BU SABAH BANA GELDİ NAZIM
Bu sabah bir cümle düştü ruhuma,belki öylesine,belki de okuduklarımın tesiriyle dedim önce...Cümle şu;
"Basit yaşayacaksın basit"
Bu şiiri herkes bilir ya,bende çok severim,açtım tekrar tekrar okudum...
Bugün bu şiir, sabah güneşiyle geldi bana,ruhuma görünmez birşey üfledi sanki o cümleyi...Asıl tuhaf olan şu,öyle şaşırdım ki görünce...Tarihte bugünü yaparken,bir de baktım ölüm yıldönümüymüş bugün.
Basit yaşayacaksın. BASİT
Mesela susayınca su içecek kadar basit...
Dört çıkacak, ikiyi ikiyle çarptığında.
Tek düğmesi olacak elindeki cihazin;
tek bir düğme, tek bir cümle gibi...
Sevince lafı dolandırmadan soylediğin
'seni seviyorum' gibi.
Basit bir öpücük yetecek sana...
Basit, sıcak bir öpücük;
ve o opücükle dolacak tüm günlerin,
tüm düşlerin.
O öpücük için yapacaksın hayatının kavgasını,
öpücük için yiyeceksin hayatının dayağını.
Kabak çekirdeği verecek sana
rakamların veremediği mutluluğu.
El yazısıyla yazılmış eğri büğrü bir mektup olacak
en değerli kağıdın -hep yanında taşıdığın, atmaya kıyamadığın.
İki harekette giyiniverecek,
iki harekette soyunuvereceksin.
Kısacık olacak uyanman,
ve yola çıkman arasında geçen süre;
Kısacık olacak sıcacık kollara dolanman ve
yolculuklara çıkman arasında geçen süre.
Kendin bile anlayabileceksin yazdıklarını;
bakışların bile anlatabilecek kendini.
Beklentilerin de basit olacak:
Kaf Dağı'nın önünde bekleyecek mutluluklar.
Bir ıslıkta bulabileceksin en uzun dostluk romanını;
ya da bir damla gözyaşı yaşatacak sana en ucuz
aşk romanını.
Pankreasının sağlığına dua edeceksin
kapatırken gözlerini.
Zafer işareti yapacaksın tuvaletten çıkarken.
Bir kaşarlı tost olacak aradığın
nasıl oturacağını
bilemediğin sofrada,
parmakların en kıymetli çatalın.
Yine, aynı parmaklar çözecek en karmaşık
denklemleri.
İskender'in kılıcı duracak avukat rehberinin yanında.
Bir filarmoni orkestrası veremeyecek sana
kontrplak bir gitarda doğru basılmış bir 'fa diyez'in
mutluluğunu.
Makyajı ilk 'a' sına kadar bilmen yetecek.
Temizlik kokacak en pahalı parfümün.
'Bilmiyorum' diyebileceksin bilmediğinde ve
Çok normal olacak 'onu da' bilemeyişin.
Tek dereden su getirmen yetecek,
bir 'istemiyorum' diyebilmeye,
Ne durduğu farketmeyecek abanın altında.
Saatin, sadece saati gosterecek,
Telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın,
Küçük bir not defteri olacak 'bilgini' en hızlı 'sayan'.
Basit yaşayacaksın, basit.
Sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibi
basit...
Nazım Hikmet Ran
-----------------------------------
Sona erecekmiş gibi ya!Nasıl varoldum,var mıyım yok muyum,hayat ne?
Bu sorular beraberinde bin soruyu getiriyor akla ve yanında da karmaşıklığı,bende merak ediyorum zaman zaman, ama o dipsiz kuyunun ucundan kenarından bakıyorum içine girmeden,kuyunun yanında da fazla durmuyorum,neme lazım beni girdabına çekiverir diye.Bu sorular hayata karşı direncimi kırmaktan başka işe yaramıyor ki,sadece hayattan koparıp soyutluyor.Oysa ben güçlenmek için buradayım,enerjimi çoğaltmak ve güçlenmek için.Sorduğum sorular sadece BEN ile ilgili olmalı...
Tek bir ödevim var hayatta;
"***Güçlenmek ve güçlenirken de iyi kalmak"!İşte bunun içinde yukarıda ki şiir gibi yaşamalıyım hayatı...
Akşam eve bomba düşmüş sanki,koltuk minderleri yerlerde,herkesin eşyası bir yana saçılmış...(Öyleyse VAR'ız...Gerisi boş )Ve benim onları toplamam lazım artık...
***Bu sözü figgaro'dan öğrenmiştim,(ç)alıntı yani
5 Yorum
Önerilen Yorumlar