Misafir birce Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2008 Paylaş Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2008 ...İspir'de korkutan kelebekler ERZURUM'un İspir İlçesi'nde daha çok geceleri ortaya çıkan ve el büyüklüğündeki kelebekleri görenler korktu. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Başkanı Prof.Dr. İrfan Aslan, el büyüklüğündeki kelebeklerin normal olduğunu söyledi. Prof.Dr. Aslan, "Bu tür kelebekler özellikle geceleri uçtuğu için insanlar bunları pek göremez. Göründüklerinde de çok garip gelebilir. Kelebeğin büyük oluşunun en büyük nedenlerinden birisi tırtılının büyük olmasıdır. Bu kelebekler ağaçları yiyerek zarar verir. İnsanlara zararı olmaz" dedi. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 27 Mayıs , 2008 Paylaş Gönderi tarihi: 27 Mayıs , 2008 Doğanın harika böcekleri: Kelebekler İnanılmaz güzel renkleri ve desenleriyle, doğanın en güzel ve en narin böcekleridir onlar. Kelebek olmak için geçirdikleri mucizevi aşamalar, hala doğanın en büyük bulmacalarından biri. Kelebekler; tarifsiz güzellik ve zarafetleri sayesinde doğanın en ilginç ve en narin eserleridir. ...Yumurtadan...... tırtıla, ...kozadan kelebeğe... ....dönüşme evresinde, geçtiği aşamalar ve geçirdiği evrim sayesinde doğanın en çok 'kılık' değiştiren hayvanlarıdır. Üstelik zavallı tırtılı koruyan kimse de yok. Minnacık tırtıl hayatta kalma mücadelesini tek başına vermek zorunda. Bir süre sonra da o kadar çok yemek yemeğe başlar ki, hızla büyür. 'Derisi' soyulur ve sürekli dönerek vücudu etrafında koza oluşturur. Düşmanları nasıl atlatıyorlar? Kelebekler kendileri için uygun olan yemekleri, düşmanlarından nasıl korunacaklarını, hangi partnerlerin kendileri için uygun olduklarını çok iyi bilirler. 'Dryas Julia' veya 'Argyreus Hyperbius' türleri, düşmanlarını atlatmak için 'saklambaç' oynamaya karar verdiklerinde, kendi renklerine uygun bitkileri bulurlar. Çoğu zaman kırmızılı ve sarılı bitkiler, bu amaç için en uygun olanlarıdır. 'Kallima Machus' türü kelebek, kamuflajın en kurnaz ustalarından sayılır. Tehlike sezdiğinde hemen kanatlarını birleştirir. Bu durumda kendisini kuru bir yapraktan ayırt etmek mümkün değildir. Uçarken ise güzelliği tarifsizdir, çünkü 'Kallima Machus'; gökyüzünün mavisi ve parlayan güneşin sarısını kanatlarında taşır. Çeşitli kelebeklerin çeşitli tuhaflıkları var 'Monark' kelebeği, sonbahar döneminde bir göçmen kuş misali uçarak binlerce kilometre kat eder. Kısacık bir ömrü olan 'Monark' kelebeği, yolculuğunu da kendisi değil, ancak torununun torunu tamamlar. Peki ama bu uçuşları sırasında kelebekler düşmanlarından nasıl korunur? Her türün kendine has korunma ve savunma yöntemleri vardır. Örneğin; 'Monark' kelebeği zehirli sütleğen bitkisiyle beslenir, bu bitkinin zehrine karşı bağışıklığı vardır. Ayrıca bu zehri bir savunma aracı olarak da kullanır. Bunun için zehri vücudunda depolar ve böylece düşmanlarına karşı yenilmez olur. Dünyada yaklaşık 150.000 kelebek türü vardır. Hepsi de birbirinden farklı özellikler taşır. 'Baykuş' kelebeği çürümüş muzların tadına bakmaya bayılır. Çünkü çürümüş muzlarda çok düşük oranda alkol bulunur. Kelebekler de bu alkolü içtiklerinde sarhoş olurlar. 'Güvercin kuyruğu' kelebeği bazen ileriye, bazen de geriye doğru uçar. Bazı kelebeklerin ise çok uzun emme hortumları vardır. Bu hortumlarını kullanmadıkları zamanlarda içe doğru sararlar. Hortum yuvarlanarak sarılmadığı zamanlarda kelebeğin boyunun 3 katı kadar uzayabilir. Buda bir kelebek hayranıydı Kelebeklerin yumurtlama dönemlerinde de çok ilginç, kendilerine has davranışları vardır. Bazıları larvalarını (yumurtalarını) daire şeklinde dizerken, bazıları da yumurtalarından küçük kuleler oluştururlar. Kelebekleri çok seven, hatta onlara hayran olan Buda, hayranlığını şu sözlerle dile getirmiş: "Hayata dair sizlerden; yani kelebeklerden, kitaplardan öğrendiklerimden çok daha fazla şey öğrendim". Kelebeklerin çiftleşmesi Çiftleşme dönemindeki dişi ve erkek kelebekler birbirini etkilemek için güzel kokular saçarlar. Uygun türler ve çiftler, 11 km mesafeden birbirlerinin kokusunu alabilirler. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ bursercan Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2008 Paylaş Gönderi tarihi: 28 Mayıs , 2008 ...İspir'de korkutan kelebeklerERZURUM'un İspir İlçesi'nde daha çok geceleri ortaya çıkan ve el büyüklüğündeki kelebekleri görenler korktu. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Başkanı Prof.Dr. İrfan Aslan, el büyüklüğündeki kelebeklerin normal olduğunu söyledi. Prof.Dr. Aslan, "Bu tür kelebekler özellikle geceleri uçtuğu için insanlar bunları pek göremez. Göründüklerinde de çok garip gelebilir. Kelebeğin büyük oluşunun en büyük nedenlerinden birisi tırtılının büyük olmasıdır. Bu kelebekler ağaçları yiyerek zarar verir. İnsanlara zararı olmaz" dedi. he ya bızım memlektte var-mıss. benımde haberım yoktu ama burda tırtıl o kadar buyuk olabılır mı sorusu kafam karıstırmıyor degıl sımdı baska memlektte olsa batıda fılan dıyecem tamam normal. e ama bu Turkıyenın en soguk sehırlerınden bırınde ortaya cıkıyo Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 9 Temmuz , 2009 Paylaş Gönderi tarihi: 9 Temmuz , 2009 ...Kelebek katillerine suçüstü...Van’da, izinsiz topladıkları kelebek ve böcekleri siyanürlü kavanozlarda öldürerek kaçak olarak Türkiye dışına kaçıran iki Fransız yakalandı. Kelebekler Avrupa böcek borsasında servet ediyor... Türkiye'de kelebek ve böcek üzerine araştırma yapan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Öner Koçak ile eşi Yard. Doç. Dr. Muhabbet Kemal Koçak, Van'da izinsiz kelebek toplayan iki turisti yakalattı. Eşi Yard. Doç. Dr. Muhabbet Kemal Koçak ile Van'ın Çatak İlçesi'ne giden Prof. Dr. Ahmet Öner Koçak, kırsal kesimde ellerinde tül kepçelerle kelebek toplayan iki kişiyi fark etti. Prof. Dr. Koçak'ın ihbarı üzerine olay yerine giden jandarma, bu kişileri, ellerinde tül kepçe ve böcek öldürmek için kullanılan siyanürlü kavanoz ile yakaladı. Van polisine teslim edilen iki kişiye para cezası verildi. Prof. Dr. Ahmet Öner Koçak, yabancıların, Van ve çevresinden böcek ve bitki türlerine ait örnekleri, izin almadan toplayıp yurt dışına çıkardığını bildiklerini ifade etti. BORSADA SATIYORLAR İki Fransız'ın, topladıkları böcekleri, potasyum siyanürlü kaplara koyarak öldürdüklerini belirten Koçak, bu kişilerin, bilimsel araştırma için kelebek toplamadığını, ticari amaçlı kelebek avladığını vurguladı. Koçak, "Türkiye'ye özgü nadir türler, kaçak olarak yurt dışına çıkarılıyor. AB ülkelerinde para borsası gibi böcek borsası mevcut. Yasadışı topladıkları materyalleri, yasadışı paraya çeviriyorlar" dedi. Polis yetkilileri ise söz konusu 2 turistin para cezası kesildikten sonra serbest bırakıldığını aktardı. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2009 Paylaş Gönderi tarihi: 30 Temmuz , 2009 Onlar dünyamızın ve canlılar âleminin en güzel, en zarif, en estetik varlıklarından biridir. Değişe değişe güzelleşmeyi ifade eder kelebekler. İşte onların hayatı: Kanatlarında dünyanın en güzel renkleri ve desenleri ile çiçekten çiçeğe bir yaşam; kelebekler... İlkbahara erişen her yerde güzele doğru bir değişim başlar. Tabiat canlanır. Sadece çiçekler açmaz, onlarla birlikte birçok canlı kış uykusundan uyanır, tüm güzellikleriyle kelebekler de uçmaya, kırları, ormanları renkleriyle, desenleriyle, zarafetleriyle süslemeye başlar. Değişe değişe güzelleşmeyi ifade eder kelebekler, yumurtadan tırtıla, tırtıldan kozaya, koza içinde pupaya, pupadan kelebeğe giden bir yoldan geçilir, dönüştükçe güzelleşir. Kozadaki dönüşüm mucizevîdir. En güzele dönüştüğünde, kelebek olduğunda, kozadan ayrılır, kanatlarında dünyanın en güzel renkleri ve desenleri ile en az kendisi kadar güzel olan çiçeklere uçar. Büyüleyici renkleri ve kanat desenleriyle çiçeklere uçarken kısa süren yaşamlarına sığdırdıkları güzelliklerle dolu bir dünyayı özgürce çiçekten çiçeğe uçarak taşıyıp, nasıl yaşanılabileceğini de en güzel şekilde anlatmış olurlar. Onlar dünyamızın ve canlılar âleminin en güzel, en zarif, en estetik varlıklarından biridir. Kırlarda, dağlarda, bazen yanı başımızda, parklarda, bahçelerde karşılaştığımız belleğimizde kelebek olarak sakladığımız bu görüntülerinden birini kâğıda çizmemizi isteseler yaptığımız çizim acaba kelebek türlerinden herhangi birine renkleriyle, kanat desenleriyle benzer mi? Veya karşılaştığımız kelebekleri örneğin kuşları serçe, karga, leylek, martı şeklinde isimleriyle bildiğimiz gibi bilir miyiz? Alıç kelebeği(Aporia crataegi), diken kelebeği (Vanessa cardui), benekli bakır kelebeği (Lycaena phlaeas), alevli ateş kelebeği (Lycaena ochimus), çok gözlü mavi (Polyommatus icarus) gibi isimlerle onları tanımakta mıyız ? İsimlerini bazen mitolojik bir kahramandan, bazen beslenmeyi sevdiği bitkiden, bazen kanat renk ve deseninden, bazen yaşadığı bölge veya şehirden, bazen keşfeden bilim adamından alan dikkat çekici güzellikte isimleri olan kelebekleri çoğumuz isimleriyle bilmeyiz, onlar bizler için hep kelebektir. Ülkemizin göç yolları üzerinde olması kısa mesafelerde değişik iklim koşullarının bulunması Anadolu’nun farklı yörelerindeki yaşam alanlarının gösterdiği çeşitlilik çok sayıda bitki ve hayvan türünün yaşamasına imkân tanımaktadır. Güneyin Akdeniz makileri, kuzeyin nemli ormanları, İç Anadolu’nun, Kuzeydoğu Anadolu’nun yeşil meraları, Doğu Anadolu’nun kayalık dağ yamaçları, Avrupa, Asya, Ortadoğu ve çok az olmakla beraber Afrika’ya özgü çok sayıda türün yaşamasına olanak sağlamaktadır. Bu özellikler nedeniyle tür çeşitliliği açısından Avrupa’nın en zengin ülkesi olduğumuz görülür. Bu türlerin bazıları endemiktir, sadece Türkiye’de yaşamaktadır. Dünyada kelebek açısından en zengin bölge ise Güney Amerika’dır. Güneydoğu Asya ve Endonezya Adalarında kelebek türleri açısından oldukça zengindir. Türkiye’de en fazla kelebek ise Orta ve Doğu Anadolu’daki tahrip olmamış doğal alanlarda, deniz seviyesiyle orta yükseklikteki 3000 m kadar su bulunan dağlık kesimlerde yaşamaktadır. Özellikle Kaçkar Dağları, Çoruh Vadisi, Van Gölü Havzası, Fethiye Kelebekler Vadisi, Niğde Aladağlar ve Antalya bölgesi tür çeşitliği açısından en zengin bölgelerimizdir. Ülkemiz çok sayıda endemik kelebek türüne de ev sahipliği yapmaktadır. Çokgözlü Anadolu beyazı (Polyommatus menalcas), Halikarnas esmeri (Maniola halicarnassus), Anadolu çok gözlüsü (Plebeius hyacinthus) Koçak’ın esmer perisi (Hyponephele kocaki) gibi kelebek türleri sadece Anadolu’da yaşayan endemik türlerdendir. Avrupa’da nesli ciddi şekilde azalan bazı türler ise Türkiye’de bölgesel olarak iyi korunan bazı sahalarda nispeten daha rahat görülebilmektedir. Bunlara Apollo (Parnassius apollo), yalancı Apollo (Archon apollinus), karagözlü mavi kelebek (Glaucopsyche alexis), Himalaya mavi kelebeği (Pseudophilotes vicrama), Bavius (Pseudophilotes bavius) örnek olarak gösterilebilir. Bunların dışında çokgözlü hazer mavisi (Polyommatus caeruleus), Sibirya perisi (Triphysa phryne) türlerine nerdeyse rastlanmazken, Trakya ve çevresinde yaşayan turuncu süslü doğu kelebeği (Anthocharis damone), kara mavi (Scolitantides orion), orman güzelesmeri (Erebia medusa) gibi türlere de artık nadiren rastlamaktadır. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2009 Paylaş Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2009 Catocala Conjuncta Camptogramma Bilineata Aglais Urticae Cabera Pusaria Pieris Artogeia Rapae Maniola Cypricola Polyommatus Icarus Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.