Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

özür dileyerek mi gelsem nee??....hiç konuşma fırsatımız olmadıı... :wub: ama siz duygu yüklü bir insansınız...bir şiir armağan edicem size....ve geçmişinizi unutmamanız dileğimle... :clover: anladığım birşeyler var sadece.....geri tepmek size gelen sıcacık yüreği.... :rolleyes: neyse ben şiirimi yazayım.... ;)

 

Bir güvercin hiç durmadan yorulmadan bıkmadan kanat çırpan

Gökyüzünde süzülüp dans eden bir güvercin

Şimdi karlar arasında bembeyaz biraz ürkek

Biraz üşümüş ama hala çok güçlü ve cesaretli

Bütün soğuğa ve rüzgâra karşı koyarak uçan bir güvercin

Keşke insanlarda bu kadar güçlü olabilseydi keşke.

 

-----------------------------------------

 

sen bu şiiri okurken

iş işten geçmiş olacak

gökyüzü simsiyah gece misali

bir kasırga etrafını saracak

 

gözüne toz gidecek ağlayacaksın

bir yürek ölümle barışacak

;) son sözü senin adın ;)

anlayacaksın

 

 

 

bu ikisii....canım...sen de benim bir ablamsın...diceksin bu kız delü midir nedirr??....evet ben çok sevdiğim bir ablam için delüyüm... :wub: karıştı belki ama...olsun iki şiir okumuş oldun sayemde...

:clover:

hmm..bide...zaman kötü zaman...değer verenlerimiz az bulunur... :) bulduğun zamanda....ne olursa olsun....sıkıca kavrıcaksın... :hug: öyle değil mi??...

  • Cevaplar 272
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:
özür dileyerek mi gelsem nee??....hiç konuşma fırsatımız olmadıı... :wub: ama siz duygu yüklü bir insansınız...bir şiir armağan edicem size....ve geçmişinizi unutmamanız dileğimle... :clover: anladığım birşeyler var sadece.....geri tepmek size gelen sıcacık yüreği.... :rolleyes: neyse ben şiirimi yazayım.... ;)

 

Bir güvercin hiç durmadan yorulmadan bıkmadan kanat çırpan

Gökyüzünde süzülüp dans eden bir güvercin

Şimdi karlar arasında bembeyaz biraz ürkek

Biraz üşümüş ama hala çok güçlü ve cesaretli

Bütün soğuğa ve rüzgâra karşı koyarak uçan bir güvercin

Keşke insanlarda bu kadar güçlü olabilseydi keşke.

 

-----------------------------------------

 

sen bu şiiri okurken

iş işten geçmiş olacak

gökyüzü simsiyah gece misali

bir kasırga etrafını saracak

 

gözüne toz gidecek ağlayacaksın

bir yürek ölümle barışacak

son sözü senin adın

anlayacaksın

bu ikisii....canım...sen de benim bir ablamsın...diceksin bu kız delü midir nedirr??....evet ben çok sevdiğim bir ablam için delüyüm... karıştı belki ama...olsun iki şiir okumuş oldun sayemde...

 

hmm..bide...zaman kötü zaman...değer verenlerimiz az bulunur... bulduğun zamanda....ne olursa olsun....sıkıca kavrıcaksın... öyle değil mi??...

 

Hoşgeldin güzel kelebek ;)

Ne iyi etmişsinde geldin ,sefalar getirdin.

 

Ne kadar güzel şiirler paylaşmışsın benimle inan çok mutlu oldum.

Hep gel olur mu? güzel yüreğine kapım her zaman açıktır bilesin.

 

Demişsin ya geçmişimizi unutmayalım diye,dilerim güzel ömrünün her dakikası unutmayı hiç istemiyeceğin güzelliklerle dolu olur.

 

uç , kanat çırp sevgilerine... ömründe yaşayabileceğin tüm güzellikleri yaşamak için biraz daha kanat çırp.

 

Yürekten sevgiler ......

 

 

schmetterling14tc.jpg

Gönderi tarihi:

Redblack.. :wub::clover: öyle içten..öyle samimisin ki..seni tanıdığım için çok mutluyum canım..alttaki şiir sana;

 

 

Bir Yusuf Masalı

 

başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız

bakıp başkasının başkayla kurduğu bağlantıya

aşka dair diyoruz ilk anı bu olmalı

ilk önce damarlarımızda duyuyor çağıltısını

uzak iklimlerin

kokusu gitmediğimiz şehirlerin önceden

bir baş dönmesiyle kabarıyor hafızamızda

sonra ayrılıklar düşüne dalıyoruz

bize ait olan ne kadar uzakta!

 

İsmet Özel

 

Gönderi tarihi:

Daha az seviyorum seni

 

Giderek daha az

 

Unutur gibi seviyorum

 

Azala azala

 

Aramızdaki uzaklığın karanlığında

 

Geceler kısalıp,gündüzler uzuyor böyle olunca

 

Daha az seviyorum seni

 

Kendini iyileştiren bir yara gibi

 

Daha az

 

Ve zamanla Sen geceyi tutuyorsun,ben nöbetini

 

Uzak dağ kışlalarında

 

Görmüyoruz birbirimizi

 

Usul usul sis iniyor

 

Kopmuş yollara

 

Işığı hafif,uykusu ağır koğuşlarda üzerini örtüyorum senin

 

Bir çığ gibi büyüyorsun rüyalarımda

 

Sevgilim, sevgilim

 

Yıldızları daha büyüktür bazı gecelerin

 

Nöbet kadar yalnızken öğreneceksin bunu da

 

Artık daha az seviyorum seni

 

Unutur gibi,ölür gibi daha az

 

Yeniden ödetiyorum kendime Onca aşkın öğretemediğini

 

Kolay değil

 

Yalnızca sevgilimi değil,evladımı da kaybettim ben

 

Kaç acı birden imtihan etti beni

 

Tek bir gece vardır insanın hayatında

 

Ömür boyu sürer nöbeti

 

Bu da öyleydi,İyi ol,sağ ol,uzak ol

 

AMA BİR DAHA GÖRME BENİ!

 

 

masal-bitti-13.jpg

Gönderi tarihi:

 

Yenildim, vazgeçtim beni sevmenden

Kalp kırık, yoruldum gitmelerinden

Sevmedin belki beni çok yürekten

Bil yeter,ben üzüldüm sen giderken

 

Ah!!!! ölür müydün beni biraz daha sevsen?

Mevsimsiz solmadım sararmadım mı ben ?

Tutmadın ellerimden,

Ben düşerken

Kaçmadın mı gitmedin mi sen

 

Ah!!! olmadım mı yanında sen çok yalnızken

Sarmadım mı seni kimseler sarmazken

İstedin vermedim mi her şeyimi

En derinden sevmedim mi ben

 

Gitsen de silsen de beni kalbinden

Yer etsen kendine yeni aşklarda

Tek gerçek dönmem ki verdiğim sözden

Tek aşksın hep duracak baş ucumda :wub::wub::wub:

 

kalkip-gittigin-yerde-sensizlik.jpg

 

Gönderi tarihi:

^_^;):DB):rolleyes::wub::blush::innocent::kiss::grin:

 

 

O bir yazardan çok yakın bir dost bir abla gibi... yakın bir arkadaş... o da benim gibi fazla hassas. belkide o yüzden anlatımlarında duygularımı,içtenliğimi,hassaslığımı bulabildiğim tek yazar. Yine bir çok cümlesinde hislerimi bulabildiğim bir yazısını paylaşmak istedim.

Bugün için .......

 

 

 

 

2000 yılıydı... Aynı tarihte buradaydım. Van'da. Van Gölü'nün kıyısında günlüğüme bir şeyler yazıyordum.

 

Filmin bitiminde başlayacağım yeni projelerden, gönül kırıklıklarından filan söz ediyordum olasılıkla...

 

Bugünden 3 yaş daha gençtim ya da çocuktum.

 

O yıl kötü gitmişti bir şeyler.

 

Umduğum gibi olmamıştı, hevesle başladıklarımın sonuçları.

 

Oysa o yıl benim olacak sanıyordum.

 

Hiç sevmiyorum artık "ooo bu yıl senin yılın olacak" cümlesini.

 

Her yıl, her yaş yeni bir şey öğreniyorum evet. O kötü giden yılın ardından da kaldı bir dolu izler.

 

"Demek ki" diye başlayan cümleler, o yılın tecrübeleri oldular.

 

Bugün benim doğumgünüm...

 

Az sonra bir dilek tutacağım. Her yıl olduğu gibi.

 

Çok şey var bir dileğe sığdırmam gereken.

 

Mesela, yakınımdakiler çok doğru bulmasa da endişeler içindeyim önümdeki yeni işler için.

 

Acaba olacak mı, acaba başarabilecek miyim, acaba tutacak mı?

 

Utanacak mıyım, yenilecek miyim, vazgeçecek miyim?

 

Yani başarı mı dilemeliyim?

 

Yetmez ki... Başarılı ve mutsuz olursam ne yapacağım?

 

Başarılı ve sağlıksız... Başarılı ve huzursuz... Başarılı ve sevgisiz... Başarılı ve sevimsiz... Başarılı ve...

 

Kapısından öteyi düşünmeyenler gibi olursam ne anlamı kalacak ....

 

Zor bir yazı bu...

 

İki yanı karanfilli dikdörtgen yaş pastalı günlerden ve kendime ancak bir haşlanmış yumurta hediye edebileceğim ama doğum

 

günlerimi çok önemsediğim yıllardan bugüne geldim.

 

 

Sevenler, sevmeyenler, katılanlar, yanlış bulanlar, okuyanlar, burun kıvıranlar, onaylayanlar, tanıdıklarım, hiç

 

karşılaşmadıklarım, ailem, siz, hepimizin doğumgünü kutlu olsun.

 

Hepiniz şimdi bir dilek tutun kendinize.

 

O dilek benim de olsun.

 

Bir dilek de hepimizin nefesi olsun.

 

Bir kapı ziline, bir telefon sesine, bir sıcak merhabaya, gelmese de "oradayım" diyene, sevip de kıymet verene, bir güler yüze,

 

sağlıkla biten her işe, yeni gelen her güne, bu coğrafyadaki her "güle", mertlere, koca yüreklilere, sevip de tüketmeyene,

 

dünya nimetlerine...

 

Şükürler olsun!

 

İclal Aydın

 

dugunpastasi.jpg

 

IMG_5233.0.jpg

Gönderi tarihi:

Büyüyorum

 

büyüdükçe,

sentetik zamanlara

kangren ayaklar bastım,

izi kaldı

ömrümün...

 

kara çaldılar yüzüme

bütün kara parçalarında

elbette

"afrika dahil"

parça başı çalışan

kiralık katildi zaman

 

gülüşüm sivas yangını

ağlarsam kızma...

ölmek bile

yakışıyor bazı adama...

 

Yılmaz Erdoğan

 

Doğumgünün kutlu olsun, sana en sevdiğim şiirlerden birini armağan ediyorum... Nice mutlu Yıllara... :wub:

Gönderi tarihi:
Büyüyorum

 

büyüdükçe,

sentetik zamanlara

kangren ayaklar bastım,

izi kaldı

ömrümün...

 

kara çaldılar yüzüme

bütün kara parçalarında

elbette

"afrika dahil"

parça başı çalışan

kiralık katildi zaman

 

gülüşüm sivas yangını

ağlarsam kızma...

ölmek bile

yakışıyor bazı adama...

 

Yılmaz Erdoğan

 

Doğumgünün kutlu olsun, sana en sevdiğim şiirlerden birini armağan ediyorum... Nice mutlu Yıllara... :wub:

 

 

 

sardunyam canım benim, çok teşekkürler.

 

sen bir tanesin.

 

çok seviyorum seni iyiki varsınnnn :flowers::flowers::kiss::kiss:

Gönderi tarihi:
Çabuk iyileş lütfen :(

 

 

canım ablam, bak geldim.....

 

tam iyileştim sayılmaz ama olsun yinede çok daha iyi sayılırım. üzülme tamam mı.

 

seni seviyorum ablaların ablası.

 

bitanem benim....... :hug::kiss::hug::kiss:

Gönderi tarihi:

 

 

şişşşş redblackkk kahvem orta olsun tamam mıııııı ?

 

 

:lol::D:P

 

sen anladın onu

 

kalbi melek kadar temiz olan arkidişim ;

 

hayatta hiç bir şeyin seni üzmesine izin verme ....

 

kaderde ne varsa o olur ..ama kaderde ne varsa o olacak deyipte hayatı boşlama ....

 

güzel günlerin sana gelmesini bekleme ,sen güzel günlere yelken açç emii.....

 

kısa sürede seni tanıdım çok temiz kalpli bir meleksin...hepte öyle kalacagına eminim....

 

 

sevgi ve saygılarımlan kaaan ____bebeto

Gönderi tarihi:

gül kendine

bak ne kadar güzelsin

gül kendine

dünya kadar güzelsin

aslında dünya sensin

her şey açık, her şey kolay

biter mi sandın dertlerin

yenilmesen hiç büyümezdin...

 

891_9129.JPG

Gönderi tarihi:

canım benim.. :wub: nasılsın görüşmeyeli...güzel yürekli..duygulu arkadaşım.. :hug:

 

HİÇ OLMAYACAK BİR GECE

 

Hiç olmayacak bir gecede

bir sokağı, sırılsıklam, yakalamak

bir ucundan, geçip gitmeksizin.

 

Kar ortasında donmuş bir güneş.

Büyük Sahra'da yürüyen buz dağları.

Kadife yüzeyli kaktüsler.

Düşlerde bile kalmamış.

 

Hiç olmayacak bir gece için

koştuğumuzda birbirimize,

yazıp yaşayamamaktı, biliyorduk

artık özlemleri bile

hak etmediğimizi.

 

Yarın sabah marketlere dolacak

insanlar, ellerinde

yazarkasaların fiş kusmukları.

Sonra bankalarda

teleişlemlerin mucizeleri başlayacak.

Paydos düdüğüyle işçiler,

gözlerinde üretimin parıltısı

ve ceplerinde

farkına varılmaksızın yitirilmiş

yaşamların kırıntılarıyla

tulumlarını asacaklar.

 

Hiçbiri, hiçbiri bilmeyecek,

hiç olmayacak bir gecede,

hiç geçilmeyecek bir sokağı

ıslak uçlarından yakalamanın

ne demek olduğunu.

 

Çünkü onlara

hiç anlatılmayacak.

 

Ahmet CEMAL

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Artık çok fazla giremiyorum foruma

:(

Ama çok özlüyorum :unsure::unsure:

Bugün fırsat bulunca azıcık uğrayayım dedim.

 

Bu sıralar en çok dinlediğim şarkının sözlerini paylaşmak istedim.

Hepinize kucak dolusu sevgiler......

 

:kiss::kiss::kiss::kiss::kiss:

 

eylulistanbul.jpg

 

 

hiçbir neden yokken,

ya da biz bilmezken tepemiz atmış

ve konuşmuşuzdur...

onca neden varken

ve tam sırası gelmişken

hiçbirşey yapmamış

ve susmuşuzdur...

aynı anda aynı sessiz geceye doğru

içim sıkılıyor demişizdir

aynı sabaha uyanırken

kimbilir

aynı düşü görmüşüzdür

olamaz mı?

olabilir.

 

onca yıl sen burada

onca yıl ben burada

yollarımız hiç kesişmemiş

şu eylül akşamı dışında

 

belki benim kağıt param,

bir şekilde, döne dolaşa

senin cebine girmiştir

belki aynı posta kutusuna,

değişik zamanlarda da olsa,

birkaç mektup atmışızdır

ayın karpuz dilimi gibi

batışını izlemişizdir deniz kıyısında

aynı köşeye oturmuşuzdur köhnede

belki de birkaç gün arayla

olamaz mı?

olabilir.

 

onca yıl sen burada

onca yıl ben burada

yollarımız hiç kesişmemiş

şu eylül akşamı dışında.

 

bostancı dolmuş kuyruğunda

sen başta ben en sonda

öylece beklemişizdir...

sabah 7:30 vapuruna

sen koşa koşa yetişirken,

ben yürüdüğümden kaçırmışımdır

aynı anda başka insanlara,

seni seviyorum demişizdir....

mutlak güven duygusuyla,

başımızı başka omuzlara dayamışızdır

olamaz mı?

olabilir.

 

onca yıl sen burada

onca yıl ben burada

yollarımız hiç kesişmemiş

şu eylül akşamı dışında

Gönderi tarihi:

333lalelg5pg.jpg

 

Forumu bırak artık msn'de bile konuşamıyoruz...

Şu TEMMUZ gelse ya.İnan iple çekiyorum :(:crying::hug:

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Heyyy çok meşgul cadı.Ben bekliyemicem temmuzu.Senin ve teyzemin şevkatine ihtiyacım var çünkü -_-

Tekirdağda hazırlıklar başlasın yakında İzmirli radya geliyor.Şöle bir koli kadar japon yapıştırıcısı alın.

Kırık döküklerimi onaralım beraber :P

Gönderi tarihi:
Heyyy çok meşgul cadı.Ben bekliyemicem temmuzu.Senin ve teyzemin şevkatine ihtiyacım var çünkü -_-

Tekirdağda hazırlıklar başlasın yakında İzmirli radya geliyor.Şöle bir koli kadar japon yapıştırıcısı alın.

Kırık döküklerimi onaralım beraber :P

 

 

ayyyy kıyamam ben sana bitanecik ablam benimmm. :hug:

 

koliyle japon yapıştırıcısı almaya gerek yok. ben yeterim senin kırık döküklerine merak etme sen :grin:B)

 

zaten bencede sen Temmuz'u bekleme... yani beklememelisin... kanımca yaniiii :P:stuart:

 

tabi karar senin yine de ;):lol::rolleyes:

Gönderi tarihi:

Redblackcim sen nerelerdesin.. :unsure: umarım keyfin yerindedir..gelmişken birde şarkı sözü bırakayım.. :)

 

Geldim yarım, kaldım yarım

Neydi, ne oldu şu tez canım

Ertelendim hayattan, sevdim yarım

Derken bugün olmazsa, olur yarın

 

Kendimden kaçak

Yarim keskin bıçak

Nerde bende o yürek

Yardan cayacak

 

 

Hep köşe bucak

 

Ben bu dünyayı anlayamadım

Niyetlendim de altından kalkamadım

Gönderi tarihi:
Redblackcim sen nerelerdesin.. :unsure: umarım keyfin yerindedir..gelmişken birde şarkı sözü bırakayım.. :)

 

Geldim yarım, kaldım yarım

Neydi, ne oldu şu tez canım

Ertelendim hayattan, sevdim yarım

Derken bugün olmazsa, olur yarın

 

Kendimden kaçak

Yarim keskin bıçak

Nerde bende o yürek

Yardan cayacak

Hep köşe bucak

 

Ben bu dünyayı anlayamadım

Niyetlendim de altından kalkamadım

 

 

canım diloşummmm :hug:

 

aylardır geçirdiğim en sakin iş günü diyebilirim (maşallah diimde nazar değmesin ;) )

 

hiç gelemiyorum foruma, ama sizi unuttum sanmayın sakın.

 

kucak dolusu sevgiler ve öpücüklerimi yolluyorum hepinize.

 

iyiki varsın diloşum. canım arkadaşım :flowers::flowers:

Gönderi tarihi:

En çok seni özledim ben.

Karşı komşunun sokağa çıkacağı zamanı beklemeni.

Her teyzeyi annen gibi sevmeni.

Sanki ayıpmış gibi kimselere söylememeni.

Ve o saçlı bebeği ilk gördüğündeki mutluluğunu.

Yağmurlu bir günde annenin elinden yediğin ekmeği.

Islanan sokaklara bakıp duygulanmanı.

Yaz akşamlarında oturduğun kaldırımı.

Seni bir kez daha görmek isterdim...

 

Hiç konuşmadan..

Uzun saçlı siyah beyaz haline..

Bir lokma boyuna..

Diz çöküp yere

Sımsıkı, ama çok sıkı sarılmak isterdim.

Gözyaşlarımı omuzlarına bırakıp,

Sana kim olduğumu söylemeden,

Ağlamak isterdim doyasıya.

Ağladığımı sana göstermeden

 

Seni çok özledim

Çok ama çok özledim

Çocukluğum!!!!!!!

Gönderi tarihi:

İçimizin karanlık odaları

 

 

 

 

Kimse girmesin oralara...

 

Kapıları büyük, ağır ve hep kilitli olsun...

 

Kimse görmesin o zavallı; korku ve endişe yüklü, büyümemiş, erken yaşlanmış yüzümüzü...

 

Eskimiş, sararmış, solmuş, üzeri eski çarşaflarla örtülmüş utançları...

 

Hataları, yalanları, pişmanlıkları, zamansızlıkları, zaafları...

 

Ortalama olma, ortalama yaşama, uzlaşma kaygılarımızı...

 

Vazgeçişlerimizi, kaçışlarımızı, kaçırdıklarımızı...

 

Yok saydıklarımızı, görmezden geldiklerimizi, es geçtiklerimizi...

 

Kimse! Kimse görmesin bütün bunları.

 

Anlatılamayan, anlatılmayacak olan, suskunlukla boyanmış bütün anıları...

 

Bir gün gelip ansızın açılıveren, o kimsenin onaramayacağı yaraları...

 

Bir kederi...

 

Hiç kimsenin orada olduğunu, orada öylece kalakaldığını hiçbir zaman anlayamayacağı...

 

Bir kalbin, açıklanması güç, çözümü imkânsız tekbaşınalığını...

 

Bir durum ki, su vermeyi unutmuş birileri...

 

Bir hal ki, istasyonun birinde hep "gelecek" treni bekleme sessizliği...

 

Kimse görmesin içimizdeki o karanlık odaları...

Yok saysınlar içimizdeki o çaresiz gölgeyi...

 

Kapıları kilitli kalsın hep...

 

Kapıları büyük olsun hep...

 

Zamanın durduğu, hatırlamanın koca bir çığı yerinden kopardığı...

 

Bütün bir ömrün en zavallı "toplamı"...

 

Karanlık odaların dört duvarına hapsedilmiş bir "unutkanlık"...

 

Uykuların arasında, bir şarkının ortasında, aynada, yağmurlu bir öğle sonrasında...

 

"Oradayım ben, bıraktığın yerde, o karanlıkta" diye fısıldayan...

 

Ah, kimse bilmesin o odalara bıraktıklarımızı...

 

Yüzleşmektir aslında en zoru, birinin o odanın kapısını açmasından sonrası...

 

Ne çökmüş meğer bir ömrün saklanan kısmı...

 

Eğer herkesin varsa bir karanlık odası,

 

O odanın aşkına bir dakikalık saygı duruşuna susmalı...

 

Susmalı...

 

Bir başka karanlık odaya karşı...

 

 

 

 

 

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.