Yesun oni nenesiiiii
Bir süre önce bir misafirim vardı.
Hani hatırlarsınız yine blogımda bahsetmiştim benim küçük canavarlarım (yeğenlerim) bir kuş alalım diye tutturmuştu ya bende kıramayıp bir yavru muhabbet kuşu almıştım onlara..
Bizim küçüklerin annesi rahatsızlanınca her zaman olduğu gibi ellerinde çantaları bende kalmaya geldiler.Tabi bu sefer yalnız değilllerdi yanlarında kuşları boncuğuda getirdiler.
İlk önceleri bayağı bir huzursuz oldum kuşu görünce,kuş besleyenler bilir etrafa yem saçar tüy döker,her kafesten çıkışında olur olmaz yerde kakasını yapar...Tam benlik bir durum yani ,tabi kuşu alırken bende kalma ihtimalini hiç düşünmemiştim.kendi kendime "sanamı kalmıştı kuş almak"diye kızarken birde çocukların annesi arayıp"aman ha sen şimdi o kafesi çamaşır suları ile silmeye kalkarsın ölür bak sakın yapma"telkinleri
Her neyse ilk önceleri o uçarken salonun ortasında ben yerlerde sipere yatmış bir şekilde sürünüyorum.eee ne yapiyim korkuyorum.amaaan sende kuştanmı dediğinizi duyar gibiyim sanki elimde olan bir şey,ben her türlü mahlukattan korkarım..Mutfak kapısının arkasında yaşayan minik örümceğim hariçti taki birgün evi süpürürken ki çokta dikkat ediyordum hazin bir şekilde süpürgenin içine kaçışını hatırlamak bile istemiyorum.İnanmayacaksınız isim bile takmıştım ona..
Her neyse bizimmuhabbet kuşu epey bir büyümüş ve nasıl geveze olmuş çenesi hiç susmuyor..
Allahtan hayvancağız her uçuşunda bana ilişmeden bizim ufaklıklardan birinin kafasına konup orda duruyor.
Çocukların büyük gayretleri ile sonunda ona parmağımı uzatmayı başarabildim kuş artık benim elimede çıkıyor başını bir yana yatırıp yüzüme bakıyor başarmanın verdiği mutlulukla ve elimden hiç düşürmediğim ıslak mendillerle kuş bana bende ona alıştım..
Artık uçuş molalarında benim kafamı tercih eder oldu,etti ne oldu dakikalarca başımda durunca çocuklar kahkahalardan yerlere yatıp "halaaaa kuş saçına kaka yaptı" her seferinde öğürerek böğürerek önce halihazırdaki ıslak mendille saçımı temizletip ardından banyonun yolunu tutuyorum.
Ama tüm bunlara rağmen aramızda acayip bir sevgi bağı oluştu işten eve gider gitmez daha üstümü değiştirmeden önce onu seviyorum sonra işime gücüme bakıyorum.Ne yalan söyleyeyim kuşta beni görünce daha bir heyecanlanıyor evde iş yaparken omuzumda duruyor ordan yüzüme bakıyor küpelerimle oynuyor birde bir omuzumdan diğerine yürürken o cadı tırnaklarını tenime geçirmese daha bir mesut olacağım ya neyse..Koltukta uzanırken ayaklarıma tüneyip üzerimde dolaşıyor artık tamamen içli dışlı durumdayız.
Sonra bir baktım ki çocuklar artık kuşu bana vermek istemiyorlar ben dışarı salınca onlar yuvasına kapatıyorlar bana gelmesine izin vermiyorlar ne oluyor demeye kalmadan annem "farkındaysan kuşa alıştıktan sonra çocukların tarafına bakmaz oldun"deyiverdide bende jeton düştü zaten anneleri yanlarında olmayan çocuklar ellerindeki en kıymetli şeyi yani beni kuşa kaptırınca ciddi bir huzursuzluk baş göstermiş..
Gel zaman git zaman annenin sağlık durumu düzeldi.Çocuklarda boncuğu alıp evlerine yollandı arkalarından boynu bükük kalakaldım tabi çocukların değil boncuğun çünkü çocuklar zırt pırt bende..
Arada kafesinin durduğu yere bakıp hüzünleniyorum ve sırf onu görmek için (bunu çocuklar bilmiyor)kalkıp evlerine gidiyorum..
Bir şeyi anladım ki hiç kimse evde hayvan beslememeli yokluğu zor oluyor çünkü..
Birde pisliği
Dipnot:fotoğrafta gördüğünüz ayaklar bendenize aittir.
Suheda
13 Yorum
Önerilen Yorumlar