Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 18 yıl bak atının terkisine de atmış gözleri şaşı gelini mor kaftanlara sarmış haspam odun gibi belini ah verin elimede kırayım cadının derisi kara elini seni gibi dilleri fitne fücür kıyametin gelsin sen o alacası içinde fesatla hangi günü gün edicen ah o kaditin üstünede birde atlas yorgan sericen amanın amanın yansın ocağın barkın utansın ağan emmin her bir yerine kırmızı kınalar yaksın varsın bize vursun felek ne çeyiz düzdüm emek emek Allah bildiği gibi yapsın banane banane onu alma beni al şuan bunu dinliyorum çok tatlı bir şarkı bu ya, ağan emmin her bir yerine kırmızı kınalar yaksın...
Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 18 yıl Icimi okuyorsun,ya da beni taniyorsun mu diyeyim? Cok severim bu sarkiyi,hatta butun klasik sanat musikisi eserlerini..en guzel sekilde onlar anlatiyor sanki hisleri,gercek duygularla yapilmis olsalar gerek.. tabii artık büyük ölçüde tanıyorum seni..o hüzünlü tarafını...duygusallığını...canım benim ..bu şarkıyı çok sevdiğini de biliyorum çünkü bu şarkının son kısmını bi yere yazmıştın bi vakitler.. çok haklısın leylacım..bu şarkı sözleri..bu besteler.. gerçek duygularla yapılmış..ondan eskimiyorlar..günümüz şarkıları da günümüz aşklarını yansıtıyor..bir iki dinlemede sıkılıyor insan...derinlemesine hiçbir duygu içermiyor çünkü
Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 18 yıl boyle de nisbet olmaz ki seni gidi zalim yar e,boyle de kismet olmaz ki seni gidi hain yaar evet cok tatli ablacim,o gelini gozumde canlandirabiliyorum
Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 18 yıl tabii artık büyük ölçüde tanıyorum seni..o hüzünlü tarafını...duygusallığını...canım benim ..bu şarkıyı çok sevdiğini de biliyorum çünkü bu şarkının son kısmını bi yere yazmıştın bi vakitler.. çok haklısın leylacım..bu şarkı sözleri..bu besteler.. gerçek duygularla yapılmış..ondan eskimiyorlar..günümüz şarkıları da günümüz aşklarını yansıtıyor..bir iki dinlemede sıkılıyor insan...derinlemesine hiçbir duygu içermiyor çünkü Evet yazmistim degil mi? Senin bunu anlayabilmen senin de oyle oldugun,hassas,duygulu..hatta biraz icli oldugun anlamina gelir.Ama bence sen ayni zamanda guclusun de Sarkilara aynen katiliyorum,zaten dinler dinlemez insanda biraktigi duygudan anlasiliyor,hangi duyguyla yapildigi..
Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 18 yıl o gelini gözümün önüne getirince korktum ayol, o nası bir gelin öyle
Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 18 yıl FİNCAN TAKIMI Yırtık pırtık paltolar giymiş iki çocuk kapımı çaldılar: "Eski gazeteniz var mı bayan?" Çok işim vardı. Önce hayır demek istedim ama ayaklarına gözüm ilişince sustum. İkisinin de ayaklarında eski sandaletler vardı ve ayakları su içindeydi. "İçeri girin de, size kakao yapayım" dedim. Hiç konuşmuyorlardı. Islak ayakkabıları halıda iz bırakmıştı. Kakaonun yanında reçel, ekmek de hazırladım onlara, belki dışarıdaki soğuğu unutturabilir, azıcık da olsa ısıtabilirdim minikleri. Onlar şöminenin önünde karınlarını doyururken ben de mutfağa döndüm ve yarıda bıraktığım işlerimi yapmaya koyuldum. fakat oturma odasındaki sessizlik dikkatimi çekti bir an ve başımı uzattım içeriye. Küçük kız elindeki boş fincana bakıyordu... Erkek çocuğu bana döndü "Bayan, siz zengin misiniz?" diye sordu. Zengin mi? "Yo hayır!" diye yanıtlarken çocuğu,gözlerim bir an ayağımdaki eski terliklere kaydı. Kız elindeki fincanı tabağına dikkatle yerleştirdi ve "Sizin fincanlarınız, fincan tabaklarınız takım" dedi. Sesindeki açlık, karın açlığına benzemiyordu. Sonra gazetelerini alıp çıktılar dışarıdaki soğuğa. Teşekkür bile etmemişlerdi ama buna gerek yoktu. Teşekkür etmekten daha öte bir şey yapmışlardı. Düz mavi fincanlarım ve fincan tabaklarım takımdı.Pişirdiğim patateslerin tadına baktım. Sıcacıktı patatesler, başımızı sokacak bir evimiz vardı, bir eşim vardı ve eşimin de bir işi... Bunlar da fincanlarım ve fincan tabaklarım gibi bir uyum içindeydi. Sandalyeleri şöminenin önünden kaldırıp, yerlerine yerleştirdim. Çocukların sandaletlerinin çamur izleri,halının üzerindeydi halâ. Silmedim ayak izlerini. Silmeyeceğim de. Olur unutuveririm ne denli zengin olduğumu...
Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2007 18 yıl Evet yazmistim degil mi? Senin bunu anlayabilmen senin de oyle oldugun,hassas,duygulu..hatta biraz icli oldugun anlamina gelir.Ama bence sen ayni zamanda guclusun de Sarkilara aynen katiliyorum,zaten dinler dinlemez insanda biraktigi duygudan anlasiliyor,hangi duyguyla yapildigi.. bilmem..güçlü olmak zorundayız..ama ne kadar güçlüyüm..inan bunu bilmiyorum canım... bugünde Sezen'den bir şarkı yolluyorum sana..eminim seveceksin .. Bende hiç tükenmez bir hayat vardı Kırlara yayılan ilkbahar gibi Kalbim hiç durmadan hızla çarpardı Göğsümün içinde ateş var gibi Başını göğsüme sakla sevgilim Güzel saçlarında dolaşsın elim Bir gün ağlayalım bir gün gülelim Sevişen yaramaz çocuklar gibi Hissedince sana vurulduğumu Anladım ne kadar yorulduğumu Sakinleştiğimi durulduğumu Denize dökülen bir pınar gibi.. Sözün şiirlerin en mükemmelidir Senden başkasını seven delidir Yüzün çiçeklerin en güzelidir Gözlerin bilinmez bir diyar gibi
Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2007 18 yıl Lilac,cok guzel ve etkileyici bir oyku,cok tesekkur ederim canimm Dilosum,sevmem mi bu sarkiyi,mirildanarak okudum.. ne guzel anlatiyor....
Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2007 18 yıl leylacım nasılsın bugün cancağızım, gül tomurcuğum kısss bööööler kovalasın seni
Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2007 18 yıl bana gul tomurcugum yazan ellerini severim cok iyiyim,sen de iyi misin?gunluk booolesmemizi seyapalim di mi,bööööö
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl leylamm,ablamm,gülümm... özledimmm senii RÜYALARIM OLMASA Yıldızlara baktırdım, fallara çıkmıyorsun, Seni görmem imkânsız rüyalarım olmasa. Pencereden bakmıyor, yollara çıkmıyorsun; Seni görmem imkânsız rüyalarım olmasa... Zor mu geldi kalbinde bana sevgi saklamak? Yakıp gittiğin yeri dönüp bir kez yoklamak? Değil sabaha kadar seni öpüp koklamak, Seni sarmam imkânsız rüyalarım olmasa... Sevmesem özler miyim seni can pahasına? Ne olur bir fırsat ver, beni bir daha sına. Adını söyleyemem, senden bir başkasına; Seni sormam imkânsız rüyalarım olmasa... Düşlerimde incitsem günlerce uyuyamam, Sana değil, saçının bir teline kıyamam. Yıllar sonra dönsen de nerde kaldın diyemem; Seni kırmam imkânsız rüyalarım olmasa... Yalvarırım mektup yaz, beş dakkanı ayır da, Su serp yanan sineme sağlığını duyur da, Yaban gülü gibisin, dağda, kırda, bayırda; Seni dermem imkânsız rüyalarım olmasa... Cemal Safi
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl leylamm,ablamm,gülümm... özledimmm senii RÜYALARIM OLMASA Yıldızlara baktırdım, fallara çıkmıyorsun, Seni görmem imkânsız rüyalarım olmasa. Pencereden bakmıyor, yollara çıkmıyorsun; Seni görmem imkânsız rüyalarım olmasa... Zor mu geldi kalbinde bana sevgi saklamak? Yakıp gittiğin yeri dönüp bir kez yoklamak? Değil sabaha kadar seni öpüp koklamak, Seni sarmam imkânsız rüyalarım olmasa... Sevmesem özler miyim seni can pahasına? Ne olur bir fırsat ver, beni bir daha sına. Adını söyleyemem, senden bir başkasına; Seni sormam imkânsız rüyalarım olmasa... Düşlerimde incitsem günlerce uyuyamam, Sana değil, saçının bir teline kıyamam. Yıllar sonra dönsen de nerde kaldın diyemem; Seni kırmam imkânsız rüyalarım olmasa... Yalvarırım mektup yaz, beş dakkanı ayır da, Su serp yanan sineme sağlığını duyur da, Yaban gülü gibisin, dağda, kırda, bayırda; Seni dermem imkânsız rüyalarım olmasa... Cemal Safi Kiss,canim minem,ben de cok ozledim,nirlerdesin sen bakim? Ben bunun sarkisini da pek bir severim,Zekai Tunca soyler hani,tesekkur ederim birtanem
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl sen, ben, biz........ dünya, evren, herşey biziz.... ben yokum sen yok..... dünya yok yok evren... her şey boş sen katıl bana.. dert yok... tasa yok yumote
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl Katıldım gıttı..dert tasa yokmus hem de..gecenın bu saatınde bu yuzden burdayım zati,dertten tasadan kactım. Hersey bızız yumotem
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl çiçek bıraktım kıss bu akşam kapına, şiirler tükenmiş bu aralar
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl valla mı? Neyse ben uyuyor numarası yapayım kıs ablacım,hem cok güzel,hem cekırdeği de var sanırsam,cıfte guzellık..tesekkür ederim
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl sen uyu uyu, numaradan tabiki, valla şaka bir yana iyiki burdasın ya yalnız değilim sayende, canımsın... evet çekirdeği de var, ama bir tane daha vereyim bari hazır uyurken sen...
Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2007 18 yıl iyi ki burdayım,iyi ki uyuyorum ve iyi ki sen de burdasın ki iki cicegim oldu bu saatlerde girmiyordum pek ama güzel de oluyormuş mutluluk perısı,sen de benim canımsın
Gönderi tarihi: 12 Şubat , 2007 18 yıl sen uyurken bir şiir buldum tükenen şiirlerden yani tükenen duygulardan sıyrılmayı başarmış bir şiir... Ayrılık da Bitmeli Sevgilim, Sana sevgilim diyorum. Ayrılık da sevdaya dahil Ayrılanlar hala sevgili Dediği gibi İlhan'ın. Sevgilim, sana sevgilim diyorum, bir daha hiç demeyeceğim içindir belki. Ayrılmamız neyi değiştirecek, ayrılık yüreğimden silip atabilir mi seni derdin. Kimbilir.. Bu sana son yazışım. Sözcüklere yüklemeye çalıştığım duygularım, beyaz kağıtların keskin kenarlarıyla nasıl da parçalanıyor böyle. İlk kez yazmak böyle zor, anlatmak bu kadar olanaksız. İçimde çağıldayan herşeyin, sana doğru aktığını duyupta bunu anlatamamak.. Ne acı. Oysa, seni her düşündüğümde, sesim, zamanın ve mekanın olmadığı görünmeyen ince ipeksi bir yolda ilerleyip kulaklarına akmadı mı. Her düşündüğümde seni, yapmam gereken sadece izlemekti. Ruhumun sana akışı, o hızlı ama bir o kadar yavaş, delice ama bir o kadar sakin, coşkuyla ama nasıl huzurlu bir çağlamaydı onların hepsi. Hemen duyardın, büyük kalabalıklarda, iki kişilik yalnızlıklarda, yada gözlerin maviliklere kilitlenmiş.. Duyardın. Hala duyuyorsun. Şimdi, şuan, seninle konuşurken, ruhunda geziniyorum yine. Baktığın yerden uzaklaşan bakışlarını, o kimselere hissettirmediğin bir anlık dalgınlığı, sadece anın yakaladığı o ince sızıyı.. Kapa gözlerini.. Sen hep duyacak mısın beni, ben hep anlatacak mıyım. Bilmiyorum. Ama, madem ayrılanlar hala sevgili, ayrılanlar hala sevdalı, bu ayrılıkta bitmeli.. Ayrılık.. Ne çok korkardık bu sözcüğe yüklenen anlamdan. Oysa şimdi anlıyorum ki, ayrılığın kendisi değil, ayrılmakmış asıl zor olan. Ayrılmayı başarana kadar yaşanılanlar, o kanatan acıtan korkulu bekleyişler.. O kopuşu yaşamak, artık başka biri değil, sen olan o varlığı olduğu yerden çıkarmaya çalışmak, ağlayarak git artık içimden diyebilmek, ama daha derken pişman olup hayır kal ne olur diye yalvarmak.. Ne kadar zordu mabel.. Öyle içimdeydin ki, seni ordan çıkarmak kendimi paramparça etmek demekti. Ayrılık.. O kanlı zafer.. Şimdi paylaştığımız işte bu. İçimizde o boşluğun büyük acısı yüzümüzde birbirimizin kanı var hala.. Sevgilim, Sevgilim diyorum son kez sana. Bir daha demiyeceğimdendir bu, ve bir daha yazmayacağımdan. Ayrılık da bitmeli..
Gönderi tarihi: 12 Şubat , 2007 18 yıl Kiss,canim minem,ben de cok ozledim,nirlerdesin sen bakim? Ben bunun sarkisini da pek bir severim,Zekai Tunca soyler hani,tesekkur ederim birtanem çoook meşgüldümm bu aralar cnmm giremedimm fazla... bnn dee senii çookk ösledimm bee ablacımm... beğendiysenn çoook sevindimm güselimm.. kendinee ii bakk cicimm
Gönderi tarihi: 12 Şubat , 2007 18 yıl canımın içi defterime yazdığın şiir o kadar güzel ki..hani Behçet Necatigil'den olan...bayıldım Vücud ikliminin sultanısın sen Efendim derdimin dermanısın sen Bu cism-ü natüvanın canısın sen Efendim derdimin dermanısın sen...
Gönderi tarihi: 12 Şubat , 2007 18 yıl sen uyurken bir şiir buldum tükenen şiirlerden yani tükenen duygulardan sıyrılmayı başarmış bir şiir... Ayrılık da Bitmeli Sevgilim, Sana sevgilim diyorum. Ayrılık da sevdaya dahil Ayrılanlar hala sevgili Dediği gibi İlhan'ın. Sevgilim, sana sevgilim diyorum, bir daha hiç demeyeceğim içindir belki. Ayrılmamız neyi değiştirecek, ayrılık yüreğimden silip atabilir mi seni derdin. Kimbilir.. Bu sana son yazışım. Sözcüklere yüklemeye çalıştığım duygularım, beyaz kağıtların keskin kenarlarıyla nasıl da parçalanıyor böyle. İlk kez yazmak böyle zor, anlatmak bu kadar olanaksız. İçimde çağıldayan herşeyin, sana doğru aktığını duyupta bunu anlatamamak.. Ne acı. Oysa, seni her düşündüğümde, sesim, zamanın ve mekanın olmadığı görünmeyen ince ipeksi bir yolda ilerleyip kulaklarına akmadı mı. Her düşündüğümde seni, yapmam gereken sadece izlemekti. Ruhumun sana akışı, o hızlı ama bir o kadar yavaş, delice ama bir o kadar sakin, coşkuyla ama nasıl huzurlu bir çağlamaydı onların hepsi. Hemen duyardın, büyük kalabalıklarda, iki kişilik yalnızlıklarda, yada gözlerin maviliklere kilitlenmiş.. Duyardın. Hala duyuyorsun. Şimdi, şuan, seninle konuşurken, ruhunda geziniyorum yine. Baktığın yerden uzaklaşan bakışlarını, o kimselere hissettirmediğin bir anlık dalgınlığı, sadece anın yakaladığı o ince sızıyı.. Kapa gözlerini.. Sen hep duyacak mısın beni, ben hep anlatacak mıyım. Bilmiyorum. Ama, madem ayrılanlar hala sevgili, ayrılanlar hala sevdalı, bu ayrılıkta bitmeli.. Ayrılık.. Ne çok korkardık bu sözcüğe yüklenen anlamdan. Oysa şimdi anlıyorum ki, ayrılığın kendisi değil, ayrılmakmış asıl zor olan. Ayrılmayı başarana kadar yaşanılanlar, o kanatan acıtan korkulu bekleyişler.. O kopuşu yaşamak, artık başka biri değil, sen olan o varlığı olduğu yerden çıkarmaya çalışmak, ağlayarak git artık içimden diyebilmek, ama daha derken pişman olup hayır kal ne olur diye yalvarmak.. Ne kadar zordu mabel.. Öyle içimdeydin ki, seni ordan çıkarmak kendimi paramparça etmek demekti. Ayrılık.. O kanlı zafer.. Şimdi paylaştığımız işte bu. İçimizde o boşluğun büyük acısı yüzümüzde birbirimizin kanı var hala.. Sevgilim, Sevgilim diyorum son kez sana. Bir daha demiyeceğimdendir bu, ve bir daha yazmayacağımdan. Ayrılık da bitmeli.. Canim ablam..ustune pek birsey soyleyemeyecegim,cok anlamli oldu.. tesekkur ederim,birtanesin canımın içi defterime yazdığın şiir o kadar güzel ki..hani Behçet Necatigil'den olan...bayıldım Vücud ikliminin sultanısın sen Efendim derdimin dermanısın sen Bu cism-ü natüvanın canısın sen Efendim derdimin dermanısın sen... hele senin..bu ne guzel bir siir,sarki mi yoksa?ah bu asil,nazik,saygili asklar,siirler..ne guzeller degil mi,iste bu yuzden Calikusu sevgimiz sanirim ve o donemlerde yasamis olmayi istemem..tesekkur ederim canim arkadasim
Gönderi tarihi: 13 Şubat , 2007 18 yıl Elimde olsa bu dünyayı küçümserdim İyisine de kötüsüne de yuh çekerdim Daha doğrusu bu aşağılık yere Ne gelirdim ne yaşardım ne ölürdüm
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.