Bilim Ahlakı

[Φ meraklı]

Bilimi geliştirdiğimiz kadar onu etik değerlere bağlamak gerekmez mi?

Günümüz bilim dünyası korkunç bir hızla ilerlerken kendini hangi insanı ilkelere

bağlı geliştiriyor? Yaşanan onca savaşlarda bilim adamlarının sorumluluğu nedir?

Bilim barış dolu geleceğin teminatı olamaz mı? Günümüz biliminin duygudan, felseden, ideolojiden bağımsız olduğunu düşünebilir miyiz? Bilimin sevgi dolu bir gelecekte katkısı ancak dolaylı mıdır?

[Misafir Atuna]

Maalesef biraz önce boş bir mesaj gitti!..

 

Bir konuya açıklık getirmek istiyorum; BİLİM ve TEKNOLOJİ farklı şeylerdir. Birbiriyle karıştırmayın. Bilim insan kendisini , çevresini ve evreni akıl vasıtasıyla tanıması ve tanımlamaya çalışmasıdır. Ölçmesi tartması, tartışması ve ispatlamasıdır . Eskiden bu sözcük sadece matematik,fizik ,kimya için kullanıyordu ama artık ölçme ve analiz tekniklerini kullanan sosyal konular da bilim mantığı üzerinde şekillenmeye başlamıştır . Amaç herkes tarafından kabul edilebilecek , sağlam temelli bir gerçekliğe ulaşmaktır. Evren ve evreni oluşturan öğeler arasındaki bağlantıların kombinasyonu insan zekası açısından ( şimdilik diyelim:)) sonsuz gözüktüğü için daha araştırılabilecek çok fazla konu var.Dolayısıyla bu merakın ve çabanın sonu yok.

 

Bence bilim etiği bilimi kurallarına göre yapmamızla ilgili . Yani seçtiğimiz konu üzerinde, doğruluğu onaylanmış metodlarla geçerliliği olan araştırma sonuçları elde etme ve bu bilgiyi paylaşarak evrensel olarak kabul edilebilecek gerçeklere/teorilere ulaşma.

 

Buradaki seçenek ise bizim hangi konu üzerinde yoğunlaşmak istediğimiz ki bu tamamen kişilere, araştırma kurumlarına ya da diğer kurumlara kalmış bir şey.

 

Amaaaa iş teknolojiye gelince değişir. Bilimin çıktılarını insan ihtiyaçları (ya da egosu) için ne amaçla uygulamaya dönüştürecekleri tamamen insanların kendisine kalmıştır. Nükleer enerjiyi ısı ve aydınlatma için de kullanabilirsiniz, saldırı silahı olarak da! Gen şifresinin çözülmesini hastalıkların sonraki kuşaklara geçmesini engellemek için de kullanabilirsiniz bir ırkı tamamen ortadan kaldırmak için de! Televiyonu haber aktarmak için de kullanabilirsiniz toplumları uyuşturmak için de!

 

Bilim sadece merak eder ve araştırır. Onun 'doğru yapılma' dışında bir kaygısı yoktur. Haliyle doğru bilim, yanlış bilim veya tehlikeli bilim de yoktur.

 

Hoşçakalın

[Φ canugur]

katiliyorum Atuna

 

ekleyecek olursam, bilimde ahlak ya da ahlaksizlik gibi soyut kavramlar yer almaz.

 

Bir bilim adami, tüm basarilarina karsin kisi olarak ahlaksiz olabilir, ki bu bizi alakadar atmedigi gibi bulusunu da lekelemez.

 

Ahlak kavrami bireyler icin uydurulmus bir soyut kavramdir.

 

Bilimin kendisi ise, nötr; yani yüksüzdür.

Sonuclarini kullanirken ahlak sorunlari ile karsilasabiliriz ancak.

[Misafir Atuna]

Bilim için bir etik olduğunu kabul ediyorsanız insanlar için de bir etik olduğunu kabul etmelisiniz eğil mi?

 

Bu etiğin adı gelenek, görenek, sosoyolojideki adıyla 'norm' ya da halk arasındaki adıyla 'ahlak' olabilir.

 

Bence birbirine karıştırılan konu farklı türdeki alanların aynı kriterlerle değerlendirilmeye çalışılması.

 

Akıl çok fazla 'hissetmez', duygular da 'matematik'den hiç anlamaz, iyi ki de anlamaz bence )

 

Ama bu farklılığı kabul edip saygı göstermek yerine iki taraf da kendi verilerine asılırsa ortaya' iki kültür' denilen şey çıkıyor. Bence bilimin özellikle de matematiğin anlaşılıp yaygınlaşmasını engelleyen en büyük kısıt işte bu suni ayrılık.

 

Bahsettiğiniz bilim adamının yaptığı bilim başarılı olabilir, ama yarattığı çalışmanın sonuçları kendi yaşantısını takip edeceğinden, buluşları ve kabul kriterleri aslında içinde bulunduğu toplumdaki sosyal bazı seçimler sonucunda şekillenmektedir.

 

Bence ilk konu 'seçim', ve bunu da yapan akıl değil!)