Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 26 Ocak , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 26 Ocak , 2007 KÖRÜ KÖRÜNE YAŞAMAK... Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. "O olmazsa yaşayamam" demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin o'nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini... Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. "O benim" diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, ya da pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak... (Can Yücel' den) Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2007 Can Baba'nın en sevdiğim şiiridir bu yaa... Paylaşımınız için çok sağolun... Birde "Mare Nostrum"u vardır kendisinin, Deniz Gezmiş için yazmış... Bayılırım; MARE NOSTRUM En uzun koşuysa elbet Türkiyede de Devrim, O, onun en güzel yüz metresini koştu En sekmez lüverin namlusundan fırlayarak... En hızlısıydı hepimizin, En önce göğüsledi ipi... Acıyorsam sana anam avradım olsun, Ama aşk olsun sana çocuk, aşk olsun! Hayranıyımdır kendisinin... Saygılarımla... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 30 Ocak , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 30 Ocak , 2007 Hayat kendi telaşıyla akıp giderken, bu akıp giden hayatın arkasında duran bir yer, beni götüreceğin bir yer olmalı. Akan hayatın arkasında duran bir yer. Tüm telaşları, tedirginlikleri, korkuları, soruları sona erdiren bir yer. Akan hayatın arkasında ama ona ters, kendi yolunda akan bir yer. Başka hayatların yükünün taşınmayacağı, hissedilmeyeceği, başkalarının yargılarından, konuşmalarından, aklın rahatsız edici tüm sorularından, hesaplarından arınmış, sadece iki basit insanın durabileceği bir yer. Belki küçük penceresinden insanı ufkun ötesine geçiren sonsuz mavi manzarası ile kapısı kapalı küçük, mütevâzı bir oda. Her şeyin sanki kapalı kapının arkasında kaldığı bir oda. Soğuk aklın, hesapların, sorumlulukların, korkuların, tüm gürültülü konuşmaların o kapalı kapısının arkasında kaldığı oda. Beni götüreceğin yer, belki akan hayatın arkasında ve onun bildik tüm telaşlarına, hesaplarına kapısı kapalı bir oda, belki etrafındaki ağaçların arasından geçirilmiş teller üzerindeki küçük, renkli lambaları ile süslü, basit bir çay bahçesi, belki de radyodan gelen bir yaylı tambur sesi. Beni götüreceğin yer, bakışlardan, sorulardan, kendi sorularımdan da uzak, içimde koşturan yüzlerce atı dizginlemeden, sınırsız bahçelerde korkmadan koşturabileceğim bir yer olmalı. Kimsenin olmadığı bir yer, hiçbir engelin, sorunun ve soğuk aklın olmayacağı bir yer. Bazen kelimelerin değil, susmanın daha anlamlı olacağı, bir bakışın, duruşun, bir dokunuşun içimde mevsimler değiştirebileceği bir yer olmalı. Beni götüreceğin yer, basit, sıradan bir insan olacağım, hiçbir yükü içimde, kafamda hissetmeyeceğim, geçmişi sormayacağım, yarını merak etmeyeceğim, söyleyemediğim için boğuluyormuş gibi olduğum, boğazıma dizilmiş, söylenmemiş hiçbir sözcüğün kalmayacağı bir yer olmalı. Akıp giden hayatın arkasında, kapısı her şeye kapalı bir oda ve orada tüm korkuların, konuşmaların, akıl hesaplarının dışında bir yer beni götüreceğin yer. Belki de aldanıyorum. Beni götüreceğin yer, gerçekleşse belki güzel bir masal olabilecek bir yer. Ama olsun, insan bazen aldanmak da ister. Yaşanmayacak şeylerden, olmayan diyarlardan bahsetmek ister. _____________________________________________ BAHAR GİDERSAY/http://www.acikgazete.com/?newsid=14013&category=149. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 3 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 3 Şubat , 2007 .... ''Dev balinaların yumuşak valsini dinlemekten hoşlanırım İngiliz papatyalarının tatlı kokusunu tatmaktan Yeşil kumun mavimsi ayaklarıma dokunuşunu duyumsamaktan Hayaletlerin çelik rengini görmekten .. Mali köknarlarının tarihlerini okumaktan hoşlanırım Kokuları yakalamaktan Işın dalgalarını usulca okşamaktan Dipsiz şiirler yazmaktan...'' ______ Manon Baglin / ''Tüm duyularda'' adlı şiirinden... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 Karanlıkta Görmek Karanlık mağarandan bir ses şimdi kulaklarımda. Sarsıldım, irkildim, korktum!... Ama kaçmadım. Karanlığının en derininden bir sır verdin bana. Ve elimden bir şey gelebildi ancak. Yalnızca seni daha çok sevdim. .. Karanlıkta gezmeyi seversin sen. Öğle ışığıyla aydınlanmış şu manzaranın sığlığı batar sana. Parlak renkler başını döndürür, mideni bulandırır. Gölgeler uzadıkça rahatlarsın biraz.. Derinlik... Sonra yalnız siluetler... Ve görünmez olunca herşey... Gözlerinde gezen sonsuz karıncanın arasında kalır ya artıklar... Biliyorum sen asıl o zaman görürsün. İLOYD Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 Bugün Bütün Güzelliğim Üstümde... Bugün bütün güzelliğim üstümde Hep güzel şeyler anlatacağım size Hep güzel şeylerden söz edeceğim Ne güzel bir insanın sevmesi Çarpması bir yüreğin ne güzel Ne güzel çoşkusu şu çocuğun Yüzüne bakın hele, dinlesenize... Yağmurun yağması ne güzel Kanat çalması maviye bir kuşun Açması bir çiçeğin sevgiyle Ne güzel ah ne güzel... Görmek, duymak, yaşamak Kırkında çocuk olmak ne güzel Şiirler yazıyorum, şarkılar söylüyorum Sade sevgi üstüne, aşk üstüne Hem ne var bu dünyada sevgiden öte? Bütün insanlarını seviyorum dünyanın Ama bütün insanlarını Yüz kere, bin kere, yüzbin kere... Bugün bütün güzelliğim üstümde Daha ne söylesem bilmem ki size; Yüreğim kardeş yüreğinize... Bülent ÖZCAN Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ karbeyaz Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2007 Hayatı Çok Aradım hayatı çok aradım yanıp sönen ışıklar arasında bar köşelerinde konforlu otolarda lüks villalarda parke döşeli sokaklarda şatafatlı reklam tabelalarının arasında yada bir trende,bir uçakta bir gemide ben hayatı çırpınan bir kuşun kanadında rüzgardan savrulan bir ağacın yapraklarında kıyıları parçalayan met dalgalarında ben hayatı bir çocuğun gözbebeklerinde buldum ve ben hayatı bir seyyar satıcının avazında, ümitsiz seven bir sevgilinin kalbinde,bir gitarın tellerinde bir piyanonun tuşlarında ve ben hayatı bir ananın yüreğinde yaşadım Sebahattin Mertaslan paylaşım için teşekkürler ,inadına, hayatı içinden geldiğince kimseye zarar ermeden yaşamanız dileğiyle Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 15 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 15 Şubat , 2007 Sevgili karbeyaz'a yürekten teşekkürler... Yüreğinden geçen duyguların kelimelere dökülen kor sıcaklığına yelken olmasını bekliyoruz... Dost sevgilerimizle...[ ____________________________________________________________ Yüreğindeki Kırışıklıklar hadi dindirdin diyelim yüreğindeki fırtınaları sildin bütün izlerini yüzündeki gözyaşlarının alnındaki öpücüklerin ya saçlarındaki erimeyen karlar hadi gittin diyelim bitmez tükenmez yollara gördün bütün arka odalarını uzak kentlerdeki otellerin limanlardaki genelevlerin ya yüreğindeki silinmeyen kırışıklıklar hadi esridin diyelim dertten kederden zilzurna dolaştın bütün içki evlerini ara sokaklarına kustun soyundun anılarından çırılçıplak ya gözlerindeki ölü kuşlar... Sevgili Doğan Hayat'a (kırpı) yürekten sevgiler... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ frozen Gönderi tarihi: 15 Şubat , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 15 Şubat , 2007 Yüreğindeki Kırışıklıklar hadi dindirdin diyelim yüreğindeki fırtınaları sildin bütün izlerini yüzündeki gözyaşlarının alnındaki öpücüklerin ya saçlarındaki erimeyen karlar hadi gittin diyelim bitmez tükenmez yollara gördün bütün arka odalarını uzak kentlerdeki otellerin limanlardaki genelevlerin ya yüreğindeki silinmeyen kırışıklıklar hadi esridin diyelim dertten kederden zilzurna dolaştın bütün içki evlerini ara sokaklarına kustun soyundun anılarından çırılçıplak ya gözlerindeki ölü kuşlar... çok güzel bir şiir...teşekkürler paylaştığın için.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 16 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 16 Şubat , 2007 EN GÜZEL BEN ÖLÜRÜM!.. Böyle umut doluyken tepeden tırnağa Böyle seviyorken seni amansız Böyle değerliyken Böyle yüceyken sevda En güzel ben ölürüm K e s i n!.. Sevgili Bülent ÖZCAN’A sevgi ve saygılarımızla.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ karbeyaz Gönderi tarihi: 18 Şubat , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 18 Şubat , 2007 Sevgili karbeyaz'a yürekten teşekkürler... Yüreğinden geçen duyguların kelimelere dökülen kor sıcaklığına yelken olmasını bekliyoruz... Dost sevgilerimizle...[ ____________________________________________________________ Yüreğindeki Kırışıklıklar hadi dindirdin diyelim yüreğindeki fırtınaları sildin bütün izlerini yüzündeki gözyaşlarının alnındaki öpücüklerin ya saçlarındaki erimeyen karlar hadi gittin diyelim bitmez tükenmez yollara gördün bütün arka odalarını uzak kentlerdeki otellerin limanlardaki genelevlerin ya yüreğindeki silinmeyen kırışıklıklar hadi esridin diyelim dertten kederden zilzurna dolaştın bütün içki evlerini ara sokaklarına kustun soyundun anılarından çırılçıplak ya gözlerindeki ölü kuşlar... Sevgili Doğan Hayat'a (kırpı) yürekten sevgiler... insanın duyguları olmasa hissetmese güzellikleri,doğruyu,inancı,aşkı,sevgiyi,acıyı yaşanmaz belki böyle inadına,yelkenler düşmeden suya doğrulmalı ve önüne bakmalı insan,bir beyaz sayfa açarak yüreği sergilediğiniz için teşekkürler saygılarımla karbeyaz Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ sedelina Gönderi tarihi: 18 Şubat , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 18 Şubat , 2007 KÖRÜ KÖRÜNE YAŞAMAK... Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. "O olmazsa yaşayamam" demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. evet yaşanır,ama bu yaşam sadece nefes alıp vermek olur.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 18 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 18 Şubat , 2007 çok güzel bir şiir...teşekkürler paylaştığın için.. insanın duyguları olmasa hissetmese güzellikleri,doğruyu,inancı,aşkı,sevgiyi,acıyı yaşanmaz belki böyle inadına,yelkenler düşmeden suya doğrulmalı ve önüne bakmalı insan,bir beyaz sayfa açarak yüreği sergilediğiniz için teşekkürler saygılarımla karbeyaz ____________________________________________________________ " Bir küçük oğlancık ". Yazarı Helen Buckley , İrlanda'da Dublin Üniversitesi'nde öğretim üyesi. Hem çocuk edebiyatı üzerine, hem yetişkinlere seslenen çocuk pedagojisi üzerine sayısız çalışması var. Toplumsal çalışmalarda yoğunlaşmış, üretken bir yazar. Kendini çocuk haklarına, çocukların her tür şiddetten, baskıdan korunmalarına ve onların toplumsal bireyler olarak yetişmesine adamış... İşte şiir olarak yazdığı öykü: " Bir küçücük oğlancık bir gün okula başladı. Pek mi pek akıllıydı. Okulu da pek mi pek büyüktü. Ama akıllı çocuk sınıfına dışarıdan kestirme bir yol buldu. Buna çok sevindi. Artık okul ona kocaman görünmüyordu. Bir zaman sonra bir sabah Dedi ki öğretmen "Bugün resim yapacağız.." "Ne güzel" diye düşündü çocuk. Resim yapmayı çok severdi. Her şeyin resmini yapardı: Aslanlar, kaplanlar, tavuklar, inekler, trenler, gemiler. Mum boyalarını çıkardı ve çizmeye başladı. Ama öğretmen "Durun" dedi, "Henüz başlamayın!" Ve herkes hazır görünene dek bekledi. "Şimdi" dedi öğretmen, "Çiçek çizmesini öğreneceğiz". "Ne güzel" diye düşündü çocuk. Çiçek çizmeyi çok severdi. Ve en güzellerini yapmaya başladı: Pembe, mavi, kavuniçi mum boyalarıyla. Ama öğretmen "Durun" dedi. "Size nasıl çizileceğini göstereceğim". / Yeşil saplı kırmızı bir çiçek çizdi. "İşte" dedi öğretmen. "Şimdi başlayabilirsiniz". Küçük çocuk bir öğretmenin çiçeğine baktı Sonra kendi çiçeğine. Kendi çiçeğini daha çok sevdi Ama bunu söyleyemedi. Defterinde sayfayı çevirip Öğretmeninki gibi çizdi Kırmızı bir çiçek sapı yeşil... Bir başka gün Dedi ki öğretmen: "Bugün çamurdan bir şeyler yapacağız". "Ne güzel" diye düşündü çocuk. Çamurla oynamayı çok severdi Her şeyi yapabilirdi çamurla: Yılanlar, kardan adamlar, filler, Fareler, arabalar, kamyonlar. Başladı çamuru yoğurmaya / Ama öğretmen "Durun" dedi, "Henüz başlamayın!" Ve herkes hazır görünene kadar bekledi. "Şimdi" dedi öğretmen, "Bir çanak yapmayı öğreneceğiz". "Ne güzel" diye düşündü çocuk. Çanak yapmayı çok severdi. Ve başladı yapmaya Boy boy, şekil şekil çanakları. Ama öğretmen "Durun" dedi. "Size nasıl yapılacağını göstereceğim". Ve de gösterdi herkese bir büyük çanağın nasıl yapılacağını. "İşte" dedi öğretmen. "Şimdi başlayabilirsiniz". Küçük çocuk bir öğretmenin çanağına baktı Bir de kendi çanağına. Kendi çanağını daha çok sevdi Ama bunu söyleyemedi. Çamur topağını yuvarlayıp yeniden Yaptı öğretmeninki gibi derin bir çanak. Ve çok geçmeden Küçük çocuk öğrendi beklemeyi, izlemeyi, Ve her şeyi öğretmen gibi yapmayı. Ve çok geçmeden Başladı kendiliğinden hiçbir şey yapmamaya Ama birdenbire Taşınıverdiler başka bir eve, Başka bir şehirde Ve çocuk gitti başka bir okula. Bu okul daha da büyüktü öbüründen. Kestirme yolu da yoktu dışarıdan Büyük basamakları çıkmak Ve uzun koridorlardan geçmek gerekiyordu sınıfa kadar. Ve daha ilk gün Dedi ki öğretmen: "Simdi resim yapacağız". "Ne güzel" diye içinden geçirdi çocuk. Ve başladı beklemeye Öğretmenin, ne yapmasını söylemesini beklemeye. Ama öğretmen hiçbir şey söylemedi başladı sınıfta dolaşmaya. Küçük çocuğa gelince durup sordu: "Resim yapmak istemiyor musun?" "İstiyorum" dedi çocuk. "Ama ne resmi yapacağız?" "Ne resmi istersen" dedi öğretmen "Nasıl çizmeliyim?" diye sordu çocuk "Nasıl istersen" dedi öğretmen "İstediğim renk mi?" diye sordu çocuk. "İstediğin renk" dedi öğretmen, "Eğer herkes aynı resmi yaparsa ve aynı renkleri kullanırsa kimin neyi yaptığını ve neyin ne olduğunu nasıl anlarım ben?" "Bilmem", dedi çocuk. Ve başladı çizmeye: Kırmızı bir çiçek, sapı yeşil..." Hepinize sevgiler... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 24 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 24 Şubat , 2007 DESTİNA Dün gece sen uyurken İsmini fısıldadım Ve hayvanların korkunç Öykülerini anlattım Dün gece sen uyurken Çiçeklere su verdim Ve insanların korkunç Öykülerini anlattım onlara Dün gece sen uyurken Yüreğim bir yıldız gibi bağlandı sana İşte bu yüzden sırf bu yüzden Yeni bir isim verdim sana DESTİNA Sen öyle umarsız uyusan da bir köşede İşte bu yüzden sırf bu yüzden Yaşamdan çok ölüme yakın olduğun için Seni bu denli yıktıkları için DESTİNA Yaşamımın gizini vereceğim sana _________________________________________________________ Lale MÜLDÜR / 11. Altın Portakal Şiir ödülü sahibi Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 25 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 25 Şubat , 2007 . evet yaşanır,ama bu yaşam sadece nefes alıp vermek olur.. Yorum için teşekkürler sevgili sedelina... Sevgiler... _________________________________ KADİFE ŞAİRLER ölüyorlar kadife şairler... pazarların tozunda ve kulelerin sisinde gömülü gün geceye akıyor... güne gece... ölüm yaşama akıyor yaşam bilince... bilinç de akar / daha karar vermediler gitse odalarından / gitse odalarından birileri... Yalnızlık ve melankoli... heryerdeydiler... dönecek yerleri yok şimdi... _____________________________________________ Lale MÜLDÜR / 11. Altın Portakal Şiir ödülü sahibi... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 26 Şubat , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 26 Şubat , 2007 Biz ki acılar döneminden Ellerimizi kirletmeden geçtik. Direncim senin olsun, Sevgim senin olsun. _________________________ Şükran Kurdakul _________________________ Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 15 Mart , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 15 Mart , 2007 “Savaşa dur, savaşı durdur”. Hedefte İnsanlık War. Demek ki; süngülerin ucunda çocuk gülüşleri de sallanacak. Hedefte İnsanlık War. Demek ki; uçakları kadınlarımızın bedenine de pike yapacak. Hedefte İnsanlık War. Demek ki; tank paletlerinin altında aşkları da çiğneyecekler. Hedefte İnsanlık War. Demek ki; füzelerin menzili sıcak bir merhabaya da ayarlı. _________________________ Yazarı bilinmiyor _________________________ Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 DÜŞÜN Düşün... Yakasına çiçek taksın gülüşün. *** Düşün... Anlam kazansın görüşün. *** Düşün... Doğruya iyiye güzele Yönelmek olsun düşün. *** Düşün... İnsanlıkla örtüşsün görünüşün. *** Düşün... İşe yarasın yaşayışın ölüşün. *** Düşünmüyorsa bir kişi -Kara kara değil ak ak ama- İnsanlıktan düşün! Erhan Tığlı Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 KÖRÜ KÖRÜNE YAŞAMAK... Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. "O olmazsa yaşayamam" demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin o'nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini... Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. "O benim" diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, ya da pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak... (Can Yücel' den) Sevgili Dipnot Can Yücel in bu şiirini çok severim , görünce dayanamadım ve Can babadan bir şiirde ben eklemek istedim ÖZLEDİM SENİ.. özledim seni... ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir. beynimi uyuşturuyor özlemin... çok sık birlikte olmasak bile benimle olduğunu bilmenin bunca zamandır içimi ısıttığını yeni yeni anlıyorum Yokluğun, Hatırladıkça yüreğime saplanan bir sizi olmaktan çıkıp mütemadiyen bir boşluğa Sabahları seni okşayarak başlamaları aksamları her isi bir kenara koyup seninle baş başa konuşmaları özlüyorum; oynaşmalarımızı, yürüyüşlerimizi, sevimli haşarılığını, çocuksu küskünlüğünü... Nasılda serttin başkalarına karşı beni savunurken; ve ne kadar yumuşak bir çift kısık gözle kendini ellerimin okşayışına bırakırken Gitmeni asla istemediğim halde buna mecbur olduğunu görmek ve sana bunları söylemeden ''git artık'' demek ''beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa'' demek sana nede zor seni görmemek ve belki yıllar sonra karsılaştığımızda bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden... yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek.... CAN YÜCEL Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 Sevgili Dipnot Can Yücel in bu şiirini çok severim , görünce dayanamadım ve Can babadan bir şiirde ben eklemek istedim Ne kadar güzel bir şiir paylaşmışsın bizimle sevgili gelincik... Ne kadar güzel yapmışsın buraya uğramakla... Şiirinden dem aldık, yol aldık... Can Yücel ile paylaşımını onur saydık... Eline ve yüreğine sağlık.... Sevgi ve saygılarımla... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİDEM Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 **************** Yoruldun ağırlığımı taşımaktan Ellerimden yoruldun Gözlerimden, gölgemden Sözlerim yangınlardı Kuyulardı sözlerim Birgün gelecek, ansızın gelecek bir gün Ayak izlerimin ağırlığını duyacaksın içinde Uzaklaşan ayak izlerimin Ve hepsinden dayanılmazı bu ağırlık olacak.... Nazım HİKMET Sevgili DİPNOT... O kadar güzel bir sayfa olmuş ki.... Sevgiler.. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 ****************Sevgili DİPNOT... O kadar güzel bir sayfa olmuş ki.... Sevgiler.. Çok teşekkürler sevgili DİDEM... Sayfamızın güzelliğinden bahsediyorsunuz... Haklısınız sayfayı güzelleştiren şiir ve şairlerdir çünkü... Bu düşünceniz birdan Bana bir şairimizin (Özdemir Asaf) güzel bir sözünü hatırlattı... 'İnsanlar,gelmeleriyle yanlızlıklarını dağıtanları severler.Gitmeleriyle kendilerini yalnız bırakanlara AŞIK OLURLAR!..:' der ve gerçekten de bu sayfada özde siz dostlarla bunu yakalama adına oluşturulmuş bulunmaktadır... Ki sizi de burada görmek çok güzel ve paylaşımlarınızı büyük bir keyifle bekliyeceğiz... Sevgiyle, umutla, güzelliklerle ve şiir dolu kalın... Sevgiler... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir redblack Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 Sevgili karbeyaz'a yürekten teşekkürler... Yüreğinden geçen duyguların kelimelere dökülen kor sıcaklığına yelken olmasını bekliyoruz... Dost sevgilerimizle...[ ____________________________________________________________ Yüreğindeki Kırışıklıklar [/size] gerçekten çok güzel bir paylaşım... teşekkürler Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir Süper Kız Çocuğu Özo Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 KÖRÜ KÖRÜNE YAŞAMAK... Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. "O olmazsa yaşayamam" demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin o'nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini... Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. "O benim" diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, ya da pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak... (Can Yücel' den) Ne Güsel Anlatılmış Bu Şiirde Yaşanmışlıklar Fazla Söze Gerek Yok Sanrım Şiir konuşturuyo kendinii Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.