Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Ortadoğu- Taylan Sorgun

AKP'nin Beşinci Yılı

AKP'nin beşinci kuruluş yılı AKP'de kutlanmaktadır. İktidarda AKP Hükümeti vardır. TBMM'de Grup çoğunluğu AKP'dir. Peki şimdi Türkiye hangi siyasi ve iktisadi sorunları yaşamaktadır? Özeti şudur:

 

1- Çiftçi perişandır. Tarım ürünleri ihracatının yerini Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer'in de açıkladığı gibi tarım ürünleri ithalatı almıştır. Bu Türk tarımının milyarlarca dolarlık kaynağının yabancı tarım dünyasına aktarılması demektir.

 

2- Endüstri ve finansal yapı süratle yabancılaşmaktadır. Bu da endüstri kaynaklarının yabancılara aktarılmasını getirmektedir.

 

3- Dış talep ve yapılan siyasi ve iktisadi hatalarla Türkiye Osmanlı İmparatorluğu'nun çöktürülüş dönemindeki Kapitülasyonlara yeniden döndürülmektedir.

 

4- Esnaf, emekli, memur, işçi perişandır. Türkiye ve toplum süratle fakirleşmektedir.

Kıbrıs ve haritalar...

 

5- Türkiye'nin Kıbrıs politikası çökmüştür. Önemli hatalar yapılmıştır. KKTC'de artık Türk köylerine Rumca isimler verilmesi dönemi başlamıştır. Türkiye üzerindeki yeni emperyalist haritalar açıkça çizilmektedir. Bu haritalar artık yabancıların resmi organlarında da yayımlanmaktadır.

 

6- O haritaları çizenlerin "ortaya çıkardıkları PKK terörü" faaliyettedir.

 

7- Danıştay'a yapılan kanlı saldırının arka planı ortaya çıkmıştır. Kimi çevrelerce o saldırıyı başka çevrelerin üzerine yıkmak siyaseti de böylece iflas etmiştir. O saldırının nedenleri geçtiğimiz günlerde Orgeneral Sarıışık'ın yaptığı açıklamada da yer almıştır.

 

Tiko paraya satmak ve Yunus Nadi.

 

Şimdi dikkat: AKP Hükümeti döneminde, Cumhuriyet/in ilanından sonra Cumhuriyetin millileştirdiği ne kadar Milli Endüstri kuruluşu varsa hepsi tek tek satılmaktadır. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan bir süre önce yaptığı bir açıklama ile 'Tiko paraya ne varsa satarım" demişti. Bu hatalı beyan aynı zamanda AKP Hükümeti'nin iktisadi hatalı siyasetinin de esasıdır. Maliye Bakanı Unakıtan'ın öteki beyanlarından birisi de "Sümerbank'ın adını da tarihten siliyoruz" olmuştu. Sümerbank Cumhuriyet’in milli endüstrilerindendir. Onun şehitlerinin başında Kalpaklı Kuvvacı yazar Yunus Nadi Bey gelmektedir.

 

Tarihin şahidi...

 

Sümerbank bir örnektir. Burada sözü Yunus Nadi Bey'e bırakalım. Yunus Nadi Bey Mayıs 1936 tarihli yazısında Sümerbank'ın kuruluşlarından söz ettikten sonra, "Kayseri fabrikasında Türk işçiliğinin hizmetleri görülmektedir. Gençlerimiz orada çalışmaktadırlar. Geçmişte kapitülasyon zincirleri hareketimize mani olmuş o tarihten itibaren endüstri sükut ettikçe mevcut çalışanlar hadiselerin kahrı altında ezilerek ve yok olarak memleketimizde endüstri adeta unutulacak hale gelmişti." demektedir. Yunus Nadi Bey'in bu tarih şahitliği ile bugünü yan yana koyunuz. Kararı siz veriniz.

 

Siyasi iktidar çökerken...

 

AKP Hükümeti'nin siyasi ve iktisadi, dış politika hataları siyasi iktidarı çöküşe doğru süratle götürmektedir. Uçak sert bir iniştedir. Siz bakmayınız kim "maksada matlup" kamuoyu yoklamalarına. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ilk zamanlar meydanlarda "Artık zam var mı" diye sormuş sonra cevap vermiştir: "Artık zam yok..." Peki artık bu sesler varmıdır? Yoktur.

Gönderi tarihi:

Neden şaşırdınki sardunyam? Daha şaşıracağınız başka şeylerde var. Bu hükümetin halk için yaptığı bir icraat görülmedi. Ortadirek bile yokedildi. Daha ne olmasını bekliyorsunuzki?

 

Kadrolar'a bile 60,000 imam yerleştirilmişse,varın gerisini siz düşünün. İmamların yönetiminde'ki bir ülke'de yaşıyoruz. Gün ola,harman ola... Bekleyip görelim,neler olacak???

Gönderi tarihi:

ben şaşırmadım sayın seyrekler :)

 

hiç bir zaman güven duymadım akp ye, sadece kendilerini başarılı bulanlara fikir vermek istedim ama bundan da çok emin değilim. herkes görmek istediğini görecektir.

 

selamlar

Gönderi tarihi:

sevgili sardunyam

 

akp hükümeti bence bu güne kadar gelmiş olan en kötü,en onursuz ve en cesaretsiz siyaseti yaparak ülkemizi malesef sizinde bahsettiğiniz kötü duruma getirmiştir.

 

ülke sorunlarına lafta kabadayılık taslayıp tedbir alamadığı gibi ABD ve A.B nin sözünden dışarı çıkmayarak

nasıl bir hükümet olduğunuda göstermiştir.

 

başbakanın :ben bir nevi ülkemin pazarlamacısıyım

 

unakıtanın:tiko paraya ne varsa satarım gibi incileri zaten siyaset politikalarını ortaya koymaktadır.

 

ve inanıyorum ve umuyorum ki Türk halkı gereken cevabı sandıkta kendilerine verecektir.

Gönderi tarihi:

arkadaşlar elimde akp nin kadrolaşması ve tayyip erdoğanın yapmış olduğu yemin ile alakalı bir power point dosya var ancak buraya nasıl eklerim bilemiyorum yardımcı olabilecekler varsa sevinirim.

 

frozen senin gibi aydın ve değerli bir insanla aynı fikirde olmak beni çok mutlu ediyor. sizi kendime benzetiyorum. ve sevgilerimi yolluyorum Allah yolunuzu açık etsin. bu açık görüşünüz hiç kapanmasın sağduyunuz için teşekkürler. :clover:

Gönderi tarihi:

sevgili sardunyam

 

teşekkür ederim.duygularımız karşılıklı,siz bu forumun aydın ve doğru bildiğini kim olursa olsun savunan üslubu seviyeli , fikirleri değer gören ve herkesin saygı duyduğu bir kaç kişisinden birisiniz bana göre.

allah sizinde yolunuzu açık etsin ve sizin gibi duyarlı, araştıran, öğrenen, fikirlerini savunmaktan geri durmayan, vatan sevgisini yüreğinde hisseden hemcinslerimiz (varlar biliyorum ama) giderek dahada çoğalsın... :clover:

Gönderi tarihi:

arkadaşlar elimde akp nin kadrolaşması ve tayyip erdoğanın yapmış olduğu yemin ile alakalı bir power point dosya var ancak buraya nasıl eklerim bilemiyorum yardımcı olabilecekler varsa sevinirim.

 

frozen senin gibi aydın ve değerli bir insanla aynı fikirde olmak beni çok mutlu ediyor. sizi kendime benzetiyorum. ve sevgilerimi yolluyorum Allah yolunuzu açık etsin. bu açık görüşünüz hiç kapanmasın sağduyunuz için teşekkürler. :clover:

 

 

--------------------------------------------------------------------------------

Ömer Akbıyık

[email protected]

Avustralya

 

Boyle başbakan gorulmedi..

 

Değerli okurlar, Osmanlı sultanları arasında 'deli' olduğu bilinen padişahlardan soz edilir. Bunlar gerçekte deli miydi,değil miydi bilmiyoruz…

Ne var ki; Osmanlı'nın son doneminde imparatorluğun yok edilmesine yol açacak olan 'Sevr Anlaşması'na gozunu kırpmadan imzasını atacacak denli 'hain' olan Damat Ferit gibi başbanlara, yakın tarihimiz tanık oldu!

Yine, yurdun dort bir tarafından dusman kuvvetleriyle sarıldığı o donemlerde Turk halkının bir "Misak-ı Milliye" ruhuyla yeniden dirilebilecegini anlayamayan, ya da anlamak istemeyen bazı zavallılar, ulkeyi, Amerika yahut da İngiliz boyunduruğu altına sokmak için çaba gosteriyorlardı.

Yakın tarihimizde bunlar goruldu!

 

Tarih tekerrurden mi ibaret?

 

Evet,Turkiye, son zamalarda zor gunlerden geçmektedir. Bu sureç, AKP iktidarıyla çok daha dar boğazlara suruklenmektedir. AB'ye katılma macerası, ulkemizi adım adım karanlık girdaplara suruklemektedir.

AKP iktidarı,bilerek ya dabilmiyerek bu parçalanma surecinin uzerinde yeterince durmadan ortaya atılan teror gundemiyle uğraşıyor gorunmektedir.

Genel Kurmay Başkanı Özkok, hergun vermekte olduğumuz şehitler karşısında:

"Milli birlik ve beraberliğimizi kimse bozamıyacak, bu ulkeyi bolmeye kimsenin gucu yetmiyecektir" diyor.

Genel Kurmay Başkanı, Turk Silahlı Kuvvetleri'ne tercumanı ve Ataturk ilkeleri ile devrimlerinin koruyucusu olarak, kendisinden beklenen bir açıklamayı yapmakla yureklerimizi serinletmektedir.

Amma…

 

Kime inanacağız?

 

TSK'nın başı olarak, Özkok Paşa oyle darken, AKP'ninBaşkanı ve bugunku Turkiyen'nin Başbakanı konumunda bulunan Tayyip Erdoğan başka tekden çalıyor!

Tayyip Bey'in buyuk bir tutarsızlık içinde bulunması, dun başka turlu yemin billah yapması, bugun çağdaşlaşma çabası içinde bulunan Turkiye'ye doğru çaba sarf ediyor gorunmesi, kafaları iyice karıştırıyor.

Ve bu kafa karışıklığından dışarıdaki ve içeridekileri işbirlikçiler yararlanıyıyor.

Tayyip Bey' in dunu Turkiye'nin yararına değildir.

İşte Tayyip Bey'in niyeti:

İnternet'te dolaşan

1980'li yıllarda Kuran kursunda ettiği bilinen ve Trabzon Tire'nin askeri arşivinde bulunduğu yazılan işte o yemini:

"Ben Muhammed Müslüman ümmetindenim. Türkiye dinsiz, laik bir memleket haline gelmiştir. Hayatımı Mustafa Kemal dinsizliği ile savaşa adayacağıma. Türkiye'yi bir din ve şeriat devleti haline getirmek için mücadele edeceğime. Kemal Paşa zamanında çıkarılan dinsiz kanunların tatbikini önleyeceğime, kısa zamanda ümmet esasına dayanan. şeriat devletinin kurulması için çalışacağıma , dinim. Allahım ve bütün mukaddesatım üzerine yemin ve kasem ederim."

Eğer oyleyse… Yani, Turkiye Cumhuriyeti'nin başında bulan kişi, ulkemizi, "Ilımlı Islam" ayaklarıyla taa Ortaçağ karanlığına suruklemesi niyetleri içerisindeyse,kime hizmet ettiği uzerinde durulmalıdır

Bu durumda Sayın Erdoğan'a sormak gerekiyor… Acaba, niyetlerini gerçekleştirmek için iktidarda bulundukları bu uç yıllık sureç kendisine yetmedi mi?

 

Herhalde bahsettiğin kaynak bu. İstediğiniz gibi kullanabilirsiniz...

Gönderi tarihi:

--------------------------------------------------------------------------------

Ömer Akbıyık

[email protected]

Avustralya

 

...................

 

Kime inanacağız?

 

TSK'nın başı olarak, Özkok Paşa oyle darken, AKP'ninBaşkanı ve bugunku Turkiyen'nin Başbakanı konumunda bulunan Tayyip Erdoğan başka tekden çalıyor!

Tayyip Bey'in buyuk bir tutarsızlık içinde bulunması, dun başka turlu yemin billah yapması, bugun çağdaşlaşma çabası içinde bulunan Turkiye'ye doğru çaba sarf ediyor gorunmesi, kafaları iyice karıştırıyor.

Ve bu kafa karışıklığından dışarıdaki ve içeridekileri işbirlikçiler yararlanıyıyor.

Tayyip Bey' in dunu Turkiye'nin yararına değildir.

İşte Tayyip Bey'in niyeti:

İnternet'te dolaşan

1980'li yıllarda Kuran kursunda ettiği bilinen ve Trabzon Tire'nin askeri arşivinde bulunduğu yazılan işte o yemini:

"Ben Muhammed Müslüman ümmetindenim. Türkiye dinsiz, laik bir memleket haline gelmiştir. Hayatımı Mustafa Kemal dinsizliği ile savaşa adayacağıma. Türkiye'yi bir din ve şeriat devleti haline getirmek için mücadele edeceğime. Kemal Paşa zamanında çıkarılan dinsiz kanunların tatbikini önleyeceğime, kısa zamanda ümmet esasına dayanan. şeriat devletinin kurulması için çalışacağıma , dinim. Allahım ve bütün mukaddesatım üzerine yemin ve kasem ederim."

Eğer oyleyse… Yani, Turkiye Cumhuriyeti'nin başında bulan kişi, ulkemizi, "Ilımlı Islam" ayaklarıyla taa Ortaçağ karanlığına suruklemesi niyetleri içerisindeyse,kime hizmet ettiği uzerinde durulmalıdır

Bu durumda Sayın Erdoğan'a sormak gerekiyor… Acaba, niyetlerini gerçekleştirmek için iktidarda bulundukları bu uç yıllık sureç kendisine yetmedi mi?

 

Herhalde bahsettiğin kaynak bu. İstediğiniz gibi kullanabilirsiniz...

 

sayın sardumyam ve seyrekler !!!!

 

şimdi artık inandırıcılığınız kalmadığına kanaat getirdim.

 

size şimdi soruyorum

 

1. trabzonda tire diye bir ilçe, köy, bucak vs... varmıdır.. (ben trabzon valiliği, trabzon belediyesi ve googlede arattım trabzonda böyle bir yer yok)

 

2. olmayan yerin askeri arşivi nasıl olur acıklarmısınız.

 

3. bu konu daha önce açılmış ve araştırma yapılmadan konuyu açan kişi zor durumda kalmıştır

 

bknz : http://www.turkish-media.com/forum/index.php?showtopic=31610

 

4. aynı konuyu 3-4 ay sonrada pişirip tekrar önümüze koymayı düşünüyormusunuz.

 

şimdi bu yazılanlardan sonra ne gibi bi oyunla karşımıza çıkacaksınız merak ediyorum.

Gönderi tarihi:

sayın sardumyam ve seyrekler !!!!

 

şimdi artık inandırıcılığınız kalmadığına kanaat getirdim.

 

size şimdi soruyorum

 

1. trabzonda tire diye bir ilçe, köy, bucak vs... varmıdır.. (ben trabzon valiliği, trabzon belediyesi ve googlede arattım trabzonda böyle bir yer yok)

 

2. olmayan yerin askeri arşivi nasıl olur acıklarmısınız.

 

3. bu konu daha önce açılmış ve araştırma yapılmadan konuyu açan kişi zor durumda kalmıştır

 

bknz : http://www.turkish-media.com/forum/index.php?showtopic=31610

 

4. aynı konuyu 3-4 ay sonrada pişirip tekrar önümüze koymayı düşünüyormusunuz.

 

şimdi bu yazılanlardan sonra ne gibi bi oyunla karşımıza çıkacaksınız merak ediyorum.

 

 

O yazıda Tire'yi, ilçe,bucak veya köy diye tanımlamamış zaten.

 

Askeri bir kışla olamazmı?

Gönderi tarihi:

Askeri arşivlere atıfta bulunarak yazılan yazıda, Büyük Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ nin mevcut Başbakanını Tayyip Erdoğan’ın;

 

"Ben Muhammed Müslüman ümmetindenim. Türkiye dinsiz, laik bir memleket haline gelmiştir. Hayatımı Mustafa Kemal dinsizliği ile savaşa adayacağıma. Türkiye'yi bir din ve şeriat devleti haline getirmek için mücadele edeceğime. Kemal Paşa zamanında çıkarılan dinsiz kanunların tatbikini önleyeceğime, kısa zamanda ümmet esasına dayanan. Şeriat devletinin kurulması için çalışacağıma, dinim. Allahım ve bütün mukaddesatım üzerine yemin ve kasem ederim."

 

Şeklinde yemin ettiği yazıyor. Aslında birçoğumuz bu gibi bir yemini aynı zihniyetteki insanların kıyıda köşede yapabileceğine ihtimal vermekle birlikte, bir gün bir şekilde Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanı oalacak birinin asla söylememesi gerektiğini düşünüyorsunuzdur. Yada başka bir ifade ile bu sözleri sarf eden birinin asla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olamaması gerektiğini.

 

Tabiî ki Sayın Erdoğan’ın inanmadığı Cumhuriyet rejiminin bir parçası olan, Milletvekilliği ve dolayısıyla Başbakan adayı olmasına bir itirazımız olamazdı. Nerden temin edildiği anlaşılamayan paralarla yapılan seçim propagandaları ve dışardan alınan destek ile de olsa partisinin iktidara getirilmesine,sadece bir seçmen olarak ancak oy vermeme şeklinde bir dahlimiz olabilirdi.

 

Dolayısıyla biz üzerimize düşeni yaptık. Ama kaçınılmaz sonu değiştiremedik. “Değiştik” , “Geliştik” edebiyatının laftan ibaret olduğu geçen zaman içinde ortaya çıkmaya başladı. Hani bir söz vardır; “Mızrak çuvala sığmaz” siz ne kadar saklarsanız saklayın saklamaya çalıştığınız nesne saklamak istediğiniz fiziki ortamdan büyükse mutlaka bir kısmı dışarıda kalacaktır. Deve kuşunun kafasını kuma gömmesi örneğinde olduğu gibi.

 

Almanya gezisinde bazı çirkin diyalogların yaşandığı toplantı da türbinlere mesaj vermek için Büyükelçinin kendisi adına temsilciliğini yaptığı ülkede Başbakan tarafından azarlandığını gördük. Bir Başbakanın asla yapmaması gereken bu türde davranışları, kafasının arkasındaki düşüncelere engel olamamaktan başka yorumu olabilir mi?

 

Kadın kolları toplantısında söylediği “ Ak Parti neyi değiştirmesi gerekiyorsa onu değiştirmek için vardır ve görevdedir, ama her şeyin yeri zamanı vardır ” sözü başka neyi ifade edebilir.

 

Cumhuriyetin bir kurumunun aldığı bir kararı eleştirdikten sonra “Bu konuyu ulemaya sormak lazım” sözü de mızrağın gizlenemediği anlarda söylenmiştir.

 

Bu türde örnekleri artırmak mümkündür. Zaman içerisinde bunlara daha nicelerinin ekleneceğini de tahmin edebiliyoruz. Ancak iddia edildiği gibi bu sözler söylendi ve daha önceki yargılanma sürecinde değerlendirilmediyse mutlaka yeniden hukuki bir süreç başlatılmalı.

 

Siz geçmişteki söylemlerinizi devam ettirirsiniz ama eylem olarak ta ona uygun davranırsınız insanlar sizi en azından “ Mert bir düşman ” olarak değerlendirir, bunun bedelini ödediğinizde size saygı bile duyabilir. Ama koltuk yada başka bir şey uğruna geçmişte söylediklerinizin yüzde yüz tersini savunduğunuzda size kıymet vermedikleri gibi bir anda alaşağı ediverirler. Bir ülkenin Başbakanının o ülkenin rejimine düşman olması kadar büyük bir hadise olamaz. Eğer bu bilerek ve isteyerek oluyorsa o zaman yemindeki amaca ulaşmak adına sinsice işletilen bir plan vardır ortada.

 

TIKLAYIN

 

Not: aslında burda belirtilen Trabzon (tire) (-) Bu tire parantez içindeki tire :) kaynaktada görülüyor...

Gönderi tarihi:

3 Yılda AKP farkı" (!) nı yazmaya kalksak ansiklopedi olur:

Hükûmet; üç yılın muhasebesine yönelik bir kitap hazırlamış! Adı; "3 yılda AKP farkı"

 

 

Bu kitapta memur, öğretmen, Bağ-Kur’lu ve asgari ücretlinin maaşlarıyla neler alabileceği 2002 ile karşılaştırmalı olarak yer alıyormuş.…(Milliyet)

 

 

Haberde kitaptan örnekler de yer almış.

 

 

“Net asgari ücretle 2002’de 187 kg. ekmek, 695 bardak çay; 2004’te 289 kg. ekmek,

 

109 kg. tavuk eti, 94 bardak çay alınabiliyormuş…

 

 

Haberde örnekler uzayıp gidiyor. Nasıl hesaplamışlar anlayabilmiş değiliz. Bizim anladığımız enflasyonun düşmesinin ve sözde ekonomik düzelmenin vatandaşın cebine yansımadığı…

 

 

Biz böyle bir kitap hazırlamadık. Hazırlasaydık kitap değil ansiklopedi olurdu. Ancak birkaç tespit yapmakta da yarar gördük.

 

 

DIŞ POLİTİKA;

 

• Ekonomideki kayıt dışılık politikaya da sıçradı. Politikalar kapalı kapılar altında yapılıyor.

 

• AB: Kapısında süründük. Ucu açık müzakerelerle, uyguladıkları çifte standartlarla anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan geldi.

 

• Sevgili müttefikimiz (!) Amerika: Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesini (BOP) biraz da Türkiye’deki iktidar zayıflığını fırsat bilerek yürürlüğe koydu. Kandil dağında 5000 PKK’lıyı besliyor. Dünün çarıklı eşkiyalarını devlet başkanı olarak ağırlıyor. K.Irak’a girmemize izin vermiyor. Kürdistan’ı kurma hazırlığında.

 

PKK: Bitti denilen PKK terörü bu hükûmet zamanında yeniden hortladı. Hergün üç-beş şehit veriyoruz. Zana’lar serbest bırakıldı. katil APO "kahraman" ilan edilmek üzere. Belki de ileride bir partinin! Başına geçip T.B.M.M.'ne de girecek. Kimbilir…

 

• K.Irak: Uygulanan yanlış politikalar sebebiyle K.Irak’ta hiçbir söz hakkımız kalmadı. Süleymaniye’de ABD askerleri tarafından Türk askerinin başına çuval geçirildi.

 

• Kıbrıs: Ek protokol komedisi sayesinde elimizden gitti gidiyor. AB Türkiye’ye Rum kesimine limanlarını ve hava sahalarını açması için baskı yapıyor. Kıbrıs’ta katledilen Türklerin kemikleri sızlıyor. Rauf Denktaş’ı ise dışladılar. Şimdi şampiyon, Denktaş’ın tâbiriyle "Rum Talat".

 

• Fırat ve Dicle: Sularımızın yabancılarca kullanımı gündeme getirildi.

 

• O kadar zayıfladık ki avuç içi kadar Belçika hükûmeti ile başa çıkamıyoruz. PKK’nın borazanı ROJ TV buradan bangır bangır yayın yapıyor. Sabancı suikastının faili Fehriye Erdal’ı ise ellerinden kaçırdılar! Nota vermek veya kınamak gibi bir lüksümüz olmadı.

 

• Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir başbakan danışmanı Amerikalılar ile yaptığı görüşmede T.C.Başbakanı için “ deliğe süpürüp atmayın, onu kullanın” dedi (gazeteler).

 

 

İÇ POLİTİKA:

 

• İrtica arttı. Devletin her kademesinde "şeriatçı görüş" kadrolaşması hâkim oldu.

 

• Türkiye’de ilk defa "karma namaz" kılındı İslam dininin adı "Ilımlı İslam" oldu. Bir diğer adı da Kalvinist İslam.

 

Başbakan Türkiye’de "Kürt sorunu vardır" dedi. Diyarbakır yabancılarca "yolgeçen" hanına çevrildi. Bir belediye başkanı ise açıkça PKK’ ya destek veriyor.

 

Türkiye’de ilk defa bir başbakan terör örgütü PKK’ya "silahı bırak masaya gel konuşalım" dedi… Koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti eşkıyayı muhatap aldı.

 

Türk siyasî edebiyatına bizzat Başbakan tarafından yeni terimler eklendi. "Lan" ve

 

"ananı da al git".

 

• Maliye bakanımızın sözleri ise ileride atasözü (!) olarak kullanılacak "Kâr edeni de, zarar edeni de satacağız.!". "Babalar gibi satarız!". "Seviyorum bu işleri arkadaş!". "Ne banka bırakacağız, ne fabrika, ne de işletme. Liman da bırakmayacağız.Hepsini satacağız!".

 

• Ulaştırma bakanımız Binali Yıldırım’ın sözü ise başlık parası geleneğine şapka çıkarttırır. TELEKOM için söylediği; "20 bin dolar veren kızımızı götürür".

 

• Millî değerlerimiz yabancılara "babalar gibi" satıldı. Âdeta peşkeş çekildi. Türk Telekom İngilizlere satıldı. İlk defa bir bankamızın yarı hissesini bir Yunan bankası satın aldı. Atatürk döneminin şaheseri Sümerbank ise sizlere ömür.

 

• Bu iktidar döneminde 780576 kilometrekare yüz ölçümü olan Türkiye’nin 273.408 kilometrekare toprağı yani yüzde 35’i yabancılara satıldı. (Başkent Ekonomistçileri Derneği araştırması).

 

EKONOMİ:

 

İşsizlik arttı. 2000 yılı ikinci döneminde 1 milyon 456 bin olan işsiz sayısı 2005 yılının ikinci döneminde 2 milyon 294 bine ulaştı. İşsizlik oranı yüzde 6,1’den yüzde 9,2’ye çıktı. İşsizlerin yüzde 74’ü erkek.(ATO 2000–2005 istihdam raporu)

• Dış borç neredeyse üçe katlandı. Dış ticaret açığı ise kapanacak gibi değil.

 

• Türkiye şüpheli "kuş gribi" vakası nedeniyle! ilk defa "likit yumurta!" ile tanıştı.

 

• Yine şüpheli "kuş gribi" nedeniyle! Türkiye’de kümes hayvancılığı öldürüldü.

 

• Yatırım indirimi kaldırıldı. Yatırımcı şaşkın.

 

• Kurumlar Vergisi oranının yüzde 30’dan yüzde 20’ye ineceği söylendi. Ancak Nisan ayının sonuna gelmemize rağmen hâlâ kanunlaşmadı.

 

• Doğu’da yatırım teşvik edildi ancak koşullar ağırlaştırıldı.(İstihdam zorunluluğu 10 işçiden 30 işçiye çıkartıldı. İstihdam yükü ise AB ülkelerine göre birinci sırada.

 

• Serbest bölgeler için 6 Şubat 2004 tarihi kâbusun başlangıcı oldu. AB geçiş süreci gerekçesiyle yanlış kararlar alındı. En önemli avantajları olan istisnalar gelir ve kurumlar vergisi istisnaları dâhil kaldırıldı. Serbest bölgelerde yeni ruhsat alma girişiminde neredeyse % 90 bir azalma kaydedildi.

 

• Ücretlinin Özel İndirimi kaldırıldı. Devlet memurunun çocuk yardımına 1 Ykr. zam yapıldı. Dünyanın en pahalı pasaportu Türkiye’de oldu.

 

• Gelir Vergisinde farklı tarife kaldırıldı. Ücretlinin vergisinin "tatlı tatlı" indirileceği sözü verilmişken "acı acı" bindirildi.

 

• Simit yüzde 8 Katma Değer Vergisine tâbi iken 1 Ağustos 2004 tarihinde Türk halkının acil (!) ihtiyacı olan pırlanta, elmas, yakut ve incide Katma Değer Vergisi kaldırıldı.

 

• Vatandaşın üzerindeki "dolaylı vergi" kamburu arttı. Başımıza kalıcı belâ olarak tâc edilen Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) özellikle cep telefonu kullanımında rekor düzeye ulaştı.

 

• Tekstilde Katma Değer Vergisi yüzde 18’den yüzde 8’e indirildi. Bu sayede ithalâtçıların ağzı kulaklarına vardı. İthalât ve İhracat arasındaki fark doruklara çıktı. Türkiye Çin malları istilası ile karşı karşıya kaldı.

 

• Her köşe başında ithalâtımızı körükleyen süper, hiper, gross marketler açıldı.

 

• Kredi kartı harcamaları fırladı. "Önce harca sonra taksitlendir" kampanyası sayesinde vatandaşa kredi kartı borçlarını taksitlendirme kolaylığı (!) sağlandı.

 

• Topraklarımız zehirlendi. Tuzla,Kartal,Gebze ve Uzunköprü’de toprağa gömülü zehirli variller bulundu.Türkiye sahipsiz! Giren çıkan belli değil!

 

 

 

Daha sıralayabiliriz ancak yazıya sığmaz. Dedik ya biz "3 Yılda AKP farkı" (!) nı yazmaya kalksak ansiklopedi olur.

 

 

Alıntı :Tülay Hergünlü

Gönderi tarihi:

O yazıda Tire'yi, ilçe,bucak veya köy diye tanımlamamış zaten.

 

Askeri bir kışla olamazmı?

 

konu hakkında Ahmet Hakanın değerlendirmesi

 

Söz Ahmet Hakan'da: "NE zaman Kur'an kursu tartışması patlak verse gündeme sürülen bir 'Kur'an kursu andı' var. Güya Kur'an kurslarında çocuklara 'Mustafa Kemal dinsizliğiyle savaşacağıma kasem ederim' diye yemin ettiriliyormuş.

"İşte burada yazıyorum: Bu tamamen uydurma bir yemindir.

 

"İki nedenden dolayı:

 

"BİR: Bu zamana kadar Kur'an kurslarında böyle bir yemin ettirildiğine dair tek bir kanıt bile ileri sürülememiştir. Ne mahkeme kararı, ne de herhangi bir belge.

 

"İKİ: Metin analizi yapıldığında bu yeminin uydurma olduğu belirgin bir şekilde ortaya çıkar. Mesela 'Ben Muhammed Müslüman ümmetindenim' şeklinde bir sözün, İslami kavram dünyasına uygun düşmeyen bir söz olduğunu, İslami kültüre az buçuk vakıf olanlar bilir. Ayrıca 'Türkiye laik, dinsiz bir memleket haline gelmiştir' cümlesindeki 'laik' sözcüğü de bu düzeydeki bir metinde asla yer almaz.

 

Hele 'Türkiye'yi bir din ve şeriat devleti haline getirmek için...' cümlesi 'Ben uydurmayım' diye bas bas bağırmaktadır, çünkü İslami kültürde 'din' denmez 'İslam' denir ve 'İslam' dendikten sonra da 'şeriat' sözcüğü kullanılmaz. Yeminde Atatürk'ten 'Kemal Paşa' diye söz edilmesi ise üzerinde durulmayacak kadar evlere şenliktir. Kısacası bu uydurma metni artık gündemde tutmasak diyorum."

 

------------------

 

 

seyrekler halen iddia ediyorsanız bende sizin hakkınızda iddialar söyleyebilirim ama aramızdaki fark kanıtsız ve yargısız infaz bize yakışmaz...

Gönderi tarihi:

sayın buraks

 

burada kuran kurslarında herkese böyle yemin ettirildiğinden bahsedilmiyor. başbakanın 1980 li yıllarda bir kuran kursunda yaptığı konuşmadan bahsediliyor. o yüzden ahmet hakan'ın bu sözü malesef geçersizdir.

 

kimse böyle bir iddiada bulunmadı. sadece recep tayyip erdoğan'ın konuşmasından bahsedildi.

 

Gönderi tarihi:

sayın buraks

 

burada kuran kurslarında herkese böyle yemin ettirildiğinden bahsedilmiyor. başbakanın 1980 li yıllarda bir kuran kursunda yaptığı konuşmadan bahsediliyor. o yüzden ahmet hakan'ın bu sözü malesef geçersizdir.

 

kimse böyle bir iddiada bulunmadı. sadece recep tayyip erdoğan'ın konuşmasından bahsedildi.

 

 

 

sn. tan_vakti

 

yazının tümünü okursanız dinini bilen bir insanın kullanmayacağı kelimeler olduğundan bahsediliyor.

küçük bir örnek;

..........

çünkü İslami kültürde 'din' denmez 'İslam' denir ve 'İslam' dendikten sonra da 'şeriat' sözcüğü kullanılmaz.

 

vs...

...........

 

bana göre öyle bi konuşma yapılsa neden din desinki din değince tek bir din akla gelmezki hristiyanlık, yahudilik, budizm de bir dindir.

 

R.T.Erdoğanın veya dinini iyi bilen birinin kullanacağı türden kelimeler olmadığından bahsediliyor.

 

ayrıca bu konuşma eğer varsa medya kuruluşları üzerine giderdi sadece internetten öteye gecmeyen bir sürü iftira benim görüşüm budur.

 

 

 

 

Askeri arşivlere atıfta bulunarak yazılan yazıda, Büyük Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ nin mevcut Başbakanını Tayyip Erdoğan’ın;

 

.......

 

Not: aslında burda belirtilen Trabzon (tire) (-) Bu tire parantez içindeki tire :) kaynaktada görülüyor...

 

sn. keskinkalem bu da senin sorunun cevabıdır...

 

kaynak gösterilen link te daha önce Tire diye ilçeden bahsediliyordu. hatta bu yemini savunan arkadaşda bunu belirtiyordu.

 

Gayet açık belitilmiş arkadaşlar...

"TRABZON ili TİRE ilçesi ASKERİ ARŞİVİ"

Sevgiyle kalın...

.

 

yazara demekki uyarı gelmiş ve dumur duruma düşmüş olacakki TİRE diye yazan ilçeyi (-) değiştirmişler...

 

-_-

Gönderi tarihi:

Yaşımın yettiğince sayayım:

 

Ya Ecevitin,Özal'ın,Demirel'in,İnönü'nün,Çiller'in,Mesut'un,Erbakan'ın hataları yok muydu.Gelenin olmayacak mı?Ana muhalefet partisi diye meclise soktuğumuz Deniz Baykal'ın CHP'si yapıcı ne muhalefet yapabildi bugüne kadar.Onların hiç suçu yok mu?Eleştirmek en kolayıdır,çözümünüzü görelim..

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:

parti yada bir kesimi tutmam ama son 10 seneninen iyi partisi akp kim nederse desin...

 

 

ecevit dededimin en son iktidarda iken yaşadıgımız krizi kimse unutmasın......

 

 

herkes ozaman doğacak her çocugun borcunu hesaplıyordu nasılda unutuldu.....

 

 

saygılarımlan kaan :unsure:B)

Gönderi tarihi:

Yaşımın yettiğince sayayım:

 

Ya Ecevitin,Özal'ın,Demirel'in,İnönü'nün,Çiller'in,Mesut'un,Erbakan'ın hataları yok muydu.Gelenin olmayacak mı?Ana muhalefet partisi diye meclise soktuğumuz Deniz Baykal'ın CHP'si yapıcı ne muhalefet yapabildi bugüne kadar.Onların hiç suçu yok mu?Eleştirmek en kolayıdır,çözümünüzü görelim..

 

Saygılar..

Burada kimse herhangi bir partiyi savunmuyor ki ama sizlerde akp yi savunma güdüsü oluşmuş bunun da pek çok sebebi olabilir ama bilemiyoruz sizin sebebinizi. Türk milleti karabulutları göklerde görmedikçe cebindeki parası eksilmedikçe ve sokaklarda asker postalları görmedikçe hiç bir şeyi önemsemez. Geçmiş dönemlerdeki partileri de Allah'a havale ediyoruz akp yi de aramızda ki fark budur arkadaşlar siz tarafsınız bir tarafsızız. Taraf olduğumuz tek konu Türkiye'nin kendisidir.

 

parti yada bir kesimi tutmam ama son 10 seneninen iyi partisi akp kim nederse desin...

ecevit dededimin en son iktidarda iken yaşadıgımız krizi kimse unutmasın......

herkes ozaman doğacak her çocugun borcunu hesaplıyordu nasılda unutuldu.....

saygılarımlan kaan :unsure:B)

 

son 10 senenin en iyi partisini hangi kriterlere göre belirlediniz acaba? ve doğacak çocuğunuzun borcunu artık hesaplamıyormusunuz? Imf ye borcunuzu ödediniz mi?

 

Geçtiğimiz hafta imf ekonomideki gidişi iyi bulmamış ve kemerleri biraz daha sıkmayı istemiş. Ve enflasyonun yükselmeye başlamasından endişe ettiklerini söylediler. Bunu biz söylemiyoruz akp'nin iplerini elinde tutan imf söylüyor.

Gönderi tarihi:

Burada kimse herhangi bir partiyi savunmuyor ki ama sizlerde akp yi savunma güdüsü oluşmuş bunun da pek çok sebebi olabilir ama bilemiyoruz sizin sebebinizi. Türk milleti karabulutları göklerde görmedikçe cebindeki parası eksilmedikçe ve sokaklarda asker postalları görmedikçe hiç bir şeyi önemsemez. Geçmiş dönemlerdeki partileri de Allah'a havale ediyoruz akp yi de aramızda ki fark budur arkadaşlar siz tarafsınız bir tarafsızız. Taraf olduğumuz tek konu Türkiye'nin kendisidir.

son 10 senenin en iyi partisini hangi kriterlere göre belirlediniz acaba? ve doğacak çocuğunuzun borcunu artık hesaplamıyormusunuz? Imf ye borcunuzu ödediniz mi?

 

Sayın Keskinkalem;

 

Öncelikle oy vermediğim partiyi savunduğum safsatasını bırakın lütfen.Varsa altenatifini söyleyin de biz de görelim.Ha bir de görüp te cevaplamadığınızı tekrarlıyayım;Eleştirmek en kolayıdır,çözümünüzü görelim..

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:

AK MI, KARA MI?

 

Evet... Sayın Başbakan, Tayyip Bey hazretleri;

Arattınız siz sizden önceki ********,

Nasıl dile getirsem açtığınız dertleri,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz...

 

Bak Tayyip Bey, ben öyle kolay kolay söz demem,

Amma yeri geldi mi sözümü esirgemem,

Riyaset-i Cumhurmuş, Başbakanmış dinlemem,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.......

 

Zaten biraz bilirsin, bir parça tanışırız,

Ne elden akıl alır, ne ele danışırız,

Biz adamın yüzüne erkekçe konuşuruz,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Zannetme ki bu adam, sırf elleri iğneler,

Ben benden olanlara neler söyledim, neler!...

Neler çekti elimden, o oturan gölgeler!...

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Değiştiniz, aksınız, tamam, iyi, çok güzel,

"Ak" lâfının üstünde özel duralım, özel!..

Yahu bu "Ak" diyenler, hep mi böyle ******?

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Ecevit'te bir zaman "Ak"lı lâflar etmişti,

"Ak günler" diye diye tepemizde bitmişti,

Ve aynen anamızı ağlatarak gitmişti...

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Önce şunu kabul et: "Sözüne uymuyorsun!"

Sana oy verenleri, kat'iyen duymuyorsun,

Vermeyeni zaten hiç insandan saymıyorsun,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Hükümetin de aynı, hem acemi, hem hamlar,

Koskoca koltuklarda, küçük küçük adamlar,

Sizi de kuşatmış o, ihaleci *** ********,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Ekonomi, istikrar "çok düzelmiş canım çok",

Ne düzeldi arkadaş, boş lâflara karnım tok!

Olanda zaten vardı, olmayanda yine yok!...

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

İşçi, memur, emekli, refaha mı erişti?

Yani siz geldiniz de, hangi hâller değişti?

Yine kazık yiyoruz, atan eller değişti,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Köylü zaten gitmiyor, niye gitsin tarlaya?

Ne verdiniz pancara, fındık veya buğdaya?

Üstelik Rize'lisin, kaç kuruş verdin çaya?

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Gerçi hanım köylüsün, hikâye Rize-mize,

Pas bile vermiyorsun, artık Karadeniz'e,

O Rize, Rize ise, bunları sorar size,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Tayyip Bey başarınız göz boyamak, aldatmak,

"İMF"li ****** gelince havlu tutmak,

Yaptığınız tek şey var, paradan sıfır atmak,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Ondan da şüpheliyim, gerçi Allah biliyor,

İktisatçı olanlar bu işi irdeliyor,

Altı sıfır gitti mi? Yedinci mi geliyor!?

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Baş örtüsü ne oldu? Dilin konuşsun, dilin,

Bizimkiler fos çıktı, siz çözün, hadi gelin,

Takke düştü Tayyip Bey, kelin göründü, kelin,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

******** anlamam, türbanlıyı sat tınız,

Korkunuzdan bu işin üzerine yattınız,

Siz bile hanımları evlere kapatınız,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Senin de kitabında, vefa-mefa masalmış,

Kimlerle yola çıktın, bak yanında kim kalmış,

Sağ yanını "Mir Dengir", solunu "Zapsu" almış,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Sağınıza bir *****, solunuza bir *****,

Alır almaz dedin ki: "Türk'lük ney?" falan-filân,

"Türk değil Türkiyeli" olmakmış mühim olan,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Bu nasıl bir ifade, amacın ney, gayen ney?

Başbakan'ın ağzında ne geziyor böyle şey?

Ben o zaman sorarım: "Türk müsünüz Tayyip Bey "

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Zana –****** dışarıda, kanunlara bir bakın,

Madem biz asamadık, o *** de bırakın,

Vallahi bak ciddiyim, şaka sanmayın sakın!

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Onun bunun ağzıyla, yediğiniz hurmalar,

Yarın sizi çok kötü yerinizden tırmalar,

O zaman para etmez, dizinize vurmalar,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Yahu size ne oldu? Siz böyle değildiniz,

Kırk yıllık çizginizi, bir kalem de sildiniz,

Avrupa'ya çatarken, önünde eğildiniz.

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Böylesine geçmişten kopmaya gerek var mı?

Brüksel'de el-etek öpme gerek var mı?

Bu "AB"ye bu kadar tapmaya gerek var mı?

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Amma derdin ayrı şey, desem uzun olacak,

"AB"nin çorbasında illâ tuzun olacak,

Çünkü ordu "höt" dese, "AB" kozun olacak,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Bir şiir okuyordun, hatırla, daha dündü,

Hani kubbe miğferin, minareler süngündü,

Hadi çizgin değişti, dinin de mi ters döndü?

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Yanınıza bir "papaz", bir de "haham" seçtiniz,

"İmam" zaten hazırdı, başlarına geçtiniz,

Antalya'da dinlerin bahçesini açtınız,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Ve bahçenizin gülleri tez büyüdü kokuyor!

Misyonerler her yerde sanki mekik dokuyor,

Sayende çoluk-çocuk, artık İncil okuyor,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

On yedi aralıkta, Brüksel'de tuttunuz,

O imzayı millete hiç sormadan attınız,

Biz "Lozan" kötü derken, siz "Sevr"i hortlattınız,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Talabani, Barzani, kanımıza giriyor,

Ankara'da bu *****, izzet, ikram görüyor,

Ne oluyor? Devletin ciddiyeti eriyor!

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Ne karaymış Kıbrıs'ta soydaşın yazgıları,

Kan ağlıyor Türkmen'in hoyratı, ezgileri,

Nerde kaldı Devlet'in kırmızı çizgileri?

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Çizgilerden vazgeçtik, çizgi-mizgi hiç yokta,

Nokta bile kalmadı, kırmızı bir tek nokta,

Bir yanda Kıbrıs şokta, bir yanda Kerkük şokta,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Velhasılı Tayyip Bey, Allah size boy vermiş,

Gerisini maalesef, sanki kapıp koyvermiş,

Demek ki millet size, boyun için oy vermiş,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Ah şu başım baş olsa, bir bitse benim derdim,

Ozan Arif olarak, size neler ederdim,

Sizi var ya, üç ayda, bitirmezsem na merdim,

Bir değişme masalı, bir de ak tutturdunuz,

Bu millete karayı, ak diye yutturdunuz.

 

Ozan ARİF

Gönderi tarihi:

sayın sardunyam sizinde politikanızı anlamak cok zor.

bir bakıyoruz sol görüşten çalarken diğer yandan mhp nin sanatcısı bilinen ozan ariften inciler ekliyorsunuz. ama yukarıda savunduğunuz yeminde sizde kabul edinki tabiri caizse afalladınız.

Gönderi tarihi:

benim ne olduğumu anlamak sizin için zordur. ben solcu değilim, mhp li de değilim ama doğru bulduğum sözün ve fikrin peşinden giderim. onun ideolojisine bakmam.

 

benim gibilere ULUSALCI diyorlar, bu tabiri bilirmisiniz? bizim içimizde solcu, sağcı, ülkücü, milliyetçi, dindar insanlar var. bizler sade vatandaşlarız kimseyle göbek bağımız yok... bağımsızız ama bazıları alışkın değil bunlara illa birilerini biryerlere yakıştırıyorlar.

 

neden afallamışım ki, ozan arif mhp li olsa ne olur olmasa ne olur, ben bu şiirdeki görüşlerine katılıyorum hepsi o... sol görüşlü arkadaşlarımda var, sağ görüşlü arkadaşlarımda var tek ortak noktamız hepimiz bu vatanı seviyoruz ve en çok kim seviyor yarışı yapmıyoruz...

 

sayın ottaman26,

 

selamlar

Gönderi tarihi:

benim ne olduğumu anlamak sizin için zordur. ben solcu değilim, mhp li de değilim ama doğru bulduğum sözün ve fikrin peşinden giderim. onun ideolojisine bakmam.

 

benim gibilere ULUSALCI diyorlar, bu tabiri bilirmisiniz? bizim içimizde solcu, sağcı, ülkücü, milliyetçi, dindar insanlar var. bizler sade vatandaşlarız kimseyle göbek bağımız yok... bağımsızız ama bazıları alışkın değil bunlara illa birilerini biryerlere yakıştırıyorlar.

 

neden afallamışım ki, ozan arif mhp li olsa ne olur olmasa ne olur, ben bu şiirdeki görüşlerine katılıyorum hepsi o... sol görüşlü arkadaşlarımda var, sağ görüşlü arkadaşlarımda var tek ortak noktamız hepimiz bu vatanı seviyoruz ve en çok kim seviyor yarışı yapmıyoruz...

 

sayın ottaman26,

 

selamlar

 

ben r.tayyip erdoğanın yemininden bahsetmiştim. afallamışsınız diye. şimdi öyle bi yemin olmadıgını görünce camur at izi kalsın ulusalcı tipinden mi olmuş oluyorsunuz.

bende vatanımı milletimi seviyorum sağcıda solcuda arkadasım var ama iftiracı yok benim arkadaslarım arasında.

bu başbakan veya hükümet hiç mi iyi bir iş yapmamıştır?

Gönderi tarihi:

ben r.tayyip erdoğanın yemininden bahsetmiştim. afallamışsınız diye. şimdi öyle bi yemin olmadıgını görünce camur at izi kalsın ulusalcı tipinden mi olmuş oluyorsunuz.

bende vatanımı milletimi seviyorum sağcıda solcuda arkadasım var ama iftiracı yok benim arkadaslarım arasında.

bu başbakan veya hükümet hiç mi iyi bir iş yapmamıştır?

iyi bir iş göreceli tabi, size göre iyi bir iş bize göre değil... hatta yapmış oldukları iyi şeyler varsa onları görmekte sizin işiniz paylaşın bizimle ne gibi iyilikler yapmış...

 

çamur at izi kalsın demek biraz tuhaf olmuş yemini ben etmedim ki başbakanın kendisi etmiş isterseniz bulup yeniden ekleyelim mi?

 

iftiracı arkadaşım benimde yok iftiracılarla ve hatta bakar körlerle arkadaşlık etmiyorum...

Gönderi tarihi:

ben r.tayyip erdoğanın yemininden bahsetmiştim. afallamışsınız diye. şimdi öyle bi yemin olmadıgını görünce camur at izi kalsın ulusalcı tipinden mi olmuş oluyorsunuz.

bende vatanımı milletimi seviyorum sağcıda solcuda arkadasım var ama iftiracı yok benim arkadaslarım arasında.

bu başbakan veya hükümet hiç mi iyi bir iş yapmamıştır?

 

sardunyamdan özür dileyerek araya giriyorum

 

yapmıştır sayın ottoman26 siz ve sizin gibilerin güzel rüyalar görmenize sebep olmuştur..

 

arada bir bizim gibi haddini bilmezler çıkıp İFTİRALARLA rüyalarınızı kabusa çevirmiştir ama ne olur siz bizim kusurumuza bakmayın...

 

diyorum ve çıkıyorum...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.