Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

 

TSK'yı çözmek için düğmeye basan kuruluşlar!

TESEV'in "Güvenlik Sektörü ve Demokratik Gözetim" başlıklı raporunu yazanlar, adından da anlaşılacağı gibi Türk Silahlı Kuvvetleri'nin de içinde olduğu vatan savunması görevini bir "sektör" olarak görüyor.

Raporun editörü Prof. Dr. Ümit Cizre, söz konusu çalışmanın aslında tam bir Batı dayatması ürünü olduğunu kabul ediyor. Cizre, uluslararası örgütlerin gösterdiği doğrultuda asıl hedeflerinin Türk Silahlı Kuvvetleri olduğunu yazısında şöyle açıklıyor:

 

"Hemen hemen tüm uluslararası örgütler (Avrupa Birliği, NATO, Avrupa Güvenlik ve işbirliği Teşkilatı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Avrupa Konseyi, Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası gibi) Batının dış politika amaç ve çıkarlarını yükseltmek niyetiyle de olsa, denetimsiz militerleşen ve insani güvenliği ihlal eden ülkelerin gerek iç politikalarında gerekse bölgesel ve küresel ölçekte istikrarsızlığa neden olduğunu ve kendi ülkelerindeki iktisadi gelişmeyi dumura uğrattıklarını globalleşmenin zorlamasıyla keşfederek, muhatap aldıkları -özellikle bu kuruluşlara üyelik aşamasında olan ya da kredi talep eden- ülkelere güvenlik sektörlerinde yeniden yapılanmayı bir koşul olarak ileri sürmeye başladılar. Bu yeniden yapılanmanın olmazsa olmaz koşulu sektörün, şeffaflık ilkesi doğrultusunda, bilgi ve ilgi sahibi olarak duyarlılıklarını yükselten çok merkezli sivil aktörlerin sorgulama ve tartışmalarına açılmasıdır."

 

"TSK, SİYASETİ VE POLİSİ

ZAAFA UĞRATIYOR" İDDİASI

 

Cizre, sunuş yazısında, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni siyaseti ve polis teşkilatını zaafa uğratmakla suçluyor:

"Türkiye, bir yandan, Avrupa Birliğine tam üyelik nedeniyle askerin rolünü ciddi bir biçimde daraltma taahhüdüne girmiştir. TESEV, Güvenlik Sektörü Almanak'larını her yıl yayımlamak için büyük bir çaba sarf etmeye kararlıdır. Silahlı Kuvvetlerin siyasette oynadığı ağırlıklı rol, Türkiye'de yapışkan ve kalıcı bir hale dönüşen 'zayıf sivil siyaset'le birlikte başta polis olmak üzere askeri olmayan güvenlik birimlerinin de zaafiyetini besleyen bir damardır. Bu rolün geriye çekilebilmesi henüz geçerlik kazanmasa da, uzun vadede siyaset sınıfını damar sertliğinden kurtararak, güvenliği sağlayan kurumlarla birlikte siyasal etkinlik boyutuna geçmesini sağlayacak bir araçtır."

 

********* ÖNERİLER!

 

TESEV'in raporunda, Ahmet Yıldız'ın "TBMM" başlıklı yazısında, asıl hedef Türk Silahlı Kuvvetleri:

"Türkiye'de Askeriye, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) ve medya aracılığıyla siyasette, vakıflar ve Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) aracılığıyla sanayi ve ticarette, askerî yargı yoluyla da yargıda aktif roller üstlenmiş bulunmaktadır.

Mevcut durumda, zorunlu askerlik, sivil demokratik bir kültür yerine askerî değerleri ve bu değerleri şekillendiren bir laiklik ve milliyetçilik anlayışını toplumsallaştırmakta, askerî harcamalar üzerinde parlamenter denetim tam olarak oluşturulamamaktadır.

Güvenlik Sektörünün üst düzey yöneticilerinin (Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları, emniyet müdürleri, istihbarat örgütlerinin başkanları) atanmasında parlamentonun bir yetkisi

bulunmamaktadır."

Sanki dünyanın herhangi bir ülkesinde bu görevlileri parlamento atıyor, değil mi?

 

Arslan Bulut (Yeniçağ Gazetesi)

  • Cevaplar 88
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

 

Recep Tayyip Bey bir kuyuya taş attı...

Ama bu taş kuyuya değil, Türk Milletinin yüreğine atıldı.Can evine değdi.

Bazen şaşırmalar ve hatalar kaçınılmaz olur, SON un başlangıcı hem de süratle başlangıcı sürecine girilmiş olunur.Bu taş, işte bu sonun başlangıcıdır.

 

Şimdi tüm AKP milletvekilleri dört koldan, il,ilçe, köy dolaşıp, Türkiye genelinde , şehit ailelerine "gönül alma turları" düzenleyeceklermiş..Buyursunlar...Rağbet edecek bir tek şehit ailesi bulamayacaktırlar...Türk Milleti balık hafızalı değildir...Hele topyekun bu konuya odaklanmışken ve konu bunca tazeyken hiç mümkünü yoktur...

T.C Cumhuriyeti Hükümetinin bu dönem başbakanlık makamı dahil, diğer kadrolarını ve meclis koltuklarını hasbel kader ellerinde bulunduran bu parti, bardağı çoktan taşırmıştır.

 

Recep Tayyip bey ağzından çıkanları kendi duymuyor olabilir, bu millet, duyacağını duydu...

Danışmanlarının hazırladığı tekstler dahilinde değil de, böyle irticalen konuştuğu zaman, uslubu hep aynı, esas tavır bir anda öne geçiyor...Küçük dağları siz yaratmadınız... Siz öyle sanabilirsiniz ama, biz biliyoruz doğrusunu...

Yüce Türk Milleti bu küstahlıkları asla ve asla affetmemiştir. Siz de bu affedilmeyenler listesinde ilk sıraya geçtiniz...Bu böyle biline...

 

Sözler çarpıtılmış mış...Yok efendim...Kimsenin çarpıttığı yok hiç bir sözü...Halka açık, tartışma ve yorum gerektirmeyecek kadar net duyduk bu sözleri...

Hiç kimse, yazılı ve görsel medyayı, sizin haricinizdeki siyasi partilerin özel-yerel kanallarından gazetelerinden izleyip yorum almadı...Ortada olan ve çoğu malum olan kuruluşların ekranlarından izledik...Değerlendirmesini yapacak kadar aklımız fikrimiz var çok şükür...

 

Şimdi çıkıp hiç bir AKP linin, ŞEHİT CENAZELERİ ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYORLAR yaygarası yapmaya asla hakkı yoktur...Fakat Türk Milletine, Türkiyeli diyenlerden, başka bir şey beklenmiyeceğinin idrakindeyiz.

Onun için de, artık gerekenler yapılacaktır. Milletimiz, eli kanlı örgüte verilen primlerin, şımartılmaların, neredeyse Türk Hükümeti ile bir arada masaya oturmayı isteyecek hale getirilmeye zemin hazırlamalarının farkındadır...

Bunu kimse aklından geçirmesin...Müttefikleriniz bize vız gelir. Verdiğiniz vaadler de, imzalarınız ve andlaşmalarınız da...

Kıbrıs,Kandil dağı, Irak,Lübnan, toprak satışları ve özelleştirme peşkeşleri... Bütün bunlar aklı başında, vicdanlı ve çok şükür ki, imanı para ile satın alınamamış milyonlarca Türk evladı tarafından görülmektedir ve bu aymazlıklara isyanıyla, ortak bir harekete dönüşmek üzere yola çıkmıştır...

Aynı, bu iktidarın vadesini doldurmaya zemin hazırlayan yanlışlarının yola ayan beyan çıkışı karşısında, bizim doğrularımızı çığ gibi indirecektir kentten köyden...

 

O şehit fidanlarımızı ağzına almaya hiç hakkı olmayanlar hiç olmazsa susmayı öğrensinler...

Yavuz hırsız ev sahibini bastırır tezi ile konuşmasınlar ulu orta...Konuştukça battıklarını göremiyorlar mı? Biz görüyoruz...

 

Ceyda Görk (Kuvayimilliye Köşe Yazarı)

Gönderi tarihi:

Ne kadar boş şeyler yazmışsınız.! Koskoca Genelkurmaylık ve istihbaratından daha mı iyi bildiğinizi sanıyorsunuz ? Buyrun okuyun bilgilenin irkilin..

 

 

Türk milletine sinsi tuzağı gösterdiniz

 

 

BİR senedir şehit cenazelerinde acılı anaların, babaların öfkeleri üzerine sinsi bir tuzak kuruluyordu.

 

Tuzağın adı şuydu:

 

’Acılı annelerin öfkelerini kullanıp, böylelikle askerle millet arasındaki moral bağı çökertmek.’

 

Bunun için PKK, acılı annelere, barış annelerini gönderme stratejisini seçti. Ve sonra "Oğlum boşuna mı ölüyor?" kuşkusunu yerleştirmeye çalıştı.

 

İşte bu sinsi plan, önceki gün ortaya çıktı. Ve dün, PKK’nın kullanmaya çalıştığı bir şehit ailesinin terör örgütüne duyduğu nefreti yazdım...

 

Plan belliydi. Oğullarını kaybetmiş ailelerin isyanı üzerinden Türk devletiyle, Türk milleti ve Türk askeri arasındaki bağı koparmak. Ve dün akşam bu yazılar üzerine Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt telefonla aradı. Paşa’nın sözlerini virgülüne dokunmadan bütün Türk milleti için aktarıyorum.

 

Dağlarda bu toprakları bekleyen genç evlatlarımızdan; evlerinde onları bekleyen analara kadar herkes için aktarıyorum...

 

Çünkü Paşa çok açık konuştu:

 

"Fatih, şu iki gündür yaptığınız için size teşekkür ediyorum. Hürriyet ailesine teşekkür ediyorum. Dağlarda savaşan erinden en yüksek komutana kadar Türk milleti adına bu sinsi planı yazdığınız için teşekkür ediyorum. Çünkü siz bir süredir bizim de tespit etmiş olduğumuz çok ciddi ve çok sinsi bir planı Türk milletinin önüne serdiniz. Bu sinsi planı bir süredir biz de tespit ettik ve izlemekteydik. Amaç belli, amaç şehit cenazelerinde evlatlarımızın analarının, babalarının, kızlarının, nişanlılarının, eşlerinin acıları üzerinden acaba büyük Türk milletinin beraberliğini kırabilir miyiz planıydı. Şimdi buradan açıkça söylüyorum. Dünyada hiçbir güç, Türk milletinin vatanı, bayrağı ve milleti için kenetlenmesini kıramaz. Bunu da yakında dost, düşman herkes görür."

 

Akşam saatlerinde Orgeneral Büyükanıt’tan gelen bu çarpıcı sözler gerçekten etkileyiciydi.

 

Sordum:

 

"Paşam terör örgütünün bu sinsi planı konusunda ne tür detaylar var?"

 

Büyükanıt Paşa, aynı keskinlikle cevap verdi:

 

"Fatih, Anadolu’da büyükşehirlerde bütün şehit cenazelerine katılıyoruz. Çünkü herbiri bizim kanımız, canımız, evladımız. Oradaki infiali görüyoruz. Ve tabii gerekli istihbaratlar da yapılıyor, değerlendirmeler önümüze geliyor. Sizin yazdığınız sinsi plan bu anlamda tamamiyle doğrudur. Ve en önemlisi Türk milleti dünyada kahramanlıklarıyla tanınan bir millet olarak bu sinsi planlara hiçbir zaman izin vermeyecektir. Bu hayali görenlere biz yakında gerçeği göstereceğiz."

 

Evet iki gündür şehit cenazeleri üzerine kurulan sinsi planı Ankara’nın en kritik kulislerinden süzerek aktarmaya çalıştım ve dün gece Orgeneral Büyükanıt hem bu planın varlığını, hem de ona karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ve Türk milletinin kararlılığını açıkladı.

Gönderi tarihi:

sağ olsun basınımız devlet ile şehit aileleri arasında bağ kurmak yerine dağ kuruyor.. bölücülerin ekmeğine yağ sürüyor...

başbakanın sözünün ne anlama geldigini herkes bildigi halde ne kadar çarpıtabiliriz gibi yarış içerisindeler.. başka gündem maddesi yokmuş gibi mahşete taşınacak bi konu bulamayınca tereyağından kıl çekmeye çalışıyor..

Gönderi tarihi:

Sayın Başbakan çok talihsiz sözler sarfetti ! Yani klasik talihsiz açıklamalarına birini daha eklemiş oldu. Artık kendisinin daha temkinli konuşmalar yapması için danışmanlarımı olur kim olur bilemem... bir çözüm üretsinler... Bu kadar tepkiye karşılık, Türk halkından özür dilemesi gerekirken, söylediklerini toparlamaya çalıştı olmadı ve hala kendini haklı çıkarmaya uğraşıyor. Yan gelip yatıyor deneler "şehitlik mezarlığında" yatıyor. Meclis koltuğunda uyuklayan millet vekillerimize ne demeli, kim yan gelip yatıyor acaba !!!

Ülkeyi yönetenlerin en önemli görevi vatandaşlarının can güvenliğini sağlamaktır. Bu millet yeri geldiğinde ülkesi için, cumhuriyeti için canını vermesini zaten bilir.

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:

crteaskerl304kyangel304pyatmayer304de286304ld304rat1.jpg

RTE - ASKERLİK YAN GELİP YATMA YERİ DEĞİLDİR...

 

(Sevgili T. Selçuk'a teşekkür ve saygılarımızla...)

Gönderi tarihi:

sağ olsun basınımız devlet ile şehit aileleri arasında bağ kurmak yerine dağ kuruyor.. bölücülerin ekmeğine yağ sürüyor...

başbakanın sözünün ne anlama geldigini herkes bildigi halde ne kadar çarpıtabiliriz gibi yarış içerisindeler.. başka gündem maddesi yokmuş gibi mahşete taşınacak bi konu bulamayınca tereyağından kıl çekmeye çalışıyor..

 

Bir başbakanın söyledikleri önemlidir. Ne söylediğinden çok ne söylemek istediğini anlamak daha önemlidir. Kuzey Irak'ta ülkemiz sınırında bir tehdit varken nedense oraya girmeye izin alamadığından BM'nin izin verdiği yere asker gönderebilmek için "askerlik yan gelip yatma yeri değildir" diyebiliyor. Asker yan gelip yatıyormu ki bu lafı sarfedebiliyor sayın başbakan?

 

Savunun daha savunun siz bakalım ak'mı kara mı ortaya çıktığında ne diyeceksiniz. Çok az bir vakit kaldı neyin ne olduğunu anlayamayanların anlamasına.

Gönderi tarihi:

Bir başbakanın söyledikleri önemlidir. Ne söylediğinden çok ne söylemek istediğini anlamak daha önemlidir. Kuzey Irak'ta ülkemiz sınırında bir tehdit varken nedense oraya girmeye izin alamadığından BM'nin izin verdiği yere asker gönderebilmek için "askerlik yan gelip yatma yeri değildir" diyebiliyor. Asker yan gelip yatıyormu ki bu lafı sarfedebiliyor sayın başbakan?

 

Savunun daha savunun siz bakalım ak'mı kara mı ortaya çıktığında ne diyeceksiniz. Çok az bir vakit kaldı neyin ne olduğunu anlayamayanların anlamasına.

 

 

işte sizin gibi düşünenler nedeniyle 3 mart tezkeresi cıkmadı ve halen ırakta yuvalanan pkk bitirilemiyor.. eğer önceki tezkere çıkmış olsaydı (ben gidiyor olacaktım cünkü tüm hazırlıklar çıkmasından yanaydı ve askerdeydim bende o sıralar ) eskiden türk telekomunda 20 milyar $ (o sıralar bu parayla Türkiyenın dış borcunun coğu ödeniyordu) özelleştirmesini iptal eden hakim şimdi ben bu fiyata düşücegini hiç düşünmemiştim demesi gibi keşke tezkere cıksaydıda asker gönderseydik diyenler cıktı...

 

halen şunuda anlamakta güçlük çeken arkadaslar var Türk askeri savaşmaya gitmiyor barış amaçlı gidiyor aksi durumda askerimizin geri çekilecegi 70 milyon önünde başbakan söylüyor. ama siz yine bi başbakanın sözünü kendi anlayacagınız türden yorumlayıp "askerlik yatma yeri degil" cümlesinde bozuk plak gibi takılıp kaldınız... ekonomik alanda bi açık bulamayanlar artık kelimelerden medet umar oldu...

Gönderi tarihi:

Bence Başnakan'ın sözleri bilerek ve/veya bilmeyerek çarpıtılıyor ya da yanlış lanse ediliyor. Başbakan'ın bu sözlerine karşı olarak ifade edilen açıklamalarda aslında Başbakan'ın demek istediğinden farklı birşey demiyor...

Gönderi tarihi:

işte sizin gibi düşünenler nedeniyle 3 mart tezkeresi cıkmadı ve halen ırakta yuvalanan pkk bitirilemiyor.. eğer önceki tezkere çıkmış olsaydı (ben gidiyor olacaktım cünkü tüm hazırlıklar çıkmasından yanaydı ve askerdeydim bende o sıralar ) eskiden türk telekomunda 20 milyar $ (o sıralar bu parayla Türkiyenın dış borcunun coğu ödeniyordu) özelleştirmesini iptal eden hakim şimdi ben bu fiyata düşücegini hiç düşünmemiştim demesi gibi keşke tezkere cıksaydıda asker gönderseydik diyenler cıktı...

 

halen şunuda anlamakta güçlük çeken arkadaslar var Türk askeri savaşmaya gitmiyor barış amaçlı gidiyor aksi durumda askerimizin geri çekilecegi 70 milyon önünde başbakan söylüyor. ama siz yine bi başbakanın sözünü kendi anlayacagınız türden yorumlayıp "askerlik yatma yeri degil" cümlesinde bozuk plak gibi takılıp kaldınız... ekonomik alanda bi açık bulamayanlar artık kelimelerden medet umar oldu...

 

Bu konuda tek bir şey yazacağım, 3 Mart tezkeresi askerimizin Irak'a girmesini istemeyen aşiret reislerinin milletvekili akrabalarına baskı yapmaları sonucu çıkmamıştır. Asıl gerçek budur. Barzani açıklamıştır o zaman "eğer Türk askeri Kuzey Irak'a girerse sonuç Türkiye için çok kötü olur" diye...

 

Anlayanlara...

 

Selamlar

Gönderi tarihi:

Bu başbakan değilmi,çiftçiyi azarlayan,köylünün Anasına dil uzatan?En korktuğu şehit yakınları olduğuna göre,tabii panikleyecek...panikledikçe şaşıracak,dengesini,sinirlerini allak bullak edecek,ve patavatsızca gürleyecek!Kime?

 

Abd ve Ab'ye değil elbet,en garip gördüğü uyuşturup,sindirdikleri Türk vatandaşlarına.Sıkışıp kaçacakları gün kurtarıcıları olarak gördükleri Ab uğruna Türk ordusunu yıpratmak ve aşağılamak,şirin gözükmek istediği Kürtçüler'in de isteği olduğuna göre,elbet böyle davranır.Ama...tarih ve yüce Türk milleti bunları not ediyor,kesinlikle hesabını da soracaktır

Gönderi tarihi:

Şehit Teğmen dualarla son yolculuğuna uğurlandı.

 

Mardin'in Dargeçit ilçesinde teröristlerle girilen silahlı çatışmada şehit olan Jandarma Teğmen Cengiz Evranos'un cenazesi, Balıkesir'de dualarla toprağa verildi.

 

Törende PKK'ya lanet vardı

 

Şehit Teğmen Cengiz Evranos'un Türk Bayrağı'na sarılı tabutu, yakınları

tarafından Balıkesir Askeri Hastanesinden alınarak Zağanos Paşa Camii'ne getirilrdi.

 

Tabutun cami avlusuna girişinde, Evranos'un ailesi ve törene katılanlar terör örgütüne lanet yağdırdı. Bu sırada, ''Şehitler ölmez vatan bölünmez'', ''Kahrolsun PKK'' şeklinde sloganlar atıldı.

 

Askerlik yan gelip yatma yeri değil

 

Annesi Hayriye Ormancı ile küçük oğlu Oğuz Evranos'a sarılarak gözyaşı döken anne Fikriye Evranos, ''Oğlumun kanını yerde bırakmasınlar'' diye haykırdı.Kendisiyle birlikte ağlayan annesini de ''Anne ağlama, PKK'ya inat ağlama. 'Askerlik yan gelip yatma yeri değildir' diyenlere inat ağlama'' diye teselli etmeye çalışan acılı anne, cenaze namazı kılınacağı sırada yerinden kalkarak şehit teğmenin tabutuna sarıldı. Fikriye Evranos, ''Ağlamayacağım, PKK'yı sevindirmeyeceğim. Bir Cengiz öldü, bin Cengiz yaşayacak'' dedi.

 

Düğün yapıyoruz

 

Daha sonra, eşi ve törene katılanlarla birlikte cenaze namazında saf tutan anne Fikriye Evranos, ayakta durmakta zorlanınca askerler tarafından cami bahçesindeki bir banka oturtuldu.

 

Askerlerden birinin elinde bulunan oğlunun fotoğrafını alan Evranos, ''Oğlum, 1 ay sonra doğum gününü kutlayacaktık, bugün ise düğününü yapıyoruz'' diye gözyaşı döktü. Acılı anneyi, Boğaziçi Üniversitesinde öğrenim gören 20 yaşındaki oğlu Oğuz ile yakınları teselli etmeye çalıştı.Şehit Jandarma Teğmen Cengiz Evranos'un cenazesi, daha sonra kılınan namazın ardından asri mezarlıktaki şehitlikte toprağa verildi.

 

Cenaze törenine, şehit teğmenin ailesi, yakınları, Vali Selahattin Hatipoğlu, Balıkesir Garnizon Komutanı Tümgeneral Adem Huduti, Belediye Başkanı Sabri Uğur, 9. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Mehmet Şanver, Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Hacıoğlu, Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Karayiğit, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Alattin Katı, Il Genel Meclisi Başkanı M. Akif Okur ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Gönderi tarihi:

İZMİRLİ ŞEHİT AİLESİNİN MEKTUBU

 

 

BAŞBAKANA CEVAPTIR

 

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na;

1 Eylül 2006 tarihinde Van'ın Özalp ilçesi Saray mevkiinde İran sınırından

teröristlerce açılan ateş sonucu evladımız Piyade Er Deniz Yüzgeç şehit

düştü. Aynı gün akşam saatlerinde acı haber bir binbaşı ve iki doktor

nezaretinde bizlere ulaştırıldı, 2 Eylül Cumartesi günü cenazesi İzmir'e

getirilerek 3 Eylül Pazar günü resmi tören ile Kadifekale şehitliğinde

defnedildi.Tüm bu süreç boyunca en düşük rütbeden en yüksek rütbeye kadar

tüm askeri personel gerekli tüm prosedürü eksiksiz yerine getirmiş ve

şehidimize son görevimizi layıkıyla yapmamızı sağlamıştır.

Lakin devletin en önemli ikinci makamında bulunduğunuz ve de Türkiye

Cumhuriyeti Devleti'ni ilk ağızdan temsil ettiğiniz halde, henüz

şehitlerimizin toprağı dahi kurumadan yaptığınız "Askerlik yan gelip yatma

yeri değildir" açıklaması ve arkasından da sözde hatanızı düzeltmek için

verdiğiniz demeçte "Askerlik turistik bir mekan değildir" demeniz tüm

ailemizde infial yaratmıştır.

Nasıl bir başbakan "Artık şehit haberi almak istemiyoruz" diye feryat eden

bir vatandaşına bu tür bir açıklama getirebilir? Ülkemizde milyonlarca

insanın gözü kulağı son dönemde tırmanan eylemlere karşı ne tür bir önlem

paketi açıklayacağınızı duyabilmek umuduyla size çevrilmişken, hangi

düşüncelerle bu anlamsız, anlamsız olduğu kadar da yakışıksız açıklamayı

yapabildiniz bilemiyoruz.

 

Size maddeler halinde hatırlatmak isteriz ki; 1.Siz ne Başbakan olmadan önce

gittiğiniz Amerika Birleşik Devletleri'nde

görüştüğünüz kişilerin, ne de Avrupa Birliği'nde müzakere adı altında

bazı ödünler verdiğiniz şahısların değil, bizim yani Türkiye Cumhuriyeti

vatandaşlarının Başbakan'ısınız.

2.Bu tür bir açıklamayı yapmanız gösteriyor ki; ya sarf ettiğiniz

cümlelerin hangi kişilerce nasıl algılanacağını düşünmeden

konuşuyorsunuz, ya da bilerek ve isteyerek şehit ailelerine ve tüm

halkımıza "çocuklarınızı askere gönderirseniz ölmeleri gayet

doğaldır" gibi bir açıklama getiriyorsunuz. Bizce her iki

durumda da istifa etmediğiniz her saniye rahmetli şehitlerimizin aziz

hatırasına zarar vermektesiniz.

3.Bu tarihten itibaren oğlunuz Bilal Erdoğan'ın askerlik durumunun en

yakın takipçileri olacağız.

 

Umarız ki Allah bu büyük acıyı asla ne size ne de bir başkasına

yaşatmasın.

Sizden yıllardır devam eden bu sorunlara bir çözüm bulmanızı

dilemek isterdik ama sahip olduğunuz ve olamadığınız özelliklerinizi

düşününce bu sorunu çözebileceğinize artık inanmıyoruz.

 

Son olarak ifade etmeliyiz ki, bu metin sizi siyasi olarak yıpratmak veya

iktidarınızı sarsmak amacıyla düzenlenmiş bir muhalefet komplosu değil,

evladını bazı tedbirsizlikler yüzünden şehit vermiş bir ailenin yaptığınız

açıklamalara verdiği en hafifletilmiş cevabıdır.

 

Bu mesajın size belki de hiçbir zaman ulaştırılmayacağını biliyoruz.

Ancak biz bu mesajı size ve tüm halkımıza ulaştırmak için elimizden geleni

yapacağız.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.