıl boyunca Fed'den faiz oranlarını düşürmesini talep etme özgürlüğüne sahipti, çünkü Fed'in bunu yapmayacağını biliyordu. Bu, her iki şekilde de avantaj sağlayabileceği anlamına geliyordu. Ekonomi çökmüş olsaydı, Jerome Powell'ı suçlayabilirdi. Ancak ekonomi gayet iyi durumda ve kimse (neredeyse hiç kimse) Trump'tan faiz oranlarıyla ilgili geçmiş yorumları için hesap sormuyor. Gelecek yıl, Fed daha fazla MAGA sadıkıyla dolduğunda durum farklı olacak. Gerçekten de onu dinleyebilirler. Bu nedenle Trump için akıllıca olan şey, onlara saldırmayı bırakmak ve işler ters giderse suçlayabileceği başka bir günah keçisi bulmak olabilir. Kaynak: MarketWatch- İnsanların sizden çekindiğine dair 9 işaret - ve siz bunun farkında bile değilsiniz
İnsanların sizden çekindiğine dair 9 işaret - ve siz bunun farkında bile değilsiniz Çevrenizdeki insanların size karşı biraz garip davrandığını hiç fark ettiniz mi? Belki göz temasından kaçınıyorlar, gergin görünüyorlar veya konuşmaları kısa tutuyorlar. Onların sizi sevmediğini düşünebilirsiniz, ancak başka bir olasılık daha var: sizden çekiniyorlar. Bu işaretleri anlamak, başkalarıyla daha iyi bağlantı kurmanıza ve sosyal durumlarda kendinizi nasıl sunduğunuzu ayarlamanıza yardımcı olabilir. 1. İnsanlar Göz Temasını Sürdürmekte Zorlanıyor Göz teması, herhangi bir konuşmada rahatlık seviyelerini ortaya koyar. Birisi sizden çekindiğinde, bakışları yüzünüz dışında her yere kayma eğilimindedir. Telefonlarına bakabilirler, yere bakabilirler veya aniden tavanı büyüleyici bulabilirler. Bu davranış kabalıkla ilgili değil, koruyucu bir tepkidir. Güçlü kişilikler, niyetiniz bu olmasa bile, başkalarının kendilerini savunmasız veya yargılanmış hissetmelerine neden olabilir. Özgüveniniz yoğun olarak algılanabilir ve insanların doğrudan görsel temastan kaçınarak kendilerini korumalarına neden olabilir. Konuşmalarınız sırasında insanların ne sıklıkla başka yöne baktığına dikkat edin. 2. Konuşmaları Yüzeysel Tutuyorlar Gerçek bağlantılar savunmasızlık gerektirir, ancak çekingen insanlar nadiren kendilerini açarlar. Bunun yerine, hava durumu, trafik veya hafta sonu planları gibi güvenli konulara bağlı kalırlar. Kişisel hikayeler paylaşmadıklarını veya daha derin sorular sormadıklarını fark edeceksiniz. Cevapları kısa ve genel kalır, sanki bir senaryodan okuyorlarmış gibi. Bu, yanlış bir şey söylemekten veya yargılanmaktan endişe duydukları için olur. Varlığınız, ağızlarından çıkmadan önce her kelimeyi tekrar düşünmelerine neden olur. Yüzeysel sohbet, yalnızca hayal güçlerinde var olan potansiyel utanç veya eleştiriden onları koruyan rahatlık alanları haline gelir. 3. İltifatlarınız Onları Rahatsız Ediyor Çoğu insan nazik sözleri takdir eder, ancak çekingen bireyler övgülerinize garip tepkiler verir. Gergin bir şekilde gülebilirler, konuyu hızla değiştirebilirler veya başarılarını tamamen küçümseyebilirler. Yerinde duramama, kızarma veya duruşta ani değişiklikler gibi fiziksel işaretlere dikkat edin. Sizden gelen olumlu geri bildirimleri nasıl alacaklarını gerçekten bilmiyorlar. Fikriniz zihinlerinde ekstra ağırlık taşır ve iltifatların cesaretlendirici olmaktan ziyade bunaltıcı hissettirmesine neden olur. Hatta ortada olmayan gizli anlamlar veya alaycılık şüphesi duyabilirler. Bu garip tepki, sizi bir kaideye yerleştirdiklerini ve sözlerinizi diğerlerinden daha önemli gördüklerini gösterir. 4. Çevrenizdeki İnsanlar Sürekli Özür Diliyor Aşırı özür dileme, birinin varlığında derin bir güvensizliğin işaretidir. Basit bir soru sormak veya düşünmek için bir an durmak gibi özür gerektirmeyen küçük şeyler için bile özür dilediklerini duyacaksınız. Esasen, potansiyel bir çatışmayı başlamadan önce önlemeye çalışıyorlar. Güçlü varlığınız, her eylemlerinin aşırı farkında olmalarına neden oluyor ve sizi bir şekilde üzebileceklerinden veya hayal kırıklığına uğratabileceklerinden korkuyorlar. Bu davranış, sizi onayının çok önemli olduğu biri olarak gördüklerini ortaya koyuyor. Onayınızı kaybetme riskini göze almak yerine gereksiz yere özür dilemeyi tercih ediyorlar. Ne yazık ki, bu davranış yakınlık yerine mesafe yaratıyor ve aranızdaki doğal etkileşimlerin gergin ve dengesiz hissettirmesine neden oluyor. 5. Görüşlerinizi Çok Hızlı Bir Şekilde Yansıtıyorlar Anlaşma güzel hissettirir, ancak düşünmeden anında anlaşma, korkunun göstergesidir. Bu insanlar, daha önce hiç düşünmedikleri konularda bile görüşlerinizi hemen benimsiyorlar. Bir görüş paylaşırsınız ve onlar coşkuyla başlarını sallarlar, kişisel bir bakış açısı veya karşıt görüş sunmazlar. Kendi düşünceleri, sizinkine uymak uğruna ortadan kaybolur. Bu, sizinle aynı fikirde olmamanın onlar için riskli hissettirmesinden kaynaklanıyor. Karşıt görüşlerin çatışmaya neden olabileceği veya onları aptal gibi gösterebileceği konusunda endişeleniyorlar. Gerçek sohbetler sağlıklı tartışma ve farklı bakış açılarını içerir. Birisi sürekli olarak sizi yansıtıyorsa, ilişkinizde özgünlükten ziyade güvenliği önceliklendiriyor demektir. 6. Aşırı Dostlukla Aşırı Telafi Ediyorlar Bazen korku bir gülümseme takar. Bazı insanlar çevrenizde aşırı neşeli ve uyumlu davranırlar, normal nezaketin çok ötesine geçerler. Şakalarınıza çok fazla gülerler, istemediğiniz yardımı teklif ederler ve sizi iltifatlarla boğarlar. Bu abartılı dostluk, samimi olmaktan ziyade zorlama hissettirir. Esasen, sürekli olumlu pekiştirme yoluyla sizin gözünüzde iyi kalmaya çalışıyorlar. Yargılanma korkuları bu yorucu performansı tetikliyor. Niyetleri iyi olsa da, bu davranış otantik bağlantıyı engelliyor. Tüm o aşırı coşkunun altında saklanan gerçek kişiyle değil, bir performansla etkileşim kuruyorsunuz. 7. Siz Geldiğinizde Gruplar Sessizleşiyor Bir odaya girmek kütüphaneye girmek gibi hissettirmemeli, ancak insanlar sizi korkutucu bulduğunda tam olarak böyle oluyor. Canlı sohbetler aniden fısıltılara dönüşüyor veya tamamen duruyor. Herkes daha resmi ve kelimelerine daha dikkatli davranıyor. Rahat enerji kayboluyor, yerini belirgin bir gerginlik alıyor. Sır saklamıyorlar; sadece sizin varlığınıza göre davranışlarını ayarlıyorlar. Sizin gelişiniz sosyal atmosferi değiştiriyor çünkü insanlar iyi bir izlenim bırakma konusunda endişeleniyorlar. Bu tepki, kendinizi hiç öyle görmeseniz bile, sizi önemli veya otoriter biri olarak gördüklerini gösteriyor. 8. Nadiren Size Kişisel Sorular Soruyorlar Merak çoğu arkadaşlığın temelini oluşturur, ancak çekingen insanlar hayatınız hakkında soru sormazlar. Sorularınıza cevap verirler, ancak nadiren sohbeti size doğru yönlendirirler. Bu, her zaman siz sorgulayan taraf olduğunuz tek taraflı bir dinamik yaratır. İlgi alanlarınız, duygularınız veya deneyimleriniz hakkında hiçbir şey öğrenmekten memnun görünüyorlar. Bu isteksizlik, sınırları aşma veya meraklı görünme korkusundan kaynaklanıyor. Sizin çok önemli veya özel olduğunuzu ve meraklarını hoş karşılamayacağınızı varsayıyorlar. Ne yazık ki, bu durum dengeli ilişkilerin kurulmasını engelliyor. Karşılıklı paylaşım bağlantı kurar ve onların tereddütleri, yakınlaşma çabalarınıza rağmen sizi mesafeli tutar. 9. Vücut Dilleri Kapalı Hale Geliyor Vücutlar yalan söylemez ve çekingen insanlar belirgin fiziksel işaretler gösterirler. Yakınınızdayken kollarını kavuşturma, omuzlarını çevirme veya geriye doğru yaslanma gibi hareketlere dikkat edin. Fiziksel mesafe yaratabilirler, aranıza nesneler koyabilirler veya kendilerini çıkışlara doğru yönlendirebilirler. Bu bilinçsiz hareketler rahatsızlıklarını ortaya koyuyor. Enerjiniz veya başarılarınız özgüvenleri için tehdit edici gelebilir ve savunma pozisyonlarını tetikleyebilir. Kelimenin tam anlamıyla algılanan yargıdan veya karşılaştırmadan kendilerini koruyorlar. Bu kapalı vücut dili, sıcak etkileşimleri neredeyse imkansız hale getiriyor. Fiziksel olarak rahatlayana kadar, aranızda duygusal duvarlar sağlam bir şekilde kalacaktır. Kaynak: SheBudgets- Muhammed Ali Ahmed Al Haddad kimdir, Libya'da hangi görevlerde bulundu?
Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad, Türkiye'deki temasları sonrası ülkesine dönerken geçirdiği uçak kazasında hayatını kaybetti. Al Haddad, 5 yıldan uzun süredir bu görevdeydi ve ülkesinin Türkiye'yle ilişkilerini geliştirmesinde önemli rol oynamıştı. Habere Gitmek için Tıklayın- En Son Güvenlik - Virüs - Security - Güvenlik - Gizlilik ve Dolandırıcılık Haberleri
- Amerika da 23 milyon insanın sağlık ve kişisel bilgileri çalındı
Amerika da 23 milyon insanın sağlık ve kişisel bilgileri çalındı ABD'li sigorta devi Aflac, bilgisayar korsanlarının 22,6 milyon kişinin kişisel ve sağlık verilerini çaldığını açıkladı. Haziran ayında, ABD'li sigorta devi Aflac, bilgisayar korsanlarının müşterilerin kişisel bilgilerini, Sosyal Güvenlik numaraları ve sağlık bilgileri de dahil olmak üzere çaldığı bir veri ihlalini açıkladı, ancak kaç kişinin etkilendiği konusunda bilgi vermedi. Salı günü şirket, siber saldırı sırasında verileri çalınan yaklaşık 22,65 milyon kişiye bildirimde bulunmaya başladığını doğruladı. Teksas Başsavcılığına yapılan bir başvuruda Aflac, çalınan verilerin müşteri adları, doğum tarihleri, ev adresleri; devlet tarafından verilen kimlik numaraları (pasaportlar ve eyalet kimlik kartları gibi) ve sürücü belgesi numaraları ve Sosyal Güvenlik numaraları; ayrıca tıbbi ve sağlık sigortası bilgilerini içerdiğini belirtti. Ve Iowa Başsavcılığına yapılan bir başvuruda Aflac, ihlalden sorumlu siber suçluların "bilinen bir siber suç örgütüyle bağlantılı olabileceğini; federal kolluk kuvvetleri ve üçüncü taraf siber güvenlik uzmanlarının bu grubun genel olarak sigorta sektörünü hedef almış olabileceğini belirttiğini" söyledi. İhlal sırasında ağırlıklı olarak genç, İngilizce konuşan bilgisayar korsanlarından oluşan şekilsiz bir grup olan Scattered Spider'ın sigorta sektörünü hedef aldığı göz önüne alındığında, Aflac'ın bahsettiği grubun bu grup olması muhtemeldir. Kaynak: Tech CruchÖnemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.
- Uzmanlara Göre Herkes Geriye Doğru Yürümeli - İşte Nedenleri?
Navigation
Tarayıcı push bildirimlerini yapılandırın
Chrome (Android)
- Tap the lock icon next to the address bar.
- Tap Permissions → Notifications.
- Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
- Click the padlock icon in the address bar.
- Select Site settings.
- Find Notifications and adjust your preference.
Safari (iOS 16.4+)
- Ensure the site is installed via Add to Home Screen.
- Open Settings App → Notifications.
- Find your app name and adjust your preference.
Safari (macOS)
- Go to Safari → Preferences.
- Click the Websites tab.
- Select Notifications in the sidebar.
- Find this website and adjust your preference.
Edge (Android)
- Tap the lock icon next to the address bar.
- Tap Permissions.
- Find Notifications and adjust your preference.
Edge (Desktop)
- Click the padlock icon in the address bar.
- Click Permissions for this site.
- Find Notifications and adjust your preference.
Firefox (Android)
- Go to Settings → Site permissions.
- Tap Notifications.
- Find this site in the list and adjust your preference.
Firefox (Desktop)
- Open Firefox Settings.
- Search for Notifications.
- Find this site in the list and adjust your preference.