Φ GoLGi_AyGiTi Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2005 "Yaşasaydım aranızda olacaktım.... Yaşasaydım sen ağlamayacaktın Anne. ***** bir kurşun anlımdan vurmasaydı, sizin gibi bayrak salacaktım meydanlarda omuz omuza yürüyecektik.. Tıpkı serin bir sabah her şey VATAN İÇİN diyerek dağlara yürüdüğümüz kardeşlerim gibi... Zonguldaklı teğmenim Metin gibi, Kayserili Kayhan gibi, Karamanlı İsmail gibi, Sivaslı İlhan gibi, Yozgatlı Erol gibi, Konyalı Batıkan Aydin gibi omuza omuza yürüyecektik VATAN için VATANIM içiiin..... ***** kurşun anlımdan vurmasaydı sana mektup yazacaktım Anneee.... Konyalı Aydin´ı anlatacaktım sana.. Annesi ellerine kına yakıp "Git Oğul" demiş, eğer o çapulcu sürüsünden korkarsan sütünü emeğimi haram ederim demiş...... Aydın korkmadı Annee. Dağlar soğuktu silahlar ellerimize yapışıyordu ama Aydın üşümedi Annee.... Vuruldu düştü yere, teğmenim yere baktı. Karamanlı vuruldu Bayrağa baktı teğmenim. Sivaslı vurulduğunda bir şahin göğe yükseldi..... Biz kan kardeşiydik Anneee ama can kardeşi olmak farklıydııı. Canımız Bayrakta birleşsin diye dağlara yürümüştük o sabah..Canlar BAYRAKTA birleşiyordu..... Anneee intikamım için mi sokaklardasın...Anneee çaresizliğinden dolayı böyle iki büklüm ağlamaktasın. Üzülme topraak kokulu Anneeeem üzülmeee..... Sen kabrime gel mezarıma gel ki melekler iniyor seni teselli için....Ben seni seyrediyorum doya doya yüzüne bakıyorum...Sende beni özleyince AY YILDIZI seyret.... Teğmenim Metin söz verdi Anneee....Kanınız Yerde Kalmayacak Dedi...Biiiz ölmedik Anne...ŞEHİTLER ÖLMEZ DERDİN ya Sen... Melekler arkadaşımız oldu. Sadece ben değil Trabzonluda burada...Aydın´ın elleri halen kınalı..... Anneee Teğmenim Metin´e de ki " Koca bir Şehit ordusu gök yüzünde nöbet tutuyor, elleri tetikte, gözleri BAYRAKTA, nefeslerini tutmuş bekliyorlar".... Bu topraklar tanır gökyüzü Şehitlerinin yere inişini, Çanakkale tanır, Kıbrıs semaları Şehit kokar Hala..... Teğmenim Metin´e de ki "Bekliyorlar 30 bin canın intikam saattiniiii"!!!..... Anneee ağlama dua et ve bekleeee.. Döneceğim serin bir sabah, ellerinden öpeceğim sende kurşunun girdigi yerden öpeceksin alnımdan öpeceksin(Alıntıdır) YORUMSUZ Alıntı
Φ karçiçeği_m Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2005 Çanakkale’de şehit mektupları Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Bir Şehid Mezadı adlı hazin bir hikayesi vardır. Kurtuluş Savaşı’nda şehid olan erlerin eşyalarının nasıl mezada konup satıldığını, topu topu bir küçücük bavula sığacak kadar olan bu şehid eşyalarını ailelerine göndermenin masraf ve zahmetini falan anlatır bu hikaye. Siz Anadolu’daki şu yoksulluğa bakın ki bir şehidin kurşun deliği açılmış bir kalpağı, altı delinmiş bir potini, eprimiş bir gömleği bile satılacak kadar değerli, öte yandan ailesi de onun parasına muhtaç olacak denli fakir. Peki ya satılmak üzere açılan bavuldan bir şehidin mektupları çıkarsa!.. Bir şehid ki her şeyi mezada çıkarılsa, mektuplarına asla değer biçilemez. Çünkü o mektuplarda yalnızca kan, et ve kemik kokusu değil, kocaman hasretlerin derin aşklarını yüklenmiş bir gönül vardır. O mektuplar ki kurşunların birbirini vurduğu, güllelerin havada göğüs göğüse geldiği cehennemî seslere sükunet verir, vatan aşkını hasretle anılan bir isme bağlayarak cesarete dönüştürür. Kalbinin üstünde böyle bir mektubu saklayan askerin, ‘vatanı için yapabileceği hangi fedakarlık’ vardır diye sorulamaz elbette; o hepsini sırayla yapar ve canını en son verir. Çanakkale Mahşeri’nden okuyalım: “Bu anda dışarda koşuşma başladı; eski askerler, “Saya geldi! Saya geldi!” diye birbirlerine bağırıyorlardı. (...) Binbaşı Abdülkadir, meraklı bakışlarını Binbaşı Lütfi’ye çevirince, o da bilgi vermek mecburiyetini hissetti. -Sai gelmiş. İzmir’in köylerinde dolaşır; askerlere gönderilecek mektupları, küçük emanetleri toplar, getirir; sahiplerine verir. Sırdaş olduğu için de sevgililer selamlarını ona emanet ederler. Bu da onun gelişini çok değerli yapar. Askerler etrafına toplanınca, Sai sağ elini heybenin bir gözüne soktu; bir mektup çıkardı ve bağırdı: Mehmet oğlu Kara Ali!?.. Değişik yerlerden sesler yükseldi: -Cennet-i A’lâ’da!.. -Mertebesine erdi!.. Mektubu heybenin diğer gözüne attı. Tekrar bir mektup çıkardı: -Alsancak’tan Hayati oğlu Salim! Kalabalığın arasından birisi elini uzatarak bağırdı: -Ver! Buradayım!.. Yanındaki asker, Salim’in sırtına hafif bir yumruk vurdu: -Kimden geliyor?!.. -Dur, hele zarfın arkasını okuyayım. Eline yeni bir mektup alan Sai, yüksek sesle bağırdı: -Kadir oğlu Hüseyin!.. Değişik yerlerden cevap geldi: -Şehit!.. -Şehit!.. Onu da diğer göze attı; bu kere işlenmiş bir mendil çıkardı: -Hasan oğlu Rafet!.. -?!.. Hiç ses çıkmayınca Sai tekrarladı: -Hasan oğlu Rafet!?.. Tanıyanı kalmamıştı. Sai’nin yüz hatları değişti. Gözleri dalan Binbaşı Abdülkadir karargaha girdi; onu takip eden Binbaşı Lütfi kapıyı örttü; ama az da olsa Sai’nin sesini hâlâ duyuyorlardı: -Musa oğlu Muharrem!..”(1) Tarihini bilmeyen milletler kendilerine efsaneler uydurur ve gitgide efsanelere sığınmaya başlarlar. Yukarıdaki satırlar henüz hatıra ve tarih iken derlendiği için bahtiyarız. Ya kaybolup gitselerdi!.. * Çanakkale anılınca kaybolup gitmesine gönlümüzün razı olmadığı bir de şiir var sırada. Binbaşı Mustafa Kemal’in de yer aldığı savaşa adanmış bir gazel bu. Sultan Reşad’ın yazdığı bir gazel. Heyecanla okuyalım: Savlet etmişdi Çanakkale’ye bahr ü berden Ehl-i İslâm’ın iki hasm-ı kavîsi birden Lakin imdâd-ı İlahî yetişip ordumuza Oldu her bir neferi kal’a-i pûlâd-beden Asker evladlarımın pîşgeh-i azminde Aczini eyledi idrâk nihayet düşmen Kadr-ü haysiyyeti pâmâl olarak etdi firar Kalb-i İslâm’a nüfûz eylemeğe gelmiş iken Kapanıp secde-i şükrâna Reşâd eyle dua Mülk-i İslâm’ı Huda eyleye dâim me’men (...Müslümanlara karşı iki kuvvetli düşman birlik olup Çanakkale’ye karadan ve denizden hü*** etmişlerdi...) (...Şükür ki Allah’ın yardımı yetişip ordumuzun her bir neferi çelik bedenli bir kale kesiliverdiler...) (...Nihayet düşmanlar asker evlatlarımın azimleri önünde diz çöküp aciz kaldıklarını anladılar da...) (...İslam’ın kalbine hançer saplamaya gelmişlerken, itibar ve şereflerini ayak altına atıp kaçtılar.) (Ey Reşad!.. Var, şükür secdelerine kapanıp ellerini duaya kaldır ve şu yakarıyı tekrarla: “Allah, bu İslam yurduna daima emniyet versin!” ) [ Alıntı
Φ made in turkey! Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 "Yaşasaydım aranızda olacaktım.... Yaşasaydım sen ağlamayacaktın Anne. ***** bir kurşun anlımdan vurmasaydı, sizin gibi bayrak salacaktım . . . Teğmenim Metin´e de ki "Bekliyorlar 30 bin canın intikam saattiniiii"!!!..... Anneee ağlama dua et ve bekleeee.. Döneceğim serin bir sabah, ellerinden öpeceğim sende kurşunun girdigi yerden öpeceksin alnımdan öpeceksin(Alıntıdır) YORUMSUZ bizimle paylaştığın için teşekkür ederim....... Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin. Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer, O ne müthiş tipidir, savrulur enkazı beşer. Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak. Kafa göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el ayak Vurulup, tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilal uğruna yarap ne güneşler batıyor. Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer. Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın. Mehmet Akif ERSOY Alıntı
Misafir DeLİ eMİn Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2005 güzel yazı... ölmüş birinin ağzından yazılmış bir yazı olsa olsa demogoji için yazılmıştır.. Alıntı
Φ DefectoR Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2005 ölmüş birinin ağzından yazılmış bir yazı olsa olsa demogoji için yazılmıştır.. orası öyle, ama işte aldanmak isteyenleri aldatabilecek bir yazı... dediğinde haklısın Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2005 teşekkürler golgi güzel yazı Alıntı
Φ sugar baro Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2005 UNUTMAYALIMKİ HER TÜRK BİR TEĞMEN METİN VE SÖZ VERİYORUZ KANINIZ YERDE KALMAYACAK. ŞEHİTLER ÖLMEZ VATAN BÖLÜNMEZ . BU BÖYLE BİLİNE............... Alıntı
Misafir DeLİ eMİn Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2005 DEMOGOJİ DERKEN BUNU KASTEDİYORDUM İŞTE BİRİLERİNİ BÖYLE KONUŞTURMAK İÇİN. Alıntı
Φ sugar baro Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2005 DEMOGOJİ DERKEN BUNU KASTEDİYORDUM İŞTE BİRİLERİNİ BÖYLE KONUŞTURMAK İÇİN. doğrudur ........... Alıntı
Φ sugar baro Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2005 DEMOGOJİ DERKEN BUNU KASTEDİYORDUM İŞTE BİRİLERİNİ BÖYLE KONUŞTURMAK İÇİN. DEMOGOJİ İSE BU, OLANLARI GÖRMEMİZ İÇİN BUNLARA İHTİYACIMIZ VAR. BÖYLE KONUŞMALARI DUYMAK İSTİYORSAN ŞEHİT CENAZELERİNE GİT,ORALARDADA DEMOGOJİ DERSİN.. Alıntı
Misafir MohiCaN Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2005 DEMOGOJİ İSE BU, OLANLARI GÖRMEMİZ İÇİN BUNLARA İHTİYACIMIZ VAR. BÖYLE KONUŞMALARI DUYMAK İSTİYORSAN ŞEHİT CENAZELERİNE GİT,ORALARDADA DEMOGOJİ DERSİN.. Şehit cenazelerinde bir tek ağlayan taraf vardır oda ateşin düştüğü yer!! geriye kalan ve slogan atanlarda bu tarz şeyler söyleyip kendi ideolojisinin propagandasını yapmasından başka bişey değildir. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2005 Türban üzerinden bazı akımlar siyaset yapıyordu, bu akımların karşısındaki akımlar da, bu akımların yaptıkları siyaset üzerinde karşı siyaset yapıyorlardı.. Arkadaşlar bari şehitlerin üzerinden herhangi birşey yapmayalım.. Ne siyaset ne demogoji yapalım.. Çünkü onlar öyle büyüklerdirki; bu foruma bile sığmazlar.. Bence onları hayırla yad etmeliyiz.. Cümlesinden Allah razı olsun.. Bizlerede bir şehitten şefaat düşer inşallah.. Saygılar... Alıntı
Φ sugar baro Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 Şehit cenazelerinde bir tek ağlayan taraf vardır oda ateşin düştüğü yer!! geriye kalan ve slogan atanlarda bu tarz şeyler söyleyip kendi ideolojisinin propagandasını yapmasından başka bişey değildir. ben bu ülkenin bir evladı olarak gördüklerimden ve yaşadıklarımdan sonra kendimi hep ateşin düştüğü yerde görüyorum... Alıntı
Misafir MohiCaN Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 ben bu ülkenin bir evladı olarak gördüklerimden ve yaşadıklarımdan sonra kendimi hep ateşin düştüğü yerde görüyorum... Evladını kaybeden bir annenin döktüğü gözyaşlarınımı döktün? Günlerce aylarca yemeden içmeden yasınımı tuttun? Üzerinden yıllarda geçse ona dair birşey görüp derin bir ah mı çektin? her yıl mezarının başına gidip ağıtlarmı yaktın ne yaptın söylermisin? ateşin düştüğü yer görülmez.. ancak hissedilir,yaşanılır... ateşin düştüğü yeri yaktığında ısrarcıyım.. kolay gelsin Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 Evet ateşin düştüğü yer yanar.. Diğer tarafa vursa vursa ısısı vurur.. Bir şehit ailesinin hislerini ancak başka bir şehit ailesi anlar..(tam manasıyla ama) Mohi de haklı.. Alıntı
Misafir alaTurka Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2005 Ilk basta Golgi cok güzel bir paylasim, tesekkürler... Ama sunuda söylemden gecemicem, biz toplumca ne kadar duygularimizin sömrürülmesine müsait bir halkiz? Bilmem farkindamisiniz, ama bu özellikle secimler sirasinda göze carpio... Karsilastirabilecegim ülke her zaman oldugu gibi Almanya... Burada partilerin gelcekle ilgili planlari konusulur, örnegin yeni vergi yasalari, saglik sisteminde degisikliler vb. fakat Tr ye baktigimda tüm secim kampanyalari ya milli ya dini duygulara hitap ederek prim yapmayi hedeflemekte... Bu tabiki Almanya da da yapilio, fakat ön planda her zaman partinin somut hedef ve planlaridir.... Bunun konuyla ne alakasi var dieceksiniz, ama bu yaziyi okudugumda aklima sehit ailelerinin sadece politikacilarin isine geldiginde anilmalari takildi kafama, ve dolayisiyle bu insanlarin cektigi acilari, caresizlikleri, ve yüreklilikleri ara sira diil SIK SIK anilmali.... Mutlaka ates düstügü yeri yakio, hic bir sey dindiremez evlat acisini... ama unutmayalim bu aileleri... elimizden hic birsey gelmiosa bile, saygiyla analim! Birde analim demisken aklima su Semra teyzenin oglu Ata geldi (topragi bol olsun), o aralar sehit mi diil mi, intihar mi diil mi derken sanirim bir iki hafta bu vakka konusuldu... Ata nin adi anilmadigi ne Magazin programi kaldi ana haber bülteni... Ve bu söz konusu sahis, sadece bir yarisma progarmina katilarak "ün" saldi.... Bu vatan ugruna yüzlerce asker sehit gidio bu memlekette ve birakin ana haber bülteninde yer almayi isimleri bile anilmio.... Siyaset adamlarinin evlatlari güzel güzel pasa pasa ABD lerde, Avrupalarda okurken, cogu yoksul, umutlarindan sevgilerinden baska biseyleri olmayan fakir fukara genc bu toprak icin kanini canini vermekte... ama anilmaya bile deger bulunmuyolar Cok duyarli, cok duygusal, cok iyinietli bir halkiz ya akli sira ama olumsuz seyleri görmemezlikten gelmekte üstümüze yok... 30 küsür senedir kac bin askerin cani feda edildi bu torpraklar icin hic bilmiorum ama her biri kat kat anilmaya deger... Her bir sehit annesinin elinden öpesim var... Alıntı
Φ sugar baro Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2005 Evladını kaybeden bir annenin döktüğü gözyaşlarınımı döktün? Günlerce aylarca yemeden içmeden yasınımı tuttun? Üzerinden yıllarda geçse ona dair birşey görüp derin bir ah mı çektin? her yıl mezarının başına gidip ağıtlarmı yaktın ne yaptın söylermisin? ateşin düştüğü yer görülmez.. ancak hissedilir,yaşanılır... ateşin düştüğü yeri yaktığında ısrarcıyım.. kolay gelsin [/quote bazı şeyleri anlamak için o dediklerini yaşamak gerekmez kaldıkı zaten yaşıyoruz ve bazılarımızda bunlara pirim veriyo..... SEN HAKLISIN KARDEŞİM YOLUN AÇIK OLSUN ALLAHA EMANET OLASIN Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 6 Aralık , 2005 kimse inkar edemezki bu ülkede şehitlerin kanı üzerinden politika yapanlar ve prim kazanmaya çalışanlar olmuştur. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.