Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Fener Rum Patrikhanesi, “Düşmanımız Ankara’dır


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

SEÇİM RÖTARI

Fener sakini Bartholomeos tarafından İstanbul’a davet edilen Türk düşmanlığı ile tanınan Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu, AKP’ye zarar vermemek için ziyareti seçim sonrasına bıraktı.

 

Fener Rum Patrikhanesi, “Düşmanımız Ankara’dır” diyen azılı Türk düşmanı Rum Başpiskopos 2. Hrisostomos’u İstanbul’a davet etti. Fener papazı Bartholomeos’un davetini önce kabul eden Hrisostomos, daha sonra ziyaretini ertelediğini duyurdu. Rum papaz, ertelemeye gerekçe olarak da Türkiye’de seçim öncesi hassas durumu gösterdi. Papazın, AKP’ye seçimlerde vereceği zararı göz önüne alarak bu kararı aldığı belirtiliyor.

 

Amacı ne?

İstanbul’a fitne ziyaretinde bulunacak Rum papaz, Ayasofya Camii’ni de ziyaret edecekti. KKTC’ye yönelik dini saldırı başlatan Rum Papaz Hrisostomos, metropolitlik oyunu oynuyor ve Bartholomeos’tan da bu oyununa destek almayı hedefliyor. Hrisostomos’un bu adımındaki amacı, KKTC’yi Rum Ortodoks Kilisesi’nin dini sınırları içinde göstermek. Sen Sinod Meclisi’ni toplayarak KKTC sınırları içinde üç Metropolitlik kurma kararı çıkaran Hrisostomos, bu Metropolitliklerin yerini Maraş, Salamis ve Karpaz olarak belirledi. Ardından, yapılan seçimlerde Maraş ve Konstantia (Salamis) Metropolitliği’ne Vasilios seçildi ve 12 Mayıs’ta taç giydi. Taç giyme töreninde ise, niyetini şu sözlerle belli etti:

 

Barbar ordusu

“Bugün Konstantia-Maraş Metropolitliği’ne, tarihi kentin içinde değil, yakınında ve dışında oturuyorsun. Atilla’nın başıbozuk barbar ordusu bizi haklı ve tarihi bir mutluluktan mahrum bırakıyor. Bu nedenle Kıbrıs Kilisesi’nin ve özellikle senin ödevin, gerek işgal altındaki Maraş’ın ve esaret altındaki toprağımızın tamamının Türk istilacılardan kurtarılması için cesur mücadele vermektir.” Hrisostomos, Metropolit Vasilios’a Maraş’ı ve Kıbrıs’ın topraklarının tamamını “kurtarma görevi” de verdi. Son olarak 21 Mayıs’ta toplanan Sen Sinod Meclisi’nde ise, iki piskopos ve iki bölge piskoposu seçildi ve Karpaz’a bir “Bölge Piskoposu” atandı. Hrisostomos, Karpaz ve Mağusa bölgesindeki teşkilatlanmasını kağıt üstünde tamamladı. Geriye ise kiliseleri tamir edip, her kiliseye asgari iki papaz atanması kaldı.

 

KKTC’deki kiliseleri onardılar

23 Şubat 2007 tarihinde KKTC’nin tartışmalı müftüsü Ahmet Yönlüer ile biraraya gelen Rum Başpiskopos II.Hrisostomos, Kuzey Kıbrıs’taki iki kilisenin restorasyonuna önayak olmuştu

 

Siyasi amaç peşinde koşuyorlar

KKTC Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ata Atun, 2. Hrisostomos’un seçim sonrasına bıraktığını açıkladığı ziyaretini değerlendirdi. Atun, “Fenerden sonraki durağı önce Vatikan, sonra Moskova ve sonra da New York Patrikhaneleri olacak. Başpiskoposluğun açıklamasında bu ziyaretlerin özellikle önemli olduğu ve sadece dini konuların değil millî konuların da öne çıkarılacağı belirtiliyor. Yani dini konular maske olacak, asıl konu millidir ve Türklerin üstüne hep birlikte nasıl çullanırız konusudur. Diğer ülkelerin patriklerini ve Papa’yı Helen çıkarlarına alet etmek ve Türkiye’ye karşı kışkırtmak için tezgah kuran Hrisostomos’un hangi yüzle Türkiye’ye gideceğini çok merak ediyorum. Hangi yüzle Türkiye’den vize isteyecek o da ayrı bir konu” dedi. Atun, “Fener Rum Patrikhanesi ile Otosefal Kıbrıs Başpiskoposluğunun işbirliği içine girmiş olmaları” na dikkat çekti. Bu işbirliğinin altında, “Destekle beni, destekleyeyim seni” mantığı yattığını vurgulayan Atun, şunları kaydetti: “Fener Patrikhanesi, Ekümeniklik peşindedir ve AB içinde hem Yunanistan’ın hem de Kıbrıs Rum Yönetimi’nin desteğine gereksinimi vardır. Türkiye-AB katılım Ortaklığı görüşmelerindeki koşullardan biri de Fener Patrikhanesi’nin Ekümenikliğinin Türkiye tarafından tanınması. İşbirliği artık başlamıştır. Eğer Fener Patrikhanesinden özel bir temsil heyeti Kıbrıs’taki Başpiskoposluğun organize ettiği, dini olmaktan ziyade politika kokan bir törene geldiyse, bilin ki ilk fırsatta da Başpiskopos Hrisostomos da Fener Patrikhanesi’ni ziyaret etmek isteyecektir. İsteyecektir kelimesi aslında biraz iyi niyetli bir tanımlamadır. İşi oldu bittiye getirmek peşindedir.”

 

 

TÜRKLERE OLAN KİNLERİNİ HER DEFASINDA DİLE GETİRDİLER

“Türk kanı içmekle teskin olacağım”

Her fırsatta Türklüğe olan kinini dile getiren 2. Hrisostomos, İzmir’in Yunan işgal güçleri tarafından işgali sırasında onlarla aynı safı tutan 1. Hrisostomos’la aynı kafa yapısına sahip. Rum Papaz 1. Hrisostomos, 15 Mayıs 1919 tarihinde Yunan işgal ordusunu takdis eden şahsiyet olarak tarihe geçti. İşgal sırasında İzmir’de yaşayan Rum Papaz I. Hrisostomos, Türk topraklarının işgali esnasında Yunan askerlerine hitaben yaptığı konuşmayla tarihteki yerini aldı. İşte II. Hrisostomos’un atası I. Hrisostomos’un çirkin konuşmalarından bazı bölümler: “Evlatlarım... Elen çocukları... Bugün, İsa’nın en büyük mucizesini göstermiş oluyorsunuz. Bu uğurda, ne kadar Türk kanı döküp içerseniz, o kadar sevaba girmiş olacaksınız... Ben de bir bardak Türk kanı içmekle, onlara olan kin ve nefretimi teskin etmiş olacağım... Bütün azizler arkanızda... Hadi buyrun!” Sonra? Sonrası malum... Türk kıyımı başlar.

 

“Düşmanımız Ankara’dır”

Her defasında verdiği beyanda Türk düşmanlığını dile getiren II. Hrisostomos, Türkiye ve Türkler’e yönelik çirkin ithamlarıyla tanınıyor. İşte Hrisostomos’un kin kusan sözlerinden bazıları: “EOKA mensubu olmaktan şeref duyuyorum”.... “Rum Ortodoks Kilisesinin karşı karşıya bulunduğu en büyük sorun, ’milli dava’dır. Vatanı kurtarmak için mücadele etmemiz gerekir... ” “Yerleşiklerin ve Türk askerinin gitmesini istiyoruz. Müezzinin sesi bizi rahatsız etmiyor. Bizi ’işgal’ rahatsız ediyor, insan haklarımızın Türkiye tarafından ihlal edilmesi bizi tahrik ediyor. Düşmanımız Ankara’dır. Kilise, Türk askerleri çekilene, vatan kurtulana kadar milli mücadele saflarında kalacaktır. Biz yerleşikleri ve Türk askerlerini Kıbrıs’tan kovacağız”.... “Rum Ortodoks Kilisesi’nin sahip olduğu imkanlar Türk işgalinin püskürtülmesi için kullanılacak. KKTC’deki bütün kiliseler geri alınacak ve ibadete açılacak.”

 

Bağımsız hareket edemezler

Araştırmacı-Yazar Aytunç Altındal, Hrisostomos’un, Fener Rum Patrikhanesi’nden izinsiz adım atamayacağını vurguladı. “Hrisostomos kendisi Metropolit atayamaz. En fazla üç adayı kendisi gönderir ve Fener Rum Patrikhanesi de bu üç adaydan birini Metropolit olarak atar” yorumunu yapan Altındal, Fener Rum Patrikhanesi ile Rum Ortodoks Kilisesi arasındaki yakınlaşma için de şunları söyledi: “Rusya Ortodoks Kilisesi ile Diaspora Kilisesi birleşti. Bu önemli olay. Çünkü İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi’nin iddiası ekümeniklikti. Ancak bu birleşmeyle bu iddia artık çöpe gitmiştir. Çünkü olması gereken de buydu. Ortada 200 milyonluk bir Rus Ortodoks Kilisesi varken, kimse Fener Patriğini ekümenik ilan etmez. Zaten siyaseten bu söylem geliştiriliyordu.” AKP’nin “Dinlerarası diyalog, medeniyetler ittifakı” gibi söylemler nedeniyle Hrisostomos’un gelişine ses çıkartmayabileceğini kaydeden Altındal, “Gümülcine’deki olaylar dikkate alınmadan Hrisostomos’a izin verilirse kötü olur” dedi.

 

YENİÇAĞ GAZETESİ

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.