Φ commandante Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 arkadaşlar bu başlığı açmamın sebebi ülkü ocakları var fetocular var ee bizimkiler niye olmasın diye düşünmem.burada sol hakkında herşeyi tartışabiliriz ve de konuya Denizlerin idamlarıyla başlayabiliriz.idamkararı size göre önceden mi verilmiş ti yoksa tamamen adil bir mahkeme de mi yargılandılar... Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 arkadaşlar bu başlığı açmamın sebebi ülkü ocakları var fetocular var ee bizimkiler niye olmasın diye düşünmem.burada sol hakkında herşeyi tartışabiliriz ve de konuya Denizlerin idamlarıyla başlayabiliriz.idamkararı size göre önceden mi verilmiş ti yoksa tamamen adil bir mahkeme de mi yargılandılar... Sevgili commandante, Ben bu tür olaylara hep genel bakmışımdır. Bir tarafta emperyalizm diğer tarafta yurtsever niyetler. Emperyalizim zaten siyaseti gereği, tüm yurt severlerin idamını, daha önceden belirlemiş bulunmaktadır. Deniz Gezmiş ve arkadaşları elbette birer yurt sever insanlardı. İdamlarının gerçekleşmiş olması da yurtsever mücadelelerinin bizlerden, daha fazla olması.. Dünyanın her yerinde hergün onlarca yurtsever ölmekte. Gerek ilkeli gerek ilkesiz. Dahi yurtsever Atatürk'e de Emperyalistler ve onun yerli işbirlikçileri tarafından, defalarca idam fermanı hazırlanmıştı. Ama o dahice hareket etti. Ve bazı isteklerini başardı. Alıntı
Φ pürkusur sağlıkçı Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 Yurt sever insanlar neden üniversiteyi yağmalıyorlar , devletimizin komşularıyla süper güçlerle olan ilişkilerini zedeliyecek faaliyetlerde bulunuyorlar , bunlar bu kadar parayı muhimmatı nerden buluyorlar ? bir açıklama rica edebilirmiyim Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 7 Temmuz , 2006 ....... devletimizin komşularıyla süper güçlerle olan ilişkilerini zedeliyecek faaliyetlerde bulunuyorlar, ....... Yerli işbirlikçiler diyordukya hani... İşte size halis bir örnek... Alıntı
Φ delta11 Gönderi tarihi: 8 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 8 Temmuz , 2006 Evet sevgili arkadaşlar,tatışmasına tartışalım da,böyle hikayeden ve bizi biryere vardırmayacak konularda değil.Zaten bunlar üzerinde bugüne kadar çook yazıldı çizildi.Bizi daha çok ilgilendiren memleket meselelri üzerine birşeyler yazmamızın daha verimli olacağı kanısındayım. Alıntı
Φ bozan Gönderi tarihi: 9 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 9 Temmuz , 2006 selamun aleykum ey solcuların forumu.. nasılsınız, ben de bir uğrayayım dedim, napıyorsunuz diye, dünyayı takip ediyorsunuz anladığım kadarı ile ama 30 yıl önceden. olsun takip takiptir.. bozan Alıntı
Φ nicomedias Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 selamun aleykum ey solcuların forumu.. nasılsınız, ben de bir uğrayayım dedim, napıyorsunuz diye, dünyayı takip ediyorsunuz anladığım kadarı ile ama 30 yıl önceden. olsun takip takiptir.. bozan Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 selamun aleykum ey solcuların forumu.. nasılsınız, ben de bir uğrayayım dedim, napıyorsunuz diye, dünyayı takip ediyorsunuz anladığım kadarı ile ama 30 yıl önceden. olsun takip takiptir.. bozan 1400 yıl öncesinden daha iyidir. Alıntı
Φ bozan Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 1400 yıl öncesinden daha iyidir. Ve aleyküm selam, üstümüze alınmaca haa!!!. neyse size iyi çalışmalar.. bozan Alıntı
Φ nicomedias Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Ve aleyküm selam, üstümüze alınmaca haa!!!. neyse size iyi çalışmalar.. bozan bozan sen olmasan ben valla gülemem (dalga geçmiyorum sakın yanlış anlama) atılacak birileri olur demiştin ya bi yerlerde oluyoo... Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 1400 yıl öncesinden daha iyidir. Arkadaşlar sağcılıkla solculukla siyasetle falan işim yok.. Türkiye bir Cumhuriyettir ve yüzde 98' i müslümandır.. Başkada bir rejim ve din arayışı ve ihtiyacı yoktur.. 1400 yılına bir gönderme yaptınız... O günlerde bir saadet dönemi oluşuvermişti.. Dolandırıcılık, gasp, ırza geçme, sabotaj, adaletsizlik, hortumculuk, tefecilik, spekülatörlük, yalan, kundaklama, terörizm, kandavası yoktu, olanıda son bulmuştu.. Yerini sevgiye, barışa, huzura, yardımlaşmaya "komşusu aç yatarken kendisi tok yatan bizden değildir" hadisi şerifi gereğince, kendi ekmeğini komşusuna vermeye bırakmıştı.. Ne zaman Peygamber (s.a.s) aramızdan ayrıldı, peyder pey kazanımlar gitti.. O günlerin ahlakını özlüyoruz.. Peygamberi özlüyoruz.. Saygılar-sevgiler.. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Arkadaşlar sağcılıkla solculukla siyasetle falan işim yok.. Türkiye bir Cumhuriyettir ve yüzde 98' i müslümandır.. Başkada bir rejim ve din arayışı ve ihtiyacı yoktur.. 1400 yılına bir gönderme yaptınız... O günlerde bir saadet dönemi oluşuvermişti.. Dolandırıcılık, gasp, ırza geçme, sabotaj, adaletsizlik, hortumculuk, tefecilik, spekülatörlük, yalan, kundaklama, terörizm, kandavası yoktu, olanıda son bulmuştu.. Yerini sevgiye, barışa, huzura, yardımlaşmaya "komşusu aç yatarken kendisi tok yatan bizden değildir" hadisi şerifi gereğince, kendi ekmeğini komşusuna vermeye bırakmıştı.. Ne zaman Peygamber (s.a.s) aramızdan ayrıldı, peyder pey kazanımlar gitti.. O günlerin ahlakını özlüyoruz.. Peygamberi özlüyoruz.. Saygılar-sevgiler.. Sayın kralx, Tartışma başlatıyorsun ama kavramlara yabancısın. Tartışmamız hiç sağlıklı gitmiyor. Yazdığın cümlelerin tümü yanlış. Hangi birine cevap yazayım. Peki o halde ilk cümleden başlayalım. Siyasetim yok diyorsun. Siyaset kavramını bilmiyorsun. Bana cevap ver o zaman siyaset nedir? Bu kavramın anlamını yazarmısın? Yer yüzünde siyaseti olmayan bir kişi gösterebilirmisin ? Not: Kavramlara yabancı olduğun için diğer başlıkta da üzülmeyesin diye cevap vermemiştim. Örnek olarak, bilime karşı deyilim ama materyalizme karşıyım diyorsun. Materyalizm nedir, bilim nedir? Tarifini yaparmısın ? Affedersin benim tarzım bu değil. Mecbur tutuyorsun. Alıntı
Φ Damien Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 ben de tartışmaya yeni bir boyut katarak şunu demek isterim: Türkiye'de sol, çok zayıf durumda. nedeni, bana göre, siyasi partilerin kutuplaşmaları, sol partilerin (sosyal demokratları da katıyorum) Türkiye'ye faydalı olucak politikalar üretememesi. sol partiler de Türkiye'deki genel siyasetçiler gibi halktan kopuk bir görünüm sergiliyor. solun artık kaliteli bir muhalefet yapması lazım. dünya nasıl kadın veya erkeksiz olmuyosa siyaset de sosyal demokrasiden ve milliyetçilikten eksik olmasın. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 İzah edeyim... Ama izah etmeden önce beni başka bir kişilikte görüpte yazılarıma cevap vermyorsan gerçekten ayıp edersin.. Beni gerektiği yerde rezil et yere vur ne yaparsan yap ama.. Bir çok insan gibi peşin hükümlü olma, kimde ne bilgi bilmiyorsun.. kimleri gibi copy-pasteci değilim.. Herneyse.. yukardaki sorularını cevaplıyorum.. Öncelike şunu söylüyeyim tespitlerinizin bir çoğu yanlış algılama ve tek taraflı bakmaktan kaynaklanıyor.. Güncel siyasetten dinamik siyasetten bahsediyorum arkadaşım.. Elbete herkesin bir siyaseti vardır ama illaki sağa yada sola gidecek diye bir kayıtmı var.. Yada şu parti bu partı diye bir zorunlulukmu var.. Siyaset zaten yaşamın kendisidir.. Siyaset yaşam görüşüdür. Ama siyaset aynı zamanda politikadırda.. Ben bu yönüne yani dinamik yönüne bakmıyorum.. Konunuz solculuk ve işim olmaz dediğim siyaset bu siyaset... Dedimya önce ne demek istediğimi anlamalısınız ve kavram suçlamasını sonra yapmalısınız... Siyasetin anlamını bilmeyen bir adamın buralarda yazması mümkünmü.. Diğer topicde..; Sosyallıktan bahsediyordunuz.. Bende birşeyler yazdım ama sana göre kavram bilmiyorum.. Orada bir insan ve bir arkadaştan bahsediyorsunuz.. Sosyal kelime olarak ictimai-toplumla ilgili anlamına gelir.. Sosyal olmakta toplumla iç içe olmak toplumun herşeyiyle hemhal olmaktır.. Eğer bir insan sosyal değilseden kastınızın fikri ve yaşamsal bazda olduğunu biliyorum.. Ama ben işe biraz daha somut yada maddesel bakıp o insanı dağbaşında inzivada bir insan gibi değerlendirdim ve zaten arkadaş bulamazki bulsada kaybetse dedim.. Bilim ve mataryelizme gelince... Öyle ifade etmişsinki bilim=mataryalizm.. Keşke şu yukardaki iletiyi yazmasaydınız, benimde size karşı ve bilgeliğinize karşı lan olumlu düğşüncemde biraz kayma oldu.. Materyalizm bilim değildir.. Bilimin konusu sadece madde değildirki materayalizm bilimdir denilsin.. Bilmin konusu siyasetten tutunda psikolojiye kadar, tarihten tutunda metafiziğe kadar gider.. Ama materlazim bir felsefedir.. Sadece bir felsefe... Söyleyin hangi kavramları bilmiyorum.. Saygıllar-sevgiler.. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 İzah edeyim... ama izah etmeden önce beni başka bir kişilikte görüpte yazılarıma cevap vermyorsan gerçekten ayıp edersin.. Beni gerektiği yerde rezil et yere vur ne yaparsan yap ama.. Bir çok insan gibi peşin hükümlü olma, kimde ne bilgi bilmiyorsun.. kimleri gibi copy-pasteci değilim.. Herneyse.. yukardaki sorularını cevaplıyorum.. Öncelike şunu söylüyeyim tespitlerinizin bir çoğu yanlış algılama ve tek taraflı bakmaktan kaynaklanıyor.. Diğer topicde.. Sosyallıktan bahsediyordunuz.. Bende birşeyler yazdım ama sana göre kavram bilmiyorum.. Orada bir insan ve bir arkadaştan bahsediyorsunuz.. Sosyal kelime olarak ictimai-toplumla ilgili anlamına gelir.. Sosyal olmakta toplumla iç içe olmak toplumun herşeyiyle hemhal olmaktır.. Eğer bir insan sosyal değilseden kastınızın fikri ve yaşamsal bazda olduğunu biliyorum.. Ama ben işe biraz daha somut yada maddesel bakıp o insanı dağbaşında inzivada bir insan gibi değerlendirdim ve zaten arkadaş bulamazki bulsada kaybetse dedim.. Bilim ve mataryelizme gelince... Öyle ifade etmişsinki bilim=mataryalizm.. Keşke şu yukardaki iletiyi yazmasaydınız, benimde size karşı ve bilgeliğinize karşı lan olumlu düğşüncemde biraz kayma oldu.. Materyalizm bilim değildir.. Bilimin konusu sadece madde değildirki materayalizm bilimdir denilsin.. Bilmin konusu siyasetten tutunda psikolojiye kadar, tarihten tutunda metafiziğe kadar gider.. Ama materlazim bir felsefedir.. Sadece bir felsefe... Söyleyin hangi kavramları bilmiyorum.. Saygıllar-sevgiler.. Sayın kralx, Madem tartışma gardı aldın. Devam edelim. Peşin hükümlü değilim. Bilimsel düşünen insan zaten peşin hükümlü olamaz. İstese de olamaz. Amacım yerden yere vurma değil güldürme beni. İyi niyetli bir tartışma. Neyse konuyu dağıtmadan ilk soruma cevap ver. "Arkadaşlar sağcılıkla solculukla siyasetle falan işim yok.." Bu kavramları bilmiyorsun. Hadi sağcılığı solculuğu bırakalım. Aslında bırakmamak gerek ama. Siyaseti olmayan bir kişi göserirmisin? Yada siyaset ne demek tarifini yaparmısın? Cevap veremezsen tartışmayı kesmem gerek. Kavramların yabancısı bir tartışmacı, tartışmayı polemiğe sürükler Bu cevaplardan sonra bilim, materyalizim mi değil mi onu da tartışırız. Buradaki başlığı değil dini konulardakini kastetmiştim. Yanlış anlamışsın. Sayın kralx, İnan seni kırmamak için kelimeleri özenle seçiyorum. Cevap onun için gecikiyor. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Yukarıyada eklemiştim ama sen önce davranmışsın... Güncel siyasetten dinamik siyasetten bahsediyorum arkadaşım.. Elbete herkesin bir siyaseti vardır ama illaki sağa yada sola gidecek diye bir kayıtmı var.. Yada şu parti bu partı diye bir zorunlulukmu var.. Siyaset zaten yaşamın kendisidir.. Siyaset yaşam görüşüdür. Ama siyaset aynı zamanda politikadırda.. Ben bu yönüne yani dinamik yönüne bakmıyorum.. Konunuz solculuk ve işim olmaz dediğim siyaset bu siyaset... Dedimya önce ne demek istediğimi anlamalısınız ve kavram suçlamasını sonra yapmalısınız... Siyasetin anlamını bilmeyen bir adamın buralarda yazması mümkünmü.. Burada özgürce fikirler ifade ediliyor.. Beni kırman için bir nedenmi varki kelimelerini özenle seçiyorsun.. Benle tartışmak hoşuna gitmiyorsa ve doyurucu olmuyorsa iletilerime cevap yazmasanda olur.. Kırılmam... Saygılar-sevgiler.. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 10 Temmuz , 2006 Sayın kralx, Kavramları gerçekten bilmiyorsun. Dinamik → canlı, devingen, etkin, hareketli. "Arkadaşlar sağcılıkla solculukla siyasetle falan işim yok.." "Güncel siyasetten dinamik siyasetten bahsediyorum arkadaşım.." "Ben bu yönüne yani dinamik yönüne bakmıyorum.." Yani cansız,devingen ve etkin olmayan hareketsiz bir siyaset taraftarısın. Böyle bir siyasetmi var ? Üzgünüm sayın kralx, Sana iyi geceler diliyorum. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Bilimselci sen kavramlarda kaybolmuşsun arkadaşım.. Kavramların terim anlamlarıyla hareket ediyorsun ve her tartışmada TDK dan alıntılar yada başka sözlüklerden alıntılarla konuyu örtbas ediyorsun.. Bu sağlık bir tartışma değil.. Dinamik siyaset hareketli aynı zamanda sözlük anlamıyla canlı siyasettir ve aktiftir.. Bir siyasi parti yada bir siyasi görüş yada bir ideolojide aktif rol oynamaktır.. Eğer sözlük diliyle konuşacaksak bende öyle devam edeyim.. Biliyorsun bu çok kolay.. Kavramlarla fikirleri boğmamalıyız arkadaşım.. Bu şekilde varsan devam edelim.. Ve gerçekten tartışmanın başında "siz bilmiyorsunuz", "kavramları bilmiyorsunuz", "siz anlamıyorsunuz" gibi kelimelerin karşı tarafı baştan pasivize etme girişimi olduğu ortaya çıkıyor.. Bu taktik gündemdeki son taktik.. Fakat hiç hoş değil.. TDK dan copy-paste yapmayı herkes bilir.. Saygılar-sevgiler.... Alıntı
Φ bozan Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Sevgili commandante, Ben bu tür olaylara hep genel bakmışımdır. Bir tarafta emperyalizm diğer tarafta yurtsever niyetler. Bu bakış açısına genel bakış açısı denmez Sevgili Bilimselci ( bu ne demek ise ? ) Bu bakış açısına meseleleri kategorize etmek derler, Biz siz gibi, Emperyalistler ve yurt severler gibi. Bu bakış açısı elbette peşin hükümlüdür, hakikatten uzaktır ve kişileri ve bölükleri daha meselenin başında bir tarafta görmek gibi bazı mahzuratı havidir.. Katogorik mantık dünyamıza, Benitoları, Adolfları, Darbecileri armağan etmiştir... İnsnların niyetlerini anlayabilecek bir makina icat olunmadığı için de bilimli düşünceden uzak , benli düşüncenin hezeyanlarıdır, zira niyeti bulmak kişilerin insiyatifine kaldığında idamlar kaçınılmazdır.. Siz idamlara karşı olduğunuz söylemenize rağmen idamcı , darbeciler gibi davranıp kişilerin niyetlerini okuma ve değerlendirme gibi bir kategoriye doğru yüzüyorsunuz ve yani ; İdamcıların mantığı ile idamcılar savunulamaz ve ancak desteklenilebilir.. Bu hususa dikkatinizi çekerim... Emperyalizim zaten siyaseti gereği, tüm yurt severlerin idamını, daha önceden belirlemiş bulunmaktadır. Malesef yukarıdaki kategorik mantıkla bir ciddi hata daha yapılmış sevgili Bilimselci dostum. Buna göre Ya bütün yurtseverler idam edilmiştir ve ya da idam edilmeyenler de idam edilmek üzeredir, Ülkemizde Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana idam edilenlerin sayısı bellidir, bunu 30la da çarpsak bile yurtseverler ciddi bir ekalliyet sorunu ile karşı karşıya kalır, bu halkın geri kalanını Yurtsatar ya da fasülye mi kabul ediyorsunuz, şayet öyle ise bu düşünce bir Benito, bir Adolf düşüncesinden bir başka şey hiç değildir.. Deniz Gezmiş ve arkadaşları elbette birer yurt sever insanlardı. İdamlarının gerçekleşmiş olması da yurtsever mücadelelerinin bizlerden, daha fazla olması.. Hiç alakası yok burada fazla romantik bir yorum yapmış ve bilimin ciddiyetle uzağına düşmüşsünüz Sevgili Bilimselci ; zira ;;; 1. Asılmak, idam edilmek diye bir yurtseverlik ölçütü falan yoktur, bunu nereden uydurdunuz anlayamadık, siz kendinizi idam olunmadınız diye az yurtsever görebilirsiniz ama bunu sanırım aklı başında hiçbir rasyonalist ve bilimci kabul etmez, edemez, ben de sizin yaptığınızı yapamam, bilime de ihanet edemem, kendimi sizin az yurtsever kategorisine sığdıramayacağım, özür dilerim... Dünyanın her yerinde hergün onlarca yurtsever ölmekte. Gerek ilkeli gerek ilkesiz. Burada da tuhaf bir durum var sevgili Bilimselci kardeşim, zira baştan bu yana kategorik yaklaşımınız yanlış, Kendi yurdunu savunan A kişisi ile kendi yurdunu savunan b kişisi A kişisini öldürmeye muvaffak olursa bu durumda sizin yazınıza göre , A kişisi yurtsever olarak ölmüş olur ya B lişisi onu fasulye sepetine mi koyacağız... Dahi yurtsever Atatürk'e de Emperyalistler ve onun yerli işbirlikçileri tarafından, defalarca idam fermanı hazırlanmıştı. İşte bir tuhaf durum daha.. Sevgili bilimselci baştaki cümlenizle bu son cümlenizi okursak yan yana , buradan Atatürk öldürülmediği için daha az bir yurtsevermiş gibi algılanabilir.. Sümme haşaaa.... bu durumda daha az kategorik yazmalıyız değil mi ? Yoksa Atatürk düşmenlarına fırsat tanımış olmaz mıyız ? Ama o dahice hareket etti. Ve bazı isteklerini başardı. Böylece parantez içinden Cumhuriyeti de kurmuşsunzu değil Mi ? har neyse Sevgili bilimselci, kavramları dikkatli kullanmak gerektiği gibi, mantıklı cümleler kullanmak da şart, kategorik mantığı insanlık için doğru bulmuyorum... Sanırım siz de bir Adolf, bir Benito gibi düşünmek istemezsiniz... Bu konudaki bir başka yazım olan ''BAYMIŞ''a da bakabilirsinzi, bakmayada bilrisiniz, siz bilirisiniz, en nihayetinde bilimselci olmak sizin iddianız, bense gariban bir eski kafalıyım dostum ,, hadi bakalım, hayırlı olsun... Bozan Alıntı
Φ suheda Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 1400 yıl öncesinden daha iyidir. Tipik bir bilimselci taktiği her yazıda burdan dine nasıl saldırabilirim mantığıyla hareket etme şekli,aslında ne kadarda **** olduğunun göstergesi değilmi konunun dinle ne alakası var???Alternatif çözüm üretemeyen insanların yaptığı gibi kendi doğurlarını dikta edebilmek için sürekli karşı olduğu bir inanca saldırmak.Birşey anlatmaya yada ıspatlamaya çalışırken sürekli dini örnek gösterip dine sataşmak bence kendi doğruları içerisinde yaşadığı çelişkinin apaçık örneği. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Bilimselci sen kavramlarda kaybolmuşsun arkadaşım.. Kavramların terim anlamlarıyla hareket ediyorsun ve her tartışmada TDK dan alıntılar yada başka sözlüklerden alıntılarla konuyu örtbas ediyorsun.. Bu sağlık bir tartışma değil.. Dinamik siyaset hareketli aynı zamanda sözlük anlamıyla canlı siyasettir ve aktiftir.. Bir siyasi parti yada bir siyasi görüş yada bir ideolojide aktif rol oynamaktır.. Eğer sözlük diliyle konuşacaksak bende öyle devam edeyim.. Biliyorsun bu çok kolay.. Kavramlarla fikirleri boğmamalıyız arkadaşım.. Bu şekilde varsan devam edelim.. Ve gerçekten tartışmanın başında "siz bilmiyorsunuz", "kavramları bilmiyorsunuz", "siz anlamıyorsunuz" gibi kelimelerin karşı tarafı baştan pasivize etme girişimi olduğu ortaya çıkıyor.. Bu taktik gündemdeki son taktik.. Fakat hiç hoş değil.. TDK dan copy-paste yapmayı herkes bilir.. Saygılar-sevgiler.... Sayın kralx, Sözlüklerden yararlanmak "copy-paste" ise eğer. Kaldı ki copy-paste sürekli olmamak kaydı ile yerinilecek bir olay değil. TDK sözlük, moon star, ekşi sözlük, vikipedi, felsefe sözlüğü vs. Benim vazgeçilmez kaynaklarım. Benim sen gibi, düşünerek herşeyi çözebilmek mucizevi bir yeteneğim yok. Olamaz da. Kaynaksız tartışmaya girmek üslubum da değil ayrıca. Bunu bile övünç kaynağı yapmışsın.. Kaynaksız, benim ve insanların bir hiç olduğunu iddia ediyorum. Sadece lafazanlıkla tartışma olmaz. Bilimselliğin ilkelerinden birisi de var olan materyallerden yararlanmak. Benim dünya görüşüm önce materyal, sonra da düşünmek. Alçak gönüllü olabilme çağrıma/çağrılara uysa idin. Çok iyi bir tartışma arkadaşı olabilecektik. Ama hep gururu ve övünmeyi seçtin. Son olarak, arkadaşça bir rica; Kesinlikle övünmeyi, gururu bırakmalısın. Avatarını bile.. Unutma ki büyüklük, alçak gönüllülüktür(çok kesin). Artık iş %100 polemiğe dönüştü. Polemik, benim için bilimsel bir yöntem değil. Seninle tartışmayı süresiz bırakıyorum. İyi dileklerimle... Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Sayın bozan, Konuya girmeden hemen tartışma uslubunuzdan bahsetmek istedim. Bir konuyu yorumlarken tartışmalara espiri katarak yorumlayışın bazen hoş olabiliyor. Sizin böyle bir üslubunuz var. Bazen okurken bende keyf almıştım belirteyim. Ama kişileri tartışmacı olarak hedef aldığınızda alay etme gibi bir intiba da uyandırıyorsunuz. Bu takdirde durum bu pekte hoş olmuyor. Tartışmacı karşıdan saygı ve segi de bekliyor. Fasulya sepetlerinden, fasulyalardan, benzerlerinden bahsedersek, iş demagojiye dönüşecek. Sonuçta hoş olmayan bir tartışma biçimi oluşacak. Yaş olarak sende bende olgun insanlarız. İyi niyet yaklaşımları yada alay etme tavrlarını ayırtedebiliyorum. En azından benle tartışırken alay tavrınızı konrol edebilirseniz eğer. Size bir teşekkür borcum olur. Amacımız, karşılıklı yararlanmak ve bildiklerimizi açıklamak olmalı. Süslü espiritüel bir tarz kullanarak tuşa getirmek değil. Galiba bu kadar serzeniş yeter. Benim için fazla bile. Gelelim asıl meseleye; Arkadaşımız bir başlık açmış "SOLCULARIN FORMU" olarak. Tabiiki isimlendirmeden dolayı konuya siyasi olarak bakmak gerekir. Böyle bakmadan da zaten yorum yapmak olası değil. Ortada bir idam söz konusu. Bu konuda yorum yapmak istedim. Dünya görüşüm gereğide o insanları yurtsever olarak niteledim. Gocunmuş olabilirsin. Siyasi idam yaptırımlarının tahlilini, herhalde siyasi tarihte arayacağız. Dünya siyasi tarihi de dahil olmak üzere tüm ülkelerde nitelemeler, " Yurtsever yada vatan haini" diye olmamışmıdır? Bu bir genel görüş değilmidir. Bu kurtuluş savaşında da bu şekilde olmamışmıdır? Fransız ihtilalinde bu şekilde olmamışmıdır? Amerikanın kuruluşundaki bağımsızlık devrimi/savşında böyle olmamışmıdır? Seninle daha net anlaşabilmemiz için sanırım olayı çok netleştirmek, Ve farklı dünya görüşlerimizin çekirdeğini tartışmamız gerekecek. Yoksa edebi ve espri gücünle tartışmanın özüne yaklaşmayan bir yapın var. Açık ve net olmak, herşeyin üstesinden gelir. Yine genel olarak ayırdığım yurtsever kastimden; Cumhuriyetçi, demokratik, sosyal adaletçi ve özgürlükçü bir düşünceyi niteliyorum. Sende eğer dünya görüşüme açık bir şekilde alternatif getirirsen, bana olan diğer eleştirilerin de net olarak açıklığa kavuşur. Hem de kimliğimizi belli etmiş oluruz. Bu şekilde tartışmamızın saha sağlıklı olacağı kanaatindeyim. İyi dileklerimle.. Alıntı
Φ devil's sister Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 siz işi kişisel tartışmaya dönüştürmüşsünüz ama benim sorucağım şey farklı...üzgünüm henüz küçük olmamdan kaynaklanıyo sanırım ama bu konuda sizin yazdığınız kadar çok bilgim yok ama bilgi edinmeye ve fikir alışverişi yapmaya çalışıyorum...forumlarda,internette,gazetelerde...şu an solculuk dinsizlik gibi gösteriliyor...sağcılıkta yobazlık gibi bişey oluyo heralde...yani ben öyle gözlemledim biçok yerde... öncelikle şunu söyliyim ki ben solcu bi düşünceye sahibim..ATATÜRK millyetçisi denilebilir... ben şölyle düşünüyorum ki 80lerden bu yana sağcılar ve solcular aslında tekbir amaç için savaşmışlar...ülkeyi daha iyi bir konuma getirebilmek...tek fark farklı yolu seçmeleri...yani iki yol var aynı yoldan giderken birdan ayrılıveriyo ama sonunda yine birleşiyo...soldan gidenler solcu,sağdan gidenler sağcı...hani şekil olarak çatalçörek gibi... neyse lafı fazla uzattım...anlayamadığım şu...ATATÜRK dinsiz değildi...ben sağcılık ve solculuğu düşman devletlerin iç savaş için yurda soktuğunu düşünüyorum...sizce olayın nedeni ne yada kim? solculuk ve sağcılık düşmanlığı doğrumu? NOT:sorduğum şeyleri cevaplayıp yada yazdığım şeylerdeki yanlışlar hakkında uyarıp beni aydınlatırsanız sevinirim..teşekkürler ve saygılar... Alıntı
Φ bozan Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Sevgili commandante, Ben bu tür olaylara hep genel bakmışımdır. Bir tarafta emperyalizm diğer tarafta yurtsever niyetler. Bu bakış açısına genel bakış açısı denmez Sevgili Bilimselci ( bu ne demek ise ? ) Bu bakış açısına meseleleri kategorize etmek derler, Biz siz gibi, Emperyalistler ve yurt severler gibi. Bu bakış açısı elbette peşin hükümlüdür, hakikatten uzaktır ve kişileri ve bölükleri daha meselenin başında bir tarafta görmek gibi bazı mahzuratı havidir.. Katogorik mantık dünyamıza, Benitoları, Adolfları, Darbecileri armağan etmiştir... İnsnların niyetlerini anlayabilecek bir makina icat olunmadığı için de bilimli düşünceden uzak , benli düşüncenin hezeyanlarıdır, zira niyeti bulmak kişilerin insiyatifine kaldığında idamlar kaçınılmazdır.. Siz idamlara karşı olduğunuz söylemenize rağmen idamcı , darbeciler gibi davranıp kişilerin niyetlerini okuma ve değerlendirme gibi bir kategoriye doğru yüzüyorsunuz ve yani ; İdamcıların mantığı ile idamcılar savunulamaz ve ancak desteklenilebilir.. Bu hususa dikkatinizi çekerim... Emperyalizim zaten siyaseti gereği, tüm yurt severlerin idamını, daha önceden belirlemiş bulunmaktadır. Malesef yukarıdaki kategorik mantıkla bir ciddi hata daha yapılmış sevgili Bilimselci dostum. Buna göre Ya bütün yurtseverler idam edilmiştir ve ya da idam edilmeyenler de idam edilmek üzeredir, Ülkemizde Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana idam edilenlerin sayısı bellidir, bunu 30la da çarpsak bile yurtseverler ciddi bir ekalliyet sorunu ile karşı karşıya kalır, bu halkın geri kalanını Yurtsatar ya da fasülye mi kabul ediyorsunuz, şayet öyle ise bu düşünce bir Benito, bir Adolf düşüncesinden bir başka şey hiç değildir.. Deniz Gezmiş ve arkadaşları elbette birer yurt sever insanlardı. İdamlarının gerçekleşmiş olması da yurtsever mücadelelerinin bizlerden, daha fazla olması.. Hiç alakası yok burada fazla romantik bir yorum yapmış ve bilimin ciddiyetle uzağına düşmüşsünüz Sevgili Bilimselci ; zira ;;; 1. Asılmak, idam edilmek diye bir yurtseverlik ölçütü falan yoktur, bunu nereden uydurdunuz anlayamadık, siz kendinizi idam olunmadınız diye az yurtsever görebilirsiniz ama bunu sanırım aklı başında hiçbir rasyonalist ve bilimci kabul etmez, edemez, ben de sizin yaptığınızı yapamam, bilime de ihanet edemem, kendimi sizin az yurtsever kategorisine sığdıramayacağım, özür dilerim... Dünyanın her yerinde hergün onlarca yurtsever ölmekte. Gerek ilkeli gerek ilkesiz. Burada da tuhaf bir durum var sevgili Bilimselci kardeşim, zira baştan bu yana kategorik yaklaşımınız yanlış, Kendi yurdunu savunan A kişisi ile kendi yurdunu savunan b kişisi A kişisini öldürmeye muvaffak olursa bu durumda sizin yazınıza göre , A kişisi yurtsever olarak ölmüş olur ya B lişisi onu fasulye sepetine mi koyacağız... Dahi yurtsever Atatürk'e de Emperyalistler ve onun yerli işbirlikçileri tarafından, defalarca idam fermanı hazırlanmıştı. İşte bir tuhaf durum daha.. Sevgili bilimselci baştaki cümlenizle bu son cümlenizi okursak yan yana , buradan Atatürk öldürülmediği için daha az bir yurtsevermiş gibi algılanabilir.. Sümme haşaaa.... bu durumda daha az kategorik yazmalıyız değil mi ? Yoksa Atatürk düşmenlarına fırsat tanımış olmaz mıyız ? Ama o dahice hareket etti. Ve bazı isteklerini başardı. Böylece parantez içinden Cumhuriyeti de kurmuşsunzu değil Mi ? har neyse Sevgili bilimselci, kavramları dikkatli kullanmak gerektiği gibi, mantıklı cümleler kullanmak da şart, kategorik mantığı insanlık için doğru bulmuyorum... Sanırım siz de bir Adolf, bir Benito gibi düşünmek istemezsiniz... Bu konudaki bir başka yazım olan ''BAYMIŞ''a da bakabilirsinzi, bakmayada bilrisiniz, siz bilirisiniz, en nihayetinde bilimselci olmak sizin iddianız, bense gariban bir eski kafalıyım dostum ,, hadi bakalım, hayırlı olsun... Bozan Ben bunları yazmış ve bir sorgulama yapmıştım, Sevgili bilimselci dostum. Siz ise şunları yazmışsınız : Yine genel olarak ayırdığım yurtsever kastimden; Cumhuriyetçi, demokratik, sosyal adaletçi ve özgürlükçü bir düşünceyi niteliyorum. Sende eğer dünya görüşüme açık bir şekilde alternatif getirirsen, bana olan diğer eleştirilerin de net olarak açıklığa kavuşur. Hem de kimliğimizi belli etmiş oluruz. Bu şekilde tartışmamızın saha sağlıklı olacağı kanaatindeyim. İyi dileklerimle.. İyi dileklerinize mümkün mertebe katlıyorum. ve ekliyorum, Hem Cumhuriyetçi, hem demokratik, hem sosyal adaletçi, hem özgürlükçüymüşsünüz, eee bize bir şey bırakmamışsınız sevgili dostum... kala kala, gerici, yobaz, anti demokratik, teokratik vesaire takımı kalmış bizlere. Napalım kaderimize mi razı olalım... Böyle güzel düşünce halitasını nasıl bir arada muhafaza ediyorsunuz pes doğrusu, baksanıza ben bir eski kafalılık düşüncesine bile zor sahip olabiliryorum... Her neyse dostum siz daha kabiliyetliyseniz yapacak fazla birşey yok.. Bu arada sorunuza da yanıt vereyim. Ben o kadar çorba gibi değilim... Geçenlerde bir arkadaş konu dışı bir soru sormuştu ( Jön ) Atatürkçü müsünüz ? diye ben de ona ne olmadığımı söylemekle iktifa etmiştim, size de öyle söyleyeyim, Geri zekalı değilim... bozan Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Gönderi tarihi: 11 Temmuz , 2006 Oh beee.. İyiki süresiz karar aldın arkadaşım... Çünki elin atıyla ota gitmeyi sevmem.. Başkalarının bilgisiyle show yapmayı sevmem. Üretmeden tüketmeyi sevmem.. İş TDK ya ve copy-pastelere kalsaydı buralarda taş üstünde taş bırakmazdık.. Biz nacizane kendi fikirlerimizi yansıtalım dedik... Üretemiyorsak bile üretken olmayı öğrenelim dedik.. Kendi felsefemizi oluşturalım kendi aklımızı geliştirelim dedik.. Hep başkalarının ürettiğini tüketirsek yerimizde sayarız bir adım öteye geçemeyiz dedik.. Avatarıda zevk için koyduk.. Flashlı yazılarıda emeğimiz görülsün bilinsin diye koyduk.. Bunalım takılmayalım aynı zamanda eğlenelim dedik.. Birde kız arkadaşımız olsun fenamı olur dedik..) Karamsarlık gibi kötü birşey yok dedik.. Ama karamsarlık ne kadar bilimsel acaba..? Bilimsel olmayan şeyleri kabul etmiyordunuz...??? Felsefenin maddelerini öğüreneceğimize felsefe yapalım daha iyi dedik.. Antik çağın Leukippos'ı Demokritros' u olmayalım dedik... Çağımızın felsefesini üretelim dedik.. Bildiklerimizi okuyucunun seviyesine göre yazalım dedik.. Copy-paste yapanlara da biraz olsun kendi fikrini katmasını istedik... Başka birşey istemedik... Bu arada Bozan abi sana saygılar sunuyorum ve ilmine hayran olduğumu belirtmek istiyorum... Saygılar-sevgiler.. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.