Küresel Ekonomik Örgütler

[Misafir Marcus]

Yaşadığımız yüzyılın en belirgin özelliği,küresel ekonomik örgütlerin birer

birer dünya siyaset sahnesindede ağırlığını hissettirmesi olmuştur.

Prof.Dr.Erdoğan Soral'ın deyimiyle "Küreselleşmeyle başlatılan

'yaratıcı yıkım' dünyanın yeniden paylaşımından öte bir anlam taşımıyor"

Bugün Türkiyeninde içinde yer almak istediği AB bu küresel örgütlerden

sadece birisi.Ancak AB ile yapılan ön protokollere bakılırsa Türkiye AB

içinde sütü sağılacak bir inek (pazar) olarak ele alınıyor. Zaten siz

değerli forum arkadaşlarıyla paylaşıp tartışmak istediğim konuda;

Türkiyeye çok büyük zararları olduğuna inandığım GB (Gümrük Birliği)

nin hangi akla hizmet ederek AB ye tam üye olmadan kabul edildiği

üzerinedir. Paylaşımlarınız için şimdiden teşekkürler....

[Φ jhonywalker]

GB''den Yılda 5 milyar dolar zarar ettiğimiz halde hangi akla hizmet ederek bizm siyasi liderler bu oluşumu destekler ve kabul eder..

 

Batıya yalakalık yaparak ettigi zararın her kuruşunu temin edecegi kurum olarak Batının aksine Bizim siyasilerde bizleri sagılacak inek olarak görüyor maalesef..

 

Saçma sapan Vergileri ödeyerek Batılı simsarlara hizmet eden birer Vergi hammalı olduk..

 

Bu paralar yol su elektirik olarak bize geri dönmüyor IMF''in kasasına dogru yola çıkıyor..

 

BUndan daha büyük zarrar olur mu?

 

Sonra Ekonomik Kriz,IMF'e olan borç derler Stand By antlaşması yaptık felen diye yalan dolan..

 

düşünün ki bir Ülke Yurttaşlarının avrupa ülkelerinde dolaşim hakkını kabul etmedikleri halde Batılı simsarlara GB antlaşması adı altında sahalarını açsın..

 

Böyle bir kozu kullanmasın AB'ye girmek adına bu nasıl bir zihniyet..

 

Şimdi BU gibi antlaşmaları kabul eden zihniyette ki siyasilerin ülkelerinin refahı için ülke insanı için çaliştiklerından şüphe duyuyorum bu gibi antlaşmalarda gözüktüğü gibi bizim siyasiler avrupanın refahı için çalişiyor benim anladıgım üzere..

 

Bizim siyasiler Batıya yalakalık yaptigi süreçte Batılılarda bizi sahada sütü sağilacak inek(pazar) olarak görür tabi ki...

 

Aklın yolu Bir''dir ama düşünene..

Bizim siyasileri bir an önce defe kuşu misali kuma gömdükleri akıl küplerini çaliştirmalarını bekliyorum sabırla..

 

SayGıLar..

[Misafir Marcus]

Zafer Çağlayan

16/01/1996 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde "Ankarada düş kırıklığı başlığı " adında kalema aldığı yazısında;Uğrunda savaşlar verilen uluslararası pazar edinme gereksinimi Türkiyede çok kolay elde edilmişti.Ortada bir gariplik vardı.Bu gariplikten olacak Avrupa Birliği daha önce hiçbir ülkeye uygulamadığı bir yöntem izledi ve karar AB Parlamentosu'na da onaylatıldı.Parlamentodaki görüşmeler sırasında söz alan bir parlamenter

şunları şöyledi "Türkiye'yi çok uzuca satın alıyoruz.Bu bizim yararımıza olmayacaktır." Çok ucuuza satın almanın doğurabileceği olumsuzluklardan kurtulma amacıyla olacak aynı oturumda Türkiye'ye,tam

üyelik konusunda güvence verilmesi istenmiş.Ancak çoğunluklar reddedilmişti.Çünkü türkiye çok ucuza satıldığını bilmiyor,aksine bayram yapıyordu......