Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

dogus1987

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    20
  • Katılım

  • Son Ziyaret

dogus1987 - Başarıları

Çırak

Çırak (3/14)

  • İlk İleti
  • Ortak Nadir
  • İçerik Başlatan
  • Birinci Hafta Tamamlandı
  • Bir Ay Sonra

Son Rozetler

0

İçerik İtibarınız

  1. Helal olsun anlatmak için 100 sayfa yazsam bu kadar olmaz.Artık görün.Kendini temizlemek için başkasını pislemeyi adet haline getirenleri bu ülke çok gördü.Kardeş Tebrik ediyorum seni
  2. Ben size ne diyorum siz bana ne diyosunuz.Ben diyorum ki KOMUNİZMLE KÖY ENSTÜTÜSÜNÜN ne alakası var diyorum,sen bana çıkmış komunizmin zararlarından bahsediyosun.Yazıyı bi oku ondan sonra cevap yaz.Bu arada verdiğin linkin konuyla ne alakası var.bozacının şahidi şıracı
  3. Bana nasıl bir zararı olduğunu anlatabilicekmisin acaba.Tek kaçış yolunuz var kominizm.Al bi de burdan yak.Ya siz komunizm'in ne demek olduğu bilmiyosunuz,ya da yazmış olmak için yazıyosunuz.Nerden öyle bir kanıya varıyosunuz anlamıyorum.Varsa bi belgeniz(makale,internet sitesi,link... vs)gibi atın buraya hepbirlikte bakalım.Ezbere konuşmayalım.Bu ülkeye zararı olsaydı zaten kapatmazlardı.Elli kere söyledim ingilterede ve sömürgelerinde bugün bile kullanılan bi sistem nasıl kötü olabilir.Onlar çok mu güçsüz çok mu salak da kapatmıyolarda(yaklaşık55 senedir)bizim menderes abimiz çok mu zekiydi de hemen kapatıverdi.Ondan bizi onlar yönetiyo di mi.Söylediklerinizde bi mantık olsun.
  4. İşte izleyinde görün.Önce afganistan sonra ırak şimdi de lübnan.Hepsindede el kadar çocuklar ölüyo.Din denince mangalda kül bırakmayanlar bir anda susuverdi.Nerde Suriye,nerde iran,hani nerdeler.Yok çünkü onlarda kukla.Bugün Bizim başımıza gelse bizim arkamızda kim var.Kimse.O koskoca mazisi olan türk askerinin başına şimdi(eski kukladan sonra) 4 temmuz kutlamaları için 1.ordu komutanlığı bandosunu gönderen biri geldi.Ne oldu yani.Kimi kimden koruyacaklar ki.
  5. Bazen oturup düşünüyorum.Acaba bu arap ve kürt partisine oy verebilecek kadar geri kafalı insanlar nerden çıkıyor diye.Ama kızmamak lazım onlara.Çünkü bu ülkeye bişey vermek isteyen adamlar her zaman hor görülür,yerilir,yeri gelir kör testereyle doğranır.Adam utanmasa ATATÜRK'te komunistti diyecek ya.Ama onun haddine mi.Zaten baştaki arkadaş ATATÜRKE hakaretten kazandığı oylarla başbakan olmadı mı. Yine söylüyorum bu araştırma için yıllardır uğraşıyorum.Çoğu arkadaşıma tezleri konusunda yardımı olmuştur.Öyle çıkıp elinde çayınla atatürk şöyledir böyledir diycek adam karşıma çıksın.Ülkeyi siz ve sizin gibiler yönetebilir ama tapusu hala bizim elimizde. Yalancılıkla,sahtekarlıkla değil, harbi harbi gerçeği bilenler çarpıtmadan yazsın.Köy enstütüsünü Cumhuriyet mecmuasına benzeten,Köylüye köle,gerizekalı muamelesi yapan adamlar gelmiş burada nutuk atıyo. Köy enstütüleri hala İNGİLTERE'de ve sömürgesi HİNDİSTANDA uygulanıyo.BU adamlar sizin kadar işi bilmiyomu.BLAİR'de mi komunist.Türkiyenin dünyada alkışlana 3 olayı bugün yaşamıyo. 1-KÖY enstütüleri(kuran:M.K.ATATÜRK)(kapatan ADNAN MENDERES)-asıldı 2-Uçak fabrikalrı (kuran:M.K.ATATÜRK)(kapatan ADNAN MENDERES)- 3-Cumhuriyet
  6. dogus1987

    Ah Bir Başbakan Olsam

    Bugün binlerce yalan yanlış vaatlerle başbakan olsam yapacağım birkaç seyden bahsedicem. Öncelikli işim medyayı ki özellikle televizyon sektörünü kafalamak olurdu.Onlara devletin milyonlarca dolarını hibe ederdim ki benim yanlışımı görmesinler.Haberler garip olaylarla geçerdi.Yok 20 kilo veren kadın.yok kaydırağa binen köpek,fındığın yararları,suşi nasıl yapılır nasıl yenir,seda sayan ayrıldı vs.. gibi garip olaylarla ana haberleri geçiştirirdim ki milletin olan bitenle haberi olmasın.bbg,gelinim olur musun,kadının feryadı gibi programlarla kadınları ; futbol haberleri ve garip yorumcularıyla erkekleri; popstar,topstar,oryantal star ve en önemlisi ÖSS ile gençleri oyalardım. Ondan sonra kim takar AB'yi cari açığı borcu.Hergün doğuda onlarca asker şehid oluyo ama kim takar ,bak babidin popstar olmuş var mı daha ötesi. Ondan sonra her yeri bi güzel özelleştiririm.telekom,iski,erdemir çelik,tüpraş...Böylece bol param olur.Doları düşük tutarım.Avakadoyla,pinpon topuyla,taze hindistan ceviziyle..bir enflasyon sepeti hazırlarım ki evlere şenlik olur.Enflasyon eksiye düşer.Gayrısaafi milli hasıla kişi başı 20,000 dolar olur.11 vatandaşım milyar dolarlık adam olmuş diye sevinçten köşe olurum. Otel lobilerinde devletin TÜPRAŞININ %14.8'ini SAMİ OFERE yok pahasına satarım.Sonra NTV'ye devlet bakanımı yollayıp 14.8'lik hisse nedir ki olsada olur,olmasada olur diye kendimi aklatırım İş adamlarının yatlarında tatil yaparım,Oğlumu sponsorla AMERİKA'DA okutan ilk BAŞBAKAN olurum.Oğluma askerlik yaptırmam.Şerefli ve fakir insanların çocukları şehit olunca üzülüyomuş gibi yaparım.Sıkışırsam SABRIMIZ KALMADI diye rest çekerim.Amerika korkudan titrer.PKK'lılar teslim olur diye rüyalar kurarım.Akşam ben BUSH'u ararım,MERKEL'i ararım,Blair beni arar muhabbet ederiz. Bana karşı çıkanı yakarım.Danıştay bana karşı gelicek olursa onları hedef gösteririm.Bu ülkenin sahibi benmişim gibi davranırım. Tek başıma iktidarım diye ne istersem yaparım sanırım.Zaten uyuyan milletimin insanlarını vergiye boğarım.Zam üstüne zam yaparım.Elektriği suyu vatandaşıma pahalıya verir,sanayiciye ucuz veririm.Olan vatandaşıma olsun.Zaten o sesini çıkarmaz. Elektriğe suya ekmeğe zam yaparım ki fakir iyice fakirleşsin zengin bundan ekmek yesin.BENZİNE %100 zam yaparım yinede kimse gıkını çıkarmaz. ATATÜRk'e küfür etmekten ceza evine girsem bile beni bu halk BAŞBAKAN yapar.Öyle ya TÜRK milleti ATATÜRK'ü sever.O yüzden de tek başıma iktidar olurum. KADROLAŞIRIM.Her yere benim adamlarımı sokar devlet memuru yaparım.Okullara sakallı cübbeli adamları,imam hatip mezunlarını MÜDÜR olarak atarım.Memleketimi satarım ama yine dindar diye geçinirimZaten NECMETTİN efendim de öyle yapıp zamanını 11 trilyonunu yememişmiydi.Onu örnek alırım. Yabancılara mal alma yasasını değiştiririm.Bana yağ çeken medya patronları bu sayede kanallarını 5 misli fiyatla satarlar.Onların hayır duasını alırım.Köylerde hristiyanlar misyonerlik yaparlar,köyleri satın alırlar,milletimi hristiyanlaştırırlar.Göz yumarım.ÇÜNKÜ BEN BİR DİNDARIM FİKİRLERİNİZİ YAZIN.BÖYLE BAŞBAKAN OLUR MU
  7. Ne kadar bilgisizce ******* konuşuyosun muzaffer arkadaşım.Cevap yazarken hiç araştırmak gibi birşey aklına geldi mi acaba.Araştırsaydın ilk mezunlardan sonra toprak veriminin arttığını,okuma yazma oranının katlandığını,toprakların ağaların elinden köylüye geçmesini kısacası cumhuriyetin yerine oturduğunu görürdün.Bırakın artık bu hikayeleri.Benim bunları yazma amacım sadece "Türkiyede eğer faydalı birşeyler varsa mutlaka engellenir"tezimi doğrulamaktı.Aynı şeyleri uçak fabrikalarında da görmek mümkün.Şimdi o fabrikadaki işçiler komunistti deseniz şaşırmam.Atatürkü en sevmeyen ülke TÜRKİYE'dir.Bunu anlamak için sadece BAŞBAKANLARI İncelemek yeterli.ATATÜRKE NE KADAR HAKARET EDEN ADAM VARSA HEPSİ BAŞBAKAN OLMUŞTUR.ATATÜRKÜN yaptığı hiçbir şey yanlış değildi.Buna KÖY ENSTÜTÜLERİ de dahil.Zaten kapatılmasının nedeni de bu.ZARARLI OLSAYDI EMİN OL Kİ KAPATILMAZDI
  8. Hiçbir zaman halkın bilinçlenmesini istemeyen zihniyet,hala yetersiz beyinlerin içinde yaşıyor.
  9. dogus1987

    köy enstütüleri

    Cumhuriyetin bu ulvi projesinin amacı köyden gelen yetenekli çocukların tam donanımlı olarak yetiştikten sonra tekrar köylerine dönerek geride kalan ve okuma fırsatı veya olanağı bulmamışları eğiterek ülkenin okuryazar düzeyini yukarı taşımayı amaçlıyordu. Köy Enstitülerinin o günkü eğitim yöntemi gününün en ileri eğitim yönteminden daha donanımlıydı. Bu modelde teorik ve pratik eğitim birlikte alınıyordu. Yalnız temel dersler değil, yaşama dair bütün konular bir bütünlük içinde işleniyordu. Bir taraftan güçlü bir tarih eğitimi yanında tarım, el işi ve güzel sanatlar ile yurttaşlık bilinci ve ulusal bilinç kazanıyorlardı, diğer taraftan dünya klasiklerini okuyarak, müzik dinleyerek, tiyatro yaparak dünya değerleri ile tanışıYORLARDI. KÖY ENSTİTÜLERİN NE ZAMAN KURULDU Cumhuriyeti kuran çağdaş aydın kadrolar eğitimin öncelikle köylerden başlaması gerektiğini belirleyerek bunu köylere indirgemeyi benimsemişlerdir. En büyük eserleri ise Köy Enstitülerinin kuruluşu idi. Çok değişik ve çarpıcı bir girişim olan Köy Enstitüleri hareketi belki de dünyaya örnek bir projedir. Ne yazık ki halen önemi yeterince anlaşılamadı. Köy Enstitülerinin başlıca amacı kırsal alanı kalkındırmak, köylüyü eğitmek ve eğitmenlerle köylüyü üretici duruma getirmekti. Çünkü Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda ülkemizde okur yazar oranı neredeyse yok denecek kadar çok düşüktür. Özellikle kadınlarda ve köylerde durum daha da kötüdür. Bu tablo karşısında Atatürk ve arkadaşları yeni rejimin ruhunu ve düşüncesini köye de ulaştıracak bir eğitsel devrim hareketini başlatırlar. Gerçek anlamda devrimci bir hareket ! olan Köy Enstitüleri hareketi yalnızca köyün maddi kalkınmasını değil, aynı zamanda ve daha önemli olarak köy insanını bilinçlendirmeyi, onu hiçbir kuvvetin istismar edemeyeceği modern bir kırsal yaşam biçimine kavuşturmayı amaçlar. 17 Nisan 1940'da "Köy Enstitüleri" kurulmaya başlanır. AMAÇ NEYDİ? Köy Enstitülerinde yaşam, dönemin öğretmen ve öğrencilerinin anlatımı ile tam "birliktelik, katılım, yetki" ve "sorumluluk" eksenlerine oturtulmuştur. Enstitülerde kararlar yönetici-öğretici-öğrenci üçlüsünün katkı ve onayıyla alınır. Okul yöneticileri ile öğrenciler her konuyu tartışabiliyorlar. Enstitülerin kuruluşunda Atatürk politikası uygulanmak, tarıma elverişli arazilerin seçilmesine özellikle özen gösterilir. Eğitim anlayışı açısından Köy Enstitüleriyle diğer okullar arasında çok önemli nitelik farkı bulunmaktadır. Köy Enstitülerine eğitim anlamında yüklenen sorumluluk ağır ve anlamlıdır. Köy Enstitülerindeki anlayış o dönemde "Eğitim, Üretim içindedir" şiarıdır. Hep beraber ülkeyi kalkındırmak için üretmek ve hayata birlikte bakmaktır. Cumhuriyeti kuran genç kadro büyük çoğunluğu köylü olan ve aynı oranda okuma yazma bilmeyen toplumu kısa yoldan okuryazar yapmak istiyorlardı. Bu proje aynı zamanda ülkemizin çağdaşlaşma ve modernleşme projesi idi. Yine genç cumhuriyet kadrosu demokrasiyi altın tepside sunmuş ve yaşaması için altının doldurulması gerektiğinin farkındaydı. Onun için demokratik bir yapılanmanın zorunlu olduğunun farkındaydılar. Bunun başarılması için de çok yönlü yetişmiş, özgüveni gelişmiş, karşılaştığı sorunu çözebilen yetenekli ve zeki köy çocukları ile işe başladılar. Eğitim ve öğretim sorun çözmeye yönelikti. Özellikle Türkiye gibi halen köy kökenli ve tarıma dayalı yapılarda modelin önemi çok sonradan daha iyi anlaşılmıştır. Çünkü köy çocukları bu modelde hem eğitiliyor hem de geleceklerini hazırlıyorlard D. Küçücük çocuk köyünden geldiği gibi üretimin içerisinde, kendi okulunu kendisi yapıyor, koyun güdüyor, müzik yapıyor, klasik eserler okuyor. Kendisine koyun gütmesi söylenen çocuk artık sorumluluk almış olmakta ve kendi sorumluluğunu ve bilincini oluşturmak zorunda. İsmet İnönü Hasanoğlanda yol kenarında koyun güden çocukların azıklarında ekmek parçasının yanında klasikler görünce aradığını bulduğunu ve gelecekten umutlu olduğunu belirtir. Duvar ören, tarım yapan, marangozluk, demircilik yapan, aynı zamanda dünya klasiklerini okuyan ve müzik yaparak ruhunu güzelleştiren mutlu insanları yetiştiriyordu. Bilindiği gibi bu şekilde yetişen çocuklar kendilerine güveni olan, mutlu ve üretken insanlardır. Ancak bugün özgüveni eksik, çok sayıda insanın mutlu olmadığı ve kimseye güvenmediği bilinmektedir. Karşısındakine güvenmeyen kendisine de güvenemez. Kendine ve karşısındakine güvenmeyen de demokrat olamaz (Erdal Ataberk). İşte Cumhuriyetin genç kuşağı üreten, paylaşan ve dönüştüren demokrat insanlar yetiştirerek ülkenin modernizasyonunu hedefliyorlardı. Bu, onların ülkenin geleceğine ilişkin TEMEL FELSEFELERİ İDİ. ÇAĞININ EN İLERİ EĞİTİM MODELİDİR Köy Enstitüleri eğitim modeli bireyler olayların farkına varılabilirliğini kazandırıyordu. Kendi bilincine varan, ülkesinin ve dünyanın değerlerinin farkına varır. Bu da yurttaşlık bilincini yaratır. Ancak ülkemizi bu duruma getiren soğuk savaş mantığı sahipleri ülkemizin geleceğe yönelik yetişmiş insan yetiştirme projesini erken fark ettiler ve engelleyebildiler. Köy Enstitüleri aslında ülkemizden tam algılanmadan dünyada yankı bulmuştu. "1950'li yıllarda Londra'da toplanan Asyalı öğrenciler konseyi toplantısında konuşan UNESCO başkanının Türkiye'nin yani Tonguç hocanın Köy Enstitülerinin önemini vurgulayan bir konuşma yaptığını belirtiyor. Toplantıda UNESCO başkanının Birleşmiş Milletlerde Köy Enstitüleri ile ilgili bir çok belgenin ve dokümanın olduğunu ve örnek gösterildiğini vurgular. Tabii bu büyük projenin çıktıları olan eğitmenler gittikleri köylerde hemen işe sarılır, köylüleri eğitmeye başlar. Ülkenin her tarafına yayılan eğitmenler bir taraftan okuma yazma öğretir, diğer taraftan doğrudan köylülerin üretim artışına yönelik pratik işlere girişirler. Kısa sürede bu eğitmenlerin gittiği köylerd! e sosyal faaliyet artar. Köylerde tiyatro bile kurulur, köy kahvelerinde okuma odaları açılır. Bugün ülkemizin köy kökenli okumuş kişilerinin genelde bu tür eğitmenlerin bulunduğu ortamdan geldiğini göreceksiniz. Bu konuda araştırma yapmış bir okurumdan aldığım bir e-posta iletisinde "Köy Enstitüleri açıldığında zamanın Amerikan hükümetinin hazırladığı istihbarat raporunda "Dikkatli olun Türkler büyük bir eğitim atılımıyla geliyor" denilmektedir.DEMEK İSTEDİĞİM TAM MANASIYLA BU.ADNAN MENDERES DÖNEMİNDE KÖY ENSTÜTÜLERİ KAPATILMIŞ,KÖYLÜ YİNE SEFALETE,********* SÜRÜLMÜŞTÜR.Köy Enstitülerinin kapanması ülkemizin bağımsızlık politikasının kırılma noktası ve miladı olarak görülebilir. Bu tarihten sonra eğitimin dokusu ve felsefesi değişmiş, köylere kültürel ağırlıklı eğitim yerini ezberci eğitime bırakmıştır. Cumhuriyetin temel hedefi olan köylüyü aydın çiftçi durumuna getirmek yerine sahipsiz, kendi sorunlarını devlete iletemeyecek kadar yalnız ve aciz bırakılmış, çaresiz durumda görmek hepimizi rahatsız etmektedir. BATI BU MODELDEN NEDEN KORKTU 1940'lı yıllarda üniversitelerin özerkliğinin başladığı dönem Hasan Ali Yücelin Köy Enstitülerinin kurulduğu döneme denk gelmektedir ki bu dönemde UNESCO tarafından dünyaya Türk eğitimi model örnek olarak gösterilmektedir. Türk eğitim tarihine bakıldığında Cumhuriyetin eğitim projesinin bu dönemde şahlandığı, ancak çok kısa sürede önünün kesildiği görülmektedir. Bu dönemden sonra soğuk savaş anlayışı ile ülkemizin önüne konulan süreç sonucu insanlarımız birbirine düşürüldü toplumun en dinamik kesimi olan üniversite gençliği ağırlıklı olarak olaylara da taraf oldukları için üç kez ülkede darbe yapıldı ve her seferinde üniversiteler sorunların merkezi olarak gösterildiği için üniversiteler zaptü-rapt altına alınmaya çalışıldı. Köy Enstitüleri temel esperisi, bu eğitim modeli kişinin kendi farkına varılabilirliğini kazandırıyordu. Anlıyor, düşünüyor, sorguluyor ve üretiyor. Yaptığı işin verdiği mutluluk ile yaşamına anlam katabiliyordu. Maalesef ülkemizin o gün bu kazanımı koruyamadı. Çünkü o dönemde toplumun eğitim düzeyi, demokrasiyi sindirme bilinci, batının baskısı sonucu bu proje ortadan kaldırıldı. Bugün bizler Köy Enstitülerini okuyunca hayıflanıyoruz ancak yakalanan fırsatların değerlendirilmemesi kaçan trene benziyor. Toplum olarak o dönemde neye sahip oldu Bu model şimdi bütün dünyada tartışılan yüksek öğretimde probleme dayalı öğretme modeline çok benziyor. Ayrıca AB nin yüksek öğretimde başlattığı Leonardo Da Vinci siteminin yıllar önce uygulandığı bir şeklidir. ğumuzun farkında değildik. Bugün de farkında olduğumuz inancında değilim.
  10. Daha karaoğlan projesinin ne demek olduğunu bilmeyen bir adam gelmiş Menderesi savunuyo.bizde onu dinliyoruz. kARAOĞLAN DEĞİL HASANOĞLAN.özür diliyorum
  11. dogus1987

    Hal Çaresi

    sen ilk once Adnan abinin ***** bak öyle konuş.O gözlükleri çıkartmadan yazdığın kaçıncı yazı bu yazı.O adnan abin turkiyeye gelmiş geçmiş en ******* bürokratdır.Sen o amerika ***** abi demeye devam et bakalım.
  12. Dünyada belkide kendini en çok aşşağliyan,sevmeyen,başka milletleri büyük gören bir ülke yoktur heralde.Türkiyeden başka.Hitleri sevmemenin altındaki neden sevimsiz ve yalan dolu HOLLYWOOD filimleri ise konuşmaya hiç gerek yok.Ben kendi ülkemde en büyük ırk TÜRK IRKIDIR diyemiyorsam bu ülkeye neden vergi verip askerlik yapıyorum ki.HİTLERİ YAHUDİ KATLİYAMINDAN bahsetmeye ve bu konuya girmeye gerek yok.HİTLERİ kimse haklı bulmuyor(ben de dahil) ancak görüşleri gerçekten mükemmel ve gerçekçi.TÜRKİYE ÜZERİNE OYNANAN OYUNLARI bile kitapta görmek mümkün.Öyleki kitabı okuyanlar bilir,Hitlerin gençlik yıllarında gerçek alman halkı sürünürken YAHUDİLER binbir hile ile paraların üstüne konmuş bey gibi yaşıyorlardı.Aynı şimdiki türkiye gibi.Almanları paralarıyla satın alıyorlar,köle gibi kullanıyorlar,ÜÇ kuruş paraya çalıştırıyorlardı.Aynı şimdiki türkiye gibi.(ASGARİ ücret türkiyede 186 euro) Bence ISMET INONU haric butun goruslerinde haklilar.Zaten onlarin dusunduklerini butun halk biliyo.arap ve kurt partisinin yaptiklari necmettin erbakanin yok ettigi 11 trilyonu Fettullah gulenin genclerin beynini yikamasi falan,bunlari artik kundaktaki bebekler bile biliyo.sakli gizli bisey kalmadi ki.INSANLARIN ULKELERINI SEVMELERI SUC MU
  13. Sn. nizamülmülke cevaptır.Asıl bu beyindeki insanların ortak düşüncesinin altını çizmeye çalıştım.Zaten laiklikle dindarlık arasındaki farkı kavrayamamış bir insanla tartışmak gereksiz.ben yinede ilkokul kitaplarındaki gibi açıklıyım; LAİKLİK:Din ve devlet işlerinin birbirinden bağımsız devem etmesidir. Cahillik derken bi kendine bakmanı öneririm. Laiklik senin dediğin gibi dinsizlik değildir.Türkiye laik ve müslüman bir ülkedir. Gelelim diĞer cevaba.Ona bakılırsa dogu ve gune dogu fransa ve ingilteredeki ders kitaplarında kurdistan diye gözüküyo.Yani onlar öyle diyo diye kendi bölgelerimizi onlara mı bırakalım.Aynı şekilde KIBRISTA 1974'den ünce bir devletti.ancak yapılan soykırımlardan sonra ikiye bölündü.GKRK ve KKTC diye.Tarih kitaplarının böyle almamasının üstte belittiğim gibi bir bağlayıcılığı yoktur.Ki Kimsenin tanımamasının da bir bağlayıcılığı yoktur
  14. ÖNCELİKLE yazdıklarını okumanı sonra araştırmanı öneririm.hiçbir ülke türkiye gibi kürtlere sahip çıkmamıştır.zamanında, senin kızdığın M.K. ATATÜRK,İSMET İNÖNÜYLE birlikte KARAOĞLAN projesini geliştirdi.nedeni kürtler cahil kalmasın,köylü bilinçlensin gerçeği görsün diye.Ama senin gibi ezbere konuşanlar ve hala ATATÜRK üzerinden politika yapmaya çalışanlar anlaşılan senin de kafana girmiş.DÜNYANIN HİÇBİR DEVLETİ kürtlere bu kadar saygı göstermedi. DÜNYANIN HİÇBİR DEVLETİ Gayri saafi milli hasılatının %25'inden fazlasını 1 kuruş gelir gözetmeden halkına vermez.AmaTÜRKİYE verdi. (BKN. GAP PROJESİ)Hala dönüpte bu insanlara bir şey yapılmıyor,cahil bırakılıyor,ana babasına küstürülüyor gibi garip yalanlamalara karalamalara girme. FRANSADA O İzlediğin zidanın babasının bile vatandaşlık hakkı yok.50 yıldır fransada yaşamasına rağmen seçme,seçilme hakkı yok.AMA TÜRKİYEDEKİ KÜRTLERİN hepsinin elinde T.C. NUFUS CÜZDANI var. Öyle evinden,bir elinde çayın diğer elinde sigaran konuşması kolay.Hayatının belli bölümlerini benim gibi oralarda geçirseydin onlara ne imtiyazlar,ne hoşgörü tanındığını görürdün. BİLMİYORSAN KARALAMA SUS
  15. Hiçbir ülke TÜRKİYEYİ SEVMEZ.Müslüman olsun,hristiyan olsun,yahudi olsun hiçbir halk türkleri sevmez.Yurtdışına çıkan arkadaşlar bilirler,türklere girişteki pasaport kontrolünden çıkışa kadar yapmadıkları eziyet kalmaz.Müslüman ülkeler bile TÜRKİYEYE gıcıktır.Nedeni laik,demokratik bir müslüman ülke kendilerinde karışıklık yaratacaktır.Millet ayaklanacak,herkez özgür olup mutlakiyet sistemi yıkılacaktır.Türkiye şimdi DüNYA hakimiyetinde söz sahibi bir ülke olsa inanın yarın IRAK'TA İRAN'DA sokakta başı açık kadınlar görmeye başlarsınız.Müslüman ülkeler bundan korktuğu için Türkiye'ye hiç yardımcı olmamış,aksine köstek olmuşlardır ki başlıca örnek PKK.Güzel bir örnek daha vermek istiyorum.KKTC'DE hiç bir müslüman ülkenin konsolosluğu yoktur ve hiçbiri KKTC'yi tanımaz.Ancak aynı müslüman ülkelerin istinasız hepsinin GKrk'de konsolosluğu var ve onları tanıyorlar,ticaret yapıyorlar. HER ZAMAN İÇİN TÜRKÜN TÜRKTEN BAŞKA DOSTU YOKTUR.GEÇMİŞTE DE YOKTU GELECEKTE DE OLMAYACAK.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.