Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Bugünden itibaren 500 milyon yıl sonrasını düşünelim ve o günün bilimadamları bugüne dair canlı kalıntılarına ulaşsınlar.Ne bulurlardı sizce?Maymun ve insan fosili.Nasıl açıklarlardı sizce bunu? Muhabbetle... Alıntı
Φ Dayı Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Fuzuli.. Bugünkü Maymunlar ve AVAM arasında(bilinçsiz insan)ne fark varsa Avam ile bilinçli İNSAN arasındaki fark aynıdır.. Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 ''Düşünüyorum öyleyse varım.'' (Descartes) Muhabbetle... Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Düşünmeyen akıl fakirdir de her düşünce zengin midir? Muhabbetle... Alıntı
Φ Dayı Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Düşünen AKIL MUHTAÇ değildir..belki zenginde olamamıştır.. Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Muhtaç olmayan akla muhtaç olan akıllarımız vardır. Muhabbetle... Alıntı
Φ Dayı Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2011 AKLIN hiç birşeye ihtiyacı yoktur..Akılsızın ihtiyaçları bitmez..onuda ver..bunuda ver..der durur: MUHTAC ise; henüz o AKIL değildir.. Alıntı
Misafir £vrensel Gönderi tarihi: 11 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 11 Eylül , 2011 Düşünmeyen akıl fakirdir de her düşünce zengin midir? Muhabbetle... Elbette değildir. Zengin kelimesini doğru anlamında kullanıyorsak eğer, değildir. Düşünen kişilerce üretilen fikirlerin, mutlaka doğa gerçekleriyle örtüşmesi gerekmektedir. Gayrısı yalan olur. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 11 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 11 Eylül , 2011 Eyitimsiz akıl ne işe yararki eyitimli akıl düşünmeye açıktır, bu durum da gene sınıflandırılır ego, fanatik vs. gibi, ama genelde insan bir güce ihtiyac duyar o da allahtır her ne kadar tarifi yapılmasada bir inançtır, ataist de tabiatla uraşır ama bu hususlar astoronomi bilgisinle çözülür. Alıntı
Φ nerperi Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2011 daha çocuktum...ve herşey ozaman başladı..yabancı bir ülkeye gittim..kadınlar ve erkekler birbirleriyle eşitti..kocalarından eziyet gören kadınlar yoktu.sokakta laf atan adamlar yoktu.sokakta araba kullanan kadınlara taciz yoktu..kadınlar aynı erkekler KADAR DEĞERLİYDİ..VE büyüdüm..ve dindar insanların merkezi ümraniyeye taşındım..o insanlar inanıyordu..ve oturdum düşündüm bu adamlar neye inanıyor..neye inanıyorlarsa ben inanmak istemiyorum..çünkü akrabalar arasındaki evlilikler ,cinsel dürtüleri olan insanlar kaynıyor ,herkes birbirine ayetlerden seçmeler dağıtıyor ama kimsenin önceliği onuru gururu değil ,ayetlerdi..ve düşündüm onlar doğru bir islama mı inanıyor..ve araştırdım kuranı..evet onların kuranına göre gerçekten inandıkları şeyler kitapta yazıyordu..sonra düşündüm ama ben bunlara inanmamaktan öte inanmak istemiyorum...ve onlara bunu belli ettiğimizde karşılaştığımız cevap OZAMAN BU ÜLKEYİ TERKET ..fakat ben bu ülkede yasalara göre yaşama hakkım var..allaha inanmıyorum diye neden beni kovuyorsun..madem hoşgörülüsün neden beni hoşgörmüyorsun...evet ben inanmak istemiyorum kuzeniyle evlenmenin doğal olduğu bir dini,ben inanmak istemiyorum her ne için olursa olsun (dini yaymak için) savaşmayı helal gören bir düşünceyi,kabul etmiyorum kadının yolda yürürken sadece yere bakmak zorunda oluşunu ,ve kabul etmiyorum saçlarımı kapatmayı..evet erkekler tahrik olmasın diye kadın kapanmalı ...ama 12 yaşındaki çocuktan tahrik olanlarla kaynayan ümraniyede bu inanç varken,neden gittiğim yabancı ülkede hiç bana laf atılmadı bakılmadı....ve okuduğum ayetlerde her kelime tek bir şeyle başlıyor..inanmıyanlara olan tabir..."canı çıkasacalar ,kanlı irinler içeceler.." ben bir insan olarak kimseye bu hale getirmekle kendimi büyük göremem..ve dedimki evet tanrı olabilir ..ama benim tanrım kuranın allahı değil..ve her karşıt görüşün "provakatörlük ,haysiyetsizlik ...."suçlamalarından sonra bu hoşgörüsüzlükle kararımdan daha emin oluyorum. Alıntı
Misafir £vrensel Gönderi tarihi: 15 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 15 Eylül , 2011 evet erkekler tahrik olmasın diye kadın kapanmalı ... Hımm.. Tüm itirazlarınıza rağmen yine de kabullenmek zorunda bırakmışlar sizi. Haksızlık yapmayalım. Tahrik olmak insanca bir fiildir. Ancak, tahrik olma faaliyetinin yobazlığa dönüştürülmesi kültüreldir. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 15 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 15 Eylül , 2011 araştırdım Değerli nerperi, siz yine dışardan bir gözlemci olarak irdelemişsiniz. Ben bununla yetinmedim, bakayım bunlar tam olarak ne diyor diye onlardan biri oldum. Ola ki bunlar yanlış anlıyordur, farklı bir şeye çevirmişlerdir inancı diye yeterince uzun zaman sabredip subjektif, kişilere endeksli bir görüşe kapılmadığıma emin oldum. Vardığım sonuç sizinkiyle aynı... Bu, kutsanan kitabında kendisi gibi inanmayanlara "kahrolası, canı çıkasıcalar, ateşte sonsuza kadar yanıp irin içeceksiniz" yazan inanç sisteminden insanlığa bir artı gelmesi olasılığı tam olarak sıfır... Doğru karar verdiğinizden emin olun, aklınızda tereddüt kalmasın diye söylüyorum... Selam ve saygılar... 1 Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 16 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 16 Eylül , 2011 Alem sır küpü, alem sinir küpü, alem tuhaflıklar dehlizi, alem akla zarar...Alem bir o kadar da insanı var olduğuna teşekkür ettiren mutluluk sebebi, aşık olunacak sevgili... Aleme aklımdaki, gönlümdeki bütün düşünce, his zincirlerinden kurtulup(Ne kadar kurtulabilirsem!..) baktığımda ne düşünecek bir bir düşünce ne de bağlanacak bir his kalıyor ben dediğim bende,alem yok oluyor gözümde,manalar birbir ölüyor aklımda, hisler yetişemiyor halimi anlatmaya, kayboluyorum hiçsizliğin içinde, kendimde, alemde.Sonra dönüyorum aleme,insanların içine, zamanda seferde olan, akan hayata.Yaptığım düşünce, gönül yolculuğu biraz tasavvufi olsa da tam manasıyla bildiğim bir amaca ulaşmak için, kendimce doğru bildiğim bir yolda sefer ediş diyemiyorum.Tasavvuf yolunu takip ederek ulaşsaydım tasavvufun diliyle ''fenafillah'' ı yaşayacaktım belki!Tasavvufun ''fenafillah'' dediği ''Allah'la'' hemdem olma, beni bu dünyada sınırlayan bütün düşünce, gönül kalıplarından azat olup yaratıcıda yok olma deneyimini yaşamadım.Evreni düşünürken, kalıplarımdan sıyrılıp ulaştığım hiçlik oydu belki,hiç oluşumun adı buydu belki.Kendi içimde alemle birlikte yaşadığım bu yolculukla anlatmak istediğim hem bütün anlamların bittiği yer hem de bütün anlamların toplandığı anlam.Benim için son nokta,ister buna Kozmik bilinçle bir olmak, ister Allah'ta yok olmak, isterse deli saçması deyin. Bu halin dışında düşüncemle,gönlümle döndüğümde akan hayata, insanların arasına,kendi sınırıma konuşulacak o kadar fazla konu, uğraşılacak o kadar fazla mesele var ki adına hayat dedikleri ne kaçabilirsin bundan ne de hiçliğine inanıp kandırabilirsin kendini.Canını acıtır yaşadıkların, yine mutluluğa boğar canını acıtan dışında yaşadıkların, yaşam kaygısına düşersin, çalışırsın, boğuşursun hayatla.Dini ya da dini olmayan bir düşünceyle kayıtlı beynin tavır belirler diğer insanların düşünceleri karşısında, hayatı anlamlandırma adına.Siten rengin vardır, siyasi görüşün vardır, felsefi duruşun vardır, dini anlayışın vardır, ten rengin vardır,anıldığın bir millet vardır, konuştuğun bir dil, uğraştığın bir iş, yaşadığın bir dünya,geleceğe dair umutlar, yaşanılan acılar, çaresizlikler üstüne anlamlandırdığımız hayat vardır karşımızda,tutunuruz hayata kendi anlamlarımızla.Hem her şeyidir gözümüzde hayat hem de hiçbir şey oluverir bir anda. Veysel'in de dediği gibi: ''Uzun ince bir yoldayım Gidiyorum gündüz gece Bilmiyorum ne haldeyim Gidiyorum gündüz gece Dünyaya geldiğim anda Yürüdüm aynı zamanda İki kapılı bir handa Gidiyorum gündüz gece'' Her insan kendi kadar hayatı anlamlandırıp kendi kadar yaşıyor.Bir düzen var evrende, evrenin içinde dünyada, dünya içinde bizde.Akılla, bedenle,gönülle, ömürle sınırlandırılmışız.İyilik,kötülük,acı, sevinç,yaşam, ölüm sınırları içinde kendimize sınır olan kendimizle varız şartları bizim dışımızda var olan hayatla, yaşıyoruz hayat dediğimiz zamanı, evren dediğimiz alemi. Ne mi anlatmaya çalışıyorum?Alemi...Biz yine farklı fikirler taşıyacağız, yine kendi doğrularımız olacak, farklı düşüncelerimiz olacak, tartışacağız, konuşacağız, hayatı kendi penceremizden anlayıp, kendi hayatımızı her insanla, dünyayla, evrenle birlikte yaşayacağız... Muhabbetle... Alıntı
Misafir £vrensel Gönderi tarihi: 16 Eylül , 2011 Gönderi tarihi: 16 Eylül , 2011 Ne mi anlatmaya çalışıyorum?Alemi...Biz yine farklı fikirler taşıyacağız, yine kendi doğrularımız olacak, farklı düşüncelerimiz olacak, tartışacağız, konuşacağız, hayatı kendi penceremizden anlayıp, kendi hayatımızı her insanla, dünyayla, evrenle birlikte yaşayacağız... Muhabbetle... Önemli olan insanların mutlu yaşamları değilmi? Yaşamı ben de kendi anlayışıma göre anlamlandırayım. İllaki "farklı fikirler taşıyacağız, kendi doğrularımız olacak" takıntısı yerine, amacımız, fikirlerimizde/doğrularımızda ortak paydalar bularak, evrensel yani genel geçer fikirlerde/doğrularda birleşmek olmalı. İnsan değerini öne çıkartarak, insanları bölüp parçalayan, toplumsal katliamlara yol açan, ekonomik üstünlük, ırk, din ve kültürel farklılık vazgeçilmezlerini yok etmeye çalışılmalıdır. Bütün bunları başarabilmenin yolu, geçmişten kalan, dayatmalarla kabullendirilen dogmalar yerine, sorgulayıcı özgür aklı kullanmakla mümkün olabilir. Alıntı
Φ sadas111 Gönderi tarihi: 2 Ekim , 2011 Gönderi tarihi: 2 Ekim , 2011 Allahın varlığı ve islamın hak din olduğu konusunda ki ıspat yolunda, rakamlar ve Kuran' Kerim'in gelecekle ilgili verdiği teknolojik bilgiler yerine ki (bunlar da vardır), islamın o dönemde ki getirdiği sosyal olgunun gösterilmesi yoluna gidilmesi taraftarıyım. Düşünün! dünya katliamlarla, savaşlarla, sömürgelerle, babanın kızını öldürmesiyle, hak ve adaletin bilinmemesiyle, hele temizliğin hiç bilinmemesiyle vs..vs.. çalkalanırken. Birden bire bir peygamber geliyor, bir kitap iniyor ve ortaya islam dini çıkıyor. İnsanları yaratıldıkları gibi şerefli yapıyor, yeryüzüne hak ve adaleti getiriyor. İnsanlar o güne kadar hiç görmedikleri, hiç yaşamadıkları, sanki doğa üstü bir ahlakla, yaşam tarzıyla tanışıyorlar. Arkasından mutlulk ve huzur dolu bir yaşam geliyor. Daha batının dün öğrendiği insan hakları ve temizlik gibi kavramları 1400 yıl önce islam dini öğretiyor. Şuraya islamın insanlar için getirdiği maddeleri bir bir yazsam, acaba hangimiz hangi maddesine ve hangi öğretisine karşı çıkacak. Kimse karşı çıkamaz çünkü karşı çıkması insanın doğasına aykırıdır. O halde bu kavga neden, ne için, ne uğruna... Saygılarımla.. komik ama bunu yapmadan duramicam Teşhis: Aşırı derecede bilgisizlik Tedavi: Okumak Uyarılı Önlemler: Lütfen bilgi edinirken ön yargılı olmayınız. Alıntı
Φ sadas111 Gönderi tarihi: 3 Ekim , 2011 Gönderi tarihi: 3 Ekim , 2011 bu konu coktan kapanmıs galiba Alıntı
Φ gür seda Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2011 Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2011 daha çocuktum...ve herşey ozaman başladı..yabancı bir ülkeye gittim..kadınlar ve erkekler birbirleriyle eşitti..kocalarından eziyet gören kadınlar yoktu.sokakta laf atan adamlar yoktu.sokakta araba kullanan kadınlara taciz yoktu..kadınlar aynı erkekler KADAR DEĞERLİYDİ..VE büyüdüm..ve dindar insanların merkezi ümraniyeye taşındım..o insanlar inanıyordu..ve oturdum düşündüm bu adamlar neye inanıyor..neye inanıyorlarsa ben inanmak istemiyorum..çünkü akrabalar arasındaki evlilikler ,cinsel dürtüleri olan insanlar kaynıyor ,herkes birbirine ayetlerden seçmeler dağıtıyor ama kimsenin önceliği onuru gururu değil ,ayetlerdi..ve düşündüm onlar doğru bir islama mı inanıyor..ve araştırdım kuranı..evet onların kuranına göre gerçekten inandıkları şeyler kitapta yazıyordu..sonra düşündüm ama ben bunlara inanmamaktan öte inanmak istemiyorum...ve onlara bunu belli ettiğimizde karşılaştığımız cevap OZAMAN BU ÜLKEYİ TERKET ..fakat ben bu ülkede yasalara göre yaşama hakkım var..allaha inanmıyorum diye neden beni kovuyorsun..madem hoşgörülüsün neden beni hoşgörmüyorsun...evet ben inanmak istemiyorum kuzeniyle evlenmenin doğal olduğu bir dini,ben inanmak istemiyorum her ne için olursa olsun (dini yaymak için) savaşmayı helal gören bir düşünceyi,kabul etmiyorum kadının yolda yürürken sadece yere bakmak zorunda oluşunu ,ve kabul etmiyorum saçlarımı kapatmayı..evet erkekler tahrik olmasın diye kadın kapanmalı ...ama 12 yaşındaki çocuktan tahrik olanlarla kaynayan ümraniyede bu inanç varken,neden gittiğim yabancı ülkede hiç bana laf atılmadı bakılmadı....ve okuduğum ayetlerde her kelime tek bir şeyle başlıyor..inanmıyanlara olan tabir..."canı çıkasacalar ,kanlı irinler içeceler.." ben bir insan olarak kimseye bu hale getirmekle kendimi büyük göremem..ve dedimki evet tanrı olabilir ..ama benim tanrım kuranın allahı değil..ve her karşıt görüşün "provakatörlük ,haysiyetsizlik ...."suçlamalarından sonra bu hoşgörüsüzlükle kararımdan daha emin oluyorum. merhaba sevgili kardeşim öncelikle bazı düşüncelerimi belirtmek istiyorum.dinimiz kadına eziyet etmeyi emretmiyor ve yine laf atılması ve taciz edilmelerinide. .bilakis Sizin en hayırlılarınız, hanımlarına karşı en iyi davrananlarınızdır hadisiyle iyi davranılması noktasına değiniyor. cinsel dürtülerin ve tacizlerin sadece dindar veya müslüman insanlarda olduğunu düşünüyorsanız o zaman size yapılan şu anketin sonuçlarını sunmak istiyorum--Avrupa Birliği'ne bağlı Avrupa Yaşam ve Çalışma Koşullarını İyileştirme Kurumu tarafından hazırlanan "4'üncü Avrupa Çalışma Koşulları Anketi" açıklandı. Anketin bölümünde, "Kadınlar bu tür eylemlerle erkeklerden üç kat fazla karşılaşmaktadır. Kadınlar en çok Çek Cumhuriyeti'nde yüzde 10, Norveç'te yüzde 7, Türkiye ve Hırvatistan'da yüzde 6, Danimarka, İsveç, Litvanya ve İngiltere'de yüzde 5 oranlarında bu olaylardan etkilenmektedirler.msj daha da uzatabilirim ama belirtmek istediğim nokta şu bazı insanların yanlış düşünce veya fiillerinin bir dine aitmiş gibi görülmesi doğru değil. Alıntı
Φ gür seda Gönderi tarihi: 15 Ekim , 2011 Gönderi tarihi: 15 Ekim , 2011 Sn. Gürseda, Kuran eşşiz anlatım sadeliğine, anlaşılırlığına ve üslubuna sahipti de, neden yüzlerce mealci meallerinde hem anlamını hem de cümle bozukluklarını parantezlerle tamamlamaya çalışmışlar? Nerdeyse her ayetine parantez açılmıştır. Kaldı ki o kadar mealcilerin parantezleri de birbirini tutmamaktadır. Bu da yetmemiş binlerce sayfa tefsirler yazılmıştır. Yukarda ismi geçen aydın(!) kişiler, dinlerle akılını bozmuş kişilerdir. Sözlerine itibar edilmiyor. Yazar kişilerin sözleri tırnak içinde değil. Eğer tırnak içinde ise ve Muhammed(SAV) diye hitap ettiğine göre, müslüman olmuş kişilerdir. Bir müslümanın bu gibi görüşlerinin olmasından daha doğal hiç bir şey yoktur. Bize tarafsız bilim adamlarının görüşleri lazım. Böyle birisi yok. Bir de astığınız yazılar kendi fikirleriniz olsun lütfen. Ben de buraya onlarca sayfa başkalarının karşıt görüşlü fikirlerini asabilirim. Ne önemi olur ki? Buna, başkasının fikrine iman denir. merhaba arkadaşım.öncelikle gördüğüm kadarıyla arap dili ve grammeri hakkında hakkında yeterli bilgiye sahip olmadan parantezlerle ilgili açıklamalarda bulunmuşsunuz.bence parantezlerin varlık nedenlerini araştırın.ismi geçen sizce aydın olmayan ve taraflı olduğu iddiasında bulunduğunuz şahısların dinle aklını bozduğunu ve objektif olmadığını belirtmişsiniz.bu kanıya nasıl bir kerede vardığınızı merak etmiyor değilim.sizce objektif olmak islamı ve kuranı reddetmekle mi olur.yada şöyle sorayım inanmak istediğiniz kendi gerçeğiniz dışındaki her görüş sahibi objektiflik sıfatını mı kaybediyor.son olarak şunu belirtmek isterim ki bilimsel makalelerde bazı çalışmalara atıflar olur.yani sadece kendi ifadeleri kullanılmaz.yapılan çalışma makalede savunulan fikre dayanak teşkil edebilir.biz bilimsel makale yazmıyoruz ama savunulan veya inkar edilen fikri destekleyici argumanlar hem olaya bakış açımızı genişletir hem farklı bir görüş sağlar.bu ise başkasının fikrine iman olmaz sadece ortak bir düşünce olur.sizin de onlarca sayfa karşıt görüş var savınızı gerçekleştirmenizi isterim. 1 Alıntı
Φ bodrumlu Gönderi tarihi: 30 Ekim , 2011 Gönderi tarihi: 30 Ekim , 2011 ALLAH YOK DİYORSAN YOKTUR! BU KADAR KAFANA TAKMA!YOKSA YOKTUR SENİ RAHATSIZ EDEN NE?YOK OLMASIMI? YADA YOK OLDUĞU HALDE VAR DENMESİMİ? Alıntı
Misafir £vrensel Gönderi tarihi: 31 Ekim , 2011 Gönderi tarihi: 31 Ekim , 2011 şöyle sorayım inanmak istediğiniz kendi gerçeğiniz dışındaki her görüş sahibi objektiflik sıfatını mı kaybediyor. Objektif olmak demek "nesneye ilişkin" demektir. Bakınız etimolojik sözlükler. ALLAH YOK DİYORSAN YOKTUR! BU KADAR KAFANA TAKMA!YOKSA YOKTUR SENİ RAHATSIZ EDEN NE?YOK OLMASIMI? YADA YOK OLDUĞU HALDE VAR DENMESİMİ? Tersi de düzü de kimseyi ilgilendirmez. Taaki, tüm dinlerin ve bir yaratıcı(!) adına hüküm koyanların hükümlerinin toplumlara dayatılmasına kadar. Alıntı
Φ bodrumlu Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 ŞÖYLE BASİTE İNDİRGERSEK DAHA ANLAŞILABİLİR OLURMU ACABA?MESELA SEN ÇOK GELİŞMİŞ ROBOTLAR İMAL ETTİN DİYELİM BUNLARA PROGRAMLARI DIŞINDA ÖZELLİKLER(İRADE GİBİ) YÜKLEDİN DİYELİM.SONRA BUNLARI SENİN HAZIRLADIĞIN BİR ORTAMDA SERBEST BIRAKTIN.OLACAKLARI İZLEMEYE BAŞLADIN OLACAKLARA MÜDAHALE EDERMİYDİN? 1-)ROBOTLARIN ÖMÜRLERİNİ İMAL ETTİĞİN İÇİN BİLİYORSUN 2-)ROBOTLAR İRADELERİ İLE KENDİ YAŞAMLARINI YÖNLENDİRİR(kader)İYİ İŞLER YAPAR,CİNAYET İŞLER,CİNAYETE KURBAN GİDER,YADA ÖMRÜNÜ NORMAL TAMAMLAR( sen onlara müdahalede edebilirsin ama bu senin için eğlenceli olurmu?) HALBUKİ BUNA GÜCÜN VARKEN MÜDAHALE ETMESSİN ÇÜNKÜ ONLARIN NE YAPACAĞI SENİ EĞLENDİRİR YADA MUTLU EDER Alıntı
Φ gaffar Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 Bütün bunları başarabilmenin yolu, geçmişten kalan, dayatmalarla kabullendirilen dogmalar yerine, sorgulayıcı özgür aklı kullanmakla mümkün olabilir. sorgulayici akil yeterli olsaydi "das kapital" müellefi milyonlarca insanin katliamina degil refahina katki saglardi..cani pahasina isci cennetinden (dogu almanya) kacan isciler olmazdi.. Kim okurdu kim yazardı Bu düğümü kim çözerdi Koyun kurt ile gezerdi Fikir başka başk'a olmasa.. (asik veysel) slm. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 Robotlar hurdaya çıkınca hurdaları toplayıp özel işkencehanede işlemcilerine yüksek voltaj uygulayıp, yanan işlemcisinin yerine yenisini takıp bu işkenceyi sonsuza kadar sürdürmezsin. Böyle bir şey yaptığın üretici firma tarafından duyulursa derhal kendini kapının önünde iş ararken bulursun... Müslümanlar ne zaman İslam dinini savunmaya kalksalar onun temel kaynağı olan Kuran ile ters düşüyorlar: "Biz yeri göğü ve arasındakileri eğlence olsun diye yaratmadık" Duhan 38 Biz eğlenmek için robotlar üretebiliriz ama biz aciz varlıklarız. Tanrının ise aciz olmadığı iddia ediliyor ve bu iddiaya iman edilmesi isteniyor. Arada çok temel bir fark var değil mi? Alıntı
Φ bodrumlu Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2011 işte düşünceler sığ olunca böyle cevaplar doğal biraz derin düşün arkadaşım. örneğe takılma kul olarak yapmış olduğun iş için eğlenceden bahsettim. yaradanı kastedmediğimi anlamalısın anlamak istemediğin zaman sana birşey kar etmez .ama anlamaya çalıştıktan sonraki düşüncelerin daha önem kazanır diye düşünüyorum. buradaki örnek çok basite indirgeyerek konunun anlaşılmasına yardımcı olsun diye verilmiştir.allah asla acz içinde olmaz.yazılanları makaraya almak kolay senin yazdıkların üzerinede ben birsürü alay konusu şeyler yazabilirim ozaman ne olur?tartışmamızın bir manası kalırmı ?kısır bir döngü içine gireriz .buradaki olay birbirimize gol atmak değil iki tarafın ne anlatmak istediğinin anlaşılmasını sağlamaktır diye düşünüyorum Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.