Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Asagidaki yazi Hrant Dink'in Mayis 2006'da, yani tam bir yil once yaptigi bir konusmadan alinmistir. Turkiye'nin getirilmek istenen yeri keskin ongorulerle goren bir konusma. Sureci iyi izleyen ve yorumlayan asagidaki yazi bugun icin de bir uyari niteligindedir:

 

Türkiye'deki bu siyaset mühendisliği deneyimlerini ilk kez yaşamıyoruz.

 

Ama şu anda yaşadığımızı da ciddi bir derin mühendislik çabası diye düşünüyorum.

 

Derindeki o yüksek mühendisler öteden beri Türkiye'nin gelecek dönem siyaset yelpazesini hazırlamak için harekete geçtiler ve hiç yeri yokken, Doğuda Kürt sorununun yeniden sokağa taşırılmasıyla, alevlendirilmesiyle bazılarının "yükselen milliyetçilik" dedikleri, benim ise "yükseltilen milliyetçilik" olarak tanımladığım bir ruh halini Türkiye toplumunun genel bir ruh haline dönüştürmeye çalışıyorlar.

 

Çünkü önümüzdeki seçimlerin belirleyici ögesi insan hakları ve demokrasi olmayacak.

 

Çünkü AKP herkesten çok çalıştı bu konuda. Hiç kimse bu gerçeği inkâr edemez. AKP insan hakları ve demokrasi açısından kendisinden önceki hükümetlerden çok daha iyi çalıştı. Buradan oy tırtıklayamazlar.

 

Ekonomi konusunda onlardan çok daha istikrarlı ve disiplinli oldu.

 

Bu konuda da ondan oy tırtıklayamazlar.

 

Oy tırtıklanacak yeni ruh halleri üretmek ve bunu seçimin sloganına dönüştürmek gerekiyor. Bunlardan bir tanesi milliyetçilik, yükseltilen milliyetçilik…

 

İkincisi milliyetçilik tek başına yetmeyebilir.

 

Bu kez "laik-anti laik cepheleşme"nin tekrar gündeme getirilmesi söz konusu…

 

Şimdi şu son olaylara baktığım zaman (rahip cinayeti, Danıştay saldırısı) Türkiye'de o derin mühendisliğin harekete geçip önümüzdeki siyaseti (bu siyasetin içinde cumhurbaşkanlığı seçimi de var, genel seçimler de var) dizayn etmeye başladığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

 

Bunu bir alternatif iktidar ya da AKP'siz bir siyasi düzen yaratma çabası olarak değerlendiriyorum.

 

Öteden beri yazdık.

 

AKP'ye anlatmaya çalıştık.

 

Ama onlar da demokratik adımları bir kenara bırakıp devlete entegre olarak, o derinliğe entegre olarak bir siyaset izlediler ki, acaba bu entegrasyondan bir cumhurbaşkanlığı kurtarır mıyız hayaline dahi kapıldılar.

 

Acaba buradan tekrar bir iktidar kurtarır mıyız kaygısıyla da demokratik ilerlemeyi, atılımları, AB konusundaki hareketliliği durdurdular.

 

Şimdi ise o kendi yarattıkları bataklıktan kendi üzerlerine üretilen siyasetin tasallutu altındalar…

Gönderi tarihi:
Bu kez "laik-anti laik cepheleşme"nin tekrar gündeme getirilmesi söz konusuâ¦

 

Şimdi şu son olaylara baktığım zaman (rahip cinayeti, Danıştay saldırısı) Türkiye'de o derin mühendisliğin harekete geçip önümüzdeki siyaseti (bu siyasetin içinde cumhurbaşkanlığı seçimi de var, genel seçimler de var) dizayn etmeye başladığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

 

Mayıs 2006'da he;e boşuna öldürülmez insanlar!!!

 

Çünkü önümüzdeki seçimlerin belirleyici ögesi insan hakları ve demokrasi olmayacak.

 

Çünkü AKP herkesten çok çalıştı bu konuda. Hiç kimse bu gerçeği inkâr edemez. AKP insan hakları ve demokrasi açısından kendisinden önceki hükümetlerden çok daha iyi çalıştı. Buradan oy tırtıklayamazlar.

 

Ekonomi konusunda onlardan çok daha istikrarlı ve disiplinli oldu.

 

Bu konuda da ondan oy tırtıklayamazlar.

 

Oy tırtıklanacak yeni ruh halleri üretmek ve bunu seçimin sloganına dönüştürmek gerekiyor. Bunlardan bir tanesi milliyetçilik, yükseltilen milliyetçilikâ¦

 

Buraya da katılıyorum...

 

AKP'ye anlatmaya çalıştık.

 

Ama onlar da demokratik adımları bir kenara bırakıp devlete entegre olarak, o derinliğe entegre olarak bir siyaset izlediler ki, acaba bu entegrasyondan bir cumhurbaşkanlığı kurtarır mıyız hayaline dahi kapıldılar.

 

Acaba buradan tekrar bir iktidar kurtarır mıyız kaygısıyla da demokratik ilerlemeyi, atılımları, AB konusundaki hareketliliği durdurdular.

 

Şimdi ise o kendi yarattıkları bataklıktan kendi üzerlerine üretilen siyasetin tasallutu altındalarâ¦

 

Bundan daha fazlasını da düşünüyorum daha gelişte bazı oltalara yem olacağı belli bir grup söz konusu bence;evet, çevrelerine uyum sağlamak zorundaydılar ama bazı şeylerde gerçekten "yerleşmiş" anlayışa uymak zorunda oldular...

Vaat verip tutmama konusunda diğerleri kadar olmasa da özellikle herkesin ağızında sakız yaptığı "dokunulmazlıkların kaldırılması" meselesinde hata yaptılar;tutulamayacağı belli bu tür sözlere hiç gerek yoktu;ama özellikle yatırım çalışmları,yol yapımları ve "krizden çıkmış" ekonomi yeterlice aklar onları...

En önemli noktalar ise "lüksleri" konusundaki onca söylenti;bu kadar çok konuşuturtmamalıydılar haklarında, fazla şaşaya gerek yok sonuçta...

 

Hrant Bey güzel tespitler yapmış ama ben hatalar konusunda onun daha "etkisiz" bir alana baktığını düşünüyorum, bence daha önemli hatalar da var;sonuçta Türkiye'deki şartlar özgürlüğün kısıtlı olmasını doğal olarak getiriyor...

 

:zorro:

Gönderi tarihi:
  • Yazar

AKP Semdinli'de intihar etmeye kalkismistir. Hukuksuzluk karsisinda sessiz kalarak hukuka karsi islenen cinayete ortak olmustur.

Sonra da o "yukseltilen milliyetcilik"ten ben de bir pay kapabilir miyim endisesiyle demokratik acilimlarindan buyuk tavizler vermistir. Bu yolla derin devlete entegre olmustur. Zaten cok da demokratik bir dusunce geleneginden gelmedikleri icin kolaylikla yon degistirmistir.

 

Hrant Dink'in derin devlete entegre elestirisi bu yonuyle okunmali bence. Turkiye'de demokrasiye gonul vermis cok az sayidaki aydin kalemler AKP'yi bu konuda hep uyardilar. Ama onlari dinleyen olmadi pek.

 

Gunumuzden haber veren su sozler, uzerinde tekrar tekrar dusunulmeyi hakediyor:

 

"Oy tırtıklanacak yeni ruh halleri üretmek ve bunu seçimin sloganına dönüştürmek gerekiyor. Bunlardan bir tanesi milliyetçilik, yükseltilen milliyetçilik…

 

İkincisi milliyetçilik tek başına yetmeyebilir.

 

Bu kez "laik-anti laik cepheleşme"nin tekrar gündeme getirilmesi söz konusu…

Şimdi şu son olaylara baktığım zaman Türkiye'de o derin mühendisliğin harekete geçip önümüzdeki siyaseti (bu siyasetin içinde cumhurbaşkanlığı seçimi de var, genel seçimler de var) dizayn etmeye başladığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

 

Bunu bir alternatif iktidar ya da AKP'siz bir siyasi düzen yaratma çabası olarak değerlendiriyorum."

 

Bugun olan tam da budur. Yeni ruh halleri ureterek bunu secim sloganina donusturmek, laik - anti laik cephelesmeyi tekrar canlandirmak ve bu yolla onumuzdeki secimlere istenen dizayni vermek...

 

AKP Semdinli olayinda hukuktan yana tavir alsaydi, milliyetci oylara yonelecegine demokratik adimlarina devam etseydi, derin siyaset ve muhendislik cabalari bu kadar basarili olamazdi diye dusunuyorum.

 

Selam ile..

Gönderi tarihi:

Toplum Mühendisliği Kavramı; Bu kavramın ne demek olduğunu anlamaya çalışıyorum.

 

AKP hükümetiyle hortlamış ve/veya öne çıkartılmış, kavramlara bakıp,

aralarından rastgele dikkatimizi çeken yeni kavramların bir kaçına bakalım.

Ve Bu mühendislik harikalarını üreten şahane aydın kafaları al/kışlayalım...

 

Metroseksüel, Ilımlı İslam, İkinci Cumhuriyet, Türban, Mescit-Okul, Eşbaşkan vs.

 

Metroseksüel: Bakımlı erkek, (Önce Erkekler hamamda birbirlerine kese yapar. Daha sonra, Akp döneminde açılmasına izin verilen, Antalya'daki çok bakımlıların (geylerin) gittiği otele gidilir.)

Ilımlı İslam: Kimseyle kavga etmeyin. Hamamda ki rehavet ve zeminin kaygan olması sebebiyle. Yavşamış sinir sistemi.

İkinci Cumhuriyet: Birincisini beceremeyenler kullanıyor. (Becermek için akıl ve vicdan gerektiği için zorlanıyorlar)

Türban: Kadınlar tek tip olsun. (Hepsine aynı muammeleyi yapmak isteyenler kullanıyor)

Mescit-Okul: İbadetinize heryerde karışırız. (Özgür iradeye güvenemeyenler kullanıyor. Allahla aramızdan çıkın kardeşim.)

Eşbaşkan: Evli Bir Çiftten bahsedilmiyor herhalde. (Eşbaşkanlardan akıllı olanın akılsız olanı idare etmek için kullandığı zırva. Ve bu dolmayı yutan ''........'' (noktalı yerleri siz doldurun))

 

Görüldüğü üzere; Allahı, Kitabı kullanıp Erkekleri hamama (Geyliğe yada geyikliğe), kadınları çarşafa sokan mühendisleri hep beraber al/kışlıyoruz.

Al/kışlıyoruz da. Kışlıyoruz, kışlıyoruz da kışmıyorlar.

Bu mühendisler bizimle yer içer. Bize çorap örerler...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.